T.B.M.M. B : 23 Sayın milletvekilinin bu konuda sa­ mimi olduğu kuşkusuzdur; ancak, bahse konu teklif hakkında Millî Savunma Ko­ misyonunda yapılan ve basına ayrıntılı olarak yansıyan müzakereler, kanaatimiz­ ce, meselenin esasıyla ilgili olmayan kısır çekişmelere ve iyi niyetlerinden asla şüp­ he etmediğimiz sayın teklif sahiplerinin de arzu etmedikleri bir suni gerilime yol aç­ mıştır. Bu durum, bir işe iyi niyetle başla­ manın yeterli olmadığını ve önceden tah­ min edilebilecek birtakım sıkıntıları ve komplikasyonlan beraberinde getirebile­ cek konularda çok duyarlı hareket etmek gereğini bir kere daha açığa çıkarmıştır. Bu itibarla, Hükümet olarak, huzu­ runuza getirilen meselenin, arza çalışılan duyarlılıkla değerlendirilmesi ve meri Anayasa bazında çözümlenmesi gerekti­ ğine inanıyoruz. Esasa ilişkin görüşlerimize gelince : Esasen, 211 sayılı Kanunun 35 inci maddesine ilave edilmesi teklif olunan iba­ reler, söz konusu maddenin lafzında ve ru­ hunda mündemiçtir. Diğer yandan, bilindiği üzere, Tür­ kiye Cumhuriyeti Anayasasının 11 inci maddesine göre, Anayasa hükümleri, ya­ sama, yürütme ve yargı organlarını, ida­ re makamlarını ve diğer kuruluş ve kişi­ leri bağlayan temel hukuk kuralları olup, Anayasanın 176 ncı maddesi hükmü ge­ reğince, Anayasa metninden sayılan ve Anayasanın dayandığı temel görüş ve il­ kelerin açıklandığı başlangıç metni ile ge­ nel esasların düzenlendiği birinci kısım­ da devletin varlığı ve millet adına egemen­ liği kullanmaya yetkili tüm organların yet­ ki ve görevlerini belirleyen açık ve kesin hükümlere yer verilmiştir. Nitekim, Anayasamızın değiştirilme­ si dahi teklif edilemeyecek hükümleri ara­ sında sayılan 1 ve 2 nci maddelerinde, Türkiye Devletinin bir cumhuriyet oldu­ 9 . 11 . 1988 O : 1 ğu ve cumhuriyetin, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti niteliklerini haiz bulunduğu belirtilmiş olup; 7, 8 ve 9 un­ cu maddeleriyle, yasama yedcisi Türk Mil­ leti adına Türkiye Büyük Millet Meclisi­ ne, yürütme yetkisi ve görevi, Cumhur­ başkanı ve Bakanlar Kuruluna, yargı yet­ kisi de Türk Milleti adına bağımsız mah­ kemelere verilmiştir. Ayrıca, Anayasamızın başlangıç met­ ninde, millet iradesinin mutlak üstünlü­ ğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Mil­ letine ait olduğu ve bunun millet adına kullanmaya yetkili kılman hiçbir kişi ve kuruluşun, anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasinin icaplarıyla belirlenmiş hu­ kuk düzeni dışına çıkamayacağı vurgulan­ mış ve "Egemenlik" başlıklı 6 ncı mad­ dede de, egemenliğin kayıtsız ve şartsız olarak millete ait bulunduğu, Türk Mil­ letinin, egemenliğini, Anayasanın koydu­ ğu esaslara göre yetkili organları eliyle kul­ lanacağı; egemenliğin kullanılmasının hiç, bir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sı­ nıfa bırakılamayacağı; hiçbir kimse veya organın, kaynağını Anayasadan almayan "bir devlet yetkisini kullanamayacağı hük­ müne yer verilmiştir. Diğer yandan, 14 üncü maddenin son fıkrası, Anayasanın hiçbir hükmünün Anayasada yer alan hak ve hürriyetleri yok etmeye yönelik bir faaliyette bulunma hak­ kını verir şekilde yorumlanamayacağı hük­ münü de amirdir. Görüleceği üzere, yukarıda zikredi­ len esas ve hükümler ile millet adına ege­ menliği kullanmak durumunda bulunan tüm kişi ve kuruluşların, görev yetkileri bakımından Anayasada gösterilen hürri­ yetçi demokrasinin icapları ve yukarıda sayılan diğer anayasal esaslara uymak mecburiyeti ve dolayısıyla, oldukça kap­ samlı bir sınırlama getirilmiş olup, Ana­ yasadaki bu düzenleme, esasen, anılan ka­ nun teklifiyle, Silahlı Kuvvetlerin kollama