Kısa kısa... Kısa kısa... Kısa kısa... Kısa

advertisement
Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa
Kanserde Erken Taný Ýçin 'Mavi Bisiklet'le YolAçýk
Kanserde erken tanýnýn önemine dikkat çekmek amacýyla
Roche'un düzenlediði 'Mavi Bisiklet, Kanserde Erken Taný
Ýçin YolAçýk' kamuoyu bilinçlendirme kampanyasý 9
Eylül'de baþladý. A Milli Takým Bisikletçileri kanserle mücadeleye destek vermek için Ýstanbul, Ýzmit, Eskiþehir, Ankara,
Konya, Isparta, Antalya hattýnda 2 haftada yaklaþýk 2000 kilometre bisiklet sürdü. Ýl ve ilçe merkezlerinde hazýrlanan
parkurlarda vatandaþlar da pedal çevirerek kampanyaya destek verdi. Her katýlýmcý için 50 YTL'lik baðýþ yapan Roche,
kampanya sonunda bu rota üzerindeki illerde mamografi
merkezi kurulmasý amacýyla bir fon oluþturdu.
Kanser hastalýðýnýn tedavisi konusunda araþtýrma geliþtirme
çalýþmalarýna dünyada en büyük yatýrýmý yapan ilaç þirketlerinden biri olan Roche, erken tanýnýn önemine dikkat çekmek amacýyla 'Mavi Bisiklet,
Kanserde Erken Taný Ýçin Yol
Açýk' adýyla yeni bir kamuoyu
bilinçlendirme kampanyasýný
hayata geçirdi.
Saðlýk Bakanlýðý Kanserle Savaþ Daire Baþkanlýðý'nýn desteði ve Türkiye Bisiklet Federasyonu'nun katýlýmý ile düzenlenen Kampanya için A Milli
Takým bisikletçileri Ýstanbul'
dan Antalya'ya kadar yaklaþýk
2000 kilometre pedal çevirdi.
9-23 Eylül tarihleri arasýnda gerçekleþtirilen Mavi Bisiklet
Kampanyasý'nda bisikletçilere eþlik eden 'Roche Mavi Bisiklet TIR'ýnda ise týp uzmanlarýnýn katýlýmýyla halka açýk bilinçlendirme toplantýlarý yapýldý.
Türkiye A Milli Takým bisikletçileri Ýstanbul, Ýzmit, Eskiþehir, Ankara, Isparta, Konya, Antalya ana güzergahýnda toplam 14 merkezden geçerek kanser hastalýðýyla mücadele için
bisiklet sürerken; rota üzerindeki il ve ilçe merkezlerinde
düzenlenen bisiklet parkurlarýnda vatandaþlar da pedal çevirerek Kampanya'yý destekledi. Her katýlýmcý adýna 50
YTL'lik baðýþ yapan Roche, kampanya sonunda toplanan
baðýþý, Saðlýk Bakanlýðý Kanserle Savaþ Daire Baþkanlýðý'nýn
uygun göreceði yerlerde mamografi merkezlerinin kurulmasý
amacýyla oluþturulan fona aktardý.
86
ACTUAL
Ayný güzergah boyunca bisikletçilere eþlik edecek 'Roche
Mavi Bisiklet TIR'ýnda ise kanser alanýnda uzman doktor ve
profesörlerin katýlýmýyla erken taný konusunda bilinçlendirme toplantýlarý yapýldý. Halkýn katýlýmýna açýk olan toplantýlarda; akciðer kanseri, meme kanseri, lenf kanseri (lenfoma), kolon kanseri, cilt kanseri (malign melanoma) konularýnda detaylý bilgiler verilerek, broþürler ve eðitici materyaller daðýtýldý.
A Milli Takým sporcularýnýn Mavi Bisiklet için pedal çevirmeye baþladýðý Taksim Meydaný'nda gerçekleþtirilen törende
bir konuþma yapan Prof. Dr. Faruk Aykan, "Geliþmiþ ve geliþmekte olan ülkelerde kalp ve damar hastalýklarýndan sonra en önemli saðlýk sorunu olan kanser, aslýnda büyük ölçüde
önlenebilen ve tedavi edilebilen bir hastalýktýr. Bu da, kansere yakalanmadan önce kansere
yol açan faktörlerden uzak durma, kansere yakalanýnca da erken taný ve tedavi ile
mümkündür. Ucuz ve pratik tarama testleri sayesinde, erken
evrede taný konulabilmekte ve
bu vakalar hastalýk yayýlmadan
tedavi edilebilmektedir. Erken
taný, hem saðkalýmý artýrmakta
hem de ekonomik kayýplarý
önlemektedir. Bu konularda,
toplumun bilinçlendirilmesindeki duyarlý giriþimlerinden dolayý, baþta Roche yetkilileri olmak üzere bu projeyi destekleyen tüm kuruluþlarý kutluyor,
diðer kurumlarýn da bu tür projelere ilgi göstermelerini diliyorum" dedi.
Roche Medikal Direktörü Dr. Çiðdem Aþkýn da, erken teþhisin önemi konusunda kamuoyunun bilinçlendirilmesinin
kanser vakalarýnda saðkalým süresinde kayda deðer baþarýlar
saðladýðýný, önümüzdeki yýllarda da sürdürülecek "Mavi Bisiklet" kampanyasýnýn, bu çabaya önemli katkýlar saðlayacaðýný dile getirdi. Çiðdem Aþkýn, "Ýstanbul'dan Antalya'ya
kadar uðrayacaðýmýz 14 merkezde herkesi Mavi Bisiklet'e
katýlmaya ve erken taný ile hayat kurtarmak için birlikte pedal çevirmeye davet ediyoruz" diye konuþtu.
Böyle bir projenin içinde bulunmaktan duyduðu mutluluðu
MEDICINE
EKÝM 2006
Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa
ifade eden Türkiye Bisiklet Federasyonu Baþkaný Emin
Müftüoðlu ise A Milli Takým sporcularýnýn Ýstanbul'dan Antalya'ya kadar yaklaþýk 2000 kilometrelik yol katedeceklerini,
böylece spor yapmanýn önemine ve saðlýklý yaþama dikkat çekeceklerini belirtti. Avrupa'da insanlarýn gündelik hayatýnýn
içinde olan bisiklet sporunun Türkiye'de de geliþmesi için bu
tür organizasyonlarýn önemli olduðunu söyleyen Emin
Müftüoðlu, 'Bizi böylesine güzel bir amaç etrafýnda birleþtirdiði için Roche'a teþekkür ediyoruz. Bu kampanya boyunca
vatandaþlarýmýzýn da yoðun ilgisiyle kanserde erken taný ko-
nusunda önemli bir aþama kaydedilerek, halkýmýzýn spora ve
saðlýklý yaþama ilgisi daha da artacaktýr' dedi.
Ýstanbul Vali Yardýmcýsý Halil Tancan Arpak, Ýl Saðlýk
Müdür Yardýmcýsý Doðan Uysal'ýn da birer konuþma yaptýðý
törene; aralarýnda ÇASOD ve SODER üyeleri Rutkay Aziz,
Ediz Hun, Yusuf Sezgin, Ýzzet Günay, Nur Sürer, Þerif Sezer'in de bulunduðu çok sayýda sinema sanatçýsý destek verdi. Yüksel Ak ve Tülin Þahin'in özel yapým Mavi Bisikletlerle poz verdiði törene, Ozan Orhon ve Bora Gencer de
katýldý. ‰
Türkler Korunmuyor
larýnda cinsel konularda bilgi edinme kaynaðý olarak çevre
ve arkadaþlarýný gösterenlerin oraný yüzde 51, yetiþkinlerde
ise yüzde 34. Doðum kontrol yöntemleri biliniyor.Ama uygulamaya bakýldýðýnda prezervatifle korunma oraný yüzde
28, ''dýþarý boþalma'' yönteminin yüzde 16, doðum kontrol
hapýyla korunma oraný yüzde 10'da kalýyor. Yine bu araþtýrmaya göre Türk toplumunun 4'te biri hiçbir korunma yöntemi kullanmýyor" dedi.
Cinsel Eðitim Tedavi ve Araþtýrma Derneði'nin (CETAD)
20 ilde, bin 537 kiþiyle yaptýðý kamuoyu araþtýrmasýna göre,
Türk toplumunun 4'te biri hiçbir korunma yöntemini kullanmýyor. Prezervatifle korunma oraný yüzde 28, ''dýþarý boþalma'' yöntemi yüzde 16, doðum kontrol hapýyla korunma
oraný ise yüzde 10.
CETAD'ýn, yüzde 90 oranýnda AB tarafýndan finanse edilen, Saðlýk Bakanlýðý Türkiye Üreme Saðlýðý programý kapsamýnda desteklenen ''Cinsel Saðlýk ve Üreme Saðlýðý
Alanýnda Ulusal ve Yerel Medya Yoluyla Savunuculuk''
projesi, Ýstanbul'da düzenlenen basýn toplantýsýyla tanýtýldý.
Toplantýda, bu alanda Türkiye'de yaþanan sorunlar ve çözüm
yollarý konusunda haberdarlýk ve duyarlýlýðýn artýrýlmasýný
amaçlayan proje kapsamýnda tamamlanan ''Cinsel Saðlýk ve
Üreme Saðlýðý Araþtýrmasý'' sonuçlarý da açýklandý.
Proje Direktörü Doç. Dr. Cem Ýncesu, "Araþtýrmaya 16 yaþ
ve üzeri kiþiler katýldý. Buna göre Türk halký cinselliði hala
''kulaktan dolma bilgilerle'' öðreniyor. Özellikle ergenlik yaþ-
EKÝM 2006
ACTUAL
Araþtýrma sonuçlarý aktif cinsel yaþamý olan kiþilerin yüzde
32'sinin hayatýnýn bir döneminde cinsel sorunlarla karþýlaþtýðýný gösteriyor. Ancak araþtýrmaya katýlan ve aktif cinsel yaþamý olanlarýn yüzde 93'ü bugüne kadar cinsel saðlýk için
hiçbir tedavi görmemiþ. Araþtýrma sonuçlarý Türklerin bekaret konusundaki tutuculuðunu da gözler önüne seriyor. ''Bekaret kadýnýn namusunun simgesidir'' ifadesine, araþtýrmaya
katýlanlarýn yüzde 75'inin ''katýlýyorum'' yanýtýný verdiði gözleniyor.
''Cinsel Saðlýk ve Üreme Saðlýðý Alanýnda Ulusal ve Yerel
Medya Yoluyla Savunuculuk'' projesinin 12 ay devam etmesi planlanýyor. Eðitim ve Saðlýk Muhabirleri Derneði'nin de
destek verdiði projeyle, Ýstanbul, Ýzmir, Diyarbakýr ve Bursa'da cinsel saðlýk ve üreme saðlýðý alanýnda 8 ayrý dosya ile
kamuoyunun medya aracýlýðýyla bilinçlendirilmesi hedefleniyor.
Düzenli aralýklarla medya mensuplarýyla paylaþýlacak olan
dosyalar ''Cinsel Yaþam ve Sorunlarý'', ''Cinsel Saðlýk ve
Üreme Saðlýðý Alanýnda Erkekte Saðlýklý Yaþlanma'', ''Cinsel Saðlýk ve Üreme Saðlýðý Alanýnda Kadýnda Saðlýklý Yaþlanma'', ''Güvenli Cinsellik'', ''Kadýn Cinselliði'', ''Erkek
Cinselliði'', ''Gençlik ve Cinsellik'', ''Seks Ticareti'' baþlýk-
MEDICINE
87
Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa
larýndan oluþacak.
Toplam 290 bin Euro bütçe ayrýlan projenin bilimsel altyapýsýný oluþturan Çalýþma Grubunda, Doç. Dr. Ýncesu'nun
yaný sýra Ýstanbul Týp Fakültesi Kadýn Saðlýðý ve Eðitim
Araþtýrma Birimi Baþkaný Prof. Dr. Ayþen Bulut, Cerrahpaþa Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý Öðretim Üyesi
Prof. Dr. Engin Eker, Marmara Üniversitesi Týp Fakültesi
Üroloji Anabilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Ferruh Þimþek,
Türkiye Psikiyatri Derneði Baþkaný Prof. Dr. Þahika Yüksel,
Uzman Doktor Haluk Pektaþ, Türkiye Aile Saðlýðý Planlamasý Vakfýndan sosyolog Nurcan Müftüoðlu ve Proje Koordinatörü Azime Acar yer alýyor. ‰
Türk Halký Yeni Ýlaçlara Daha Kolay Eriþebilmek Ýstiyor
Türkiye'de toplumun büyük bir çoðunluðu yeni ilaçlara daha çabuk ve daha kolay eriþebilmek istiyor. Uluslararasý kamuoyu araþtýrma þirketi GfK Türkiye'nin ülke çapýnda yürüttüðü bir araþtýrmaya katýlanlarýn büyük çoðunluðu yeni
ilaçlara Amerika veya Avrupa'da hastalara sunulmasýnýn
ardýndan maksimum 6 aylýk bir süre içerisinde eriþebilmeyi
tercih ederken, katýlýmcýlarýn yarýdan fazlasý yeni ilaçlarýn
Türkiye'de geliþmiþ ülkelerle ayný zamanda pazara sunulmasý gerektiðine inandýklarýný belirtti.
GfK Türkiye, toplumun saðlýk bakým
sisteminde yeni ilaçlara verdiði deðeri
tespit etmek amacýyla 12-26 Aðustos
2006 tarihleri arasýnda, Adana, Ankara, Bursa, Diyarbakýr, Erzurum, Gaziantep, Ýstanbul, Ýzmir, Konya, Samsun ve
Trabzon'da 25-55 yaþlarýnda 619 kiþi
ile telefonla anket tekniði kullanýlarak
bir kamuoyu araþtýrmasý gerçekleþtirdi.
Sonuçlarý 12 Eylül'de açýklanan araþtýrmaya göre, bölgesel düzeyde, vatandaþlarýn yüzde 90'ýndan fazlasý hastalarýn
Amerika ve Avrupa'da sunulan yeni
ilaçlara eriþebilmesinin önemli olduðunu düþünüyor. Bu konuda en fazla destek ise Doðu ve Ýç Anadolu bölgelerinden (yüzde 95-96) geliyor.
Görüþülen her iki kiþiden biri devletin ilaçlara yaptýðý mevcut
harcama düzeyinin yeterli olmadýðýný düþünüyor (yüzde 51);
özellikle Batý Bölgesinde devletin ilaca yaptýðý harcamalarda
kýsýntýya gidilmemesi gerektiðine katýlmayanlarýn oraný yüzde
54'e ulaþýyor.
Araþtýrmanýn sonuçlarý, beþ kiþiden
dördünün bugün Avrupa'daki tedavi
ve bakým standartlarýnýn Türkiye'den
daha yüksek olduðunu düþündüðünü
gösteriyor.
Hastalarýn büyük bir çoðunluðu (% 93'
ü) Avrupalý hastalarýn tedavileri için yeni bir ilaç kullanmasý durumunda, Türkiye'deki hekim ve hastalarýn da o ilaca
eriþebilmesinin önemli olduðunu düþünüyor; bu düþünceye en belirgin destek
Ýç Anadolu bölgesinden geliyor (%95).
GfK Türkiye'nin yürüttüðü kamuoyu araþtýrmasý yeni ilaçlara eriþimi, bireylerin gerek kendileri gerekse de aileleri açýsýndan yeni ilaçlara verdiði önemi irdeleyen bir dizi soruyu
kapsýyor.
Genel anlamda, bütün bölgelerdeki vatandaþlar hastalarýn
ilaçlara en kýsa sürede eriþebilmesini çok belirgin bir þekilde
destekliyor (%98-100). Üç kiþiden ikisi yeni ilaçlarýn geçtiðimiz yüzyýlda uzun ömürlülüðe önemli bir þekilde katký sað-
88
ladýðýný düþünüyor; bu düþünce ülkenin Doðu bölgelerinde
özellikle baskýn bir þekilde gözlemleniyor. Bütün bölgelerde,
hastalar yeni ilaçlarýn hekimlere ve bu ilaçlara ihtiyacý olan
hastalara ulaþtýrýlmasýnýn önemli olduðuna inanýyor.
ACTUAL
Araþtýrmanýn sonuçlarýný deðerlendiren
AÝFD Genel Sekreteri Engin Güner,
Türk insanýnýn bire iki çoðunlukla yeni
ilaçlarýn Türkiye'ye giriþlerinin geciktirilmemesi gerektiðine
inandýðýný kaydederek, "Ýnsanlarýmýz, büyük bir çoðunlukla
Avrupalýlar ve Amerikalýlarla ayný zamanda yeni ilaçlarý
kullanma hakkýna sahip olmak istiyor. Yapýlan araþtýrma bunu net bir þekilde ortaya çýkardý. Halen hükümetin yeni ilaçlarý Türkiye'de onaylamasý en az 2 yýl sürüyor. Bu ilaçlarýn
Sosyal Güvenlik Kurumlarý tarafýndan kullanýlmasý 3 yýl kadar zaman alabiliyor. Bu prosedürlerin, hasta beklentilerine
ve Avrupa Birliði'ndeki standartlara uygun olmasý gerekiyor.
MEDICINE
EKÝM 2006
Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa
Hükümet'le elele vererek iþlemleri, hastalarýn beklentilerini
karþýlayacak þekilde, daha verimli ve þeffaf hale getirmenin
yollarýný bulmalýyýz" dedi.
Belli bir gelir düzeyindeki hastalarýn yeni ilaçlarý yurtdýþýndan temin edebildiklerine dikkat çeken Güner; "Ancak
Hükümetimizin onaylarýný bekleyen milyonlarca vatandaþýmýz için ayný olanak söz konusu deðil. Bu nedenle saðlýk
alanýndaki farklýlýklarý kapatmak için daha çok çaba harcamamýz gerekiyor" þeklinde konuþtu.
Ýlaçta tasarruf konusuna da deðinen Güner, yenilikçi ilaçlar
bir yandan hastanýn saðlýðýný düzeltir ve yaþamýný uzatýrken;
bir yandan da gereksiz ameliyatlarý, uzayan tedavileri engelleyerek kamunun saðlýk harcamalarýný azaltýyor. Ayrýca bu
ilaçlarla kalýcý engelliliklerin önüne geçiliyor ve çalýþanlarýn
hastalýk nedeniyle iþe gidemedikleri günler azalýyor. Bütün
bunlar ekonomiye çok ciddi bir katma deðer saðlýyor, vitamin, mineral gibi ilaçlarýn geri ödemesi yapýlmayarak ilaçta
tasarruf yapýlabilir hayat kurtaran ilaçlarda tasarrufa gitmeye
çalýþmak saðlýk maaliyetlerini iyice artýrdýðý için ekonomiyi
daha da olumsuz etkiler" dedi. ‰
Ýlaç Endüstrisinde
"Fikri Mülkiyet Haklarý Araþtýrma Ödülleri"
Sahiplerini Buldu
Pfizer Ýlaçlarý ve Hacettepe Üniversitesi iþbirliði ile bu yýl
ikincisi düzenlenen "Ýlaç Endüstrisinde Fikri Mülkiyet Haklarý Araþtýrma Ödülleri" (HU-IPTS-Pfizer Awards International Pharmaceutical Technology Symposium-IPTS
Awards) sahiplerini buldu.
Ana amacý Türk ilaç endüstrisinin dünya standartlarýna uyumunu saðlamak
için ilaç araþtýrma ve geliþtirme sürecinde fikri mülkiyet haklarýnýn yaygýn bir
biçimde anlaþýlmasý, öðrenilmesi, uygulanmasý suretiyle, yaratýcý gücün geliþmesini özendirmeye katkýda bulunmak
olan "Ýlaç Endüstrisinde Fikri Mülkiyet
Haklarý Araþtýrma Ödülleri" töreni 13
Eylül 2006 tarihinde Antalya'da gerçekleþtirildi.
Büyük Ödül, Yüksek Lisans/Doktora
Ödülü ve Üniversite Lisans Ödülü olmak üzere 3 ayrý kategoride jüri tarafýndan ödüle layýk görülen çalýþmalarýn sahipleri Uzm. Ecz. Ýrem Yenice,
Ecz. Elif Ay ve Zafer Uygun, ödüllerini Pfizer Ýlaçlarý Hukuk
Direktörü Ertuðrul Onur'dan aldý.
Ödül töreninde bir konuþma yapan Hacettepe Üniversitesi
Eczacýlýk Fakültesi Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalý Baþkaný ve IPTS Kurucu Baþkaný Prof. Dr. Atilla Hýncal, Türki-
EKÝM 2006
ACTUAL
ye'de bilim ve sanayinin hýzlý ilerlemesi için yeniliklerin özendirilmesi ve buluþ ve fikir sahiplerinin fikirlerini patentle
korumasýnýn gerekliliðinden bahsetti. Özellikle üniversitelerin ve bilim adamlarýnýn buluþlarýný mutlaka patentlemelerinin ülke kaynaklarýnýn doðru ve yerinde kullanýmý açýsýndan son derece
önemli olduðunu belirtti.
Pfizer Ýlaçlarý Hukuk Direktörü Ertuðrul
Onur ise konuþmasýnda toplumlarýn bilim, sanat, tasarým gibi açýlardan geliþmesinde fikri mülkiyet haklarýnýn önemini dile getirdi. Ýlaç endüstrisinde fikri
mülkiyet haklarýna deðinen Ertuðrul
Onur, "ilaç sektöründeki fikri mülkiyet
haklarýnda temel amaç, hastalarýn yeni
tedavilere ve ilaçlara eriþiminin önündeki engellerin kaldýrýlmasýdýr. Fikri
mülkiyet haklarýnýn korunmasý yoluyla,
araþtýrmacý firmalar toplum saðlýðý için
yeni araþtýrma geliþtirme çalýþmalarýna
yatýrým yapmaya devam edebileceklerdir. Ülke olarak AB ile bütünleþme sürecinde, fikri mülkiyet haklarý alanýnda atýlacak adýmlarla;
ayrýca ilaç alanýnda araþtýrma-geliþtirme yatýrýmlarýndan daha fazla pay alýnmasýnýn önü açýlacak ve hastalarýn yenilikçi
ve hayat kurtarýcý ilaçlara eriþimi kolaylaþacak ve hýzlanacaktýr" dedi. ‰
MEDICINE
89
Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa kýsa... Kýsa
Dünyanýn En Önemli Bilim Adamlarý
Ýstanbul'da Kök Hücreyi Tartýþtý
Kemik iliðinde, kanda, yenidoðan bebeklerin kordon kanýnda ve vücuttaki dokularda bulunan kök hücreler, son yýllarda
týpta çýðýr açan birçok araþtýrmanýn ve tedavi imkanlarýnýn
önünü açýyor. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA)-Kök
Hücre Çalýþma Grubu, Kök Hücre konusuyla ilgilenen bilimcileri, araþtýrmacýlarý ve kamuoyunu aydýnlatmak amacýyla yurt içi ve yurt dýþýndan deðerli konuþmacýlarýn katýlýmýyla gerçekleþen bir eðitsel sempozyum düzenlendi.
Prof. Dr. Emin Kansu baþkanlýðýnda, 7 Eylül 2006'da gerçekleþtirilen "II. Kök Hücre Biyolojisinde Güncel Kavramlar
ve Klinik Uygulamalar Sempozyumu" na, ülkemizde kök
hücre konusunda çalýþan bilim adamlarý ile uluslararasý alanda söz sahibi olan Dominique Bonnet (Ýngiltere), Didier
Montarras (Fransa), Charles Murry (A.B.D.), Lachlan
Thompson (Ýsveç) ve Deniz Kýrýk (Ýsveç) misafir konuþmacý
olarak katýldý.
Sempozyumda; eriþkin kök hücreler, kök hücrelerin kendini
yenileme ve pluripotency özellikleri, kordon kanýnýn rejeneratif týptaki yeri, mezodermal kök hücreleri ve Pedi-Stem projesi, iskelet kasý tamirinde eriþkin kök hücreler, normal ve
lösemik kök hücrelerin biyolojik özellikleri, Parkinson hastalýðýnda nöral kök hücrelerin önemi, omurilik yaralanmalarýnda kök hücre uygulamalarý kalp hasarý tamirinde kök
hücrelerin kullanýmý, eriþkin kemik iliði kök hücrelerinin kardiyovasküler hastalýklarda uygulanmasý, kalp hastalýklarýnda
kök hücre uygulamalarý embriyonik kök hücreler ve doku
mühendisliði, kök hücre araþtýrmalarýnda ülkemizde ve
dünyada yasal düzenlemeler UNESCO 'nun bioetik kurallarý, ISSCR'ýn kök hücre araþtýrma ve uygulama kurallarý gibi konu baþlýklarý iþlendi. ‰
Dünyaca Ünlü Hekimlerden Kanser Hastalarýna ve
Yakýnlarýna Seminer
31.Uluslararasý Medikal Onkoloji Kongresi (ESMO-European Society of Medical Oncology) kapsamýnda Ýstanbul'da düzenlenen hasta
seminerinde, hastalar ve hasta yakýnlarý
tüm kanser türleri, tedavi yollarý ve hasta bakýmý gibi önemli konularda sorularýna yanýt buldu. Seminer kapsamýnda, kanseri yenen ünlü sinema sanatçýsý
Filiz Akýn ile bir söyleþi düzenledi.
Avrupa'nýn en büyük ve dünyanýn en
saygýn onkoloji kongresi ESMO bu yýl,
çeþitli ülkelerden her biri alanlarýnda
uzman olan yaklaþýk on bin hekimin
katýlýmýyla, ülkemizde düzenlendi.
Kongre kapsamýnda, kanser ve kanser
tedavisi ile ilgili çok sayýda oturumun
yaný sýra, 30 Eylül ve 1 Ekim tarihlerinde "5. ESMO Hasta Semineri" de gerçekleþtirildi.
Hasta ve hasta yakýnlarýna;“kanser nedir, kanserde yenilikler
90
ACTUAL
nelerdir, kaliteli kanser tedavisi nedir ve nasýl ulaþýlýr, hasta
hekim iliþkileri nasýl olmalýdýr, hasta
haklarý nelerdir, hastalarýn organize olmalarýnýn önemi” gibi hastalýkla mücadelede önemli faktörlerin anlatýldýðý seminerde yerli ve yabancý otoriteler sunumlar gerçekleþtirdi. Bunlarýn yaný sýra
en çok görülen kanserlerden akciðer,
meme, sindirim sistemi kanserleri ile
prostat ve kan kanserleri hakkýnda son
geliþmelerin duyurulduðu ve Avrupa'
da kanser konusundaki hedeflerin aktarýldýðý interaktif oturumlar da düzenlendi. Bu toplantýlara yerli ve yabancý
bilim adamlarý, politikacýlar, kanserle ilgili hasta ve hasta haklarý dernek kuruluþlarýnýn baþkanlarý konuþmacý olarak
katýldý. Tedavi olmuþ hastalarýn da deneyimlerini paylaþtýðý oturumlarda kanseri yenen ünlü sinema sanatçýsý Filiz Akýn ile söyleþi yapýldý. ‰
MEDICINE
EKÝM 2006
Download