6. hafta - WordPress.com

advertisement
CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ
AHMETLİ MYO
EKONOMİ POLİTİKALARI DERSİ-6. HAFTA
ÖĞR. GÖR. ARZU SALKIM ER
DIŞ EKONOMİ POLİTİKASININ KAPSAMI VE
TANIMI
◦ İçinde yaşadığımız 21. yüzyılın ikinci yarısında hükümetlerin izlemiş oldukları ekonomi politikalarını kesin
çizgilerle birbirinden ayırıp iç ve dış ekonomi politikaları olarak sınıflandırmak oldukça güç bir iştir. Bu sebeple,
genel ekonomi politikası içinde dış ekonomi politikasının yeri ve önemini belirleyebilmek için, önce dış ekonomi
politikasının sınırlarını açıklığa kavuşturmak gerekir.
◦ Dış ekonomi politikası, ülkedeki bütün ekonomik faaliyetlere yakından ilgili bulunmakta ve günlük yaşantımızın
her döneminde etkisini göstermektedir. Mesela, dış ticareti kısıtlayıcı bir hükümet politikası tüketicilerin ithal
mallarına daha yüksek bir fiyat ödemelerine sebep olurken, liberal bir dış ticaret politikası uluslararası
ihtisaslaşmanın sağlamış olduğu avantajlardan daha fazla yararlanılmasını mümkün kılmaktadır.
DIŞ EKONOMİ POLİTİKASININ KAPSAMI VE
TANIMI
Aynı şekilde izlenen dış ekonomi politikası sonucunda ülke içi üreticiler ile ihracatçılar korunup
bunların
dış
ülkelere
daha
fazla
mal
satmaları
mümkün
olabileceği
gibi,
bunun
tam tersi de söz konusu olabilmektedir. Dış ekonomi politikasının kapsamını bu şekilde
belirledikten sonra dış ekonomi politikasının tanımına geçebiliriz. Profesör K. Boulding dış
ekonomi politikasını bir ülkenin yabancılarla olan ekonomik ilişkilerini düzenlemeye
yönelik tek yanlı bir politika şeklinde düşünmektedir.
DIŞ EKONOMİ POLİTİKASININ KAPSAMI VE
TANIMI
Dış ekonomi politikasını, geniş ve dar anlamda olmak üzere ikiye ayırarak ele almakta yarar
vardır. Geniş anlamda uluslararası ekonomi politikası diğer bir deyişle dış ekonomi politikası,
hükümetlerin ticaret ve üretim faktörleri akışlarının yönüne, bileşim ve hacmine müdahaleye
yönelik tüm faaliyetleri olarak tanımlanabilir. Bu anlamda tanım, sadece tarife politikasını
değil, fakat aynı zamanda hükümetin para ve maliye politikaları gibi genel ekonomi
politikalarını da kapsamaktadır.
Özellikle para ve maliye politikaları dış ticaret ve yatırımlara büyük ölçüde etkide bulunma
özelliğine sahip olduğundan dış ekonomi politikası ile yakından ilgilidir. Örneğin, tam istihdam
gibi dahili hedeflere ulaşmak için alınan ekonomik kararlar, aynı zamanda ülkenin dış ekonomik
ilişkilerine de yansımaktadır.
DIŞ EKONOMİ POLİTİKASININ KAPSAMI VE
TANIMI
Dış ticaret, dış yardım, dış yatırım ve ödemeler dengesi ile ilgili olarak alınan kararlar bir taraftan
milli gelirin artması dağılımı ve seviyesi üzerinde çeşitli etkiler yaratırken, diğer taraftan istihdam
seviyesi fiyatlar ve ülkenin diğer dahili ekonomi politikalarına yansımaktadır. Bu karşılıklı etkilerden
dolayı ekonomi politikasını tamamen iç ve dış diye ayırmaya imkan yoktur.
Dış ekonomi politikasını, hükümetlerin dış ticareti iç, ve dış yatırımları sınırlaması, düzenlemesi,
teşvik etmesi veya bunlara yol göstermesi olarak kabul edersek, dar anlamda uluslararası
ekonomi politikası kavramına ulaşmış oluruz. Dış ekonomi politikasını genel ekonomi
politikasından soyutlamaya imkan olmadığına göre, bu politikanın genel ekonomi politikası ile tutarlı
ve ona uygun olması doğaldır. Dolayısıyla, dış ekonomi politikasının genel ekonomi politikası ile
tutarsızlık göstermeyecek şekilde ve ona uygun bir biçimde düzenlenmesi zorunluluğu vardır.
DIŞ EKONOMİ POLİTİKASININ ÇEŞİTLERİ
1. Dış ticaret politikası
2. Ödemeler bilançosu politikası (balance of payments policy) – hükümetlerin ödemeler
bilançosunu dengede tutmak veya denge bozulur ise dengeye getirmek için yapmış olduğu tüm
faaliyetleri kapsayan bir politikadır.
3. Dış yatırım politikası (foreign investment policy) – uluslararası uzun dönemli sermaye
yatırımları ile ilgili kararları kapsamaktadır.
4. Dış yardım politikası (foreign aid policy) – hükümetten hükümete olan ve yardım alan ülkede
alt yapının kurulması, ekonomik kalkınmanın sağlanması veya askeri savunmanın
gerçekleştirilmesini içeren borç ve hibelerini kapsamaktadır.
DIŞ TİCARET POLİTİKASI
Dış ticaret politikası (veya uluslararası ticaret politikası), bir ülkenin doğrudan doğruya bir ticaretin
sınırlandırılması, engellenmesi; yapılış, uygulanış biçimlerinin belirlenmesine yönelik sistematik
olarak almış olduğu yöntem ve kararları oluşturur. Küreselleşen dünyada, tüm ülkelerin ekonomi
politikalarını etkiler. Dış ticaret politikaları, uluslararası ekonomik akımı etkilemekte ve
uluslararası ekonomi politikaları içinde yer almaktadır.
Dünya üretiminin uzmanlaşma ve serbest ticaret koşulları altında artacağı varsayılır Ancak hiçbir
sınırlama olmaması da söz konusu değildir. Özellikle ithalatla rekabet edemeyen endüstrilerde
direnç oluşur. Bu nedenle dış ticarete devlet müdahalesi her ülkede vardır.
Bunlar dolaylı (teşvikler) ve dolaysız (gümrük tarifeleri, kotalar) olarak uygulanır. Bu uygulamalarla ilgili
alınan kararların tümüne “dış ticaret politikası” adı verilir. Genel ekonomi politikası; ulusal
ekonomilerin düzenlenmesi ve yönetimi ile ilgili olarak alınan tüm önlemleri ifade eder.
Devletin emek, sermaye ve teknoloji akımlarını yönlendirmek için aldığı önlem ve uygulamalara da
“uluslararası ekonomi politikası” adı verilir.
İçerik
Dış Ticaretin Nedenleri
Dış Ticaretin Yararları
Dış Ticaret Politikasının Amaçları
Dış Ticaret Politikasının Araçları
Tarihsel Açıdan Dış Ticaret Politikaları
Dış Ticaret Politikası
DIŞ TİCARETİN NEDENLERİ
Ülkeleri birbirleriyle ticarete iten nedenler;
a. Üretim farklılıkları: Bazı ülkelerde belirli mallar ya hiç üretilmez ya
da ihtiyaçlardan az üretilir. Diğerlerinde ise bu mallar ihtiyaçlardan fazla
miktarda üretilebilirler. Toplumun ihtiyaçlarını karşılayabilmek için,
üretim açığı için diğer ülkelerden mal ithal etmek yoluna gidilir. Öte
yandan, ihtiyaçlardan fazla üretilen mallar, ihtiyacı olan ülkelere ihraç
edilir ve ülke geliri artırılır.
b. Malların kalite ve kullanım açısından farklı oluşu:
Çeşitli ülkelerde üretilen ve aynı ihtiyaca yanıt veren mallar;
 dayanıklılık süreleri,
 şekil,
 fonksiyon
 kalite
gibi farklılıklar göstermekte olup, farklı ülkelerde, farklı tüketici sınıflarına hitap
etmektedir.
c. Fiyat farklılıkları: Üretilen mallar homojen olsa bile, bazı ülkeler daha ileri üretim
teknikleri ya da üretim faktörlerinden bazılarının ucuz olması nedeniyle aynı malları
daha düşük fiyatlardan arz edebilmektedirler.
Özellikle talep esnekliği yüksek olan mallarda, ihraç fiyatları düşük olan ülkeler
dünya piyasalarında satışlarını arttırmaktadırlar.
d. Tüketici Tercihleri: Tüketici tercihleri bazen ulusal sınırları aşarak ülke dışında bir
talebin doğmasına yol açarlar. Be ihtiyaçlara yanıt verecek olan mal ve hizmetler de
ülke dışında olabilir ya da söz konusu ülkede üretilemeyebilir. Bu da özellikle moda
ağırlıklı mal ve hizmetler için önemli bir dış ticaret nedeni oluşturur.
DIŞ TİCARETİN DİNAMİK YARARLARI
1. Üretim ve kaynak açığını karşılama
2. İç ekonomide ürün fazlasına Pazar sağlama
3. Geniş bir piyasa hacmi, piyasa sınırlarını genişletme. Ölçek ekonomisi
(içsel / dışsal) oluşturma
4. Rekabet yaratma
5. İç piyasa talebini ithal ürünlerle geliştirme
6. Ekonomi de dinamizm yaratma, üretim çeşitliliğini arttırma
DIŞ TİCARET POLİTİKASININ AMAÇLARI
Hükümetlerin dış ticaret politikasının amaçları aşağıdaki
gibidir:
a. Dış ödeme dengesizliklerinin giderilmesi
b. Dış rekabetten korunma
c. Ekonomik kalkınma
d. Piyasa Aksaklıklarının giderilmesi
e. İç ekonomik istikrarın (enflasyon ve işsizlik) sağlanması
f. Hazineye gelir sağlamak
g. Dış piyasalarda monopol gücünden yararlanma
h. Otarşi
i. Ekonominin liberalleşmesi
j. Sosyal ve siyasal nedenler
k. Dış politika amaçları
DIŞ TİCARET
POLİTİKASININ
ARAÇLARI
a. Gümrük Tarifeleri:
b. Tarife-Dışı Araçlar:
1. Miktar kısıtlamaları: İthalat kotaları, ithalat yasaklamaları ve döviz kontrolü
gibi önlemlerden oluşur.
2. Tarife benzeri faktörler: Çoklu kur uygulamaları,yerli katkı oranları,ithal
ikamesi endüstrilerine verilen sübvansiyonlar.
3. Görünmez Engeller: Devletin halk sağlığı, çevre korunması, kamu güvenliği
gibi nedenlerle çıkartmış olduğu idari, teknik düzenleme veya standartları içerir.
4. Gönüllü ihracat kısıtlamaları: İthalatçı ülkenin piyasasını bozduğu gerekçesi
ile üretici ülkelerin mal ihracını sınırlandırmaya yönelik bir kota uygulamasıdır.
Bunlara ihracat kotaları da denir
c.İhracatın özendirilmesi: İhracatçıya ülkeye kazandırdığı dövizler karşılığında
daha fazla ulusal para ödenmesi, bürokrasinin azaltılması, ihraç malları üretiminde
maliyetlerin düşürülmesi vb. uygulamaları kapsar.
d. Bağlı ticaret: Döviz tasarrufu sağlamak, serbest dövizle satılamayan düşük
kaliteli yerli üretimin ihracını gerçekleştirebilmek, yabancı sermaye yoluyla büyük
sanayi tesisleri kurmak gibi nedenlerle bağlı tic.e başvurulabilir. Bu tür ticaret
ülkelerarası anlaşmalara dayanır ve taraflardan birisi devlet kuruluşu niteliğindedir
Devletin dış ticarete müdahale için kullandığı geleneksel araçları üçe
ayırabiliriz:
◦ I. Tarifeler (Tariffs):
- Malların ülke sınırından geçişi sırasında alınan vergilerdir.
◦ II. Tarife-dışı Önlemler (Non-Tariff Barriers):
- Tarifelerin dışında kalan ve döviz çıkışına yol açan işlemleri kısıtlamak
amacıyla alınan müdahale önlemleridir.
◦ III. Özel Gümrük Rejimleri:
- Taşıdıkları özellikler dolayısıyla, ülkenin normal gümrük rejimine tabi
olmayan mallar, özel gümrük rejimlerine tabi olurlar.
Dış Ticaret Politikası Araçları: Gümrük Tarifeleri
"Tarife" , bir ülkeye ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisinin adıdır. Tarifeler;
◦ iç piyasada üretilen ürünlere, ithal eşdeğerleri karşısında fiyat avantajı sağlamak;
◦ devlet bütçesine gelir elde etmek için uygulanır.
Tarifelerin uygulanması -üreticiden yana- ancak -tüketicinin aleyhine- sonuçlar verir.
Tarifelerin uygulanması kaynakların verimsiz kullanımına yol açar.
Gümrük Tarifeleri ‘ad valorem’, ‘spesifik’ ve ‘karma’ tarifeler olmak üzere üç çeşittir.
“Ad valorem” mal değerinin üzerinden (oran esasına göre),
“Spesifik” ise malın fiziki birimi üzerinden vergi tarif eden tarifelere verilen isimdir.
Ad Valorem Gümrük Vergileri
Ad Valorem Vergiler: Malın değerinin belirli bir yüzde oranı şeklindedir. Ad
valorem vergiler uygulanırken bir malın değerinin belirlenebilmesi için iki
yöntem vardır:
◦ F.O.B. (Free On Board – Güvertede Teslim): Malın İhracatçının limanında gemiye
yüklendiği fiyattır.
◦ C.I.F. (Cost, Insaurance and Freight – Maliyet, Sigorta ve Navlun) : Fiyat, malın
ithalatçı ülkenin limanına vardığı andaki fiyatı olup maliyetle birlikte taşıma ve
sigorta giderleri toplamından oluşur.
Spesifik Gümrük Vergileri
Spesifik Vergiler: Birim ve ağırlık gibi malların fiziki birimleri üzerinden
alınan vergilerdir.
Spesifik vergiler,
◦
◦
Vergide adalet ilkesi ile bağdaşmaz.
Enflasyona karşı ad valorem vergiler kadar koruma sağlamazlar.
NOT: Fiyat değişmelerinde, konulan verginin nisbi ağırlığının sürekli değişmesi, spesifik
vergilerin fiyat hareketlerini izlemede yetersiz kalması ve spesifik tarifelerin gelir vergisi,
kurumlar vergisi, katma değer vergisi gibi belli vergi türlerine uygulama imkanının olmaması
nedeniyle günümüzde spesifik tarifelerin uygulandığı vergilerin sayısı oldukça azalmıştır.
Gümrük Vergisinin Ekonomik Etkileri
◦
◦
Üretim Etkisi
Gümrük vergileri ithal malını iç fiyatının yükselmesine neden olur. Dış
piyasa rekabetinden korunan yurtiçi üretim artar.
Bu durum kaynakların israf edilmesine neden olur. Tam çalışma varsayımı
altında ithalata rakip malları üretmek için gerekli kaynaklar ihracat
kesiminden çekilir.
Tüketim Etkisi
• Gümrük tarifeleri iç fiyatları yükselterek bir yandan yerli üretimi
özendirirken, diğer yandan tüketimin kısılmasına yol açtığından
tüketim kaybı yaratır.
Gümrük Vergisinin Ekonomik Etkileri
Dış Ticaret Etkisi
•
Üretimdeki artış ve tüketimdeki azalış nedeni ile ithalatta daralma yaratır.
Gelir Etkisi
•
Gümrük tarifeleri ithalat hacmini sıfıra indirecek kadar yüksek olmadığı sürece
hazineye gelir sağlar.
Bölüşüm Etkisi
•
Gümrük tarifeleri, ulusal gelirin tüketicilerden üreticilere yeniden bölüşümüne neden
olur.
Gümrük Vergilerinin Makro Ekonomik Etkileri
(Genel Denge Yaklaşımı)
1. Dış ödemeler bilançosu açığı, gümrük tarifelerinin ithalatı kısıtladığı
ölçüde (ülkenin döviz rezervlerinden tasarruf sağlar) kapanır.
2. Tarifeler toplam talebi yabancı mallardan yerli mallara kaydırarak,
korunan endüstride hasılayı ve dolayısıyla milli geliri artırır.
3. Gümrük tarifeleri ticaret hadlerini koyan büyük ülke lehine
değiştirmektedir.
4. Dış ticaret politikası ile güdülen diğer bir amaç ise yoksul kesimlere
gelir aktarımında bulunmak için zengin kesimin tükettiği lüks mallara
tarifeler konmasıdır.
--TARİFE DIŞI ARAÇLAR---
Tarife Dışı Önlemler
 Miktar Kısıtlamalarına ilişkin araçlar:
a. İthal Kotaları (Import Quotas)
- Kota, hükümetlerin ithal edilecek mal hacmi üzerine koyduğu fiziki miktar veya değer
sınırlamalarına denir. Kotalar, belirli sürelere göre düzenlenirler. (bir yıl içinde ithal
edilecek yabancı otomobillerin sayısını bin adet veya değerini bir milyon dolar olarak
belirlemek gibi). Uygulamada kotalar belirlenmiş dış ticaret şirketlerine dağıtılarak
kontrol edilir.
b. Tarife Kotaları (Tariff rate Quota)
- Tarife ve kota uygulamasının bir arada uygulandığı araca denir. Kota dahilinde yapılan
ithalata düşük kotayı açan ithalata ise yüksek tarife uygulanır. Bu araç daha çok tarım
sektöründe uygulanmaktadır.
Tarife Dışı Önlemler
c. Gönüllü İhracat Kısıtlamaları (Voluntary Export Restraints-VER)
- Kota türevi bir araçtır. Genellikle, ithalatçı durumundaki sanayileşmiş ülke ile, ihracatçı
durumundaki gelişmekte olan ülkeler arasında yapılan iki veya çok yanlı anlaşmalara dayanır. Az
gelişmiş veya gelişmekte olan ülke ihracatına kota koyar, böylece gelişmiş ülke kota
uygulamıyor gibi görülür. En bilinen uygulama 1981 yılında Japon hükümetinin ABD’ye
yapılacak otomobil ihracatını yılda 1.68 milyon adet ile sınırlandırılmasıdır.
- Kota veya VER gibi miktar kısıtlamalarına ilişkin araçların etkisi ithal malın, ithalatçı piyasada
fiyatının artması biçiminde ortaya çıkar. 1981-85 yılları arasında uygulanan VER’in ABD’li
tüketicilere yılda 1 milyar dolara mal olduğu hesap edilmektedir. Söz konusu bedel Japon
otomobil üreticilerine aktarılmıştır.
- Üreticilerin kotalarla arzın sınırlanması sonucu elde ettikleri fazladan kara kota rantı (quota rent)
adı verilmektedir.
Tarife Dışı Önlemler
d. Fark Giderici (Telafi Edici) Vergiler (Counterveiling Duties)
- Üretici firmalara uygulanan üretim veya ihracat sübvansiyonlarının avantajlarını
ortadan kaldırmak için sübvansiyonlu ithalata uygulanan vergilerdir.
e. Anti-Damping Vergileri (Anti-Dumping Duties):
- Üretici firmanın, malını dış piyasada, iç piyasadan veya maliyetinden daha
düşük bir fiyattan satmasına damping denir. Hükümetler damping
uygulamalarına karşı, anti-damping vergileri koyarak iç piyasada üretilen
mal ile ithal edilen malın fiyatını eşitlemektedirler.
- Telafi edici ve Anti-damping vergileri genellikle belirlenen bir mala belirli
bir süre için konan özel ek tarife biçiminde uygulanır.
Tarife Dışı Önlemler
 Mali Araçlar Yoluyla Kısıtlamalar:
a. Üretim Sübvansiyonları (Production Subsidies)
- Hükümetçe yerli üreticiye yapılan ödemelerdir. Nakit hibeler, düşük faizli krediler, vergi
muafiyetleri vb. biçiminde uygulanır. İhraç ürünlerine karşı yerli üreticiyi korumak için
uygulanır.
b. İhracat Sübvansiyonları (Export Subsidies):
- Yeni ihracat pazarları sağlamak ve mevcut ihraç pazarlarında Pazar payını artırmak
amacıyla, ihracatçıya vergi iadesi, dolaysız ödeme, düşük faizli kredi, ucuz girdi
sağlanması, gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti vb. biçiminde uygulanır. Böylece ihraç
malının birim üretim maliyetinin düşürülmesi sağlanır.
- DTÖ verilerine göre devletler 2005 yılında sübvansiyonlara 300 milyar dolar harcamışlar;
ancak bu harcamaların 250 milyar doları, 21 sanayileşmiş ülke tarafından yapılmıştır.
- Sübvansiyonların çoğu tarım sektöründe uygulanmaktadır; AB tarıma yılda ortalama 50
ABD ise 20 milyar dolar sübvansiyon vermektedir.
Tarife Dışı Önlemler
c. Dövizli İşlemlerin Sınırlandırılması
- İthalatı kısıtlamanın bir diğer yolu da, döviz kontrolu veya kambiyo denetimidir. Döviz
kontrolü, dövizle ilgili işlemler üzerine hükümetin koyduğu kısıtlamalara denilmektedir. Bu
sistem genellikle, ithalat kotaları ile birlikte uygulanır. Kotalar mal akımlarını, döviz kontrolü
ise, döviz işlemlerini sınırlandırır.
- Katı olarak uygulanan döviz kontrollerinde, her türlü döviz işlemi, hükümet tekeli altındadır.
Döviz alımı ve satım işlemlerini Merkez Bankarı yürütülür. Döviz geliri elde edenler bu
gelirlerini belirli süreler içerisinde, Merkez Bankası'na satmak zorundadır.
d. Çoklu Kur Sistemi
- Çeşitli mal ve hizmetlerin ticaretine, farklı döviz kurlarının uygulanmasına dayanan bir
sistemdir. Bu sistemde, bazı mallara yüksek kur uygulanarak, bunların ithalatı engellenir.
Tarife Dışı Önlemler
 İdari ve Teknik Engeller yoluyla kısıtlamalar:
Bütün ülkelerde, vatandaşların sağlık ve güvenliğini ya da çevreyi korumak gibi amaçlarla,
hükümetlerin çıkardıkları, çok sayıda idari yönerge ve kural vardır. Söz konusu idari uygulamalar
ilgili oldukları ürünlerin dış ticaretini engelleyebilirler.
a. Sağlık, Güvenlik ve Çevre Standartları (görünmez engeller):
Genellikle ürünlerle ilgili ulusal standartlar geliştirilerek ithal edilecek malların bu
standartları taşıması şartı aranır. Standartlara uymayan malların ülkeye girişine izin verilmez.
b. Kamu Kurumlarının Satın Alma Politikaları: Yurt İçi Katkı Zorunluluğu (Local Content
Requirements)
- Çıkartılan yasalarla, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin satın alacakları mallarda belli
miktar veya değerde yerli katkı bulunması zorunluluğu getirilir. (Örneğin bir otobüsün %75
inin yerli parçalardan imal edilmiş olması veya değerinin %75inin yerli üretim olması).
- Böylece yasa kapsamındaki kurumların ithal mal kullanması engellenmiş olur.
- Örneğin ABD’de “Buy America Act” kamu kurumlarını Amerikan malı satın almaya zorunlu
kılmaktadır. Bu yasanın tarifine göre bir malın Amerikan malı sayılabilmesi için en az %51
yerli katkı bulunması gerekmektedir
Tarife Dışı Önlemler
c. Sınai, Ticari ve Fikri Mülkiyet Haklarının Korunması:
- Yaratıcı özelliğe sahip insanların, sanatçı veya yazarların ortaya koydukları bir yenilik, buluş
veya benzeri eserler fikir ürünü veya fikri mülkiyet olarak kabul edilirler. Sözkonusu eserlerin
sahiplerine, bunlar üzerinde tek başına kullanma hakkı verilir. (Telif hakkı, patent, ticaret
ünvanı). İthal mallar üzerinde bu tür haklar olduğu gerekçesi ile ticaret engellenebilir.
d. İthal Yasakları:
- Ekonomi için önemsiz veya lüks sayılan malların ithaline izin verilmeyerek, kıt döviz
kaynaklarından tasarruf sağlamak, yerli üreticiyi dış rekabetten tam olarak koruyabilmek için
ve cari açıkların kapatılabilmesi gibi ekonomik nedenlerle, ithalat yasaklanmaktadır.
- Halk sağlığına, genel ahlaka ve kamu düzenine zararlı maddelerin ülkeye girişini önlenmek
amacıyla da yasaklar konabilir.
Gümrük Tarifelerinin İthalat Kotaları ile
Karşılaştırılması
 Gümrük Tarifeleri : Uluslararası ticaret mallarına uygulanan gümrük vergileri iken; kota ise bir
sınırlamadır veya tamamen kaldırmaktır yani dışarıdan aldığınız bir malı veya sattığınız bir malı
sınırlandırmak veya hiç satmamaktır.
 Arasındaki fark tanımlarından da anlaşılacağı gibi; aldığımız mala kota konulduğu zaman ülkemizdeki o
maldan belli bir miktar veya hiç girmemesine yol sağlayacak bu da ülkedeki malın fiyatını yükseltecektir,
burada kâr yapıldığında onu ithal eden firma kârı alacaktır. Tarifelerde ise miktar kısılmadan her malın
birim başına vergi konulacak ve devlet hazinesine gelir olarak girecektir, bu yüzden devlet hazineye gelir
sağlamak için genellikle tarifeyi tercih eder.
Kotaya tabi bir malın ithalatını izin verilenin üzerinde artırma olanağı yoktur. Gümrük tarifelerinde ise
yüksek fiyattan da olsa talep artırılabilir.
 Kotalar ve çok yüksek gümrük tarifeleri mal kaçakçılığını ve karaborsayı özendirebilir.
 Kotalarda saydamlık yoktur. Uygulanması ve denetimi yoğun bürokratik faaliyeti gerektirir.
Özel gümrük rejimleri
 Taşıdıkları özellikler dolayısıyla, ülkenin normal gümrük rejimine tabi olmayan mallar, özel gümrük
rejimlerine tabi olurlar.
 Geçici İthalat ve Geçici İhracat
- Daha sonra tekrar yurt dışına çıkartılmak şartıyla, ülkeye girmesine izin verilen mallar geçici
ithalat kapsamında değerlendirilir. Bu kapsamda yer alan mallardan gümrük vergisi alınmaz.
- Tersine, daha sonra tekrar ülkeye geri getirilmesi kaydıyla, ülkeden ihraç edilen mallar ise geçici
ihracat rejimi kapsamında değerlendirilir. Bu tür mallara vergi iadesi ödemesi yapılmaz.
- Bu tür mallar, onarılacak malları, inşaatlarda kullanılmak amacıyla kiralanan makine v.b.leri, sergi
ve fuarda gösterilecek eşyalar, sirk ve tiyatro ekiplerinin beraberinde getirdikleri araçlar, ticari
örnekler v.b. dir.
- Geri ödeme sisteminde tekrar yurt dışına çıkartılmak kaydıyla ithal olunan mallara, ülkeye
girişleri sırasında normal gümrük tarifeleri uygulanır. Daha sonra, alınan bu vergi ve resimler söz
konusu malların ülkeden çıkışı sırasında geri ödenir.
Özel gümrük rejimleri
 Serbest Bölgeler (Free zones)
- Serbest Bölgeler, bir ülkenin siyasi sınırları içinde olmakla birlikte; gümrük alanı dışında
sayılır, vergi, kambiyo ve standartlara ilişkin hükümler uygulanmaz veya kısmen uygulanır.
Yasa ile belirlenmiş alanlardır.(Ülkemizde Bakanlar Kurulu Kararı ve buna bağlı 3218 sayılı
Serbest Bölgeler mevzuatı uyarınca kurulmuş bölgelerdir. )
- Serbest bölgedeki faaliyetlerle ilgili her türlü ödemeler dövizle yapılır.
- Serbest bölge faaliyetlerinden elde edilen kazanç ve gelirler kambiyo rejimine ve herhangi bir
izne tabi olmaksızın, yurt dışına veya ülkeye transfer edilebilir.
- Fiyat, kalite ve standartlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarına verilen yetkiler serbest
bölgelerde uygulanmaz.
Özel gümrük rejimleri
- Serbest bölgeler gümrük bölgesi dışında sayıldığından, serbest bölgeler ile ülke arasında
yapılan ticarette dış ticaret rejimi hükümleri uygulanır. Başka bir deyişle, ülke’den serbest
bölgeye satılan mallar ihracat rejimine, serbest bölgeden alınan mallar ise ithalat rejimine
tabidir.
- Serbest bölge kullanıcıları ülkeden KDV"siz mal ve hizmet satın alabilirler.
- Mallar serbest bölgede süre sınırlaması olmaksızın kalabilir.
- Serbest Bölgelerin başlıca amacı; ülkelerde ihracata dönük yatırım ve üretimi artırmak;
Yabancı sermaye ve teknoloji girişini teşvik etmektir.
Özel gümrük rejimleri
 Antrepolar:
- Yabancı malların, vergi ödemeden, gümrük makamlarının denetimi altında uzunca bir süre
muhafaza edilmesine yarayan kapalı alanlardır. Bu depolar gümrük idareleri tarafından
işletilenler (gerçek antrepo) ve özel kişiler tarafından işletilenler (fiktif antrepo) olarak 2'ye
ayrılırlar.
- Antrepoda saklanmak üzere ülkeye giren mallardan bir gümrük vergisi alınmaz. Ancak, bu
malların daha sonra evsahibi ülke tarafından ithal edilmesiyle, gümrük rejimi uygulanacaktır
(örneğin, ithalatçı malı yerinde görmek istediği zaman veya küçük partiler halinde ithal etmek
veya piyasaya sürmek istediği zaman bu olanağı elde eder. Öte yandan ihracatçı malı piyasaya
sürmek için uygun zamanı bekleyebilir.)
 Transit Taşımacılık
-
Bir ülkeden, bir diğerine gönderilen malların yol üzerinde üçüncü ülke sınırları arasından
geçmesidir. Eskiden transit taşımacılık üzerinden de vergi alınırken, 1959 tarihli Cenevre, TIR
sözleşmesi uyarınca, alınan tüm vergi, resim ve harçlar kaldırılmıştır.
 Transit Ticaret:
-
Bir firmanın kendi ülkesinin döviz varlıklarını kullanarak, başka bir ülkeden satın aldığı
malları, üçüncü bir ülkeye satmasına transit ticaret denir.
Özel gümrük rejimleri
 Sınır ve Kıyı Ticareti:
- Ülkenin ortak kara ve deniz sınırı olan devletlerle yaptığı, genellikle özel bir rejime tabi olan bir
ticaret şeklidir.Şartları,Komşu ülkeler arasında yapılan karşılıklı anlaşmalarla düzenlenir. Temel
amacı bu bölgelerde yaşayanların ihtiyaçlarını karşılamaktır.
- Ülkemizde de sınır ticareti, o bölgelerde yerleşik tüzel kişiler ile gerçek kişiler tarafından
yapılabilmektedir. Bu ticaret için ihracat veya ithalat belgesi aranmaz, gümrük giriş-çıkış
beyannameleri düzenlenmez. İlgili illerdeki valiliklerin denetimi altında yapılır.
 Bedelsiz İthalat:
- Ticari bir nitelik taşımayan, yurt dışında çalışan Türk işçilerinin veya kamu görevlilerinin,
yabancı ülkelerde elde ettikleri kazançlarıyla satın aldıkları mesleki araç, gereç veya kişisel
mallarının gümrüksüz veya gümrüklü olarak ülkeye ithaline olanak veren ticaret türüne denir.
- Burada "bedelsiz" kavramından anlaşılacak olan, sözkonusu malların ithali için Türkiye'den yurt
dışına bir döviz transferinin yapılmamış olmasıdır.
- Döviz rezervi kullanılmadan, ülkedeki mal arzını bollaştırdığından, enflasyonu düşürcü etki
yapabilir. Ancak, yerli üretime de zarar verebilir.
HAFTAYA….
--TARİHSEL AÇIDAN DIŞ TİCARET POLİTİKALARI---EKONOMİK KALKINMA VE DIŞ TİCARET
POLİTİKASI--
Download