M. Meclisi B : 50 tral da ya Fuel - Oil'den olur, ya da döviz ta­ sarrufu bakımından, memleketimde yeteri ka­ dar linyit olması 'bakımından, linyitlere daya­ nan termik santra] projesine gitmek veya kur­ mak lâzım. iBu da bu kanunla olamıyor. 'Bu demektir ki, yine biz fuel - oile dayanan veyahut dün Sayın Bakanın söylediği gibi, İrer gelen Hükümet, «lâmbaları 'kısın, .motorlarınız­ dan ikisinden birini çalıştırıl], birini çalıştırma­ yın» bunu dinlemekten veya yağmur duasına çıkmaktan başka çaremiz olmayacaktır. Bir mi­ sal vermek isterim; 196.3 - 1964 senesinde İsviçre'de - İsviçre, bu­ zullar, büyülk dağlık bir memleket, dağları de­ vamlı karlıdır - su sıkıntısı çekmiş ve elektrik kısıtlamasına gitmiştir, tıpkı bizim Bakanın dün radyodan söylediği gibi, İsviçre Hükümeti de bunu istemişti. O bakımdan, istemek başka, tedbir daha baş­ ka. Yine Avusturya'da - bize nazaran daha fazla gaz ve akaryakıt servetlerine sahibolmalarma rağmen - Hükümetin desteği ile linyit işletme­ leri ayakta durmakta ve linyite dayanan san­ traller kurmaktadırlar. Sayın milletvekilleri, dünya üzerinde Nor­ veç ve bir dereceye kadar İsveç hariç hiçbir memleket su potansiyeline dayanan, enerjiye güvenerek 'büyük sanayi kuramaz. Her su po­ tansiyeline dayanan, bir elektrik santralinin ya­ nında veya onu aynı şebekeye cereyan verecek bir termik santrale de ihtiyaç vardır. (reçeııM konuşmamda söylediğim gibi, Türkiye için ya­ pılan hesaplara göre hidroelektrik santralleri % 40 ye termik santraller de '% 60 nispetinde olacaktır. Su potansiyelimiz no kadar olursa olsun, bu oran dahilinde yükseltip alçaltabiliriz. Bunun dışında yaptığımız takdirde, biraz evvel söyle­ diğim ıgibi, İsviçre'nin maruz kaldığı duruma biz de maruz kalabiliriz. Bu bakımdan, linyitlere dayanan veya fuel oile dayanan bir termik santral projesine git­ memiz lâzım. Memleketimizdeki petrol durumu hepinizin malûmu, hâlâ memleketimizin ihtiya­ cını karşılayacak petrolü bulmuş değiliz, ama bugün Fuel - Oil yerine veya su potansiyeli ye­ rine kaim olacak ve yetecek kadar linyitimiz vardır. Böylediğim gibi, 'bu linyitleri kamulaş- r 62 5 . 2 . 1973 O : 1 tırmak lâzım. iKamulaştırmadığmıız takdirde de, bu madde işlemez. Ne Hakkı Nadir'in ıSoma'da elindekini alırsın, ne O e nal Hünal'ınkini •alırsın, ne de Bolu linyitlerini, ne Çam linyitle­ rini kamulaştırırsın, kamıılaştırmadığmıza göre de, bu sorun böyle yatar. Sayın milletvekilleri, bir sendika başkanın­ dan aldığım mektubu okuyorum: «Garp linyitlerinde 2 bin işçi çalışır, 37 mil­ yon ton rezervi var, 'günde 6 bin ton istihsal yapar. EMAŞ, 600 işçi çalıştırır. «Bu, Hakkı Na­ dir'in sahası,» 10 - 15 milyon ton rezervi var, 1 200 ton istihsali var. KAROLİN, 250 işçi çalıştırır, 80 ilâ 100 mil­ yon ton rezervi var, 1 300 ton istihsal eder.» Cenral Hünal'm sahası,» «Cam linyitleri 350 işçi çalıştırır, 10 - 15 milyon rezervi var, 700 ton istihsal eder. Soma kömürleri 130 işçi çalıştırır... •DENİŞ işletmesi 60 işçi çalıştırıyor, 8 mil­ yon rezervi var, 60 ton istihsal ediyor. ıKirazlı, 80 işçi çalıştırıyor, 2 milyon ton re­ zervi var, 80 kişi çalıştırıyor.» Mühim olan, 37 milyon ton rezervi olan ka­ mu teşebbüsü günde 6 bin. ton istihsal yapıyor ve elinde 120 milyon ton rezervi olan 6 şirketin de yaptığı istihsal 3 540 ton. Randıman olarak gidersek, kamu teşebbüsünün 2 bin kişi ile 6 bin ton çıkarttığına göre kişi başına randıman 3 ton, özel -teşebbüste, 3 540 tonu 1 470 kişi ile çıkarttığına göre, randıman 2,3 ton. Sayın arkadaşlar, şimdi bu malûmat da gös­ teriyor ki, bugün kamu teşebbüsü ancak zorlan­ mak suretiyle, Ankara kömürsüz kaldı, Bakan veya İBaşbakan emir veriyor, vur abalıya şek­ linde kamu teşelbbüsü (kömür çıkarsın. Soma herkesin bildiği bir yer veya bilmeyenlerin öğ­ renmesi kolay olan bir yer, şimdi birisinin elin­ de 120 milyon ton rezervi var, 3 500 ton çıkarı­ yor, birisinin elinde onun 1/3'ü kadar rezervi var, iki misli kömür çıkarıyor. 'Bu da gösteriyor ki, demek ki, biz yarın ya­ kıt bakımından sıkıştığımız zaman kamu teşeb­ büsünü zorlayacağız. Elektrik enerjisi bakımın­ dan sıkıştığımız zaman yine kamu teşebbüsünü zorlayabiliriz. Özel teşelbbüsü zorlayamayacağımıza göre, bu da 'bir nevi elektrik santrali kura­ mayacağız demektir. Onunla her sene pazarlık