T. B. M. M. B : 30 dudu. ne rejimi, ne de yasağı var. Sadece ve sadece kanunları var. tşte ona uymak gerekiyor. Karma ve kapalı ekonomi icabı tekelcilik ve lisans sistemiyle zenginleşme yerine, daha kaliteli, standart malı bol miktarda daha ucuza üreterek kazanma ge­ çerli olmalıdır. Konulan yasaklar, kotalar sadece ka­ çakçılara, karaborsacılara yaramış; işte tekellerin doğmasına, haksız kazançlara sebep olmuş, dolayısıy­ la da vatandaşın ezilmesi neticesini doğurmuştur. Bil­ hassa ithalatta yasaklamaların, kota uygulamasının kaldırılması kaçakçılığa, haksız kazançlara vurulan en büyük darbe olacaktır. Ekonomik istikrar ve büyümeyi sağlamak amacıy­ la, Anayasamızın 167 nci maddesi uyarınca Bakan­ lar Kurulunca yapılacak düzenlemelerle ihracat ve ithalatta yasaklamalar yerine, vergi ve benzeri yü­ kümlülükler dışında ek malî yükümlülükler konul­ ması veya kaldırılması, fon teşkili, oluşan fonların kullanılması esaslarının tespiti yoluyla iç üretim ve ithalat girdilerindeki ani fiyat yükselişleri önlenecek; fiyat yükselişlerinden tüketiciyi koruma imkânı do­ ğacak, iç ve dış, ekonomik şartlar arasındaki dengeyi ekonomimiz yararına yönlendirmek mümkün olacak, ihracatı teşvik ederek ekonomik büyümeyi sağlamak imkânı hâsıl olacak, enflasyonla daha etkili mücadele edilebilecek, bugüne kadar kaçakçıların cebine giren para ülke ekonomisine aktarılabilecek, çalışanların, alın teri dökenlerin önündeki engeller kaldırılarak mülkün temeli güçlendirilecek, havadan, haksız, ada­ letsiz para kazanma yolları tıkanmış olacak, ekono­ mide harekete getirilmek istenen sektörlere yeni taze kan verme imkânı hâsıl olacak. Sayın milletvekilleri, kısacası, çocuğun elini bırak­ mak zamanı çoktan gelmiş, geçmektedir; düşecek, kalkacak, elini kolunu incitecek ve böylece kendi ba­ şına yürümesini, ayakta durmasını öğrenecektir. Geli­ şebilmenin, sıhhatli, gürbüz olabilmenin tek yolu bu­ dur. Takdir Yüce Meclisindir. Saygılar sunarım. (ANAP sıralarından alkışlar) BAŞKAN — Teşekkür ederiz Sayın Erdoğan. Milliyetçi Demokrasi Partisi Grubu adına Sayın Mükerrem Hiç. Süreniz 20 dakikadır Sayın Hiç. MDP GRUBU ADINA HÜSEYİN MÜKER­ REM HİÇ (Yozgat) — Sayın Başkan, sayın milletvekil­ leri; ben burada münhasıran bu kanuna bağlı kal­ mak istiyorum. İthalat ve ihracat rejiminde, aslında 2 . 2 . 1984 O : 1 bu Kanun dışında getirilmiş olan yenilikler üzerinde durmayacağım. Şimdi size kısaca, Dış Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun (Tasarısı ile ilgili olarak grubumuzun görüşlerini arz etmek istiyorum. Hazırlanmış olan kanun tasarısı, Anayasamızın 167 nci maddesine dayanmaktadır. Ancak, maalesef Anayasa maddesinin sadece bir tekrarından ibarettir. Anayasamız 167 nci maddeyle, Bakanlar Kuruluna yetki verilebileceğini, böyle bir yetki için ise, kanuna ihtiyaç olduğunu belirtmektedir. Ne var ki, müzakere etmekte olduğumuz tasarı, Hükümete hiçbir sınır ta­ nımaksızın yetki vermektedir. Tasarı muhteva itiba­ riyle ve her yönü ile belirsizdir. Şöyle ki; 1. Kanun tasarısının 3 üncü maddesi; ithalat, ihracat, dış ticaret işlemleri üzerine konulacak malî yükümlülüklerin nevini tayin hususunu Hükümete bı­ rakmaktadır. Yüce Meclisimiz ne gibi ek malî yü­ kümlülüklerin getirileceğinden haberdar edilmemiştir. 2. Bu ek malî yükümlülüklerin miktarı veya oranı da belirtilmemiştir. Bu husus da yine hudutsuz, sınırsız Hükümet tasarrufuna bırakılmış olmaktadır. 3. Bu ek malî yükümlülüklerin, bütçeye irat kaydedilip edilmeyeceği de kanun tasarısında açıklığa kavuşturulamamıştır. Demek ki, bu husus da yine Hükümete bırakılmış olmaktadır. 4. Ek malî yükümlülükler hangi tür veya grup ithalat, ihracat ve dış ticaret işlemlerine uygulanacak, hangilerine uygulanmayacaktır? Tasarıda bu hususta da herhangi bir kayıt ve sarahat yoktur. Böylesine belirsizlik karşısında bu tasarıyı kabul etmek Hükümete bu konularda açık çek vermek demektir. Müsaade ederseniz .ıniçin açık çek verdiğimizi de bilmeyi iste­ mek hakkımızdır. İlke olarak yukarıda belirttiğimiz ayrıntıların ta­ sarıda belirtilmiş olması, yetkinin hudutlarının açık­ lanması şartıyla, şüphesiz Anayasanın 167 nci mad­ desi mucibince yetki vermeye hazırız; fakat Anayasa maddesinin ötesine giden, hudutları belirtilmeyen bir yetki verilmesini yadırgadığımızı, bunun Yüce Mec­ lisin fonksiyonlarına aykırı düştüğünü, bu kanaatte olduğumuzu önemle ifade etmek isteriz. «Ek malî yükümlülükler» deyimi, Anayasamızda da yer almakla beraber, bunun neyi ifade ettiğini tespit etmek mümkün olamamıştır. Sayın Hükümet yetkililerinden, ek malî yükümlülüklerden neyin ifade edilmek istendiğinin, bu yükümlülüklerin nevinin ne olacağının, miktarının ne olacağının, bunların bütçeye gelir kaydedilip edilmeyeceğinin açıklanmasını istirham 519 —