MUHARREM AYI VE AŞURE. Açıklama: Muharrem ayının İslam tarihinde belli başlı üç önemli özelliği vardır... Kategori: GÜNCEL HABERLER Eklenme Tarihi: Kasım 13 2013 Geçerli Tarih: Temmuz 18 2017, 23:59 Site: ADYED URL: http://www.adyed.com/haber_detay.asp?haberID=3395 Bir tespit açısından belirtmek gerekirse, Muharrem ayının İslam tarihinde belli başlı üç önemli özelliği vardır. Birincisi oruç, ikincisi Hicri takvimin başlangıcı olması, diğeri de Hz. Hüseyin ve evlatlarının Kerbela'da şehit edilmesidir.Muharrem ayında tutulan oruç tarihi seyri yönüyle de bir özellik taşıyor. Peygamberimiz Medine'ye hicret ettikten sonra Medine'de yaşayan Yahudilerin oruçlu olduğunu öğrendi. O gün Muharrem ayının 10. günü Aşura günüydü. "Bu ne orucudur?" diye sordu. Yahudiler, "Bugün, Allah'ın Musa'yı düşmanlarından kurtardığı, Firavun'u boğdurduğu gündür. Hz. Musa (a.s.), bir şükür olarak bugün oruç tutmuştur" dediler. Peygamberimiz onlara, "Biz, Musa'nın sünnetini yaşatmaya sizden daha çok yakınız ve hak sahibiyiz" diyerek kendisi ve Müslümanlar o gün oruç tuttular. O yıl henüz Ramazan orucu farz olmamıştı. Fakat ertesi sene Ramazan orucu farz kılınınca Müslümanların oruç ayı Ramazan oldu. Aşura günü orucu konusunda ise Peygamberimiz herkesi serbest bıraktı, "İsteyen tutar, isteyen tutmayabilir" dedi. Böylece bu oruç, müstehab bir oruç olarak kaldı. Bilgin sahabilerden İbni Abbas'ın rivayet ettiği bir hadiste de ifade edildiği üzere, bir karışıklığa meydan vermemek ve Yahudilere benzememek için Aşura gününden önceki günle sonraki gün ilave edildi, böylece üç gün oruç tutmak sünnet olarak uygulanır oldu. Dolayısıyla ne Peygamberimiz, ne Sahabiler, ne mezhep imamları ve müctehidler, ne de daha sonraki İslam alimleri Muharrem ayının ilk on günü oruç tutulması konusunda bir beyanda bulunmamışlardır. Bunun dışındaki bir uygulamanın İslam ibadet tarihinde bir yerinin ve kaynağının olmadığını söylemek gerekir. Muharrem ayının İslam tarihinde bir takvim başlangıcı olması, Hz. Ömer'in halifeliği döneminde tespit edilmiş, o tarihten bu yana pek çok İslam ülkesince kullanılagelmiştir. 1 Muharrem'in (dün) Hicri yılbaşı olması, Noel kutlaması gibi bir geleneği olmamakla beraber, yılın ilk günü olması açısından bir önemi de bulunmaktadır. Kur'an'da ise Muharrem'in ayının farklı bir özelliğinden söz edilir. Tevbe Suresinde (ayet:36), "Allah katında ayların sayısı, gökleri ve yeri yarattığı gün Allah'ın yazdığı şekilde, on ikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır, dosdoğru hesap işte budur" şeklinde bildirildiği gibi, bu dört aydan biri de Muharrem ayıdır. Haram ayları, değerli, önemli ve bu yönüyle de farklı özelliği olan aylardır ve o aylara karşı saygılı olunması bildirilmiştir. Peygamberimizin ifadesiyle "Şehrullahi'l-Muharrem- Allah'ın ayı Muharrem" olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, bollaştığı bir aydır. Allah'ın ayı, günü, yılı olmaz, ama Allah'ın rahmetine ermenin önemli bir fırsatı olduğu için Peygamberimiz tarafından bu şekilde bildirilmiştir. Muharrem ayının peygamberler tarihinde de ayrı bir yeri vardır. Başta Hz. Adem olmak üzere, Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Musa, Hz. Davud, Hz. Yakub, Hz. Yusuf, Hz. Eyyub, Hz Yunus ve Hz. İsa gibi peygamberler Aşura günü, özel olarak bazı nimetlere ermişler, bazı sıkıntılardan kurtulmuşlardır. Bu yönüyle bir yıl dönümü kabul edilmektedir. Hz. Hüseyin (r.a) ve evlatlarının hunharca şehit edilmesi meselesine gelince, esas itibariyle şehitler mükafatını almış, en yüce mertebelere ulaşmıştır, Yüce Allah'ın da zalimlere hak ettikleri cezayı en adil bir şekilde vereceğinden şüphemiz yoktur. Kaderi hükme boyun eğen her mü'min bu olaya üzülür, ancak itidalini ve soğukkanlılığını kaybetmez. Duyguları onu birtakım taşkınlıklara götürmez. Çünkü meydana gelen bütün olaylar ezeli takdirin bir hükmüdür. Bu açıdan bunu bir "yas merasimi" haline dönüştürmek sünnetin ruhuna uygun düşmemektedir. Tüm İslam aleminin AŞURE GÜNÜ'nü tebrik eder;birlik,beraberlik ve kardeşliğe vesile olmasını Yüce Yaradanımızdan temenni ederim.