İLİ :TOKAT AY-YIL : OCAK - 2009 TARİH : 02/01/2009 Hz. Peygamber (s.a.v.) Yahudilere benzememek için Muharrem ayının sadece 10. Gününde değil de, 10. günü ile beraber bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile birlikte oruç tutulmasını tavsiye etmiştir.4 MUHARREM AYI VE AŞURE ْ كن ا َأاساق ِانق ح ُ َا ٌلاَ ِتق,ر ُهرق ح ُ اا ارحْق ٌلاَ ِقت ِهيق ٌ ُلق Değerli Müminler! Muhterem Müslümanlar! Peygamber Efendimiz (S.A.V.) Ramazan ayından sonra tutulan oruçların en hayırlısının Muharrem ayında tutulan oruç olduğunu ve bu orucun bir yıl önce işlenen hata ve günahların bağışlanmasına vesile olacağını müjdelemiştir.5 Kelime olarak “haram kılınan, yasaklanan, hürmete layık olan” anlamlarına gelen muharrem, savaşmanın haram kabul edildiği dört aydan birinin adıdır.1 Cahiliye devri Arapları Recep, Zilkade, Zilhicce, Muharrem aylarında savaş yapmaz ve kan dökmezlerdi. İslam’ın gelmesiyle, barış genel bir prensip haline gelmiş, bütün zamanlara şamil kılınmıştır. Cahiliye devri Araplarının Muharrem ayına gösterdikleri hürmet Hz. İbrahim ve İsmail(a.s.) zamanından beri devam ede gelmiştir. Kuran’ı Kerim’de bu ayda savaşılmaması gerektiği de mealen şöyle belirtilmiştir: “Sana قharam قayda savaşmayıقsoruyorlar.قDekiقOقaydaقsavaşقbüyükق bir قgünahtır”.2 İslam dini Hz. İbrahim (a.s.)’ın tebliğ ettiği Hanif dini esaslarının devamı niteliğinde olması sebebiyle bu ayı değerli kılan tarihi olayları önemsemiştir. Aynı önem İslam kültür ve tarihi sürecinde de devam ede gelmiştir. Muharrem ayını önemli kılan özellikleri ise şu şekilde sıralamamız mümkündür: Aşure günü oruç tutmanın faziletine dair sahih Hadisler olmasına rağmen, bu günlerde sadaka vermek, kurban kesmek, mescitleri ziyaret etmek, aşure yemeği pişirmek gibi fiiller hakkında sahih hadislere rastlanmamaktadır. Ancak çok eskiden beri devam ede gelen aşure yemeği özel merasimlerle halka sunulmuş, sosyal dayanışmaya, birlik ve beraberliğimizin kuvvetlenmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Muharrem ayının diğer önemli olaylarından birisi de Hz. Muhammed (s.a.v.)’in cennet gençlerinin efendisi diye isimlendirdiği mübarek torunlarından Hz. Hüseyin’in ve Ehli Beyt’ten bazı kimselerin hunharca katledilip şehit düşmeleridir. Ehli Beyt’ten büyük bir şahsiyetin şehit edilmiş olması inananlar için büyük bir acı olmuştur. Bütün Müslümanları üzen bu tarihi olay üzerinde düşünmeli ve yaşananlardan ibret almalıyız. Kerbela olayına duyulan üzüntü sebebiyle yas tutmanın da İslam dininin belirlediği meşru ölçüler içerisinde olmasına dikkat edilmelidir. Hz. Peygamberin Mekke’den Medine’ye hicret Etmesiyle hicri takvim başlamış, Muharrem ayı da bu takvimin ilk ayı olarak kabul edilm iştir. Bu nedenle Hz. Hüseyin’e reva görülen bu olay ne kadar haksız ve ne kadar üzücü olursa olsun Müslümanlar arasında ayrılık ve husumet sebebi olmamalıdır. Bizlere düşen görev ise, barışı, uzlaşmayı, hoşgörüyü, sevgiyi ve kardeşliği kendimize temel prensip edinerek birlik ve beraberliğimizi korumamızdır. هرق ِ ِهيق ٌار Hz. Peygamber Medine’ye geldiğinde Yahudilerin aşure günü yani Muharrem ayının 10. Gününde oruç tuttuğunu görmüş, bu nedir diye sormuştur. “bu hayırlı bir gündür. Bu Allah’ın israiloğullarını düşmanlarından kurtardığı, bu sebeple de Musa’nın oruç tuttuğu gündür denilmesi üzerine Hz. Peygamber (s.a.v) “Ben قMusa’ya قsizden قdahaق layığım”.قDiyerek hem kendisi bugün oruç tutmuş hem de tutulmasını istemiştir. 3 TDV. İslam Ansiklopedisi, “Muharrem” C.31 s.4. Bakara Suresi 2/217. 3 Buhari, Savm, 69, II, 251; Müslim,Savm,127, I, 795. HAZIRLAYAN: AhmetقDOĞRU ÜNVANI: Zile İlçe Vaizi 1 2 4 Müslim, Siyam, 38, I, 821. 5 Tirmizi, Savm, 48, III, 126.