FİİLLER Tanım Çekimli Fiilin Yapısındaki Unsurlar 1. Kök ve Gövde 2. Şahıs Ekleri 3. Ek-fiil, Çekimi ve Görevleri Filemler Aktarma Fillerde Somutluk - Soyutluk A. FİİLDE HAREKET 1. İş ve Kılış Fiilleri 2. Durum Fiilleri 3. Oluş Fiilleri B. FİİLDE ZAMAN 1. Şimdiki Zaman 2. Geçmiş Zaman a. Bilinen Geçmiş Zaman b. Öğrenilen Geçmiş Zaman 3. Gelecek Zaman C. FİİLDE KİŞİ D. FİİLDE KİP FİİL TABANI (KÖK VEYA GÖVDE) I. BASİT ZAMANLI ÇEKİMLER 1. HABER (BİLDİRME) KİPLERİ a. Bilinen (di’li) Geçmiş Zaman Kipi b. Öğrenilen (miş’li) Geçmiş Zaman c. Şimdiki Zaman d. Gelecek Zaman e. Geniş Zaman 2. DİLEK KİPLERİ a. Gereklilik Kipi b. İstek Kipi c. Dilek-Şart Kipi d. Emir Kipi FİLLERİN OLUMLU OLUMSUZ ŞEKLİ FİLLERİN SORU ŞEKLİ II. EK-FİİL ve BİRLEŞİK ZAMANLI ÇEKİMLER EK-FİİL BİRLEŞİK ZAMANLI ÇEKİMLER 1. Hikâye birleşik zamanı 2. Rivayet birleşik zamanı 3. Şart birleşik zamanı E. FİİL KİPLERİNDE ANLAM KAYMASI F. FİİLDE ÇATI 1. Öznelerine Göre Fiil Çatıları a. Etken Fiil b. Edilgen Fiil c. Dönüşlü Fiil d. İşteş Fiil 2. Nesnelerine Göre Fiil Çatıları a. Geçişli Fiil b. Geçişsiz Fiil c. Oldurgan Fiil d. Ettirgen Fiil YARDIMCI FİİLLER YAPI BAKIMINDAN FİİLLER 1. Basit Fiiller 2. Türemiş Fiiller 3. Birleşik Fiiller a) Yardımcı fille kurulan birleşik filler b) Kurallı Birleşik Fiiller Yeterlik Fiili Tezlik Fiili Sürerlik Fiili Yaklaşma Fiili c) Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller Deyimlerin özellikleri FİİLİMSİLER 1. İSİM-FİİLLER 2. SIFAT-FİİLLER (ORTAÇLAR) 3. ZARF-FİİLLER (ULAÇLAR) a.Bağlama Ulacı b. Durum Ulaçları c. Zaman Ulaçları d. Başlama Ulaçları e. Nedenlik Ulaçları f. Bitirme Ulaçları FİİLLER Tanım Kainatta iki temel öğe vardır. Birincisi her türlü canlı, cansız nesne ve kavramı karşılayan isimler. İkincisi ise bu isimlerin meydana getirdiği iş, oluş ve hareketler yani fiiller. Dilin temel görevi ise bu kavram ve hareketleri sesler veya harfler aracılığıyla söze dönüştürmektir. Seviyorum, okuduk,çalışmalıyız, gideceğim. Dikkat edersek bu kelimeler iş, oluş, hareket, durum bildirmekle kalmıyor, bu işleri yapanları yani şahısları ve de işlerin gerçekleştiği zamanı veya dileğini bildiriyorlar. Sevdik .... (Sevme işini geçmişte, biz gerçekleştirdik.) Varlıkların yaptıkları veya etkilendikleri işleri, hareketleri, oluşları, kılışları, durumları zamana ve kişiye bağlı olarak anlatmada kullanılan kelimelere fiil denir. Fiillerin üç temel kuralı vardır: a) İş, hareket, oluş bildirir. b) Kök veya gövde halindeyken kip eklerini alabilir. c) Kök ve gövde halindeyken mastar eklerini (-mek, mak) alabilir. Fiiller dilin temel kelimeleridir. Fiiller mastarları ile isimlendirilirler. Mastar fiil kök veya gövdesinin “-mek, -me, iş” eklerini almış hâlidir. Bu ekler atıldığında geriye sadece fiil kalır. Bu fiiller artık zamana ve şahsa göre çekimlenmeye hazırdır. Fiil kök ve gövdelerinin, kısaca fiillerin zamana ve şahsa göre yargı bildirecek hâle getirilmesine de fiil çekimi denir. 1 Geldim, okumuş, yazıyor, düşünmez, biliriz, sormalısın, dinle, konuşalım... Fiile çekimleri ikiye ayrılır: Basit (yalın) zamanlı çekimler ve birleşik zamanlı Bazı somut fiiller, cümlede kullanılışına göre soyut olabilir: Babam biraz odun kırdı. (Somut) / Arkadaşımın sözleri kalbimi kırdı. (Soyut) çekimler Basit çekimlerde sadece zaman ve şahıs ekleri vardır; ama birleşik çekimlerde zaman ekleriyle şahıs ekleri arasına birleşik zaman eki getirilir. Biz şimdilik basit zamanlı çekimleri göreceğiz. Fiil kipleri bittikten sonra birleşik zamanlı çekimleri de öğreneceğiz. Filemler Aktarma İnsanlarla ilgili fiiller doğaya; doğayla ilgili fiiller insana aktarılabilir. Mevsimler yas tutup, çöller ağlasın. (İnsandan doğaya) / Ali Paşa sinirle kükredi: “Buraya gel!” (Doğadan insana) Her fiilin bir adı vardır. Fakat bu adlar, şahıs ve zaman kavramı taşımazlar. Fiillerin sonuna “-me, -mek, -iş” ekleri getirilerek yapılan fiil adları, bu ekler çıkarılarak çekimlenirler. Sevme Kalkış Hoşgörmek → → → A. FİİLDE HAREKET sevdik kalktı hoşgörelim ayrılırlar: Bir kelimenin fiil olabilmesi için şu üç öğeyi bulundurması gerekir. 1. Fiil tabanı 2. Kip eki 3. Şahıs eki Örnek Soru: Çekimli fiiller aşağıdakilerden hangisini göstermez? (1989-AL) A) Zaman B) Şahıs C) Hareket ve oluş D) Yer Fiilde hareket, fiilin temel anlamını ifade eder. Fiiller taşıdıkları temel anlamlara göre türlere Fiilin temel anlamı harekettir. Hareketin anlam yönünden üç yönü vardır. 1. İş ve Kılış Fiilleri Bir nesneyi olumlu olumsuz etkileyen, insanlar tarafından genellikle bilinçli olarak gerçekleştirilen fiillerdir. Öznenin iradesiyle, bir nesne üzerinde gerçekleşen, öznenin nesneyi etkilediğini ve o nesnenin de etkilendiğini gösteren fiillerdir. Bu fiiller geçişlidir, yani nesne alarak kullanılırlar. Zaten bu bakımdan iş ve kılış bildirirler. Taşımak, yazmak, açmak, anlatmak, görmek, bilmek, silmek... Çözüm : Sev – i – yor – um 2. Durum Fiilleri İş-oluş-hareket Zaman Şahıs Cevap D fiillerdir. Çekimli Fiilin Yapısındaki Unsurlar 1. Kök ve Gövde 2. Şahıs Ekleri 3. Ek-fiil, Çekimi ve Görevleri Filleri ve fiilden türemiş kelimeleri anlam ve yapı bakımından inceleyelim: Fillerde Somutluk - Soyutluk Somut Fiiller: Beş duyu organından herhangi biriyle algılanabilen fiillere denir. Kır-, oku-, yaz-... Soyut Fiiller: Beş duyu organından herhangi biriyle algılanamayan; fakat var olan fiillere denir. Düşün-, hoşlan-... Öznenin süreklilik gösteren bir durumunu anlatan Bu fiillerin bitmeleri için başka herhangi bir fiilin başlaması gerekir. Durum fiillerinde özne durağan hâldedir. Birçoğu, öznenin iradesi dışında gerçekleşir. Bunlar genellikle geçişsizdir, yani çoğunlukla nesne almazlar. Uyumak, uyanmak, ölmek, susmak, oturmak, yatmak, uzanmak... 3. Oluş Fiilleri Bunlar da bir nitelik değişikliği, yani bir durumdan başka bir duruma geçildiğini veya geçilmekte olduğunu bildirirler. Gerçekleşmelerinde öznenin doğrudan etkisi yoktur. Bu fiillere “doğa fiilleri” de denir. Bu fiiller aslında gizli bir güç tarafından gerçekleştirilir. 2 Bu fiillerin gerçekleşmesi irademize (isteğimize) bağlı değildir. Daha çok “kendiliğinden olma” söz konusudur. Geçişsizdirler. Solmak, büyümek, bayatlamak, yeşermek, uzamak, yağmak, esmek, yeşermek, kızarmak, acıkmak, gürlemek... Bu ana zamanların dışında bir de geniş zaman vardır ki bu, fiilin her zaman yapıldığını bildirdiği için yukarıdaki bütün zamanları kapsar, başka bir ifadeyle yukarıdaki zamanların tümü geniş zamanı oluşturur. Böylece “zaman” sayısı beşe yükselmiş olur. Bu “zaman”ları çekimli fiillerde zaman (haber kipi) ekleri temsil eder. Bu eklerin üzerine tekrar bazı haber veya dilek kip ekleri getirilerek birleşik zamanlar oluşturulur. Örnek Soru: Aşağıdaki cümlelerin yüklemi olan fiillerden hangisi “oluş” bildirmektedir? A) Sizi çok seviyoruz. B) Bir de şu soruyu çözsene. C) Çocuklar ne güzel de oynuyorlar. D) Sen ne kadar da büyümüşsün, ufaklık! [Cevap: A’da sev(mek) için birine ihtiyaç vardır. B’de, çöz(mek) için soruya ihtiyaç vardır. Her iki fiil de kılış bildiriyor. C’de oyna(mak) durum bildirir. D’de ise büyü(mek) irademizin dışında olur, biz istediğimiz için büyümeyiz. Cevap D’dir. ] B. FİİLDE ZAMAN Fiiller bir yargıyı iletirken hareketin, oluşun, kılışın, durumun, işin gerçekleştiği ya da gerçekleşeceği zamanı da belirtirler. Zaman, bu yüzden fiil çekiminde; yapıldığını, yapılmakta olduğunu veya yapılacağını vb. haber veren soyut kavramdır. Dilimizde üç temel zaman vardır: C. FİİLDE KİŞİ Fiildeki hareketi gerçekleştiren ya da o hareketin içinde bulunan varlığa fiildeki kişi denir. Kişileri, çekimlenmiş, yani şahsa ve zamana bağlı olarak bir yargı bildiren fiillerin sonundaki ekler temsil eder. Bu ekler, fiillere, zaman ve dilek kip eklerinden sonra gelir. Yani önce fiillin zaman veya tasarı ifade eden bir çekimi yapılır, sonra onun hangi şahsa bağlı olduğunun belirtilmesi için şahıs ekleri getirilir. Bu, Türkçe’nin sondan eklemeli bir dil oluşunun göstergesidir. Fiillerde üç “kişi” vardır: Birinci kişi(ler) anlatan, söyleyen, haber veren, konuşan, isteyen, soran(lar)... İkinci kişi(ler) dinleyen, emir alan(lar) Üçüncü kişi(ler) kendisinden bahsedilenler(ler) Aşağıdaki tabloda kişi eklerinin fiillere ne şekilde ekleneceği gösterilmiştir: 1. Şimdiki Zaman 1. tekil kişi Bilinen geçmiş zaman ve şart kipi için -m Öğrenilen geçmiş zaman, şimdiki zaman ve Emir gereklilik kipi İstek kipi Kipi için için için -im -im -- 2. tekil kişi -n -sin -sin -- 3. tekil kişi -- -- -- -sin -iz -lim -- İçinde bulunulan zamandır. Fiilin, içinde bulunulan zamanda gerçekleştiğini ya da gerçekleştirildiğini anlatır. 2. Geçmiş Zaman Fiilin, içinde bulunulan zamandan önce gerçekleştiğini bildirir. Bilinen ve öğrenilen olmak üzere ikiye ayrılır. a. Bilinen Geçmiş Zaman Öznenin bizzat gördüğü veya yaşadığı fiilleri bildirir. b. Öğrenilen Geçmiş Zaman Öznenin görmediği, yaşamadığı, ancak başkasından duyarak anlattığı fiilleri bildirir. 3. Gelecek Zaman Fiilin, içinde yaşanılan zamandan sonra gerçekleşeceğini, şimdilik tasarı hâlinde olduğunu bildirir. 1. çoğul kişi -k 2. çoğul kişi -niz 3. çoğul kişi -ler -siniz -ler -siniz -ler -in(iz) sinler Yukarıdaki tabloya dikkat edilecek olursa bazı şahıs eklerinin birkaç şekilde kullanılabildiği görülecektir. Bunlar fiil çekim örneklerinde daha anlaşılır bir şekilde incelenecektir. Not: Bu şahıs ekleri tek tek öğrenilmez. Çekimli filler eklerine ayrılırken kendiliğinden ortaya çıkarlar. D. FİİLDE KİP Bu “zaman”lara basit ya da ana zaman denir. 3 Fiiller, zaman ve anlam özelliklerine göre türlü ekler alarak değişik biçimlerde kullanılırlar. Bu kullanılış biçimlerinin her birine kip denir. Kip, fiillerin zaman, şahıs, tekillik ve çoğulluk bildiren şekilleridir. Bunların yanında olumsuzluk ve soru biçimleri de vardır, ama bu ikisi zaten var olan kiplerin olumlu, olumsuz, olumlu soru ve olumsuz soru şeklinde kullanımlarıdır, o kadar. FİİL TABANI (KÖK VEYA GÖVDE): Fiilin kök veya gövdesi,başka bir ifadeyle kelimenin (-mek, -mak) eklenebilen en büyük parçasıdır. Okudum oku (mak) Kısacası, çekimli bir fiilden kip ve kişi ekleri atıldıktan sonra kalan iş, oluş veya hareket bildiren kısma fiil tabanı denir. Fiil tabanı basit (kök) veya yapım eki Kişi, kişiler ya da tarih tarafından bilinen olaylar anlatılır. 1908’de ikinci Meşrutiyet ilân edildi. Türklere Anadolu’nun kapılarını Alparslan açtı. –dı zaman ekiyle –k şahıs ekleri birleştiğinde yapım eki olarak kullanılır. Biz o devleti tanıdık. (Çekim eki) / Okulda tanıdık yüzler vardı. (Yapım eki) alarak türemiş (gövde) halinde olabilir. Bu kipteki bir fiilden sonra “mi” edatı gelirse, zaman anlamı kazanabilir. Babam geldi mi? (Soru) / Kelime Çekimi Kök Sarardı sarı Yaşıyorum yaş Çoğalmış çok Gövde sarı ar yaş a çok al Taban sarar(mak) yaşa (mak) çoğal (mak) Fiiller kip yönünden ikiye ayrılır: Haber (bildirme) kipleri ve istek kipleri I. BASİT ZAMANLI ÇEKİMLER içerir. Saat kaçta ve nerede buluşacağımızı şimdi hatırladım. Konular ayrıntılarıyla görüşüldü Fiillerin basit zamanlı çekimleri sadece bir tek kip eki Yapılışı şöyledir: fiil + kip eki + şahıs eki (gel-di-k vb.) Kipler, kip ekleri ve çekim örnekleri aşağıda verilmiştir: 1. HABER (BİLDİRME) KİPLERİ İşin, oluşun, hareketin gerçekleşme zamanını; işin yapıldığını, yapılacağını veya yapılmakta olduğunu haber verirler. Haber verdikleri zamanın adıyla anılırlar.Taşıdıkları bu zaman eklerine göre beşe ayrılır: a. Bilinen (di’li) Geçmiş Zaman Kipi Geçmişte yaşadığımız veya gördüğümüz fiilleri anlatmak için kullanılır. Fiil tabanına –di (–di , –du , –dü, –tı , –ti , –tu , –tü ) eki getirilerek yapılır. Bu yüzden di’li geçmiş zaman kipi de denir. Bu ek bilinen geçmiş zaman ifade eder. Uzak ya da yakın geçmişte yapılan ve tamamlanan işleri kesinliğe bağlayarak anlatır. Araştırmalarını geçen yıl kitaplaştırarak yayımladı. Babam geldi mi okula gideceğiz. (Zaman) Olumlu Gel-di-m Gel-di-n Gel-di Gel-di-k Gel-di-niz Gel-di-ler Olumsuz Gel-me-di-m Gel-me-di-n Gel-me-di Gel-me-di-k Gel-me-di-niz Gel-me-di-ler Olumlu soru Gel-di-m mi? Gel-di-n mi? Gel-di mi? Gel-di-k mi? Gel-di-niz mi? Gel-di-ler mi? Olumsuz soru Gel-me-di-m mi? Gel-me-di-n mi? Gel-me-di mi? Gel-me-di-k mi? Gel-me-di-niz mi? Gel-me-di-ler mi? b. Öğrenilen (miş’li) Geçmiş Zaman Fiilin, önceden gerçekleştiğini bildirir. Ancak söyleyen fiilin yapıldığını görmemiş, başkasından duymuştur. Fiil tabanına –miş ( –mış, –muş, –müş) eki getirilerek yapılır. Bu ek ve bu çekim, yapılan işin görülmediğini, duyulduğunu, öğrenildiğini ifade eder. Depremzedelere gönderilen yardımları engellemişler. 4 Atalarımız bizlere güvenmiş de bu vatanı emanet Gel-me-miş miyiz? Gel-me-miş misiniz? Gel-me-miş-ler mi? etmişler. Annemin anlattığına göre ben bir yaşında yürümeye başlamışım. Farkında olunmayan ya da sonradan fark edilen fiilleri anlatır: Okula giderken otobüste uyumuşum. Bir de baktım ki okul durağını geçmişiz. Bir işle, oluşla ilgili kişisel görüş bildirir: c. Şimdiki Zaman Fiilin şu an gerçekleşmekte olduğunu bildirir. Fiil tabanına –( ) yor eki getirilir. . Ünsüzle biten fiile “i” yardımcı ünlüsüyle birlikte; ünlüyle bitenlere tek başına getirilir: Sev (i) yor um Oku-yor Gel-i-yor Yemek güzel olmuş; ellerin dert görmesin. Masallarda kullanılır: Bir varmış, bir yokmuş. Az gitmiş uz gitmiş. ( ) yor eki kendinden önceki geniş sesliyi (a, e) –mış eki, yapım eki olarak kullanılır. Burak bu kitabı okumuş (çekim eki) / Okumuş adamdan zarar gelmez. (yapım eki) –dir ek-fiil eki bu kipe bazen kesinlik bazen olasılık anlamı katar. Bu kitap Ankara’da basılmıştır. (Kesinlik) / Şimdi bizim oralarda dağlar yeşermiştir. (olasılık) Bazı görülür. kullanımlarda “farkına varmama” anlamı Maçta ayağımı incitmişim. Oluş fiilleriyle birlikte farketme” anlamı kazanır. kullanılırsa Sabah kalktım ki her tarafa kar yağmış. Çekimi Olumlu Gel-miş-im Gel-miş-sin Gel-miş Gel-miş-iz Gel-miş-siniz Gel-miş-ler Olumsuz Gel-me-miş-im Gel-me-miş-sin Gel-me-miş Gel-me-miş-iz Gel-me-miş-siniz Gel-me-miş-ler Olumlu soru Gel-miş miyim? Gel-miş misin? Gel-miş mi? Gel-miş miyiz? Gel-miş misiniz? Gel-miş-ler mi? Olumsuz soru Gel-me-miş miyim? Gel-me-miş misin? Gel-me-miş mi? “sonradan daraltır. Gör me yor um ----Görmüyorum. Belirtilen işin, oluşun vb. içinde bulunulan zamanda yapılmakta olduğunu ifade eder. Gidiyorum, gurbeti gönlümle duya duya, Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya Bir yer var, biliyorum; Her şeyi söylemek mümkün; Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum. Bu çekimden sonra “-dir” bildirme eki kullanılırsa olasılık anlamı katılmış olur: O şimdi mışıl mışıl uyuyordur. Bu ekin yerini “-mekte” ekleri alabilir: Gördüğün gibi dinleniyoruz→dinlenmekteyiz. Olumsuz soru biçimi, zaman zarfı olarak kullanılır. Çekimi Olumlu Gel-i-yor-um Gel-i-yor-sun Gel-i-yor Gel-i-yor-uz Gel-i-yor-sunuz Gel-i-yor-lar Olumsuz Gel-mi-yor-um Gel-mi-yor-sun Gel-mi-yor Gel-mi-yor-uz Gel-mi-yor-sunuz Gel-mi-yor-lar Olumlu soru Gel-i-yor muyum? Gel-i-yor musun? Gel-i-yor -mu? 5 Gel-i-yo- muyuz? Gel-i-yor- musunuz? Gel-i-yor- lar mı? Olumsuz soru Gel-mi-yor- mu-yum? Gel-mi-yor- mu-sun? Gel-mi-yor- mu? Gel-mi-yor- mu-yuz? Gel-mi-yor- mu-sunuz Gel-mi-yor- lar-mı? d. Gelecek Zaman Fiilin daha sonra gerçekleşeceğini bildirir. Fiil tabanına –ecek, -acak getirilerek yapılır. İşin gelecekte yapılacağını bildirir. Gülü) Senin altında doğdum, Senin dibinde öleceğim. Önümden çekilirsen İstanbul görünecek Nerede olduğumu bileceğim Sisler utanacak, eğilecek Ağzının ucundan öpeceğim Saçına kalbimi takacağım Avcunda bir şiir büyüyecek Nerede olduğumu bileceğim (Atilla İlhan; Rüzgâr Fiilin yapılması konusunda kesinlik yoktur. Kesinlik anlamı bir zarfla sağlanır. Yarın mutlaka köye gideceğim. (Zarf) Toplantı saat 14.30’da başlayacaktır. “-dir” bildirme ekiyle birlikte kullanıldığında kesinlik anlamı katar. Yarınki maç saat 14:00’te yapılacaktır. –acak, -ecek ekleri bazen yapım eki göreviyle kullanılır. Kırılacak eşyaları kutulara yerleştir. (Yapım eki) Bazı kullanımlarda “hırs ve kararlılık” anlamları görülür. Herkes benim kim olduğumu görecek. “Ol” fiiline getirildiğinde bazen olasılık anlamı kazanır. Yarın hava güzel olacak.(olabilir) Çekimi olumlu Gel-eceğ-im Gel-ecek-sin Gel-ecek Gel-eceğ-iz Gel-ecek-siniz Gel-ecek-ler olumsuz Gel-me-y-eceğ-im Gel-me-y-ecek-sin Gel-me-y-ecek Gel-me-y-eceğ-iz Gel-me-y-ecek-siniz Gel-me-y-ecek-ler Olumlu soru Gel-ecek miyim? Gel-ecek misin? Gel-ecek mi? Gel-ecek miyiz? Gel-ecek misiniz? Gel-ecek ler mi? Olumsuz soru Gel-me-y-ecek Gel-me-y-ecek Gel-me-y-ecek Gel-me-y-ecek Gel-me-y-ecek Gel-me-y-ecek miyim? misin? mi? miyiz? misiniz? ler mi? e. Geniş Zaman Fiilin her zaman yapıldığını veya yapılabileceğini bildirir. Fiil tabanına –( )r eki getirilerek yapılır. Fiil kök veya gövdesine “-°r” eki getirilerek söz konusu olan işin vb. geçmiş, şimdiki ve gelecek zamanların tümüne ait olduğunun, yani her zaman tekrarlandığı bildirir. Seni ancak ebediyyetler eder istiab. Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem Yaş otuz beş! yolun yarısı eder. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Geniş zamanın olumsuzu yapılırken –( ) r kullanılmaz. Yerine –me, -ma, -mez, -maz kullanılır. Gel-i-r-im Gel-i-r-sin Gel-i-r Gel-i-r-iz Gel-i-r-siniz Gel-i-r-ler → → → → → → gel-me-m gel-me-z-sin gel-me-z gel-me-y-iz gel-me-z-siniz gel-me-z-ler ek yok z z ek yok z z Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Ata sözlerinde kullanıldıklarında her zaman geçerli olan gerçekleri anlatır. Su uyur, düşman uyumaz. Bazı kullanımlarında alışkanlıkları bildirir. Her yemekten sonra bir fincan kahve içerim. Birleşik isimler yapılır. Bilirkişi, yazarkasa, uyurgezer... –r ve –mez eklerini alan kelimelerle ikileme yapılırsa, bu ikilemeler zarf-fiil olur. Sabah olur olmaz köye gideceğiz. Bazen gelecekteki bir iş için kullanılır. Bu durumda olasılık bildirir. Bu sene sınıfı geçer. 6 Soru biçiminde kullanıldığında “rica, yadırgama” anlamları görülür. Bir dakika bakar mısınız? (Rica) Ben seninle aynı yerde oturur muyum? (Yadırgama) Çekimi olumlu Gel-i-r-im Gel-i-r-sin Gel-i-r Gel-i-r-iz Gel-i-r-siniz Gel-i-r-ler olumsuz Gel-me-m Gel-me-z-sin Gel-me-z Gel-me-y-iz Gel-me-z-siniz Gel-me-z-ler Olumlu soru Gel-i-r miyim? Gel-i-r misin? Gel-i-r mi? Gel-i-r miyiz? Gel-i-r misiniz? Gel-i-r-ler mi? Olumsuz soru Gel-me-z miyim? Gel-me-z misin? Gel-me-z mi? Gel-me-z miyiz? Gel-me-z misiniz? Gel-me-z-ler mi? Örnek Soru: “Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur” Cümlesindeki fiillerin zamanı hangi seçenekte doğru verilmiştir? (1994-EML) A) Şimdiki zaman-geniş zaman B) Geniş zaman-geniş zaman C) Gelecek zaman-gelecek zaman D) Geçmiş zaman-geçmiş zaman Çözüm: kavuş-maz / kavuş-ur (her zaman) (geniş zaman) (Geniş zamanın olumsuzu –mez, -maz, veya –me, ma ile yapılır) Ama hepsinde de pek belirgin olmayan bir gelecek zaman anlamı vardır. Dilek kipleri dörde ayrılır: a. Gereklilik Kipi Eylemin mutlaka gerçekleşmesi gerektiğini bildirir. Fiil tabanına –meli, -malı ekleri getirilerek yapılır. Belirtilen işin yapılması gerektiğini bildirir. “lâzım, gerek, icap eder” anlamlarını verir. Bütün bunların üstüne Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli Adın kurtuluştur ama söylememeliyim Can kuşum umudum canım sevgilim. Bazı cümlelerde olasılık anlamıyla kullanılır. Geç kaldığına göre uyanamamış olmalı Gereklilik kipini alan bir fiilden sonra –dir ek-fiili getirilirse, kesinlik anlamı oluşur. Başarılı olmak isteyenler çok çalışmalıdır. Gereklilik kipinden sonra –dır ek-fiilinin kullanıldığı cümlelerde kesinlik zarfları kullanılırsa dil yanlışı olur. Başarılı olmak isteyenler mutlaka çok çalışmalıdır. (Yanlış) Çekimi olumlu Gel-meli-y-im Gel-meli-sin Gel-meli Gel-meli-y-iz Gel-meli-siniz Gel-meli-ler olumsuz Gel-me-meli-y-im Gel-me-meli-sin Gel-me-meli Gel-me-meli-y-iz Gel-me-meli-siniz Gel-me-meli-ler Olumlu soru Gel-meli mi-y-im? Gel-meli misin? Gel-meli- mi? Gel-meli mi-y-iz ? Gel-meli mi-siniz? Gel-meli-ler mi? 2. DİLEK KİPLERİ Dilek kipleri, fiillere dilek anlamı katan kiplerdir. Fiilin zamanını bildirmezler. Olumsuz soru Gel-me-meli mi-y-im? Gel-me-meli misin? Gel-me-meli- mi? 7 Gel-me-meli mi-y-iz ? Gel-me-meli mi-siniz? Gel-me-meli-ler mi? b. İstek Kipi Eylemin yapılması veya yapılmaması istendiği durumlarda kullanılır. Genellikle birinci tekil ve birinci çoğul şahıslarda kullanılır. Fiil tabanına –e, -a ekleri getirilerek yapılır. Sev-e-lim, çalış-a-yım... İyi dilek sözleri istek kipiyle oluşturulmuştur. Rastgele, uğurlar ola, kolay gele... Olumlu soru Gel-e-y-im mi? --Gel-e-lim mi? --Gel-me-e-y-e-yim mi? --Gel-me-e-ye-lim mi? --- Bazen soru amacıyla kullanılır. Beni görünce meraklı bakışlarla konuştu: “Hayrola!” görülür. Bazı cümlelerde “öğüt, gereklilik ve emir” anlamları Çiçekleri koruyalım, derste gürültü etmeyelim. Fiilin yapılmasının istendiğini bildirir. Bende yok sabr ü sükûn sende vefadan zerre İki yoktan ne çıkar fikr idelim bir kerre Güneş ufuktan şimdi doğar Yürüyelim arkadaşlar Nereye dikilmek istersen Söyle seni oraya dikeyim! Hep senünçündür benim dünyâ cefasın çektiğim Yoksa ömrüm varı sensiz neyleyim dünyâyı ben Ünlüyle biten fillerin 1. tekil şahıs çekiminde heceden tasarruf edilebilmektedir: Gelmeyeyim→gelmeyim Okumayayım→okumayım Neyleyeyim→neyleyim c. Dilek-Şart Kipi İşin, oluşun, hareketin gerçekleşmesi ,başka bir eylemin olması şartına bağlı olduğu durumlarda fiil tabanına – se, -sa ekleri getirilerek yapılır. Hem dilek hem de şart anlamı görülebilir. Çalışırsan kazanırsın.(Şart) Şimdi Konya’da olabilsem. (Dilek) –sa, -se ekini alan fiiller tekrarlanırsa,bu durumda “sadece” veya “en fazla” anlamları ortaya çıkar. Bu soruyu çözse çözse Murat çözer. (Sadece) Bu defter gitse gitse iki ay gider. (En fazla) Olumlu ve olumsuz biçimlerinden sonra “de, da” bağlacı getirilirse şart anlamı ortadan kalkar, kararlılık ve eşitlik anlamları oluşur. Sen olsan da, olmasan da bu işi yapacağım. (Kararlılık) Sevse de olur, sevmese de (Eşitlik) Fiilin yapılması dileğini bildirir. Bu durumda bu eki alan fiil yüklemdir. "Bu, taşındır" diyerek Kâbe'yi diksem başına; Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına; Beddua amaçlı da kullanılabilir. Kurşunlara gelesin. Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namiyle, Kanayan lahdine çeksem bütün ecramiyle; Çekimi Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan; Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsam oradan; olumlu Gel-e-y-im Gel-e-sin Gel-e Gel-e-lim Gel-e-siniz Gel-e-ler olumsuz Gel-me-y-e-y-im Gel-me-y-e-sin Gel-me-y-e Gel-me-y-e-lim Gel-me-y-e-siniz Gel-me-y-e-ler Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına, Uzanırken gece mehtabı getirsem yanına, Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem; Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem; Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana... Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana. Bir fiilin gerçekleşmesi koşulunu bildirir. Bu durumda bu eki alan fiil yan cümlenin yüklemidir. Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur 8 Ne zaman seni düşünsem Bir ceylan su içmeye iner Çayırları büyürken görürüm (İlhan Berk) Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Kahraman ırkıma bir gül... Sen ki; a'sara gömülsen taşacaksın... Heyhat, Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat... Her şey gönlünüzce olsun. Allah’ım bizi affet! Peki, öyle olsun. Ey Maraşlı Şeyhoğlu, evliyalar adağı Bahtına lânet olsun aşmadıysan bu dağı Çekimi olumlu Gel-se-m Gel-se-n Gel-se Gel-se-k Gel-se-niz Gel-se-ler Olumsuz Gel-me-se-m Gel-me-se-n Gel-me-se Gel-me-se-k Gel-me-se-niz Gel-me-se-ler Olumlu soru Gel-se-m mi? Gel-se-n mi? Gel-se mi? Gel-se-k mi? Gel-se-niz mi? Gel-se-ler mi? Olumsuz soru Gel-me-se-m mi? Gel-me-se-n mi? Gel-me-se mi? Gel-me-se-k mi? Gel-me-se-niz mi? Gel-me-se-ler mi? d. Emir Kipi Eylemin yapılmasını veya yapılmamasını başkasından isteme durumunda kullanılır. Eki yoktur. Buna göre kök halindeki bütün fiiller, emir kipindedir. Üçüncü tekil ve çoğul kişilere göre, emir kipinde çekimlenmiş fiillere –sin eki getirilir. Gel-, dur-, otur-, /gelsin, dursun, otursun/gelsinler, dursunlar, otursunlar İnsan kendi kendine emir veremeyeceği için emir kipi 1.tekil ve 1.çoğul kişilerde kullanılmaz. Yani 1. şahısların çekimi yoktur. Fiilin yapılmasını emir biçiminde bildirir. Oraya otur ve yerinden kalkma. Bu raporu akşama kadar yetiştir. Emir kipi, cümlede bazen istek,istek anlamı taşır. Allah’ım beni affet! Verilen emirleri yumuşatmak amacıyla ikinci tekil kişiye, ikinci çoğul kişiymiş gibi emir verilebilir. Ahmet Bey, buraya geliniz. Bazı ata sözü ve özdeyişlerde öğüt verme amacıyla kullanılır. Sakla samanı, gelir zamanı. Olumlu ve olumsuz biçiminin tekrarlanması “süreklilik, korkutma, boyun eğme” anlamları taşır. Akşama kadar yaz yaz, bıktık doğrusu (süreklilik) Gelmeyin gelmeyin, görürsünüz siz! (korkutma) Biz emir kuluyuz! Otur otur, kalk kalk! (Boyun eğme) Emir kipinin bazı kullanımları yalvarma ve dileme anlamları taşır. Allah’ım bizi koru. Allah korusun. Allah razı olsun. Çekimi olumlu -Gel Gel-sin -Gel-in(iz) Gel-sin-ler olumsuz -Gel-me Gel-me-sin -Gel-me-y-(in)iz Gel-me-sin-ler Olumlu soru --Gel-sin mi? --Gel-sin-ler mi? Olumsuz soru --Gel-me-sin mi? -- 9 -Gel-me-sin-ler mi? Buraya kadar fiillerin basit zamanlı (tek kipe göre) çekimlerini yaptık fiillerin bir de birleşik zamanlı çekimleri vardır ki bundan önce birleşik zamanlı çekimleri yapmaya yarayan ek-fiili öğrenmek yerinde olacaktır. FİİLLERİN OLUMLU - OLUMSUZ ŞEKLİ Fiil tabanı + olumsuzluk eki + Kip + şahıs eki Sev me di m Gel me -y in Geniş zamanın olumsuzu 1. şahıslarda –me, -ma diğerlerinde ise –mez, -maz ile yapılır. Ve “- ( ) r kip ekinin yerini alır. Sev (e) r im ----Sev (me) m / Bil (i) r sin....Bil (mez) sin Şimdiki zamanın olumsuzu yapılırken “ ( ) yor” eki -me, -ma olumsuzluk ekini daraltarak –mı, -mi, -mu, -mü haline sokar. İste mi yor um, Görüş mü yor uz b)İsim ve isim soylu kelimelere gelerek onları yüklem yaparlar. Hayat, yaşayınca güzeldir. Ek-fiiller genel olarak dört bölümde incelenir: 1.Ek-fiilin geniş zamanı 2.Ek-fiilin görülen geçmiş zamanı 3.Ek-fiilin duyulan geçmiş zamanı 4.Ek-fiilin şartı 1.Ek-fiilin geniş zamanı Ek-fiilin geniş zamanı, aynı zamanda ek-fiilin şimdiki zamanını karşılar. El fiilin geniş zaman eki –dır (–dir, –dur, –dür, – tır, –tir, –tur, –tür) dır. “-dır” ek-fiili sadece 3.şahıslarda kullanılır. Birinci ve ikinci şahıs çekimlerinde –dir yerine şahıs ekleri kullanılır. İyelik ekiyle ek fiilin ek hali birbirine karıştırılabilir. Ben iyi bir babayım. (Ek fiilin 1.tekil şahıs hali) Benim canım babam. (İyelik eki) Üçüncü şahsa gelen kullanılmayabilir. Bu daha iyidir. “dır” ek fiili istenirse Bu daha iyi. Çekimi FİİLLERİN SORU ŞEKLİ: Fiillerde soru anlamı “-mı, -mi, -mu, -mü” soru ekiyle sağlanır. Soru eki daima kelimeden ayrı yazılır. Şahıs ekleriyle ise bitişik yazılır. Soruları çözdünüz mü? Beni seviyor musun? İyiİyiİyiİyiİyiİyi- y- im si dir y-siniz y- im dir-ler 2.Ek-fiilin görülen geçmiş zamanı II. EK-FİİL(EK-EYLEM) BİRLEŞİK ZAMANLI ÇEKİMLER isim + ek fiil + şahıs eki şeklinde yapılır. Ek fiilin geçmiş zaman eki –idi (–di , –du , –dü, –tı , –ti , –tu , –tü ) dir. Çekimi EK-FİİL (EK-EYLEM İsim soylu kelimelerin sonuna gelerek, onları yüklem yapan eklere ek-fiil denir. Ek –fiil ekleri şunlardır: -dır, -idi, -imiş, -ise ÖğrenciÖğrenciÖğrenciÖğrenciÖğrenciÖğrenci- y y y y y y – – – – – – di di di di di di -m -n -k -niz -ler “imek” fiilinin ek olarak kullanımıdır. Genellikle bitişik yazılır. Ek-fiillerin iki temel görevi vardır: a)Basit zamanlı fiilleri birleşik zamanlı yapar. (-dır eki dışındakiler) Sev (i) yor du m. Al a y mış 3.Ek-fiilin duyulan geçmiş zamanı Ek fiilin duyulan geçmiş zaman eki –imiş ( –mış, – muş, –müş) dir. Çekimi 10 – – – – – – imiş imiş imiş imiş imiş imiş –im -sin -iz -siniz -ler 4.Ek-fiilin şartı Ek fiilin şartı ise, (-sa) dir. Ek fiilin şartı olan –ise isim ve isim soylu kelimelere geldiğinde onları yüklem yapmız; sadece cümleye şart anlamı kazandırır. Hastaysanız biraz istirahat ediniz. Çekimi HastaHastaHastaHastaHastaHasta- y y y y y y -sa-sa-sa -sa-sa-sa- m n k nız lar Yapılışı şöyledir: Basit zamanlı çekimlerde, fiil + kip eki + şahıs eki (gel-di-k vb.); Birleşik zamanlı çekimlerde fiil + kip eki + birleşik zaman eki + şahıs eki (gel-miş-ti-niz vb.) olur. Üçüncü çoğul şahıslarda genellikle fiil + kip eki + şahıs eki + birleşik zaman eki (gel-i-yor-lar-dı vb.) olur. Üç birleşik zaman vardır: Hikâye birleşik zamanı ←idi Rivayet birleşik zamanı ←imiş Şart birleşik zamanı ←ise Dikkat Ben iyi bir okurum. Ek-fiilin geniş zamanı Hep iyi kitaplar okurum. Şahıs eki Benim okurum anlayışlıdır. İlgi eki ve iyelik eki Öğrenciydi ek-fiil çekimi Uyuyordu birleşik çekim Öğrenciymiş ek-fiil Uyuyormuş birleşik zaman Öğrenciyse ek-fiil Uyuyorsa birleşik zaman BİRLEŞİK ZAMANLI ÇEKİMLER Fiillerin basit zamanlı çekimleri sadece bir tek kip eki içerir. Hâlbuki dilimizde iki kip eki üst üste gelebilir. İşte çekimi iki kip ekiyle yapılmış olan bu fiillere birleşik zamanlı fiiller; çekimlerine de birleşik zamanlı çekimler denir. Birleşik zamanlı çekimlerde sonradan eklenen haber veya dilek kip ekleri asıl zamanı kendi üzerlerine alırlar. -miş -( ) yor ()r -meli -sa -dı, -di, Hikaye Dilek Kipleri -di idi Rivayet Haber Kipleri EK FİİL imiş Şart T A B A N I NOT : Ek-fiiller, fiilimsilerin sonuna gelerek onları yüklem yapabilir. En güzel şey, sağlıklı yaşamaktır. “-se” ekiyle yapılır TABLO : F İ İ L Benim en iyi arkadaşım sen-di-n. Kim-miş beni soran En iyi adam odur. “-miş” ekiyle yapılır Aslında bu ekler ek-fiilin üç zamana göre çekimlenmesinden başka bir şey değildir. “idi, imiş, ise”, basit zamanlı çekimleri yaparken kullandığımız bilinen ve öğrenilen geçmiş zamanla şarta ait eklerin “imek” fiiline eklenmesiyle oluşmuştur. Daha sonra “i” düşer. KİP EKİ NOT: Ek fiiller sadece isimleri değil; isim soylu olan zamirleri de yüklem yapabilirler. “-di” ekiyle yapılır ise -du, -dü, -tı -ti, -tu, -tü -mış, -miş -muş, -müş Ş AHIS E K İ Güzel Güzel Güzel Güzel Güzel Güzel -se, -sa -a Bu birleşik zamanları oluşturan eklerin hangi asıl (basit) zamanlı çekimlere gelebileceği aşağıda gösterilmiştir: 1. Hikâye birleşik zamanı Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “idi” (-dı, -di, ...) getirilerek oluşturulur. “idi” ek-fiili de genellikle bitişik yazıldığı için “i” düşer ve “-di” hâlini alır. Emir çekimi hariç bütün basit zamanlı çekimlerin hikâye birleşik zamanlı çekimleri vardır. gel-di-y-di-m; gel-miş-ti-m; gel-i-yor-du-m; gel-i-r-dim; gel-ecek-ti-m; gel-se-y-di-m; gel-e-y-di-m; gel-meli-y-di-m; --------Bu birleşik çekim, basit zamanla belirtilen işin bilinen geçmiş zamana ait olduğunu gösterir. Çekimi Gez – se – y- di- m Gez – se – y- di- n 11 Gez Gez Gez Gez – – – – se se se se – – – – yyyy- di di- k di- niz di- ler 2. Rivayet birleşik zamanı Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “imiş” ek-fiili getirilerek yapılır. “imiş” ek-fiili de genellikle bitişik yazıldığı için “i” düşer ve “-miş” hâlini alır. Emir ve bilinen geçmiş zaman çekimleri hariç diğer basit zamanlı çekimlerin rivayet birleşik zamanlı çekimleri vardır. ----; gel-miş-miş-sin; gel-i-yor-muş-sun; gel-i-r-mişsin; gel-ecek-miş-sin; gel-se-y-miş-sin; gel-e-y-miş-sin; gel-meli-y-miş-sin;------ E. FİİL KİPLERİNDE ANLAM KAYMASI Fiil çekimlerinde bir zaman ekinin başka bir zaman eki yerine kullanılmasına, yani fiilin bir zamana göre çekimlenip de başka bir zamanı kastetmesine fiilde anlam kayması denir. Anlam kaymasında hangi kipin hangisinin yerine kullanıldığı bazen anlaşılmayabilir. Bunu da önceki ve sonraki cümlelere bakarak anlamalıyız. Anlam kayması şu kipler arasında olur: Bilinen geçmiş zaman yerine geniş zaman: Başarmak için azimli davranır ve sonunda başarır. (davrandı/başardı) Öğrenilen geçmiş zaman yerine geniş zaman Hoca bir gün pazara iner. (inmiş) Bu birleşik çekim, basit zamanla belirtilen işin öğrenilen geçmiş zamana ait olduğunu gösterir. Bu fiillerde kesinlik yoktur. Çekimi Gez- ecekGez- ecekGez- ecekGez- ecekGez- ecekGez- ecek- mişmişmiş mişmişmiş- iz siniz ler ( Gez- ecek- ler –miş) Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “ise” ek-fiili getirilerek yapılır. “ise” ek-fiili de genellikle bitişik yazıldığı için “i” düşer ve “-se” hâlini alır. Emir, dilek-şart ve istek çekimleri hariç diğer basit zamanlı çekimlerin şart birleşik zamanlı çekimleri vardır. gel-di-y-se; gel-miş-se; gel-i-yor-sa; gel-i-r-se; gel----- ; ---- ; gel-meli-y-se; ------ Bu birleşik çekim, basit zamanla belirtilen işin bilinen şarta bağlı olduğunu gösterir. Fiili bir başka fiilin koşulu yapar. Çekimi GezGezGezGezGezGez- iiiiii- yor yor yor yor yor yor – – – – – – sa sa sa sa sa sa Ben onun ne istediğini bilirim. (biliyorum) Başkan Bey, evrakı isterler. (istiyor) im sin 3. Şart birleşik zamanı ecek-se; Şimdiki zaman yerine geniş zaman –m -n -k - nız – lar (Gez- i- yor – lar – sa) Gelecek zaman yerine geniş zaman Babam bu habere çok sevinir. Sevinecek Emir yerine geniş zaman: hazırla) Sabah erkenden kalkar, çantanı hazırlarsın. (kalk, Bilinen geçmiş zaman yerine şimdiki zaman: Duyar duymaz olay yerine koşuyorum. (koştum) Gelecek zaman yerine şimdiki zaman: Birkaç gün sonra Ankara’ya gidiyorum. (gideceğim) Geniş zaman yerine şimdiki zaman: Her zaman buraya uğruyor. (uğrar) Emir yerine gelecek zaman: Bu kitabı bir haftada okuyacaksın! (oku) Gereklilik yerine gelecek zaman: Sıkıntın çalışmandan olacak. (olmalı) Bilinen geçmiş yerine istek Dışarı çıkınca bir de ne göreyim! Onu karşımda görmeyeyim mi! Emir yerine istek: İşimize gereken ciddiyeti gösterelim. (gösterin) Emir yerine gereklilik Yarın daha erken gelmelisin. Gel! On dakika içinde bu eşyalar taşınmalı. Taşınsın! İstek yerine emir Her şey gönlünce olsun Allah yardımcınız olsun. 12 Yetersizlik, gücü yetmeme yerine emir Bu adamdan kurtul, kurtulabilirsen. İşin içinden çık çıkabilirsen. Şimdiki zaman yerine miş’li geçmiş zamanın hikâyesi: Buyurun, ne aramıştınız? (arıyorsunuz) istedi. Yaşlı nine, çocuktan kendisini karşı tarafa geçirmesini Çocuk da öğrenciliğin verdiği bir bilinçle seve seve ona yardım etti. Sezai, dün geç geldi. Ger.Özne Etken Bugün geleceğim. (Ben- Gizli Özne) Etken F. FİİLDE ÇATI Fiillerin özne ve nesneye bağlı olarak kazandığı anlama ve girdiği biçime çatı denir. Çatı, sadece fiil cümlelerinde aranan bir özelliktir. İsim cümlelerinde hâliyle olmaz. b. Edilgen Fiil Cümle okunduğunda veya dinlendiğinde, işin kimin tarafından yapıldığı belli olmuyorsa, yani cümlede sözde özne varsa böyle fiillere edilgen fiiller denir. Gerçek öznesi söylenmeyen (ve bilinmeyen) fiillerdir. Fiiller, özne ve nesne alıp almamalarına; belirtilen işin nasıl yapıldığına; işten nesnenin ve öznenin nasıl etkilendiğine göre çatılar ayrılırlar. Cam kırıldı Kimin kırdığı belli değil Bir bildiri okundu. Okuyan belli değil Ev satıldı. Fiil çatılarının oluşmasında hem fiilin anlamı hem de aldığı yapım eki önemlidir. Fiile “-ol, -on” ekleri getirilerek yapılır. 1.Özne-Yüklem İlişkisine Göre Fiiller Etken fiiller (Belli eki yok) Edilgen fiiller (-l, -n) Dönüşlü fiiller (-l, -n) İşteş fiiller (-ş) 2.Nesne-Yüklem İlişkisine Göre Fiiller Geçişli fiiller (Belli eki yok) Geçişsiz fiiller (Belli eki yok) Oldurgan fiiller (-r, -t, -dır) Ettirgen fiiller (-r, -t, -dır) Çatılarına göre fiiller şunlardır: 1. ÖZNELERİNE GÖRE FİİL ÇATILARI Bu başlık altındaki fiillerde özne ve fiil arasındaki ilişki göz önüne alınır. Öznenin fiille şu ilişkileri olabilir: Özene fiilde anlatılan işi kendisi yapabilir. Başkasının yaptığı işten etkilenebilir. İşi kendisi yapıp yine ondan kendisi etkilenebilir. İşi başkalarıyla birlikte ya da karşılıklı yapabilir. a. Etken Fiil Cümlenin gerçek öznesi varsa, işin kim tarafından yapıldığı belli oluyorsa böyle fiillere etken fiiller denir. Özne gerçek öznedir. Dilimizde tüm fiiller kök hâlinde iken etkendir. Çünkü yalın fiillerin öznesi ikinci tekil kişidir. Git, yaz, oku, ver...) Kapı açıldı Araba yıkandı. Bu tür fiillerin öznesi sözde öznedir. Yüklemde bildirilen işten etkilenen varlık cümlede özne gibi kullanılır, ama asıl özne söylenmemiştir.Kapı ve araba açma ve yıkama fiillerini yapan değil, bu fiillerden etkilenen varlıklardır. Bazı cümlelerde işi yapan “tarafından” sözüyle ya da “-ce” ekiyle belirtilebilir. Hırsızlar polis tarafından yakalanamadı. Bu kararlar milletçe verilmedi. Sözde ya da gerçek öznesi olmayan edilgen ve geçişsiz fiiller de vardır: Bu sıcakta uyunmaz. Bu söze gülünür. Yarın pikniğe gidilecek. Burada kalınacak. Edilgen fiillerle dönüşlü için karıştırılabilir. Karıştırmamak gerekir: Dönüşlü fiillerde işi yapan vardır. Edilgen fiillerde ise işin bilinmez. Yani sözde özne vardır. fiillerin ekleri aynı olduğu için şuna dikkat etmek bellidir. Yani gerçek özne kim tarafından yapıldığı Dün, çarşıdan öte beri alındı Edilgen Ahmet, sana çok alındı. Dönüşlü Fatih, 29 Mayıs’ta milletçe anıldı. (Edilgen) Ali, Hasan tarafından dövüldü. (Edilgen) Bu fiiller geçişli de olabilir geçişsiz de. 13 c. Dönüşlü Fiil Öznenin işi yaparken aynı zamanda o işten etkilendiğini gösteren fiillere dönüşlü filler denir. Yani fiili yan da ondan etkilenen de öznedir. Özne gerçek öznedir. Nesne yoktur. Fiile “-ol, -on” ekleri getirilerek yapılır. Kızlar süslendi; delikanlılar güzelce giyindi. Adam hep kendisiyle övünüyor. Bu fiiller nesne alamazlar; geçişsizdirler. Tabiat olayları ile ilgili dönüşlü fiillerde “yapma” anlamı yerine “kendi kendine olma” anlamı vardır. Karlar tepelere doğru çekildi. Sıcaklardan dolayı gölün suyu çekildi. Öğleye doğru hava açıldı. Havalar ısınınca buzlar çözüldü. Bazı fiillerin edilgen şekilleriyle dönüşlü şekilleri farklı ekle yapılır: Sevmek →sevinmek Dövmek →dövünmek Giymek →giyinmek Görmek →görünmek →sevilmek →dövülmek →giyilmek →görülmek İsme getirilen “–len” ekiyle fiile getirilen “-ış” ve “leş” eki de dönüşlülük anlamı katabilir: O gün pek içlendim. Trafik polisini görünce adam tutuştu. Birazdan sakinleşir. Not: Edilgen fiille dönüşlü fiil karıştırılabilir: Özgür konferansta oldukça sıkıldı. (dönüşlü) Sabaha kadar kurşun sıkıldı. (edilgen) Bazı işteş fiiller bir surumdan başka bir duruma geçmeyi ifade ederler. Bunlarda işteşlik anlamı zayıftır. Buharlaşmak, güzelleşmek, ağırlaşmak, sertleşmek, sakinleşmek... Durum, gün geçtikçe kötüleşiyor. Hasta, biraz daha iyileşti. Güneşte fazla kaldığından iyice esmerleşti. Rengi giderek koyulaşıyor. Not: Yapısında “ş” sesi bulunduran bütün fiiller işteş değildir. Bunlara dönüşlü de denebilir. Dostluğumuz günden güne gelişiyordu. Sonunda öfkesi yatıştı. Daracık bir yere sıkıştı. Boyunda büyük işlere girişti. Fırtınadan sonra deniz yatıştı. Otobüs kalkmak üzereyken yetişti. Evinden uzakta kalmaya alıştı. Bazı fiiller “-le-ş” şeklinde iki ek alarak, bazıları da “-leş” şeklinde tek ekle işteş yapılırlar. Kucak-la-ş-, Toka-laş, selâm-la-ş-; bayram-laş... Çoğu nesne alamaz; ama bazı işteş fiiller nesne alabilirler. Kazandıkları parayı paylaştılar. 2. NESNELERİNE GÖRE FİİL ÇATILARI Fiillerin nesne alıp almadıkları, alıyorlarsa hangi özellikleri taşıdığı göz önünde tutulur. a. Geçişli Fiil d. İşteş Fiil Fiilde bildirilen işin birden fazla kişi tarafından yapıldığını; işi beraber ya da karşılıklı yaptıklarını bildiren fiillere işteş filler denir. “-ş” ekiyle yapılır. Dövüşmek, uçuşmak, gülüşmek, görüşmek... Ya “birlikte” ya da “karşılıklı” anlamı katar. Kuşlar uçuştu Çocuklar gülüştü. Öğrenciler kaçıştı. birlikte birlikte birlikte Arada bir yazışırız. karşılıklı Onunla Ankara’da tanıştık. karşılıklı Bazı filler “ş” sesini yapılarında barındırır ve işteşlik ifade ederler. Bunlara anlamca işteş fiiller de denebilir. Yarışmak, savaşmak, üleşmek, güreşmek, barışmak, konuşmak... Nesne alabilen, etkisini bir gösteren fiillere geçişli fiil denir. nesne üzerinde Bu fiillere “ne?, neyi?, kimi?” soruları sorulduğunda belirtili ya da belirtisiz nesne bulunur. İş, kılış fiilleri geçişlidir. Gör-, seç-, bil-, al-... Titizlikle elindeki yazıları inceliyordu. Son gelişinde Ankara’yı da dolaşmıştı. Cümlede nesne kullanılmamış olsa da bu fiiller geçişlidir. Dikkatli bakmayınca fark edemezsiniz. Geçişli fiillerin yüklem olduğu bazı cümlelerde nesne bulunmayabilir. Öğretmen konuyu öğrencilere açıkladı. (Nesne var) Geçişli fiil 14 Öğretmen öğrencilere açıkladı. (Nesne yok) Geçişli fiil b. Geçişsiz Fiil Nesne alamayan fiillerdir. Yükleme nesneyi bulmak için sorulan “ne?, neyi?, kimi?” sorularının cevabı yoktur. Kar yağdı, tren durdu, ben uyudum, kartallar uçtu, dışarıda kaldı, o da yoruldu... Bazı cümlelerde, yükleme sorulan “ne” sorusu özneyi bulmaya yarar. Bu nedenle geçişsiz olan fiil, geçişli sanılabilir. Kitap düştü. (Ne düştü?) (Kitap: NOT : Çatı ekleri yapım ekleridir. Bu nedenle çatı eklerini alan fiiller, türemiştir. Sonuç: Bütün fiiller çatı bakımından öznesine ve nesnesine göre ayrı ayrı iki özelliğe sahiptir: Çocuk koşarak yolun diğer tarafına geçti. Öznesine göre: etken; nesnesine göre: geçişsiz Alış veriş listesini evde unuttum. Öznesine göre: etken; nesnesine göre: geçişli Özne) Oluş fiilleri, durum fiilleri, edilgen fiiller ve dönüşlü fiiller nesne almaz. O halde bu tür fiiller geçişsizdir. Yağmur yağdı. (Oluş fiili =geçişsiz) Kapı kırıldı (Edilgen = geçişsiz)... İşteş fiiller, bazen geçişli, bazen geçişsizdir. Özlemle kucaklaştılar. (Geçişsiz) Öğretmenler bu durumu tartıştılar. (Geçişli) Not: Bazı fiiller hem geçişli hem geçişsiz olarak kullanılabilirler: Vapurun düdüğü acı acı çaldı. (Geçişsiz) Şu çocuk, arkadaşının kalemini çaldı. (Geçişli). YARDIMCI FİİLLER Tek başlarına da fiil olarak kullanılabilen, ama daha çok isim soylu kelimelerle ve asıl fiillerle birlikte birleşik fiil oluşturan fiillere yardımcı fiil denir. “etmek, olmak, eylemek, kılmak, bilmek, durmak, gelmek, yazmak, buyurmak” Tek başlarına da kullanılabilirler Elbise üzerime oldu. Bu elbise elli milyon eder. İsimlerle ve asıl fiillerle birleşirler: c. Oldurgan Fiil Geçişsiz fiillere –r, -t, -dır ekleri getirilirse, bu fiiller geçişli olur. Bu şekilde geçişsizken, geçişli yapılan fiillere oldurgan fiiller denir. Örnekler : Geçişsiz Geçişli (Oldurgan) GülOturGel- gül-dürotur-tgetir- sabretmek, kaybolmak, yardım etmek, iyi olmak, arz etmek, mutlu kılmak, hoş eylemek; gelebilmek, gidedurmak, düşeyazmak, söylenegelmek... Yardımcı fiillerle yapılan fiillere birleşik fiil denir. bunların bir kısmı ayrı, bir kısmı bitişik yazılır. Her iki durumda da çekim ekleri en sona getirilir. sabrettim, kayboldu, yardım ediyor, iyi olsun, arz et, mutlu kıldı, hoş eyledi; gelebilir, gidedur, düşeyazdım, söylenegelmiştir... d. Ettirgen Fiil Geçişli fiillere –r, -t, -dır ekleri getirilerek geçişlilik derecesi artırılır. Böylece geçişliyken yine geçişli yapılan fiillere, ettirgen fiiller denir. Fiili bir başkasına yaptırma söz konusudur. Oldurgan fiiller ettirgen hâle getirilebilir. Örnekler: Geçişli Geçişli (Ettirgen) Sulaİç- Sula-tİç-i-r- Türkçe’de fiillerin geçişlilik derecesi en fazla dörttür. Sula-t-tır-t- YAPI BAKIMINDAN FİİLLER Fiiller de isim soylu kelimeler gibi yapı bakımından üçe ayrılır: 1. Basit Fiiller 1 2 3 4 15 Yapım eki allamış, bir tek kelimeden oluşan, yani kök hâlindeki fillerdir. Çoğunlukla tek hecelidir. Çok heceliler de vardır. Fiil kökünden sonra bir tire işareti getirilerek ifade edilir. Gel-, yaz-, oku-, sev-, kıvır-, çevir-, kavuş-... Not: Tire işareti kullanılmaz da nokta veya ünlem kullanılırsa emir çekimi olur. Bu, bütün fiiller için geçerlidir: Gel! Oku. Yaz!... Dilimizde hem isim hem de fiil kökü olarak kullanılan kelimeler vardır ki bunlara sesteş kökler denir. Ağrı, ağrı-; boya, boya-, tat, tat-, eski, eski-... 2. Türemiş Fiiller İsim veya fiil kökleriyle yansımalardan, yapım ekleriyle türetilmiş fiillerdir. Bunlara fiil gövdesi (tabanı) denir. Ben-imse-, açık-la, mor-ar, av-la-, ince-l-, çat-la-, pat-la-, gür-le-, şırıl-da-, hav-la-, me-le-, fısıl-da-, kov-ala-, baş-la-t, uç-ur-, yat-ı-ş-, ak-ı-t-, düş-ü-r-, sev-in-... Örnek Soru: “Olmak” fiili aşağıdaki cümlelerin hangisinde yardımcı fiil olarak kullanılmıştır? (1996 – FL / AÖL) A) Gideli iki yıl oluyor. (Zarf Tümleci) B) Her şeyden önce insan olmalı. (Yüklem) C) Evimizin bir de bahçesi olmalı. (Özne) D) Bu yaz ekinler erken oldu. (Zarf Tümleci) CEVAP: B Çözüm: Ol- kelimesi tek başına yüklem olduğu zaman, yanındakini fiilleştirmek yerine onları özne, nesne veya tümleç olarak alır. Örnek Soru: Hangi cümlede birleşik fiil yoktur? (1993 EML) A) Bahçede çalışan komşumuza yardım edelim. B) İnsanları fikirlerinden dolayı küçümsemeyin. C) Sabahtan beri içimde bir eziklik hissediyorum. D) Dayıma, sabah erkenden telefon ettim. Cevap: B b) Kurallı Birleşik Fiiller Yapılış şekilleri şunlardır: 3. Birleşik Fiiller Birden fazla kelimeden oluşan fiillerdir. Birleşik fiili oluşturan kelimeler biri veya her ikisi fiil olabilir. Ama en az biri fiil olmalıdır. Yapılışına göre birleşik fiiller üçe ayrılır: İ S İ M a)Yardımcı fiille kurulan birleşik fiiller: Yardımcı Fiil etoleylekılYardım Başarılı NOT: olkullanılabilir. etolyardımcı fiili tek başına da fiil olarak Ben hep sizin yanınızda olacağım. Bu armutlar daha olmamış. Bir de arabamız olsa. Yarın aynı saatte burada olun. NOT: Yardımcı fiille oluşturulan birleşik fiillerde ses düşmesi veya ses türemesi oluşuyorsa fiil bitişik yazılmalıdır. Eğer ünlü düşmesi veya ünsüz türemesi olmuyorsa ayrı yazılır. Sabır-etsabret- (Ses düşmesi) Af-etaf-f-et- (Ses türemesi) Terk etNamaz kılHasta ol- Fiil + yardımcı fiil Herhangi bir fiille “yazmak, vermek, bilmek, durmak, gelmek” yardımcı fiillerinden oluşur. Bu yardımcı fiilleri kendi anlamlarını tamamen yitirir, “yeterlik, tezlik, sürerlik ve yaklaşma” olmak üzere dört anlam ifade eder İki fiil arasına “-a,-e,-ı,-i,-o,-ö,-u,-ü” zarf-fiil eklerinden biri girer. Yeterlik Fiili Fiil + “-e” + bil- şeklinde yapılır. Yeterlik fiili iki anlam ifade edebilir: 1.Gücü yetme, yapabilme, yeterli olma Artık bastonsuz yürüyebiliyormuş. Bu soruları yalnız sen çözebilirsin. İşi bir hafta içinde bitirebilir misin? Bir dikişte bir litre kola içebilirim. 2.ihtimal, olasılık Yarın köye gidebilirim. Ahmet bu işi başarabilir. Gelmeyebilirim. Kazanamayabiliriz. Gün doğmayabilir,bir daha… Daima bitişik yazılır. Yapabil-, gezebil-, okuyabil-... Yeterlilik fiilinin olumsuzu üç şekilde yapılır: Alabilirim... (Alamam) (Almayabilirim) (Alamayabilirim) Yukarıdaki üç olumsuz yeterlilik fiilinin aralarında anlam farkı vardır. Birincide kesinlik, ikincide kişinin kendisine 16 bağlı olumsuzluk, üçüncüde ise kişinin elinde olmayan nedenlerden doğan olumsuzluk söz konusudur. Yeterlik fiilinin olumsuzu ile geniş zamanın olumsuz şekli birbirine karıştırılabilir. Fiil kök veya gövdelerine –ıp, -ip, -up, -üp ekleri getirilir. Bu kelimelerden sonra “durmak, kalmak, gelmek” fiilleri kullanılır. Bu tür sürerlilik fiilleri ayrı yazılır. Konuşup dur-, gidip dur-, donup kal-, sürüp gel-... Bu birleşik fiil tekrar birleşik fiil yapılabilir. Yeterlik fiilinin olumsuzu Ben bu işi yap abil irim Ben bu işi yap a mam. Çocuk oturduğu yerde uyuyakalabilir Beni burada alıkoyamazsınız. Sürerlik anlamını başka çekimler de verebilir: Geçen arabalara bakıp durdu. Olduğumuz yerde dönüp duruyoruz. Geniş zamanın olumsuzu Olumsuzu az da olsa yapılır: Ben bu işi yap ar ım. Ben bu işi yan ma m. Uyuyakalmamış, yol kapalı olduğu için gecikmiş. Yaklaşma Fiili Tezlik Fiili Fiil + “-i” + ver- ve Fiil + “-i” + gel- şeklinde yapılır. Tezlik fiilleri daima bitişik yazılır. Geliver-, yapıver-, okuyuver-, seçiver... Tezlik fiillerinde genellikle “çabukluk, beklenmezlik, kolaylık, önem vermeme” anlamları görülür. Fiil + “-e” + yazYaklaşma fiilleri bitişik yazılır. Düşeyaz-, öleyaz-... Bu fiillerde “olmadı ama az daha olacaktı, az kalsın oluyordu” anlamları vardır. Yaklaşma fiillerinin anlamı olumsuzdur. Bu nedenle yaklaşma fiilleri ayrıca olumsuz yapılamaz. Yani bu fiillerin görünümü olumlu, anlamı olumsuzdur. Gazeteyi yere atıverdi. (Önem vermeme) Bana bir çay alıver. Tezlik, çabukluk Birden karşısına çıkıverdi. Apansızın Onu bir kenara atıvermişler Önemsememe, gelişigüzel yapma Beklemediğimiz bir anda çıkageldi Apansızın Merdivenden inerken düşeyazdı. Neredeyse korkudan öleyazacaktık. Az kalsın kolum kırılayazacaktı. Nerdesin be soğuktan donayazdık burada. “Çeşmimden akan hun ile sagar dolayazdı Mecliste geçen gece yine kan olayazdı” Tezlik fiilinin olumsuzu iki şekilde yapılır: (Baki) Geliver...gelmeyiver veya Geliverme Kapıyı açıvermedi açmadı Kapıyı açmayıver açma tezlik önemsememe Birleşik kelimelerin yazılışı Birleşme sırasında Sürerlik Fiili Fiil + “-e” + kal-, Fiil + “-e” + gel-, Fiil + “-e” + dur- şeklinde yapılır. Bu fiillerde, işin belli bir süre devam ettiği anlamı vardır. Çocuk oturduğu yerde uyuyakalmış . Bakakalırım giden her geminin ardından. Sen vitrinlere bakadur, ben birazdan gelirim. Eskiden beri böyle anlatılagelmiş. Onları görünce herkes şaşakaldı. Siz şu soruları cevaplayadurun. Bu iş öteden beri böyle olageliyor. Fiil kök veya gövdelerine –a, -e ekleri getirilir. Ortaya çıkan kelime “durmak, kalmak, gelmek” fiilleriyle birleştirilir. Bu tür sürerlilik fiilleri daima bitişik yazılır. Uyuyakal-, gidedur-, süregel-... 1. Kelimelerden hiç birinde birleşmeden dolayı bir ses olayı meydana gelmezse bu birleşik kelimeler ayrı yazılır: dans etmek, hasta olmak, terk etmek, arz etmek, fark etmek, mutlu olmak, alt etmek, mutlu kılmak, karar kılmak, emir buyurmak, müsaade buyurmak, şükürler olsun, memnun olduk, kerem kılmak, ... Kar, geceden beri devam ediyordu. Bir kerre karar kıldık bu hayalde. Paşanın sesini duymaz oldum. Sert adımlarla kapının önünde gezinmeye başladı. İsim veya fiil unsuru da kendi içinde kelime grubu olabilir. Mesut ve bahtiyar ol oğlum. Suç ortaklığını kabul etmiş oluyorsun. 17 2. Birleşme sırasında ses düşmesi veya ses türemesi meydana geliyorsa bu birleşik kelimeler bitişik yazılır: kahretmek, sabretmek, bahsetmek, hapsolmak, emretmek, keşfetmek, naklolmak, azletmek, zemmedilmek....; affetmek, hissetmek, zannetmek, halletmek... c) Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller Birleşik fiili oluşturan kelimelerden birinin veya tümünün anlam kaybetmesi ve kelimelerin anlamca kaynaşarak tamamen yeni ve farklı bir anlam kazanmaları sonucu oluşan birleşik fiillerdir. Şu yollarla yapılır: Gerçek anlamında bir isim + gerçek anlamının dışında bir fiil kendini kaybetmek, hoşuna gitmek, para yemek, şehit düşmek, değer biçmek, deniz tutmak, hasta düşmek, kural koymak, öğüt vermek... Gerçek anlamının dışında bir isim + gerçek anlamında bir fiil gözünü korkutmak, bileğine güvenmek, ayağına gelmek... Deyimlerin özellikleri a) Deyimler kalıplaşmış sözlerdir. Sözcüklerin yerleri değiştirilemez, herhangi biri atılamaz, yerlerine başka kelimeler konulamaz. Meselâ "yüzün ak olsun" yerine "yüzün beyaz olsun" denilemez, "ocağına incir ağacı dikmek" yerine "ocağına çam ağacı dikmek" denilemez, "ayıkla pirincin taşını" yerine "ayıkla bulgurun taşını" denilemez, "dilinin altındaki baklayı çıkar" yerine "dilinin altındaki şekeri çıkar" denilemez, "tüyleri diken diken ol-" yerine "kılları diken diken ol" denemez. Ama istisnalar yok değildir: “baş başa vermek” ve “kafa kafaya vermek” gibi. Araya başka kelimeler girebilir: “Başını derde sokmak” Başını son günlerde hep derde soktu. b) Deyimler kısa ve özlü anlatımlardır. Az sözle çok şey anlatırlar: “dili çözül-”, “dilinde tüy bit-”, “dilini yut-” 1. Ya kelime öbeği ve mastar şeklinde olurlar: Tümü gerçek anlamının dışında bulanık suda balık avla-, can kulağı ile dinle-, pire için yorgan yak-, kafayı ye-, akıntıya kürek çek-, bel bağla-, göze gir-, tası tarağı toplamak, deliye dönmek, baş kaldırmak, kalp kırmak, elvermek, varsaymak, öngörmek, başvurmak, vazgeçmek, kan ağlamak, kafa tutmak, göze girmek, abayı yakmak, feleğin çemberinden geçmek... Bu birleşik fiillerin bir kısmını deyimleşmiş olduğu için burada deyimlerden bahsetmek yerinde olacaktır. Deyim, en az iki kelimenin kalıplaşarak yeni bir anlam kazanmasıyla oluşan mecazlı sözlerdir. Kelimelerden biri veya her ikisi anlam kaybına uğrar. Bu sözlerle gönlümü almış mı oldun? Kendi düşüncelerinde ayak diriyordu. Korktuğu başına gelmiş, arabası bozulmuştu. Her gördüğüne dudak büküyordu. Senin yaptığın pire için yorgan yakmak. İki genç adam boğaz boğaza geldi. Olur olmaz konularla baş ağrıtmayı seversin. Bu şekilde anlatırsanız aklı yatar. Sonunda korktuğumuza uğradık, çocuk kayboldu. Matematiği aklım almıyor. Çocuk ağzı açık beni dinliyordu. Öğrenciler, beni can kulağı ile dinliyordu. Hiçbir işte dikiş tutturamamıştı. Bizimkinin iyice çenesi düştü. Göze girmek için her şeyi yapıyor. İşin ağırlığın gözümüzü korkutmuştu. Bu soruya kafa yormanı istemiştim. Çocuk eli uzun biri, cüzdanımı almış. Burası çok ayak altı, şurada duralım. dikiş tutturama-, köprüleri at-, pişmiş aşa su kat-, aklı alma-, ağzı kulaklarına var-, çenesi düş-, dara düş-, 2. Ya da cümle şeklinde olurlar ki bunların bir kısmı gerçek olaylara yada öykücüklere dayanır. Yorgan gitti, kavga bitti. Dostlar alışverişte görsün, Çoğu gitti azı kaldı, Atı alan Üsküdar'ı geçti, Tut kelin perçeminden, Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı Kızım sana söylüyorum, gelinim sen alın. Ne şiş yansın ne kebap c) Deyimlerin çoğunda kelimeler gerçek anlamından çıkarak mecaz anlam kazanmışlardır. kebap... abayı yakmak, hapı yutmak, ne şiş yansın ne Bazı deyimler ise kendi anlamlarından çıkmamışlardır: Çoğu gitti azı kaldı, adet yerini bulsun, canı sağ olsun 18 -mak, -mek, -ma, -me eklerini alan bazı kelimeler bir nesnenin adı olarak kullanılabilir. kazma... FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER) Fiil anlamı taşıyan; ancak fiillerin özelliklerini tam olarak yansıtmayan ve cümlede isim soylu kelimeler gibi görev üstlenen kelimelere fiilimsi (eylemsi) denir. Bilindiği gibi Türkçe’de –(i)msi eki benzeyen anlamına gelir. Buna göre fiilimsi de “fiile benzeyen” demektir. Fiillerin üç temel özelliği vardır: 1. Fiiller, iş hareket, oluş bildirir, mastar eklerini (mek, -mak) alır, kip eklerini alır. 2. Fiilimsiler ise mastar eklerini ve kip eklerini alamaz. 3. Sadece iş, hareket, oluş bildirmesi bakımından fiile benzer. Fiilimsiler artık fiil olarak kullanılma özelliğini kaybettikleri için fiil çekim eklerini (olumsuzluk eki hariç) alamazlar; isim çekim eklerini alabilirler, isim sıfat ve zarf (tümleci) olarak kullanılırlar; yancümlecik kurarlar. Fiil GelKoşGül- Fiilimsi Gelmek Koşan adam gülerek Ekmek, çakmak, yemek, tokmak, kıyma, sarma, Bu yıl tarlaya buğday ekmek istiyorum. (isim-fiil) Bakkaldan üç ekmek aldı. (İsim) Bu kelimeler tek başlarına (eksiz) kullanıldıklarında mastar eki vurguludur. Olumsuzluk eki –ma, -me ile isim-fiil eki olan –ma, -me karıştırılmamalıdır. Bu hafta işe gitme. (Olumsuz fiil) Tatile gitme hazırlıkları başladı. (İsim-fiil) Danışma (fiilimsi) danışma (olumsuz emir) Kaynaşma (fiilimsi) kaynaşma (olumsuz emir) -iş ekini alan bazı kelimeler isim-fiil, isim ve fiil görevinde kullanılabilir. Yurda giriş işlemleri başladı. (İsim-fiil) Binanın girişi çok berbattı. (İsim) Hiç çekinmeden rakiplerine girişti. (Fiil) Kimi isim-fiiller kalıcı nesne, yer, iş veya kavram adı olabilirler. Bu durumda artık isim-fiil olarak kullanılmazlar. Bunlar olumsuzluk eki de alamazlar. Fiilimsiler üçe ayrılır: Dondurma, danışma, kavurma, kızartma...; Çakmak, yemek, ekmek...; Alış veriş, gösteriş, direniş... 1. İsim-fiiller 2. Sıfat-fiiller (Ortaç) 3. Zarf-fiiller (Bağ-fiil, ulaç) “-me” ekiyle türeyen mastarlardan bazıları sıfat olarak kullanılabilir. Süzme bal, asma köprü, yapma çiçek... 1. İSİM-FİİLLER Örnekler: Fiillerin adıdır. Fiillere (basit, türemiş, birleşik) getirilen “-me, mek, -iş” ekleriyle yapılır. Türetilen bu kelimelere mastar; türetmede kullanılan eklere mastar eki denir. Kitap okumayı severim. Soru çözmek zevkli bir uğraş. Onun şiir okuyuşunu görmeliydiniz. Bakmak, okumak, yazmak, konuşmak, derlemek, eleştirmek, araştırmak...; Bakma, yüzme, seslenme, tamamlama, yarım bırakma, kovalama...; Bakış, geliş, gidiş, serzeniş, sesleniş, tükeniş, kurtuluş, çıkış... 2. SIFAT-FİİLLER (ORTAÇLAR) Fiil kök veya gövdelerinden yapım ekleriyle yapılmış sıfatlardır. İsimlerin tüm özelliklerini gösterir, cümlede isim gibi kullanılır. tüml. Kitap okumayı çok seviyorum. Okumak en faydalı eylemdir. Sinirli olduğu gelişinden anlaşılıyor. Nesne Özne Dolaylı Tanıdık (adam) Kırılası (eller)... “-an, -asıi, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş” ekleriyle türetilirler Sıfat görevinde kullanılırlar. Niteleme sıfatı Olumsuzları mastar ekinden önce olumsuzluk eki getirilerek yapılır. Okumamak, yazmama, seslenmeyiş... sayılırlar. gelen araba, öpülesi el, dönülmez yol, koşar adım, tanıdık yüz, gelecek zaman, olmuş iş... 19 Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç Koşar adım eve gitti. Hep bilinen şeylerden bahsetti durdu. İşe erken başlayan erken verim alır. Daha sonra isimleşebilirler. İsimleştikleri zaman cümlede isim gibi kullanılırlar. Gelenler kimdi? Tanıdıklarımıza rastlayamadık. kullanılır. özne Dolaylı tüml. Sıfat-fiil ekini alan fiiller, bazen isim göreviyle Gelen adayların kaydını yapıyorlar. (şimdi gelen) Bayrama katılan öğrencilere izin verildi. (Sıfat-fiil) Bayrama katılanlara izin verildi. (İsim) Akan kanı durdurmalı önce (her zaman akan) Sıfat-fiiller çekim eki alarak isimleşir. Kaçan mahkûmları yakalamışlar. (kaçmış olan) Sıfat-fiil ekleriyle kip ekleri karıştırılmamalıdır. Görünmez kaza (Sıfat-fiil) Buradan bizim ev görünmez. (Fiil) Sıfat-fiil eklerinin olumsuzları da yaygın olarak kullanılır. Belirtme Ortaçları yapılır. Okuduğum son kitap Okuyacağım ilk kitap Yapacağımız işler Yapılacakları belirledim Görmemiş adam, olmayacak iş -dık, -acak sıfat –fiil ekleri, ünlü ile başlayan ekleri aldığında yumuşama olayı meydana gelir. Babamın tanıdığı kişiler geldi. Geleceği varsa göreceği de var. Diktiğimiz fidanlar meyve vermeye başlamış. Örnekler: Öpülesi elleri vardı analarımızın. Bu şehirde anlaşılmaz olaylar oluyor. Görür gözüm görmez oldu. Size biraz bilinmedik fıkralar anlatayım. Çözülecek soruları da yanında getir. Kızarmış ekmekler ne güzel kokuyor. “-dik ve –ecek” eklerinden sonra iyelik eki getirilerek Dikkat: Bu eklerden “-mez, -or, -dik, -ecek, -miş” ekleri fiil çekim eki olarak da kullanılmaktadır. Zaten fiil çekim eki olan bu ekler zamana bağlı olarak sonradan sıfat yapmışlardır. Sıfat yaptıkları durumda artık çekim eki değildirler. Bu konu uzun süre tartışılacak (çekimli fiil) Uzun süre tartışılacak bir konu bulduk. (ortaç) Aldıkları eke göre çeşitlere ayrılırlar: Geçmiş zaman ortaçları “-dik ve -miş” ekleriyle yapılır. Nesne ve kavramların geçmişte ortaya çıkan niteliklerini bildirirler. Koca şehirde bir tek tanıdık yok. Aramadık yer bırakmadık. Bugüne kadar görülmemiş bir haksızlık var ortada. Pişmiş aşa su katmak. 3. ZARF-FİİLLER (ULAÇLAR) Fiillerin durumunu, zamanını, şeklini bildiren fiilimsilerdir. Fiil kök veya gövdelerine “-ıp, -ip, -up, -üp, -arak, erek, -ken, -a, -e, -maden, -madan, -alı, -eli, -ınca, -ince, maksızın, -meksizin, -casına, -alı, -eli, -ınca, -ince, -unca, ünce, -dıkça, -dikçe, -dukça, -dükçe, -dığında, -düğünde, mez” ekleri getirilerek yapılır. Zarf-fiiller çoğunlukla bağlama göreviyle kullanıldığı için bir adı da bağ-fiildir. Koşa koşa geldi. Çocuk ağladıkça açıldı. Öğretmen dersi anlatıp çıktı. Gelecek zaman ortaçları “-esi ve -ecek ” ekleriyle yapılır. Nesne ve kavramların gelecekte ortaya çıkacak olan niteliklerini bildirirler. Kırılası eller hep zalimin yanında. Memleketin o kadar çok görülesi güzellikleri var ki... Daha yapılacak çok iş var. Çözülemeyecek bir sorun yoktur. Geniş zaman ortaçları “-en, -mez, -or” ekleriyle türetilirler Zarf-fiiller çekim eki almaz (Diğer fiilimsilerden farklı) Fiillerden türetilen ve zarf tümleci olarak kullanılan kelime veya kelimelerdir. Ulaçlar yapım ekleriyle türetilir. İsim görevinde kullanılmazlar. Örnekler: Çalışınca elbette başarılı olursun. Gittikçe artıyor yalnızlığımız. Okumadan nasıl karar verebilirim? Eve gidip gelecekti. 20 Kitap okurken sanki kendinden geçerdi. İçeri girer girmez konuşmaya başladı. Gözlerimin içine bakarak konuşuyordu. Bu şehre geleli tam altı yıl olmuştu. Kardeşim yanımıza koşa koşa gelmişti. Çeşitleri şunlardır. a.Bağlama Ulacı “-ip” ekiyle türetilir. Bu ek genellikle “ve” bağlacının yerini tutar. “-ip” ekinin getirildiği fiille onun bağlanmış olduğu fiilin öznesi ve zamanı aynıdır. Telefon edip hâlini hatırını sordum. Telefon ettim ve hâlini hatırını sordum gösterir: Bu ulacın tekrarlanması fiilin sıkça yapıldığını Gidip gidip komşuları rahatsız ediyor. Bakıp bakıp gülüyor. b. Durum Ulaçları “-erek, -e..., -e, -meden, -meksizin, -cesine” ekleriyle yapılır. Fiilin nasıllığını bildirir. Sınıfa gülerek girdi. Olayı adeta yeniden yaşıyormuşçasına anlattı. Gece karanlık sokaklarda düşe kalka ilerlediler. Dinlene dinlene gittiler. Gürültüye aldırmadan işiyle meşgul oluyordu. Hiç dinlenmeksizin yedi saat yürüdüm. Her şeyi bilircesine konuşuyordu. c. Zaman Ulaçları “-ince, -dikçe, -diğinde, -ken, -meden, -or, -mez” ekleriyle yapılır. Bu ulaçlar fiilin zamanını bildirir. Gülünce gözlerinin içi gülüyor. Canım sıkıldıkça şiir okurum. Kar yağınca herkes sokaklara döküldü. İlk okuduğumda iyi anlayamamıştım. Uyurken hep sayıklar. Gün ağarırken düştük tarla yollarına. Uyumadan önce de yarım saat kitap okunabilir. Gelir gelmez seni sordu. d. Başlama Ulaçları “-eli” ekiyle türetilir ve sonraki fiilin başlangıcını bildirir. “-diği, -eceği” ekleriyle türetilir ve “-den dolayı, için, den ötürü” edatlarıyla birlikte kullanılır. Çok yalnızlık çektiğinden (dolayı) buralarda kalmak istemiyor. Sizden ayrılacağı için üzülüyor. f. Bitirme Ulaçları “-ene, -inceye, -esiye” ekleriyle türetilir ve “değin, dek ve kadar” edatlarıyla birlikte kullanılır. Sonraki fiilin bitimini gösterir. Sen gelene kadar biz burada bekleyeceğiz. Yollar açılıncaya kadar bekledik. Öldüresiye dövdüler. NOT : Fiil ve fiilimsilerde olumsuzluk –me, -ma ekleriyle sağlanır. Geniş zamanın olumsuzu –maz, -mez ekleriyle yapılır. Gel-me, gel-mez ÖRNEK SORU: Fiil kök ya da gövdelerinden türeyen, tamlayıcı cümlecik kuran, çekimi olmayan kelime çeşitlerinin ortak adı nedir? (1985 FL) A) İsim-fiil C) Bağ-fiil B) Sıfat-fiil D) Fiilimsi ÖRNEK SORU: “Okul eğitimi dışında kalan gençlerin de eğitilmeleri gerekir.” cümlesinde “kalan” kelimesinin çeşidi nedir? (1986-FL) A) İsim-fiil C) Sıfat-fiil B) Bağ-fiil D) Yardımcı fiil ÖRNEK SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil yoktur? (1996 FL/AÖL) A) Günlerce düşünüp çalışarak bir program yaptık. B) Yapılacak işleri öncelik sırasına göre dizdik. C) Bulunduğumuz çevreyi ayrıntılarıyla tanıdık. D) Bu arada bizi üzen olaylar oldu. ÖRNEK SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiilimsi vardır? (1996 FL/AÖL= A) Yolda pek çok tanıdık kimseyle karşılaştık. B) Biraz konuştuk, sonra ayrıldık. C) Onu uzaktan gördük, ama yetişemedik. D) Okuldan çıktık, hemen eve geldik. Buraya geleli çocuğa bir hâller oldu. Seni tanıyalı hayatım değişti. e. Nedenlik Ulaçları 21 22