Ülseratif Kolit hastalığı Ispartalıları tehdit ediyor Açıklama: Kalın barsak iltihabı olarak bilinen Ülseratif kolit hastalığı, aslında bilinmeyen bir sağlık sorunu. Konuyla ilgili araştırma yaptık ve ortaya ise Isparta bölgesi için çarpıcı bir sonuç çıktı. Bu hastalık Ispartalıları tehdit ediyor. Kategori: ISPARTA Eklenme Tarihi: 23 Ocak 2017 Geçerli Tarih: 18 Temmuz 2017, 17:38 Site: Isparta Çözüm Gazetesi URL: http://www.ispartacozum.com/haber_detay.asp?haberID=3163 Kalın bağırsağın iltihabi hastalıklarına Ülseratif Kolit deniyor. Sindirim kanalında görülen, sıklıkla kronik seyirli ve uzun süreli iltihap olan iltihabi bağırsak hastalığı, Ispartalıları tehdit ediyor. Bu gerçeği Özel Isparta Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Bülent Kara, paylaştı. Kara, "İltihabi bağırsak hastalıkları son zamanlarda gittikçe artan oranlarda görülmekte. Ülkemizde ama özellikle Isparta'da daha da fazla sıklığı artmakta. Ben 20 senedir Isparta'dayım. 20 sene önce senede 2-3 tane Ülseratif Kolit ancak görebiliyorduk. Ama şimdi neredeyse ayda 2-3 tane, takipte olan 20-30 tane yani o derece yüksek oranda olduğunu görüyoruz" Peki bu hastalık aklımıza ne zaman gelmeli? Geçmeyen ishal, kilo kaybı ve ateş şikayetlerine dikkat edilmeli. Özel Isparta Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Bülent Kara, bu hastalıkla ilgili şu bilgileri paylaştı; "İnflamatuvar bağırsak hastalıkları, nedenleri henüz tam olarak bilinmeyen, çevresel ve kalıtsal faktörlerin birlikte rol oynadığı, sıklıkla genç yaşlarda ortaya çıkan hastalıkları kapsar. Bu hastalıklardan birisi de ülseratif kolittir. Ateş, karın ağrısı, ishal, kanama gibi bulgularla ortaya çıkan ülseratif kolitte kalın bağırsağın iç yüzündeki tabaka iltihaplanmıştır. Kalın bağırsağın çeşitli yerleri tutulmakla birlikte, en sık rektum tutulur. Hastalığın şiddeti kişiden kişiye değişir. Ülseratif kolitin alevlenme ve iyileşme dönemleri vardır. Bulaşıcı değildir. İnsandan insana ya da ortak eşyaların kullanımıyla bulaşması gibi bir durum söz konusu değildir. Genelde 20’li yaşlarda ortaya çıkan ülseratif kolit mutlaka ciddiye alınmalıdır ve tedavi edilmelidir. Kalın bağırsakta yaralar meydana getirerek kanama ve vücut sıvılarında kayıba yol açar. Ülseratif kolitin nedeni henüz tam olarak bilinmemektedir. Bu hastalıkta, genetik ve çevresel faktörlerin birlikte rol oynadığı düşünülmektedir. Ailesinde ülseratif kolit olan bir çocukta bu hastalığın görülme ihtimali, sağlıklı ailelerin çocuklarına göre daha fazladır. Çevresel faktörler arasında ise sigara ve alkol tüketiminin oldukça etkili olduğu düşünülüyor. Ayrıca aspirin, antibiyotik, doğum kontrol hapları hastalığın daha da şiddetlenmesine yol açabilir. Bu ilaçlar kullanılırken doktora danışılmalıdır. Stres, hamilelik hastalığın şiddetlenmesine neden olabilir. Bazı enfeksiyonlar, kalın bağırsakta bağışıklık sistemi hücrelerinin aşırı reaksiyon göstermesi ülseratif kolitin meydana gelmesinde etkili olduğu düşünülmektedir fakat dediğimiz gibi nedeni kesin olarak bilinmemektedir. Müzmin bir hastalık olan ülseratif kolit zaman zaman şiddetlenir, diğer durumlarda ise sessiz seyreder. Belirtiler ve belirtilerin şiddeti yaranın oluştuğu bölgeye göre değişir. Hastalık şiddetlendiği zaman kramp şeklinde karın ağrısı görülür. İshal sık görülen bir belirtidir ve ishalle birlikte kanama olabilir. Ayrıca dışkıyla birlikte mukus akıntısı görülebilir. İltihap şiddetlendikçe, ateş, bulantı, kusma, ağrı, halsizlik artabilir. Rektum bölgesinde iltihap varsa hastalar sık sık dışkılama ihtiyacı hissederler. Kanamanın sık görüldüğü bir hastalık olduğu için kronik kan kaybı sonucu kansızlık ortaya çıkabilir. Ayrıca bağırsaklardan demirin ve B12 vitaminin emiliminin bozulması da kansızlığa yol açan nedenlerdendir. Kilo kaybı, diğer inflamatuvar bağırsak hastalarındaki kadar belirgin değildir. Yaşlılarda kabızlık olabilir. İştah azalması olabilir. Ülseratif kolitte kalın bağırsak kanseri gelişme riski sağlıklı bireylere göre daha yüksektir. Bağırsak bölgesinin tutulan kısmı ne kadar fazla ve hastalığı süresi ne kadar uzunsa risk de o kadar fazladır. Bu yüzden hastalık ortaya çıktıktan 8-10 yıl sonra hastalara yılda bir kere kolonoskopik muayene yapılmalıdır. Ülseratif Kolit hastalığının kesin tedavisi olmadığı için hafif vakalarda sadece bulgulara yönelik tedaviler verilecektir"