PSİKOLOJİYE GİRİŞ Psikolojinin Tarihçesi İnsanı anlama çabasının tarihçesi tabiki oldukça eskidir.Ancak bilimin insanı anlamaya çalışmasının 1879 yılında ilk psikoloji labaratuvarlarının kurulmasıyla kabul edilmiştir.Williham Wund’un Almanyada kurmuş oldugu ilk labaratuvar bir dönem noktası olmuştur.O zamandan bu yana psikolojide bir takım kuram ve yönelimler yer almıştır. Psikolojinin kurulduğu ilk yıllarda yapısalcılık ve işlevselcilik yaklaşımları yaygındı.Yapısalcılık bilinçli düşüncelerin önemini vurgular.Zihinsel yapıların sınıflandırılmasıyla ilgilenen işlevselcilik zihin işlevleri ve çevreye uyum davranışlarıyla ilgileniyordu. Psikolojinin tarihçesini iyi anlamak için psikoloji 19.yüzyıl öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılmıştır. 19.Yüzyıl Öncesi Psikoloji 19.yüzyıldan önce felsefenin bir dalı gibi düşünülmüştür.Felsefe tarihinde ilk filozoflar organizmanın canlılık özelliğini açıklayabilmek için bedende ayrı ikinci bir varlık olarak ruhu kabul etmişlerdir.İlk filozoflar ruhu bazen bir cevher,bazen fikir,bazende organizmanın bir fonksiyonu olarak düşünmüşlerdir. 19.Yüzyıl Sonrası (Bilimsel Psikoloji) A) Yapısalcılık Williham Wund 1879 yılında deneysel psikoloji labaratuvarı kurmuş ve bazı psikolojik konularının bilimsel yöntemlerle incelenebileceğini göstermiştir.Yapısalcılık akımına göre insan zihni çeşitli öğelerden oluşmaktadır.Bilincin bu öğeleri “saf duyumlar”dır.Buna göre yapısalcılar psikolojinin konusunu bilinç, amacını ise bilince ait öğeleri belirlemek ve çözümlemek oldugunu ileri sürmüşlerdir. B) Fonksiyonalizm (İşlevselcilik) 1904’ün başlarında Amerikada ortaya çıkmıştır.John Dawey ,Williham James öncülük etmişlerdir.İşlevselci görüş insan ve hayvanların çevreye uyumları konusuna da değindiği için doğal ayaklanma gibi bir çok görüşleri Darwin ile parelellik gibi gösterilir.Ayrıca James içsel olaylarda evrim sürecinden geçtiği düşüncesindedir. C) Davranışsalcılık Bu akım psikolojiyi bilim haline getirmek için katı bir ölçme davranışı olamaktan ziyade ölçülemeyen davranış ve özellikleri dışta bırakmayı benimsemiş davranıştır. D) Psiko Analitik Yaklaşım Bu yaklaşım Viyanalı Sigmund Freud tarafından ortaya atılmıştır.Teorisini duygusal bozuklukları oaln insanların tedavisinde elde ettiği yoğun deneyimler üzerine kurmuştur.Bu görüş uzun yollar psikolojide ilk ve tek görüş olarak kabul edilmiştir. E) Gestalt Psikolojisi Amerikada davranışçı yaklaşım yaygın bir şekilde kabul görmeye başladığı sıralarda bir grup Alman psikologlarlarda insanın algı sistemi ve süreci üzerinde önemli araştırma yapmaktaydılar. Gestalt psikologları “bütün kendini oluşturan parçalar ve öğelerinin toplamında daha başka ve farklı birşeydir.” ilkesini ileri sürmüşlerdir. F) Bilişsel Psikoloji Bilişsel psikooji insanı edilgen bir varlık olarak değil,uyarıcıları algılayan,işleyen,anlamlandıran etken bir sistem olarak ele almaktadır. seçerek G) Hümanist Psikoloji İnsancıl (Hümanist) Psikolojinin en önemli temsilcileri Abraham Maslow ve Carl Rogers’dir. Hümanist psikoloji insanı davranışları denetleyen özgür bir varlık olarak ele almaktadır.Bireyin temel doğasını Freud’un öne sürdüğü gibi insan-toplum çatışmadı olarak değerlendirmişlerdir. PSİKOLOJİNİN ALT DALLARI A) Deneysel Psikoloji Deney yöntemini kullanan psikolojik bilgi yöntemleriyle ilgilenir.Belli başlı konuları arasında algı,tutum,hatırlama,öğrenme sayılabilir. B) Fizyolojik Psikoloji Kişinin bedensel yapısı ve bedeninin işleşiyle ruhsal durumu arasındaki ilişkiyi konu edinir. C) Gelişim Psikolojisi Bireyin çeşitli yaşam dönemlerinde gösterdiği özellikleri inceler.Çocuk Psikolojisi,Ergenlik Psikolojisi,Yaşlılık Psikolojisi gibi bölümleri vardır. D) Sosyal Psikoloji Bireylerin grub içindeki davranışları ve insanların birbirlerinin davranışları üzerindeki etkileriyle ilgilenir.Liderlik,yardımseverlik,saldırganlık,tutumlar,iletişim,çekicilik gibi konuları kapsar. E) Klinik Psikolojisi Gündelik yaşamlarını sürdürürken zorlanan kişilere yardım etmeyi amaçlar.Psikoterapi ve psikolojik rahatsızlıkları olan kişilerin tedavısiyle ilgilenir.Klinik psikolojisi psikolojinin psikiyatrislere yakın olan alanıdır.Teşhis ve tedavi amaçlıdır.Psikofarmalajik rahatsıklıkların tedavisinde kullşanılan ilaçlarla ilgilenir. F) Çevresel Psikoloji Fiziki çevrenin insan davranışları üzerindeki etkileri konusunda çalışma yapar. G) Psikometri Psikolojik ölçme araçlarının geliştirilmesiyle ilgilenir.Ölçme aracı,geliştirme yolları ve kullanılan yöntemler konuları arasındadır. H) Endüstri ve Örgüt Psikolojisi Çalışma ortamı ile kurum ve kuruluşlarda insan davranışının nasıl seyir izlediğini inceler.Verim,yetenek ve beceri ölçümü gibi konularla ilgilenir. PSİKOLOJİDE KULLANILAN BİLİMSEL YÖNTEMLER Bilimsel Yöntem Deneysel Yöntem İstatistiksel Yöntem A) Bilimsel Yöntem Betimsel yöntemler temelde var olan durumu tavsir etmeye yarayan genelde olaya ve sürece müdahale etmeyen özellik taşımaktadırlar.Bunlar arasında Gözlem,Klinik yöntem ve Testler sayılabilir. Gözlem Var olan durumun gözlenerek oldugu gibi rapor edilmesidir.Genelde doğal ve sistematik olarak iki biçimde açıklanabilir. Doğal Gözlem : Olayları kendi tabii şartları içerisinde müdahale etmeden gözlemektir.Tesadüflere bağlı olarak gerçekleşir ancak fazla zaman aldığı ve kontrol imkanı olmadığı için başlı başına yeterli bir yöntem değildir.katılımlı ve katılımsız olmak üzere ikiye ayrılır. Sistematik Gözlem : Davranışlar araştırmacının belirlediği şartlar altında gözlenir.Standart gözlem araçları kulanılır.Böylece doğal gözlemdeki sınırlılıkların çoğu ortadan kalkar.Araştırmacı her davranışı değil,sadece ilgilendiği davranışı gözlemler. Testler Kişilik özellikleri,genel ve özel yetenekler,ilgi ve tutumlar belli bir konudaki bilgi yada belli davranış özellikleri ölçmek için kullanılan araçlardır. Anket Bireylerin daha önceden belirlenen konulardaki duygu,düşünce ve tutumlarını belirlemek maksadıyla oluşturulmuş sorular listesidir.Bir çok sorudan oluşan anketler yazılı olarak cevaplandırılmak üzere kişilere verilir.Genellikle bu yöntemle değişik yerlerde bulunan çok sayıda kişiye ulaşılır.Anket,psikolojinin tüm alt dallarında ve özellikle sosyal psikoloji alanında kullanılır. Görüşme : Bir sorunla ilgili olan kimselerle yapılan karşılıklı konuşmadır.Görüşmeler bireylerin karşılaştığı sorunalrı çözmede etkili olacak bilgiler verebilir. Olay İncelemesi Bir kişi,kurum yada topluluğu ünite olarak ele alıp derinliğine inceleyen bir tekniktir.Okul sistemleri okul veya dershane içindeki birey ayada grupların üzerinde çalışmak çoğu kere olay incelemesi yoluyla yapılmaktadır. Bireyin geçmişi,ailesi ve çevresindeki kişilerle ilişlileri,sorunları gibi konularda bireyin kendisinden ve diğer kaynaklardan derinlemesine ve ayrıntılı bilgi toplama yöntemidir. B) Deneysel Yöntemler Değişken Gözlenebilen ve farklı değerler alabilen özelliklerdir.cinsiyet,yaş,ağırlık gibi özellikler değişken kavramına birer örnektir. Değişkenler “bağımlı değişken” ve “bağımsız değişken” ve “kontrol değişkeni” olmak üzere üç biçimde ifade edilebilir. Bağımsız Değişken : Hiçbir şeye bağımlı olmadan değiştirilebilen ve bağımlı değişkendeki değişmelere neden olduğu kabul edilen etkendir. Bağımlı Değişken : Bağımsız değişkendeki değişmeye bağlı olarak durumu değişikliğe uğrayan özelliktir. Kontrol Değişkeni : Bağımlı değişken üzerinde etkide bulunması beklenen,ancak araştırmada ele alınmadığı için kontrol altında tutulması gereken değişkenlerdir. Psikolojide deneyler bir tek denek üzerinde yapılabildiği gibi,iki ya da daha fazla grup üzerinde de yapılabilir.Gruplar oluşturulurken bir yandan aynı özellikte olan deneklerin gruplara alınmasına,öte yandan koşulların bütün denekler için aynı olmasına özen gösterilir.Bu şekilde oluşturulmuş gruplardan birine sonucunu anlamak istediğimiz “Bağımsız Değişken” uygulanır.Öteki grubun içinde bulunduğu koşullar üzerinde ise hiç bir değişiklik yapılmaz.Grup deneylerinde üzerinde bağımsız değişkenin uygulandığı gruba “deney grubu”,ötekine de “kontrol grubu” denir. C ) İstatistiksel Yöntem Farkların Önem Derecesi Araştırmada elde edilen iki sayısal değer arasındaki farkın gerçekten önemli oluo olmadığını belirlemekte kullanılan istatistiksel teknikleri ifade etmektedir.Bu amaçla en çok başvurulan teknikler z ve t sınamalarıdır.Grupların ikiden çok sayıda olmsı halinde f sınamasından da faydalanılır. Korelasyon ( İlişki ) İki dizi puan yada ölçüm arasında ki karşılıklı ilişki anlamına gelir.Başka bir deyişle,elde edilen değerler,özellikle puanlar arasında ki bağıntıyı gösterir.Psikolojide çok kullanılan yöntemlerden biridir.Örneğin,şu soruların cevaplandırılmasın da korelasyon kullanılır:Ölçülebilen beden özellikler ile karekter arasında nasıl bir ilişki vardır?Şişman olmakla,başkalarına hakim olmak arasında bir bağıntı var mıdır?Okulda alınan üstün notlar zeka derecesine bağlı mıdır?İçe dönüklükle sanatkarlık arasında bir ilişki var mıdır? Korelasyon büyüklük bakımında 0’dan +1’e,gene 0’dan -1’e kadar çıkabilir.Buna göre iki değer arasındaki korelasyon +1.00 ile -1.00 arasında dağılabilir.Söz gelişi,cebir problemlerini çözme ile avcılık arasındaki korelasyon 0’dır.Bu,iki değişken arasında hiç bir korelasyon ( bağıntı ) olmadığı anlamına gelir.Bunun yanında araştırmalar yüksek ders notlarıyla zeka derecesi arasındaki korelasyonun orta derecede olduğunu göstermiştir.Çünkü zeka derecesinin dışında çeşitli etkenler sınıfta yüksek not almaya neden olmaktadır.Farklı korelasyon miktarları 0 ile 1 arasında bir sayı ile belirtildiğinden 0.8 yada 0.9’luk bir korelasyon yüksek 0.4 ile 0.6 arası orta ve 0.2 ile 0.3 arsın düşüktür. Test Geliştirme Psikolojik anlamda uyarıcı listeler şeklinde düşünülmelidir.Testde her soru,bireyde varlığını veya yokluğunu,azlığını veya yetersizliğini kontrol etmek istenilen bir davranışı ortaya çıkarıcı bir uyarıcıdır.Test geliştirme,özellikle öğrencilein önceden planlanan bazı hedeflere ulaşıp-ulaşamadıklarını anlamak için hazırlanan testlerdir. Grup Adı : Ödev Yapmazlar Mehmet YANIK Ufuk TEKİROĞLU Barış YAPAR Emre GÖKER Mustafa BERBER