T. B. M. M. B: 8 1 . 10 . 1986 O:1 dımcısı, o dönemde yaş çay yaprağına gerekli fiyatı vermemek için «Gerekirse çay ithal ederim» demişti. Kendi halikına çok gördüğü parayı yabancıya vermek­ te tereddüt etmeyen bugünkü Başbakandan, başka ne beklenebilir? ı(SHP sıralarından «(Bravo» sesleri, alkış­ lar) Sayın milletvekilleri, aylardan beri güncel bir konu olarak yöre halkının gündeminde olan AKFA me­ zalimi, gerek basında, gerekse köylünün ağzından şu şekilde dile getirilmektedir : Basında, «AKFA battı, AKFA işçileri evlerine dönüyor. Para kazanmak umu­ duyla çevre illerden gelen vatandaşlardan birçokları AKFA Çay Fabrikasından hak ettikleri parayı ala­ madıkları için memleketlerine dönemiyorlar. AKFA Mecliste, AKFA'nın borcunu kim ödeyecek? Top­ lam 11 fabrikada, 3 binin üzerinde işçi kapı dışarı edildi. AKFA'da işçi ve üreticilerin 4 milyar lira ala­ cağı vardır» deniyor. olmadığı ortaya çıksın. (Bu araştırma açılsın iki, müs­ tahsilin mağdur durumu ve uğradığı zarar ortaya çık­ sın. Bu araştırma açılsın ki, adı geçen özel kuruluşa, neye karşılık, ne kadar kredi verildiği ortaya çıksın. Bu araştırma açılsın ki, bu kredi ve teşvikin verilme­ sinde kaç kişinin, ne kadar gayrimeşru kazanç sağ­ ladığı ortaya çıksın. Bu araştırma açılsın ki, fabrika­ lardan çıkarılan işçilerin mağduriyetleri belirlensin. iBu araştırma açılsın ki, hükümetin, işçinin ve üretici­ nin yanında olup olmadığı belirlensin. Bu araştırma açılsın ki, teşvikin ve kredinin verilmesinde önayak olanlar aklansın. Bu araştırma açılsın ki, AKFA'ya verilen kredinin, hacizli AKFA Salça'yı kurtarmak için kullanılıp kullanılmadığı ortaya çıksın. (SHP sı­ ralarından alkışlar) Bu araştırma açılsın ki, «Battı» dediğimiz AKFA'nın batıp batmadığı, o milyarların turizm ve inşaat sektörü gibi başka alanlara aktarılıp aktarılmadığı ortaya çıksın. Basının yanında vatandaş da şöyle diyor : «AKFA battı, üreticiyi de, işçiyi de batırdı. Üretici ve işçinin bu kadar hor ©örüldüğü bir ülke var mıdır? Para­ mızı alamadığımız için veresiye kurban kestik. 60 yaşındayım; parama mı yanayım, yoksa sırtımda ki­ lometrelerce taşıdığım çay için döktüğüm terlere mi yanayım? Toprağa sadece alın terimizi değil, haya­ timizi koyduk; ama AKFA'dan alacağımızı alamadı­ ğımız için icranın pençesine düştük. Parasızlıktan, memleketim olan Artvin'in Şavşat ilçesine (gidemiyo­ rum; memlekete gitmem için 5 bin lira para verdiler, Hani biz bu memleketin öfendisiydik, Atatürk öyle demişti; şimdi zenginler efendi, biz ise onun hamalı ve kölesi olduk.» 'Bir başka vatandaş, «Atatürk öyle demişti; ama bu memlekette Atatürk'ün dikili hey­ kellerinden başka nesi kalmıştır?» diye ilave ediyor. (SHP sıralarından «Bravo» sesleri, alkışlar) İSayın milletvekilleri, son olarak bir hususu arz edeyim. Sayın iDevlet Balkanımız Mesut Yılmaz, son Karadeniz gezisinde yerli basında şöyle bir beyanda bulundu : «Benim veya kardeşimin değil, onuncu de­ receden bir akrabamın dahi AKFA'ya veya herhangi birine, sadece ortaklık değil, herhangi bir şekilde men­ faat bağı olduğunu ispat etsinder; sadece bakanlıktan değil, milletvekilliğinden de istifa ederim.» Sayın bakanım, bölgedeki yaygın söylentiler kar­ şısında böyle bir beyanda bulunması çok doğaldır; an­ cak, Sayın bakan çok iyi bilmelidir ki, ispat ve aklan­ ma, beyanatla değil, ıhazır önünüze gelen bu araştır­ maya siz ve grubunuzun vereceği olumlu oyla olur. (SHP sıralarından «Bravo» sesleri, alkışlar) ilginç bir açıklama da, Anavatan Partisinin Of İlçe Sekreteri ve 11 Yönetim Kurulu üyesi, tarafından yapılarak «Çay - Kur uyuttu, özel sektör unuttu» denmiştir. Oörülüyor ki, gerek basından gerekse halkın ağ­ zından aktardığım pasajlar, adı geçen özel sektörün yalnız AKFA'yı değil, bunun yanına diğer fabrika­ ları da ilave edebiliriz birçok aksak yönlerini sergile­ mekte, üretici ve işçinin uğradığı kayıpları göz önüne sermektedir. Diğer bilinmeyen yönleri ise, tasvibinizle gerçekleşecek araştırma sonunda meydana çıkacak ve belgelendirilecektir. (Bu sebeple, bu araştırma açılsın ki, çayda tekelin kaldırılmasıyla ilgili yaslanın hükümetin yüzkarası olup Bu önergeye siz ve grubunuz olumlu oy veriniz ki, siz de aklanın, çıkardığınız yasa da aklansın; aklanabilirse, AKFA da aklansın. (SHP sıralarından alkış­ lar) Sayın milletvekilleri, bugüne kadar yüce Mecliste, açılması istenen araştırmaların 'hepsi reddedilmiştir. Bu ise, yüce Meclisin yasal denetim yolunun kapatıl­ masıdır. Bunları reddetmek, hukuk devleti ilkelerin­ den ve demokrasi çizgisinden sapmadır. Bu leke, Mec­ lis araştırma önergelerinin kabulüyle çıkacak ve bel­ gelenecek yolsuzluk lekesinden çok daha büyüktür. Bu araştırmaları reddederek bir denetim mekanizma­ sını tıkamayı halk yargılar; ama reddetmeyerek aklanamayanları mahkemeler yargılar. Halkın yargılama­ ması için, önergenin kabulü dileğiyle hepinize saygılar sunarım. {SHP sıralarından «Bravo» sesleri, alkışlar) BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Kara. 338 —