[EP-027] MULTİPL PULMONER NODÜL ETİYOLOJİSİ: MİTRAL STENOZ Funda Aksu1, Serdar Akyüz2, Alper Yurdasiper3 Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi, Göğüs Hastalıkları Kliniği, Eskişehir 2 Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi, Kardiyoloji Kliniği, Eskişehir 3 Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi, Radyoloji Kliniği, Eskişehir 1 Otuz altı yaşında erkek hasta daha önce geçirdiği mitral kapak operasyonuna bağlı olan sternotomi skarı üzerinde ağrı nedeni ile başvurdu. Sekiz yıl önce geçirdiği mitral kapak replasmanı sebebiyle oral antikoagülan, aspirin ve beta bloker tedavisi kullanmaktaydı. Başka sistemik hastalık öyküsü yoktu. On iki paket.yıl sigara öyküsü mevcuttu. Fizik muayenesinde göğüs ön duvarda sternotomi skarı bölgesinde şişlik, kızarıklık ve hassasiyet mevcuttu. Vital bulguları ve diğer sistem muayeneleri normaldi. Çekilen PA akciğer grafisinde bilateral multipl nodüler dansiteler mevcuttu. Hastanın daha önce tarihlerde çekilmiş akciğer grafileri bulunamadığı için karşılaştırılamadı. Çekilen Toraks BT ve YRBTde mitral kapak düzeyinde kalsifikasyon, ana pulmoner arter çapı normalin üst sınırında ve her iki akciğerde dağınık yerleşimli, bazıları kalsifiye çok sayıda milimetrik nodüller raporlandı. Nodüller öncelikle mitral stenoza sekonder düşünüldü, ayırıcı tanıda metastaz, granulomatöz inflamasyon, sarkoid nodülleri düşünüldü. Laboratuar incelemesinde tam kan sayımı normal, sola kayma yoktu. Eritrosit sedimentasyon hızı 2mm/saat idi. Biyokimyasal incelemede böbrek, karaciğer fonksiyonları, açlık kan şekeri normaldi. Tiroid fonksiyon testleri normal, tümör markerlerı negatifti. Yapılan tiroid ve skrotal USG incelemesinde malignite lehine bulgu izlenmedi. Batın USG normal olarak raporlandı. Hasta ağrı şikayeti için kalp damar cerrahisi kliniğine danışıldı ve sternal tel batması düşünülerek operasyonla tel çıkarıldı. İşlem sonrası hastanın yakınması kayboldu. Ek bir yakınması olmayan ve yapılan incelemelerde ek patoloji saptanmayan hasta radyolojik takibe alındı. Hastanın izleminde üçüncü ve altıncı aylarda PA grafi kontrollerinde, nodüllerin aynen sebat ettiği radyolojik progresyon olmadığı izlendi. Sonrasında takiplerine devam etmeyen hastanın 16. ayda kan tükürme ve şiddetli göğüs ağrısı nedeni ile acil servise başvurduğu ve toraks BT değerlendirmesi yapıldığı öğrenildi. Hastanın INR değeri terapötik değerlerde idi. Sonuçları ile değerlendirilen hastada radyolojik olarak nodüllerin stabil olduğu çap ve sayıca artış göstermediği saptandı. Hasta hemoptizi nedeni ile kardiyolojiye danışıldı, ekokardiyografik incelemede reoperasyon gerekliliği görülmüş ve hemoptizi buna bağlanmıştır. Romatizmal kalp hastalıklarının görülme sıklığı ülkemizde oldukça azalmış olmakla birlikte halen rastlanmaktadır. Multipl pulmoner nodül ve hemoptizi etiyolojisinde mitral kapak hastalıkları ayırıcı tanıda değerlendirilmelidir. 85