TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. EKONOMİK GELİŞMELER ÖZET DEĞERLENDİRME RAPORU OCAK 2008/ II HAZIRLAYANLAR Mustafa ŞİMŞEK Fulya BAYRAKTAR Mustafa TOSUN EKONOMİK VE SOSYAL ARAŞTIRMALAR MÜDÜRLÜĞÜ Ocak 2008 Ocak ayının ikinci, üçüncü ve dördüncü haftalarında ekonomide yaşanan gelişmeler ve bunun piyasalara yansımaları açıklanan son veriler doğrultusunda aşağıda özetlenmiştir. Yurtiçi Piyasaları Etkileyen Gelişmeler • Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, 17 Ocak 2008 tarihli toplantısında; Banka bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Repo-Ters Repo Pazarı’nda uygulanmakta olan kısa vadeli faiz oranını, 25 baz puan indirerek %15,75’ten %15,50’ye düşürdü. Kurul tarafından yapılan açıklamada; güçlü parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkileri ve küresel kredi piyasalarındaki sorunların yansımaları iç talepteki canlanmayı sınırlamakta olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca; “dünya ekonomisinde beklenen yavaşlama dış talebin büyümeye katkısının azalabileceğine işaret etmektedir. Sonuç olarak, önümüzdeki dönemde toplam talep koşullarının enflasyondaki düşüş eğilimine destek vermeyi sürdüreceği tahmin edilmektedir. Bu çerçevede, gıda ve enerji fiyatlarından kaynaklanan risklere rağmen enflasyonun düşmeye devam etmesi beklenmektedir. Bundan sonraki olası faiz indiriminin zamanlaması küresel piyasalardaki gelişmelere, dış talebe, maliye politikası uygulamalarına ve orta vadeli enflasyon görünümünü etkileyen diğer unsurlara bağlı olarak belirlenecektir” yorumlarına yer verilmiştir. • Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, rekabette sorun yasayan KOBİ'lerin sorunlarına çözüm bulabilmek amacıyla çok yıllık "KOBİ Geliştirme Programı" kapsamında çalışmalara başladı. AB fonları aracılığıyla yürütülecek olan programın toplam bütçesi 36 milyon Euro olacak. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) ve Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ile birlikte çalıştığı projenin ana yöneticisi ise DTM olacak. Resmi açılısı 2007 yılının mart ayında yapılan projenin 2009 yılına kadar tamamlanması bekleniyor. • KOBİ Finansal Yeniden Yapılandırma Programı kapsamına, Aralık 2007 itibariyle 93 küçük ve orta ölçekli işletme alındı. Türkiye Bankalar Birliği’nin açıklamasına göre, kapsama alınan firmalardaki istihdam bin 574 kişi, yeniden yapılandırılan borç tutarı ise 21 milyon 522 bin YTL. Kapsama alınan firmalardan 71'i ile Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi (FYYS) imzalandı. • Deloitte Türkiye tarafından yayımlanan bir raporda, 2007 yılında iç politika meselelerinin çokluğuna ve büyüme ile enflasyon gibi temel makro ekonomik göstergelerdeki "olumsuz" sinyallere rağmen, birleşme ve satın almaların hacminin, 20 milyar doların altına düşmediği kaydedilerek, bunun Türkiye'nin yatırımcılar için bir cazibe merkezi olma özelliğinin bir kanıtı olduğu ifade edildi. 2007 yılında Türkiye'de birleşme ve satın almaların hacminin toplam 162 işlem ile 20,6 milyar dolara ulaştığı bildirilen raporda, 2006 yılında bu rakamın 19 milyar dolar seviyesinde olduğu belirtildi. • Ernst & Young’ın hazırladığı rapora göre; yabancı yatırımcıların Türkiye piyasasına olan yoğun ilgileri devam etti. Yabancı yatırımcılar geçen yıl da yerli yatırımcıları geride bırakarak toplam 16,9 milyar dolar yatırım yaptı. Türkiye'de geçen yıl, değeri açıklanmamış işlemlerle birlikte şirket evliliklerinin 26,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği tahmin edildi. 1 • JP Morgan, Türkiye'nin cari açık finansmanının artan şekilde dış borçlanmaya bağlı hale gelmeye başladığını ve bankacılık dışı sektörlerin dış borçlarının endişe yarattığını bildirdi. JP Morgan yayınladığı raporda, güçlü iç talep, yüksek global petrol ve emtia fiyatları ile yapısal problemlerin Türkiye'nin cari işlemler açığının sert bir şekilde yükselmesine yol açtığını vurguladı. 2003 yılında cari işlemler açığının GSYH'ya oranının %3,4 seviyesinde bulunduğunu, 2007 yılında ise bu oranın %7,5'e yükselmiş olmasının muhtemel olduğunu ifade eden JP Morgan, artan cari işlemler açığının son yıllarda Türkiye'yi dış borçlanmayı artırmaya yönelttiğini belirtti. Ancak bu dış borçlanma artışına rağmen kamu sektörünün güvende olduğuna dikkat çeken JP Morgan, uygulanan ihtiyatlı mali politikalarla, kamu dış borcunun GSYH'ya oranının 2002 yılına göre %20 azaldığını vurguladı. Ancak düşük kur ve ucuz borçlanma imkânları nedeniyle Türk özel sektörünün dış borçlarının ise kamu sektörünün aksine arttığını belirten JP Morgan, özel sektörün dış borcunun GSYH'ya oranının %20'den %32'ye çıktığına dikkat çekti. • IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn, ABD’deki durumun çok ciddi olduğunu belirterek, bundan sonraki süreçte gelişmekte olan ülke ekonomilerinin büyük yara alabileceği uyarısında bulundu. Gelişmekte olan ülkeler arasında Türkiye’nin, 35,1 milyar doların üzerinde cari açığı ile en kırılgan ve global krizlere karşı en hassas ülkelerden biri olduğunu da vurguladı. • Avrupa Birliği dönem başkanı Slovenya'nın Başbakanı Jansa, ülkesinin altı aylık dönem başkanlığı boyunca, Türkiye ile üyelik müzakerelerinin devam etmesi için gerekli bütün çabayı göstereceğini söyledi. • AB Daimi Temsilciler Komitesi (COREPER), Türkiye ile yeni katılım ortaklığı belgesi taslağını onayladı. Müzakerelerin hedefinin üyelik olduğu belirtilen belgede, Türkiye'den öncelikli olarak "sivil-asker ilişkilerini AB standartlarıyla uyumlu hale getirmesi, ordu ve savunma politikası üzerinde TBMM'nin eksiksiz gözetim yapabilmesinin sağlanması ve askeri mahkemelerin görev alanının sadece askeri personelin görevleriyle ilgili konularla sınırlandırılması talepleri yer aldı. Katılım ortaklığı belgesi taslağının AB dışişleri bakanlarının 18 Şubat'taki toplantısında onaylanması bekleniyor 2 Uluslararası Piyasalardaki Gelişmeler • Birleşmiş Milletler Teşkilatı (BM) tarafından yayınlanan ''2008 Ekonomik Durum'' raporunda, dünyada ekonomik durgunluk riskinin arttığı bildirildi. BM tarafından her yıl yayınlanan ve dünyada ekonomik durum ve beklentileri açıklayan raporda, 2008 yılında dünya ekonomik büyümesinin %3,4 olacağı yönünde öngörüde bulunuldu. BM, 2007 raporunda ekonomik büyümeyi %3,7, 2006 raporunda ise %3,9 olarak tahmin etmişti. Raporda, ABD'de ev fiyatlarındaki büyük düşüşle birlikte gayrimenkul piyasasında ortaya çıkan sorunların ve değer kaybeden doların dünya mali piyasalarında istikrarsızlığa yol açtığı, karamsar tablonun devam etmesi durumunda dünyadaki ekonomik büyümenin %1,6 oranına kadar düşebileceği öngörüsünde bulunuldu. • ABD ekonomisine ilişkin kaygılardan kaynaklanan dünya piyasalarındaki dalgalanmalar doğrultusunda, küresel büyümenin 2008'de önemli ölçüde yavaşlamasının kaçınılmaz olduğu yönündeki kaygılara Uluslararası Para Fonu (IMF)’nun açıklamalarında da yer verildi. • ABD Merkez Bankası (FED), faiz oranlarını 0,75 puan düşürerek gösterge faiz oranlarını %3,50'ye, iskonto faiz oranlarını da %4'e düşürdü. FED yaptığı açıklamada, finansal ve ekonomik gelişmelerin değerlendirilerek, risklere yönelik gereken adımların zamanında atılacağını belirtti. Ekonomik görünümdeki zayıflama ve büyümeye yönelik aşağı yönlü riskler nedeniyle bu kararın alındığını belirten FED, piyasalardaki fonlama sıkıntısının azaldığını ancak finans piyasalarındaki durumun daha geniş anlamda kötüleştiğini ifade etti. • FED eski başkanı Alan Greenspan, ABD ekonomisinde durgunluk olasılığının yüzde 50 olduğunu belirtti. Greenspan, riskli subprime mortgageların konut piyasasındaki daralmayı hızlandırması ve sonrasında ekonomide yaşanmaya başlayan daralmanın etkisi ile ABD ekonomisinin resesyona girmesi olasılığı konusunda; "Bir resesyon olasılığı yüzde 50 ve belki de bunun biraz üzerinde olabilir. Ancak henüz resesyona girmedik" değerlendirmesini yaptı. • ABD Başkanı George W. Bush, ekonomik krize çare olarak, 150 milyar dolarlık önlem paketi açıkladı. Paketin hedefinin, vergi iadesi yoluyla yeniden tüketimi sağlamak olduğu açıklandı. Pakette; bireyler için 600 dolarlık, çiftler için ise bin 200 dolarlık vergi iadesi öngörülüyor. Çocuk yardımı olarak da yaklaşık 300 dolar ödenecek. Pakette iş sahipleri ve mortgage ile ev alanlar için de teşvikler söz konusu. Yeni yatırımların %50'sinin de vergiden düşürülmesi öngörülüyor. • ABD Aralık ayı ÜFE %0,1 düşerken, çekirdek ÜFE rakamı ise %0,2 artış gösterdi. Beklenti ÜFE’nin %0,2, çekirdek ÜFE’nin ise %0,1 artması yönünde bulunuyordu. • ABD Aralık ayı TÜFE rakamı beklentilere paralel geldi. ABD Aralık ayı TÜFE %0,3 artarken, çekirdek TÜFE rakamı ise %0,2 artış gösterdi. Beklenti TÜFE’nin ve çekirdek TÜFE’nin %0,2 artması yönünde bulunuyordu. • ABD’de Aralık ayında perakende satış verisi %0,4 düştü. Beklenti perakende satış verisinin değişmemesi yönündeydi. • ABD'de konut başlangıçları Aralık ayında 1.140.000 olan beklentinin altında 1.006.000 olarak gerçekleşti. 3 • ABD’de 2007 yılında mevcut konut satışlarının %12,8 oranında azaldığı açıklandı. • ABD’de, ikinci el konut satışlarının Aralık ayında %2,2 ve yıllık bazda %22 gerilediği açıklandı. • ABD Ocak ayı Michigan Tüketici Güven Endeksi 74,7 olan beklentinin üzerinde 80,5 olarak gerçekleşti. • ABD Merkez Bankası'nın açıklamasına göre, sanayi üretimi Aralık ayında değişim göstermedi. Beklentiler, Aralık ayında sanayi üretiminin %0,2 düşeceği yönündeydi. Aynı ayda kapasite kullanım oranı %81,4 seviyesinde gerçekleşti. Piyasalarda kapasite kullanım oranının %81,2 olması bekleniyordu. • ABD menkul kıymetlerine yönelik yabancı yatırımların Kasım ayında da artmaya devam ettiği açıklandı. Yabancı yatırımcılar Kasım ayında net 149,9 milyar Dolar tutarında ABD menkul kıymeti satın aldılar. Ekonomistler ise sermeye girişinin 70 milyar Dolar olmasını bekliyorlardı. • Japonya Merkez Bankası, temel faiz oranlarını %0,5 olarak korudu. • İngiltere ve Avrupa Merkez Bankaları, beklentiler doğrultusunda faiz oranlarında değişikliğe gitmeyerek faizleri %5,5 ve %4,0 seviyesinde bıraktı. Ancak Avrupa Merkez Bankası faizleri artırabileceğinin sinyalini verdi. • İtalya Merkez Bankası (BOI), Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) büyüme beklentileri konusunda endişeli olduğunu, Euro bölgesi büyüme beklentilerinin kötüleştiğini ve tahmin edilenden daha hızlı gerileyebileceğini belirterek 2008 yılı GSYİH artışı beklentisini %1,7'den %1'e düşürdüğünü açıkladı. • Çin, geçen yılın son çeyreğinde, %11,2 oranında büyürken, 2007 yılının tamamında ise %11,4 oranında bir büyüme gösterdi. Almanya'yı geçerek, dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olmayı amaçlayan Çin, son 5 yılda ortalama %10,6 oranında büyüdü. • Çin İstatistik verilerine göre, 2007 yılında, dış ticaret fazlası, bir önceki yıla göre %50 oranında artarak 262,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Küresel ekonomik durgunluğa rağmen, ABD ve AB'ye karşı dış ticaret fazlası vermeye devam eden Çin, 2007 yılında, 1,2 trilyon dolar ihracat ve 955,8 milyar dolar da ithalat gerçekleştirdi. 4 Son Açıklanan Veriler • • TÜİK tarafından yapılan açıklamaya göre; 2006 yılı Aralık ayında %81,7 düzeyinde olan üretim değeri ağırlıklı, İmalat Sanayii Kapasite Kullanım Oranı (KKO), 2007 yılı Aralık ayında % İmalat Sanayi KKO 0,5 puan azalarak %81,2 83,2 83,1 82,8 85 düzeyinde gerçekleşmiştir. 82,0 82,3 83,3 83,5 81,9 81,7 80,1 80,3 İşyerlerinin tam kapasite ile 82,7 82,4 82,6 81,7 82,6 83,1 80 78,3 çalışmamasının nedenleri 81,8 81,2 80,7 79,4 olarak, önem sırasına göre; 77,2 75 talep yetersizliği ilk sırada yer 75,4 alırken, hammadde yetersizliği, 70 mali imkânsızlıklar, işçilerle 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 ilgili meseleler ve enerji Aylar 2006 2007 yetersizliği diğer nedenler olmuştur. KKO, 2007 yılı Kasım ayında ise %82,6 idi. Aralık ayında, bir önceki aya göre, işyerlerindeki üretim miktarı %5,9 oranında, satış miktarı %3,0 oranında, satış fiyatları %0,1 oranında azalmış, hammadde fiyatları ise %0,4 oranında artmıştır. 2008 yılı Ocak ayında, üretim miktarının %1,9 artması, satış miktarının %0,2 azalması, satış fiyatlarının %0,5 artması ve hammadde fiyatlarının da %0,7 oranında artması beklenmektedir. TÜİK tarafından açıklanan geçici verilere göre; 2007 yılı Kasım ayında bir önceki yılın Kasım ayına göre ihracat miktar endeksi %7,8, ithalat miktar endeksi %10,5 oranında artarken, % Dış Ticaret Hadleri (%) ihracat birim değer endeksi 100,0 %21,6 oranında, ithalat birim 98,2 98,1 97,7 97,9 97,7 97,5 97,5 97,3 değer endeksi de %17,9 98,0 97,2 96,9 96,8 96,2 97,6 oranında artış göstermiştir. 97,4 97,3 96,0 96,1 Ana sektörler itibarıyla, geçen 95,5 93,9 94,0 94,0 94,5 yılın aynı ayına göre ihracat 92,7 miktar endeksleri; balıkçılık 92,0 92,1 92,2 sektöründe %61,5, tarım ve 90,0 ormancılık sektöründe %14,5 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 oranında düşüş, madencilik ve Aylar taşocakçılığı sektöründe 2006 2007 %13,0 ve imalat sanayii sektöründe %9,5 oranında artış göstermiştir. İthalat miktar endeksleri de aynı dönemde; tarım ve ormancılık sektöründe %43,4, imalat sanayii sektöründe %14,3 artış gösterirken, madencilik ve taşocakçılığı sektöründe %6,3 oranında düşüş göstermiştir. Kasım ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre, ihracat birim değer endeksleri, tarım ve ormancılık sektöründe %40,7, balıkçılık sektöründe %45,0, madencilik ve taşocakçılığı sektöründe %35,4, imalat sanayi sektöründe ise %20,4 oranında artarken, lokomotif sektör olarak adlandırabileceğimiz tekstil ürünlerinde %17,2 ve giyim eşyası sektöründe ise %20,9 oranında artmıştır. Bu gelişmelerden sonra, 2007 yılının Temmuz ayından itibaren ithalat lehine bir gelişim sergileyen dış ticaret hadleri bu eğilimini Kasım ayında da devam ettirmiştir. Kasım ayında, bir önceki aya göre ithalat fiyatlarının (%3,48) ihracat 5 fiyatlarına göre daha fazla artması (%3,38) dış ticaret haddinin bir önceki aya göre 0,1 puan azalışla 96,8 seviyesinde ithalat lehine devam etmesine sebep olmuştur. • • • • • TÜİK tarafından açıklanan, Hanehalkı İşgücü Araştırması 2007 Ekim Dönemi (Eylül, Ekim, Kasım) Sonuçları’na göre; 2007 yılı Ekim döneminde, çalışma çağındaki nüfus geçen yılın Aylık İşsizlik Oranı (%) % aynı dönemine göre 874 bin 13 kişi artarak 52 milyon 796 bin 11,8 11,9 kişiye ulaşmıştır. İstihdam 12 10,9 edilenlerin sayısı, geçen yılın 11 11,0 11,4 10,5 9,9 aynı dönemine göre 55 bin kişi 9,7 10,4 10 azalarak 22 milyon 750 bin 9,2 9,3 9,6 9,8 8,8 8,9 8,8 kişiye ulaşırken, işgücüne 9 9,3 9,1 9,1 8,8 8,8 katılma oranı %47,7 olarak 8,8 8 gerçekleşmiştir. Türkiye 7 genelinde işsiz sayısı, geçen 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 yılın aynı dönemine göre 114 Aylar 2006 2007 bin kişi artarak 2 milyon 458 bin kişiye yükselirken, işsizlik oranı 0,4 puan artışla %9,7 düzeyinde, tarım dışı işsizlik oranı da %12,3 düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu dönemde, istihdam edilenlerin %25,9'u tarım, %20,2’si sanayi, %6,2'si inşaat, %47,7’si de hizmetler sektöründedir. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, tarım sektöründe istihdamın payının 0,9 puan azaldığı, buna karşılık sanayi sektörünün payının 0,1 puan, hizmetler sektörünün payının ise 0,8 puan arttığı, inşaat sektörünün payının ise değişmediği görülmektedir. TÜİK tarafından açıklanan, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nin ilk nüfus sayımı sonuçlarına göre; 31 Aralık 2007 tarihi itibariyle, Türkiye nüfusu 70.586.256 kişidir. Açıklamaya göre; ülkemizde ikamet eden nüfusun %70,5’i şehirlerde yaşarken, nüfusun %17,8’i İstanbul’da ikamet etmektedir. Türkiye nüfusunun yarısı 28,3 yaşından küçüktür ve Türkiye genelinde kilometrekareye düşen kişi sayısı 92’dir. TÜİK tarafından yapılan açıklamalara göre; 2007 yılı Aralık ayında; geçen yılın aynı ayına göre giriş yapan yabancı ziyaretçi sayısı %9,9 oranında artarak 1.018.923 kişi olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam geçen yılın aynı ayında 926.968 kişidir. Ülkemizden çıkış yapan yabancı ziyaretçiler de geçen yılın aynı ayına göre %10,5 oranında artarak 973.227 kişi olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam, bir önceki yılın aynı ayında ise 880.439 kişi seviyesindeydi. TÜİK tarafından yapılan açıklamaya göre; 2007 yılının Aralık ayında, yeni kurulan şirket ve kooperatif sayısı, geçen yılın aynı ayına göre %10,8 azalarak 4.239’dan 3.782’ye düşmüştür. Kapanan şirket ve kooperatif sayısı ise bir önceki yılın aynı ayına %2,1 oranında azalarak 1.140 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık bazda değerlendirildiğinde; kurulan şirket ve kooperatif sayısı bir önceki yıla göre %5 artarak 52.699’dan 55.350’ye yükselirken, kapanan şirket ve kooperatif sayısı da %5,1 oranında artarak 9.471’den 9.954’e yükselmiştir. Türkiye İstatistik Kurumu ve Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen Aylık Tüketici Eğilim Anketi’ne göre, 2007 yılının Kasım ayında 92,52 olan Tüketici Güven Endeksi, 2007 yılının Aralık ayında, %1,48 oranında artarak 93,89 6 değerine yükselmiştir. Ankete göre, Güven Endeksindeki artış, tüketicilerin mevcut ve gelecek dönem satın alma güçlerine, gelecek dönem genel ekonomik duruma, gelecek dönem iş bulma olanaklarına ve mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğuna ilişkin değerlendirmelerinin iyileşmesinden kaynaklanmaktadır. • • • • T.C. Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamaya göre; 2007 yılının Aralık ayında 100,6 düzeyinde olan Reel Kesim Güven Endeksi, Ocak 2008’de bir önceki aya göre 3,3 puan artarak 103,9 düzeyinde gerçekleşmiştir. Ocak ayında, gelecek üç aydaki üretim hacmi, ihracat sipariş miktarı ve toplam istihdam beklentileri endeksi artış yönünde etkilerken, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş ve mamul mal stok miktarı, genel gidişat ve sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkileyen faktörler olmuştur. T.C. Merkez Bankası’nın mali ve reel sektörden katılımcılarla gerçekleştirdiği 2008 Yılı Ocak Ayı II. Dönem Beklenti Anketi sonuçlarına göre; Türkiye ekonomisinin 2008 yılında %4,9 büyüyeceği, tüketici fiyatlarının %6,47 oranında artacağı, cari işlemler açığının 40 milyar 410 milyon dolar ve dolar kurunun 1,2942 YTL civarında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Önümüzdeki 12 ve 24 ay sonrasının yıllık TÜFE beklentileri ise sırasıyla %6,01 ve %5,17 düzeyindedir. 12 ay sonrası için, 6 ay vadeli hazine bonosunun yıllık bileşik getirisi %14,72, 5 yıl vadeli, 6 ayda bir ödemeli devlet tahvillerinin yıllık bileşik getirisi de %14,88 olarak beklenmektedir. Ocak ayı II. Dönem Beklenti Anketi genelinde, bir önceki döneme göre, büyüme verisi dışında, diğer tüm ekonomik göstergelerin yükseleceği tahmin edilmektedir. Hazine Müsteşarlığı’ndan yapılan açıklamaya göre; 2007 yılı Aralık ayı Hazine nakit gerçekleşmelerine ilişkin geçici sonuçlar alınmış olup, bu sonuçlara göre; Aralık ayında nakit bazda toplam 13,2 milyar YTL gelir elde edilmiş, 15,8 milyar YTL faiz dışı harcama yapılmış ve 2,6 milyar YTL faiz dışı fazla oluşmuştur. Toplam 1,8 milyar YTL faiz ödemesinden sonra Hazine nakit dengesi 4,4 milyar YTL açık vermiştir. Hazine Müsteşarlığı’ndan yapılan açıklamaya göre; 31.12.2007 itibarıyla, Merkezi Yönetim Toplam Borç Stoku, 333,4 milyar YTL olarak gerçekleşmiştir. Toplam borç stokunun 229,2 milyar YTL tutarındaki kısmı Türk Lirası cinsinden, 103 milyar YTL tutarındaki kısmı döviz cinsinden ve geriye kalan 1,2 milyar YTL tutarındaki kısmı ise dövize endeksli borçlardan oluşmaktadır. 2007 Aralık sonu itibariyle toplam borç stokunun %56,5’i iç piyasaya, %20,1’i ise kamu kesimine olan iç borçlardan oluşurken, dış borçların ağırlığı %23,4 olarak gerçekleşmiştir. İç borç stokunun alacaklılara göre dağılımının gelişimine baktığımızda; 2007 yılı Haziran ayından itibaren artmaya başlayan piyasa payının Ekim ayında %73,1, Kasım ayında %73 olarak gerçekleştiği, Aralık ayında da %73,8’e yükseldiği görülmektedir. İç borç stokunun ortalama vadeye kalan gün sayısının gelişimine baktığımızda ise; 2007 yılı başından Temmuz ayına kadar yükseliş gösteren sürenin (23,9 aydan 27,0 aya) sonraki aylarda inişli çıkışlı bir seyir izlediği, Kasım ayında 26,1 aya çıktıktan sonra Aralık ayında da 25,7 aya düştüğü görülmektedir. • Maliye Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre; Kasım 2007’de 2,6 milyar YTL fazla veren Merkezi Yönetim Bütçesi, 2007 Aralık ayında 4,2 milyar YTL açık vermiştir. Böylece 2006 yılında yaklaşık 4,6 milyar YTL açık veren bütçe dengesi, 2007 yılında da 13,9 milyar YTL açık vermiştir. Yıl sonu bütçe açığı hedefinin 7 16,8 milyar YTL olduğu dikkate alındığında, kümülatif bütçe açığının, yıl sonu hedefinin %82,5’ine karşılık geldiği görülmektedir. Aralık ayında, faiz dışı denge de 2,4 milyar YTL açık vermiştir. Aralık sonu itibarıyla oluşan kümülatif faiz dışı fazla (34,8 milyar YTL), yılın tamamı için hedeflenen 36,1 milyar YTL’nin yaklaşık olarak %96,5’ine karşılık gelmektedir. 2007 yılı Aralık ayında, bütçe harcamaları 19,1 milyar YTL, bütçe gelirleri ise yaklaşık 14,9 milyar YTL olarak gerçekleşmiştir. Faiz harcamalarının 1,8 milyar YTL olduğu bu ayda, vergi gelirleri 12,2 milyar YTL ile merkezi yönetim bütçe gelirlerinin yaklaşık %82’sini oluşturmuştur (bir önceki ay bu oran %89,4 idi). • Merkez Bankası Analitik Bilânçosu Ana Kalemlerindeki Gelişmeler 28 Aralık 2007 -18 Ocak 2008 döneminde Merkez Bankası Analitik Bilânçosu aktif büyüklüğü, %1,4 oranında genişleyerek 106.177 milyon YTL düzeyine yükselmiştir. Bu dönemde Dış Varlıklar kalemi %1,97 oranında artarken, İç Varlıklar kalemi %1,60 oranında azalış göstermiştir. Merkez Bankası Analitik Bilânçosu Ana Kalemleri (Milyon YTL.) AKTİFLER 1.DIŞ VARLIKLAR 2.İÇ VARLIKLAR PASİFLER 1.TOPLAM DÖVİZ YÜKÜMLÜKLERİ 1.1. DIŞ YÜKÜMLÜKLER 1.2. İÇ YÜKÜMLÜKLER 1.2.1. Döv. Ol. Takip Ol. Mev. 1.2.2. Bankaların Döviz Mevduatı 2.MERKEZ BANKASI PARASI 2.1. REZERV PARA 2.1.1. Dolaşıma Çıkan Banknot 2.1.2. Bankalar Mevduatı 2.1.3. Diğer Kalemler 2.2. DİĞER MB PARASI 2.2.1. APİ’den Doğan Borçlar 2.2.2. Kamu Mevduatı TCMB Brüt Döviz Rezervleri (Milyon $) 26.01.07 28.12.07 18.01.08 105.370 91.899 13.471 105.370 60.205 23.899 36.306 19.354 16.952 45.165 37.848 22.055 15.640 153 7.317 6.702 615 104.693 88.527 16.166 104.693 50.001 19.915 30.086 12.211 17.875 54.692 44.851 27.944 16.748 159 9.841 4.369 5.472 106.177 90.270 15.907 106.177 51.752 19.857 31.895 13.830 18.065 54.425 45.355 27.136 18.060 159 9.070 6.078 2.992 61.355 71.263 72.048 Değişim Son Yıl Dönem 807 1.484 -1.629 1.743 2.436 -259 807 1.484 -8.453 1.751 -4.042 -58 -4.411 1.809 -5.524 1.619 1.113 190 9.260 -267 7.507 504 5.081 -808 2.420 1.312 6 0 1.753 -771 -624 1.709 2.377 -2.480 10.693 785 Kaynak: TCMB Bilânçonun pasif kalemleri incelendiğinde ise bu dönemde Merkez Bankası Toplam Döviz Yükümlülüklerinin %3,50 oranında yükseldiği görülmektedir. Toplam Döviz Yükümlülükleri kaleminin alt ayırımına bakıldığında, Dış Yükümlülükler kaleminin ‰2,91 oranında azalırken, İç Yükümlülükler kaleminin %6,01 düzeyinde artış kaydettiği göze çarpmaktadır. Artan nakit ihtiyacına bağlı olarak yılbaşı öncesi Emisyon Hacminde %2,92 oranında artış kaydedilmişti. Bu dönem Emisyon Hacminde %2,89 oranında daralma sağlanarak sözkonusu parasal genişlemenin büyük ölçüde geri çekildiği görülmektedir. Bankalar Mevduatındaki artışa bağlı olarak Rezerv Para kaleminde kaydedilen %1,12 oranındaki artışa karşılık ise Açık Piyasa İşlemlerinin politika aracı olarak kullanıldığı göze çarpmaktadır. Açık Piyasa İşlemlerinden Doğan 8 Borçlar kalemi bu dönem %39,12 oranında artış gösterirken, Merkez Bankası’nın piyasaya olan borç stoku da 6 milyar YTL düzeyinin üzerine çıkmıştır. Merkez Bankası’nın diğer bir politika aracı olan Kamu Mevduatı kaleminde ise %45,32 düzeyinde bir daralma gerçekleşmiştir. 28 Aralık 2007 – 18 Ocak 2008 döneminde TCMB brüt döviz rezervleri, 785 milyon dolar artarak 72.048 milyon dolar seviyesine yükselmiştir. • Tahvil-Bono Piyasası 25.01 24.01 23.01 22.01 21.01 18.01 17.01 16.01 15.01 14.01 11.01 10.01 09.01 08.01 Döviz Piyasası 9 25.01 24.01 23.01 22.01 21.01 18.01 17.01 16.01 15.01 14.01 11.01 10.01 09.01 08.01 07.01 Ocak ayının ikinci haftasına 1,1622 YTL düzeyinden başlayan dolar kuru, TC Merkez Bankası’nın faizlerde yeni bir indirime gideceği yönündeki beklentiler ve YTL doların uluslararası ABD Dolar Denge Kuru piyasalardaki değer kaybına 1,25 bağlı olarak haftanın son işlem gününde Merkez Bankası 1,22 gösterge kurları itibariyle 1,19 1,1505 YTL seviyesine geriledi. Hazine’nin 14 Ocak 1,16 tarihinde gerçekleştirdiği 1,13 iskontolu bono ve tahvil ihalesine gelen yüksek talep Tarih sonrasında Ocak ayının 04.01 • 07.01 04.01 Getiri oranı (% ) Ocak ayının ikinci haftasına %16,39 düzeyinden başlayan piyasanın gösterge kâğıdı niteliğindeki 5 Ağustos 2009 itfa tarihli tahvilin yıllık bileşik faizi, TC Merkez Bankası’nın faiz Gösterge tahvilin yıllık bileşik getirisi indirimine yönelik beklentilere 17,50 bağlı olarak hafta boyunca 17,25 gevşeme eğilimi gösterdi ve 05.08. 2009 itfa tarihli tahvil 07.10. 2009 itfa tarihli tahvil 17,00 haftanın son işlem gününü 16,75 %16,26 seviyesinden kapattı. 16,50 Ancak Ocak ayının üçüncü 16,25 16,00 haftasında FED yetkililerinin 15,75 yaptıkları açıklamalarda, ABD 15,50 ekonomisi ile ilgili olarak artan resesyon ihtimaline vurgu yapmaları ve açıklanan Tarih verilerin bu görüşleri teyit eder nitelikte olmasına paralel olarak tüm dünya borsalarında yaşanan hızlı düşüşler, tahvil-bono piyasasında da satışların yoğunlaşmasına neden oldu. Hazine’nin gerçekleştirdiği ihale sonrasında 16 Ocak tarihinde işlem görmeye başlayan ve piyasanın yeni gösterge kâğıdı niteliği kazanan 7 Ekim 2009 itfa tarihli tahvilin yıllık bileşik faizi, haftanın son işlem gününde %16,43 düzeyine kadar yükseldi. Sözkonusu satış baskısının devam etmesi sonucunda piyasanın yeni gösterge kâğıdının yıllık bileşik faizi, Ocak ayının dördüncü haftasının ilk günlerinde %16,79 düzeyine kadar yükseldiyse de hafta ortasında ABD’de resesyon ihtimaline karşı bazı maliye politikalarının devreye sokulması yönünde çalışmaların yapıldığına ilişkin haberlere bağlı olarak tüm dünya borsaları gibi tahvil-bono piyasasının da toparlanma eğilimine girmesi sonucunda, 25 Ocak tarihli işlem gününün kapanışında %16,28 seviyesine geriledi. üçüncü haftasının ilk günlerinde dolar kurunun, TC Merkez Bankası’nın 5 Haziran 2001 tarihinden bu yana açıkladığı en düşük değer olan 1,1504 YTL seviyesine kadar gerilediği görüldü. Ancak ilerleyen günlerde alternatif piyasalarda yoğunlaşan satış baskısına bağlı olarak artışa geçen dolar kuru, haftanın son işlem gününü 1,1859 YTL düzeyine yükselerek kapattı. Ocak ayının dördüncü haftasının ilk günlerinde alternatif piyasalardaki satışların hızlanarak devam etmesine bağlı olarak 1,2277 YTL düzeyine kadar yükselen dolar kuru, hafta ortasından itibaren tüm dünya borsaları ile birlikte yurtiçi piyasalarda görülen toparlanmanın ardından haftanın son işlem gününü TCMB gösterge kurları itibariyle 1,1813 YTL seviyesine gerileyerek kapattı. Dolar bu dönemde YTL karşısında %1,64 oranında değer kazanırken, euronun değer artışı %1,75 düzeyinde gerçekleşmiştir. Ocak ayının ikinci haftasına 1,4711 düzeyinden başlayan €/$ paritesi, ABD ekonomisine yönelik artan resesyon ihtimaline bağlı olarak ay ortasında 1,4889 düzeyine kadar yükseldiyse de ilerleyen günlerde Avrupa Merkez Bankası yetkililerinin enflasyona ilişkin olumsuz açıklamaları sonrasında 25 Ocak tarihli TCMB gösterge kurları itibariyle 1,4726 seviyesine gerilemiştir. • İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) • 25.01 24.01 23.01 22.01 21.01 18.01 17.01 16.01 15.01 14.01 11.01 10.01 09.01 08.01 07.01 04.01 Endeks Ocak ayının ikinci haftasına 52.530 puan seviyesinden başlayan İMKB Bileşik Endeksi, FED yetkililerinin yapmış oldukları açıklamalarla ABD ekonomisindeki resesyon tehlikesine dikkat İMKB Bileşik Endeksi 56000 çekmeleri ve açıklanan ABD 54000 makro ekonomik verilerinin bu 52000 kaygıları doğrular nitelikte 50000 olmasının etkisiyle 48000 46000 uluslararası borsalarda 44000 yaşanan hızlı düşüşlere 42000 paralel olarak yaklaşık 2,5 40000 haftalık bir süre zarfında 10 bin puanın üzerinde gerileme Tarih kaydetti. Uluslararası finans kuruluşlarının beklenenden fazla zarar açıklaması, subprime mortgage krizinin etkilerinin beklentilerin üzerinde gerçekleşeceği yönündeki endişeleri güçlendirirken, tüm dünya borsaları ile birlikte İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın bu dönemdeki hızlı düşüşünün diğer bir nedeni olarak görüldü. 23 Ocak tarihli işlem gününde Bileşik Endeks 42.081 puana kadar geriledikten sonra ABD’deki resesyon ihtimaline yönelik olarak gelir artırıcı bazı maliye politikalarının hazırlanmakta olduğuna dair haberlere bağlı olarak gelen tepki alımları sonucunda, Ocak ayının dördüncü haftasını 45.497 puana yükselerek tamamladı. Son dönemlerin en hızlı gerilemesini kaydeden Bileşik Endeks, bu süreçte %13,39 oranında değer kaybederken, yabancı portföylerin piyasa içerisindeki payı da %72,28 düzeyinden %71,74 seviyesine gerilemiştir. Türk Bankacılık Sektörü Gelişmeleri Ocak ayının ilk üç haftasını kapsayan bu dönemde bankacılık sektörü toplam mevduat hacmi, ‰3 oranında azalış göstererek 1 milyar YTL düzeyinde gerileme kaydetmiştir. Bankacılık sektörü toplam mevduat hacminin alt ayrımına bakıldığında, vadeli mevduatlarda gerçekleşen %1,6 oranındaki artışa karşılık, vadesiz mevduatların %9,6 oranında gerilediği görülmektedir. Diğer bir ifade ile 10 vadesiz mevduatlardan vadeli mevduatlara doğru bir kayışın olduğu anlaşılmaktadır. Buna karşılık bankacılık sektörü toplam kredi hacmi aynı dönem itibariyle ‰5 oranında artış göstererek 290 milyar YTL düzeyini geçmiştir. 2007 yılı boyunca %32,2 düzeyinde artış kaydeden YTL cinsi kredilerin bu dönem oldukça küçük bir düzeyde de olsa azalış göstermesi dikkat çekmektedir. Yabancı para cinsinden kredilerdeki artış ise esasen döviz sepetinin aynı dönem itibariyle %3,74 oranında değer kazanmasından kaynaklanmaktadır. Mevduat hacmindeki azalışa karşılık kredi hacminde gerçekleşen artışa bağlı olarak bu dönem krediler/mevduat oranı %81,6 düzeyine yükselirken, takipteki alacakların kredilere oranında bir süredir kaydedilen düşüşün devam etmekte olduğu görülmektedir. Bankacılık Sektörü* İle İlgili Seçilmiş Göstergeler (Milyon YTL.) 31.12.07 31.12.07 22.01.08 MEVDUAT VE FONLAR TOPLAM MEVDUAT VE FONLAR Vadeli Vadesiz KREDİLER TOPLAM KREDİLER YTL YP YP Krediler/Toplam Krediler (%) ** Krediler /Mevduat (%) Takipteki Alacaklar (Brüt) Takipteki Alacaklar / Krediler (%) Menkul Değerler Portföyü MDP/ Mevduat (%) Değişim (%) Yıl Sonuna Dönem Göre 369.633 308.635 60.999 369.633 308.635 60.999 368.633 313.492 55.141 -0,3 1,6 -9,6 -0,3 1,6 -9,6 289.048 218.725 70.323 24,3 81,0 10.314 3,45 164.384 44,5 289.048 218.725 70.323 24,3 81,0 10.314 3,45 164.384 44,5 290.591 218.711 71.880 24,7 81,6 10.345 3,44 167.971 45,6 0,5 0,0 2,2 0,5 0,0 2,2 0,3 0,3 2,2 2,2 (*): 30 Mayıs tarihinden itibaren BDDK’nın yayınladığı verilere katılım bankaları rakamlarının da dahil edilmesi nedeniyle yukarıdaki değerler önceki raporlarımız ile farklılık göstermektedir. (**): Krediler=Toplam Krediler+Takipteki Alacaklar (Brüt) Kaynak: BDDK 2007 yılı boyunca sadece %3,5 oranında genişleme gösteren bankacılık sektörü menkul değerler portföyü hacminin, bu dönem itibariyle gerçekleştirdiği %2,2 düzeyindeki artış dikkat çekicidir. Bu gelişmenin, ABD ekonomisindeki resesyon belirtilerinin Türkiye’yi etkileme ihtimaline karşı, bankaların risklerini azaltma yönündeki hareketlerin bir sonucu olduğu düşünülmektedir. Bankacılık sektörü menkul değerler portföyü hacminde kaydedilen sözkonusu artışa bağlı olarak MDP/Mevduat oranının da tekrar %45 seviyesinin üzerine çıktığı görülmektedir. İletişim Bilgileri Oktay Küçükkiremitçi Müdür 0312 4179200/2340 oktay-k@tkb.com.tr Mustafa Şimşek Müdür Yardımcısı 0312 4179200/2340 m-simsek@tkb.com.tr Fulya Bayraktar Kıdemli Uzman 0312 4179200/2356 f-bayraktar@tkb.com.tr Mustafa Tosun Kıdemli Uzman 0312 4179200/2355 mustafa-t@tkb.com.tr 11 MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER 2006 2007 Ocak Mart Şubat Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Kasım Aralık - - 91.476 * 6,8 İmalat Sanayi KKO (%) İşsizlik Oranı (%) 81,0 9,9 78,3 11,0 80,1 11,4 82,0 10,4 81,7 9,8 83,3 8,9 83,5 8,8 81,9 8,8 80,3 9,2 83,2 9,3 83,1 9,7 82,6 - 81,2 - Enflasyon (ÜFE) (%) Enflasyon (TÜFE) (%) 11,58 9,65 -0,05 1,00 0,95 0,43 0,97 0,92 0,80 1,21 0,39 0,50 -0,11 -0,24 0,06 -0,73 0,85 0,02 1,02 1,03 -0,13 1,81 0,89 1,95 0,15 0,22 TÜFE Bazlı Reel Kur Endeksi Cari İşlemler Dengesi (Milyon $) 160,2 -32.331 165,0 -2.981 167,9 -3.221 165,7 -3.104 170,4 -3.298 173,5 -3.666 176,0 -3.171 176,9 -2.833 172,9 -1.734 178,3 -2.298 187,3 -3.182 187,0 -3.270 190,1 - Dış Ticaret Dengesi (Milyon $) -54.041 -3.985 -3.735 -4.277 -4.618 -5.797 -5.302 -6.180 -5.949 -5.443 -5.713 -5.338 85.535 6.566 7.658 8.958 8.307 9.140 8.963 8.935 8.731 9.015 9.887 11.268 - - İthalat-CIF (Milyon $) Karşılama Oranı (%) İhracat/İthalat 139.576 61,3 10.551 62,2 11.393 67,2 13.235 67,7 12.925 64,3 14.938 61,2 14.265 62,8 15.115 59,1 14.681 59,5 14.459 62,4 15.600 63,4 16.606 67,9 - Bütçe Gelirleri (Milyon YTL) 171.309 12.392 13.236 20.481 14.315 19.725 14.645 13.136 19.459 14.396 14.152 18.749 14.930 - Vergi Gelirleri (Milyon YTL) 137.554 11.077 11.540 11.330 9.859 15.423 11.364 10.989 17.746 12.335 12.176 16.756 12.242 - Diğer Gelirler (Milyon YTL) Bütçe Harcamaları (Milyon YTL) 33.756 175.304 1.315 18.488 1.696 15.314 9.151 15.641 4.456 16.363 4.302 17.689 3.281 17.186 2.147 19.208 1.713 15.931 2.061 18.142 1.976 14.254 1.993 16.189 2.688 19.099 - Faiz Harcamaları (Milyon YTL) - Faiz Hariç Harcamalar (Milyon YTL) Bütçe Dengesi (Milyon YTL) 45.945 129.359 -3.995 7.021 11.467 -6.096 4.967 10.347 -2.077 3.979 11.662 4.841 3.080 13.282 -2.048 4.618 13.071 2.036 3.228 13.958 -2.541 5.768 13.440 -6.071 4.318 11.613 3.529 5.793 12.349 -3.746 1.914 12.340 -102 2.276 13.912 2.561 1.769 17.329 -4.169 - Faiz Dışı Denge (Milyon YTL) 41.951 925 Merkezi Yönetim Top. İç Borç Stoku 178.906 180.965 (Milyon $) Merkezi Yönetim Top. Dış Borç 66.576 66.983 Stoku (Milyon $) *: Çeyrek dönemler itibariyledir. Kaynak: TÜİK, TCMB, Hazine Müsteşarlığı, DPT 2.890 8.820 1.032 6.654 687 -303 7.847 2.047 1.812 4.837 -2.400 189.028 191.090 197.632 195.403 194.480 196.928 194.917 214.369 217.143 68.170 68.226 67.920 67.227 67.275 67.744 67.451 68.882 66.595 - İhracat-FOB (Milyon $) 12 - Ekim 399.673 6,0 - * Eylül - GSMH (Milyon $) Büyüme Oranı (sabit fiyatlarla) * - 110.380 * 4,1 * - - - - 146.804 * 2,0 216.878 219.207 66.834 67.078