TBMM B : 2 8 9 . 1 2 .19% 0:2 Sayın Erbakan, her vesileyle, yaptığı

advertisement
T.B.M.M.
B:28
9.12.19%
0:2
Sayın Erbakan, her vesileyle, yaptığı işlerin kendisinden önce asla ele alınmadığı havasını ve­
riyor. Anavatan Partisi İktidarından, önceki -1983'ten önceki- hükümetler, İslam ülkeleriyle müna­
sebetleri geliştirmeye büyük önem vermişlerdir. İslam Konferansının ilk toplantısını yapan insanlar­
dan birisi benim; bakan sıfatıyla bulundum, daha önce müsteşar sıfatıyla sekreteryasını hazırladım.
Değerli arkadaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bütün buralarla çok ciddî münasebetlere
girmiştir. Sayın Erbakan'ın görmediği ve görmek istediği acı gerçek şudur: Bugün dünya üzerinde
52 İslam devleti yar; bunlardan ne yazık ki; 45'i sanayileşmiş ülkelerin menfaatları uğruna kendi
halklarını ezen, kendi halklarının menfaatlarını gözetmeyen yönetimlerin elindedir.
Şimdi, Sayın Erbakan'a tavsiyem; dünyadaki tekelci,- monopolist- kapitalist sermayenin dün­
ya düzenindeki gücünü tahlil ve tetkik buyurmasıdır. Kendisinin Gümüş Motoru yaparken sarf et­
tiği zamanın, yeterli bir biçimde ekonomi tetkiklerine zaman ayırmasına fırsat vermediğini çok iyi
biliyorum; eğer, o zaman içerisinde ciddî bir ekonomik tedbir dizisine ulaşabilmiş olsalardı, "Adil
Düzen" adını taşıyan bu belgeler, sadece laf kalabalığından ibaret olmaz, çok ciddî araştırmaların
ürünleri halinde kamuoyuna takdim edilebilirdi.
Değerli arkadaşlarım, Sayın Erbakan şu gerçeği görmelidir; sermayenin din ve imanı, menfaatından ibarettir. Kapitalist, monopolist sermayeyle birleşmiş olan bu Müslüman kardeşimiz mem­
leketler, Bosna-Hersek'te 200 bin insan katledilirken, petrol vanalarını 48 saat kapatabilselerdi,
Bosna'da o insanlar katledilmezdi. Ayrıca, bu Müslüman memleketler arasında ne yazık ki, bir it­
tifak da yoktur. Güney Kıbrıs'ı ihya eden bunlardır; Yunanistan ile bu 47 memleketin veya 52
memleketin ticaret ve iş hacmi Türkiye'nin 10 katından fazladır.
Şimdi soruyorum: Neden, bir tek Müslüman memleket Kuzey Kıbrıs Türk Devletini tanıma­
mıştır? O zaman bizim, çok ciddî bir biçimde düşünmemiz lazım. Cumhuriyeti kuranlar, Osmanlı­
nın aydınlarıydı, Cumhuriyetin paşalarını, Osmanlı devleti yetiştirmişti. Onlar, acaba, Cumhuriye­
tin ilk döneminde, neden komşumuz Müslüman memleketlerle soğuk bir çizgiyi takip ettiler? Bu
konunun meraklılarına 1914 yılları civarındaki tarihî belgeleri okumalarını ve Lavvrence'ın akınla­
rıyla Anadolu evlatlarının karnına bıçak sokup, altın arayanların ihanetini incelemelerini tavsiye
ediyorum. (ANAP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, bu Müslüman kardeşlerimizden birisi de güneyimizdedir. Yunanistan ile
anlaşma yapmış, Ermenistan ile anlaşma imzalamış ve Türkiye'yi çembere alan bir askerî anlaşma­
lar dizisini Ermenistan, Yunanistan ve diğer müttefiklerine de yayma gayreti içerisine girmiştir.
Bugün, Türkiye'deki terörün arkasında da, adı Müslüman olan bu memleketin gizli hedefleri yat­
maktadır ve Türkiye, âdeta, teröristler eliyle devamlı bir biçimde kan kaybına mahkûm edilmiştir.
Hiç şüphesiz ki, Türkiye bunu aşacaktır, Türkiye bunu aşmalıdır; Türkiye'nin bunu aşacak gücü ve
Türkiye'ye bu zaferi sağlayacak sivil ve asker kadroları hamd olsun hayattadır ve hayatta olmaya
devam edecektir. (ANAP sıralarından alkışlar)
Sayın Başbakanım, teşrifiniz beni ziyadesiyle memnun etti. Getirmiş olduğunuz bütçenin eko­
nomik raporu burada. Zatı âlinizin imzasıyla Bakanlar Kurulu olarak Meclise sevk edilen bu büt­
çeyle ilgili Resmî Gazetenin 9 Kasım 1996 tarihli 22812 sayılı nüshasında yer alan program da bu­
rada. Üzülerek huzurunuzda ifade ediyorum: Bu programı, Refah Partili milletvekili arkadaşları­
mın ciddiyetle okumasını kendilerinden istirham ediyorum. Bu program, bu bütçeyi delik deşik
ediyor ve siz bu programla -otuz yıldır içerinizde davanıza hizmet eden arkadaşlarınız var- başta
Sayın Erbakan, bitişinizi ilan ediyorsunuz. 30 yıl boyunca, Sayın Erbakan değil miydi "Avrupa Bir­
liğine girersek, Avrupa Topluluğuna girersek Bayrağımızın üstüne haç konacak" diyen; evet, Sa­
yın Erbakan'dı. Sayın Erbakan, programın 56 ncı sayfasında, büyük dönüşünü yapıyor ye Avrupa
Birliğini çok güzel bir biçimde savunuyor,
- 5 7 -
Download