Yönetimde Yenileşim Boyutu Gerek ülkemizin, gerekse diğer ülkelerin dünyanın giderek belirsiz bir ortamda geleceği öngörme ve yönlendirme kaygıları artıyor. Bu nedenle her ülke, her kurum, her şehir ve hatta her birey gelecek için hedeflerini yeniden gözden geçirmek ihtiyacını duyuyor. Uzun vadede ekonomik büyümeyi sağlayabilmek ve gelecekte var olabilmek uğraşıları, stratejik karar almayı daha zor bir sürece sokuyor. Küreselleşme olgusunun ardından gelen beklenen ve beklenmeyen gelişmeler yeni yönetim biçimleri ve stratejileri iş dünyasında yeni kavramları da gündemlere taşıdı. İş yapma biçimleri değişti. Finansal sermaye, bilgi sermayesi , işgücü hareketleri, müşteri tercihleri, yeni pazarlar, siyasi haritalar ve ekonomik sosyal birliktelikler hızla değişti bazıları da kaygan bir zemine dönüştü. Hangi sektörden olursa olsun, hangi büyüklükte bulunursa bulunsun her kuruluşun başarılı olabilmesi için uygun bir yönetim sistemi kurma gerekliliği bulunmaktadır. KalDer 20 yılı aşan bir süredir EFQM Mükemmellik Modeli ile kamuda, özel sektörde her boyuttaki işletmenin kullanabileceği pratik bir yönetim modelini uygulamaya sunmaktadır. Bu model dünyanın değişimine bağlı olarak sürekli güncellenmekte ve çok sayıdaki ülke ve kuruluşlardaki uygulamalar, paylaşımlar ve deneyimler sonrası olgunlaşan bir yapıya dönüşmektedir. Modele birkaç noktada değinecek olursak; - - - Kurumsal Mükemmelliğe giden yolda kuruluşun öncelikle yerinin belirlenmesi,bulunduğu sektör, ülke ve dünya ölçeğinde ilişkilendirilmesi önemlidir. İşte burada kuruluşların vizyonu, misyonu buna bağlı olarak iyileştirme alanlarının ortaya çıkarılması konularında yardıma ihtiyaç duyulmaktadır. Kuruluşun kendi içinde veya dışında fikirleri hizmetleri ve ürünleri etkili biçimde yayabilmesi ve sürdürülebilirliğini sağlaması bir yönetim modelini ve bunun temelleri olan ortak bir düşünce tarzının oluşturulması ile mümkündür. Kuruluşların esasen var olan ve planlanan girişimlerinin bütünleştirilerek yalınlaştırılması ve yapılması gerekenlerin belirlenmesi kuruluşun önceliğidir. ve nihayet diyebiliriz ki; Kuruluşun yönetim sistemi için temel bir yapı oluşturulması, bununla ilgili çerçevelerin ortaya çıkartılması, bir yönetim modelini gerekli kılmaktadır. Şirketlere bakacak olursak; Ortalama şirketler önemli bir bölüm oluşturuyor. Bunun üstünde en iyi uygulamaları gerçekleştiren şirketler yer alıyor. Ama hepsinin üstünde süreklilik ve sürekli iyileştirmeyi gerçekleştiren şirketler öne çıkıyor. Aynı değerlendirmeyi ülkeler açısından ortaya koyduğumuzda; kişi başına düşen milli geliri 2000 dolarlar seviyesinde olan Üretim Odaklı ülkeler var. Kişi başına düşen Milli geliri 7000-9000 dolar seviyelerinde olan Verimlilik Odaklı ülkeler var. Bütün bunların üzerinde de milli gelirleri 20000 doları aşan Yenileşim( İnovasyon) Odaklı ülkeler var. Yenilikçilik ilerlemenin en uygun yöntemidir. İşte KalDer ve EFQM Mükemmellik Modeli sizlere böylesi kaldıraç gücü olan kuvvetli bir yönetim modelini sunma çabasını gösteriyor. Belirsizlikleri kucaklamak ve geleceğe hazırlıklı olmak yeni yaşam biçimlerini öngörmek ve hatta yönlendirmek durumunda olmalıyız. KalDer son yıllardaki çalışmalarında özellikle bu kavramları işleyerek üyelerine yardımcı olmaya, yol gösterici olmaya özen göstermektedir. Kongrelerimiz “Yenileşim Yönetimi” , “Fark Yaratmak” temaları üzerine kurgulanmaktadır. Bunlar bir anlamda strateji nedir? sorusunun yanıtları olmaktadır. 20-21 Kasım 2012 tarihlerinde yapılacak olan 21’nci Kalite Kongresi’nin ana teması “Yaşanabilir Gelecek”tir. Buluşmak dileklerimizle. A.Hamdi DOĞAN KalDer Yönetim Kurulu Başkanı