26 Dünyanın her yerinde, yıkıcı sayılan, toprak ağalığı

0. Senatosu
B : 26
Dünyanın her yerinde, yıkıcı sayılan, toprak
ağalığı, beleşçilik, uyduruculuk, dış sömürüyü
destek, tefecilik, Devleti kişilere sömürtme ve
Anayasa ile onun kaynağına saldıranları cesa­
retlendirdiği ve bu gibi densizlikleri yerenleri
aşırılıkla damgaladığı gibi, bozuk düzeni de­
ğiştirip Anayasaya uydurmak .istiyenleri de
komünistlikle sııclıyan zihniyetten daha yıkıcı
olamaz. En yıkıcı zihniyet budur, iktidar bu­
nun etkisi altındadır. O halde önce yıkıcı zih­
niyetten iktidar kurtarılmalıdır.
BAŞKAN — Sayın Yıldız bağlamanızı rica
ediyorum.
AHMET YILDIZ (Devamla) — Bağlıyorum
efendim. Kısacası, T. O. Anayasası ve Devlet
felsefesi bugünkü Hükümetin tututmundan ra­
hatsızdır.
Sayın arkadaşlar; toplum yapımız Anaya­
saya uymuyor. Hükümetin tutumu da Anaya­
sa dışındadır.
Toplumsal yapıyı elverişli bir iklim haline
getirecek düzen değişiklikleri yapılmadıkça ve
A. P. iktidarını Anayasa içine sokmadıkça Tür­
kiye'ye huzur gelemez.
Kavramaları bile yanlış yorumlayan ve «sı­
nıf yoktur» gibi bilginleri güldüren beyanlara
umut bağhyan ve sosyalistlerin nefesini dinle­
mekle sosyal sorunlara çare bulduğunu sanan
Hükümet uyarmalara kulak asmıyor.
Ölmüş bir Devletin yaşama gücü kalmamış
organlarına aşılamak yoliyle, iflâs etmiş Devlet
felsefesine yaşama gücü kazandırmak istiyen
eylimlerin batırdığı D. P. nin arkasından A. P
nin de aynı etkiler altında bulunması veya bâ­
zı kanaatları ile bu etkilerin altında bulunması
büyük talihsizliğimizdir. Bu talihsizliği gider­
me fırsatı henüz geçmediği inancı ile uyarma­
larda bulunuyoruz. Düzelme eğlimi gösteremiyen Hükümet yerine A. P. ye yönelen uyarma­
larımızın anlayış görmesini dileriz.
BAŞKAN — Vaktinizi tecavüz ettiniz Sayın
Yıldız takdirinize bırakıyorum.
AHMET YILDIZ (Devamla) — Bitiriyo­
rum efendim."
Türkiye'nin temel sorunu toplumsal yapımı­
zı ve A. P. iktidarını Anayasaya uydurmaktır.
Sayın Başbakanın baştaki görevi de budur.
Bu yapılmadıkça bütün mutluluk edebiyatları
boşuna nefes harcamaktır.
29 . 1 . 1969
O :3
BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Yıl­
dız.
AHMET YILDIZ (Devamla) — Bir soru ile
bitiriyorum: Türkiye'de kaygı duyduğumuz bâ­
zı olaylarda Hükümetin tutumunu lütfen açık­
larsa memnun kalacağız. Sümerbankm lokavtı
büyük rahatsız edici haldir. Devlet kurumla­
rına geçerli görüyoruz. Anadolu Ajansında
daha anlamlı veya daha tehlikeli bir eğilimi de
haber alıyoruz. Acaba Hükümet bunlara seyir­
ci mi kalacak, yoksa bize de umut verecek bâzı
tedbirler düşünüyor mu? Saygılar sunarım.
BAŞKAN — Teşekkür ederiz Sayın Yıldız.
Sayın Kapanlı buyurunuz efendim.
A. P. GRUPU ADINA TURHAN KAPAN­
TI (Ankara) — Muhterem Başkan, Sayın sena­
törler, A. P. Grupu adına sözlerime başlarken
Yüce Heyetinizi saygıyla selâmlarım.
Muhterem senatörler, iyi Hükümet, iyi ida­
re; kötü Hükümet, kötü idare Türkiyemizde
v
ugün her vesiyle ile münakaşası yapılıyor.
Yanıltıcı isnadın tam tarifini yapmak ve mese­
lemizi vuzuha getirmek lâzım ve zaruridir. Hü­
kümet mesuliyet esasına göre çalışıyor. Daima
hesap vermeye hazır. Takdir ve salâhiyetleri­
ni mâkul ve zamanında aJhlâki ve hukukî mec­
buriyetlere göre kullanıyorsa, insafsızlar ha­
riç, herkes bu Hükümete iyi Hükümet demek
mevki, mecburiyet ve zaruretindedir.
Siyasi iktidar secim beyannamesinde ve Hü­
kümet programında taaihhüt ettiklerini zama­
nında yerine getirmiş ve taahhüdünü ifa etmiş
ise başarılı ve 'kuvvetli Hükümettir. Hükümet
halka hoş görünmek, muayyen baskı grupla­
rının temayülleri istikametinde idareyi sorum­
suz ellerin hâkimiyetine teslim etmemiş ise,
kuvvetli, basiretli, ehliyetli Hükümettir. Ve
yine Hükümet vaziyetin icabettirdiği tedbirle­
ri alırken, müsDet, yapıcı ve süratli hareket
ede^ilivorsa bu Hükümet kuvvetli ve muktedir
bir Hükümettir.
Muhterem senatörler, A. P. iktidarı ve onun
mümtaz başı dördüncü bütçesini Meclislerimi­
ze takdim etmiş olmanın bahtiyarlığı ve aziz
milletimize belli, mütevazi imkânlarını en iyi
şekilde kullanarak hizmet getirmiş bulunmanın
masum sevinci ve memnuniyeti içindedir. Mese­
leyi basite irca etmek suretiyle, fikrin huzu­
runuzda münakaşasında fayda umuyoruz.
231 —