HABER BÜLTENİ 9 Temmuz 2007 Haber Özetleri Irak Irak'ta Kerkük yakınlarında, Şii Türkmenlerin yaşadığı, Tuzhurmatu'ya bağlı Emirli köyünde Cumartesi günkü saldırıda 150 Türkmen yaşamını yitirdi. Türkiye, yaralı Türkmenler'den 21'ini tedavi iç Ankara'ya getirdi. Kerkük'teki intihar saldırısında 250 kişi de yaralandı. Yaklaşık 100 işyeri ve evin hasar gördüğü saldırı, Kerkük'te, "referandum" tartışmalarının, zirvede olduğu bir zamana rastladı. Saldırıları, henüz üstlenen olmadı. Bu ay içinde, Kerkük'ün statüsünün belirleneceği referandum için, nüfus sayımı yapılması planlanıyor. Ankara, 21 yaralının Türkiye'de tedavisi için bölgeye iki askeri ambulans uçağı gönderdi. Yaralılar, Ankara'ya getirilip, GATA'da tedavi altına alındı. Yaralıların İlk ziyaretçilerden biri, Irak Türkmen Cephesi Başkanı Saadettin Ergeç oldu. Ergeç, yaralılardan birinin yolculuk sırasında öldüğünü söyledi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, bölgeye doktor ve ilaç göndermek için temaslarının sürdüğünü belirterek, yerel makamlardan talep gelmesi halinde ilave ambulans uçaklar göndermek istediklerini kaydetti. Gül ayrıca, Irak Türkmen Cephesi Başkanı Sadettin Ergeç'in bugün kendisini arayarak, saldırıdan sonra göstermiş olduğu destekten dolayı Türkiye'ye teşekkür ettiğini söyledi. (AA) Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Bizim hiç kimseden bununla (sınır ötesi operasyon) ilgili izin alma gibi bir durumumuz söz konusu değildir'', dedi. Katıldığı EXPO 2015 İzmir Yönlendirme Kurulu Toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile yaptığı telefon görüşmesinde, sınır ötesi operasyonun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, Türkiye'nin Irak'ın kuzeyine yapılabilecek sınır ötesi operasyonla ilgili kimseden izin alma gibi bir durumun söz konusu olmadığını, Türkiye'nin her türlü kararı kendisinin vereceğini, icraatlarını kendisinin yapacağını söyledi. Hükümet ile Genelkurmay Başkanlığının görüşmeler yaptığını, nasıl hareket edileceğinin belli olduğunu ifade eden Gül, ''ABD'ye sadece Irak’ın kuzeyini işgal eden güç olduğu için terörle mücadele konusu söz konusu olduğunda, sadece Bağdat'taki, Basra'daki değil, Irak’ın kuzeyine yerleşen terör örgütleriyle mücadele etmesi gerektiğini hatırlatırız. Ötesinde her şey bize kalmıştır. Bunları ilettim kendisine'', diye konuştu. (AA) 1 Irak Petrol Bakanı Hüseyin El-Şehristani, Irak'ın kuzeyindeki sözde bölgesel yönetimin imzaladığı petrol anlaşmalarının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. El Arabiya Televizyonu'na demeç veren Şahristani, söz konusu anlaşmaların hükümetçe benimsenen tartışmalı petrol yasasına uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. Bu açıklamanın, Irak'taki Sünni ve Kürt gruplarla radikal Şii lider Mukteda El-Sadr'ın, farklı nedenlerle yeni yasa tasarısına karşı çıktığı bir dönemde yapılmasına dikkat çekiliyor. Washington tarafından Irak'taki ulusal uzlaşmanın temel unsurlarından biri olarak kabul edilen yeni petrol yasa tasarısı, petrol gelirlerinin 18 vilayeti arasında adil biçimde dağılımı öngörüyor. Tasarının Parlamentoda oylanmasının Eylül ayına bırakılabileceği belirtiliyor. (TRT) Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, İran ve Suriye’yi terörizmle mücadelede ülkesine tam destek vermeye çağırdı. Talabani, El Arabiye televizyonuna verdiği demeçte, “Terörizmle mücadelede İran ve Suriye’yi tam olarak yanımıza çekebilsek, terörü temizleme işi yüzde 70 daha kolay olurdu”, dedi. Talabani, İran’ın Şii milisler üzerinde etkisini kullanmasının ülkedeki mezhep çatışmalarının çözümünü kolaylaştırabileceğini kaydetti. ABD, Suriye ve İran’ı, Irak’taki terörizme destek vermekle ve mezhep çatışmasını körüklemekle suçluyor. ABD’li yetkililer, teröristlerin Irak’a Suriye’den sızdığını, İran’dan da Irak’a silah ve mayın götürüldüğünü iddia ediyor. Her iki ülke de bu iddiaları reddediyor. (NTV) Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani düzenlediği basın toplantısında, Emirli’de yaşanan olayları kınadıklarını ifade etti. Talabani, “Türkmen kardeşlerimize yönelik hunharca saldırıyı şiddetle kınıyorum,” ifadesini kullanarak, yaralı ve ölenlerin ailelerine gereken yardımların yapılması için çaba harcanacağını bildirdi. (www.bizturkmeniz.com) Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani yaptığı açıklamada, siyasi mutabakata varmak için bir ortak komisyon kurulduğunu ve Irak Uzlaşma Cephesi Bakanlarının, hükümete döndüklerini söyledi. Irak Uzlaşma Cephesi’nden Milletvekili Dr. Alaa Meki ise, Cephenin tutumunda bir değişiklik olmadığını ifade etti. Öte yandan, Irak İslam Yüksek Konseyi, Dava Partisi, KDP ve KYB’den oluşacak olan dörtlü Cephenin bu hafta içerisinde Talabani, El-Maliki, Barzani ve Ammar El-Hekim’in katılacağı bir toplantıyla ilan edileceği bildirildi. (TÜRKMEN HABER AJANSI) Musul İl Meclisinin Arap üyelerinden İbrahim Hamdi ve Halaf Ceza, kimliği belirsiz kişilerin açtığı ateş sonucu öldü. Bu olaydan sonra Musul İl Meclisindeki çoğunluk Kürt üyelerin eline geçmiş oldu. Diğer yandan, saldırıdan yarım saat sonra KDP’nin Musul bürosundan yapılan açıklamada, Musul’un birkaç bölgesinin sözde Kürt Bölgesine ilhak edilmesi gerektiği ifade edildi. (EL-DAR EL-IRAQİYA) ABD'nin Dışişleri eski Bakanı Colin Powell, Irak'taki iç savaşın artık önü alınamayacak bir boyuta geldiğini, Amerikan ordusunun bunu durduramayacağını söyledi. Powell, Aspen kentinde "fikirler festivali" adlı bir toplantıda, "Bu, ABD silahlı kuvvetlerinin durdurabileceği veya çözebileceği bir iç savaş değil", dedi. (AA) 2 Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Şii lideri Mukteda Sadr hareketi liderlerine, ulusal uzlaşma sürecine katılabilmek için şiddetten vazgeçmeleri çağrısında bulundu. Bu arada Mukteda Sadr'ın tekrar İran'a gittiği ileri sürüldü. Adının açıklanmasını istemeyen bir Amerikan ordu kaynağı, "kaynaklarımız Sadr'ın İran'da olduğunu belirtiyor", dedi; ancak Sadr'ın neden tekrar İran'a gittiği konusunda bir şey söylemedi. Öte yandan Irak’ın başkenti Bağdat’ın El-Amel bölge halkı, Amerikan güçlerinin, Mukteda Sadr’ın yakın bir adamını tutukladığını bildirdi. Bölge halkı, Amerikan güçlerinin Şeyh Nasır El-Saidi’yi tutuklamalarını kınadı. Amerikan güçleri söz konusu tutuklamanın gerekçesini açıklamadı. (AA)(MNA) Irak’ın en büyük dini mercilerinden Ayetullah Sistani, hükümetten mezhepçiliğe ve yabancı müdahalelerine karşı mücadele etmesini istedi. Irak’ta yayınlanan El-Sabah gazetesinin haberine göre parlamento üyesi ve Planlama eski Bakanı Mehdi El-Hafız’ı Necef’teki bürosunda kabul eden Ayetullah Sistani, Irak halkının birlik ve bütünlüğünün sağlanmasının zorunluluğunu vurguladı. Irak’ta yaşanan son gelişmeler konusunda görüşmelerin yapıldığı toplantıda Ayetullah Sistani, mezhepçilikle ve yabancıların ülkeye müdahaleleriyle mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. El-Sabah gazetesine görüşmeyle ilgili açıklamalarda bulunan Mehdi Hafız, Ayetullah Sistani’nin halkın hizmet beklentilerinin karşılanması ve ulusal uzlaşma konularının üzerinde ciddiyetle durduğunu belirtti. Mehdi El-Hafız, Ayetullah Sistani’nin Irak’taki bunalımın sona erdirilmesi için Irak halkının vatandaşlık menfaatlerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek, Irak halkının ulusal bütünlüğüne vurgu yaptığını ifade etti. (MNA) Irak'ta, direnişin merkezi durumundaki Anbar vilayetinde bir araya gelen Sunni din adamları ve aşiret liderleri, terörizmle mücadele ve vilayete barış ve istikrar getirme sözü verdiler. (AA) Avustralya, koalisyon askerlerinin Irak'tan çekilmesinin Ortadoğu'da daha büyük bir bölgesel ihtilafı tetikleyebileceği uyarısında bulundu. Avustralya Dışişleri Bakanı Alexander Downer, El Kaide'nin Irak'ta mezheple bağlantılı şiddeti tırmandırdığını söyledi. Downer, El Kaide'nin bunda başarılı olması durumunda mezhep gerginliğinin Orta Doğu'yu da aşıp çok daha büyük bir bölgede sıkıntılar doğurabileceğini belirtti. Irak'a komşu ülkelerin bu ülkedeki etnik gruplardan ötürü hassasiyetleri bulunduğunu da ifade eden Downer, koalisyon güçlerinin Irak'tan çekilmesinin bölgesel bir savaşın önünü açabileceğini öne sürdü. Irak hükümetinin güvenliği sağlayacak durumda olmadığını belirten Avustralya Dışişleri Bakanı "bu ortamda Irak'ın tam bir kaosa sürüklenmesine izin vermeniz halinde diğer ülkeler de ihtilafın içine çekilebilir ve büyük bir risk ortaya çıkar", diye konuştu. (TRT) Washington Post gazetesi yazarlarından Jim Hoagland, son köşe yazısında, Türkiye’nin Kerkük’ün Kürtlerin eline geçmesini önleyecek büyük bir harekata girişebileceği yönünde kaygılar bulunduğunu kaydetti. Hoagland, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın, olası Türk müdahalesinin önüne geçmek amacıyla Cuma günü Türk mevkidaşı Abdullah Gül’ü aradığını; ancak kesin güvence alamadığını belirtti. Hoagland, “Türkiye’nin işgali, ABD’nin Irak’taki 3 tabutuna son çiviyi çakacak. Bunun gerçekleşmemesinin sağlanması, ABD Başkanı George W. Bush’un gelecek haftalardaki bir numaralı önceliği olmalı”, ifadelerini kullandı. (NTV) Amerikalı muhafazakarların önde gelen basın organlarından, Conservative Voice (Muhafazakar Ses), Irak'ın kuzeyindeki sözde Kürt yönetiminin lideri Mesud Barzani'ye, terör örgütü PKK'yı bir an önce bastırması gerektiği; aksi takdirde ABD desteğini kaybedeceği uyarısını yaptı. Scott Sullivan imzalı haberde, PKK, 1917 Rus devrimindeki anarşistlere benzetilerek, devrimi destekleyen anarşistlerin daha sonra Sovyetlerin en büyük düşmanlarından olduğu ifade edildi. Haberde, "PKK ne istiyor?" sorusuna ise şöyle cevap veriliyor: Irak’ın kuzeyini ABD koruması altında kalıcı bir barınak olarak kullanmak ve buradan Türkiye'ye saldırılar yapmak; Irak’ın kuzeyinde bağımsızlık kazanmak; Iraklı Kürt liderlerle ortaklık kurmak ve bölgeyi Suriye, İran ve Türkiye'ye yönelik bir Kürt yayılımı için sıçrama tahtası olarak kullanmak. Bu arada İranlı yetkililerin, ABD askerlerinin Erbil'de ocak ayında tutukladığı 5 İranlıyı ilk kez ziyaret ettiği bildirildi. Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, 3 İranlı diplomatın dün yaptığı ziyaretin birkaç saat sürdüğünü söyledi. ABD, tutuklananların İran Devrim Muhafızları üyesi olduğunu ileri sürerken; Tahran 5 kişinin diplomat olduğunu savunuyor. (MNA) El Kaide ile bağlantılı olduğu iddia edilen Irak İslam Devleti adlı grubun lideri Ebu Ömer El Bağdadi, İran Irak hükümetine verdiği desteği 2 ay içinde kesmezse, İranlılara saldıracakları tehdidinde bulundu. (AA) Irak'ın başkenti Bağdat ve yakınlarında son 3 günde 11 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. Bu ölümlerle ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'un verilerine göre Mart 2003'ten bu yana ölen Amerikan askerlerinin sayısı 3 bin 601'e çıktı. (AA) Ortadoğu Filistin Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Selam Feyyad ile İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin Kudüs'te biraraya geldiği bildirildi. İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Livni, Filistin'de geçen ay kurulan yeni hükümet iş başı yaptığından bu yana, Feyyad ile ilk kez bir araya geldi. Bu arada, İsrail kabinesinin, El Fetih üyesi 250 tutuklunun serbest bırakılmasına onay verdiği bildirildi. (TRT) Kafkasya ve Orta Asya Gürcistan'dan bağımsızlığını tek yanlı ilan eden Abhazya'nın "Başbakanı" Aleksandır Ankvab, silahlı saldırıya uğradı. Saldırıda Ankvab hafif yaralandı. Ankvab'ın göreve gelmesinden bu yana dördüncü kez saldırıya uğradığı kaydedildi. (AA) Amerikan yönetiminin Orta Avrupa'da füze kalkanı oluşturma planlarına Moskova'nın tepkisi sürüyor. Rusya Başbakan Birinci Yardımcısı Sergey Ivanov, Washington'un planlarını "Yeni Berlin Duvarı" olarak nitelendirerek sert 4 tepki gösterdi. Polonya'ya füze, Çek Cumhuriyetine de radar yerleştirmeyi planlayan Amerikan yönetiminin kendileri için tehdit oluşturduğunu kaydeden Ivanov;"Washington, Berlin Duvarına benzeyen bu plan ile birlikte bizi kendisiyle kafa kafaya çarpışmaya zorluyor", ifadesini kullandı. Amerikan yönetimi ise, füze kalkanını İran ve Kuzey Kore'ye karşı oluşturmak istediğini belirtiyor. 2008'de görev süresi dolacak Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yerine, başta gelen adaylar arasında olan Ivanov, geçen hafta da Amerikan yönetimi füze kalkanında ısrar ederse Avrupa'daki Rus toprağı Kaliningrad'a füze sistemleri yerleştireceklerini söylemişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Amerika Birleşik Devletleri'ne geçen hafta gerçekleştirdiği ziyarette, 2020 yılına kadar tamamlanacak ve NATO'nun da yer aldığı ortak füze savunma sisteminin kurulmasını önermişti. (TRT) Avrupa Birliği Almanya Başbakanı Angela Merkel, Kıbrıs Rum Yönetiminden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Merkel, “İç sorunlarını çözememiş bir ülkeyi Avrupa Birliğine almamalıydık”, dedi. Dönem Başkanlığını 1 Temmuz’da Portekiz’e devreden Almanya’nın başbakanı Angela Merkel, kendi başkanlıkları dönemini Parlamento’nun Avrupa Komisyonu toplantısında değerlendirdi. Merkel, Sol Parti Meclis Grubu AB Genişleme Grubu Görevlisi ve AB Komisyonu üyesi Prof. Hakkı Keskin’in sorusu üzerine, Kıbrıs’ın AB üyeliğinin hata olduğunu söyledi. Kıbrıs konusunun gerçekten çok zor bir konu olduğunu ifade eden Merkel, tüm çabalarına karşın gerek “Kıbrıs Devleti” gerekse Türkiye’nin kendi çizgilerini aynen koruduklarını söyledi. Merkel, “Ancak bu görüşmeler göstermiştir ki, bundan sonra kendi iç sorunlarını çözmemiş hiçbir ülkenin AB üyeliğine alınmaması gerekir, aksi takdirde Kıbrıs örneğinde de görüldüğü gibi, üye olan ülke çözüm getirebilecek gelişmeleri engelleyebilmektedir”, dedi. Merkel, bir başka soru üzerine, AB Dönem Başkanlığı döneminde Türkiye ile iki yeni müzakere konu başlığının görüşmeye açıldığını ve Türkiye ile ucu açık üyelik görüşmelerinin sürdürüldüğünü de kaydetti. (NTV) Kıbrıs Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Tasos Papadopulos, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'a mektup göndererek, görüşme davetinde bulundu. Papadopulos'un daveti, dünkü Kıbrıs Rum basınında yer aldı ve Rum basını, Talat ve Papadopulos'un, 10 gün içinde görüşeceğini yazdı. Papadopulos'un mektubunu, kısa süre önce BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Michael Möller'le ilettiği belirtildi. Papadopulos'un, Talat'a gönderdiği mektupta, 8 Temmuz anlaşması çerçevesinde, "2 çalışma grubu ve 2 teknik komitenin çalışmaya başlaması konusunu görüşmeyi önerdiği" kaydedildi. Rum basını, Rum tarafının bu hareketinin, "BM'den, ABD'den, İngiltere'den ve BM Güvenlik Konseyinin daimi üyesi diğer ülkelerden ve Brüksel'den destek gördüğünü" belirtti. KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca, yaptığı açıklamada, konuyla ilgili öneri yapıldığını doğruladı; ancak önerinin, daha mürekkebi kurumadan Kıbrıs Rum basınında yer aldığına dikkat çekti. Sözcü, önerinin basında yayımlanmasının, Rum tarafının, konuyu ne kadar ciddiyetsiz bir şekilde ve iç politikasına dönük olarak ele aldığının göstergesi olduğunu 5 söyledi. (AA) Diğer Haberler Pakistan'da 6. günü geride bırakan, çatışmalara sahne olan ordu kuşatması altındaki Lal Medresesi'nde kontrolün, El Kaide yanlısı militanlara geçtiği haber veriliyor. Pakistan Din İşleri Bakanı, medresede kontrolü sağlayan militanların, serbest bırakılmamaları halinde kadın ve çocukları öldürmeye başlamasından endişe ettiklerini açıkladı. Pakistan ordusuna bağlı binlerce askerin kuşattığı medrese çevresinden patlama ve silah sesleri yükseldi. Ordu sözcüsü, duvarları yıkıp rehineleri kurtarma girişiminde bir komandonun öldüğünü, birinin de yaralandığını açıkladı. Militanların sözcüleri, çatışmalarda 30'u kadın 70 medrese öğrencisinin öldüğünü ileri sürerken, hükümet ve ordudan gelen açıklamalara göre ise ölü sayısı, bir albayın yaşamını yitirmesiyle 24'e yükseldi. Bu arada, Devlet Başkanı Pervez Müşerref, kuşatma altındaki Lal Medresesi'nde bulunan öğrenci ve militanlara teslim olma çağrısında bulundu. Müşerref, günlerdir süren krizin başlangıcından bu yana yaptığı ilk açıklamada, öğrencilere, teslim olmamaları durumunda öldürülebilecekleri uyarısında bulundu. Medrese'de bulunanlar ise teslim olmayacaklarını ve bir ay yetecek cephaneleri bulunduğunu duyurmuştu. Öte yandan, Peşaver'de, bir motosiklet fabrikasında çalışan Çinli 3 işçi, uğradığı saldırıda yaşamını yitirdi. Pakistan güvenlik kaynakları, her yönüyle araştırılan olayın, başkent İslamabad'daki mescit kuşatması ile bağlantılı göründüğünü belirtiyor. (TRT) Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice'tan, İran, Rusya ve Çin ile ilgili çarpıcı açıklamalar geldi. Çin'e "ticarette centilmen ol" çağrısı yapan Rice, İran'ın her geçen gün daha tehlikeli bir ülke olduğunu söyledi. Rice, Putin'in tekrar seçilmesi için anayasal engellerin kaldırılmasının çok kötü olacağını da savundu. Rice, bir televizyon kanalına verdiği demeçte, Çin'e, pazarını daha açık hale getirmesi ve parasal reform yaparak telif haklarını daha iyi koruması çağrısında bulundu. Güçlü bir Çin ekonomisinin, uluslararası sistemin yararına olacağını belirten Rice, "Bunu yaparken centilmenlik sınırlarını zorlamamak gerekiyor", dedi. İran ile ilgili gelişmelere de değinen Rice, Washington-Tahran ilişkilerinin, İran'ın giderek daha tehlikeli bir ülke olması yüzünden daha da zorlaştığını ifade etti. İran konusunda uluslararası destek beklediklerini ifade eden Rice, Tahran yönetiminin nükleer programından vazgeçmemesi halinde askeri müdahale seçeneğinin masada olduğunu ancak diplomasi seçeneğine öncelik verildiğini yineledi. Rusya anayasası gereği gelecek yıl görev süresi dolacak olan devlet başkanı Vladimir Putin ile ilgili soruları da yanıtlayan Rice, anayasada Putin'in kalmasını sağlayacak değişiklik yapılmasını beklemediğini, yapılırsa bunun çok kötü olacağını söyledi. (TRT) Amerika Birleşik Devletleri, Irak ve Afganistan'da ele geçirilen Çin yapımı silahlarla ilgili endişesini Pekin yönetimine iletti. İngiltere'de yayınlanan Financial Times gazetesinin haberine göre, Amerikan Savunma Bakanlığı'nın üst düzey yetkilisi Richard Lawless, Washington yönetiminin konuyu Pekin'e ilettiğini belirtti. Amerikalı yetkililer, son aylarda Afganistan'da Taliban ve Iraklı direnişçilerce kullanılan Çin yapımı zırh delici silahlar konusunda alarma geçtiklerini kaydetti. İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir Amerikalı 6 yetkili de, Çin yapımı silahları sağlayan ülkenin İran olduğunu söyledi. Amerikalı yetkili, Pekin'in bu konuda suç ortağı olduğuna dair ellerinde kanıt bulunmadığını; ancak Çin'in bu silahların satışında daha dikkatli olması konusunda çaba sarf ettiklerini söyledi. (TRT) Dünya Basını Bugünkü Financial Times gazetesinde İngiltere'nin yeni Dışişleri Bakanı David Miliband'le yapılmış özel bir mülakat var. Financial Times'ın manşeti, "Miliband'den İran'a nükleer uyarı". David Miliband İngiltere hükümetinin, nükleer emelleri olan İran'a karşı sert bir duruş sergileyeceğini söylüyor. David Miliband'e göre "İran'ın, Ortadoğu'da bir nükleer silahlanma yarışı başlatmaya hakkı yok". İngiltere'nin eski dışişleri bakanlarından Jack Straw iki yıl önce İran'a askeri bir operasyon düzenlenmesinin 'düşünülemeyeceğini' söylemişti. Financial Times ise Miliband'in mülakatta ısrarla bu görüşe katılmayı reddettiğine dikkat çekiyor. Miliband, çoğu kişinin onun 2003'te Irak'ın işgaline karşı çıktığını söylemesine karşın, o dönem hükümetin politikasını desteklediğini de belirtiyor. Guardian ve Independent'ın manşetlerindeyse, geçmişte İngiltere'nin eski Başbakanı Tony Blair'in medya danışmanlığını yapan Alastair Campbell'ın bugün piyasaya çıkacak kitabı var. İki gazete de Campbell'ın "Blair Yılları" adlı kitapta, 2003'te kabine üyelerinin, Irak'ın işgaline katılma konusunda çok ciddi şüpheleri olduğunu yazdığını vurguluyor. Independent manşetine Campbell'ın, "Irak konusunda Tony hariç hepimizin şüpheleri vardı", cümlesini çekmiş. Campbell, yeni Başbakan Gordon Brown'la ilgili olumsuz ifadelerin kitaptan çıkarıldığını kabul ederken; Brown ise kitabı okumadığını, okumayacağını, gelecekte kendisinin anılarını asla yazmayacağını söylüyor. Daily Telegraph'ın bugün manşetinde, ana muhalefetteki Muhafazakar Parti'nin, Başbakan Gordon Brown'u, terör stratejisinin tamamen hatalı olduğu yönünde uyarması var. Gazete, geçtiğimiz hafta Londra ve Glasgow'daki saldırı girişimleri ve saldırı sonrası, Interpol Başkanı'nın da İngiliz yetkilileri, ülkeyi ziyaret edenleri yeterince kontrol etmemekle suçladığını aktarıyor. Times ise manşetinde, İngiltere'de bu hafta yayınlanacak yeni ders programlarının önemli bir değişiklik içerdiğini belirtiyor. Gazetenin haberine göre bundan böyle İngiltere'de 11-16 yaş arası çocuklara, 'Ekonomik Refah ve Mali Güç' adlı bir ders verilecek. Amaç, gençlerin öğrencilik hayatlarında büyük borçlar altına girmeleri ve çalışma yaşamına bu borçlar eşliğinde başlamalarını önlemek. İsrail kabinesi dün El Fetih üyesi 250 Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını onaylamıştı. İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in zor günler geçirdiğini vurgulayan Times'a göre bu, 'Kolayca görevinden alınabilecek bir siyasetçinin cesur bir hamlesi'. Times başyazısında İsrail'in, Batı Şeria'daki Filistin yönetimini güçlendirmesi gerektiğini belirtiyor. Independent'taki haberde ise İsrail hapishanelerinde halen aralarında Hamaslı bakanlar ve cinayet suçundan beş kez ömür boyu hapis cezasına 7 çarptırılan El Fetih'in liderlerinden Mervan Barguti'nin de bulunduğu 10 bin kadar Filistinli mahkum olduğuna dikkat çekilmiş. Gazete ayrıca Filistinli baş müzakereci Saeb Erakat'ın da, serbest bırakılacak mahkumlarla ilgili olarak Ramallah'a danışılmamasını protesto ettiğini belirtiyor. Financial Times'ta bugün Türkiye'deki genel seçimlere iki haftadan az bir süre yayınlanmış bir haber-analiz var. Vincent Boland imzalı haberin başlığı, "AKP henüz temkinli ve seçkin iş çevrelerinin desteğini kazanmadı". Vincent Boland, Türkiye'de iktidar partisinin seçimde Anadolu'daki mali çevrelerin desteğine güvenmek zorunda kalacağını söylüyor. Boland'a göre Türkiye'de seçkin iş çevreleri AKP'yi takdir ediyor; ancak partiye ihtiyatla yaklaşıyor: "İstanbul'un ticari ve mali piyasalarda etkin kalbürüstü kesimindeki birçok kişi gibi, ekonomi uzmanları da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidarda kalmasını istiyorlar; ama AKP'ye asla oy vermeyeceklerini söylüyorlar." Financial Times'taki haber-analize bugün ayrıca bir de kamuoyu araştırması eşlik etmiş. Araştırmayı yaptıran, Raymond James Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş. Daha önce sonuçları Türkiye'deki bazı gazetelerde de yayınlanan bu araştırmaya göre seçimlerde AKP 307, CHP-DSP ittifakı 116, MHP 87, bağımsızlar da 40 sandalye kazanacak. Ancak araştırmanın 18 Haziran tarihinde yapıldığını da hatırlatmak gerek. İngiltere'de geçen ay Guardian ve Financial Times muhabirleri, PKK kamplarından izlenimlerini aktarmışlardı. Son olaraksa Independent muhabiri Nicholas Birch, Kuzey Irak'taki Kortek kampında, PKK liderlerinden Cemil Bayık'la bir mülakat yapmış. Birch haberine şöyle başlamış: "Gözlerinizi kapatın ve onun Türkiye'de gelecek hafta sonu yapılacak seçimlerle ilgili görüşlerini dinleyin. Cemil Bayık'ı neredeyse bir siyaset uzmanıyla karıştırabilirsiniz. Oysa öyle değil. Gerçekte o, Türkiye'ye karşı 25 yıldır sürdürdüğü savaş yaklaşık 40 bin kişinin canına mal olan PKK'nın en önemli iki isminden biri." Cemil Bayık'a göre Türkiye'de laiklik ve Kürtlerle ilgili tartışma, etkilerini sürdürmek isteyen güç odaklarının araç olarak gördüğü siyasi bir manevradan başka bir şey değil. Independent'taki haberin başlığı ise Cemil Bayık'ın bir cümlesi: "Türkiye, demokrasiyle diktatörlük arasında bir seçimle yüz yüze." Cemil Bayık PKK mensuplarının halen sadece meşru müdafaa haklarını kullandıklarını söylüyor, Türkiye'de bazı ilerlemeler görülmesine karşın liderlerin PKK'nın ateşkes çağrılarını ciddiye almadıklarını belirtip, ekliyor: "Biz savaşı sevdiğimiz için değil, bize başka bir seçenek verilmediği için savaşıyoruz." Cemil Bayık'a göre, Türkiye'de Avrupa Birliği'nce desteklenen demokratikleşme süreci de taklitten ibaret. Sınır ötesi operasyon tartışmalarına da değinen Bayık Türkiye'yi uyarmış: "Irak'ı işgal etmesi, Türkiye'nin bölünmesine yol açacaktır." Independent muhabiri, Türkiye'nin bu yıl ölen askerlerinin yarısının, Irak'taki direnişçilerin yol kenarlarına yerleştirilen bombalarla düzenlediklerine benzer saldırılar sonucu yaşamlarını yitirdiklerini söylüyor. Nicholas Birch, Türkiye'deki 2000 kadar PKK militanının 1995'ten beri bağımsız bir Kürt devleti için değil demokrasi için savaştıklarını da yazmış. 8