VERGİNİN ETKİLERİ A. Verginin Makro Ekonomik Etkisi Verginin makro ekonomik olarak etkini, önce kaynakların alınmasının ve sonra kullanılmasının etkileri şeklinde iki yönlüdür. Bunun için vergi yükü makro ekonomik olarak ele alınırken de, tek taraflı olarak, tam olmayan bir bakışla değil, geniş bir açıdan iki yönlü etkisi ile beraber incelenmelidir. Verginin istihlâke dolayısıyla, toplam talebe, tasarrufa ve yatırımlara etkilerinin tespiti ile verginin milli gelir ve gelişme oranına, istikrara ve gelir dağıtımına etkileri vergi yükünde rol oynamakladır. Vergi yükü için sonuç çıkarmada, verginin alınmasının ve kullanılmasının makro ekonomik değişkenlere etkisinin tesbiti gerekir. Aynı zamanda vergi yükü, verginin bu değişkenlerde hasıl ettiği etkiler dolayısiyle, vergi öncesi duruma göre de değişir. l- Verginin İstihlâk ve Tasarrufa etkisi: Vergi ödeyicinin ödediği verginin gelirinde veya sahip olduğu iktisadi değerlerde hasıl ettiği azalma dolayısıyla istihlâkine etkisi olur. istihlâk üzerinde hasıl olan hu etki her ferdin ve her vergi ödeyici grubun gelir seviyesine, ortalama ve marjinal istihlâk temayüllerine göre değişebilir. Vergi ödeyicinin ödediği vergi ile gelirinde hasıl olan azalma, istihlâk ve tasarruf temayüllerine bağlı olarak, gelirin istihlâk ve tasarrufa ayrılmasına göre kısmen istihlâki kısmen tasarrufu azaltır. Keynes'in istihlâk fonksiyonuna göre, gelir yükselirken marjinal istihlâk temayülü alçalır. Bu durumda yüksek gelir gruplarından alınan vergi, yüksek gelir seviyesinde marjinal istihlak temayülü daha az olduğu için, istihlâki aşağı gelirlilerden alınan vergiyi azalttığından daha az azaltır. Geliri yüksek olanların marjinal istihlak temayülleri b1 aşağı olanların b2 ise, yüksek gelirlilerden alınan 1 lira verginin istihlakte sebep olduğu azalma br .l, aşağı gelirlilerden alınan l lira verginin istihlakte sebep olduğu azalma b2.l olacaktır. 1 İy = b1 . l b2>b, ise İa > İy olur Aİa = b2.l İy Yüksek gelirlilerin İa aşağı gelirlilerin istihlâklerini gösterir. Şu halde, marjinal istiklâk temayülü gelir arttıkça azalıyorsa, verginin istihlâke etkisi, verginin yüksek veya aşağı gelirlilerden alınmasına, vergi yükünün gelir grupları itibariyle dağılımına göre değişir. Budada meseleyi genel olarak gelir ve gider vergileri diye iki vergi bakımından ele alacağız, Genellikle gider vergilerinin istihlâki gelir vergi-tinden daha fazla azalttığı kabul edilir. Bu genel görüş gider vergilerinin gelir artarken azalan oranlı olduğu, daha çok az gelirlilerden alındığı ve fiyatları yükselterek yalnız reel harcanabilir geliri değil, reel para mevcutlarını da azalttığı düşüncesine dayanır. Gider vergilerinin azalan orantılığı tamamen müstehlike yansıdığı varsayımı ile, gelir artarken, gelir içinde giderlerin oranının azalmasından ve azalan giderleri teşkil eden inallardan vergi alınmasından ileri gelir. Gider vergilerinin tamamen müstehlike yansıdığı kabul edilse bile artan oranlı olan gider vergileri sistemi olabilir. Bütün istihlâk giderleri vergiye tabi olsa da gider vergilerinin azalan oranlılığı yüksek gelirlilerin marjinal istihlâk temayüllerinin azlığı varsayımına dayanır. Gelir artarken marjinal istihlâk temayülünün azalacağı teorik olarak mantıki görünür. Keynes'in bütün ekonomi için söylediği gibi yüksek gelirli aileler gelirlerinden daha az, az gelirliler daha çok harcarlar. Marjinal istihlâk temayülü müspettir, birden azdır ve gelir artarken azalır. Fakat tatbikatta gelir artarken marjinal istihlak temayülünün azalacağı gösterilememiştir. Yapılan bazı anket sonuçları ortalama istihlâk temayülünün gelir artarken azaldığını, marjinal istihlâk temayülünün ise istikrarlı olduğunu göstermektedir. A. B. D. de ve İngiltere'de müstehlik bütçeleri üzerinde sapılan bazı incelemeler marjinal istihlak temayülünün birden ve ortalama istihlak temayülünden az olduğunu göstermiştir. Fakat bu gelir artarken marjinal istihlâk temayülünün azaldığını ifade etmemekledir. Farklı gelir seviyelerinde istihlâkin nasıl farklı olduğunu gösterime de gelir değişirken istihlâkin nasıl değiştiğini göstermez. 2 Aynı zamanda Duesenberry ve Friedman'ın istihlak fonksiyonu teorileri de marjinal istihlâk temayüllerinin gelir artarken azaldığını kabul etmez. Duesenberry'nin nisbi gelir ve bağımlı istihlâk fonksiyonu teorisine göre ailelerin istihlâkini kendi mutlak gelirleri değil nisbi gelir tayin eder. Yani her ferdin istihlâki başka fertlerin istihlâkinden etkilenir. Friedman'ın sürekli gelir hipotezine göre istihlâk bütün gelir seviyelerinde sürekli gelirin sabit bir fonksiyonudur. Bu sebepten istihlâk gelir oranı sabittir ve istihlâk temayülü bütün gelir seviyelerinde aynıdır. Bu istihlâk fonksiyonu kabul edilirse gider vergileri azalan oranlı olmaktan kurtulur, aynı oranlı veya artan oranlı vergi halini alır. Lakin bu teoriler istihlâk ve gelir arasında uzun süreli münasebeti ifade eder. Kısa sürede marjinal istihlâk temayülü ortalama istihlâk temayülünden az olabilir ve verginin dağılımı istihlâki etkileyebilir. Eğer istihlâk gelir münasebeti sabit bir oran olarak kabul edilirse, gider vergilerinin azalan oranlı olacağı sonucu ve buna dayanarak gider vergilerinin istihlâki gelir vergilerinden daha çok azaltacağı kabul edilemez. Burada asıl problem, gelir vergilerinin yükünün ve istihlâk vergilerinin yükünün gelir grupları itibariyle dağılımıdır. Eğer istihlâk vergileri vergi yükünü yüksek gelirlilerden az gelirlilere naklederse, az gelirlilerin marjinal istihlâk temayülleri yüksek, tasarruf temayülleri aşağı olduğu kabul edilirse toplam tasarruf artar denebilir. Fakat az gelirlilerin ortalama tasarruf temayülü aşağı ise de bu marjinal tasarruf temayülünün de aşağı olduğunu ifade etmez, istihlâk temayüllerinde önemli farklar yoksa da muhtelif gelir gruplarında yük, vergilenebilir kalemlere harcanan gelir yüzdesine göre değişir. Gelir ve gider vergilerinin istihlâke farklı etkilerde bulunup bulunmadıklarının incelenmesi, marjinal istihlâk temayüllerinin gelir grupları itibariyle farklılığı sebebi ile, bu vergilerin artan veya azalan oranlı olması ile değil, daha başka açıdan da yapılabilir. Burada sorulan soru, marjinal istihlâk temayülleri aynı olsa, gelir ve gider vergilerinin gelirlere oranlarında farklılık olmasa da, gelir ve gider vergilerinin istihlâke farklı etkileri olabilir mi sorusudur. İstihlâk vergileri fiyatları yükseltir ve yalnız reel harcanabilir geliri değil, reel para mevcudunu da azaltır. Eğer para yanıltması (Money Illusion) varsa parasal istihlâk harcamaları parasal gelire dayandığı için, istihlâk vergileri reel istihlâki vergi kadar azaltır ve istihlâk vergisi aynı miktar gelir vergisinden istihlâki daha fazla azaltmış olur. 3 Eğer para yanıltması yoksa yine istihlâk vergisi istihlâk harcamalarını azaltmada gelir vergisinden daha etkilidir. Fakat para yanıltması olduğu hale nazaran istihlâki daha az azaltır. Diğer bir iddia; artan oranlı gelir vergilerinin zenginlerin tasarruflarını azaltıp, tasarrufa aksi etkide bulunarak istihlâki teşvik ettiğidir. Harcama vergilerinin ise böyle etkisi yoktur, bilâkis tasarrufu teşvik eder. Gelir gruplarının istihlâk temayüllerinde fark olup olmamasına göre vergi yükünün gelir grupları üzerinde dağılımı istihlâki azaltıp tasarrufu artırıcı veya istihlâki artırıp tasarrufu azaltıcı etkilerde bulunabilir. İstihlak fonksiyonunun durumu tatbikatta henüz kati olarak tesbit edilemediği için, muhtelif durumlar farzedilerek verginin dağılımı ve kanuni istihlâke etkisi düşünülebilir. Kısımlararası bazı istatistiklerle farklı gelir seviyelerinde marjinal istihlâk temayüllerinin tesbit edileceği varsayımı ile böyle istatistikler kullanarak Musgrave ve Painter toplam vergi yükünün dağılımının toplam istihlâki çok az etkileyeceğini göstermişlerdir. Verginin istihlâkten gelen kısmından geri kalanı ise tasarrufta azalmaya sebep olur. istihlâkte sebep olduğu azalma fazla ise tasarruftaki azalma az olur. G toplam gelir, i ve t bütün ekonominin istihlâk ve tasarruf temayülleri, v vergi oranı ise, istihlâk ve tasarruftaki azalmaları şöyle gösterebiliriz. İ = i (G—vG) ve T=t(G-vG) vergiden sonraki istihlâk ve tasarruf miktarlarını gösterir. i> t ise, ivG> tvG, istihlâkteki azalma tasarruftaki azalmadan fazla olur. Burada verginin gelir etkisi sonucu istihlâk ve tasarruf etkisi üzerinde durmuş bulunuyoruz. Verginin ikame etkisi, sureti ile de istihlâk ve tasarrufa etkisi olur. Gelir vergisinde ikame etkisi çalışma arzını azaltmak sureti ile olur ve vergi gelirin azaltılması suretiyle azaltılır, istihlâk vergileri ise, gelir vergileri ile aynı ölçüde iş gücünü azaltmaz. 4 Bu şekilde gelirin azaltılması ile istihlâk ve tasarruf azaltılmış olur. Gider vergilerinde verginin ikame etkisi istihlâkten vazgeçilerek veya vergili malın istihlâkinden vazgeçilerek olacaktır. Eğer gider vergisi genelse, ikame etkisi ile istihlâk azaltılarak vergi ortadan kaldırılır, bir taraftan da verginin tasarrufu artırıcı etkisi olmuş olur. Verginin istihlâk ve tasarrufa etkileri, alınmasının etkisi yanında kullanılmasının etkileri de hesaba alınarak incelenmesi gerektiği için. verginin kullanılmasının etkilerinin de üzerinde durulacaktır. Vergi alındığı zaman, gelire etkisi ile, istihlâk ve tasarrufu azalttığı (- İ) ve (-T) miktarlarının verginin devlet bütçesinde istihlâke ve tasarrufa miktarlarından farklılığı ayrılan ölçüsünde gelirin istihlâk ve tasarrufa ayrımını etkilemiş olacaktır. 1) İh = Aİö ise Th = ATö olur, toplam tasarruf ve istihlâk değişmez. 2) İh > İö ise Th < Tö olur, toplam tasarruf azalır, istihlâk artar. 3) İh < İö ise Th > Tö olur toplam tasarruf arlar, istihlâk azalır. İh Hükümet istihlâkinde değişme İö özel istihlâkteki değişme, Th hükümet tasarrufunda İö özel tasarruftaki değişmeleri ifade eder. Verginin mevcut gelirin istihlâk ve tasarrufa ayrımını etkilemesi, istihlâki azaltırken tasarrufu artırmak gibi aksi yöndedir. Ancak gelir seviyesine etki ile, içinde bulunulan devre gelirinde istihlâke etkisi (toplam talebi etkileyerek) daha sonraki devre gelirini değiştirerek tasarrufu da artırıcı, azaltıcı veya aynı yönde etki hasıl edebilir. Vergi toplam istihlâk ve tasarrufu değiştirmemişse ekonomi tam istihdam seviyesinde ise bu, durumun korunmasını sağlar. Fakat denk bütçe çoğaltanı düşünülürse, biraz genişletici etkisi olabilir. Denk bütçe çoğaltanı hesaba alınmazsa verginin makro ekonomik bakımdan ilâve bir yükü olmaz. Eğer ekonomi tam istihdamın üstünde ise istihlâki azaltmadığı için, bütün ekonomiye beklenen olumlu etkisi olmamış olur. Ekonomi tam istihdamın altında ise bu halde de istihlâkin artırılması isteneceği için toplam istihlâkin değişmemesi, verginin istihdam seviyesine olumlu makro ekonomik etki hasıl etmediğini ifade eder. 5 Vergi toplam istihlâki artırıyor, tasarrufu azaltıyorsa: ekonomi tam istihdam seviyesinde ise. istihlâkin artması aşırı genişlemeye sebep olarak toplam vergi yükünü artırır. Tanı istihdamın üstünde ise durumu biraz daha kötüleştirir ve yine vergi yükünü artırır. Eğer ekonomi tam istihdamın altında ise. istihlâkin artması toplam talep noksanlığını biraz gidererek vergi yükünü azaltır. Vergi toplam istihlâki azaltıp, tasarrufu artırıyorsa: ekonomi tam istihdam seviyesinde ise, toplam istihlâkin azalmasının daraltıcı etkisi vergi yükünü artırır. Ekonomi tam istihdamın üstünde ise, istihlâkin daraltılması makro ekonomik bakımdan olumlu etki hasıl eder ve vergi yükü azalır. Ekonomi tam istihdamın altında ise. toplam istihlâkin azalması biraz daha daralmaya sebep olarak menfi etkisi dolayısiyle vergi yükü artar. Aslında verginin istihdam seviyesine, makro ekonomik etkisinden vergi yükü bakımından sonuç çıkarmak için toplam istihlâk ve yatırımlara etkisinin beraber incelenmesi gerekir. 2- Verginin Yatırıma Etkisi: Vergi yatınım, bir taraftan istihlâk ve tasarrufu diğer taraftan özel sektörün yatırım kararlarını etkileyerek değiştirir. Vergi tasarrufu azaltarak yatırıma hazır fonları azaltır. Gelir vergileri işletme yatırımları için gelecek sermayenin kaynağını teşkil eden yüksek gelirlilerin yatırını kapasitelerini azaltır ve işletmelerin yatırımlarım etkiler. Gelir ve kurumlar vergisinin yüksek marjinal oranları, bu şekilde hem iç ve dış fonları azaltarak, hem de yatırım gelirlerinin vergi ile azaltılması suretiyle yatırım arzularını azaltır. Aynı zamanda vergi istihlâke etkisi dolayısiyle toplam talebi azaltmak suretiyle de yatırımı etkiler. Fertlerin yatırımlarına verginin etkileri üzerinde Harvard Üniversitesinde yapılan bir araştırmada, yüksek gelir gruplarının yatırım için sermaye arzlarını yüksek gelir vergisinin azalttığı, fakat hâlâ tasarruf etmeğe ve işletmelere arz etmeğe muktedir oldukları bunun vergiye tabi olmadan fon biriktirebilecekleri bir çok yollar olmasından ileri geldiği, ve yüksek gelir sınıflarının yatırım programlarına ve politikalarına verginin etkisi olduğu tesbit edilmiştir. 6 Verginin yatırımlara etkisi vergi yükünü kimin taşıdığına dayanır, işletmeler vergiyi yansıtabiliyorlarsa yatırım arzularının azaltılmadı ortadan kalkabilir. Vergiyi bir masraf kalemi kabul ederek, verginin kârda sebep olduğu azalmayı telafi edecek şekilde fiyat teshiline gidebilirler. Bu sebepten verginin yatırımlara etkisi yansıması göz önünde bulundurularak incelenmelidir. Kısa devrede bile yansımanın iktisatçıların düşündüğünden daha fazla önemli miktarlarda olabileceği kabul edilmektedir. Yatırımlara etkisi hakkında sonuç çıkarabilmek için araştırma yapmak gerekir. Verginin yatırıma etkisi, özel sektörden kaynakların çekilmesi halinde istihlâk, tasarruf, ve yatırımlardaki azalmanın, verginin kullanılması halinde istihlâk ve yatırıma ayrımına göre olacaktır. Tam istihdam halinde verginin istihlâk ve tasarrufu alınan vergi miktarında azalttığı ve istihlâk ve tasarrufa başka hiç bir etkisi olmadığı farzedilirse, alınan fonların özel sektörde istihlâk ve yatırıma ayrımının, devlet sektöründe kullanılmasından farklılığı ölçüsünde yatırımı ve istihlâki etkilemiş olacaktır. Eğer vergi geliri devlet tarafından da özel sektör tarafından kullanıldığı şekilde istihlâk ve yatırıma ayrılırsa, başka etkileri yok düşünülse de, ayrıca genişletici etkisi olabilir. Bu durumda aldığından daha az harcaması gerekir. Tam istihdamın altında ise vergi bir kısım kullanılmayan fonların kullanılmasını temin ederek harcamaları artırabilir ve tam istihdam seviyesini temine yardımı olur. Tam istihdamın üstünde ise bu halde devletin vergi alıp aynen harcaması biraz daha genişletici etki hasıl edeceği için bütçe fazlası vermesi ve deflasyonist etkisi en fazla olan iktisaden en etkin vergiyi seçmesi gerekir. İçinde bulunulan iktisadi duruma göre verginin istihlâke, tasarrufa ve yatırımlara etkisi, bütün ekonominin şartlarına uygun veya aksi etkiler hasıl edebilir. Bu etkilerin duruma uygun olup olmamasına göre geniş anlamda gerçek vergi yükü ekonomi bakımından hafifler (veya ortadan kalkar) veya artar. Şartlara göre takip edilecek malî politika ve vergi politikası ekonomiye istenen olumlu etkiler hasıl edebilirse vergi ekonomi için yük olmaktan çıkacaktır. Vergilerin toplam istihlâk, tasarruf ve yatırıma etkilerini tesbit ettiğimizi farzederek, bunlarda tesbit edilen artma ve azalmanın gelir seviyesine etkisi ile son etkisini bulabilirsek, bu son etkiye göre vergi yükünün makro ekonomik bakımdan gerçek değerlendirilmesi yapılabilir. Fakat verginin bütün etkilerinin tesbit edilemezliği yüzünden bu teorik bir düşünce tarzı olmaktan ileri gidememektedir. 7 Vergilerin istihlâke etkisi, istihlâki azaltmak için vergi artırma ve istihlâki artırmak için vergi indirme sureti ile veya kendiliğinden değişen (built-in flexible) otomatik istikrarlandırıcı karakterde vergi alınarak olur. Vergi artırma veya indirmenin tesirliliği durumun doğru ve zamanında teşhisine dayanır. Arlan oranlı gelir vergilerinin ise kendiliğinden değişen otomatik istikrarlandırıcı özelliği, duruma göre kendiliğinden istikrarı temin edici rol oynar. Fakat artan oranlı gelir vergilerinin istikrara etkisi, hem vergilenebilir ve vergiye tabi gelirin ekonomideki yerine, vergilerin millî gelire oranına, cari gelirleri vergileyen tipte olmasına, hem de marjinal vergi oranlarının yüksekliğine, dolayı-sile vergi bazı ve vergi oranı elastikiyetlerine dayanır. Gelirin arttığı devrelerde artan gelirin hepsi alınamadığı gibi, gelirin azaldığı devrelerde de vergi azalması azalan geliri tamamen telafi edemez. Bu sebepten artan oranlı gelir vergisinin de istikrarsızlığı tamamen giderecek şekilde tesirli olduğu söylenemez. Verginin istihlâk ve yatırıma etkisi ile gelir seviyesine, istikrara etkisi yanında, gelir dağılımına ve gelişmeye etkisi de önem taşır. 3- Gelişmeye Etkisi: Verginin gelişmeye etkisini bulmak için vergi değişikliği halinde bu değişmeden hasıl olan milli gelirdeki artışı bulmak gerekir. Bunun için verginin tasarrufu ve yatırımı ne kadar artıracağını, yatırımdaki artmanın da milli geliri ne kadar artıracağını tesbit tatbikatta tanı olarak mümkün olmamaktadır. Verginin gelişmeye etkisi muhtelif vergi değişikliğinden hasıl olan milli gelirdeki değişmeyi, yani yergi değişmesi halinde vergiye nazaran gelişme türevini ifade eder. Gelişme için yatırım ve yatırım için de sermaye birikimi gerekir. ileri ülkelerde gelişme için yatırımın, az gelişmiş ülkelerde tasarruf ve yatırımın artırılması önem taşır. Bunun için verginin gelişmeye etkisi tasarruf ve yatırımları artırıcı etkisine göre olur. Yatırımların az gelişmiş ekonomiler için gerekli ve bütün .ekonomi için verimli sahalara yapılması gerekir. Verginin tasarruf ve yatırıma etkisi daha önce temas ettiğimiz gibi gelir ve ikame etkileri ile istihlâki azaltarak ve vergi yükünün dağılımına göre gelir dağılımını etkileyerek, marjinal tasarruf ve istihlâk temayülüne göre yapılır. Gelişmeye etkili olabilmesi tasarruf ve yatırımlarda büyük değişmeleri gerektirir. Burada vergilerin tasarruf ve yatırımlara etkisi, vergilerle özel sektörden alınan fonların devlet tarafından yatırım ve cari harcamalara kullanılması da hesaba alınarak düşünülmelidir. 8 Gelişme amacı ile vergi değişiklikleri vergi eşitliğini bozucu olursa, bu durumda gelişme uğruna vergide eşitlik feda edilmiş olur. Gelişmeyi teşvik tedbirleri kaynak yönünden kârların veya kullanılma yönünden yatırım giderlerinin tercihli muamelesi, meselâ yatırım indirimi, sureti ile hem yatay eşitliği (gelirin kaynak ve kullanılmasında eşit olanlara eşit muamele) hem de dikey eşitliği (farklı durumda olanları farklı artan oranda vergileme) bozar. Gelişmeyi teşvik edici vergi değişiklikleri gelişme uğruna eşitliğin ne kadar feda edileceğine dayanır. Gelişme için vergi değişiklikleri eşitlik ve gelişmeye verilen öneme ve önceliğe göre yapılacaktır. Meseleye, vergilerin gelişmeye etkisi ile, vergi yüküne etkisi ve sağlanan gelişmenin vergi yükünü azaltıcı, yükün adaletsiz dağılımını düzeltici etkileri ile beraber bakmak gerekir. 4— Gelir Dağılımına Etkisi: Kamu maliyesi bir ekonomide gelir dağılımını bir taraftan vergiler ve borçlar, diğer taraftan kamu giderleri ile isteyerek veya istemeyerek etkiler. Malî sistemin gelir dağılımına etkisi, istihlâk ve tasarruf hacminde hasıl ettiği değişmelerle bütün ekonomiyi kap.sar. Gelir dağıtımının ekonomide toplam istihlâk. tasarruf ve yatırımlara etkisi ekonominin istihlâk fonksiyonuna göre olur. Farklı gelir ve istihlâk fonksiyonu teorilerine göre gelirin daha adil veya adaletsiz dağıtımının etkileri değişecektir. Vergilerle gelir dağıtımının bu şekilde makro ekonomik etkileri (istihlâke, sermaye birikimine, yatırımlara etkileri gibi) gelirin daha eşit darılımı halinde, marjinal istihlâk temayülü gelir artarken azalıyorsa (Keynes'in istihlâk fonksiyonu gibi), toplam istihlâki artırıcı, tasarrufu azaltıcı rol oynar. Eğer Kriedman'ın istihlâk fonksiyonu kabul edilirse gelir dağıtımının istihlâk ve tasarrufa bir etkisi olmaz, çünkü istihlâk bütün gelir seviyelerinde gelirin sabit bir oranıdır, ortalama istihlâk temayülü marjinal istihlâk temayülüne eşittir. Due-senberry'nin nisbi gelir teorisine göre ise, fertlerin istihlâklerinin diğerlerinin istihlâkinden etkilenmesi sebebi ile çok yüksek gelirlilerin gelirlerindeki azalma ve az gelirlilerin gelirinde artma, bir taraftan az gelirlilerin istihlâkini artırırken, diğer taraftan da yüksek gelirlilerin istihlâklerinin azalması ve onların harcamalarından etkilenen gelir gruplarının harcamalarının azalmasını sonuçlandırabilir. Bu durumda eşit gelir dağılımının toplam istihlâk harcamalarını artırması kati değildir. 9 Görüyoruz ki, gelir dağıtımının makro ekonomik değişkenlere ve bu suretle istikrara ve gelişmeye etkisi ekonominin istihlâk fonksiyonuna bağlıdır. Bu sebepten adil gelir dağılımının gelişme amacı ile veya istikrarla çatıştığı fikri ele alınan istihlâk fonksiyonu bilinmedikçe ne kabul edilebilir ne de reddedilebilir. Vergilerin gelir dağıtımına etkisi, eşitsizlikleri azaltıcı şekilde ise, bunun sonucu olarak toplam istihlâk artar ve tasarruf azalırsa; ekonominin tam istihdamın altında ve üstünde olmasına göre, gelir seviyesine olumlu veya olumsuz etkileri olacaktır. Tam istihdamın altında ise harcamaların artmasının olumlu, üstünde ise olumsuz etkileri olur. Tam istihdam halinde ve gelişme için istihlâkin artıp tasarrufun azalmasının menfi etkisi olabilir. Bu halde daha adil gelir dağılımının fertlere sağladığı refah artışı ile, onun alternatif maliyeti diyeceğimiz gelişmeden sağlanacak refah artışı (gelişmeden fedakârlık ) karşılaştırılarak seçim yapılması gerekir. Buna göre sosyal adalete veya gelişmeye ve istikrara öncelik verilecektir. Eğer adil gelir dağılımı, gelişme ve istikrarla çatışmıyorsa, bu durumda vergi yükünün adil dağılımı ve adil gelir dağılımını sağlaması, verginin ekonomiye olumlu etkileri ile, (menfi etkileri anlamında yükü) yükü tamamen ortadan kalkabilir. Muhtelif vergilerin ve bütün vergi sisteminin gelir dağılımına etkisi, yani vergilerin ve giderlerin etkisi tesbit edilebilirse, yukarıdaki düşünce tarzına göre vergi yükü makro ekonomik olarak değerlendirilecektir. B- Verginin Mikro Ekonomik Etkileri Her vergi, vergi ödeyici üzerinde bir takım etkilerde bulunur. Bu etkiler ödenen verginin miktarı, gelirden, servetten veya harcamalardan alınması, alınma şekli, vergi ödeyicinin geliri, istihlâk temayülü, kendi ödediği ve diğerlerinin ödediği vergi hakkında bilgi derecesine göre değişir. Vergi ferdin gelirinde veya sahip olduğu iktisadi değerlerde azalmaya sebep olarak, gelirin istihlâk ve tasarrufa ayrılan miktarlarını azaltır. Bu şekilde vergi ödeyici üzerinde hasıl ettiği gelir etkisi ile refahım etkiler. V alınan vergi, G gelirde azalma S servette azalma V= G+ AS S=0 ise V= G ve 10 G = İ + T olur. Aİ istihlâkten gelen kısmı, AT tasarruftan gelen kısmı gösterir. Marjinal tasarruf temayülü sıfır ise ferdin istihlâki vergi miktarında azalır. V= G= Aİ olur T=0 dır. Marjinal tasarruf temayülü sıfırdan büyükse, marjinal istihlâk ve tasarruf temayüllerine göre, vergi kısmen istihlâkte kısmen tasarrufta azalmaya sebep olur. Vergi ödeyici üzerinde verginin diğer etkisi ikame etkisidir. Fert gelir vergisinde, vergi dolayısiyle çalışmasını azaltır, gelir yerine boş vakti tercih eder. Gider vergilerinde ise vergili malların istihlâki yerine vergisizler ikame edilir veya istihlâk harcamaları azaltılır, tasarruf artırılır. Verginin ikame etkisi şahsın gelirini veya istihlâkini azaltmasına sebep olur. Boş vaktini veya tasarrufunu artırır. Vergi genci olmadığı zaman işgücü vergili sahadan vergisiz sahaya kayabilir veya vergili mal yerine vergisiz mal istihlâk edilebilir. Verginin ikame etkisi ile fert vergi ödemeden kurtulur ve vergi yükü de ortadan kalkar. Fakat fert, iş gücü arzını azaltmaktan veya vergili malı istihlâkten vazgeçmekten refah kaybına uğrarsa, vergi bu şekilde bir yüke sebep olur. Yukarda belirttiğimiz gibi verginin vergi ödeyici üzerindeki hu etkileri verginin alınış tarzı, ödeyicinin vergi hakkında ve vergi yükünün dağılımı hakkında bilgi derecesi, vergi kanunlarının bünyesi, vergi oranları gibi faktörlere de dayanır. Gelir vergisinde kaynakta kesme veya beyanname ile ödeme hallerinde verginin gelir etkisi değişmez. Fakat kaynakta kesme metodunda kazanıldığı zaman alındığı halde, beyanname ile muayyen devrelerde ödendiği için kısa sürelerle likidite etkisi olabilir. Verginin ikame etkisi ise vergi ödeyicinin ödediği vergi hakkında bilgi sahibi olmasına dayanır. Vergi kısmî olduğu zaman ferdin vergili sahadan vergisiz sahaya kayması veya genel olduğu zaman gelir vergisinde çalışmaktan, istihlâk vergilerinde istihlâkten vazgeçmesi şeklinde ikame etkisi, ödediği vergiyi bilmesi durumunda söz konusudur. Fertlerin ödedikleri vergiler hakkında bilgi derecesi bilinmedikçe vergi bünyesindeki değişmelerin fertlerin davranışlarına etkileri üzerinde fikir yürütmek bir anlam taşımaz. Verginin alınma tarzına göre, meselâ kaynakta kesmeye nazaran beyanname ile ödenmesi halinde vergi ödeyicilerin ödedikleri vergiyi daha iyi bilebilecekleri düşünülebilir. Fakat yapılan bir anket sonucu, kaynakta kesmenin daha az rol oynadığı yüksek gelir seviyesinde, ödenen vergiyi az tahmin hatasının kaynakta kesme tatbik edilenlerden az olmadığını göstermiştir. 11 Bu ankete göre hem kaynakta kesme hem de diğer yollarda vergilemede vergi ödeyiciler ödedikleri vergiyi fiilen ödediklerinden daha az zannetmektedirler. Bu sonuçtan, kaynakta kesmenin açık bir farklı etkisi olduğu görülmemekte, vergi alınış tarzının ödenen vergi hakkında bilgi derecesine önemli etkisi olmadığı çıkmaktadır. Fakat yapılan başka bir araştırmaya göre vasıtasız vergilerin kaynakta kesilmesinin daha büyük yanıltıcı etkiye sahip olduğu söylenmektedir. Bizzat mükellefin kendisinin ödemesi halinde kaynakta kesmeye nazaran hiç olmazsa vergiyi ödediği anda vergi hakkında tam bilgisi olacaktır. Vasıtalı vergilerde de verginin perakende satış vergisi veya perakende seviyeye kadar genişletilen ilâve edilen değer vergisi şeklinde alınmasında fert, muamele vergisi veya imalat ve toptan satış safhalarında alınan satış vergilerinden daha iyi bilgi sahibi olabilir. Eğer fertler ödedikleri vergileri noksan tahmin ediyorlarsa sübjektif olarak hissettikleri vergi yükleri daha az olacaktır. Aynı zamanda kaynak tahsisinde aşırı yük hasıl edici etkileri de az olur. Diğer taraftan fertlerin vergi yüklerine, vergi yükünün ve kamu hizmetlerinden sağlanan faydanın fertler arası dağılımı hakkında bilgi durumları da etki eder. Verginin fert üzerinde diğer bir etkisi, vergi kanunları çerçevesi içinde verginin adil dağılmamasından hasıl olur. Vergi yükünün dağılımı bakımından vergi bünyesi, vergi oranları, muafiyet ve indirimler rol oynar. Vergi yükünün iyi dağılmamasına eşit olanlara eşit davranılmaması sebep olur. Eşit olanlara eşit davranılmaması, yani yatay eşitlik olmaması, kanunlardaki ayırma, bazı açık kapı veya tuzaklardan ileri gelir. Vergilemede açık kapılardan kanun yapıcının kanunu iyi hazırlayamaması sonucu vergi avukat veya muhasebecilerinin ustalığı ile faydalanılır. Kanun hükümlerinden faydalanılarak verginin önlenmesi, vergi ödeyenler üzerine menfi etki eder. Vergi kanunlarının bazı boşluklarından faydalanarak vergiyi önleme veya kanuna aykırı olarak vergi ödememek, yani vergi kaçakçılığı ile, vergi ödemeyenler kendi vergi yüklerini azaltırken adaletsiz vergi dağılımı sebebiyle diğer fertlerin yüklerini artırırlar. Görüyoruz ki, vergi mikro ekonomik olarak vergi ödeyiciye, gelir etkisi, ikame etkisi ve vergi yükünün eşitsiz dağılımı suretiyle eşitsizlik etkisi gibi etkilerde bulunur. Bu etkiler de verginin alınış tarzı, ödenen vergi hakkında bilgi derecesi ve vergi kanunlarının bünyesine göre ferdin vergi yükünü azaltıcı veya artırıcı etkiler. 12 KAYNAKÇA 1. ARSAN, Doç. Dr. H. Üren, “Tarımımızın Sosyal – Ekonomik yapısı, Vergileme ve Gelişme. 2. TÜRK, Dr. İsmail, “Maliye Politikası, Amaçlar, Araçlar. 13