TERÖR VE İSLAM Değerli okurlarımıza sunduğumuz bu yazı İstanbul Aydın Üniversitesinde verdiğimiz konferansa katılan gönül dostlarımızın ve katılamayan millet dostlarının isteği üzerine aynı konu üzerinde yeniden bir çalışmadır. Öyle zannediyoruz ki İslam dünyasının başında Demokles’in kılıcı gibi sallanmak istenen bu sorunun hangi siyasi, ekonomik ihtirasın sorusu olduğunu daha çok anlamak imkânına kavuşacağız. Bu vesile ile, Konferansa katılan gönül dostlarına, böyle bir çalışma imkanını sağlayan Aydın Üniversitesine ve Said Yılmaz hocaya teşekkür ediyoruz. TERÖR NEDİR? İSLAM DİNİ NEDİR? İSLAMIN TERÖRLE SUÇLANMASI NASIL BİR OYUNDUR? Terör dilimize Fransızcadan girmiş bir kelime. Terreur; Latince terror, terrere korkutmak, bir gücü bir iktidarı zorla kabul ettirmek amacıyla sistemli bir biçimde kuvvet kullanma, yıldırma, tedhiş anlamına geliyor. TDK’nin Türkçe sözlüğüne göre de aynı anlam verilmiş. Bir süreden beri batı ve benzeri merkezler, İslam’a pek çok kavram yakıştırdı. Mesela, bu kavramlardan birisi de terör oldu. Müslümanların ve insanlığın en son ilahi kitabı, terörün kaynağı ve rahmet Peygamberi Hz. Muhammed haşa en kanlı terörist diye karalanmağa çalışıldı ?! İslam’ı hiçbir biçimde temsil etmesi mümkün olmayan kanlı ve kapkara facialar İslam’a mal edildi, İslam’la ve rahmet peygamberi Hazreti peygamberin şahsiyeti, misyonu ile hiçbir alakası olmayan aldatıcı kahramanların arkasından koşuldu. Binalara, taşıtlara ve sivil halka saldırmak cihat sayıldı. İslam düşmanları İslam’ı insanlık nezdinde terörist, vahşi, göstermek ve dünyayı kandırmak için Müslümanların bilgisizliğini, fetretini (idari, siyasi, ekonomik organizasyondan ve koordinasyondan mahrum İslam dünyasını,) şeytan gibi istismar ettiler. Pek çok İslam ülkesi emperyalist işgal ve zulüm altına düştü ve bu bölge Müslümanları milyonlarca sivil Müslümanı şehit verdi, kaybetti. İslam ülkelerinin siyasi ve idari birlik ve ahenginden mahrum Müslümanların başı kesik koyun gibi itildikleri şuursuz ve tuzak çıkışlar terörizm olarak afişe edildi ve İslam’a saldırıldı. Anglo Saksonların pek sevdiği sürek avları(*) tekrarlandı durdu… Ve hala bu sürek avları sürüyor. Türkiye ve dünya Müslümanları bu oyunu fark edip, üstün bir strateji (**)ile cevap vermediği takdirde mağlubiyetler, üzüntüler kaçınılmazdır. AKIL VE VİCDANA SESLENMEYE DEVAM EDELİM. Sonuç olarak akıl, merhamet, insanlık ve fıtrat dini İslam karalandı. İnsanlığın aklını kullandıkça ve insan kalabildikçe aradığı, özlediği tek dinin İslam olduğu şu akıl çağında, insanı kurtaracak İslam, eski dinler ve emperyalistler tarafından İnsanlık gündeminden düşürülmek istenmekte...(Yeri gelmişken beşerin bütün halis kafalarının İslam’a yöneldiğini söylemeliyiz. Akıl,vicdan İslam’ı gösteriyor..Goethe, Tolstoy, Bernard Shaw gibi dahiler hatta Bismark gibi yöneticiler İslam’ı selamlamakta. Şanlı Kur’an’ı İngilizceye çeviren M. Marmuduke, Pictal ve mesela Redhaous Mustafa büyük entelektüeller hep Müslüman olan değerler. İşte batıda Saint Paul uydurması olduğu bilinen muharref Hristiyan dini zayıflamakta, kiliseler kapanmakta, satılmakta, bir kısmının yerine, yerlerine camiler açılmakta... Bu durum karşısında telaşa düşen Batı ve kilise kendini sorgulamak yerine, İslam aleyhine bir haçlı seferi düzenlemeyerek Batı’nın aklını ve vicdanını İslam düşmanlığı ile zehirlemeye çalışmaktadır. Ne hikmetse bu çirkin oyunu İslam dünyası ve İslam entelektüelleri seyretmekle meşguller? BUYURUN AKLIN HUZURUNDA “İSLAM’DA TERÖR VAR MI?” SORUSUNU MÜZAKEREYE! “Terör ve İslam” arasında bir ilişki kurmanın akıl dışı, insaf dışı olduğunu görebilmek ve gösterebilmek terör ve İslam kavramlarından ne anladığımızı ortaya koymak zarureti vardır. Çünkü tarifler sosyal bilimlerin temellerini, hatta abc sini teşkil ederler. Bilimler pozitif, rasyonel, sosyal ve manevi bilimler diye sınıflandırılır. Onun için terörden ne anlaşılması gerektiğini, İslam’ın da ne olduğunu düşünmemiz gerekmektedir. Aksi halde terör ve İslam arasında nasıl bir ilişki kurmanın mantıksızlığını, gerçek dışılığını anlamak mümkün olmaz. Zihinsel bulanıklık hatta kargaşa sürer. Bu da kabul edilemez. Ne yazık ki zamanımızda terörün tarifi ciddi ihtilafları akla getirmekte. Herhangi bir eylemin küresel güç odaklarına göre tarifleri farklı ... Herkesin terör tarifi ve teröristi farklı… Mesela Eoka, Asala, Pkk’ nın bir terör örgütü olduğunu AB ülkeleri bir türlü kabul edemedi. Türkiye’nin etrafındaki pek çok ülkede, kuruluşlarından şu ana kadar ve geçmişteki uygulamaları göstermektedir ki terörist faaliyetlerin merkezi durumundadırlar. Mesela Yunanistan, Ermenistan ve İsrail gibi.. TERÖR, İSTEKLERİNİ PANİK VE DEHŞET SALMAK SURETİYLE ELDE ETME ÇABASIDIR Terörü hakkını veya fikrini kuvvet kullanarak savunmak, başkalarına kabul ettirmek için kuvvet kullanmaktır diye tarif etmek yeterli değildir. Bu tariften sonra, kaçınılmaz olarak “hangi hakkın, neyin, hangi şartlarda veya sınırda kullanılması meşrudur” diye araştırmayı sürdürmemiz gerek. Hatırlamak gerekir ki devlet, toplum ve medeniyet kurumlarında kuvvetin varlığı inkar edilemez.. Ahlak, muaşeret, kamuoyunun ise maddi güç kullanması söz konusu değildir ama, devlet ve hukuk güç kullanır. Onun için devletin yapısının ayrılmak bilmez kurucu elemanı güçtür. Bir ülkede ancak devletin silah kullanma tekeli vardır. a)Meşru müdafaa, b)Zaruret halleri c)Haklı ve meşru kanun emrinin uygulanması gibi istisnai hallerde kuvvetin kullanılması kabul edilmiştir, ancak bu güç ölçülü olmalıdır ve bağımsız mahkemeler eliyle kullanılmalıdır. Genel olarak bizzat ihkakı hak, hukukumuzda yasaklanmıştır. Kuvvet kullanarak hak elde etmeye çalışmak kabul edilemez. ve meşru bir hakka ulaşabilmek veya savunabilmek için kuvvet kullanma izni şartlara bağlanmıştır. Ve bu şartlara da titizlikle uymak gerekir. Durum böyleyken isteklerini insanlara dehşet saçarak kabul ettirmek yolu hukuk dışı, insanlık dışı bir yoldur, terörizmdir. Ems. (*)Sürek avı şudur, atlı avcılar ormanda bir avlanma bölgesini kuşatırlar. Besili atlar, etkili av silahları ile kuşattıkları avlanma bölgesine aç, yırtıcı çığırtkan köpekleri salıverirler. Neye uğradıklarını bilemeyen tilkiler ve benzeri hayvanlar gürültüden ürker ve şuursuzca kaçarlar. Ve uygun avlanma bölgesinde zalim avcıların kurşunlarına, saçmalarına hedef olur ve can verirler. Elbette bu fablımızda zalim avcılar kimlerdir, zalim avcılara uşaklık eden, köpeklik edenler kimlerdir? Bu da okuyucunun yorum,zihin ve hayal dünyasında çözümlenecektir? (**)Sultan Alpaslan Gazi, Fatih Sultan Mehmed, Yavuz Sultan Selim Han, Gazi Mustafa Kemal Paşa gibi… DÜNYA TARİHİNDE İNSAN HAKLARI NE ZAMAN VE KİM TARAFINDAN İLAN EDİLDİ? İSLAM NEDİR? İslam; barış ve fıtrat dinidir, insanlığın dinidir. Evrensel, akli, tabii ve insani dindir. Ne yazık ki tüm insanların, milletlerin haklara, hukuka sahip olduğunun ilan edilişini duymak için tüm dünya İslam’ın ve onun şanlı peygamberinin gelişini beklemek zorunda kalmıştır. Hz. Peygamberin son konuşmasında ilan ettiği ve 23 senelik hayatı boyunca uyguladığı insan hakları, hayvan hakları çevre hukuku ve dünya milletlerarası hukuk uygulamalarını görmek için Hz. Muhammed’in öğrencilerinin çok kısa sürede yayılan İslam’ın tatbikatını beklemiştir. Buna karşılık Ortadoğu’da insanlık İslam’dan önce bölgeye ve dünyaya hakim dinlerin kapalı, egoist uygulamalarına katlanmaya mecbur olmuştur. TERÖRÜN YAKIN TARİHİ Tarihimizde darbeler, terör ve isyanlar,36 devlet başkanından 12 sinin isyan ve darbe sonucu şehid olması. Sultan Abdülhamid’e Suikast teşebbüsü, *İttihat terakki ve balkan çeteleri, ermeni çeteleri ve isyanları, suikastları. Büyük Ermenistan hayali ve ermeni çete ve suikast çabaları. * Anarşistler ve Sultan Abdülhamid’e Yıldız Suikastı.T.Fikret’in ayıp alkışı. Mustafa Kemal’e suikast teşebbüsü. *İstiklal savaşında çeteler. * Bedirhanlar ve benzeri derebeylerin zaptı rapt altına alınma gayretlerine karşı çıkışı, İsyan çabaları. Miri ara düzeni, ağa ve bey rahatsızlıkları. Aşiretlerin özel statüsü ihmal edilince. * Terör en ucuz ve elverişli örtülü operasyon çeşididir ve terör örgütleri dış destek olmadan yaşayamaz.. Ve bir taban bulmaya oluşturmaya mecburdurlar. Küba, Arjantin, Çin, Vietnam gerilla mücadelelerinde bu gerçek defalarca ortaya çıkmıştır. *Çete savaşları ve terör, iktidarın ve düşman düzenli ordusunun teslimine kadar sürer. Kuvvayi Seyyare, milli mücadeledeki güçler düzenli orduya kolay geçememiştir. Hatta bazı unsurları isyanlarını sürdürmüş,bir kısmı da düşmana iltica etmiştir. *İSLAM İLE TERÖR ARASINDA BİR İLİŞKİ ARAMAK AKIL DIŞI, HAZİN BİR ÇABADIR! ANCAK MÜSLÜMANLARIN ARASINDA ÖZELLİKLE MÜSLÜMANLARIN, HETORODOKS CEMAAT VE AKIMLAR ARASINDA TERÖR GÖRÜLÜR. GÖRÜLEBİLİR. a)Hariciler, b) Sebeiye, Hz.Osman’ın Şehadeti, ilk ihtilal c) Hasan Sabbah ve taraftarları; Haşhaşinler ç) Nesturiler d)Asala, Eoka, Pkk İLKEL VE EGOİST YAKLAŞIMLAR Atina, Roma ve Musevilikte hak sahibi olabilmek, insan sayılabilmek Atinalı, Romalı veya Musevi olmaya bağlı idi. Yahudiler, Yahudiler dışında hiçbir toplukla temas edemezlerdi. Çünkü Allah’ın sevgili kavmi sadece onlardı. Yahudiler dışındaki topluluklara “Gentile” derlerdi. Irkçılığın, ırk egoizminin ilk örnekleri herhalde bunlar olsa gerek. *Oryantalizmin *Papalık, Fener tahrikleri ve batı kamu oyunun İslam aleyhine kurgulanması. Haçlı merkezleri ve Yahudiliğin çirkin İslam portesi çizme çabaları. Hz peygamberi, İslam’ı ve Müslümanları aşağılamak, dünyayı tahrik etme çabası sürdürülmekte. *SAVAŞ *Haçlı seferleri tam bir Vandalizm ve terördür. Haçlı sürülerinin papalığın ve papazlığın tahriki sonucunda Kudüs, Antakya ve benzeri Müslüman ve doğu Hristiyanları üzerinde uyguladığı vahşet mide bulandırıcı, alçakça ve iğrençtir. İnsanların cesetlerinin yendiği,sokakların ve mabetlerin kan gölünden süvarilerin bile geçemediği hanibalizm sahneleri yaşanmıştır. Kudüs’te haçlıların bu kan içiciliğine ve vahşetine rağmen Müslümanlar, Kudüs halkına, teslim olanlara hiç dokunmamışlardır. Güç kullanmanın bir başka yolu. Savaş hangi hallerde meşrudur? Haklı savaşlar ve terör. Kuvveti Hak ve hukuka bağlı kılmak *1 mart tezkeresi neden reddedildi? Irak harekatının milletlerarası meşruiyeti yoktu. Irak’ın işgali BM. kararlarına dayanmıyordu . Guantanamo yargılamaları da hukuki temelden mahrumdu. Kanunun, hukukun olmadığı bir adada yargılama yapıldı , devlet terörü estirildi. Türkiye’de bu etkiler kendini göstermekte gecikmedi. Özel yetkili mahkemeler, yani terör mahkemeleri büyük hukuk ihlallerine sebep oldular. Irak’ta olduğu gibi Afganistan’da da binlerce Müslüman öldürüldü. Her yer bombalandı. Bush yönetimi ile ayyuka çıkan Milletlerarası hukuka dayanmak çabası çöpe atıldı. Hakka değil, hukuka değil, kaba kuvvete tapılan bir dönem açıldı. Bob, Bog, Arap baharı, Kanlı sınırlar gibi projeleri en etkili ağızlardan açıklandı, itiraf edildi.