ALAN DENEME 3 CEVAPLAR 1. Bölüm: Hukuk 2. Bölüm: İktisat 3. Bölüm: Maliye 4. Bölüm: Muhasebe Yükseliş Kariyer Rehberliği HUKUK www.yukseliskariyer.com.tr 1. A) Siyasi parti üyesi olabilmek için mezuniyet şartı yoktur. B) Siyasi partilerin hazineden mali yardım alması yasak değildir. C) Siyasi partilerin kapatılabilmesi için Anayasa Mahkemesi’nin 2/3 oy çokluğu ile karar alması gerekir. D) Siyasi partilerin kapatılmasına sebep gösterilen kişilerin milletvekili olması durumunda, parti kapatma kararıyla birlikte TBMM üyelikleri düşmez ve bağımsız olarak milletvekilliklerini sürdürürler. E) Siyasi partiler mali bakımdan Sayıştay’ın değil Anayasa Mahkemesi’nin denetimine tabidir. CEVAP: C Siyasi haklar yalnızca sosyal devletin gereği değil hukuk devleti ve demokratik devletin de değeridir. CEVAP: B 3. Kanun ve KHK’lar esas yönünden somut norm denetimine tabidir. Somut norm denetiminin şekil açısından işletilmesi mümkün değildir. CEVAP: C 4. Bucak idaresinin kanunla kurulması zorunlu değildir. Bucak idaresi müşterek kararname ile kurulur. Diğer seçeneklerde belirtilen kanunla kurulan idarelere dikkat ediniz. CEVAP: A 5. Yetki saptırması idari işlemin amaç unsurundaki sakatlık halidir. Yetki tecavüzü, yetki gaspı, fonksiyon gaspı(fonksiyon gaspı) idari işlemin yetki unsuru ile ilgilidir. CEVAP: B 6. 30 gün içinde idari yargıda iptal davası açılır. İdari yargıda genel dava açma süresi 60 gündür ancak kamulaştırma davasında özel bir süre öngörülmüştür. CEVAP: B 7. Yetki ve Şekil paralelliği ilkesi bir anayasal ilke olmayıp Danıştay içtihatları ile getirilmiş bir ilkedir. CEVAP: B 8. İdare ve vergi mahkemesinin tek hâkimle verdikleri kararlara karşı Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz değil istinaf yoluna gidilebilir. CEVAP: C 9. 11. Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur. Olayda A elverişli hareketlerle suçun icrasına başlamış ancak elinde olmayan nedenlerle (polisin gelmesi) suçu tamamlayamamıştır, bu nedenle kasten insan öldürmeye teşebbüsten cezalandırılır. CEVAP: B 12. Şüpheli veya sanık ile aralarında nişanlılık ilişkisi olması hakimin davaya bakamayacağı hallerden biri değildir ancak hakimin tarafsızlığını şüpheye düşürecek hallerdendir. CEVAP: B Yükseliş Kariyer Rehberliği 2. 10. Suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesine kast denir. (TCK m.21/1). Yani failin fiili bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi halinde kasttan söz edilir. Kast manevi unsurlar arasında sayılmıştır. Kural olarak, suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. CEVAP: C 13. Türkiye’de işlenen suçlarda yetki 1) Genel yetkili mahkeme suçun işlendiği yer mahkemesidir. 2) Suçun işlendiği yer belli değilse, şüpheli veya sanığın yakalandığı yer mahkemesi yetkilidir 3) Şüpheli veya sanık yakalanmamışsa yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. 4) Şüpheli veya sanığın Türkiye'de yerleşim yeri yoksa Türkiye'de en son adresinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. 5) Mahkemenin bu suretle de belirlenmesi olanağı yoksa ilk usul işleminin yapıldığı yer mahkemesi yetkilidir. CEVAP: C 14. Hakkın kötüye kullanılması için; - Kişiye hukuk düzeni tarafından verilmiş bir hakkın bulunması, - Bu hakkın doğruluk ve güven kaidelerine aykırı kullanılması, - 3. Kişilerin bu durumdan zarar görmesi yada zarar görmesi tehlikesiyle karşı karşıya kalması gerekir. CEVAP: D 15. Hak ehliyeti medeni hakları kullanma değil ondan yararlanma ehliyetidir. Medeni hakları kullanma ehliyeti fiil ehliyetidir. CEVAP: E Kasten yaralama suçu zincirleme suç şeklinde işlenemez Zincirleme suç hükümleri uygulanamayan suçlar (1) Kasten öldürme (2) Kasten yaralama (3) İşkence (4) Yağma CEVAP: C 16. Kuzeniniz size 4. Dereceden yan kan soy hısımıdır. CEVAP: C 1 Yükseliş Kariyer Rehberliği www.yukseliskariyer.com.tr 17. Zilyetliğin idari yoldan korunması yalnızca taşınmaz mallar için öngörülmüş ve en büyük mülki amir tarafından verilen karara bağlanmış bir hukuksal koruma yoludur. En büyük mülki amirin vereceği kararlar da birer idari işlem olduğundan, bu idari işlemlere karşı idari yargı yoluna başvurmak mümkündür. CEVAP: E caklıya karşı müteselsilen sorumlu olurlar. Dolayısıyla borca katılma sözleşmesinin borçlu ile katılan arasında yapılan bir sözleşme olduğu ifadesi hatalıdır, borca katılan bu sözleşmeyi alacaklıyla yapmaktadır. CEVAP: A 23. Hakim, önüne gelen bir ticari uyuşmazlıkta evvela Türk Ticaret Kanunu’ndaki konuya ilişkin ticari hükümleri uygular. Şayet konuyailişkin emredici hüküm yoksa ancak o takdirde sözleşme hükümlerini uygulayacaktır. CEVAP: C 18. İtiraz, borcun reddedilmesini ifade ederken, defide borçlu borcunu kabul eder ancak ödemekten kaçınır. İtirazı hakim resen dikkate alırken, definin ileri sürülmesi gerekir. Defiyi ileri sürecek olan taraflardır, ilgili herkesin ileri sürebileceği ifadesi yanlıştır. Defi bir hakkın varlığını ileri sürmek anlamına gelirken, itiraz ise bir olaya ilişkindir. Defi kendi içerisinde kesin defi ve geçici defi olmak üzere ikiye ayrılır. Zaman aşımı defi kesin bir defiyken, ödemezlik defi geçici bir defidir. Bu nedenle D seçeneğindeki ifade doğrudur. CEVAP: D 20. Öneri, sözleşmenin tüm esaslı unsurlarını içeren, karşı tarafa yöneltilmesi gereken ve önerenin bağlı kalma niyetinde olduğu irade beyanıdır. Borçlar Kanunu’na göre tarife veya fiyat listesi göndermek öneri niteliğindeyken; ısmarlanmayan şeyin gönderilmesi öneri sayılmaz. Öneriden dönme beyanı öneriden önce varırsa, öneriyle aynı anda varırsa yahut öneriden daha sonra varır ancak daha önce öğrenilirse dönme beyanı önceliklidir. Hazır olmayanlar arasındaki sözleşme açık kabul gerektiriyorsa kabul beyanının gönderildiği anda sözleşme hüküm ve sonuçlarını doğurur ve kabul beyanı karşı tarafa ulaştığı anda sözleşme kurulmuş sayılır. CEVAP: E Yükseliş Kariyer Rehberliği 19. Normal şartlar altında tescil talebinde bulunacak kişi, tapuda yapılacak işlem kimin aleyhine ise o kişidir. Ancak, miras, işgal, kamulaştırma, cebri icra ve mahkeme kararı durumlarında ise tescil talebinde bulunacak kişi, işlem kimin lehine ise o kişidir. CEVAP: B 24. Donatma iştirakinin ticaret ünvanında gerçek bir kişinin adı ile gemi adı bir arada yazarsa soyadı ve gemi adında kısaltma yapılamaz. CEVAP: E 25. Poliçe, bono, çek ve tahvil belirli miktar para borcu içeren alacak senetleridir. Makbuz senedi ise bir mal üzerindeki mülkiyet hakkını temsil eder ve kara hukukunda uygulanır. CEVAP: C 26. Türk Ticaret Kanunu uyarınca genel kurul kararlarının iptalini yönetim kurulu, yönetim kurulu üyeleri ve pay sahipleri talep edebilir. Dava açma süresi ise kararın alındığı tarihten itibaren 3 ay olup dava şirket tüzel kişiliğine karşı açılır ve teminat şartı aranmaz. CEVAP: E 27. İflas davası, borçlunun işlem merkezinin bulunduğu yerdeki Ticaret Mahkemesinde açılır. Mahkemenin yetkisi kesin yetkidir. İflasa karar verende bu mahkemedir. CEVAP: E 28. İflasın ertelenmesinde devam edecek takipler rehnin paraya çevrilmesi ile ilgili takip ve İİK. m. 206/1 takiplerdir. CEVAP: E 29. İflas hukukunda tasfiye şekilleri adi ve basit tasfiyedir. Basit tasfiye dar ve yalın tasfiye biçimi olduğundan dolayı iflas idaresi yerine iflas dairesi istisnalar dışında tasfiye şekline karar verir ve bu tasfiyeyi yürütür. CEVAP: B 21. Taraflardan biri, diğerinin aldatması sonucu bir sözleşme yapmışsa, yanılması esaslı olmasa bile, sözleşmeyle bağlı değildir. Üçüncü bir kişinin aldatması sonucu bir sözleşme yapan taraf, sözleşmenin yapıldığı sırada karşı tarafın aldatmayı bilmesi veya bilecek durumda olması hâlinde, sözleşmeyle bağlı değildir. Dolayısıyla üçüncü kişinin aldatmasını sözleşmenin tarafı bilmiyorsa aldatılan iptal hakkı kullanamaz. CEVAP: B 30. İflas içi konkordato yolunda teklif iflas idaresine verildiğinden dolayı ve iflas tasfiyesi içerisinde bu yola başvurulacağından dolayı konkordato komiseri ve konkordato mühleti bulunmamaktadır. CEVAP: C 22. Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun yanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve katılanın, borçlu ile birlikte borçtan sorumlu olması sonucunu doğuran bir sözleşmedir. Borca katılan ile borçlu, ala- 2 İKTİSAT Yükseliş Kariyer Rehberliği 1. 2. Duruma göre para politikası: politika yapıcılar sorun ortaya çıktığında o anki duruma göre hareket edileceğini ve bu politikalarda daha önceden herhangi bir kurala bağımlı kalınmayacağını belirtirler. Ekonomide istikrarı sağlamak amacıyla mevcut duruma göre para arzını değiştirerek sistemi etkilemeye yönelik olarak uygulanan ve Neo-Keynesyen iktisatçılar tarafından benimsenen para politikası duruma göre para politikasıdır. Monetristler tarafından belirlenen kurala göre para politikası ise, para politikasında politika yapıcılar ortaya çıkan sorunlarda daha önceden belirlenmiş bir kurala ya da, yönteme göre para politikası uygulanacağını ve bu sorunlar ortaya çıktığında bu yöntemlerin kullanılacağının teminatını verirler. Cevap: A eD = www.yukseliskariyer.com.tr q=4 TR = P × Q TR = 260 × 4 TR = 1040 Cevap C 7. . eD = -2p-3 . Marjinal maliyet eğrisinin MPL’nin tersi ortalama maliyet eğrisinin de APL’nin tersi olduğunu hatırlayarak bu soruyu cevaplandırdığımızda; I. Marjinal ürün ortalama üründen büyükse ortalama ürün artar II. Marjinal maliyet ortalama maliyetten küçükse ortalama maliyet azalır III. Marjinal ürün ortalama ürüne eşitken, marjinal ürün maksimumdur IV. Marjinal maliyet ortalama maliyete eşitken, ortalama maliyet minimumdur, Şekil 2 eD = eD = -2 olur. 3. Fayda fonksiyonu U(X,Y) = 5X+3Y Yatay eksende X, Dikey eksende Y malı ise eğim; MRS = = Cevap: C 4. Px ↓ ise, Toplam harcama = % Px .% Qx Olarak yazıldığında malın fiyatında bir azalma olduğunda talep edilen miktarda bir artış olacaktır. Eğer esneklik birden küçük ise fiyat % 1 azaldığında miktardaki artış bundan daha az olacağı için harcama azalacaktır. Şekilde görüldüğü gibi X için yapılan harcama azaldığı için fiyat tüketim eğrisi pozitif eğimlidir. Buradan hareketle talep esnekliğinin birden küçük olduğu söylenebilir. Şekil 1 Yükseliş Kariyer Rehberliği Cevap: C Şekil 3 X için yapılan harcama azalmaktadır Y Fiyat tüketim eğrisii q2 q3 Cevap: A 8. X Cevap: C 5. = = = x = 40 Olur. Cevap B 6. P=MC → 260 = 60 q + 20 240 = 60q 3 Bertrand Modeline göre; Her satıcı, rakibin fiyatını eski seviyesinde tutmağa devam edeceğini sanarak kendisine en uygun fiyatı tayin etmektedir, ikame elastikliği tam olduğunda, firmalardan biri fiyatı indirince, öbürü de piyasayı kaybetmemek için ona uymakta veya daha aşağı inmektedir. Joseph Bertrand, bu şekilde fiyat kırmalarının marjinal maliyet ortalama maliyete eşit duruma gelinceye kadar devam edeceğini düşünmüştür. Bu noktada, eğer her iki firmanın maliyeti birbirine eşitse, piyasayı yarı yarıya paylaşacaklardır. Cevap: B Yükseliş Kariyer Rehberliği Alıcı sayısı gibi satıcı firmaların da irili ufaklı çok sayıda olduğu piyasa türüdür. Bu tür piyasalar, tam rekabet piyasalarına en yakın olan, daha doğrusu rekabetin en az aksadığı piyasalardır. Monopolcü Rekabet Piyasasının Özellikleri: Piyasaya giriş-çıkış herhangi bir yolla sınırlanmamıştır. Belli bir ürün grubunda aşırı kârın varlığı gruba yeni firmaların katılmasına yol açar Piyasa giriş çıkış engellenmediği için çok sayıda satıcı firma vardır Monopollü rekabet piyasasında, tam rekabette olduğu gibi, alıcı sayısı da çoktur. Mallar farklılaştırılmış olmalarına rağmen, aynı gereksinmeye cevap verebildiklerinden yakın ikâme mallardır Monopollü rekabet piyasasında firmanın hasılat eğrileri monopolcünün hasılat eğrileri ile aynıdır. Ayrıca firmanın girdileri tam rekabet şartlarında aldığı varsayılmaktadır. Monopollü rekabet piyasasında alıcı zihninde malı farklılaştırarak, kendine has bir alıcı kitlesi oluşturan bir firmanın karşı karşıya olduğu talep eğrisi, monopolcününki gibi sol yukarıdan sağ aşağıya seyreden bir eğri şeklindedir. Tüm bu özellikler için de talep eğrisinin yukarı veya aşağı doğru hareket ettiren özellik piyasaya giriş ve çıkışların serbest olmasıdır. Şekil 4 Cevap: B 10. MPK = 10 MPL = 4 = D 0 P P1 Q = = Q1 Q Cevap: B 12. Friksiyonel işsizlik “Geçici İşsizlik” yada “Arizi İşsizlik” olarak ta bilinir. Bir ekonomide işgücüne yeni katılanlar (15 yaşına girenler) ile, mevcut işlerini beğenmeyip iş değiştirmek isteyenler yeni iş bulana kadar işsiz kalırlar. Bu durum Friksiyonel/Geçici/Arizi İşsizlik olarak adlandırılır. Kısa süreli bir işsizlik türüdür. Ancak hiçbir zaman sıfıra düşmez. Bu tür işsizlik neden ortaya çıkar? Bu tür işsizlik, işgücü piyasasının çok iyi çalışmamasından kaynaklanır. İşgücü piyasası, iş arayanlarla, boş işleri (işgücü talep edenleri) karşı karşıya getiren bir piyasadır. Bu piyasa iyi organize olup ne kadar etkin çalışırsa friksiyonel işsizlik oranı da o derece düşük olur. Cevap: D PK = 5 PL =? → D P2 Yükseliş Kariyer Rehberliği 9. www.yukseliskariyer.com.tr = 10 PL = 20 PL = 2 Cevap: A 13. Bireyler tüketimlerini karşılayabilmek için cari kullanılabilinir gelire ek olarak gelecek dönemlerde elde edecekleri geliri de göz önünde bulundururlar. Tüketim kısa dönemde bir gelir değişikliğine değil uzun dönemde bir gelir değişikliğine bağlıdır. (istikrarlı tüketim kalıbı tercih edilir). Başka bir ifade ile bireyin tüketimleri yaşam boyunca elde etmeyi düşündükleri gelirin bir fonksiyonudur. Bu nedenle de tüketim istikrarlı bir nitelik taşır. Bireyin önceki dönemden elde etmiş olduğu gelirler belirli bir dönemde bireyin tüketimi gelirini aşar. Bir bireyin gelirinde ani ve geçici bir sıçrama meydana gelmesine arızi gelir artışı denir. Bir bireyin cari dönemdeki gelirinde arizi bir artış meydana gelirse birey bugünkü tüketimini hemen arttırmaz. Yaşamı boyunca yapacağı tüketimleri de düşünerek ileriki yıllarda gelirini paylaştırarak bugünkü tüketimini arttırmayı düşünür. Gelirde meydana gelen ani bir sıçrama aynı oranda tüketime yansımadığı için gelir artışı ile birlikte kişinin ortalama tüketim eğilimi gelir artışından sonra düşer. Bu durumda bireyin belirli bir dönem tüketimi gelirini aşıyorsa önceki bir dönemden gelen bir servet artışının var olduğu söylenebilir. 11. Talep esnekliği sıfır olduğu için verginin tamamını tüketici ödeyecektir. Şekil a’da görüldüğü gibi talep eğrisi dikey eksene paralel olduğu için vergi sonucunda arz eğrisi sola kaydığında miktar değişmez sadece fiyat artar bu durumda tüketici verginin tamamını ödemek zorunda kalır. Şekil b’de ise talep yatay eksene paralel iken talep esnekliği sonsuzdur ve vergi alınması durumunda fiyat değişmez bu durumda verginin tamamı üretici tarafından ödenmektedir. Cevap: E 14. C=3200 S=1100 G=800 Bütçe Açığı=600 TR=500 Y=? (S-I) + (T-(G+TR) = (X-M) (1100+I ) + (-600) = 0 I= 500 Y = C+I+G Y= 3200+500+800 Y=4500 Şekil 5 Cevap: A 4 Yükseliş Kariyer Rehberliği www.yukseliskariyer.com.tr 15. 18. Klasik modelde işbölümü ve uzmanlaşmanın artması ekonomi her zaman tam istihdamda olduğu için denge istihdam düzeyini değiştirmemektedir. Bununla birlikte verimlilikte ortaya çıkan bir artış denge üretim artışına ve fiyatların düşmesine neden olacaktır. Fiyatlarda ki bir azalma da reel ücret düzeyini artıracaktır. MPS=0,20 MPC+MPS=1 ise; MPC=0,80 MPM= 0,30 ∆G= 400 Dış denge=? Cevap: C ∆Y = × ∆G 19. ∆Y= × 400 = = 1,6 olur. Cevap C ∆Y = 2 ×400 ∆Y = 800 20. Yeni Klasiklere göre para arzındaki beklenen artışın toplam hasıla ve işsizlik üzerinde etkisi yoktur. Para arzındaki artış sadece fiyatların artmasına sebep olur, reel denge karşısında yansız kalır. Dolayısıyla para politikası etkin değildir. Beklenen para politikalarının toplam hasıla ve işsizlik üzerinde etkisinin olmaması Politika Etkinsizliği Önermesi olarak adlandırılır. M= Mo+mY den; M= 0,30 × 800 M=240 Dış denge = (X-M) Dış denge = -240 dış ticaret açığı. Cevap: A 16. M>X olduğunda → Altın Çıkışı > Altın Girişi → Altın Değeri ↑ → P↓ → X↑ M↓ Olmaktadır. Klasikler para yerine altın kullandığı için ülkenin ithalatının fazla olması altın çıkışına bir başka deyişle ülkede para arzının azalmasına neden olmaktadır. Para arzı azaldığı için para değerlenirken mal ve hizmetin fiyatı düşer ve ülkenin rekabet gücü artar. Cevap: A 17. Kısa dönemde uygulanan para politikası üretim ve istihdam seviyesini arttırmaktadır. Kurala dayalı para politikasında politika yapıcılar ortaya çıkan sorunlarda daha önceden belirlenmiş bir kurala ya da, yönteme göre para politikası uygulanacağını ve bu sorunlar ortaya çıktığında bu yöntemlerin kullanılacağının teminatını verirler. Bu yöntemin kendi içinde değişik araçları vardır. İhtiyari para politikasında ise politika yapıcılar sorun ortaya çıktığında o anki duruma göre hareket edileceğini ve bu politikalarda daha önceden herhangi bir kurala bağımlı kalınmayacağını belirtirler. Para politikalarında kurala dayalı para politikası – ihtiyari para politikası ayrımı 1970’lere kadar gitmektedir. Bu konudaki ilk çalışmaları Kyland-Prescott ve Barro-Gordon ikilisi yapmıştır. Yapılan daha sonraki detaylı çalışmalarla bu konuda önemli ilerlemeler sağlanmıştır. Bu iki para politikası arasındaki temel fark ve tartışma, hangi politikanın karşılaşılan sorunlarda daha etkili ve verimli olacağı tartışmasıdır. Kurala dayalı para politikası savunucuları, para politikasının politika yapıcılarının keyfine bırakılamayacak kadar önemli bir konu olduğunu söylerler. Yükseliş Kariyer Rehberliği Cevap: C 21. Neo Keynesyen model nominal katılığı parasal ücrete bağlarken, Yeni Keynesyen model mal fiyatlarındaki katılığa odaklanır. Yeni keynesyen okulda menü maliyetleri nedeniyle toplam talepte bir artış olduğunda fiyatlar genel düzeyi buna hemen uyum sağlayamamakta ve bir süre fiyatlar katı olmaktadır. Cevap: C 22. C=3000+0,20Y MPC+MPS= 1 olduğundan; S=-3000+0,80Y S= -3000+0,80 × 5000 S= 1000 APS = = = 0,20 Cevap: A 23. Pozitif eğimli bir arz eğrisinin oluşmasının nedenleri Fiyat esnek ücret katı olması İlave bir birim üretmenin maliyetinin artıyor olması Ekonominin eksik istihdamda olması Ücretler sabitken fiyatların artırılması Azalan verim artan marjinal maliyet Cevap: E Monetaristler para politikasının kısa dönemde etkili olduğunu ancak bunun belirli bir kurala göre uygulanması gerektiğini savunmaktadırlar. Cevap: D 5 Yükseliş Kariyer Rehberliği www.yukseliskariyer.com.tr 24. Cevap E 25. Sermayenin marjinal fiziki verimliliği sabittir, Her bir birim sermaye artışı çıktı miktarını aynı oranda artırmaktadır çünkü emeğin bolluğu nedeniyle sermayeemek oranı sabit kalmaktadır. Çıktı düzeyi var olan sermaye stokunun sabit bir fonksiyonudur (Sermaye-Hasıla Katsayısı sabit). Sabit sermaye katsayısı ile büyüme yeni sermaye için yapılan yeni yatırım miktarı ile doğrudan orantılıdır. Sınırsız miktarda işsiz bulunması fiyatları artırmadan çıktının yükseltilebileceği, Yatırımlar sermaye stokuna ilavelerden oluşur Tasarruf bir önceki dönemin gelirine bağlıdır Leontief tipi üretim fonksiyonu kullanılmaktadır Üretim artışı verimlilik değişimine neden olmamaktadır 27. M1= Dolaşımdaki Para + Vadesiz Mevduat (TL + Yabancı Para) M1=150+80+50 M1=280 M2= M1 + Vadeli Mevduat (TL+ Yabancı Para) M2=280+120 M2=400 Cevap B 28. A AKTİF A) A.1-DIS VARLIKLAR P.1-TOPLAM DOVIZ YUKUMLULUKLERI P.1a-Dis Yukumlulukler P.1b-Ic Yukumlulukler P.1ba-Kamu ve Diger Doviz Mevduati P.1bb-Bankalar Doviz Mevduati P.2-MERKEZ BANKASI PARASI P.2A-REZERV PARA A.2-IC VARLIKLAR A.2A-Nakit Islemler A.2Aa-Hazine Borclari Yükseliş Kariyer Rehberliği Başlangıç safhasında Geleneksel toplum bulunmaktadır. Rostow’da geleneksel toplumların temel özelliği, kişi başına elde edilebilen gelir düzeyinde bir tavanın mevcut olmasıdır. Bu tür toplumlar genellikle üretimin sınırlı olması yüzünden kaynaklarının çok büyük bir kısmını tarıma ayırmak zorunda kalırlar. 2. İkinci safhada hazırlık aşamasındaki toplum gelir. Rostowcu modele göre, geleneksel toplumdan kurtuluş ve hazırlık aşamasına geçiş; en azından toplumun bir kısmında fikirlerin ve tutumların ekonomik kalkınma yönünde değişmesi ve dışarıdan gelen şoklarla gerçekleşmektedir. 3. Üçüncü safhada kalkışa geçen toplum gelir. Bir önceki hazırlık aşamasıyla arasında net bir ayırım yapılmasa da kalkışa geçme aşaması modelin en önemli kısmıdır ve sanayileşmenin ilk dönemi esas alınır. Rostow bazı ülkeler için tahmini kalkış tarihleri belirlemiştir 4. Modelin dördüncü safhası, kendi ekonomik büyümesini kendi sağlayan “Olgunluk” aşamasındaki toplumdur. Bu dönemde ekonomik faaliyetler düzenli bir şekilde gelişmeye, modern teknoloji her alana yayılmaya başlamıştır. Milli gelirin % 10 - % 20 kadarı devamlı bir şekilde üretken yatırımlara aktarılmakta ve gelir artışı nüfus artışından daha fazla olmaktadır. 5. Rostow, yoğun kitlesel tüketim aşamasındaki toplumla beşinci aşamaya geçer ve modelini tamamlar. Yoğun kitlesel tüketim aşamasındaki toplumun yeni öncü sektörleri, dayanıklı tüketim malları ve hizmet sektörleridir. A.2Aa1-Menkul Kıymetler A.2Aa1a-5 Kasim 2001 Oncesi DIBS A.2Aa1b-Ikincil Piyasadan Alinan DIBS A.2Aa2-Diger A.2Ab-Bankacilik Sektorune Acilan Nakit Krediler A.2Ac-TMSF'ye Kullandirilan Krediler A.2Ad-Diger Kalemler A.3-Degerleme Hesabi A.2B-IMF Acil Yardim Takip Hesabi(Hazine) P PASİF P.2Aa-Emisyon P.2Ab-Bankalar Mevduati P.2Aba-Zorunlu Karsiliklar Bloke Hesabi P.2Ad-Banka Disi Kesim Mevduati P.2Abb-Serbest Mevduat P.2Ac-Fon hesaplari P.2B-DIGER MERKEZ BANKASI PARASI P.2Ba-Acik Piyasa Islemleri P.2Bb-Kamu Mevduati Cevap: B 29. Gümrük Birliği, ülkeler arasında herhangi bir gümrük vergisi veya tarifesi olmadan ticaret yapılması, üçüncü ülkelerden yapılan ithalatlara ortak bir dış tarife uygulanması ve ortak ticaret politikalarının uygulanması demektir. Cevap: D 30. 1960 yılından sonra “Planlı Kalkınma” dönemi başlamıştır. Planlı kalkınma döneminin öngördüğü ekonomi modeli karma ekonomi modeli, dış ticaret politikası ise ithal ikamesine dayalı sanayileşmeye dönük yerli sanayi ve üretimini koruyucu bir yöndedir. Bu genel ekonomi politikası ve uygulamalar aşağı yukarı aynı çizgide 1980 yılına kadar devam etmiştir Cevap E 26. Para çarpanı (m)=2 Nakit miktarı (C)=3000 Toplam mevduat (D) =4500 Atıl rezerv (ER)=500 Zorunlu Rezerv (R) = ? Cevap: B R = 250 Cevap: A 6 Yükseliş Kariyer Rehberliği MALİYE www.yukseliskariyer.com.tr Vergi, kamu hizmetlerini finanse etmek için gerçek ve tüzel kişilerden alınan karşılıksız ve cebri bir kamu geliri iken harç, kamu hizmetlerinden yararlanma karşılığında alınan bir kamu geliridir. CEVAP B 10. Ödemeye ilişkin hususlar tahsil zamanaşımını kesmektedir. Bunlara örnek olarak; ödeme emri, mal edinme, mal artırımlarının bildirilmesi, haciz uygulanması, alacağın teminata bağlanması gibi durumlar gösterilir. CEVAP C 2. Vergi ödeyen kişi üzerinde ortaya çıkan etki, vergi yükü olarak tanımlanmaktadır. Bu etki bireyin ekonomik kararları üzerinde kendisini göstermektedir. CEVAP E 11. Ceza kesmede zamanaşımı süresi usulsüzlük (genel) suçlarında 2 yıldır. CEVAP A 3. Maliye Bakanlığı tarafından Bütçe Çağrısı ve Bütçe Hazırlama Rehberi Eylül ayının 15’ine kadar hazırlanmaktadır. CEVAP C 12. Gelir vergisinin konusunu 7 gelir unsuru oluşturmaktadır. Gelirin elde edilmesi sonucu vergiyi doğuran olay ortaya çıkmaktadır. Oysaki gayrimenkul satın alınmasında gelir elde edilmemiş, aksine bireyin mal varlığında servet edinilmesi suretiyle azalma meydana gelmiştir. CEVAP D 4. Kamu sektörü temelde iki tip özel mal üretmektedir. Bunlardan ilki doğal tekel diğeri ise mali tekeldir. Devletin mali tekel oluşturmasının altında ise kar elde etme amacı gelmektedir. CEVAP B 13. Genel harcama vergisi adı verilen, dolaysız nitelikli ve subjektif vergi Kaldır tarafından önerilmektedir. CEVAP B 5. Kişinin kendisinin ve ailesinin yaşamını asgari düzeyde sürdürmeye yetecek olan gelirin üzerindeki kısım, vergi ödeme gücü olarak ifade edilmektedir. Ödeme gücüne ulaşmak için kullanılan yöntemler ise, en az geçim indirimi, tarifeler, muafiyet ve istisnalar ve ayırma kuramıdır. CEVAP E 6. Harcamaların gerçekleşebilmesi için gereken aşamalar sırasıyla; Bir ödeneğin öncelikli olarak bütçede belirtilmesi, Bir ödeneğe ilişkin yüklenmeye girişilmesi, Görevlendirilmiş kişi ya da komisyonlarca onaylanması, Gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması, Harcama yetkilisinin ödeme emri belgesinin imzalaması, Tutarın hak sahibine ödenmesidir. CEVAP B 7. Monetaristlere göre ekonomideki istikrarsızlıkların temel nedeni para arzındaki düzensiz dalgalanmalardır. Diğer bir ifadeyle yanlış para politikalarıdır. (E) CEVAP E 8. Borsada hisse senedi alım satımı yaparak kazanç sağlayan kişinin kazancı Ticari kazanç olarak kabul edilmektedir. (D) CEVAP D 9. Sporcuların transfer ücretleri ücret geliri olarak vergilendirilmektedir. Noterlerin kazancı serbest meslek kazancıdır. Ziraatle uğraşan adi şirket ortağının kazancı ticari kazançtır. Tahvilin kuponlu veya kuponsuz satışından elde edilen kazanç diğer kazanç ve iratlar arasında yer almaktadır. Ancak eshamlı komandit şirkette komanditer ortağın kazancı, şirketin kurumlar vergisi matrahını oluşturmaktadır. Dolayısıyla bu ortağın kazancı gelir vergisine tabi değildir. CEVAP D Yükseliş Kariyer Rehberliği 1. 14. Altyapı, bileşimini oluşturan öğelerin niteliğine göre maddi ve gayri maddi altyapı olarak ikiye ayrılmaktadır. Enerji, ulaştırma, haberleşme ve doğal kaynakların korunması ile ilgili olan ve bir ekonomide mevcut olan tesis ve işletme araçlarının tümü maddi altyapıyı oluştururken, eğitim ve sağlığa ilişkin harcamalar ile teknik ve organizasyona ilişkin harcamalar gayri maddi altyapıyı oluşturmaktadır. CEVAP B 15. Altyapı yatırımları vasıtasıyla özel sektöre dış imkanlar yaratılmakta, toplam talep artmakta, sermayenin kullanımına olanak sağlanmakta ve dolaylı yoldan gelir dağılımı olumlu etkilenmektedir. Ancak altyapı yatırımlarının dışlama etkisine yol açması gibi bir sonuç söz konusu olamaz. CEVAP C 16. Faiz ödemeleri dışındaki kamu harcamalarından kamu gelirlerinin çıkartılması sonucu ortaya çıkan açık, birincil (faiz dışı) açık olarak tanımlanmaktadır. CEVAP B 17. Klasik maliyeciler devlet borçlanmasına sıcak bakmazlar ve borçlanmayı olağanüstü bir kamu geliri olarak görürler. Klasiklere göre borçlanma uzun vadeli olmalı ve sermaye piyasalarından borçlanılmalıdır. CEVAP C 18. Optimal vergi oranının uygulanması dolayısıyla kamu açıkları artmamakta aksine azaltılabilmektedir. CEVAP A 19. TBMM, Sayıştay, Maliye Bakanlığı ve Kalkınma Bakanlığı genel bütçeli kuruluşlar iken Yükseköğretim Kurulu özel bütçeli bir kuruluştur. CEVAP A 7 Yükseliş Kariyer Rehberliği www.yukseliskariyer.com.tr 20. Bütçenin gelir ve giderlerinin yer ve zaman bakımından uyumlaştırılması işlemlerine “hazine işlemleri” adı verilmektedir. Hazine işlemleri, Hazine Müsteşarlığı tarafından yerine getirilmektedir. CEVAP D 21. Artan oranlı bir vergi tarifesinde en yüksek matrah dilimi ile en düşük matrah dilimi arasındaki fark verginin uzunluk farkı olarak adlandırılmaktadır. CEVAP B 22. Devlet, ekonominin durgunluk dönemlerinde maliye politikası aracı olarak kısa vadeli borçlanmaya gitmektedir. Bu sebeple bankalardan yapılan borçlanma, ekonomide genişletici bir etki meydana getirmektedir. CEVAP A 23. Uzun vadeli borçlar olarak adlandırılan konsolide borçlar, sermaye piyasalarından sağlanmaktadır. CEVAP A 25. Piyasaların etkin çalışmasını engelleyen koşullar, piyasa başarısızlığı olarak adlandırılmaktadır. Azalan maliyetlerin geçerli olduğu endüstriler de piyasa başarısızlıkları arasında gösterilmektedir. CEVAP D 26. Erdemli ve erdemsiz mallara devlet müdahalesi olmadığı takdirde bu mallara karşı tercih çarpıklığı ortaya çıkmaktadır. Tercih çarpıklığının nedenleri arasında ise bilgi ve değerlendirme yetersizliği, piyasaların genişliği ve reklamların yanıltıcı etkisi gelmektedir. Ancak her ekonomik birimin kendi hedefine uygun davranması anlamına gelen rasyonel davranışlar bu kategoriye girmemektedir. CEVAP C Yükseliş Kariyer Rehberliği 24. Piyasa fiyatlarının düzenlenmesi ve kontrolü için devlet tarafından çeşitli kurum ve kuruluşlara yapılan mali yardımlar, sübvansiyon olarak adlandırılmaktadır. CEVAP C 27. Devletin eski bir bina alımı için yaptığı harcamalar sermaye teşkili için transfer harcaması olarak nitelendirilmektedir. CEVAP D 28. Vergiden dolayı geliri azalan mükellefin çalışmaktan vazgeçerek boş zamanı tercih etmesi verginin ikame etkisi olarak adlandırılır. CEVAP A 29. Kambiyo (döviz) işlemlerinin vergilendirilmesini öngören Tobin vergisi dolayısıyla, spekülatif sermaye hareketleri engellenecek ve yeni fonların ülkeye gelmesi kısıtlanacaktır. CEVAP E 30. Ekonominin daralma dönemlerinde uygulanan genişletici maliye politikası, bütçe açığına dayalıdır. Dolayısıyla uygulanan bu politika, maliye politikasının amaçları arasında bir çatışmayı değil amaca yönelik bir uygulamayı ortaya koymaktadır. CEVAP D 8 MUHASEBE Yükseliş Kariyer Rehberliği 1. www.yukseliskariyer.com.tr 4. Ücret tahakkuk kaydında çalışan kişi finans bölümünde çalışsa bile 780 Finansman Giderleri hesabı yer almaz. Finans bölümünde çalışan ücreti 770 Genel Yönetim Gideri olarak kaydedilir. CEVAP: B 1.10.2015 31.12.2015 _________01/10/2015______ 102 Bankalar 20.000 100 Kasa 20.000 ____________/____________ _________31/12/2015______ 181 Gelir Tahakkukları 1.500 642 Faiz Gelirleri ____________/____________ 2. Iskontolu olarak ihraç edilen tahvil senet ve bonoların nominal değeri ile ihraç fiyatı arasındaki fark “Menkul Kıymet İhraç Farkları” adındaki pasifi düzenleyici bir hesapta izlenir. Hesap pasifi düzenleyici olduğu için borçtan çalışır. CEVAP: A Dönem Sonu Kaydı; ___________/_____________ 322 Borç Senetleri Reeskontu XXX 647 Reeskont Faiz Gelirleri ___________/_____________ İzleyen Yıl (İptal) Kaydı ___________/_____________ 657 Reeskont Faiz Giderleri XXX 322 Borç Senetleri Reeskontu ___________/_____________ Yükseliş Kariyer Rehberliği Borç senetlerine reeskont uygulandığında kullanılacak hesap “322 Borç Senetleri Reeskontu” hesabıdır. Borç Senetleri Reeskontu hesabı pasifi düzenleyici bir hesap olduğu için borçtan çalışır, alacaktan kapatılır. 1.500 _________01/04/2016______ 100 Kasa 23.000 102 Bankalar 20.000 181 Gelir Tahakkuk. 1.500 642 Faiz Gelirleri 1.500 ____________/____________ CEVAP: D 5. 3. 1.4.2016 “193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar” hesabı dönem kârı üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden düşülmek üzere “371 Dönem Kârının Peşin Ödenen Vergi ve Diğer Yükümlülükleri” hesabına aktarılır. Bu hesap pasifi düzenleyici bir hesap olduğundan borçtan çalışır. ____________/____________ 371 Dönem Kârının Peşin Öd. Vergi ve Diğr Yüküm. 10.000 193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar 10.000 ____________/____________ CEVAP: A 6. Bankadaki kredi borcu ödendiğinde 300 Banka Kredileri hesabı borçlandırılır yani azaltılır. Alacak senedi ciro edildiğinde 121 Alacak Senetleri hesabı alacaklandırılır. ____________/____________ 300 Banka Kredileri XXX 121 Alacak Senetleri XXX ____________/____________ CEVAP: E 7. Aylık maliyetlere yüklenmesi gereken tahmini gider karşılıkları “373 Maliyet Giderleri Karşılığı” hesabında izlenir. Hesap pasif karakterli bir hesap olduğu için tahmin durumunda alacaklandırılarak kayıt yapılır. Fatura geldiğinde ise borca yazılarak kapatılır. ____________/____________ 770 Genel Yönetim Giderleri XXX 373 Maliyet Giderleri Karşılığı XXX ____________/____________ CEVAP: B 8. “690 Dönem Kârı veya Zararı” hesabının alacağına gelirler, borcuna giderler aktarılır. “645 Menkul Kıymet Satış Kârları” hesabı bir gelir hesabıdır ve 690 nolu hesabın alacağına aktarılır. CEVAP: D XXX XXX CEVAP: A 9 Yükseliş Kariyer Rehberliği 9. www.yukseliskariyer.com.tr Mali borçlar finansman gideri yaratan borçlardır. Bu borçların faiz, komisyon, kur farkı gibi maliyetleri borçlanmanın maliyetini oluşturan unsurlar olduğu için finansman gideri olarak muhasebeleştirilir. 12. Net Satışlar=Satışlar–(Satış İadesi+Satış Iskontosu) = 10.000 – 1.250 = 8.750₺ Brüt Satış K/Z = Net Satışlar – STMM = 8.750 – 7.000 = 1.750₺ Kâr CEVAP: D 12.000$ x(1,65 – 1,55) 1.200₺ olumsuz kur farkı. ____________/____________ 780 Finansman Giderleri 1.200 300 Banka Kredileri 1.200 ____________/____________ CEVAP: A 13. Yapılan kayıtta borç senetleri hesabı kapatılmış ve finansman giderleri ortaya çıkmış. Finansman giderinin olması borç senedinin vadesinin uzatılmasından kaynaklanır. Bu kayıt aslında bir borç senedinin başka bir borç senedi ile değiştirilmesidir. Fakat işletme yeni bir borç senedi vermeyip, alacak senedini ciro ederek borcunun vadesini uzatmıştır. CEVAP: D 10. A.İade A.İskont Mlyt 14. 621 STMM 8.000 1.000 7.000 Satış tutarı kâr oranına bölünerek maliyet bulunur. ____________/____________ 100 Kasa 12.000 600 Yurt İçi Satışlar 10.000 391 Hesaplanan KDV 2.000 ____________/____________ 621 STMM 8.000 153 Ticari Mallar 8.000 ____________/____________ Satıştan iadeler tutarı kâr oranına bölünerek maliyeti bulunur ____________/____________ 610 Satıştan İade 1.250 191 İnd. KDV 250 100 Kasa 1.500 ____________/____________ 153 Tic. Mal 1.000 621 STMM 1.000 ____________/____________ Ödenen KDV 191İndirilecek KDV’dir. 3.600₺ Tahsil Edilen KDV 391Hesp. KDV’dir 3.000₺ 190 Devreden KDV 600+ 600 Yükseliş Kariyer Rehberliği 153 TİC. MAL 1.500 750 6.000 150 500 8.000 1.000 9.000 8.900 TMBK=DSS 100 DBS DİA AG Mlyt. Düzeltm. Haziran Ayı KDV tahakkuku; ____________/____________ 391 Hesaplanan KDV 3.000 190 Devreden KDV 600 191 İndirilecek KDV 3.600 ____________/____________ Yapılan kayıt sonucunda devreden KDV hesabında 600 TL daha eklenir ve Temmuz ayına 1.200 TL olarak kaydedilir. CEVAP: D 15. İşletmenin personeline kendi işinin görülmesi için verdiği avans 195 İş Avansları hesabında izlenir. Personel bu avansla satıcıya ödeme yaptığı için personelin işletmeye dönmesiyle birlikte avans hesabı kapatılır. Satıcılar hesabı da borca yazılarak azaltılır ya da kapatılır. ____________/____________ 320 Satıcılar 10.000 195 İş Avansları 10.000 ____________/____________ CEVAP: D TM Borç Toplamı = DBS + DİA + Alış giderleri + Maliyet Düzeltme 9.000 = 1.500 + 6.000 + Alış Giderleri + 1.000 Alış Giderleri = 500 CEVAP: A 16. Tanımda bahsi geçen yedek, kâr yedekleridir. Kârdan yedek ayrılması işletmenin sürekliliği kavrama gereğidir. CEVAP: D. 11. Dönem İçi Alış Alış İadeleri Dönem İçi Net Alış Alış Giderleri Alış İskontoları 6.000 500 750 150 17. İşletme faaliyetlerinde kullanılmayan stoklar ve Maddi Duran Varlıklar “294 Elden Çıkarılacak Stok ve MDV” hesabına aktarılır. ____________/____________ 257Birikm. Amort 100 294 Elden Çıkarılacak Stok ve MDV 350 689 Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar 50 255 Demirbaşlar 500 ____________/____________ CEVAP: E 5.600 CEVAP: D 10 Yükseliş Kariyer Rehberliği www.yukseliskariyer.com.tr 18. 01.08.2015 31.12.2015 ________01.08.2015________ 102 Bankalar 5.700 408 Menkul Kıymet İhraç Farkları 300 405 Çıkarılmış Tahviller _____________/____________ 23. Uzun vadeli kredinin vadesi 1 yılın altına düştüğünde veya bir yıla kadar ödeme yapılacak olması durumunda aşağıdaki kayıt yapılır. ____________/____________ 400 Banka Kredileri XXX 303 Uzun Vadeli Kredilerin Anapara Taksit ve Faizleri XXX ____________/____________ CEVAP: E 6.000 300/24ay=12,5x5ay 62,5 2015 yılı ihraç farkı 5 6.000x0,12x 300₺ 2015 yılına ilişkin tahakkuk 12 eden faiz. ________31.12.2015________ 780 Finansman Giderleri 362,5 408 Menkul Kıymet İhraç Farkları 381 Gider Tahakkukları _____________/____________ 24. Verilen Avanslar hesapları 25, 26 ve 27 nolu grupta yer alan ortak hesaptır. 259 Verilen Avanslar 269 Verilen Avanslar 279 Verilen Avanslar CEVAP: C 25. Türkiye Muhasebe Standartlarında yer alan Stoklar Standardında soru kökünde tanımı verilen tutara “Net Gerçekleşebilir Değer” denir. CEVAP: B 62,5 300 CEVAP: B 26. BBN Kapasite 19. Giderden yapılan vergi kesintiler “360 Ödenecek Vergi ve Fonlar” hesabında izlenir. Pazarlama bölümü için kullanılacak gider hesabı “760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri” hesabıdır. XXX XXX CEVAP: D 20. Kiraya veren işletme bir gelir elde ettiğinden, gelirden yapılan vergi kesintileri “193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar” hesabında izlenir. _____________/___________ 100 Kasa XXX 193 Peşin Ödenen Vergi ve Fonlar XXX 649 Diğer Olağan Gelir ve Kârlar XXX _____________/____________ CEVAP: D Toplam Sabit Gider Net Satışlar Toplam Değişken Giderler 8.000 8.000 (225x320) (125x320) 32.000 0,25 %25 Yükseliş Kariyer Rehberliği _____________/___________ 760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Giderleri XXX 360 Ödenecek Vergi ve Fonlar 100 Kasa _____________/____________ Kullanım Oranı CEVAP: B 27. 7/A seçeneğinde aşağıdaki hesaplar yer alır; Direkt İlk Madde Ve Malzeme Giderleri Direkt İşçilik Giderleri Hizmet Üretim Maliyeti Genel Üretim Giderleri Genel Yönetim Giderleri Ar-Ge Giderleri Pazarlama Satış Dağıtım Giderleri Finansman Giderleri CEVAP: C 28. Mali Rantabilite oranı (Özkaynak Kârlılığı) Net Kâr Özkaynaklar CEVAP: B 29. Dönen Varlıklara 400₺ dersek; Dönen V. + Duran V. = KVYK+ UVYK + ÖZK 400 + 600 = KVYK + 350 + 450 KVYK = 200 Net Çalışma Sermayesi = Dönen V. – KVYK = 400 – 200 = 200 Diğer bir hesaplama yöntemi; NİŞ = Devamlı Sermaye – Duran Varlıklar = (UVYK + ÖZK) – DV = (350 + 450) – 600 = 200 TL Net İşletme Sermayesi 21. ________01.08.2015________ 760 Pazarlama Satış Dağıtım Giderleri XXX 180 Gelecek Aylara Ait Giderler XXX 280 Gelecek Yıllara Ait Giderler XXX 102 Bankalar XXX _____________/____________ CEVAP: B CEVAP: B 30. 22. Şirket ana sözleşmesi hükümlerine göre kârdan ayrılan yedekler “541 Statü Yedekleri” hesabında izlenir. CEVAP: E Faiz Tutarı Anapara x Faiz Oranı x Süre 1.250 =7.500X Faiz Oranı X 200 %30 360 CEVAP: B 11