haftalık bülten 4haftalık Mayısbülten 2015 Ecicek Geçen haftanın özeti İnan Demir +(90) 212 318 5087 inan.demir@finansbank.com.tr Merkez Bankası enflasyon tahminlerini yukarı yönlü revize etti. TCMB yılın ikinci enflasyon raporunda yer alan enflasyon projeksiyonlarını belirgin şekilde yukarı yönlü revize etti. Ocak ayında yayımlanan yılın ilk raporunda %5.5 olarak belirtilen 2015sonu enflasyon tahmini 1.3 yüzde puan yukarı çekilerek %6.8, %5 olarak açıklanan 2016-sonu enflasyon tahmini ise %5.5’e revize edildi. Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 deniz.cicek@finansbank.com.tr Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 Rapora göre bu revizyonlarda TL’deki değer kaybı ve petrol fiyatındaki artış etkili oldu. 2015 projeksiyonu için, kur gelişmelreinin ithalat fiyat endeksi varsayımını yukarı çekmesi ve 2015 yılı ortalama varil başı petrol fiyatı varsayımının 55 dolardan 60 dolara çekilmesi sırasıyla 1 yüzde puan ve 0.4 yüzde puan artışa sebep olurken çıktı açığının artacağına ilişkin varsayım bu artışları 0.1 yüzde puan törpüledi. Projeksiyonlarda yapılan bu belirgin revizyonlarla TCMB projeksiyonlarının mevcut enflasyon görünümüyle daha uyumlu hale geldiğini düşünüyoruz. Ancak revize edilmiş seviyeler bile enflasyonu belirleyecek bazı faktörler için oldukça iyimser varsayımlara dayanıyor. TCMB 2015 gıda enflasyonu varsayımını %9’da sabit tuttu. Yılın ilk üç ayındaki gerçekleşmeler hali hazırda bu seviyeyi neredeyse yakalamış görünüyor. Başçı’nın düzenlediği basın toplantısında Nisan gıda enflasyonunun yüksek olacağına ilişkin değerlendirmesi bu kategorideki yıllık enflasyonun Nisan itibariyle %14’ün üzerinde kalacağına işaret ediyor. Dolayısıyla, yılın tamamındaki gıda enflasyonunun %9 olabilmesi için önümüzdeki 8 ayda kaydedilecek gıda enflasyonunun birikimli olarak yaklaşık -5 yüzde puan olması gerekiyor. Geçmiş seriye baktığımızda böyle bir performansın 2003’ten bu yana geçen 12 senede sadece 2010 yılında gerçekleşmiş olduğunu görüyoruz. Bu açıdan TCMB’nin gıda tarafında oldukça iyimser bir seyir beklediğini söyleyebiliriz. Tahminlerin dayandığı bir diğer varsayımda TL’de ek değer kaybı görülmemesi. Daha önceki notlarımızda da belirttiğimiz gibi, doların global bazda güçlenmesi ve seçim öncesi politik belirsizlik TL’deki değer kaybının temel belirleyicileri. Her iki unsur da kısa vadede ortadan kalkacak gibi görünmüyor. TCMB Başkanı Başçı, para politikasında temkinli duruşun devam etmesi gerektiğini vurgulasa da “döviz şoklarının geçici olduğu ve gokce.celik@finansbank.com.tr haftalık bülten kalıcı hasar bırakmayacağı” yönündeki değerlendirmelerini, TCMB’nin önümüzdeki dönede TL’deki değer kaybının önüe geçmek için güçlü adımlar atmaktan kaçınacağı yönünde yorumluyoruz. Kısa vadede TCMB makroihtiyati parametre değişiklikleriyle yetinebilir. Haftasonu açıklanan döviz olarak tutulan zorunlu karşılıklara telafi faizi ödenmesine ek olarak, Başçı, basın toplantısında, TL zorunlu karşılıklara hali hazırda ödenen telafi faizinin de artırılabileceğini belirtmişti. Bu adımlar bankacılık sektörü açısından olumlu olsa da TL’yi destekleme konusunda etkisiz olacaktır. PPK ekonomik aktivitenin 2. çeyrekte toparlanmasını bekliyor. 22 Nisan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı tutanakları yayımlandı. Tutanaklara göre Kurul yılın ilk çeyreğinde ekonomik aktivitenin toparlanmaya işaret etmediğini değerlendirdi. Olumsuz hava şartları ve dış talepteki zayıflığa bağlı olarak sanayi üretimi seviyesinin Ocak – Şubat döneminde 2014 yılı son çeyreğine kıyasla değişmediğini belirten kurul, bu seyrin Mart ayında da süreceğini öngörüyor. Öte yandan, ekonomik aktivitenin yılın ikinci çeyreğinden itibaren kademeli olarak toparlanması bekleniyor. PPK ayrıca altın hariç mal bazında yılın ilk iki ayında iyileşme olmadığının altını çizdi. Bu seyirde, dış ticaret ortaklarının büyüme hızlarındaki azalma ve yurtiçi talepteki artışın yavaşlayarak da olsa sürmesinin etkili olduğu belirtildi.Kurul ayrıca dış talepteki zayıflığın sürmesi ve yurtiçi ekonomik aktiviteyi belirgin şekilde olumsuz etkilemesi halinde politika araçlarını destekleyici yönde kullanacağını belirtti. Birikimli dış ticaret dengesi Mart ayında artış kaydetti. Aylık dış ticaret açığı, öncü Gümrük ve Ticaret Bakanlığı verileriyle uyumlu şekilde, 6.15 milyar dolar olarak açıklandı. Aralık – Şubat döneminde yıllık bazda gerileyen açık, Mart ayında ise geçen yılın aynı ayına oranla %17.2 oranında artış kaydetti. Şubat ayında 81.5 milyar dolar olarak gerçekleşen 12 aylık birikimli açık Mart ayında 82.4 milyar dolara genişledi. Aylık ihracat geçen yılın aynı ayına kıyasla %14.4 oranında gerileme kaydetti. Eylül 2009’dan bu yana kaydedilen en sert düşüşe işaret eden bu rakamda, altın ihracatındaki %28.4’lük gerilemenin de etkisi var. Yine de altın ihracatının toplam ihracat içindeki payı düşünüldüğünde, bu etkinin sınırlı olduğunu görüyoruz. Aylık ithalat rakamı ise yıllık bazda %6.1 gerileme kaydetti. Petrol ithalatındaki düşüşün bu gerilemedeki temel belirleyici olduğunu görüyoruz. Enerji dışı ithalat kalemindeki yıllık gerileme sadece %2.3 olarak gerçekleşti. Mevsimsellikten arındırılmış serilere göre, Şubat ayında %2.3 artan dış ticaret açığı Mart ayında da %1.2 artarak 5.8 milyar dolar olaak gerçekleşti. Öte yandan, 3 aylık ortalama açığın yavaşlayarak da olsa gerilemeye devam ettiğini görüyoruz. Kısmen altın ihracatındaki yavaşlamaya bağlı olarak dış dengedeki iyileşme duraklamış olsa da önümüzdeki dönemde düşük petrol fiyatlarının düşüş trendine destek vereceğini düşünüyoruz. Dış talepteki zayıf seyre karşın iç talebin de belirgin toparlama göstermemesi ekonomideki dengelenmenin önümüzdeki dönemde tersine çevrilmeyeceğine işaret ediyor. haftalık bülten Önümüzdeki Haftaya Bakış Nisan ayı enflasyon verileri bugün açıklanıyor. Tüketici fiyatlarının bir önceki aya kıyasla %1.40 oranında artış kaydetmesini bekliyoruz. Aylık enflasyon için piyasa beklentisi ise %1.29 olarak belirlendi. Tahminimizin gerçekleşmesi halinde yıllık enflasyon ise Mart ayında aldığı %7.61 seviyesinden %7.67’ye gelecek. Yılın başındaki öngörümüzün aksine yıllık enflasyon Şubat ayından bu yana yükseliş trendini sürdürdü. Bu seyirde gıda fiyatlarındaki artışın yanı sıra kur geçişkenliği de etkili oldu. Hava koşullarının geçen yılın aynı dönemine kıyasla daha olumlu seyretmeye başlaması, gıda fiyatlarındaki yukarı yönlü seyrin önümüzdeki dönemde kısmen tersine çevrilebileceğine işaret ediyor. Ancak politik belirsizliğin an azından seçim öncesi dönemde ortadan kalkmayacağına illişkin öngörümüze bağlı olarak kurdaki baskının devam edeceğini düşünüyoruz. Hali hazırdaki enflasyon gerçekleşmesinin yüksek olması ve kur hareketinin ek yukarı yönlü risklere işaret etmesi sebebiyle, yıl sonu enflasyon tahminimizde yukarı yönlü revizyona gideceğiz. Mart ayı sanayi üretimi verileri Cuma günü açıklanacak. Sanayi üretiminin bir önceki yılın aynı ayına kıyasla %0.7 artış kaydetmesini bekliyoruz. Yıllık bazdaki bu iyileşme mevsimsel etkilerden kaynaklanıyor. Mart ayına ilişkin diğer öncü göstergelerin de işaret ettiği gibi, sanayi üretiminde de aylık bazda gerileme görmeyi bekliyoruz. Mevsimsel etkilerden arındırılmış seride Şubat ayına kıyasla %1’lik gerileme öngörüyoruz. haftalık bülten 4 - 8 MAYIS PİYASA GÜNDEMİ 4 Mayıs Nisan ayı PMI 5 Mayıs Nisan ayı reel efektif döviz kuru endeksi 6 Mayıs ABD Nisan ayı ADP istihdam değişimi Nisan ayı TÜFE ABD Mart ayı dış ticaret dengesi Fed Başkanı Yellen konuşma yapacak ABD Nisan ayı New York ISM endeksi Euro Bölgesi Mart ayı ÜFE 7 Mayıs ABD haftalık işsizlik maaşı başvuruları 8 Mayıs ABD Nisan ayı tarım dışı istihdam ABD Nisan ayı işsizlik oranı ve ücret verileri ABD Mart fabrika siparişleri Euro Bölgesi Nisan ayı PMI Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.