Hizmet İçi Eğitim Antalya 2012

advertisement
1
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
 Küresel iklim değişikliği son 15 yıldır geniş kitlelerce
biliniyor.
 1826- Fourier- atmosfer ve yerküre sıcaklık ilişkisi
 1859- Tyndall- tüz gazların geçirgen olmadığını, CO2
ve H2O’nun ısının yansımasını bloke ettiği
 1896- Arhenius- kömür kullanımı yerküreyi ısıtabilir…
İKLİM VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ?
 İklim, “belirli bir zaman diliminde, belirli bir yerdeki
hava durumu ortalamasıdır.”
 “İklim değişikliği”, karşılaştırabilir zaman dilimlerinde
gözlenen doğal iklim değişikliğine ek olarak, doğrudan
veya dolaylı olarak küresel atmosferin bileşimini bozan
insan faaliyetleri sonucunda iklimde oluşan
değişiklik...
UNFCCC, (1992)
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN TEMEL
SEBEBİ NEDİR?
SERA ETKİSİ
SERA ETKİSİ
 Temel neden, yerkürenin ışınım dengesinin değişime
uğramasıdır.
 Ortalama koşullarda, yerkure/atmosfer sistemine giren
kısa dalgalı güneş enerjisi ile geri salınan uzun dalgalı
yer ışınımının dengede olması beklenmektedir.
 Sera gazları gelen Güneş
ışınımına karşı geçirgen, buna
karşılık geri salınan uzun dalgalı
yer ışınımına karşı çok daha az
geçirgen bir yapıya sahiptir.
 Böylelikle, sera gazlarının varlığı,
Yerküre’nin beklenenden daha fazla
ısınmasına yol açmaktadır.
Sera etkisi olarak adlandırılan ve yüz milyonlarca yıldan
beri Yerküre’mizin ısı dengesini düzenleyen bu doğal
süreç, Yerküre’mizin, bu surecin bulunmadığı ortam
koşullarına göre, yaklaşık 33°C daha sıcak bir ortalama
sıcaklığa sahip olmasına yol açmaktadır.
Yani sera gazları olmasaydı, günümüzde ortalama 15°C
olan yerküre sıcaklığı, -18°C olacaktı!!
SERA GAZLARI
Radiatively Important Gases
 Atmosferde , çok az miktarda
bulunurlar.
 CO2, CH4, CO, NOx,CFCs,O3, su
buharı
 Doğal sera gazları: su buharı, CO2,
CH4, N2O ve O3
 Yapay sera gazları: HFCs,PFCs, vb.
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ORTAYA ÇIKIŞI
 Sanayi
devrimiyle
birlikte,
özellikle fosil yakıtların aşırı
kullanımı,arazi
kullanımındaki değişiklikler,
ormanların tüketilmesi ve
endüstrileşme
gibi
insan
etkinlikleri atmosferdeki sera
gazı
birikimlerini
hızla
arttırmıştır.
 19.
yüzyılın
ortalarından
itibaren dünya tarihinde ilk kez,
iklimdeki doğal değişebilirliğe
ek
olarak,
insan
etkinliklerinin
de
rol
oynadığı yeni bir döneme
girilmiştir.
Son iki bin yıllık dönem içinde Yerküre atmosferindeki CO2,
CH4 ve N2O gibi sera gazları konsantrasyonlarında gözlenen
değişimler
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ORTAYA ÇIKIŞI
Hükümetlerarası İklim
Değişikliği Paneli (IPCC) 4.
Değerlendirme Raporu
İklim değişikliği
bilimsel bir
gerçektir.
Son dönemdeki
sıcaklık artışının
baş sorumlusu
insan kaynaklı
sera gazlarıdır.
CO2
280 ppm
379 ppm @2005
SON 2000 YILLIK SICAKLIK DEĞİŞİMİ
Kaynak: Buz karotları,
ağaç halkaları, göl
sedimanları, tarihsel
kayıtlar vs...)
Son ikibin yılın Kuzey Yarımküre ortalama sıcaklıklarının zamana göre değişimi
(Aletsel dönem siyah çizgi ile gösterilmiştir).
Dünya böyle değişimlere yabancı değil !!
Günümüzde yaklaşık 100 yılda gerçekleşen 100 ppm lik
artış, buzul çağlarında binlerce yılda ortaya çıkmıştır.
Son 400,000 yıl içinde CO2 300 ppm değerinin altında kalırken ilk defa 1950 den
sonra bu değerin üzerine çıkmış ve daha sonra sürekli artmıştır. Günümüzde
yaklaşık 100 yılda gerçekleşen 100 ppm lik artış, buzul çağlarında binlerce yılda
ortaya çıkmıştır.
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 İklim değişikliğine uyum
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İklim değişikliğinin etkilerini nasıl gözlemliyoruz?
Atmosferdeki CO2 yoğunluğu, dünyanın ekonomik büyüme için C temelli
fosil yakıtlara bağımlı hale geldiği Sanayi Devrimiyle başlamıştır.
• Küresel ortalama sıcaklık 19.
yüzyıldan beri yaklaşık 0.75°C
artmıştır.
• Salımı şu anda durdursak bile
bu artış en az 0.6°C daha devam
edecektir.
• Yani toplamda en az 1.4°C
Kaynak: IPCC 2001 Raporu
Yerküre yer sıcaklığı
Deniz seviyesi
Kuzey Yarımküre kar kalınlığındaki
değişimler
PEKİ ETKİLERİ ŞU ANDA NELER?
 1850den beri ölçülen en sıcak 11 yıl, son 12 yıla (1995-2006)
rastlıyor. (IPCC 4. Değerlendirme Raporu)
 Sıcaklık değişimi yüksek kuzey enlemlerinde daha etkin
olmak üzere küresel düzeyde hissediliyor.
 2003-Avrupa Sıcak Hava Dalgası: 30.000 den fazla
kişinin ölümüne sebep oldu. Bilim adamları bu olayın
kesin olarak insan kaynaklı küresel iklim değişikliğine
bağlanacak ilk hava olayı olduğunu belirttiler. [Robine
et al., "Death toll exceeded 46,000 in Europe during the
summer of 2003". Comptes Rendus Biologies 331 (2): 171–
178]
PEKİ ETKİLERİ ŞU ANDA NELER? II
Deniz seviyesindeki yükselme, sıcaklık artışıyla
eşnitelikli. (1961 den beri ort. 1.8mm/yıl iken; 1993 ten
beri ortalama 3.1mm/yıl).
Kar ve buz kalınlıkları ve alanları azalıyor. Kuzey
kutbunda buz kaplılığı her 10 yılda %2.7 azalıyor.
Son 50 yılda karasal alanlarda soğuk gün ve
don sayıları azalırken, sıcak gün ve gecelerin
sayısı artmıştır.
Sıcak hava dalgalarında ve şiddetli yağış
ve su baskın sayıları artmıştır.
NELER OLACAK?
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ SENARYOLARI
 İklim değişikliği salım senaryoları,
Hükümetlerarası İklim Değişimi Paneli
(IPCC) tarafından 2000 yılında
hazırlanmıştır.
Bu senaryolarda, gelecek için sera gazı
emisyonları
hesaplanırken,
değişik
demografik gelişme, sosyo-ekonomik
gelişme
ve
teknolojik
değişme
projeksiyonları kullanılmıştır.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ SENARYOLARI
A2: yaygın
Bugünküne benzer heterojen bir dünyada kendi
kendine yeterlilik ve yerel kimliklerin korunumu
temasının işlendiği,
Nüfusun yüksek bir artış hızına sahip olduğu
Ekonomik gelişmenin bölgesel karakterinin
(zengin ve fakir ülkeler arasındaki eşitsizliğin)
devam ettiği
Küresel ısınma ve çevresel değişim konularında
mücadele için herhangi bir özel tedbirin
alınmadığı bir hikâye
B2: yaygın
Ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirlikte
yerel çözümlerin vurgulandığı
Nüfusun makul oranda arttığı
Ekonomik gelişmenin orta seviyede olduğu
Teknolojik değişimin çok hızlı olmamakla beraber
daha yaygın olduğu bir dünya
A1 ve B1: Daha az kullanılan
A2 ve B2’de vurgulanan bölgeselliğin aksine
küreselleşme ön plana çıkarıldığı bir dünya
SRES, Special Report on Emissions
Scenarios - IPCC
Bu 4 ana senaryo da kendi içlerinde farklı
senaryolara ayrıştırılarak 40 kadar senaryo
üretilmiştir.
Yeni Nesil Senaryolar- RCP
 Temsili Yoğunluk
Yolu (The Representative Concentration
Pathways), 2014’de tamamlanması beklenen 5. Değerlendirme
Raporunda yer alacak modellerde kullanılacak senaryolardır.
 SRES’i tamamen yok saymıyor, farklı bir bakış açısıyla senaryo
kuruyor.
 Atmosferdeki sera gazı miktarını temsil etmek için güneş
ışınımdaki sera gazları kaynaklı denge değişikliğini baz alan yeni
yaklaşımlı senaryolardır.
 Yer küreden yansıyan güneş ışınımının 8.5, 6, 4.5 veya 3W/m2
olduğu gibi 4 ana senaryo vardır.
SALIM (EMİSYON)
SENARYOLARI
B1
A1B
A2
İKLİM SENARYOLARI
En iyimser ve kötümser senaryolara göre 2100 yılı sonu itibariyle
Sanayi Devrimi öncesi ile karşılaştırıldığında küresel ortalama
sıcaklığın 2.7 °C ile 5.8 °C arasında artacağı öngörülmektedir.
BEKLENEN ETKİLER
 Tarımsal üretim: Coğrafi eşitsizlikler
 Orta ve yüksek enlemlerde mahsuller artarken, şimdiden
tropikal kuşakta düşen üretim daha da düşecektir.
 İnsan sağlığı: Sıcaklık dalgaları, yetersiz beslenme,seller,
kuraklıklar ve bulaşıcı hastalıklar
 Su kaynakları: Orta enlemler ve yarı kurak tropikal
bölgelerde su kaynakları azalacaktır. 400bin-1.7 milyar
insan su kıtlığından muzdarip olacak.
 Doğal kaynaklara erişim: Erişim güçleşeceğinden savaş,
göçler ve mülteci riski artacak.
SU KAYNAKLARI ÜZERİNE ETKİLER
 İklim değişikliği tatlı su kaynaklarının azalmasına yol




açacaktır.
Daha az kar yağışı
Daha az buzul
Daha çeşitli yağış örüntüleri,
Daha yoğun sağanaklar
Su kaynakları
üzerindeki baskı
artacaktır.
SUYUN ÖNEMİ
 Su, milyonlarca yıldır
yerkürenin yaşam kaynağıdır.
Ancak günümüzde suya erişim
insan yaşamını tehdit eden bir
krize dönüştü. Bu konunun
önemini en iyi ortaya koyan
tabir de “mavi altın”
benzetmesidir.
 1995 yılında, Dünya Bankası
Başkan Yardımcısı İsmail
Serageldin, “Bu yüzyılın
savaşları petrol için
veriliyorsa, gelecek yüzyılın
savaşları su için verilecektir.”
demiştir.
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 İklim değişikliğine uyum
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
TÜRKİYE İÇİN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
SENARYOLARI”PROJESİ
 TÜBİTAK-MGM projesi.
A2 ve B1 salım
senaryoları
GCM=ECHAM
5 simülasyonu
RegCM3
Bölgesel İklim
Modeli
İklim
Projeksiyonları
1961-2000 ve
2000-2099
Yağış
Sıcaklık
Akış
TÜRKİYE İÇİN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
SENARYOLARI
 TR için mevcut: A2, B1 ve B2
 A2 senaryosu için:
•Yağışlardaki değişim FARKLI.
•Kış ve ilkbahar mevsiminde
Akdeniz ve Ege kıyılarında azalma
Karadeniz kıyılarında ise artış
•Yaz mevsiminde önemli değişim
YOK.
•Sonbahar’da bütün ülke çapında
yağış artışı
SICAKLIKLAR
YAĞIŞLAR
Kış ve
ilkbaharda
miktarda
artış
Yazın özellikle
güneyde
yağışlarda
azalma
YÜZEY AKIŞI
Modellerin Performansı: Yaz Sıcaklığı
ÖLÇÜM
Modellerin Performansı: Kış Yağışı
ÖLÇÜM
İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü
İÇERİK
 Sera etkisi ve iklim değişikliği nedir?
 İklim değişikliğinin ortaya çıkışı
 İklim değişikliğinin etkileri
 Mevcut etkiler
 Senaryolar
 İklim değişikliğinin Türkiye’ye etkileri
 İklim değişikliğine uyum
 Dünyada ve Türkiye’de iklim değişikliği politikaları
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ
UN Framework Convention on Climate Change
 1992, Rio de Janeiro, BM Çevre ve Kalkınma Konferansı
 Taraf ülkeleri,
 sera gazı salımlarını azaltmaya,
 araştırma ve teknoloji üzerinde işbirliği yapmaya
 sera gazı yutaklarını korumaya teşvik etmektedir.
 “ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar”
ilkesi: Ülkelerin kalkınma öncelikleri ve özel koşulları
dikkate alınarak
İDÇS
Ek-1
Ülkeleri
(tarihsel sorumluluk)
•Salımlarını sınırlandırmak
•Sera gazı yutaklarını korumak
•aldıkları önlemleri, politikaları
bildirmek
•1992 yılı itibarıyla OECD üyesi
olan ülkeler, AB ve Pazar
Ekonomisine Geçiş Sürecindeki
ülkeler yer almaktadır.
•Toplam 40 ülke ve AB
bulunmaktadır.
Ek-2
Ülkeleri
Ek Dışı
Ülkeler
(maddi sorumluluk)
•Ek-1’de üstlendikleri
yükümlülüklere ilaveten
•çevreye uyumlu
teknolojilerin gelişme
yolundaki taraf ülkelere
aktarılması, finanse
edilmesi
•Bu grupta 23 ülke ve AB
yer almaktadır.
•Salımlarını
azaltmaya,
araştırma
ve
teknoloji
üzerinde işbirliği yapmaya
•Yutaklarını
korumaya
teşvik edilmekte,
•ancak
belirli
yükümlülük
alınmamaktadırlar.
•Bu
grupta
149
bulunmaktadır.
bir
altına
ülke
KYOTO PROTOKOLÜ
Sözleşmenin niteliğini güçlendirmek,
özellikle gelişmiş ülkelerin kararlı ve
bağlayıcı yükümlülükler almalarını
hedefler.
1997 -Kyoto’da yapılan 3. Taraflar Konferansı’nda
kabul edilmiştir.
190 ülke ve AB taraftır.
Hedefi, Sözleşmenin Ek-1 ülkelerinin, sera gazı salımlarının
toplamını 1. taahhüt döneminde (2008-2012), 1990 yılındaki
seviyenin % 5 altına düşürmektir.
TÜRKİYE’NİN DURUMU
 1992 -Rio’da BMİDÇS nin hem Ek-1 (tarihsel sorumluluk)
ve hem de Ek-2 (maddi sorumluluk) listesi
 Ülkemiz, Sözleşme’nin amaç ve ilkelerine katıldığını, “ortak
fakat farklılaştırılmış sorumluluklar” ve “hakkaniyet”
ilkelerine uygun olarak, uluslararası işbirliği sürecinde yer
almak istediğini, bu nedenle, Ek I ve Ek II listelerinden
çıkarılması durumunda Sözleşme’ye taraf olabileceğini
bildirmiştir.
TÜRKİYE’NİN DURUMU-II
 2001 yılında Marakeş’te (Fas) gerçekleştirilen 7.Taraflar Konferansında
(COP-7) teknoloji transferi ve mali destek yükümlülükleri bulunan
ülkelerin oluşturduğu Ek-2 listesinden çıkabilmiştir.
 Bu gelişme üzerine Sözleşmeye 2004 yılında taraf olmuş;
 Kyoto Protokolünü ise 2009 yılında imzalamıştır.
 Neden bekledik?
 AB üyelik müzakereleri,
 2012 sonrasına yönelik Protokol ekseninde yürütülen müzakerelere etkin
katılım sağlanmasının faydaları
 Ek-I ülkelerinin 2012 sonrası taahhütlerinin belirlenmesi sürecinde aleyhimize
oluşabilecek gelişmelere müdahale edilebilmesi
TÜRKİYE’NİN DURUMU -2
 2010-Cancun’da (Meksika) 16.Taraflar Konferansı, diğer Ek-1
ülkelerinden farklılığımız tanınmıştır.
 Bu kararla Ek-1 dışı ülkelere teknoloji transferi ve finansman sağlama
yükümlülüğü bulunmadığı teyit edilmekle beraber; ayrıca bu
mekanizmalardan da faydalanma talebi gündeme getirilmiştir.
 2011-Durban’da (Güney Afrika Cumhuriyeti)-17. Taraflar Konferansı, ek
kazanım sağlanması amacıyla çeşitli düzeylerde girişimlerde
bulunulmuş olup; hedeflenen unsurları büyük oranda içeren bir karar
metni çıkartılmıştır.
 Kyoto Protokolü kapsamında da ilk taahhüt döneminde (2012 sonuna
kadar) ülkemizin herhangi bir sayısal azaltım yükümlülüğü yoktur.
Gösterge1
Ortalama Nüfus Artış
Hızı
(1990-2005)
Ortalama
Kentsel
Nüfus Artış Oranı
(1990 - 2005)
İnsani Gelişme Endeksi
(2007)
Kişi Başına GSYİH
(2005)
Türkiye – EK-I Ülkeleri Karşılaştırması
Türkiye – EK-I Dışı Ülkeler Karşılaştırması
EK-I ülkelerinden daha yüksektir.
Türkiye, İsrail ve Malezya dışında analiz edilen
diğer tüm EK-I Dışı ülkelere yakın bir değere
sahiptir.
Türkiye’deki artış hızı Malezya ve Çin’den düşük,
Güney Kore ve Arjantin’den yüksektir.
Tüm EK-I ülkelerinden daha yüksektir.
Türkiye 2007 itibariyle 182 ülke arasında 79. sıradadır.
Belarus dışındaki tüm EK-I ülkelerinden daha düşüktür.
Ayrıca, sanayileşme düzeyi bakımından Türkiye diğer
OECD ve EK-I ülkeleriyle karşılaştırılabilir düzeyde
değildir.
Birikimli (Kümülatif ) 152 yıllık tüm dönem boyunca, toplam sera gazlarının
Sera Gazı Salımları
%30’u ABD, %27’si AB ülkeleri, %8,1’i Rusya ve
(1850 - 2002)
%7,6’sı Çin tarafından salınmıştır. Türkiye %0,4’lük salım
oranı ile 31. sıradadır. 2002 yılı itibariyle gelişmiş ülkeler
CO2 salımlarının %76’sından sorumludur.
Kişi Başına Salımlar
(1990-2005)
Türkiye EK-I Dışı ülkelerin birçoğunun
gerisindedir
Ekonomileri büyümekte olan ve Kyoto Protokolü
kapsamında sayısallaştırılmış salım azaltım
yükümlülüğü bulunmayan bazı EK-I Dışı ülkeler,
Türkiye’den daha yüksek kişi başına GSYİH
değerine sahiptir.
EK-I Dışı ülkelerin önemli bir kısmı Türkiye’den
daha yüksek kümülatif sera gazı salımına sahiptir.
Geçiş ekonomileri de dâhil olmak üzere tüm EK-I ülkeleri Türkiye’den daha yüksek kişi başına salım değerlerine
sahiptir.
2007 yılı için kişi başına sera gazı salım değeri 5,3 ton
CO2 eşdeğeridir. Aynı dönemde kişi başına salımlar
OECD ülkelerinde 15 ton CO2 eşdeğeri, AB-27
ülkelerinde ise 10,2 ton CO2 eşdeğeridir.
Teşekkür ederim.
aycosgun@ormansu.gov.tr
2076397
Download