Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu (KSK) 60. Oturum Raporu TARİH : 14-24 Mart 2016 YER : Birleşmiş Milletler Genel Merkezi New York, ABD Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER ............................................................................................................................ i 1. TÜRKİYE DELEGASYONU: .............................................................................................. 1 2. İZLENEN YÖNTEM VE ÇALIŞMA PROGRAMI ............................................................. 5 3. AÇILIŞ ................................................................................................................................... 5 4. ÜST DÜZEY YUVARLAK MASA TOPLANTISI .............................................................. 5 5. GENEL TARTIŞMALAR ..................................................................................................... 6 6. GÖNÜLLÜ SUNUMLAR ..................................................................................................... 7 7. PANELLER ........................................................................................................................... 8 7.1. Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması için Kilit Stratejiler........................................................................................... 8 7.2. Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması için Katılım ve İşbirlikleri .............................................................................. 11 7.3. Veri Boşlukları ve Metodoloji Sorunlarına Değinmek .................................................. 14 8. SAYIN GENEL MÜDÜRÜMÜZÜN KATILIM SAĞLADIĞI YAN ETKİNLİKLER ..... 15 8.1. Bakanlığımız Tarafından Düzenlenen “Kadınlar ve Kapsayıcı Küresel Ekonomik Büyüme: Türkiye’nin W20 Deneyimi” Başlıklı Yan Etkinlik................................................ 15 8.2. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ve TÜBİTAK tarafından düzenlenenen “İnovasyonda Kadın” başlıklı yan etkinlik .......................................................................... 17 8.3. İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Federasyonu (BPW) tarafından düzenlenen “Cinsiyete Dayalı Ücret Farkının Kapatılması” başlıklı yan etkinlik ................................................... 18 8.4. KAGİDER ve VODAFONE Vakfı tarafından düzenlenecek “Soma'da Önce Kadın Eğitim ve Üretim Merkezi” başlıklı yan etkinlik .................................................................. 20 9. KARAR METİNLERİ ......................................................................................................... 20 10. İKİLİ GÖRÜŞMELER ...................................................................................................... 21 10.1. Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU’nın Pakistan İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Zafarullah Khan ile Görüşmesi ...................................................... 21 10.2. Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU’nın Almanya Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik'ten Sorumlu Federal Devlet Bakanı Elke Ferner ile ikili görüşmesi ....... 23 11. UZLAŞILMIŞ SONUÇLARIN MÜZAKERELERİ ......................................................... 25 EK 1: KSK 60. Dönem Resmi Programı .................................................................................. 35 EK 2: Üst Düzey Yuvarlak Masa Konuşma Metni .................................................................. 37 i Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 3: Genel Tartışmalar Konuşma Metni................................................................................ 40 EK 4: Gözden Geçirme Teması Kapsamında Gerçekleştirilen Gönüllü Sunum Konuşma Metni 43 EK 5: Bakanlığımız Tarafından Düzenlenen “Kadınlar ve Kapsayıcı Küresel Ekonomik Büyüme:Türkiye’nin W20 Deneyimi” Yan Etkinliği Duyuru Afişi ........................................ 48 EK 6: 60. KSK Oturumu Uzlaşılmış Sonuçları EK 7: KSK Çok Yıllık Çalışma Programı EK 8: Kadınlar, kız çocukları ve HIV ve AIDS karar tasarısı EK 9: Silahlı çatışmalarda sonrasında hapsedilmiş olanlar dahil olmak üzere esir alınan kadın ve çocukların serbest bırakılması karar tasarısı EK 10: Filistinli Kadınların Durumu ve Desteklenmesi Üzerine karar tasarısı ii Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 1. TÜRKİYE DELEGASYONU: “Kadınların Güçlendirilmesi ve Bunun Sürdürülebilir Kalkınmayla Bağlantısı” temasıyla 14-24 Mart 2016 tarihleri arasında New York/ABD’de gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu 60. oturumuna Türkiye adına katılım sağlayan heyetler Tablo 1, Tablo 2, Tablo 3, Tablo 4 ve Tablo 5’te yer almaktadır. Tablo1: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Heyeti İsim Unvan 1. Gülser USTAOĞLU Kadının Statüsü Genel Müdürü 2. Ayşe KARDAŞ Müsteşar Yardımcısı (Bakan Danışmanı titri ile) 3. Esin NACAR AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı (Bakan Danışmanı titri ile) 4. Banu TUNCAY YILDIZ Genel Müdür Yardımcısı V. 5. Göknur AKÇADAĞ Daire Başkanı 6. Neşe ÜNAL SÜLEKLİ ASP Uzmanı 7. Onur DİNÇER ASP Uzmanı 8. Akın YUMUŞ ASP Uzmanı No 1 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Tablo 2: TBMM Heyeti No İsim Unvan 1. Radiye Sezer KATIRCIOĞLU KEFEK Başkanı / Kocaeli Milletvekili 2. Candan YÜCEER KEFEK Başkanvekili / Tekirdağ Milletvekili 3. Salih ÇETİNKAYA KEFEK Üyesi/Kırşehir Milletvekili 4. Rabia ARABACI KARİMAN Yasama Uzmanı Tablo 3: Dışişleri Bakanlığı No İsim Unvan 1. Ayşe SİNİRLİOĞLU Büyükelçi, Müsteşar Yardımcısı 2. Mustafa Osman TURAN Daire Başkanı Tablo 4: Diğer Kurum / Kuruluşlar ve STK Temsilcileri No İsim Unvan 1. Gülden TÜRKTAN W20 Dönem Başkanı 2. Arif ŞAYIK Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri 3. Miray Hanım YILDIRIM Ankara Kalkınma Ajansı Uzmanı 4. Ayşe KADAYIFÇI-ORELLANA TİKAD Washington Temsilcisi 2 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 5. Mevlüde Selin AKSOY TİKAD 6. Emine Sare AYDIN YILMAZ Kadın ve Demokrasi Derneği Başkanı 7. Silviya ALEKSİEVA Kadın ve Demokrasi Derneği 8. Zelal GÜNEL Kadın ve Demokrasi Derneği 9. Rabia ÖTER CANDAN Kadın ve Demokrasi Derneği 10. Betül ALTINSOY YANILMAZ Kadın ve Demokrasi Derneği 11. Elif ESEN Kadın ve Demokrasi Derneği 12. Reyhan KALYONCU Kadın ve Demokrasi Derneği 13. Fahrünnisa ERDEM Kadın ve Demokrasi Derneği 14. Yeşim MÜFTÜLER SAVİĞ KAGİDER Genel Sekreteri 15. Zehra GÜNGÖR KAGİDER Başkan Yardımcısı 16. Melis YAZICI KAGİDER 17. Gizem KEÇECİ KAGİDER - Vodafone 18. Kadriye Esra AYGÜN Suriye Dostluk Derneği Başkanı 19. Selma ACUNER Kadın Koalisyonu 20. Sunay KARAMIK KA.DER 21. Ezgi KOÇAK KA.DER 22. Dilek Elçin CAVLAN Türkiye Kadın Dernekleri 3 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Federasyonu 23. Şehnaz KIYMAZ BAHÇECİ Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği 24. Özgül KAPDAN Kadınlarla Dayanışma Vakfı 25. Halil İBANOĞLU Tercüman Tablo 5: Birleşmiş Milletler Nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliği No İsim Unvan 1. Halit ÇEVİK Daimi Temsilci 2. Levent ELER 3. Murat UĞURLUOĞLU Müsteşar 4. Ceren Hande ÖZGÜR Müsteşar 5. Hatice ÇALGAN İkinci Katip 6. Tüvana VARAN Danışman Daimi Temsilci Yardımcısı- Elçi Müsteşar 4 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 2. İZLENEN YÖNTEM VE ÇALIŞMA PROGRAMI Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürü başkanlığında, TBMM KEFEK Komisyonu üyeleri, Dışişleri Bakanlığı, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü ve Kalkınma Ajansı yönetici ve çalışanları ile Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisi ve akademisyenlerden oluşan konu uzmanlarının da yer aldığı Türk Heyeti, 60’ıncı Oturum süresince, genel tartışmalar, üst düzey yuvarlak masa toplantıları, gönüllü sunumlar, paneller ve gayrı resmi paralel toplantılara katılım sağlamıştır (Resmi Program için bkz. Ek 1). Bunun yanı sıra Kadının Statüsü Genel Müdürü çeşitli ülkelerin temsilcileriyle ile ikili görüşmelerde bulunmuştur. 3. AÇILIŞ BM Kadının Statüsü Komisyonunun 60. Dönem toplantısı, 14 Mart 2016 tarihinde yapılan açılış oturumu ile başlamıştır. Açılış oturumunda, Kadının Statüsü Komisyonu Başkanı Antonio de Aguiar Patriota, Genel Kurul Başkanı Mogens Lykketoft, Ekonomik ve Sosyal Konsey Başkan Yardımcısı Jurg Lauber, BM Kadın Birimi İcra Direktörü Phumzile MlamboNcguka, CEDAW Komitesi Başkanı Yoko Hayashi ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon, ana konuşmacılar olarak yer almışlardır. 4. ÜST DÜZEY YUVARLAK MASA TOPLANTISI 14 Mart 2016 Pazartesi günü öğleden sonra oturumunda, üye ülke heyetleri, BM yetkilileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla 4 farklı tema altında üst düzey yuvarlak masa görüşmeleri gerçekleştirilmiştir. Bu temalar şunlardır: (a) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Güçlenmesi İçin Ulusal Kurumsal Düzenlemeleri Geliştirmek; (b) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Güçlenmesi İçin Normatif, Yasal ve Politika Çerçevelerini Güçlendirmek; 5 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 (c) 2030 Kalkınma Gündeminde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Güçlenmesini Finanse Etmek; (d) Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Veri Tasarım, Toplama ve Analizini Teşvik Etmek; Genel Müdürümüz; “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Güçlenmesi İçin Normatif, Yasal ve Politika Çerçevelerini Güçlendirmek” başlıklı oturumda söz almıştır. Konuşmasında ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak üzere oluşturulan politika dokümanlarına yer veren Genel Müdürümüz, özellikle plan ve programlar uygulanırken cinsiyetlere göre ayrışmış veri kullanımına dikkat çekmiştir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya dönük çalışmaların ayrılmaz bir parçası olan kadına yönelik şiddetle mücadeleden de bahseden Sayın Ustaoğlu, ülkemizde bu alanda yapılan çalışmaların kalkınma gündemi ekseninde sürdürülmekte olduğunu belirtmiştir. (Konuşma Metni için bkz. Ek 2). 5. GENEL TARTIŞMALAR 5 gün süren genel tartışmalar kapsamında; BM’ye üye ülkeler, bölgesel gruplar, daimi gözlemciler, BM kuruluşları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri söz almışlar ve “Kadınların Güçlendirilmesi ve Bunun Sürdürülebilir Kalkınmayla Bağlantısı” kapsamında görüşlerini, deneyimlerini, geleceğe ilişkin temennilerini paylaşmışlardır. Bu görüşmeler sırasında, 18 Mart 2016 tarihinde Türkiye adına Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU tarafından bir konuşma gerçekleştirilmiştir. Konuşmasında sürüdürülebilir kalkınma hedeflerinin önemine dikkat çeken Sn. Ustaoğlu, bu bağlamda geçtiğimiz sene G20 Dönem Başkanlığımızda, kadınların rolünün güçlendirilmesi ve eşitsizliklerin giderilmesi amacıyla, cinsiyetler arası iş gücüne katılım oranı farkının %25 azaltılması hedefinin uygulamaya konduğunu dile getirmiştir. Ayrıca G20 Açılım Grupları arasına “Kadın 20”nin (Women 20) dahil edildiğini belirten Sn. Ustaoğlu, böylece kadınların ekonomik hayatta daha güçlü bir şekilde var olması ve G20’nin yürüttüğü çalışmalara ilave bir destek oluşturulması hedeflendiğini dile getirmiştir. 6 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için gereken yasal zemine sahip olduğunu belirten Sn. Ustaoğlu, ayrıca yasaların uygulamaya yansıtılması için gerekli çalışmaların yoğunlaştırıldığını ifade etmiştir. Bu bağlamda 10. Kalkınma Planı ve ulusal eylem planlarına değinen Sn. Ustaoğlu, konuşmasında ayrıca kamu görevlilerine yönelik yürütülen geniş çaplı bilinçlendirme faaliyetleri ve eğitimlere yer vermiştir. Eğitim ve sağlık gibi temel göstergelerde ülkemizde yaşanan gelişmeleri dile getiren Sn. Ustaoğlu, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri”ne yönelik olarak ülkemizin çalışmalarına devam edeceğini belirtmiştir. Sn Ustaoğlu son olarak yakın coğrafyamızda yaşanan çatışmalar nedeniyle ülkemizde misafir ettiğimiz iki milyonu aşkın kişiye sunduğumuz hizmetlerden bahsederek konuşmasını sonlandırmıştır. (Konuşma Metni için bkz. Ek 3). 6. GÖNÜLLÜ SUNUMLAR Gözden geçirme temasıyla (Kadın ve Kız Çocuklarına Karşı Her Türlü Şiddetin Önlenmesi ve Ortadan Kaldırılması) ilgili olarak, 15 Mart tarihinde öğleden önce ve sonra olmak üzere iki oturumda toplam 10 üye ülke gönüllü sunum yapmıştır. Bu yıl ilk kez düzenlenen gönüllü sunum oturumunda ülkemiz tarafından da bir sunum gerçekleştirilmiştir. Ülkemiz adına sunumu gerçekleştiren Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU, Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadele alanında kaydedilen gelişmeleri aktarmıştır. İstanbul Sözleşmesi hükümleri gözetilerek hazırlanan 6284 Sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” hakkında bilgi veren Sn. Ustaoğlu, kanun kapsamında kurulan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerinden de bahsetmiştir. Kadına yönelik şiddetle mücadelede koruyucu ve önleyici hizmetler bağlamında kadın konukevlerine ilişkin sayısal veriler paylaşan Sn. Ustaoğlu, şiddet mağdurlarının daha etkin şekilde korunması amacıyla pilot uygulamaları gerçekleştirilen Elektronik Destek Sistemlerinden de bahsetmiştir. Kadına yönelik şiddetle mücadelede alınacak önlemleri belirlemek amacıyla hazırlanan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planına değinen Sn. Ustaoğlu, sunumunda 7 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 ayrıca bu alanda yürütülen projelerden de bahsetmiştir. Öte yandan, şiddetle mücadelede önemli bir yer tutan farkındalık eğitimlerine vurgu yapan Sn. Ustaoğlu, konu ile ilgili sayısal verileri paylaşmıştır. Sn. Ustaoğlu sunumunda ayrıca Suriye’deki iç savaş nedeniyle ülkemizde bulunan Suriye vatandaşlarına kamplarda ve kamp dışında verilen psiko-sosyal destek hizmetlerine değinmiştir. (Konuşma Metni için bkz. Ek 4). 7. PANELLER 7.1. Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması için Kilit Stratejiler 16 Mart 2016 tarihinde 15:00-18:00 saatleri arasından gerçekleştirilen “Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması için Kilit Stratejiler” başlıklı interaktif uzmanlar paneli KSK Başkan Yardımcısı Šejla Đurbuzović (Bosna Hersek) başkanlığında gerçekleştirilmiştir. Panelde Kolombiya Sosyal Kalkınma Ulusal Planlama Departmanı Yöneticisi Alejandro Corchuelo, ABD Massachusetts Üniversitesi Ekonomi Profesörü Dr. James Heintz, Gana İstatistik Hizmetleri Direktörü Dr. Philomena Efua Nyarko, Dag Hammarskjöld Vakfı Kıdemli Danışmanı Anita Nayar (Hindistan) ve Avustralya Dış İlişkiler ve Ticaret Birimi Toplumsal Cinsiyet Danışmanı Sally Moyle panelist olarak yer almıştır. ABD Massachusetts Üniversitesi’nde Ekonomi Profesörü olan Dr. James Heintz konuşmasında şu hususlara dikkat çekmiştir: 2030 gündemi, toplumsal cinsiyet eşitliğini ilerletmek için küresel taahhüt çağrısında bulunmaktadır. Sosyal adaletin içinde önemli bir yer tutan toplumsal cinsiyet eşitliği esastan vazgeçilmez bir unsurdur. Bunun yanı sıra toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemi SDG 5’in de ötesine uzanmaktadır. Bu önem; toplumlarımızın sürdürülebilirliğine, insan onuruna yakışır iş fırsatlarına, gelir ve refaha, insan kabiliyetlerinin üretilmesine ve ekonomilerin hayatları iyileştirme gücüne işaret etmektedir. Daha güçlü bir 8 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 toplumsal cinsiyet eşitliği, politika alanları ve ülkeler arasında koordineli bir yaklaşımı gerektirmektedir. Makroekonomi politikaları toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılması genel stratejisinin bir parçasını oluşturmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve eşitsizlikleri, GSMH gibi ekonomik performansın geleneksel göstergelerini etkilemektedir. Eğitim ve iş gücüne katılımın daha hızlı büyümeyle ilişkilendirilebileceğine ilişkin kanıtlar bulunmaktadır. Bunun yanı sıra; toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve büyüme arasındaki ilişki kullanılan göstergelere dayanmaktadır. Kadınların ucuz iş gücü oluşturduğu bazı durumlarda, toplumsal cinsiyete dayalı gelir farklılıkları ihracat rekabeti ve genel büyümeye katkı olarak gösterilmektedir. Kadınların üzerindeki ücretsiz bakım yükü uzun süreli büyümeyi desteklemektedir. Kadınların bu işi yapmaması ve bu hizmetleri sağlamanın ekonominin başka kısımlarından absorbe edilmesi ekonomi performansı üzerinde önemli etkiler yaratacaktır. 2030 gündemi makroekonominin bağlamında yeniden toplumsal cinsiyet değerlendirilmesini eşitliğinin güçlenidirilmesi gerektirmektedir. Bu yeniden değerlendirme; makroekonomi politikalarının dağıtım sonuçlarını ele almayı ve kavramları, hesapları ve makroekonominin sınırlarını yeniden tanımlamayı da içermektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinde anlamlı bir ilerleme sağlanması için gerçek kaynaklar ve kamu kaynaklarını harekete gerçirebilecek makroekonomi politikaları gerekmektedir. İnsanlara yatırım yapmanın önemi tanınmalı ve politika oluşturma mekanizmalarının içine dahil edilmelidir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin tek faydalanıcısı kadınlar olmamakla birlikte tüm 2030 gündeminin uygulamasını etkileyen daha geniş sosyal etkileri vardır. Gana hükümetinin istatistik ve veri toplama alanındaki çalışmalarını özetleyen İstatistik Hizmetleri Direktörü Dr. Philomena Efua Nyarko konuşmasında şu hususları da dile getirmiştir: 9 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Toplumsal cinsiyet istatistikleri kanıt tabanlı karar almak, toplumsal cinsiyet eşitsizliğindeki trendleri takip etmek ve toplumsal cinsiyetle alakalı konulardaki gelişmeyi değerlendirmek için kilit öneme sahiptir. SDG göstergeleri için veri toplamak hem büyük zorluklar içermekte hem de nadir fırsatlar sunmaktadır. SDG’ler hem kalkınmış hem de kalkınmakta olan ülkelerde karşılanması çok da kolay olmayan 300’den fazla göstergeyle veri toplama ve analizinde kapasite artırımı gerektirmektedir. Ücretsiz işçilik, aile içi şiddet ve kamu hizmetlerine erişim gibi alanlar da dahil olmak üzere mevcut veri küresel olarak yetersizdir. Bunun yanı sıra ayrıştırılmış veri toplamaya daha çok kaynak ayrılması, kanıt tabanlı güçlü politikalar oluşturmak için bir fırsat sunmaktadır. Avustralya Dış İlişkiler ve Ticaret Birimi Toplumsal Cinsiyet Danışmanı Sally Moyle konuşmasında özetle şu hususları da dile getirmiştir: “2015 çok önemli bir yıldı. İlk defa toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadınların güçlendirilmesini esas alan uluslararası bir kalkınma gündemi kabul edildi. Eşitsizliğin sürmesine neden olan yapıları dikkate almayı ve dengesizlikleri telafi edecek politika ve programlar uygulamayı gerektiren güçlü bir gündemimiz var artık. Toplumsal cinsiyete duyarlı politika ve programlar 2030 gündeminin tam ve etkin uygulaması için temel dayanakları oluşturuyor. Eğer 2030 gündemini merkezinde cinsiyet eşitliği olacak şekilde uygulayacaksak hükümetlerin güçlü ulusal mekanizmalara ve kurumsal düzenlemelere ihtiyaçları var. Avustralya’da, kadın haklarından sorumlu Bakan, politika ve programların geliştirilmesimde ve uygulamasında kadın sorunlarının ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin dikkate alınması için diğer bakanlarla birlikte çalışmaktadır. Avustralya kadın hakları hükümet ofisi 2013 yılında Başbakanlığa bağlanarak dikkate değer bir otorite kazanmıştır. Ofis, kadınlar için daha güçlü sosyal ve ekonomik çıktılar sağlamak için hükümet birimleri arasında koordinasyonu sağlamaktadır. 10 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Avustralya 2030 gündeminin ulusal düzeyde etkilerini ele almakta ve uygulamanın ölçülmesi ve raporlanması için yollar aramaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesini önceliklendiren bir ülke olan Avustralya için cinsiyet eşitliğini hedefleyen mevcut plan ve programlar, uluslararası taahhütlerin gerçekleştirilmesi için yol gösterici olacaktır.” 7.2. Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması için Katılım ve İşbirlikleri 17 Mart 2016 tarihinde 10:00-13:00 saatleri arasından gerçekleştirilen “Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması İçin Katılım Ve İşbirlikleri” başlıklı interaktif uzmanlar paneli KSK Başkan Yardımcısı Sun Janito (Japonya) başkanlığında gerçekleştirilmiştir. Panelde Tunus Milletvekili Olfa Soukri Cherif, Jamaika Kingston Belediye Başkanı Angela Brown Burke, FEMNET (Afrika Kadınların Kalkınması ve İletişim Ağı) Başkanı Emma Kaliya (Malavi), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası - Sosyal İşler Baş Danışmanı Michaela Bergman ve Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyon Yönetici Sekreteri Rima Khalaf panelist olarak yer almıştır. Panelde; Pekin Eylem Platformu, 2015 KSK Siyasi Deklarasyonu, Addis Ababa Eylem Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma İçin 2030 Gündemi taahhütlerinin toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesi bağlamında uygulanması için farklı paydaşların rollerinin neler olduğu, sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde paydaşların bilgi, deneyim, teknoloji ve finansal kaynakları nasıl mobilize edip paylaşabilecekleri tartışılmıştır. Tunus Milletvekili Olfa Soukri Cherif ülkesinde toplumsal cinsiyet eşitliğine sağlamaya yönelik uluslararası taahhütler bağlamında gerçekleştirilen yasal düzenlemeleri aktarmıştır. Ulusal toplumsal cinsiyet eşitliği mekanizmasının temel olarak siyasi, ekonomik ve iş gücü seviyelerinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin dahil edilmesini sağlamakla görevli olduğunu vurgulayan Cherif; hükümetler, parlamentolar ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı demokrasi yaklaşımı içerisinde önemli sorumlulukları olduğunu vurgulamıştır. 11 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Jamaika Kingston Belediye Başkanı Angela Brown Burke konuşmasında; BM kalkınma stratejilerinde şehirlerin ve küresel şehirleşmenin sürdürülebilir kalkınmadaki rolünün ilk kez tanındığını belirtmiş ve 11. Hedefi işaret etmiştir. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin (SDG) en az %60’ının yerel düzeyde uygulanacağını belirten Burke özellikle 11, 16, 8 ve 9 numaralı hedefler başta olmak üzere belediyelerin koordinasyon ve işbirliği için ideal mekanizmalar olduğunun altını çizmiştir. Burke acil yapılması gerekenleri şu şekilde sıralamıştır: “kadın ölümlerini azaltmak ve eğitim açıklarını kapamak”, “kadınlar için ekonomik fırsatlara erişimi artırmak”, “ailede ve toplumda kadınların sesinin duyulmasını sağlamak ve etkinliğini artırmak”, “nesiller arasında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yeniden üretimini sınırlamak”. FEMNET (Afrika Kadınların Kalkınması ve İletişim Ağı) Başkanı Emma Kaliya (Malavi) ise konuşmasında ayrımcı sosyal normların ve cinsiyet kalıp yargılarının dönüşümünün 2030 gündeminin uygulanması için bir öncelik olması gerektiğini belirtmiştir. Kaliya’ya göre kadın hakları örgütleri aşağıda yer alan faaliyetlere yönelmelidir: Olumsuz maskülenlik, ayrımcı sosyal normlar ve cisnsiyet kalıp yargılarıyla mücadele etmek ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin pozitif normlarını etkin kılmak için yetişkin ve genç erkekleri hedefleyen programlar geliştirilmelidir. Kız çocuklarının sağlığına yönelik kitlesel hareketlilik sağlamak ve medya programları uygulamak ve zararlı uygulamaları sonlandırmak için yasalar ve kapsamlı politikalar oluşturmak gerekmektedir. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Sosyal İşler Baş Danışmanı Michaela Bergman ise konuşmasında özetle şu hususlara değinmiştir: Çok taraflı kalkınma bankaları 2030 gündeminin toplumsal cinsiyete duyarlı uygulanmasında önemli bir rol oynama potansiyeline sahiptir. 2030 gündeminin toplumsal cinsiyete duyarlı uygulanması çerçevesinde, çok taraflı kalkınma bankalarının yaklaşımları; kadınların küresel, bölgesel ve ulusal düzeylerde 12 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 etkinliğinin artırılması ve süreçlere tam ve etkin katılımlarının sağlanması amaçlarına hizmet edebilir. Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyon Yönetici Sekreteri Rima Khalaf ise konuşmasında şu hususları dile getirmiştir: “2030 gündeminin kabulüyle, geleneksel şekliyle mevcut iş dünyasının kalkınma zorluklarıyla günümüz dünyasında baş etme imkânı olmadığı ortaya çıkmıştır. Ortak bir görüş çerçevesinde tüm ulusların canlandırılmasına ve kalkınmanın bütün boyutlarını dikkate alan uyumlu stratejilerin tamamen entegre edilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. 2030 gündeminin başarısı etkili işbirliklerine ve dirençli kamu taahhütlerine bağlıdır. Çok paydaşlı işbirlikleri toplumsal cinsiyet eşitliğini şu yollarla destekleyebilir: Toplumun farklı seviyelerinden farklı aktörleri bir araya getirerek ortak bir gündem ışığında toplumsal cinsiyet eşitliği için seslerin güçlendirilmesi, Farklı alanlardaki çalışmaların koordinasyonunu sağlamak, deneyim ve bilgi paylaşımı yapmak amacıyla bir platform kurulması, Her paydaşın yetkinliğini dönüşüm için güçlendirerek sinerjiler yaratmak ve koordinasyonu teşvik etmek, Toplumsal cinsiyete duyarlı politika, strateji ve programlar aracılığıyla kadınlara yönelik şiddet ve ayrımcılığın sonlanmasını hızlandırmak, kadınlar için kapsamlı koruma ve önleme hizmetlerini yaygınlaştırmak, İş tekrarını da önleyecek şekilde kaynakların etkin kullanımını sağlamak, finans ve insan kaynağının dengeli dağılımını gerçekleştirmek.” 13 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 7.3. Veri Boşlukları ve Metodoloji Sorunlarına Değinmek 17 Mart 2016 tarihinde 15:00-17:00 saatleri arasından gözden geçirme teması kapsamında gerçekleştirilen “Veri Boşlukları ve Metodoloji Sorunlarına Değinmek” başlıklı uzmanlar paneli KSK Başkan Yardımcısı Šejla Đurbuzović (Bosna Hersek) başkanlığında gerçekleştirilmiştir. Panelde BM İstatistik Birimi Sosyal ve Barınma İstatistikleri Birim Şefi Francesca Grum, Meksika Ulusal Otonom Üniversitesi Multidisipliner Çalışmalar Bölgesel Merkezi Araştırmacısı Dr. Irene Casique Rodríguez ve Kazakistan Ulusal Ekonomi Bakanlığı İstatistik Komitesi Sosyal ve Demografik İstatistikler Birimi Başkanı Ainur Dossanova panelist olarak yer almıştır. Gözden geçirme teması kapsamında gerçekleştirilen interaktif diyalog toplantısına katılan tüm konuşmacılar; kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin her ülke ve kültürde gerçekleştiğini tasdik etmişler ve kökeninin yapısal toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ve ayrımcılık olduğuna dikkat çekmişlerdir. Katılımcılar, teknolojideki ilgili gelişmelerle bağlantılı olarak yeni ortaya çıkan şiddet biçimleri de dahil olmak üzere kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin tezahürlerini tartışmışlar; şiddetin bireylerin yaşantılarında, ailelerde, topluluk ve toplumlardaki etkilerinin altını çizmişlerdir. Bazı konuşmacılar; kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesinde ve şiddete müdahale edilmesinde KSK 57. uzlaşılmış sonuçlarının ülkeler için kapsamlı bir yol haritası sunduğunu ileri sürmüşlerdir. İlgili yasa ve politikaların kabul edilmesi, güçlendirilmesi ve uygulanması; önleme stratejilerinin yürürlüğe konması; mağdurlara yönelik koruma, bakım ve iyileşme hizmetlerinin karşılanması ve veri toplama ve analizindeki ilerlemeler dahil olmak üzere uzlaşılmış sonuçların uygulanmasında aşama kaydedildiği konusunda fikir birliği oluşmuştur. Ülke içinde ve ülkeler arasında deneyim ve iyi uygulamaların paylaşılmasının önemi vurgulanmıştır. 14 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Konuşmacılar, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin sonlandırılmasını hedefleyen müdahalelerin; etkin olabilmesi için görev ve sorumlulukların açık olarak belirleneceği şekilde multisektörel ve koordineli olması gerektiğine dikkat çekmişler, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesinde ve müdahale edilmesinde sivil toplum örgütlerinin görev ve önemlerini vurgulamışlardır. Panel sırasında şiddetle mücadele için ayrılmış bütçelerin yetersizliği konusunda kaygılar dile getirilmiş ve bütçenin garanti altına alınmasını sağlayacak siyasi irade için çağrıda bulunulmuştur. Konuşmacılar, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesinde ve sonlandırılmasında bölgesel ve uluslararası yasa ve politika dökümanlarının önemini de vurgulamışlardır. Bazı katılımcılar bölgesel ve uluslararası araçların ülkelerince onaylanmasına ve bu araçların ulusal yasal ve politika çerçevelerini güçlendirmedeki etkilerine dikkat çekmişlerdir. Konuşmacılar daha fazla risk altındaki kadınlara yönelik şiddet bağlamında veri toplanmasını ileri taşımak için SDG’lerin sunduğu izleme gereksinimlerine ilişkin iyimser yorumlarda bulunmuşlar, ulusal istatistik birimlerinin kapasitelerinin güçlendirilmesinin öneminin altını çizmişlerdir. 8. SAYIN GENEL MÜDÜRÜMÜZÜN KATILIM SAĞLADIĞI YAN ETKİNLİKLER 8.1. Bakanlığımız Tarafından Düzenlenen “Kadınlar ve Kapsayıcı Küresel Ekonomik Büyüme: Türkiye’nin W20 Deneyimi” Başlıklı Yan Etkinlik Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından 16 Mart 2016 tarihinde 18:30-19:45 saatleri arasında “Kadınlar ve Kapsayıcı Küresel Ekonomik Büyüme: Türkiye’nin W20 Deneyimi” başlıklı bir yan etkinlik gerçekleştirilmiştir. Söz konusu yan etkinlikte W20 açılım grubunun oluşturulması ve bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmalar hakkında kazanılan deneyimler ele alınmıştır. Yan etkinliğin moderatörlük görevini BM Kadın Birimi Direktör Yardımcısı Lakshmi PURI üstlenirken, Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU, Türkiye G20 Şerpası ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ayşe SİNİRLİOĞLU, W20 Başkanı Gülden TÜRKTAN, Çin Halk Cumhuriyeti temsilcisi Zhao HONGJU, KAGİDER 15 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Başkanı Sanem OKTAR, KADEM Genel Başkanı E. Sare AYDIN YILMAZ, TİKAD Washington Temsilcisi S. Ayşe KADAYIFÇI-ORELLANA konuşmacı olarak yer almışlardır. Yan etkinlikte W20 açılım grubunun oluşturulması ve bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmalar hakkında deneyim paylaşımında bulunmaya, W20’nin öncelikli politika alanlarını belirleme süreci ve bu süreçte yürütülen istişareleri aktarmaya, W20’nin, G20’nin diğer açılım gruplarıyla olan etkileşimi hakkında bilgilendirmede bulunmaya ve bundan sonraki dönem başkanlıklarına yönelik önerileri tartışmaya odaklanılmıştır. Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU konuşmasında, G20’nin uluslararası ilişkiler alanında ulusal politikaları etkileyen, küresel bir yönetişim yapısı ortaya koyduğunu, G20 Türkiye Dönem Başkanlığında, ekonomik büyümenin toplumsal cinsiyete duyarlı ve kapsayıcı şekilde desteklenmesine odaklanan ve yine G20 altında yapılandırılan başlı başına bir açılım grubu W20’nin hayata geçirilmesinin ülkemiz için çok anlamlı olduğunu, kadının, çalışma hayatına etkin ve insan onuruna yakışır bir şekilde katılımının yalnızca bireysel bir kazanım olmakla kalmayıp ailevi ve sosyal dönüşümü de sağlayan temel değer olduğunu ve bu bağlamda kadın istihdamı konusunun ülkemizin topyekûn kalkınma sürecinde de büyük bir özenle ele alındığını, kadınların aile ve toplumdaki rollerinin, ekonomik, kamusal ve siyasal yaşama katılmalarının önünde engel oluşturmayacak şekilde dönüştürülmesi için kalkınma planları ve hükümet programlarında yer alan tedbirler çerçevesinde, başta Bakanlığımız olmak üzere diğer tüm tarafların katılımıyla projeler gerçekleştirildiğini, ulusal eylem planları hazırlandığını ve kampanyalar yürütüldüğünü ifade etmiştir. Diğer konuşmacılar da gerçekleştirdikleri sunumlarda; güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyümeyi sağlama amacına ulaşmak 2015 Yılı Türkiye G20 Dönem Başkanlığı’nın önceliklerine, W20’nin kuruluş sürecinde sağlanan desteklere, kadın istihdamının, bir ülkenin gelişmişlik düzeyindeki önemine, bu bağlamda ülkemizin öncelikleri ve hedefleri incelendiğinde işgücü piyasasında kadınların güçlendirilmesi, kadınların çalışma hayatına katılımlarının artırılması gibi konulara kalkınma planları ve hükümet programlarında yer 16 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 verildiğine, W20 Bildirgesinde yer alan maddelerin 2015 G20 Liderler Deklerasyonundaki yansımalarına, G20’nin bundan sonraki dönem başlanlıklarına yönelik tavsiyelere değinmişlerdir. “Kalkınmada Girişimci Kadınlar ve Sosyal Etkileşim Konferansı” ve bu konferansta tartışılan hususların W20 ile ilişkisini konu alan bir video gösterimi de gerçekleştirilen etkinlikte son olarak söz alan Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Arif Şayık, W20 bildirgesinde önerilen politikalar ekseninde Ankara ve ilçelerinde sağlanan kazanımları ve iyi uygulama örneklerini anlatmıştır. Yan etkinliğe katılımcıların ilgisinin yoğun olduğu gözlemlenmiştir. (Yan etkinliğin duyuru afişi için bknz. EK-5). 8.2. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ve TÜBİTAK tarafından düzenlenenen “İnovasyonda Kadın” başlıklı yan etkinlik Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından, TÜBİTAK Marmara Teknokent (MARTEK) işbirliğinde 14 Mart 2016 tarihinde 8:30-10:00 saatleri arasında “İnovasyonda Kadın Projesi”nin sunumunun yapıldığı bir yan etkinlik gerçekleştirilmiştir. KADEM Genel Başkanı E. Sare AYDIN YILMAZ yan etkinlikte gerçekleştirdiği konuşmada kadınların girişimcilik yeteneklerinin artırılması ve iş fikirlerini katma değeri ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere dönüştürebilmeleri amacını taşıyan İnovasyonda Kadın Projesinin ortaya çıkış ve gelişim sürecini aktarmıştır. Projenin, fikri olan genç kadın girişimcileri hedeflediğini ve teknoloji, bilim ve sanayi araçlarını kullarak kendi işlerinin sahibi olmaları konusunda desteklediğini ifade etmiştir. Proje kapsamında 3P yaklaşımının benimsendiği (Kamu - özel sektör işbirliği / Public - Private Partnership) ve kapayıcı bir girişmcilik modelinin ortaya çıktığı ifade edilmiştir. Projeye yaklaşık 400 kişinin başvurduğunu, bu başvurulardan 30’unun TÜBİTAK jürileri tarafından değerlendirildiğini ve ardından kampa alınıp eğitimler verilerek, projelerinin hayata geçirilmesine yardımcı olduklarını ve sonuçta da 5’inin kendi işinin sahibi olduğunu vurgulanmıştır. 17 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 TÜBİTAK MARTEK Genel Müdürü Orhan ÇÖMLEK ise Proje kapsamında Girişimcilik ve İnovasyon Kampı süreci hakkında bilgi paylaşımında bulunmuştur. 360 TV Genel Müdürü İlkin ÜNDEŞ KAVUKÇU'NUN da kısa bir konuşma yaptığı toplantıda, proje yararlanıcılarından girişimci Servet AKÇAALAN da kendi deneyimlerini anlatmıştır. IPTV ve ICMs kurucu ortağı olan AKÇAALAN, çalıştığı alanın bütün yayıncıların ve yayıncı olmak isteyenlerin kullanabileceği, özel bir sıkıştırma teknolojisi sayesinde internet bağlantısı düşük hızlarda olsa bile içeriğin belirli bir yere hızlı bir şekilde aktarılabildiği bir sistem olduğunu belirtmiştir. Bu kapsamda kendine destek veren KADEM ve TÜBİTAK MARTEK’e ve yaptığı işi duyurma fırsatı verdiği için 360 TV’ye teşekkür etmiştir. 8.3. İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Federasyonu (BPW) tarafından düzenlenen “Cinsiyete Dayalı Ücret Farkının Kapatılması” başlıklı yan etkinlik Almanya İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği (BPW) ile Almanya Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği ortaklığında 16 Mart 2016 tarihinde 13:00-14:30 saatleri arasında “Cinsiyete Dayalı Ücret Farkının Kapatılması” başlıklı bir yan etkinlik düzenlenmiştir. Açılış konuşmasını, Almanya Birleşmiş Milletler Daimi Temsilci Yardımcısı Büyükelçi Heiko THOMS’un yaptığı etkinlikte, konuya giriş konuşmalarını BPW Almanya’nın bir önceki başkanı Dr. Bettina SCHLEICHER, Eşit Maaş Vakfı kurucusu ve CEO’su Veronique Goy VENNHUYS (İsviçre) ve Ms. Magazin Para Editörü Dr. Martha BURK (ABD) gerçekleştirmiştir. Konuşmacılar, Eşit İşe Eşit Ücret Günü (Equal Pay Day) Etkinliğinin 8 yıldan beri düzenlendiğini, 2009 yılında 2 ülke ile başlayan bu etkinliğin şuanda 35 ülkede kutlandığını ifade etmişlerdir. Bu kapsamda Birleşmiş Milletlerden bu günü uluslararası resmi bir gün olarak ilan etmesini beklemektedirler. Ayrıca Avrupa’da faaliyet gösteren çeşitli özel sektör firmalarının eşit işe eşit ücret sertifikası alabilmek için bu alanda çalışan taraflarla işbirliği 18 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 yaptıklarına dikkat çekmişlerdir. Bu konuda hükümetlerin de desteğini aldıklarını vurgulamışlardır. Konuşmaların ardından panele geçilmiştir. Panelin moderatörlüğünü BPW Almanya’nın başkanı Henrike VON PLATEN üstlenirken, konuşmacılar; Almanya Almanya Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik'ten Sorumlu Federal Devlet Bakanı Elke FERNER, T.C. Aile ve Sosyal Politiklalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU ve UN Women Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye Temsilcisi Ingibjorg SOLRUN GİSLADOTTİR olmuştur. Gülser USTAOĞLU konuşmasında, kadın ve erkek ücretleri arasındaki farkın, çalışma yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliği önündeki en önemli engellerden biri olduğunu, toplumsal cinsiyete dayalı ücret farkının, insan sermayesi birikimindeki farklılıklar veya işe özgü farklılıklar ile açıklanamayan ve işverenlerin cinsiyete dayalı ayrımcı tutumlarının sonucu olarak ortaya çıktığı kabul edilen farka işaret ettiğini ifade etmiştir. Başta Anayasa olmak üzere Türkiye’nin cinsiyete dayalı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması için kadınlar lehine pek çok yasal düzenlemeyi hayata geçirdiğini vurgulayarak özellikle İş Kanunu’nu “Eşit Davranma İlkesi” başlığı altında yer alan 5. Maddesine ve 2010/14 sayılı “Kadın İstihdamının Artırılması ve Fırsat Eşitliğinin Sağlanması” konulu Başbakanlık Genelgesi’ne atıfta bulunmuştur. Türkiye’de Bakanlığımız himayesinde ekonomik alandaki cinsiyet eşitliği uçurumunun kapatılması için daha çok kadının ekonomiye katılmasını, bu doğrultuda çalışan paydaşların rol ve sorumlulukları ile cinsiyet ayrımcılığına karşı çözümlerin ortaya konmasını amaçlayan İş’te Eşitlik Platformu’nun hayata geçirildiği bilgisini paylaşarak, Platformun özel sektör ile kamu sektörünün bir araya geldiği bir girişim olması açısından çok önemsendiğini bildirmiştir. Diğer konuşmacılar da, konuşmalarında Birleşmiş Milletlerin Kadınların Güçlendirilmesi İlkelerinin önemine ve bu ilkelerin ilgili taraflarca benimsenmesine ayrıca işçi - işveren taraflarının bu konudaki diyaloglarının geliştirilmesinin önemine vurgu yapmışlardır. 19 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 8.4. KAGİDER ve VODAFONE Vakfı tarafından düzenlenecek “Soma'da Önce Kadın Eğitim ve Üretim Merkezi” başlıklı yan etkinlik Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ile Türkiye Vodafone Vakfı işbirliğinde 18 Mart 2016 tarihinde 12:30-13:30 saatleri arasında “Soma'da Önce Kadın Eğitim ve Üretim Merkezi” başlıklı bir yan etkinlik düzenlenmiştir. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Helen CLARK’ın açılış konuşmasıyla başlayan etkinlikte, Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan ÖĞÜT, Vodafone Vakfı Direktörü Andrew DUNNETT, Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) Direktörü Arancha GONZALEZ ve KAGİDER Başkanı Sanem OKTAR birer konuşma gerçekleştirmişlerdir. “Soma’da Önce Kadın Eğitim ve Üretim Merkezi projesini”nin tanıtımının gerçekleştirildiği ve detaylarına ilişkin bilgi paylaşımında bulunulduğu etkinlikte konuşmacılar aynı zamanda kırsal alanda kadınların güçlendirilmesini hedefleyen projelerin önemine, kadınların güçlendirilmesine mobil teknolojilerle destek olunması gerektiğine, kadınların kendine güvenleri, kapasiteleri ve kredibiliteleri arttığında önemli başarıların altına imza atabileceklerine değinilmiştir. 9. KARAR METİNLERİ Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. dönem oturumunda; Kadınların güçlenmesi ve bunun sürdürülebilir kalkınmayla bağlantısı uzlaşılmış sonuçları (bknz. EK-6), Kadının Statüsü Komisyonu çok yıllık çalışma programı karar tasarısı (bknz. EK-7), Kadınlar, kız çocukları ve HIV ve AIDS karar tasarısı (bknz. EK-8), 20 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Silahlı çatışmalarda sonrasında hapsedilmiş olanlar dahil olmak üzere esir alınan kadın ve çocukların serbest bırakılması karar tasarısı (bknz. EK-9), Filistinli Kadınların Durumu ve Desteklenmesi Üzerine karar tasarısı (bknz. EK-10), Kabul edilmiştir. 10. İKİLİ GÖRÜŞMELER 10.1. Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU’nın Pakistan İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Zafarullah Khan ile Görüşmesi Pakistan İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Zafarullah Khan ile Türkiye Heyeti (Sn. Ayşe SİNİRLİOĞLU, Sn. Radiye Sezer Katırcıoğu ve Sn. Gülser USTAOĞLU) arasında ikili görüşme gerçekleştirilmiştir. Tanışma faslının ardından Pakistan tarafı Pakistan ve Türkiye’nin ilişkilerinin 400 yıllık bir geçmişi olduğu ve özellikle Osmanlı zamanından kalma derin ilişkilerimizin olduğu, Türkiye’nin İslam dünyasında lider konumda olduğu ve dışa dönük yüzünü oluşturduğunu belirterek son yaşanan terör olaylarından duyulan üzüntü dile getirilmiş ve benzer saldırıların maalesef Pakistan’da da yaşandığı ifade edilmiştir. Sn. Sinirlioğlu iyi dilekler için teşekkür ederek Pakistan’da yaşanan gelişmeler hakkında bilgi paylaşımında bulunulmasını talep etmiştir. Pakistan Bakanı Çin’in özellikle enerji alanında pek çok yatırım yaptığını, bu yatırımlar sayesinde iş imkanlarının oluştuğunu, ülkenin batısını kontrol etmeye başladıklarını ve 2-3 yıl içerisinde barışın sağlanacağı görüşünde olduklarını, Hindistan ile ilişkilerin iyi olduğu ve gelecekte Bakanlar seviyesinde ziyaretlerin yapılabileceği ifade edilerek Türkiye’nin kürt sorununda ne aşamada olduğu sorulmuştur. Sn. SİNİRLİOĞLU tarafından Kürtler ile sorunumuzun olmadığı, terör ile sorunumuzun olduğu ve Türk ile Kürt’ü birbirinden ayıramayacağımızı ifade ederek bölgede yatırımların arttığı, iktidar partisinin oy oranının arttığı ve Kürtlerin de terörü desteklemedikleri ifade 21 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 edilerek Pakistan’da insan hakları alanında yaşanan gelişmeler hakkında bilgi paylaşımında bulunulmasını istemiştir. Pakistan Bakanı; kadınların eğitim, sağlık, istihdam ve siyasete katılım alanlarında gelişme kaydettikleri 2 kadın Bakanın ve 17% oranında mecliste temsil edildikleri ifade etmiştir. Sn Sinirlioğlu bu oranın iyi olmadığı ve yükseltilmesi gerektiğini belirtmiştir. Pakistan Bakanı Müslümanlık tarihine bakıldığında Hz. Ayşe (r.a) orduyu komuta eden ilk kadın komutan olduğu, edebiyat ve şiir alanında üstün olduğu ve aslında kadınların başlangıçta en üst seviyede oldukları ifade edilerek bu oranların tam tersine çevrilmesi gerektiği ve kadınlar için erkek katılımının yanında oldukları (He For She) belirtilerek kadın ve erkeklere eşit fırsatlar tanınması için Türkiye’de neler yapıldığı sorulmuştur. Sn. KATIRCIOĞLU Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun 2009 yılında kurulduğu, yasama, denetleme ve farkındalık artırma çalışmaları yaptıkları, kadına yönelik özel sorun alanlarına dair alt komisyonlar oluşturulduğu, raporlama çalışmaların yapıldığı gerekli olan alanlarda hızlı bir şekilde yasa değişiklikleri yapıldığını ifade etmiş ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesini ilk imzalayan ülke olduğu, KEFEK’in Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Sivil Toplum Kuruluşları ile eş zamanlı çalışmalar yaptığı bunlara en güzel örneğin 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kanununun çıkarılması olduğu, BM Kadın Birimi ile yürütülen ve KEFEK kapasitesini artırmayı hedefleyen proje gibi uluslararası projeler yürütüldüğü, iyi örneklerin tespit edilip paylaşıldığı şeklinde bilgi paylaşımında bulunmuştur. Sn. USTAOĞLU ise kadına yönelik şiddetle mücadelede koruyucu ve önleyici hizmetleri geliştirme çalışmaları yapıldığından bahsederek 3442 kapasiteli 137 adet kadın konukevi ve 44 ilde Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerinin bulunduğu bilgisini paylaşmıştır. Pakistan Bakanı tarafından ülkelerinde İnsan Hakları Bakanlığının olduğu, hem başbakan hem muhalefetin bu konuyu sahiplendiği, İnsan hakları komisyonu oluşturulduğu, eyaletler seviyesinde 3 er yıllık insan hakları planı oluşturulduğu ve bunun kadının insan haklarını da kapsadığı ayrıca Kadının İnsan Hakları Eylem Planının hazırlandığı ve onay için Başbakana 22 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 sunulduğu ifade edilerek Ülkemizin eylem planlarından da yararlanmak istedikleri dile getirilmiştir. Sn. SİNİRLİOĞLU tarafından eylem planlarında kadına yönelik şiddet ile ilgili özel önlemlerin yer alıp almadığı sorulmuştur. Pakistan Bakanı Pencap bölgesinde kadına yönelik şiddetin önlenmesi için önemli çalışmaların yapıldığı, kadının şikayet, danışmanlık ve sosyal destek alabileceği yapıların olduğu ve erkeklerin zihin yapısının değişmesi ile kadına yönelik şiddetin sona erdirilebileceği dile getirilerek tüm bu yapıların görülmesi için heyeti Pakistan’a davet etmiştir. Sn. KATIRCIOĞLU davete icabet etmek gerekir ifadesi ile ikili görüşme tamamlanmıştır. 10.2. Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU’nın Almanya Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik'ten Sorumlu Federal Devlet Bakanı Elke Ferner ile ikili görüşmesi Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser USTAOĞLU, KEFEK Başkanı Radiye Sezer KATIRCIOĞLU ve Almanya Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik'ten Sorumlu Federal Devlet Bakanı Elke Ferner arasında ikili görüşme gerçekleştirilmiştir. Almanya tarafının Türkiye’de yaşanan terör saldırısından duyduğu üzüntüyü ifade etmesi ve heyette yer alan kişilerin tanışma faslının ardından görüşmeye geçilmiştir. Alman Bakan Türkiye’nin Suriyeli mülteciler konusunda yaptıklarından övgü ile bahsetmiş, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda iki ülkenin birbirinden öğreneceği çok şey olduğunu ve Avrupa Birliğinin Türkiye arasında yakın zamanda yapılan zirveden sonra konuşulacak pek çok konu olmakla birlikte özellikle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesi ile kadınların gösterilerde dağıtılması ile ilgili açıklamada bulunulmasını rica etmiştir. Heyet Başkanı Sayın Gülser Ustaoğlu, gösterilerde polis gücünün kullanılmadığını, güvenlik nedeni ile ilgili birimlerin gösteri yapılmasına izin verilmediğini fakat; 8 Mart Dünya Kadınlar gününün Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımızın katılım sağladığı etkinlikler ile kutlandığını ifade etmiştir. Sayın Bakanımızın katılımı ile 5 Mart’ta Sivil 23 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Toplum Kuruluşu temsilcileri ile biraraya gelinmiş, 6 Mart’ta Sayın Başbakanımız ve Sayın Bakanımızın katılım sağladığı bir etkinlik ve 8 Mart tarihinde de Sayın Cumhurbaşkanımızın katılım sağladığı bir etkinlik ve son olarak da Sayın Bakanımızın katılımı ile 81 ilden gelen kadın girişimciler ile birlikte 12 Mart tarihinde bir etkinlik gerçekleştirildiği bilgisi paylaşılmıştır. KEFEK Başkanı Sayın KATIRCIOĞLU da 8 Mart Dünya Kadınlar gününün bir aya yayılmış bir şekilde kutlandığını bu bağlamda 2016 Bütçe görüşmelerinde TBMM Genel Kurulunda sadece kadınlara söz verildiğini belirtmiştir. Almanya tarafından güvenliğin sağlanması önemli olmakla birlikte Almanya’da da gösterilerin yapıldığı, yapılan gösterilerin özellikle toplumsal cinsiyet eşitliğini topluma hatırlatmak için önemli olduğu ifade edilmiştir. Alman Bakan tarafından mecliste kaç kadın vekil olduğunun sorulması üzerine Sn. KATIRCIOĞLU 550 milletvekili için 81 adet kadın vekil olduğu, kadınların 1934 yılında seçme ve seçilme hakkının elde edildiği, AK Parti hükümeti döneminde 2002 yılında %2 olan kadın vekil oranının %4,4’e çıktığı ve yeterli olmamakla birlikte %10’luk bir artış ile 2015 seçimleri ile birlikte kadın vekil oranının %15’e çıktığı ifade edilmiştir. Alman Bakan 1999 yılından beri parlamentoda olduğunu ve 7 kadın 7 erkek, 7 erkek 7 kadın şeklinde fermuar sistemi bir kota uygulaması bulunduğunu, %30 oranında kadın vekil olduğunu ve kendi partilerinde de bu oranın %40 olduğunu belirtmiştir. Sn. KATIRCIOĞLU tarafından, yasal olarak zorunlu bir kota uygulaması olmadığı fakat mensubu bulundukları partide 1 kadın, 2 erkek, 1 genç olacak şekilde listenin hazırlanma zorunluluğu olduğu, kota uygulamasından ziyade sürdürülebilir bir kadın siyasetçi sayısının sağlanmasının önemsendiği ve kadınların iyi siyasetçi olması için eğitimler verildiği, teşkilat yapısında da 350.000 aktif kadının yer aldığı ifade edilmiştir. Alman Bakan kadınların birbirine ihtiyacı olduğundan ve siyasette erkeklerden eksik olmadıklarını düşündüğünü ifade ederek Alman parlamentosunda Türk siyasetçilerinin yer 24 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 almasından ve kendi gruplarında da 4 tane Türk siyasetçinin varlığından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sn. KATIRCIOĞLU kadın bir vekil olarak kendilerine çok işin düştüğünü belirtmiştir. Sn. Gülser USTAOĞLU konuşmanızın başında Suriyeli mültecilerden bahsetmiştiniz bu konuda size bilgi paylaşımında bulunmak isterim diyerek söze başladı ve ülkemizin krizin başladığı günden itibaren kapılarını açtığını belirtmiştir. Sn USTAOĞLU; “Misafir ettiğimiz Suriyeli sayısı 3 milyona yaklaştı. Suriyeli bebek sayısı 152 bin. 26 geçici barınma merkezimiz var. Barınma merkezi dışında kalan kişilerin de tüm masraflarını karşılıyoruz; sağlık, eğitim vb. Okul çağında 750.000 çocuk var. Kalkınma Bakanlığı ile işbirliği içinde okul, barınma ve diğer ihtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz.” demiştir. Alman Bakan tarafından neden kamp dışında kalındığı sorulmuştur. Sn. USTAOĞLU da kamp dışında yaşamı kişilerin kendisinin seçtiğini kamplarımızın en iyi kamp seçildiğini ve ülke olarak 10 milyar dolardan fazla para harcadığımızı dile getirdi. Alman Bakan Türkiye’nin yaptıklarının farkında olduklarını, Suriyelilerin yanısıra Ürdün, Afganistan, Irak gibi ülkelerden gelen mülteciler konusunda da Almanya’nın elinden gelenin en iyisi yapmaya çalıştığını ifade etti. Avrupa’da yaşanılan problemlerin farkında olduklarını, Yunanistan’ın yaşadığı mali krizin etkisinde kalındığı ve mültecilerinde sorun oluşturduğu, Makedonya’nın sınırını kapattığı, bu bağlamda Türkiye’nin yaptıklarından dolayı teşekkür ettiklerini, yapılanları takdir ettiklerini ve birlikte üzerinde çalışılması gereken çok konu olduğunu belirtmiştir. Sn. USTAOĞLU bundan sonra yapılacak çalışmalarda Almanya ile birlikte iyi bir işbirliği yapılacağı düşüncesinde olduğunu ifade etti. 11. UZLAŞILMIŞ SONUÇLARIN MÜZAKERELERİ Kadının Statüsü Komisyonu oturumlarında öncelikli tema kapsamında her sene “uzlaşılmış sonuçlar” (agreed conclusions) belgesi kabul edilmektedir. Bu belge üye ülkeler için, tavsiye 25 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 niteliğinde politika rehberi olarak kabul edilmektedir. 60. KSK oturumunun ana teması olan “Kadınların Güçlendirilmesi ve Bunun Sürdürülebilir Kalkınmayla Bağlantısı” kapsamındaki uzlaşılmış sonuçlar 18-24 Mart tarihleri arasında üye ülkeler tarafından Almanya kolaylaştırıcılığında müzakere edilmiş ve tartışmalı geçen müzakereler sonucunda oturumun kapanış günü olan 18 Mart tarihinde saat 22:00 civarında kabul edilmiştir. Oturum sekretaryası tarafından ülkelere iletilen ilk taslağa ilişkin görüşümüz 22 Şubat tarihinde Daimi Temsilciliğimiz aracılığıyla sekretaryaya iletilmiştir. Bütün ülkelerin yazım önerilerini içeren geniş doküman 1 Mart tarihinde tarafımızla tekrar paylaşılmış olup; taslağın müzakereleri 9 Mart’ta başlamış ve “ilk okuma” heyetin ABD’ye varışından önce gerçekleşmiştir. İlk okumada Daimi Temsilciliğimizde görev yapan diplomatlar ülke temsilini gerçekleştirmişlerdir. 18-24 Mart arası devam eden ve sabaha karşı biten müzakereler boyunca baştan sona 2 okuma daha gerçekleştirilmiş, toplamda 3 okuma yapılmıştır. Bu kapsamda 3 kere revize edilen metin son 2 gün boyunca da bir takım değişikliklere uğramıştır. Gerek Daimi Temsilcilikten ilk okumaya ilişkin olarak alınan bilgilerden, gerekse çeşitli ülke delegasyonlarının tarafımızla yaptıkları doğrudan temaslardan anlaşıldığı üzere Bakanlığımızdan taslak metne ilişkin gönderilen yazım ve yeni paragraf önerileri fazlasıyla destek görmüş ve birçok delegasyon tarafından takdir edilmiştir. Aynı şekilde ülkemizin müzakereler süresince sahip olduğu aktif pozisyon ve savunuculuğu da birçok delegasyon tarafından takdir ve teşekkürle karşılanmıştır. Heyetimizi müzakere sürecine katkılarından dolayı; “ABD”, “Avrupa Birliği Grubu”, “Avustralya”, “Belçika”, “İspanya”, “İran”, “İzlanda”, “Filipinler”, “Arjantin” ve kolaylaştırıcılığı da yürüten “Almanya” delegeleri tebrik etmişlerdir. Bunun yanı sıra UN Women temsilcileri de heyetimize tebrik ve teşekkürlerini iletmişlerdir. Müzakerelere ülkemiz dışında aktif katılım sağlayan ülke grupları ve ülkeler şu şekilde gözlemlenmiştir: ABD, Avrupa Birliği Grubu (28 ülke adına), Kanada, Avustralya, İzlanda, Filipinler, Afrika Birliği Grubu (54 ülke adına), Arjantin, (zaman zaman diğer Güney Amerika ülkeleri adına da) Meksika, Şili, Küba, Karayip Toplulukları Grubu (CARICOM) (20 ülke adına), Vatikan, İran, Rusya Federasyonu, Belarus, Pakistan, Hindistan. Bunların 26 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 yanı sıra Norveç, İsviçre, Yeni Zelanda, Çin, Katar, Japonya, Suudi Arabistan ve Yemen’in de müdahalelerde bulunduğu gözlemlenmiştir. UN Women icra direktörü ve yardımcısı da müzakereler süresince oturumlarda bulunmuşlardır. Türkiye’nin önerdiği yeni paragraflar Bölgesel Araçların Önemi Türkiye, kadınların güçlenmesi için bölgesel sözleşmeler ve diğer araçların önemini vurgulayan bir paragraf önerisi sunmuştur. Giriş paragrafı (preamble paragraph) olarak sunulan öneri aşağıda yer almaktadır: The Commission acknowledges the important role in the promotion of gender equality, empowerment of women and human rights of women and girls played by regional conventions, instruments and initiatives in respective regions and countries as a part of achieving sustainable development. Müzakereler sonucunda paragraf aşağıdaki haliyle kabul edilmiştir: 6. The Commission acknowledges the important role played by regional conventions, instruments and initiatives in their respective regions and countries in the achievement of gender equality and the empowerment of women and girls, including for sustainable development. Kadına Yönelik Şiddet Türkiye, kadına yönelik şiddeti kınayan ve sürdürülebilir kalkınma önünde bir engel olarak tespit eden aşağıdaki giriş paragrafı önerisini sunmuştur: The Commission strongly condemns all forms of violence against women and girls. It expresses deep concern that discrimination and violence against women and girls continue to occur in all parts of the world and that all forms of violence against women and girls are impediments to the development of their full potential as equal partners with men and boys in all aspects of life. 27 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Müzakereler sonucunda paragraf aşağıdaki haliyle genişletilerek kabul edilmiştir: 15. The Commission strongly condemns all forms of violence against all women and girls. It expresses deep concern that discrimination and violence against women and girls particularly against those who are most vulnerable, continues in all parts of the world and that all forms of violence against women and girls, including, inter alia, sexual and gender based violence, domestic violence, trafficking in persons, femicide, among others, as well as harmful practices such as child, early and forced marriage and female genital mutilation, are impediments to the full achievement of gender equality and the empowerment of women and girls, and the realization of all human rights and fundamental freedoms of all women and girls, and to the development of their full potential as equal partners with men and boys, as well as to the achievement of the Sustainable Development Goals. Barış ve Güvenlik Türkiye; toplumsal cinsiyet eşitliği, barış, güvenlik ve sürdürülebilir kalkınma arasındaki önemli bağlantıyı vurgulayan aşağıdaki giriş paragrafı önerisini sunmuştur: The Commission recognizes the linkages between gender equality, peace, security and sustainable development. It also recognizes the important role of women in the prevention and resolution of conflicts and in peacebuilding in accordance with Security Council resolution 1325 (2000) and other relevant resolutions. In this regard, the Commission calls on states to promote women’s equal participation in conflict prevention, management and resolution and in post-conflict peace-building. Paragraftaki ana fikir metindeki operasyonel bölümlere dağıtılmış olup, giriş paragrafları kısmında yer almamıştır. Kadınların üzerindeki bakım yüküne değer atfedilmesi ve eşit paylaşımı 28 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Kadınların üzerindeki bakım yüküne değer atfedilmesi ve eşit paylaşımına ilişkin aşağıdaki operasyonel paragrafı önermiştir: Recognize that caregiving is a critical societal function and therefore emphasize the need to value, reduce and redistribute unpaid care work by prioritizing social protection policies, including accessible and affordable social services, including care services for children, persons with disabilities and older persons. Müzakereler sonucunda paragraf aşağıdaki haliyle kabul edilmiştir: g. Undertake all appropriate measures to recognize, reduce and redistribute unpaid care work by prioritizing social protection policies, including accessible and affordable quality social services, and care services for children, persons with disabilities, older persons and persons living with HIV and AIDS, and all others in need of care, and promote the equal sharing of responsibilities between women and men; Yoksulluğun sona erdirilmesi için programlar hazırlanması Yoksulluğun sona erdirilmesi için programlar hazırlanmasına ilişkin olarak aşağıdaki operasyonel paragraf önerilmiştir. Support and ensure poverty eradication programmes, especially for women, by, inter alia, providing skills training, equal access to and control over resources, finance, credit, including microcredit, information and technology and equal access to markets to benefit women of all ages, in particular those living in poverty and marginalized women, including rural women, indigenous women and female-headed households; Müzakereler sonucunda kabul edilen metinde yoksulluğa atıf yapan ve önerimizdeki elementleri içeren paragraflar bulunmakla birlikte önerimiz bu haliyle metinde yer almamıştır. (Yoksulluğa atıf yapılan paragraflar: 3, 8, 9, ee, gg, mm) 29 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Türkiye’nin yaptığı yazım önerileri Ülkemizin paragraflara yaptıkları ekleme önerileri genellikle destek bulmuş ve kabul edilen metinde yer almıştır. Çocuk hakları sözleşmesinin CEDAW’la birlikte yeniden tasdiki, Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansının (ICPD) Pekin Deklarasyonuyla birlikte yeniden tasdiki, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesinin yanına gerekli yerlerde kadının insan haklarına ilişkin atıfların yapılması, eşit işe eşit ücrete ilişkin atıf yapılması, sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra kadının insan hakları savunucularının da desteklenmesi ülkemizin metinde desteklediği, önerdiği ve ekletebildiği hususlardan bazılarıdır. Ülkemizin gerçekleştirdiği müdahalelerin AB Grubu, İzlanda, Kanada, Avustralya ve bazı Güney Amerika ülkeleri önerileriyle benzeştiği gözlemlenmiştir. Ülkemiz aynı zamanda Filipinlerin iklim değişikliklerine ilişkin ortaya koyduğu paragraf önerisinin, AB tarafından sunulan metindeki bütün ilgili yerlerde “kadınlar ve kız çocuklarından” önce “bütün” kelimesinin eklenmesi önerisinin ve Avustralya tarafından sunulan bu yıl İstanbul’da gerçekleştirilecek Dünya İnsani Zirvesine ilişkin atfın da (m paragrafı) destekçisi olmuştur. Tartışmalara Yol Açan Konu Başlıkları Müzakerelerde geçen yıllarda tıkanma ve tartışma yaratan konularının bu sene de benzer sonuçlara neden olduğu gözlemlenmiştir. Genellikle tartışma yaratan konularda üye ülkeler; kadın haklarına ilişkin daha savunucu, ilerici ve yenilikçi bir tutum benimseyenler ve daha çekimser, reddetmeye meyilli ve geleneksel rollerin değişimine hevesli olmayan bir tavır sergileyenler olmak üzere kabaca 2 gruba ayrılmaktadır. 1. Grupta genellikle; “ABD, Avrupa Birliği, Kanada, Avustralya, Norveç, İsviçre, Filipinler, Güney Amerika ülkeleri yer almaktadır. 2. Grupta genellikle; “Rusya, İran, Afrika Grubu, Caricom, Hindistan, Pakistan, Vatikan, Yemen, Çin, Katar, Suudi Arabistan” yer almaktadır. 30 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Özellikle Afrika Grubu ve Rusya’nın müdahalelerinin tartışmayı uzattığı ve uzlaşıyı zora soktuğu gözlemlenmiştir. Türkiye her iki gruba da doğrudan dahil olmamakla birlikte genellikle 1. Gruptaki ülkelere benzer bir pozisyon sergilemiştir. Neredeyse her paragrafta karşıt fikirler sunulmakla birlikte, en yoğun ve uzun tartışılan hususlar aşağıda yer almaktadır: Kadının İnsan Hakları 1. grupta yer alan ülkeler toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesinin yanı sıra kadının insan haklarına da gerekli yerlerde atıf yapılmasını savunmuşlardır. Bunun dayanağı kadın haklarını insan hakları olarak gören Viyana Deklarasyonudur. 2. gruptakiler ise insan haklarına ilişkin atıfların konu dışı olduğunu ve metinde yeri olmadığını savunmuşlardır. Birçok paragrafta insan haklarına atıf yapılmıştır. Zararlı uygulamalar 1. grupta yer alan ülkeler kadın sünneti ve erken yaşta ve zorla evlilikler gibi zararlı uygulamaları kadına yönelik şiddet içinde değerlendirmişler ve bu uygulamalara ilişkin atıflar yapılmasını istemişlerdir. 2. Gruptakiler ise zararlı uygulamaların metinde yer almasını kabul etmişler fakat açık şekilde listelenmesine karşı çıkmışlardır. Fakat kadına yönelik şiddetle ilgili olan 15. Paragrafta bu uygulamalar listelenmiştir. Kadınların üreme hakları ve sağlığı 2. gruptaki ülkeler ve özellikle Vatikan kadınların üreme haklarına ilişkin atıflara karşı çıkmışlardır. Karşı çıktıkları temel referanslardan biri de “kapsamlı cinsellik eğitimi” (comprehensive sexuality education) olmuştur. Metinde bu konuya ilişkin atıf itirazlar üzerine kaldırılmıştır. Aile Aileye ilişkin yazım önerisi 1. Gruptan en çok itiraz alan paragraf olmuştur. Paragrafın müzakereleri oturumun son dakikalarına kadar sürmüştür. 1. Grup aileye ilişkin atfın farklı aile tiplerinden (geniş aile, tek ebeveynli aile vb.) hareketle çoğul yapılması (aileler) gerektiğini öne sürmüş fakat öneri 2. Grup tarafından kabul edilmemiştir. 1. Grup 31 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde aileye doğrudan bir atıf yapılmadığını, bu hedeflerden yola çıkarak ortaya konan uzlaşılmış sonuçlarda bu konuya değinmenin yetki aşımı olduğunu belirtmiştir. Paragraf aşağıdaki şekliyle kabul edilmiştir: x. Recognize the family as a contributor to development, including in the achievement of the internationally agreed development goals for women and girls, that gender equality and women’s empowerment improve the well-being of the family, and in this regard stress the need for elaborating and implementing family policies aimed at achieving gender equality and women’s empowerment and at enhancing the full participation of women in society; Tartışmalar ilk satırdaki development kelimesinden önce “sustainable” ifadesinin silinmesiyle uzlaşıya varmıştır. Devletlerin ulusal kapasiteleri, bağımsızlıkları ve öncelikleri 2. gruptakiler çeşitli yerlerde kalkınmanın ulusların kendi planları ve öncelikleri çerçevesinde gerçekleşmesine ilişkin referanslar önermişlerdir. Bu önerileri uluslararası taahhütlerin zayıflatılması olarak gören 1. Grup itirazla karşılamıştır. Bu ifadeler metinde çeşitli yerlerde geçmektedir. Sivil Toplum katılımı 1. gruptakiler; sürdürülebilir kalkınmanın toplumsal cinsiyete duyarlı uygulamasına sivil toplumun katkısını “çok önemli” olarak nitelendirmişler ve bu görüşe yönelik yazım önerileri getirmişlerdir. 2. Gruptakiler ise sivil toplum katılımına daha mesafeli yaklaşmışlar ve çeşitli grupların listelenmesine karşı çıkmışlardır. Sonuç olarak sivil toplumla ilgili olarak aşağıdaki paragraf kabul edilmiştir. Başka paragraflarda da sivil topluma ilişkin atıflar yer almıştır. 21. The Commission welcomes the major contributions made by civil society, including women’s and community-based organizations, feminist groups, women human rights defenders and girls’ and youth led organizations, in placing the interests, needs and visions of women and girls on local, national, regional and international agendas, including the 2030 Agenda for Sustainable Development, and recognizes the importance of having an open, 32 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 inclusive and transparent engagement with them in the gender-responsive implementation of the 2030 Agenda for Sustainable Development. Cinsel eğilim ve cinsiyet kimliği 1. grupta yer alan ülkelerden bir kısmı kadınların cinsel eğilimleri ve kimlikleri sebebiyle karşı karşıya oldukları risklere ve maruz kaldıkları şiddete dikkat çeken bir paragraf önerisinde bulunmuşlardır. Fakat bu öneri 2. Grup tarafından sert bir şekilde reddedilmiştir. İlgili konu metinde yer almamıştır. Uzlaşılmış Sonuçların yanı sıra aşağıda yer alan karar tasarıları da 60. KSK Oturumu kapsamında kabul edilmiştir. KSK Çok Yıllık Çalışma Programı (Müzakerelerine Bakanlığımızca katılım sağlanmamış ve yazım önerisi sunulmamıştır.) Filistinli kadınların durumu ve desteklenmesi (Müzakeresi gerçekleştirilmemiş ve ülkemiz ortak sunucu olmuştur.) Esir alınan kadınlar ve çocukların serbest bırakılması (Müzakerelerinin bir kısmına katılım sağlanmış ve metne erken yaşta ve zorla evliliklerin eklenmesine ilişkin bir yazım önerisinde bulunulmuştur.) Kadınlar, kız çocukları, HIV ve AIDS (Müzakerelerine Bakanlığımızca katılım sağlanmamış ve yazım önerisi sunulmamıştır.) Kapanış Oturumu Uzlaşılmış Sonuçların kabul edilmesinin ardından oturum başkanı ülkelere söz vermiştir. Ülkemiz de bu kapsamda aşağıda yer alan beyanı gerçekleştirmiştir: Thank you mr. chair, 33 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 The Commission undertook a very crucial and timely priority theme to work on this year. Throughout of the development of 2030 Agenda, achieving gender equality and empowerment of women and girls have been an important goal by itself as well as a crosscutting component throughout the entire Agenda. To quote directly from the Agenda itself “The achievement of full human potential and of sustainable development is not possible if one half of humanity continues to be denied its full human rights and opportunities. Thus, The systematic mainstreaming of a gender perspective in the implementation of the Agenda is crucial.” In this regard, we would like to congratulate the chair of the 60th Session of the Commission, your Excellency Ambassador Patriota and the secretariat. We would also like to extend our appreciation and thanks to UNWOMEN which has created an enabling environment for this fruitful session. We also congratulate our facilitator Andrias Grosler and his team for the hard and arduous work they undertook to ensure a well balanced Agreed Conclusions. We also extend our appreciation to each and every delegation that contributed extensively to the text, in a flexible manner. Being constructive throughout the negotitations was also important for my delegation to move forward. An ambitious, gender responsive and effective implementation of the 2030 Agenda required a strong commitment from the 60th session of the CSW and we would have wished for the same level of determination in the Agreed Conclusions, especially on the issues of health, violence against women and civil society participation. Concluding, Turkey welcomes the outcome document and is looking forward to seek open, inclusive and effective ways to ensure a gender responsive Sustainable Development, in accordance with Agreed Conclusions from this session, at the national level. Thank you. 34 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 1: KSK 60. Dönem Resmi Programı İlk Hafta 10:00 – 13:00 13:00 – 15:00 Oturumun Açılışı Görevlilerin Seçimi (Madde 1) Gündemin ve diğer organizasyonel konuların kabulü (Madde 2) Belgelerin tanıtımı (Bir bütün olarak madde 3) Pazartesi 14 Mart Bakanlar Bölümü: Öncelikli tema üzerine yuvarlak masa (iki paralel oturum halinde) Bakanlar Bölümü: Öncelikli tema üzerine yuvarlak masa (iki paralel oturum halinde) Genel Tartışmalar (Madde 3) (açılış) 4. Dünya Kadın Konferansı ve Genel Kurul 23. Özel Oturumunun takibi, öncelikli tema ve gözden geçirme temasına ilişkin olarak ulaşılan hedeflerin, başarıların, açığı kapatmak için gereken çalışmaların tanımlanması Bakanlar yuvarlak masa A ve B, 3.00 – 4.30 arası ve 4.30 – 6.00 arası (CR 4) Bakanlar yuvarlak masa C ve D, 3.00 – 4.30 arası ve 4.30 – 6.00 arası (CR 1) 13:00- genel tartışmalarda konuşmacı listesine kayıt için süre sonu. Salı 15 Mart Genel Tartışma (Madde 3) (devam) Genel Tartışma (Madde 3) (devam) Gözden geçirme temasıyla paralel olarak; ‘Kadın ve Kız Çocuklarına Karşı Her Türlü Şiddetin Önlenmesi ve Ortadan Kaldırılması’ Gönüllü Sunumlar Gözden geçirme temasıyla paralel olarak; ‘Kadın ve Kız Çocuklarına Karşı Her Türlü Şiddetin Önlenmesi ve Ortadan Kaldırılması Gönüllü Sunumlar Öncelikli tema ‘Kadınların Güçlendirilmesi ve Bunun Sürdürülebilir Kalkınmayla Bağlantısı Bakanlarla interaktif oturum (2 saat) Çarşamba 16 Mart 15:00 – 18:00 Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması İçin Anahtar Stratejiler Devamında: Genel Tartışma (Madde 3) (devam) (Bakanlar bölümü sonlanır) İnteraktif uzman paneli Perşembe 17 Mart Cuma Öncelikli tema ‘Kadınların Güçlendirilmesi ve Bunun Sürdürülebilir Kalkınmayla Bağlantısı Gözden geçirme teması ‘‘Kadın ve Kız Çocuklarına Karşı Her Türlü Şiddetin Önlenmesi ve Ortadan Kaldırılması’: veri boşlukları ve zorluklar İnteraktif uzman paneli Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Gündeminin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Uygulanması İçin Katılım ve İşbirlikleri İnteraktif uzman paneli Veri Boşlukları ve Metodoloji Sorunlarına Eğilmek Genel Tartışma (Madde 3) Genel Tartışma (Madde 3) 35 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 10:00 – 13:00 İlk Hafta 18 Mart İkinci Hafta 13:00 – 15:00 15:00 – 18:00 (devam) (devam) Paralel olarak: Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler Paralel olarak: Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler 10:00 – 13:00 Pazartesi 21 Mart Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler Salı 22 Mart Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler 13:00 – 15:00 15:00 – 18:00 Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakere 18:00 – karar tasarısı önerilerinin sunulması için süre sonu Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler Çalışma grubunun Bildirimlere ilişkin raporunun değerlendirilmesi için kapalı toplantı (Madde 4) Çarşamba 23 Mart Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler Devamında: Taslak Önerilerin Tanıtımı Genel Tartışma (Madde 3) (sonlanır) Paralel olarak: Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler Taslak öneriler ve diğer öne çıkan konulara yönelik eylem 61. KSK Oturumunun geçici gündemi (madde 6) Ekonomik ve Sosyal Konsey Kararlarının Takibi (Madde 5) – tanıtım ve tartışma Perşembe 24 Mart KSK 60. Oturumun raporunun kabulü (madde 7) devamında: Taslak öneriler için eylem Devamında: Uzlaşılmış sonuçlar: gayriresmi müzakereler 60. Oturumun kapanışı 61. Oturumun açılışı Büro üyelerinin seçimi 36 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 2: Üst Düzey Yuvarlak Masa Konuşma Metni Saygıdeğer Oturum Başkanı, Değerli Delegeler, Mevcut küresel ekonomik sistem gerek krizleri ve dalgalanmaları ile tüm dünyayı daha fazla etkileyen gerekse her geçen gün yerel dinamiklerden daha fazla beslenen bir hal almaktadır. Bu açıdan değerlendirildiğinde üretilen politikaların küresel sürdürülebilir kalkınma hedefleri ile örtüşmesi önem taşımaktadır. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin en önemli parçalarından birisi de kuşkusuz kadınların insan haklarının temin edilmesi ve güçlendirilmesidir. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesini ileriye taşımak için yasal düzenlemeler ve kurumsal yapılanma en önemli adımı oluşturmaktadır. Türkiye’de 2000’li yılların başından itibaren başta anayasa olmak üzere yasal mevzuatta köklü reformlar yapılmış ve yasalar eşitlik ilkesiyle uyumlu hale getirilmiştir. Bununla birlikte “yasama” dinamik bir süreçtir. Oluşturulan yasaların toplumsal cinsiyete duyarlığını sağlamak için çabaların sürekliliğini sağlamak gerekmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için mevzuatın tamamlayıcı unsuru plan ve politika belgelerini hayata geçirecek bir insan kaynağının varlığıdır. Ülkemizin yol haritasını belirleyen plan ve programlarda toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya, kadınların toplumsal hayata katılımlarını artırmaya, güçlenmelerine ilişkin hedef ve faaliyetlere yer verilmektedir. Halihazırda yürürlükte olan ve ülkemizdeki en üst politika belgesi Onuncu Kalkınma Planı bu ilkeler ışığında hazırlanmış ve uygulanmaktadır. Politika belgelerinde yer alan hedefleri hayata geçirmek için toplumsal cinsiyete duyarlı insan kaynağının varlığına ihtiyaç vardır. Bu kapsamda Türkiye’de çok çeşitli sektörlerde toplumsal cinsiyet perspektifini kazandırmaya yönelik birçok bilgi ve farkındalık eğitimleri düzenlenmektedir. Bu bağlamda tüm bu süreçlerde uzmanlıktan yararlanmanın ve farklı sektörlerin işbirliğini sağlamanın kilit role sahip olduğunu da belirtmek gerekmektedir. 37 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Kalkınma planları ve buna bağlı programlar oluşturulurken, verileri uygun bir şekilde cinsiyetlere göre ayrışmış olarak derlemek gereklidir. Bu özellikle de toplumsal cinsiyet konusundaki gelişmeleri izlemek ve alınması gereken önlemler arasındaki bağlantıyı kurabilmek açısından önemlidir. Yirmi yıldan fazla bir süre önce Türkiye İstatistik Kurumu bünyesinde kadın istatistikleri şubesi kurulmuş, 2005 yılında toplumsal cinsiyet istatistikleri grubu olarak yeniden yapılandırılmıştır ve her yıl toplumsal cinsiyet istatistiklerini rapor halinde yayınlamaktadır. Bunun yanı sıra gerek periyodik olarak yapılan “Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması”, “Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması” vb. araştırmalarla, gerekse kurumlar tarafından tutulan idari kayıtlarla toplumsal cinsiyet alanında resmi veri üretilmektedir. Değerli Delegeler; Bildiğiniz üzere; Kadına yönelik şiddet, kadınları haklarını ve temel özgürlüklerini kullanmaktan mahrum bırakmakta ve sürdürülebilir kalkınma önündeki en önemli engellerden birisini oluşturmaktadır. Bu çerçevede, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya dönük çalışmaların ayrılmaz bir parçasını kadına yönelik şiddetle mücadele oluşturmaktadır. Ülkemizde kadına yönelik şiddetle mücadeleye yönelik yapılan çalışmalar; yasal alanda yapılan düzenlemeler, farkındalık artırmaya ve zihniyet dönüşümünü sağlamaya yönelik çalışmalar ile kurum ve kuruluşlar arası işbirliği ve koordinasyonun sağlanmasına yönelik çalışmalar başta olmak üzere kalkınma gündemi ekseninde de sürdürülmektedir. Değerli Delegeler; Bildiğiniz gibi; 2015 yılı Eylül ayında, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının güçlenmesini merkeze alan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri BM üye ülkeleri tarafından kabul edildi. Özellikle son yıllarda kalkınma sürecinin en kritik unsurlarından birini oluşturan toplumsal cinsiyet eşitliğinin temel uluslararası taahhütlerde yer bulması önemli bir kazanım olarak değerlendirilmektedir. Buna paralel olarak vizyon ve temel ilkeler bildirimi olması beklenen ulusal kalkınma planları da kadınların güçlenmesini makroekonomik hedeflerden biri olarak belirlemelidir. Kalkınma Planlarında cinsiyet eşitliği, bütün diğer ilkeleri kesen bir içerikle yer almalıdır. 38 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Sözlerime son verirken; Kadınların ekonomik hayatın etkin bir unsuru olmasını, sürdürülebilir kalkınmanın bir ilkesi olarak ele alınması gerektiğinin yeniden altını çizmek isterim. 60. Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu kapsamında düzenlenen bu toplantı vesilesiyle Türkiye’nin de bu ilkeyi benimsediğini bir kez daha vurgular, herkesi saygıyla selamlarım. 39 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 3: Genel Tartışmalar Konuşma Metni Saygıdeğer Oturum Başkanı, Değerli Delegeler, 60. Kadının Statüsü Komisyonu oturumunda sizlere hitap etmekten ötürü büyük bir mutluluk ve onur duyuyorum. Bildiğiniz üzere geride bıraktığımız dönemde gündemimiz oldu. kadın haklarına ilişkin yoğun bir uluslararası Bu anlamda; Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformunun 20. Yılında gerçekleştirilen bölgesel ve küresel gözden geçirme çalışmaları; kadın haklarıyla ilgili gelinen noktayı görmede, eksiklikleri ve yapılması gerekenleri tespit etmede oldukça işlevsel oldu. Geçtiğimiz sene Eylül ayında BM üye ülkeleri tarafından kabul edilen ve toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının güçlenmesini merkeze alan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri de kuşkusuz bu dönemin önemli kazanımlarının başında geliyor. Bu gündemlere olumlu katkılar sunan tüm ülkelere ve taraflara bu vesileyle teşekkür etmek istiyorum. Değerli Delegeler; Bu seneki oturumun temasının son derece isabetli olduğunu düşünüyorum. Kadınların rolünün güçlendirilmesi Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin uygulanabilmesinin olmazsa olmaz bir koşuludur. Dünyadaki nüfusun yarısını ekonomik ve sosyal hayatın dışında tuttuğunuz takdirde sürdürülebilir bir kalkınma yalnızca bir hayalden ibaret olur. Bu nedenle, kadınların hayatın tüm kulvarlarında daha fazla rol üstlenmeleri sadece geçtiğimiz yıl kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinden beş numaralı hedefin konusu değil, 17 hedefte birden yer alan unsurların hayata geçirilmesinin önemli bir koşuludur. Bu anlayıştan hareketle, geçtiğimiz yılki G20 Dönem Başkanlığımızda kadınların rolünün güçlendirilmesi ve eşitsizliklerin giderilmesine özel bir önem atfettik. 2014 yılında G20’nin kabul ettiği 2025 yılına kadar kadın ve erkeklerin iş gücüne katılım oranları arasındaki farkın yüzde 25 oranında azaltılması hedefini uygulamaya yönelik çalışmaları Dönem Başkanlığımız sırasında başlattık. Bu hedefe ulaşırsak 100 milyon kadını işgücüne katmış olacağız. Kadınların ekonomik hayattaki rolünün güçlendirilebilmesinin tek başına Hükümetlerin atacağı adımlarla sağlanamayacağı gerçeğinden hareketle, G20 Açılım Grupları arasına “Kadın 20”yi (Women 40 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 20) dahil ettik. Hedefimiz kadınların ekonomik hayatta daha güçlü bir şekilde var olmasını teminen G20’nin yürüttüğü çalışmalara ilave bir destek oluşturmaktı. Gururla söyleyebilirim ki; Türkiye sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için gereken yasal zemine sahiptir. Anayasada ve temel yasalarımızda kadın erkek eşitliğini sağladık. İstanbul Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ülkeler arasında yer alarak ve ilk onaylayan ülke olarak, Sözleşmeye uygun yasaları ivedilikle yürürlüğe koyduk. Bunun yanında yasaların uygulamaya yansıtılması için çalışmalarımızı yoğunlaştırdık ve gerekli idari tedbirleri aldık. 2014–2018 dönemini kapsayan 10. Kalkınma Planında iş ve aile yaşamının uyumlaştırılması, kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın ortadan kaldırılabilmesi amacıyla örgün ve yaygın eğitim yoluyla toplumsal bilinç düzeyinin yükseltilmesi çerçevesinde hedeflerimizi belirledik. Kadına yönelik şiddetle mücadele ve Pekin Eylem Platformu’nda yer alan sekiz kritik alanı kapsayacak ulusal eylem planlarını uyguladık. Eylem planlarının sürekliliğini sağlamak için güncelleme çalışmalarını sürdürmekteyiz. Alınan yasal ve idari tedbirlerin uygulamaya tam olarak yansıtılmasında uygulayıcıların rolünü de göz önünde bulundurarak başta polis, jandarma, sağlık çalışanları, hakim, savcı ve din görevlileri, olmak üzere kamu görevlilerine yönelik geniş çaplı bilinçlendirme faaliyetleri ve eğitimler düzenledik, düzenlemeye devam ediyoruz. Binyıl Kalkınma Hedeflerinin kabulünden bu yana birçok somut göstergede de ilerlemeler sağladık: 2000 yılında Türkiye’de ilköğretimde cinsiyet oranı 89,64 iken 2015 eğitim-öğretim yılında 100,8’e ulaşmıştır. 1993 yılına her bin doğum için 43 olan bebek ölüm hızı 2013’te 13’e düşmüştür. 1998 yılında her yüz bin canlı doğum için 49 olan anne ölüm oranı ise 2014 yılında 15’e düşmüştür. Tıpkı Binyıl Kalkınma Hedeflerinde olduğu gibi Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri”ne yönelik olarak önümüzdeki süreçte Türkiye’nin yoluna aynı disiplin ve kararlılıkla devam edeceğini belirtmek isterim. Bildiğiniz gibi yakın coğrafyamızda yaşanan çatışmalar nedeniyle yaşadıkları toprakları terk etmek zorunda kalan kişilere Türkiye olarak açık kapı politikası yürütmekteyiz. Ülkemizde misafir ettiğimiz iki milyonu aşkın kişiye kendi vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetleri sunmaya çaba göstermekteyiz. Bu kapsamda misafirlerimize psiko-sosyal destek sunan personelimiz başta olmak üzere kamplarda çalışan tüm personelin kadına yönelik şiddet, erken evlilikler gibi konularda bilinçlendirilmesi için çalışmalar yürüttük. Saygıdeğer Oturum Başkanı, Değerli Delegeler, 41 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Sürekli ekonomik büyüme, sosyal kalkınma, çevresel koruma ve sosyal adaletin gerçekleşmesi; insan merkezli sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştiricileri ve yararlanıcıları olarak kadınların ve erkeklerin tam ve eşit katılımını ve kadınların ekonomik ve sosyal kalkınmanın vazgeçilmez elemanları olarak görülmesini gerektirmektedir. Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformunun da yol göstericiliğinde; kalkınma taahhütleri samimi bir şekilde takip edildiği sürece 2030 yılına kadar kadınların kalkınmanın özneleri olarak erkeklerle eşit hak fırsatlara sahip olmalarının önünde bir engel bulunmamaktadır. Sözlerime son verirken; 60. Kadının Statüsü Komisyonu oturumunun 2030 gündemi ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesini destekleyecek şekilde uygulanması için gerekli fırsatı ve ivmeyi sunacağını umuyor; herkesi saygıyla selamlıyorum. 42 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 4: Gözden Geçirme Teması Kapsamında Gerçekleştirilen Gönüllü Sunum Konuşma Metni Saygıdeğer Oturum Başkanı, Değerli delegeler, 60. Kadının Statüsü Komisyonu Oturumu kapsamında gözden geçirme teması olan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Konusunda gerçekleştirilen bu oturumunda sizlere hitap etmekten mutluluk duyuyorum. Bugün bu salonda çeşitli yönleriyle ele alınacak kadına yönelik şiddet olgusu kuşkusuz 21. yüzyıla taşınan en önemli toplumsal sorunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Cinsiyetler arası tarihsel ve yapısal eşitsizliklere dayanan kadına yönelik şiddet; verilen tüm uluslararası taahhütler, gerçekleştirilen yasal düzenlemeler ve uygulanan politikalara rağmen dünyanın tüm bölgelerinde maalesef varlığını sürdürüyor. Bu durum vicdanları yaralamakta, kadın onurunu yok saymakta, kadının toplumsal statüsünü derinden sarsmaktadır. Dünyada sivil toplum kuruluşlarının azimli çabaları; CEDAW, Pekin Eylem Platformu ve Binyıl Kalkınma Hedefleri gibi uluslararası taahhütler sayesinde bugün geçmişe göre kuşkusuz daha iyi bir konumdayız. Günümüzde 125 ülkede kadınları cinsel tacize karşı, 119 ülkede aile içi şiddete karşı koruyan yasalar bulunmakta. Bu noktada uluslararası bölgesel sözleşmelerin de önemini vurgulamakta fayda var. 2014 yılında yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi; kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddeti önleme, şiddete uğrayan kadınları koruma, şiddet uygulayanları cezalandırma konularında yasal standartları belirleyen Avrupa’da ilk sözleşme olma özelliğine haizdir. Sözleşmenin, kadına yönelik şiddetle mücadelede bizleri bir adım öteye taşıyacağına inanarak ilk onaylayan ülke olduk. Yine sözleşmenin iç hukuka yansıtılması için vakit kaybetmeden çalışmalara başlamış olmamız, kadına yönelik şiddetle mücadeledeki kararlılığımızın ayrı bir göstergesidir. Sözleşme hükümleri gözetilerek hazırlanan, reform niteliğinde önemli düzenlemeler getiren 6284 Sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” mevcut yasal altyapıyı 43 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 daha da güçlendirerek, 8 Mart 2012 tarihinde yürürlüğe girerek kadına yönelik şiddetle mücadeleyi bir üst seviyeye taşımıştır. 6284 Sayılı Kanun kapsamında “Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri” kurulmuştur. Bu merkezlerimizde şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetleri verilmektedir. ŞÖNİM’ler çalışmalarını tek kapı sistemi ile yedi gün yirmi dört saat esasına göre yürütmektedir. 2012 Aralık ayında 14 pilot ilde hizmete açılan ŞÖNİM’ler, bugün itibariyle 41 ilde hizmet vermeye başlamıştır. 2016 yılı sonuna kadar ŞÖNİM’lerin ülke geneline yaygınlaştırılması planlanmaktadır. Kadına yönelik şiddetle mücadelede koruyucu ve önleyici hizmetlerin vazgeçilmezleri olan kadın konukevleri sayılarının ve hizmet kapasitelerinin artırılmasına yönelik de önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Bu kapsamda 2011 yılında 48 olan Bakanlığımıza bağlı kadın konukevi sayısı; yoğun çalışmalar sonucunda 101’e, toplamda ise 137’e çıkmış olup, 3 bin 442 kapasite ile hizmet vermektedir. Ayrıca, şiddet mağdurlarının daha etkin şekilde korunması amacıyla güvenlik butonu ve elektronik kelepçe cihazlarının kullanıldığı “Elektronik Destek Sistemleri” pilot uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarına yön vermesi ve temel oluşturması açısından Ulusal Eylem Planları önemli bir araçtır. Bu kapsamda, kadına yönelik şiddetle mücadelede alınacak önlemleri belirlemek amacıyla, tüm paydaşlarla işbirliği içerisinde “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı” hazırlanmaktadır. 2012-2015 Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı’nın süresinin dolması nedeniyle, 2016-2019 yıllarını kapsayacak Eylem Planı hazırlanmış olup, uygulanması sağlanacaktır. Öte yandan, Ülkemizde şiddet mağduru kadınlara verilen hizmetlerin etkinliğinin artırılması çalışmalarımızı da kararlılıkla sürdürmekteyiz. Bu çerçevede, 2014-2016 yıllarını kapsayan Avrupa Birliği desteği ile 10 milyon Avro bütçeli “Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesini” yürütmekteyiz. Proje ile şiddet mağduru kadınlara sağlanacak destek hizmetlerinin yanı sıra merkezi ve yerel yönetimler ile yerel STK’lar arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi hedeflenmektedir. Ayrıca proje kapsamında il eylem planları hazırlanması ve hizmet birimlerinin iş akış ve hizmet standartlarının geliştirilmesi sağlanacaktır. 44 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Öte yandan proje ile hizmet sunuculara yönelik cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında eğitim programları düzenlenerek toplamda 1.275 kişiye eğitimler verilecektir. Söz konusu eğitimlerle nihai olarak 35 bin sağlık çalışanına, 140 bin emniyet görevlisine ulaşılması hedeflenmektedir. Saygıdeğer delegeler, Bahsetmiş olduğum bu eğitimlerin yanı sıra, şiddete maruz kalan kadınlara hizmet sunan kamu kurum/kuruluşlarında çalışan personelin konuya ilişkin farkındalık ve duyarlılığını artırmak amacıyla “Eğitim Protokolleri” imzalanmıştır. Böylece; 71 bin polis, 65 bin sağlık personeli, 47 bin 600 Din görevlisinin eğitimleri gerçekleştirilmiştir. Ayrıca 326 Aile Mahkemesi Hâkimi ve Cumhuriyet Savcısının katılımlarıyla seminerler düzenlenmiştir. Milli Savunma Bakanlığı ile yapılan Protokol kapsamında ise her yıl silah altına alınan yaklaşık 450 bin erbaş ve ere yönelik eğitimler devam etmekte olup, 2014 ve 2015 yıllarında toplam 497 bin 802 kişiye eğitim verilmiştir. Yasal ve kurumsal düzenlemeler, farkındalık artırma çalışmaları, eğitim faaliyetleri gibi birçok alanı kapsayan şiddetle mücadele çalışmalarımızı bütüncül ve disiplinler-arası bir yaklaşımla sürdüreceğiz. Saygıdeğer Delegeler, Aile içi şiddetin yanı sıra çatışma bölgelerinde kadınların karşı karşıya kaldığı insanlık dışı muameleler de maalesef vicdanları yaralamaya devam ediyor. Silahlı çatışma koşullarında yaşayan kadınlar cinsel istismar ve insan ticareti dâhil olmak üzere şiddetin çeşitli biçimlerine maruz kalıyorlar. Bu noktada kadınları ve çocukları aşırıcılık ve onun yarattığı şiddetten korumak ve güçlendirmek, tüm ülkelerin ve ilgili uluslararası kuruluşların ortak sorumluluğunda. Türkiye bu anlamda Suriye’deki iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana uyguladığı açık kapı politikasıyla sorumluluğun gereğini yerine getiriyor. Kamplarda ve kamp dışında verilen temel hizmetlerin yanı sıra sunulan psiko-sosyal destek hizmetleriyle; sığınmacıların savaş ve çatışma sonrası travmayla mücadele etmelerinin kolaylaştırılması hedefleniyor. 45 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Bu vesileyle, uluslararası toplumun da bu konuda daha fazla sorumluluk alacağına ilişkin inancımı bir kez daha ifade etmek isterim. Saygıdeğer Delegeler, İstanbul Sözleşmesinin imzalanması ve yürürlüğe girmesini de içeren geride bıraktığımız 3 yılda kadın hakları ve kadına yönelik şiddetle ilgili yoğun bir uluslararası gündemimiz oldu. Bu anlamda, 2013 yılında kabul edilen ve bugün tekrar ele aldığımız 57. Kadının Statüsü Komisyonu uzlaşılmış sonuçları; kadınlara ve kız çocuklarına yönelik ayrımcılık ve şiddetin günümüz dünyasında yeri olmadığına ilişkin tarihi ve küresel bir konsensus oldu. Söz konusu metin; şiddetin önlenmesi ve sonlandırılması için yol gösterici güçlü bir tavsiye kılavuzu niteliğindedir. Aynı şekilde; Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformunun 20. yılında gerçekleştirilen bölgesel ve küresel gözden geçirme çalışmalarının; kadın haklarıyla ilgili gelinen noktayı görmede, eksiklikleri ve yapılması gerekenleri tespit etmede oldukça işlevsel olduğunu belirtmek isterim. Bu bağlamda 2015 Aralık ayında Türkiye Cumhuriyeti, BM Kadın Birimi ve BM Nüfus Fonu işbirliğiyle, “Kadına Yönelik Şiddetin Sonlandırılması: İlerleme Temelinde Değişimi Hızlandırmak” konulu küresel toplantıyı ülkemizde gerçekleştirmiş olmaktan büyük mutluluk duymaktayım. Toplantı vesilesiyle katılımcılar değerli fikirleriyle Pekin’den bugüne geçen 20 yılda hangi noktaya geldiğimizi, iyi uygulamaları ve karşılaştıkları zorlukları ortaya koydular. 2015 Eylül ayında BM üye ülkeleri tarafından kabul edilen ve Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının güçlenmesini merkeze alan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri de kuşkusuz bu dönemin önemli kazanımlarının başında geliyor. Kadına yönelik şiddeti sürdürülebilir kalkınmanın önündeki büyük engellerden biri olarak tespit eden Kalkınma hedefleri, 2030 yılına kadar şiddetin tüm biçimlerinin ortadan kaldırılmasına yönelik güçlü taahhütler de içeriyor. Uluslararası gündemlerde, kadın haklarının güçlendirilmesi kapsamında ortaya konulan taahhütlerin kâğıt üzerinde kalmasına izin vermemeli ve uygulamaya dönük somut adımları kararlılıkla atmalıyız. Türkiye bundan sonra da kadınların güçlendirilmesinden ve kadına yönelik şiddetin sonlanmasından yana küresel pozisyonunu koruyacak ve çalışmalarına istikrarlı bir şekilde devam edecektir. 46 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 Daha önce de ifade ettiğim gibi şiddetle mücadelede geçmişe göre kuşkusuz daha iyi bir konumdayız. Ancak, kadınlar ve kız çocukları hala dünyanın birçok bölgesinde ayrımcılığa ve şiddete maruz kalmaya devam ediyor. Taahhüt edildiği gibi; 2030 yılına kadar kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Bu meseleyi hem yasal, hem ahlaki hem de vicdani bir sorumluluk olarak görüyoruz. Ülkemizde ve dünyada kadının ekonomik ve sosyal statüsünün yükseltilmesi, eğitim seviyelerinin artırılması kuşkusuz kadına yönelik şiddetle mücadelede etkili olacaktır. Şiddetsiz bir toplum; güçlü, sağlıklı, mutlu bireylerin, ailelerin ve devletin de bir gereğidir. Sözlerime son verirken; 21. yüzyılın tüm kadınlarımız için adaletsizliklerin ortadan kalktığı, savaşların, göç ve sürgünlerin bittiği, barışın ve refahın hâkim olduğu bir dönem olmasını yürekten diliyor, saygılar sunuyorum. 47 Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu 60. Oturumu 14-24 Mart 2016 EK 5: Bakanlığımız Tarafından Düzenlenen “Kadınlar ve Kapsayıcı Küresel Ekonomik Büyüme:Türkiye’nin W20 Deneyimi” Yan Etkinliği Duyuru Afişi 48