Yunanistan’da Yaşanan Siyasi ve Ekonomik Krizi Anlamak Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Çalışmaları Merkezi, Bilgi Üniversitesi Türkiye Yunanistan Çalışmaları Birimi ve Uluslararası İlişkiler Konseyi (UİK) 30 Kasım 2011 Çarşamba günü düzenlenen “Yunanistan’daki Siyasi ve Ekonomik Krizi Anlamak” konulu açık oturumda Yunanistan’da yaşanan son gelişmeleri ele almışlardır. Yunanistanlı uzmanlar Yrd. Doç. Dr. Dimitrios Triantaphyllou, Yrd. Doç. Dr. Harry Tzimitras, Yrd. Doç. Dr. Dimitris Tsarouhas, Yrd. Doç. Dr. Ioannis Grigoriadis, ve Gazeteci Alkis Kourkoulas’ın konuşmacı olarak yer aldıkları toplantıda mevcut ekonomik ve siyasi krizin başlıca sebepleri olarak öne çıkanlar Yunanistan’ın Avrupa Birliği ve Eurozone entegrasyon sürecinde ev ödevlerini yeterince yerine getiremediği gerçeğidir. Daha genel anlamda ifade etmek gerekirse bugün karşılaşılan durum ülkedeki gerekli yapısal reformların eksikliğinin ve artık itibar edilmeyen siyasi liderlerin varlığının sonucudur. Yaşanılan krizin sebepleri hem ülke içinde hem de ülke dışındaki gelişmelerin sonucudur. En önemli sebep Eurozone’da etkin olan devletlerin fikir birliği içinde olmaması ve üye devletler arasında makro ekonomik koordinasyonun sağlanamamış olmasıdır. Euro-bölgesinde ekonomik alanda dara düşmüş ülkelere yardım edecek bir mekanizma halen geliştirilememiştir. Bir başka değişle Eurozone’da siyasi kararlılığın sağlanamaması sorunların kaynağını oluşturmaktadır. Yunanistan’ın içine baktığımızda iktidara gelen hükümetlerin kronik rekabet azlığı sorununa çözümsüz kalmaları, aşırı kamusal borçlanma, önlenemeyen bütçe açığı ve ekonomik reformların gerektiği şekilde ve zamanında gerçekleştirilememiş olması da krizin bugün ortaya çıkmasında önemli rol oynamıştır. Ayrıca Yunanistan halkının elde edilen kazanç ile karşılaştırıldığında çok daha yüksek standartlarda yaşamaları ve Eurozone’a girilmesiyle ülkede düşük faizle para elde edilmesinin kolaylaşması gibi sebepler de etkili faktörler arasındadır. Son olarak ülke içerisindeki ekonomik ve siyasi çevrelerin yakınlaşması sonucu ortaya çıkan yozlaşma, yolsuzluk, rüşvet gibi olayların etkilerine de değinilmiştir. Özellikle 2004 yılında düzenlenen Olimpiyat Oyunlarının ülke ekonomisine getirdiği aşırı yük bugün yaşanan krizin sebepleri tartışılırken verilen örnek arasındadır. Gene uzmanların fikir birliği içinde oldukları bir diğer konu bugün Yunanistan’da yaşanan kaos ortamının sadece ekonomik kriz olarak değerlendirilmemesi gerektiğidir. Bugün yaşanılan, sadece ekonomik kriz değil, ülkedeki kurumların da krizidir, sosyal bir krizdir ve birçok Yunan vatandaşının Batılı kimliğini sorguladığı bir kimlik krizi şeklinde okunmalıdır. Gelirlerin azalması, artan işsizlik, Yunanistan’ın ve Yunanlıların ülke dışındaki olumsuz imajı vatandaşların gelecek kaygılarını arttırmakta ve ülke içinde olumsuz ve umutsuz bir atmosfer yaratmaktadır. Neler yapılması gerektiği konusunda da çeşitli görüşler ortaya atan uzmanlar öncelikli olarak Eurozone’da kalınmasının altını çizmişlerdir. Ayrıca, mevcut hükümetin harcama kalemlerini azaltması, kamu sektörünü daraltması, vergi kaçıranlarla mücadele etmesi ve gelişmenin devamlı hale gelmesi de çözüm için öne çıkan öneriler arasındadır. Diğer yandan Yunanistan’ın AB ve Eurozone’daki partnerlerinin de ülke ile dayanışma içinde olması önemlidir. Kriz Yunanistan için her ne kadar yıkıcı olsa da, bu durum ülkenin tekrar inşası için bir fırsata dönüştürülebilir. İstanbul, 1 Aralık 2011