Belediyeler İçin KELİMELER KAVRAMLAR REHBERİ ÖNSÖZ Belediyelerimiz kentlinin yerel nitelikli ortak ihtiyaçlarını karşılamakla görevli kamu tüzel kişilikleridir. Belediyelerimiz kamu tüzel kişilikleri oldukları için yetki ve görevleri kanunlarla, yönetmeliklerle belirlenmektedir. Kanun ve yönetmeliklerin bir çoğunun uzun yıllardır yürürlükte olması sebebi ile bazı kavramlar günümüz dilinde anlaşılamamaktadır. Buna karşılık, özellikle son yıllarda yürürlüğe giren mevzuatta da son dönem yönetim teknikleri ile ilgili yeni kavramlar kullanılmaktadır. Mevzuattan kaynaklanan bu dil probleminin yanı sıra, mali yönetim, imar-planlama-harita gibi teknik konularda mesleki kavramlar çok miktarda kullanılmaktadır. Belediyeler kişinin doğumundan ölümüne kadar yaşamının her evresi ile ilgili bir şekilde hizmet sunarken, aynı zamanda kentin gelişimi için de çok değişik alanlarda hizmet sunmaktadırlar. Bunun tabi neticesi olarak da çok farklı alanlarda değişik kelime ve kavramlar kullanılmaktadır. Kelimeler, kavramlar karşılıklı anlaşılabilmek, konuyu doğru anlayıp anlatabilmek için vazgeçilmez araçlardır. Bu çalışmamız, belediyelerimizde kullanılan kelimelerin, kavramların doğru anlaşılabilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Çalışmamızda öncelikle belediye yönetimini ilgilendiren kanun ve yönetmelikler taranarak, bu mevzuatta geçen tanımlamalar esas alınmıştır. Bunun yanı sıra mesleki konularla ilgili sözlükler ile makale ve kitaplar taranmıştır. Ülkemizde 3.225 belediyede, 35.000 meclis üyesi ve 260.000 personel ile bu hizmetler verilmeye çalışmaktadır. Özellikle belediye başkanı, meclis üyeleri her seçimde önemli oranda değişmektedir. Personelin de önemli bir bölümü uzun yıllardır belediyede çalışan kişiler değildir. Bu da belediyecilikle ilgili kelime ve kavramların bilinmemesinden kaynaklanan sorunlara yol açabilmektedir. “Belediyeler İçin Kelimeler Kavramlar Rehberi”nin bu alanda yaşanan sorunların çözümünde yararlı olacağını ümit ediyoruz. A Acil Durum : Bir afet sırasında olağanüstü tedbirlerin alınmasına gerek duyulan geçici süre. Açık İhale Usulü : Bütün isteklilerin teklif verebildiği ihale usulü. Açıktan Atama : Boş bir kadroya ilk defa veya yeniden yapılacak atamalardır. Örneğin, daha önce memur olarak çalışan ama istifa etmiş birisinin yeniden memuriyet kadrosuna atanması açıktan atama işlemi. Açıktan Atama İzni : Genel olarak boş bir kadroya ilk defa veya yeniden yapılacak atamalarda alınan izin. Açılma Ruhsatı : Yer seçimi ve tesis kurma izni verilmiş, onaylı projesine göre yapılmış, çevre ve toplum sağlığı açısından uygunluğu tespit edilmiş tesislerin faaliyet göstermelerine dair yetkili makamca verilen ruhsat. Ada : Çevresi yollarla çevrili, yer bölümlere ayrılmış kent toprağı ile bu topraklar üzerine oturtulmuş yapılardan oluşan küçük bir kent dilimi. Adalet : Herkesin yasalarla tanınmış olan hakkını vermek, bu hakka ilişmemek ilkesi. Adli Yargı : Toplum içinde fertlerin aralarındaki hukuki sorunları çözmek amacıyla yapılandırılmış olan yargı sistemidir. Medeni yargılama hukuku ve ceza yargılama hukuku olmak üzere ikiye ayrılır. Afet : Bela, büyük felaket. Deprem, su baskınları vb. Afet Alanları : Deprem, heyelan, çığ, orman yangını ve taşkın gibi doğal afetlere yatkın alanlar. Afet Fonu : İmar ve İskan Bakanlığı bünyesinde tabiî âfetlerde meydana gelen zararların telâfisi için oluşturulan fonlara verilen addır. Afet Haritaları : Planlamaya esas veri gruplarından biri olarak, planlama alanında oluşabilecek tüm afet tehlikelerini ortaya koyan, afet zarar ve risklerinin azaltılmasına yönelik önlemleri ve önerileri içeren ve raporu ile bir bütün olan farklı tür ve ölçeklerde hazırlanan haritalardır. Afet Yönetimi : Hem afet öncesi hem de afet sonrası aktivitelerin yani müdahale, iyileştirme, yeniden yapılanma, zarar azaltma ve hazırlık safhalarını kapsayan bir süreci ifade eder. Afetzede : Tabiî âfetlerden (deprem, heyelân, sel, dolu, kuraklık, fırtına, don vs.) veya diğer felaketlerden (örn. yangın, çekirge istilası, hayvan vebası) dolayı maddî zarara uğramış ve sosyal yardıma ihtiyaç duyan kişi. Afiş : İlan, Tanıtım. Çeşitli boyutlarda kağıtlara veya bezlere veya billboardlara basılan duyuru malzemesi. Ağırlama Giderleri : Beldenin misafiri durumunda olan: a) Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başbakan ve Bakanlar Kurulu Üyeleri, b) Hükümet merkezi veya diğer illerin protokole dahil kişiler, c) Yabancı ülke temsilcileri veya konuklar, d) Sanat, bilim, kültür ve spor dallarında temayüz etmiş kişiler, e) Basın mensupları, f) Beldenin kalkınmasında katkısı olanlar veya olacağı anlaşılanlar ile bu kişilerin eşleri ve refakatindeki görevliler için, geleneklere ve davetin şümulüne göre, ağırlama, konaklama, konutlandırma ve bu işlerle ilgili olarak hazırlıkların gerektirdiği giderlerle ziyafet, kokteyl, hediye, çiçek, bahşiş ve taşıma giderleridir. Ahz : Alma, tutma, kabul etme, tahsil etme, tasarrufuna katma. Ahz-u Kabz : Bedeli tahsil etmek demektir. Daha çok vekaletnamelerde geçer. Aynı zamanda “satış bedelini tahsil edebilmek yetkisi” anlamına gelir. Aile Danışma Merkezleri (Toplum Merkezleri) : Sosyal değişim sürecinin getirdiği ihtiyacın ve sosyal şartları karşılama ve çözümlemede ailelere yardımcı olmak maksadıyla kurulan sosyal hizmet ve danışma birimleri. Aile Eğitimi : Aile üyesi adaylarının veya aile üyelerinin, sosyo-kültürel yönden hazırlıklarını sağlıklı bir biçimde tamamlayabilmeleri için, örgün ve yaygın eğitim yöntemleriyle yetiştirilmesi. Aile İçi Şiddet : Eşler arası, veya ebeveyn – çocuklar (anne ve(ya) babanın çocuklarına karşı veya çocukların ebeveynine karşı şiddet) arası meydana gelen fizikî, psikolojik, sosyolojik veya ekonomik anlamda güç ve kuvvet kullanımının bütünü. Akaryakıt İstasyonu : Esas itibariyle karayolunda seyreden araçların akaryakıt, yağ, basınçlı hava gibi ihtiyaçlarının sağlandığı ve taşıtlarla ilgili bazı basit teçhizat parçaları ile hizmetlerin verildiği yerler. Akreditasyon : Belli kriterleri sağlarlık, denklik hakkında bilirkişi ve kurumlarca verilen belge. Akredite : 1) Yetki verilmiş, resmen tanınmış, kabul edilmiş. 2) Belirli bir hizmet standardı ve sistem bütünlüğü oluşturmak için, belli kriterleri sağlayan kurumlara; bağımsız, tarafsız ve bilirkişi niteliğindeki başka bir kurum tarafından verilen yetki. Aktarma : Bütçenin herhangi bir tertibinde bulunan ve o hesap döneminde kullanılmayarak artacağı anlaşılan ödeneklerden alınarak, ihtiyaca yetmeyeceği anlaşılan diğer gider tertiplerine yapılan eklemeye denir. Aktif Fay : Belirli bir sürede kırılma hareketini tekrarlayan faylar. Genellikle son 10.000 yıl içinde bir veya daha fazla sayıda kırılmış faylara denir. Alacaklı Amme İdaresi : Alacaklı olan devlet, vilayet hususi idareleri ve belediyeler. Aleniyet İlkesi : Kamuya ait işlevin halkın bilgisi içinde yapılması ilkesi. Alıcı Ortam : Atıkların bırakıldığı yakın veya uzak çevre. Alt Kültür : Özellikle bölgesel, etnik, sınıfsal ve dinsel temellerden oluşan farklı kültürel yapılar. Altyapı : Bir kentte, yapı yapılabilmesi veya yapılan yapının içinde oturanlara yeterli bir barınma sağlayabilmesi için bulunması gereken yol, su, elektrik, gaz, atık su, yağmur suyu ve benzeri yapılar. Amenajman Planı : Mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlaklardan en elverişli bir şekilde yararlanmanın sağlanması için, bakım, ıslah, otlatma, dinlendirme, tohumlama, ilave yemleme ve yapılması gereken benzeri işleri sıralayan uygulama planı. Amme : Kamu, devlet. Herkese ait olan, genel olan. Amme Borçlusu : Amme alacağını ödemek mecburiyetinde olan hakiki ve hükmi şahısları ve bunların kanuni temsilci veya mirasçılarını ve vergi mükelleflerini, vergi sorumlusunu, kefili ve yabancı şahıs ve kurumların temsilcileri. Amme İdaresi : Kamu Yönetimi. Ana Kent : Bir ülkenin veya bir bölgenin çevresindeki yerleşim yerlerine ekonomik ve toplumsal yönlerden hâkim olan ve genellikle ülkenin başka ülkelerle olan her türlü ilişkilerinin sağlandığı en önemli kenti, metropol, ana şehir. Ülkemizde Anakent Ankara’dır. Analitik Düşünme : Bir sorunu çözmek için bilgileri ayrıştırarak ve sorunun alt unsurlarına inerek sonuç çıkarma şeklindeki sistematik düşünme tarzı. Analiz : Bir bütünü, onu oluşturan parçalara ayırarak çözümleme. Anayasa : Bir devletin yönetim biçimini belirten yasama, yürütme, yargılama güçlerinin nasıl kullanılacağını gösteren, vatandaşların hak, hürriyet ve sorumluluklarını bildiren temel yasa. Anayasa Mahkemesi : Kanunları, kanun hükmünde kararnameleri, TBMM iç tüzüğünü şekil ve esas bakımından, Anayasa değişikliklerini şekil bakımından Anayasaya aykırı olup olmadığını inceleyen ve denetleyen, Cumhurbaşkanını, Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başbakan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcı Vekilini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini, Sayıştay Başbakan ve üyelerini görevleriyle ilgili işledikleri suçlardan dolayı “Yüce Divan” sıfatıyla yargılayan, Siyasi partilerin Anayasaya veya siyasi Partiler yasasına aykırı hareketlerinden dolayı kapatma yetkisine sahip olan yüksek mahkeme. Anket (Soru Kağıdı) Tekniği : Bilgi verecek olanların doğrudan okuyup cevaplayacakları bir soru cetveli ile bilgi toplanması. Aplikasyon : Yer tespiti. Aplikasyon Belgesi : Sayısal hale getirilen kadastral parsel üzerine, belediyesi tarafından verilen imar durumuna göre vaziyet planı’nın koordinatlandırılarak hazırlanan belge. Araröz : Su Tankı. Arazi : Belirli bir ekonomik değer ihtiva eden, üç boyutlu yaşamsal kullanıma doğrudan ya da dolaylı yönden araç edilen yeryüzü parçası. Arka Bahçe Mesafesi : Bina arka cephesinin parsel arka cephesine en yakın uzaklığıdır. Arsa : Şekil ve büyüklük bakımından öngörülen imar amacı için bölünmüş, gerekli yol ağı yapılıp, su, elektrik, telefon, kanalizasyon vb. gerekli teknik altyapı gereksinimi giderilmiş imar parseli. Bu özellikleri içeren bir imar adası, parsellenmese dahi arsa sayılır. Arsa Payı : Kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmuş binalarda her bir bağımsız bölüme tahsis edilmiş zemindeki (arsadaki) ortak mülkiyet payı. Arşiv : Geçmiş ile yaşanan çağ arasında bağlantı kurulan, gerçek veya tüzel kişilerin faaliyetleri sonucu oluşturdukları ya da sonradan kazandıkları hukuki, sosyal, idari değer ifade eden her türlü belge ve bilgilerin toplandığı yer. Artçı Deprem : Bir büyük depremin ardından gelen daha küçük depremler. Arz Etmek : Sunmak, hürmet etmek, bildiri, deklârasyon. Asfalt : Katran, Bitüm. Asfalt Atığı : Yol, havaalanı pisti ve benzeri yapıların tamiratı, tadilatı, yenilenmesi ve yıkımı sırasında ortaya çıkan ve bünyesinde asfalt, zift, doğal polimer ve benzeri malzeme bulunan atıklar. Asgari Ücret : İşçilere normal çalışma günü karşılığında ödenen, işçinin en az düzeyde yiyecek, yakacak, barınma, giyim, sağlık, aydınlatma, ulaşım, kültür ve eğlence ihtiyaçlarının cari fiyatlar üzerinden karşılamaya yeterli miktarda olan ücrettir. Asit Yağmuru : Esas olarak sanayi tesislerinden, konutların ısıtılmasından ve otomobillerden kaynaklanan, sülfür ve azot oksitleri içeren su buharı emisyonlarının yol açtığı asit çökelmesi. Askeri Yasak Bölge : Yurt savunması bakımından hayati önem taşıyan askeri tesis ve bölgelerin çevresinde Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenen sınırlar içerisinde kalan bölgedir. Askeri yasak bölgeler 1 inci ve 2 inci askeri yasak bölgeler olmak üzere ikiye ayrılır. 1 inci derece askeri yasak bölgeler; içerisindeki taşınmaz mallar kamulaştırılır. 2 inci derecedeki askeri yasak bölgelerde yabancı uyruklu kimseler taşınmaz edinemezler, edinmişlerse tasfiye edilir. Yabancılar izin almadan bu bölgede taşınmaz kiralayamazlar. Bu hükümlere aykırı hareket edenler cezalandırılır. Yetkili komutanlıkça izin verilmeyen her türlü inşaat durdurulur. Asma Kat : Binaların, iç yüksekliği en az 5.50 m. olan, zemin katında düzenlenen ve ait olduğu bağımsız bölümü tamamlayan ve bu bölümden bağlantı sağlayan kattır. Asma katlar, iç yüksekliği 2.40 m. den az olmamak, yola bakan cephe veya cephelere 3.00 m. den fazla yaklaşmamak üzere yapılabilirler. Astronomik : Azami, Geniş, Fazla, Çok. Astronomik Değerler : Astronomik enlem, astronomik boylam ve astronomik azimut değerleri. Atamaya Yetkili Amir : Gerekli koşulların varlığı durumunda bir personeli işe alma yetkisine sahip, kurumun üst yöneticisi. Atık : Herhangi bir faaliyet sonunda çevreye atılan veya bırakılan zararlı maddeler. Atık Su : Konutların pis su ve lağım sularından, endüstriyel sıvı atıklardan ve sel sularından kaynaklanan sıvı atık. Atık Su Yönetimi : İnsan sağlığını ve çevreyi korumak amacıyla, atık suyun izlenmesi, işlenmesi ve tasfiyesiyle ilgili sistemler geliştirilmesi ve uygulanması. Atık Yönetimi : Hafriyat toprağı ile inşaat / yıkıntı atıklarının kaynağında ayrılarak toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması, tekrar kullanılması, geri kazanılması ve depolanması işlemleri. Atlas Yöntemi : Ülkelerin milli gelirleri dolara çevrilirken, cari yılın döviz kuru ile önceki yılın döviz kurlarının ortalamasının alınmasıdır. Avan Proje : Tatbikat projelerinin yapılmasına esas teşkil eden 1 /200, 1 /100 veya daha büyük ölçeklerde, yürürlükte bulunan plan ve yönetmeliklere göre düzenlenen proje. Avans : 1) Alacaktan bir kısmının vaktinden önce ödenmesi. 2) Bir iş veya hizmetin yerine getirilmesi için iş veya hizmetin yapılmasından önce verilen para, öndelik. Avrupa Kentsel Şartı : Avrupa'yı kapsayan; halk ve yerel yönetimlere yönelik olan bu konsept, yerleşimlerdeki yaşamın daha da iyileştirilmesini amaçlayan ve dört temel konuya ağırlık veren bir metin. Bu dört temel konu ise şunlardır: Fiziki kentsel çevrenin iyileştirilmesi; Mevcut konut stokunun iyileştirilmesi; Yerleşmelerde sosyal ve kültürel olanakların yaratılması; Toplumsal kalkınma ve halk katılımının özendirilmesi; AYKOME : Alt Yapı Koordinasyon Merkezi. Şehrin içme suyu ve kanal projeleri ile Elektrik, Gaz, Telefon, TV Bağlantı Hatları Projeleri, Hafif Raylı Sistem, Metro, Enerji Besleme Projeleri, Merkezi Isıtma Kanalları ve benzerleri gibi genel olarak yeraltından geçebilecek bütün tesisler ile yollar ve kaplama hizmetleri için gerekli izinler verilip, çalışmaların denetimini sağlayarak bir koordinasyon içerisinde sonuca ulaştıran birim. Aylık Katsayı : Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile sözleşmeli personelin malî hakları ile sosyal yardımların belirlenmesinde esas alınan gösterge rakamlarının parasal tutarlara çevrilmesinde uygulanacak sayı. Aynî : Mala ilişkin; eşyaya bağlı; malın mülkiyeti ile ilgili; herkese karşı ileri sürülebilen. Ayni Haklar : Eşya üzerinde doğrudan doğruya mutlak egemenlik yetkisi veren ve herkese karşı ileri sürülebilen haklar. Ayni Sermaye Taahhüdü : Bir taşınmaz malın mülkiyetinin veya ayni bir hakkın, yeni kurulmakta olan veya önceden kurulmuş bulunan bir şirkete ortak olmak amacıyla devredilmesi işlemi. Aynî Yardım : Mal veya eşya olarak yapılan her türlü yardım. Ayniyat : Kullanılmaya veya harcanmaya elverişli olup taşınabilen ve para eden şeyler. Ayniyat Tesellüm Makbuzu : Kurumca bastırılarak Alındı Kayıt Defterine kaydedilen, cilt, seri ve müteselsil sıra numaralı , malın teslim alındığını gösteren makbuz. Ayrık Nizam : Hiç bir yanından komşu binalara bitişik olmayan yapı nizamı. Azami Bina Alanı : Parsel içerisinde bina yapılması mümkün olan alan. Azl : Bir şeyi yerinden almak, işinden ayırmak, makamından ayırmak, görevden almak. B Bağımsız Bölüm : Bir yapının Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre; bağımsız mülkiyete konu olan bölümlerden her biri. Kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmuş yerlerde, ana gayrimenkulün ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olan ve her biri kat mülkiyeti kütüğünde ayrı bir sayfaya tescil edilen konut, dükkan, mağaza gibi bağımsız mülkiyete konu bölümlerine bağımsız bölüm denir. Bağımsız Bölüm : Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre, ana gayrimenkulün ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya müsait bağımsız mülkiyete konu olabilen bölümleri. Bakıma Muhtaç : Kişinin, bedensel hareket edebilirliğinde otaya çıkan fonksiyonel kısıtlamalar ve engeller (felç; kişinin iç organlarında veya duyum organlarında genel veya kısmî fonksiyonsuzluk; hafıza veya oryantasyon bozukluğu; akıl hastalığı vb.) sonucunda gerek beden temizliğinde, gerek beslenmede, gerekse ev idaresinde başkalarının değişik sıklık ve yoğunlukla ve/fakat düzenli bakımına ihtiyaç duyma hali. Bakıma Muhtaç İnsan : Günlük hayatta her zaman yapılması gereken bazı basit bedenî hareketlerin yerine getirilmesinde (giyinme, yeme içme, beden temizliği, tuvalet ihtiyacını giderme, alış veriş vb.) başkalarının fizikî yardımına ve desteğine sürekli olarak ihtiyaç duyan aciz insan. Bakıma Muhtaç Özürlü : Ağır bir yaralanma, sakatlanma, doğuştan gelen veya daha sonra ortaya çıkan herhangi bir özürlülükten dolayı, başkalarının bakımına, kısmen veya bütünüyle sürekli olarak ihtiyaç duyan insan. Bakıma Muhtaç Yaşlı : İleri yaşlılık sebebiyle bakıma muhtaç hâle gelmiş insan. Bakıma Muhtaçlık Derecesi : Değişik derecelerde başkalarının fizikî desteğine ihtiyaç duyma durumudur. Bakiye : Bir alacaktan geriye kalan miktar. Balanced Scorecard : Dengeli sonuç kartı – kurum karnesi. Yöneticilere uzun dönemli stratejik hedeflerin kısa dönemli eylemlere dönüştürülmesinde aşamalı bir yaklaşım ile yol gösteren ve sonuç olarak stratejik kararlar ile uygulamaları bütünleştiren yeni bir yönetim sistemi. Banliyö : Büyük bir kentin yakın çevresinde bulunan ve yaşayışına katılan yerleşme. Büyük bir kentin yakın çevresi, yöre, dolay. Bar : Müşterilerin tezgah önünde ayakta durarak veya yüksekçe bir tabure üzerinde oturarak içki içip, dans edebildikleri eğlence yeri. Baraka : Tahta, çinko, sac gibi hafif şeylerden yapılmış, temelsiz, eğreti yapı. Basit Tamir Ve Tadil : Yapılarda derz, iç ve dış sıva, boya, badana, oluk dere, doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat tamirleri ile çatı onarımı ve kiremit aktarılması işlemleri. Baskı Grubu : Ülke yöneticilerini, kamuoyunu veya başka toplumsal kuruluşları etkileyerek, üyelerinin ortak çıkarlarını gerçekleştirmeyi amaçlayan örgütlü toplumsal gruplar. Başkan Vekili : Belediye başkanının, izin ve hastalık nedeniyle veya görevli olarak görevden ayrılması hallerinde bu süre içinde kendisine vekâlet etmek üzere belediye meclisi üyeleri arasından seçtiği kişi. Başkanlık Divanı : Meclis üyeleri arasından, gizli oyla seçilen meclis birinci ve ikinci başkan vekili ile en az iki kâtip üyeden oluşan kurul. Bayındır : İmar, İşlenmiş, Mamur, Abat, Bakımlı, Ongun. Bekar Odası : Yalnız kimselerin, dışarıdan gelmiş işçilerin tek başlarına ya da birkaç kişi ile birlikte kalabilmeleri için düzenlenmiş yerler. Belde : Belediyesi bulunan yerleşim birimi. Belediye : 1) Belediye kelimesi, köken itibarı ile Arapça olup, bir insan topluluğunun yerleşme niyeti ile oturduğu yer anlamına gelen “Beled” kelimesinden türemiştir. Sözcük esas itibarı ile beldeye ilişkin kuruluş veya yönetim anlamına gelmektedir. 2) 5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre; “Belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi”. Belediye Başkanı : Belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisi. (Belediye başkanı, ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilir.) Belediye Meclisi : Belediye meclisi, belediyenin karar organıdır ve ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilmiş üyelerden oluşur. Belediye Nikahı : Medeni kanuna göre kıyılan resmî nikâh. Belediye Organı : Belediye meclisi, belediye encümeni ve belediye başkanı, belediye organını oluşturmaktadır. Belediye Sınırı : Belediye Kanununun ilgili maddeleri uyarınca hazırlanan, yetkili mercilerce onaylanarak kesinleşen ve belediyenin görev ve yetki alanını belirleyen sınırlardır. Belge : Çeşitli ortamlarda bulunan her türlü bilgi kaynağı. Belgeli Turizm İşletmesi : İstirahat ve eğlence yerlerinden, turizm sektöründe faaliyet gösteren ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununa istinaden Turizm Bakanlığınca düzenlenmiş belgesi bulunan yerler. Belli İstekliler Arasında İhale Usulü : Ön yeterlik değerlendirmesi sonucunda idare tarafından davet edilen isteklilerin teklif verebildiği ihale usulü. Benchmarking : Kıyaslama. Bir organizasyonun kendini değerlendirerek, rakiplerini, iş ortaklarını, diğer sektörlerdeki başarılı örnekleri inceleyerek, iç ve dış pazarlardaki uygulamaları araştırarak ve en iyi uygulamaları örnek alarak zayıf olduğu yönleri geliştirmesi. Bertaraf Etme : Ünitelerden kaynaklanan tıbbı atıkların ayrı toplanması, geçici depolanması, taşınması, çevreye ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde nihai olarak yakılması, düzenli depolanması ile ilgili tüm işlemler. Beşeri Sermaye : Eğitim ve sağlık durumu ile teknik ve organizasyona ilişkin bilgi durumu. Kişisel beyin gücüne dayanan üretim kapasitesi. Betonarme : Eğilme ve çekme kuvvetlerine dayanması için içine uygun şekilde çelik donatı yerleştirilmiş beton. Betonarme Demiri : Betonarmede donatı olarak kullanılan çubuk halindeki çelik, beton çeliği. Betonarme Hasırı : Betonarme döşeme veya perdelerde donatıyı meydana getiren beton çeliğinden yapılmış hasır. Betonarme hasırı yapı yerinde hazırlanabileceği gibi, fabrikada belli ölçülerde kaynaklı olarak yapılıp yapı yerine gönderilebilir. Bu ikincisine, hazır betonarme hasırı veya çelik hasır denir. Betonarme Perde : Bir iskelet yapıda düşey ve yatay yükleri taşıyan betonarme duvar, perde. Beyan : Bildiri, Bildirmek. Beyana Güven : Vatandaşın kamu kurumları ile olan işlerinde kendisinden istenen bilgilere güvenmek anlamına gelmektedir. Yani, bu bilgilerin ispatlanması değil, ifade edilmesinin yeterli görülmesi. Bila : “sız, siz” şeklindeki olumsuzluk ekidir. Bila faiz: faizsiz, Bila bedel: bedelsiz gibi. Bilanço : Bir kuruluşun, belli bir tarihte, alacaklı ve borçlu bulunduğu değerleri gösteren özet muhasebe cetveli; işletmenin finansal durumu ve faaliyet sonuçlarını gösteren tablo. Bileşim : Meclisin bir günlük toplantı süresi. Bilginin Şeffaflığı : Bilginin kamuya açık olması. 1) Erişimi: Bilgi eşit şartlar altında herkesin erişimine açık olmalıdır. 2) İlgililik : Bilgi, ihtiyaçla ilgili olmalıdır. 3) Anlaşılırlık – Nitelik – Güvenilirlik: Bilgi, nitelikli ve güvenilir olmalı; tam, doğru, tutarlı, açık ve basit bir şekilde ifade edilmelidir. 4) Zamanlılık : Bilgi periyodik olarak ve zamanında yayınlanmalıdır. Billboard : Reklam Panosu. Bina : Kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır. Bina Derinliği : Binanın ön cephe hattı ile arka cephe hattının en uzak noktası arasındaki en fazla yaklaşabileceği sınır. Bina İnşaat Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde yapılan her türlü bina inşaatı (ilave ve tadiller dahil), inşaat veya tadilat ruhsatının alınması için ödenen bedeldir. Bina Yaklaşma Mesafesi : Planda yapılan ve yapının yola ve komşu parsellere yaklaşacağı mesafe. Bina Yüksekliği : Binanın kot aldığı noktadan saçak seviyesine kadar olan mesafesidir. İmar planı ve yönetmelikte öngörülen yükseklik. Birahane / Meyhane : Şişe veya kadehle içki satışı ile soğuk ve sıcak yemek servisi yapılan kapalı ve(ya) açık yer. Birim Fiyat Listesi : Her takvim yılı başında rayiçler tespit edildikten sonra yapılarda bulunan imalatlara ve nakliyeye tabi malzemelerin yükleme-boşaltma ve istifine ait analizler. Birim Fiyat No : “Poz no” olarak da bilinir. Rayiç veya birim fiyatların tanınmasına yarayan bir kod numarası. Birinci Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler : Meskenlerden ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerden mutlaka uzak bulundurulması gereken tesisler. Birleşik Tesis : Hamam, sauna, masaj ve güzellik salonu ile benzeri tesislerden iki veya daha fazlasının bir arada bulunduğu yer. Bitişik Nizam : Bir veya birden fazla komşu parsellerdeki binalara bitişik olan yapı nizamıdır. Bitkisel Toprak : Bitki gelişimi için organik ve inorganik madde ile hava ve su sağlayan toprak. Blok Nizam : İmar planı veya ilgili Yönetmelikte cephe uzunluğu, derinliği ve yüksekliği belirlenmiş tek yapı kitlesinin bir veya birden fazla parsel üzerine oturduğu bahçeli yapı nizamıdır. Bodrum Kat : Zemin katın altındaki katlardır. Boğaziçi Alanı : Boğaziçi kıyı ve sahil şeridinden, öngörünüm, geri görünüm ve etkilenme bölgelerinden oluşan ve sınırları ve koordinatları Boğaziçi Kanununa ekli krokide işaretli ve 22/07/1983 onay tarihli nazım planda gösterilen alandır. Boğaziçi Sahil Şeridi : Boğaziçi Kanununa göre, Boğaziçi kıyı kenar çizgisi ile 22/07/1983 tarihli 1/5000 ölçekli nazım planında gösterilen hat arasında kalan bölgedir. Bom : İş makinelerinin kaldırma kollarına verilen ad. Bordür : Kenar Süsü. Yollara döşenen süslü taşlar. Bölge : “Çevre”, “Alan” anlamına gelmekte olup, çok boyutlu, çok anlamlı ve sınırları oldukça güç çizilen bir kavramdır. Bölge, bir devlet bağlamında alt birimleri ifade ederken, uluslar arası hukuk çerçevesinde aynı çıkarlara sahip, coğrafi, siyasal ve ekonomik yakınlık içinde olan devletler topluluğunu anlatmaktadır. Örneğin, Avrupa Birliği de bu anlamda bir bölge yönetimi olarak değerlendirilebilir. Bölge Planı : Kalkınma planları ve Ülke Mekansal Politika Planına uygun olarak, metropoliten bölgeler, planlama kriterleri açısından bütünlük gösteren veya birden fazla ili içine alan; bölge düzeyinde sürdürülebilir kalkınmayı ve bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmayı hedefleyen; sosyoekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri ve uyumunu, yatırımların, faaliyetlerin ve alt yapının mekansal dağılımını ve gerektiğinde yer seçimini belirleyen; uygulama araçları ve programına sahip kapsamlı rapor ve eki Bölge Gelişim Şeması’ndan oluşan Stratejik Plan. Bölgesel Dengesizlik : Bir ülkede farklı yörelerde sürdürülen farklı ekonomik faaliyetler sonucunda oluşan gelir ve sosyopolitik farklılıklar. Bölgesel Kalkınma : Kalkınma planlarının ve politikalarının bölge ölçeğinde düzenlenmesi. Bölgesel Kalkınma Ajansları : Kamunun finansman sağladığı bölgesel ekonomik gelişmeyi özendirmek üzere tasarlanmış, çalışma alanı merkezi ve yerel idarelerin dışında olan kurumlar. Bölgeselleştirme : Daha çok yönetsel bir anlam taşır ve merkezi yönetim karşısında bölgesel birimlerin yetkilerinin ve akçal kaynaklarının artırılmasını, bir başka deyişle yönetsel açıdan güçlendirilmelerini ifade eder. Bürokrasi : Bürokrasi kavramı, genelde örgüt, örgütün işleyişi gibi anlamlar içermekte ve bu özelliği ile özel sektör için de geçerli olmasına rağmen, genel olarak kamu yönetimi anlamında kullanılır. Bürokrasi, siyasi sistemin bir parçası olan yönetsel yapıyı ve onun eylemlerini anlatır. Böylece bürokrasi, merkezi yönetimlerdeki ve yerinden yönetim kuruluşlarındaki yönetimi ve kamu politikalarının uygulanmasını ifade eder. Başka bir anlatımla bürokrasi, devletin, yürütmeye ilişkin kolunun yapı ve faaliyetlerinden meydana gelir. Yapısal bir kavram olarak bürokrasi, devletin örgütsel görünümünü yansıtır. Her devlet, yasalarla belirlenen görevini yerine getirmek için ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde çeşitli örgütlenmelere gider. Bu devlet örgütlerine de kamu bürokrasisi denilir. İşlevsel bir kavram olarak bürokrasi ise, genel kuralları ve kamu politikası kararlarını uygulama süreci olarak tanımlanır. Bütçe : Devletin, bir kuruluşun, bir aile veya bir kimsenin gelecekteki belirli bir süre için tasarladığı gelir ve giderlerini tür ve ayrıntılarıyla gösteren çizelge. Bütçe Açığı : Kamu harcamalarının kamu gelirlerini aşan miktarı. Bütçe Çağrısı : Belediye bütçesinin hazırlanması için, belediye birimlerinin kendi dairelerinin gider bütçelerini hazırlamaları için yapılan çağrı. Bütçe Dengesi : Gelirin gidere eşit olma durumu. Bütçe Emaneti : Mali yıl içerisinde veya sonunda verile emrine bağlandığı halde herhangi bir nedenle kısmen veya tamamen ilgililerine ödenmeyip, bütçeye gider kaydedilerek emanete alınan borç tutarı. Bütçe Fazlası : Kamu gelirlerinin kamu harcamalarını aşan kısmı. Bütçe İçi Avans : Tahakkuk ve verile emri işlemlerinin tamamlanması beklenilmeyecek ivedi ve çeşitli giderler için ita amirlerinin gösterecekleri lüzum üzerine, görevlendirecekleri mutemetlere, üst sınırları yılları bütçe yasalarıyla saptanacak tutarlarda verilen para. Bütçe İçi Kredi : Tahakkuk ve verile emri işlemlerinin tamamlanması beklenilmeyecek ve avans sınırlarını aşan ivedi ve çeşitli giderler için dairesinin göstereceği lüzum üzerine ita amirleri mutemetleri adına banka ve saymanlık nezdinde açılan kredi. Bütçe Kararnamesi : Bütçe yılına ait gider ve gelir toplamları ile bunlarla ilgili hükümleri ve bütçe açığı varsa ne suretle kapatılacağına ilişkin hususları içeren metin. Bütçe Kodlaması : Devlet faaliyetlerinin kurumsal, fonksiyonel, ekonomik sınıflandırılmasıdır. Bütçe Tertibi : Gider bütçelerinde program, alt program, faaliyet-proje, ödenek türü ve harcama kalemlerinden oluşan sıralanış, düzenleniş biçimi. Bütçe Yılı : Bir bütçenin uygulanmaya başladığı günden ertesi yıl aynı güne kadar geçen süre. Büyükşehir : Merkezî idarenin vali yönetimindeki şehirlerinden nüfus ve ticarî bakımından belli bir büyüklükte olan yerleşim yerleri. Büyükşehir Belediyesi : En az üç ilçe veya ilk kademe belediyesini kapsayan, bu belediyeler arasında koordinasyonu sağlayan; kanunlarla verilen görev ve sorumlulukları yerine getiren, yetkileri kullanan; idarî ve malî özerkliğe sahip ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişisi. Büz : Boru, nefir, akaç, künk. Betondan drenaj ve pissu borusu. C–Ç Cazibe Merkezi : Çekim merkezi, büyüme kutbu, herkesi kendine çeken, ilgi odağı olan alanlar. Cebri İcra : Yerine getirilmeyen veya ödenmeyen bir borcun icra müdürlüğü aracılığı ile tahsili. Cebri Satış : Üzerinde haciz veya ipotek kaydı bulunan borçluya ait taşınmaz malın borcu tahsil amacıyla icra müdürlüğü veya alacaklı kamu idaresi kanalıyla satılarak, ihale alıcısı adına tescili işlemidir. Cemaat Vakfı : 13/06/1934 tarihli ve 2762 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince tüzel kişilik kazanmış, Türk vatandaşı gayrimüslim cemaatlere ait vakıflar. Cins Değişikliği : Bir taşınmaz malın cinsinin, yapısız iken yapılı veya yapılı iken yapısız hale; bağ, bahçe, tarla vb. iken arsa veya arazi iken, bağ bahçe vb. duruma dönüştürmek için paftasında ve tapu sicilinde yapılan işlem. Cins Tashihi : Tapu kütüğünde kayıtlı bir taşınmazın niteliğinin değiştirilerek kütüğe, başka bir nitelikte tescil edilmesi. Coğrafi Bilgi Sistemi (GIS) : Her türlü coğrafi referanslı bilginin etkin olarak elde edilmesi, depolanması, güncellenmesi, kullanılması, analizi ve görüntülenmesi için bilgisayar donanımı, yazılımı, personel ve yöntemlerin organize olarak biraraya toplanmasıdır. Coğrafi Merkeziyetçilik : Merkezdeki yönetim kuruluşlarının taşradaki birimlere ve mahalli idarelere karar alma ve bunları uygulama konusunda az çok yetki vermesidir. Cumba : Türk evlerindeki kafesli çıkma. Çalgılı Kahve : Kahvehane benzeri olup içinde çalgı çalınarak eğlence yapılan yer. Çalışma Çağındaki Nüfus : Fiilî çalışma çağı olarak kabul edilen 15 – 60 veya 18 – 65 yaşları arasında olan insanlar. Çalışma Gücü Kaybı (İş Göremezlik) : Herhangi bir kaza, hastalık veya sakatlık sebebiyle, malullüğün ortaya çıkması ve benzer meslekî eğitim, bilgi ve yeteneklere sahip başka bir sağlıklı sigortalının kazancının çok altında bir gelir elde edebilme durumudur. Çalışma Hayatı (İş Yaşamı) : İnsanın, ilk defa bir iş sahibi olma (çalışma) isteği ile başlayıp, aktif çalışma sürecinden emekliliğe kadar devam eden süre. Çap : Zilyetliğinde arsa veya arazi bulunan vatandaşlarımızın, belediyeye veya özel sektöre müracaat ederek, arsa veya arazisinin sınır noktalarını harita mühendislerine göstermek suretiyle, harita mühendislerince ölçülerek çizimi yapılan ve belediye harita müdürlüğünce onanan, üzerinde arsa ya da arazinin ölçülerinin, sınır nokta koordinatlarının, zilyedin adresinin ve diğer bilgilerin bulunduğu bir belgedir. Çapraz İletişim : Bir örgütün farklı birimleri ve bölümleri ile farklı hiyerarşik düzeylerdeki kişiler arasında gerçekleşen iletişim. Çardak : Üstüne sarmaşıklı ağaç veya çiçek sarılarak yapılmış kafesli gölgelik. Çatı : Yapıların üzerini, akıntılı bir tarzda örtecek malzemeyi taşımak üzere yapılan iskelet. Çatı Eğimi : Çatı ile binanın yan duvarı arasında meydana gelen açı. Çatı Katı : Binalarda çatı ile son normal kat arasında yapılan kat. Çay Bahçesi : Açık veya kapalı bir mekanda oturarak çay, kahve, nargile ve benzeri alkolsüz içkilerin içildiği yer. Çayır : Taban suyunun yüksek bulunduğu veya sulanabilen yerlerde biçilmeye elverişli, yem üretilen ve genellikle kuru ot üretimi için kullanılan yer. Çek : Bir bankaya hitaben yazılmış ve yasada belirlenen hükümlere göre düzenlenmiş bir ödeme aracı. Çekme Kat : Bir binanın son katı üzerine yapılan, cepheden geriye çekilmiş kat. Çerçeve Anayasa : Sadece genel ilkeleri ortaya koyup, bunların uygulanma biçimlerini kanunlara bırakma amacı güden anayasa. Çevre : 1) Bir varlığın bağıntı kurduğu kendi dışındaki varlıkların tümü. 2) Hayatın gelişmesine etki yapan, doğal, toplumsal kültürel vb. dış faktörlerin bütünlüğü. 3) Sosyal politikalar açısından; hava, toprak, su, bitki ve hayvan varlığı ile doğal ve tarihsel zenginliklerin tümü. Çevre Denetimi : Çevre Denetimi Yönetmeliği 5 inci maddesinde sayılan kuruluş ve işletmelerin faaliyetlerinin Çevre Kanunu ve bu Kanuna dayanılarak yürürlüğe giren yönetmeliklere uygunluğunu sağlamak için, bu mevzuatın yetkili kılmış olduğu kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve koordinasyon sağlanarak, faaliyetlere ilişkin bilgilerin tarafsız bir şekilde toplanması, değerlendirilmesi, rapor haline getirilmesi ve ilgililere bildirilmesidir. Çevre Düzeni Planı : Çevre Düzeni Planı, il bütününde ve yerel kalkınma ekseninde hazırlanan; fiziki, sosyal ve ekonomik gelişmeye; ana ulaşım, altyapı, yatırımlar ve yerleşmelere dair genel arazi kullanımı ve gerektiğinde yer seçimine; ve ayrıca, doğal, tarihi ve kültürel kaynakların korunması ve geliştirilmesine dair strateji ve kararların ilgili kanun amacı doğrultusunda belirlenmesi, sürdürülebilir ve planlı bir biçimde gerçekleştirilmesine yönelik, idareler ve disiplinler arası uyumu da sağlayan, uygulama araç ve programlarına sahip kapsamlı rapor ve eklerinden oluşan plandır. Çevre Düzenleme Projesi : Ören yerlerinin arkeolojik potansiyelini koruyacak şekilde, denetimli olarak ziyarete açmak, tanıtımını sağlamak, mevcut kullanım ve dolaşımdan kaynaklanan sorunlarını çözmek, alanın ihtiyaçlarını çağdaş, teknolojik gelişmelerin gerektirdiği donatılarla gidermek amacıyla her ören yerinin kendi özellikleri göz önüne alınarak hazırlanacak 1/500, 1/200 ve 1/100 ölçekli düzenleme projeleridir. Çevre Kirliliği : İnsanların her türlü faaliyetleri sonucu, havada, suda ve toprakta meydana gelen olumsuz gelişmelerle ekonomik dengenin bozulması ve aynı faaliyetler sonucu ortaya çıkan koku, gürültü ve atıkların çevrede meydana getirdiği arzu edilmeyen sonuçlar. Çevre Korunması : Ekolojik dengenin korunması, havada, suda, toprakta kirlilik ve bozulmaların önlenmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için yapılan çalışmaların bütünü. Çevre Sağlığı : İnsan sağlığının çevredeki fiziki, kimyevi, biyolojik, sosyal ve psiko – sosyal faktörlerle tespit edilen yaşam kalitesi. Çevre Temizlik Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve belediyelerin katı atık toplama ile kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan konut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binalardan bu hizmetler karşılığı alınan vergidir. Çevresel Durum Değerlendirme Raporu : Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine uymadan işletmeye geçmiş mevcut faaliyetler için gerekli çevresel önlemlerin alınmasını sağlamak amacıyla hazırlanan teknik rapor. Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) : Gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlenmesinde, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesinde ve projelerin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmalar. Çevresel Etki Değerlendirmesi Süreci : Gerçekleştirilmesi planlanan projenin çevresel etki değerlendirmesinin yapılması için 8 ve 16 ncı maddelerde belirtilen başvuru ile başlayan ve işletme sonrası çalışmaların uygun hale geldiğinin belirlenmesi ile sona eren süreç. Çığ : Genellikle dağların yamaçlarında biriken karların kendiliğinden veya tetikleyici bir etki sonucunda aniden ve büyük bir hızla harekete geçip akmasıdır. Çıkma : Bir binanın üst katlarından dışarıya doğru taşan bölüm. Çiftçi : Zirai işletmeleri işleten gerçek kişiler. Çocuk Bahçeleri : 0 – 5 yaş grubunun ihtiyaçlarını karşılayacak alanlardır. Bitki örtüsü ile çocukların oyun için gerekli araç gereçlerinden büfe, havuz, pergola (çardak, çatı) ve genel heladan başka tesis yapılamaz. Çocuk Yuvaları : 0 – 12 yaş arası çocukların bedenî, eğitsel, psiko-sosyal gelişimlerini, sağlıklı bir kişilik ve iyi alışkanlıklar kazanmalarını sağlamakla mükellef (yükümlü) yatılı sosyal hizmet kuruluşları. Çöküntü Bölgesi : Bir kentin merkezinin toplumsal ve ekonomik etkenlerle gelişmesi engellenen, taşınmazları sürekli olarak değer yitiren, yoksulluk yuvası niteliği kazanmaya yüz tutmuş bölümü. Çöküntü Depremi : Yer altındaki boşlukların (mağara), kömür ocaklarında galerilerin, tuzlu arazilerdeki boşluklarda tavan blokunun çökmesi ile oluşan depremlerdir. Hissedilme alanları yerel olup enerjileri azdır, fazla yıkıma neden olmazlar. Büyük heyelanlar ve gökten düşen meteorların da küçük sarsıntılara neden olduğu bilinmektedir. D Dağıtım Cetveli : Her imar adası için ayrı olarak düzenlenen ve bu düzenleme sonucu meydana gelen parsellerin, hangi kadastro veya imar parsellerinden, nasıl oluştuğunu, kadastro ve imar parsellerinden alınan düzenleme ortaklık payını, gerektiğinde malikin muvafakati ile terk edilen alanları ve kamulaştırılan alanların miktarlarını gösteren cetvel. Damga Vergisi : 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (1) sayılı tabloda belirtilen tapu işlemlerinden tahsil edilen vergidir. Danıştay : İdari mahkemelerce verilen ve kanunun başka bir idari yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme mercii ve kanunla gösterilen belli davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakan bir yüksek yargı organı. Dans Salonu/Disko/Diskotek : Dans etmek amacı ile açılan, müzikli, içkili veya içkisiz eğlence yeri. Dava Hakkı : Bir kimsenin devletin bağımsız ve tarafsız yargı organlarına, yani mahkemelere başvurarak hakkının elde edilmesi. Davacı : Mahkemeye başvurarak dava açan taraf. Davalı : Davacı tarafından kendisine kar”ı dava açılan kişi. Def’i : Davalının borcunu, özel bir nedenden dolayı yerine getirmekten kaçınmasına olanak veren hak. Defterdar : Devletin gelir ve giderlerini tutan görevli. Deklarasyon : Kamuoyuna bir konunun duyurulması için yapılan açıklama, bildiri, demeç. Dekorasyon : Yapıların içinde veya dışında uygulanan bezeme işi. Demografi : İnsan topluluğunun belirli niteliklerini ölçen bilim dalı. Demokratik Devlet : Halkın devlet yönetimine katılması temeline dayanan devlet düzeni. Çoğulcu, katılımcı, parlamenter rejime dayalı kamusal yönetim biçimi. Deneme İzni : Onaylı projelerine göre yapılan müessesenin, planlanan şekilde çalışıp çalışmadığı ve doğal kaynakların kirlenmesini önlemek için alınan tedbirlerin yeterli olup, olmadığını tespit için yetkili makamın yazılı izni ve mahalli sağlık teşkilâtının denetimi altında belirli bir süre deneme mahiyetindeki faaliyetine verilen geçici izin. Denetim Komisyonu : İl ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisinin her ocak ayı toplantısında, belediyenin bir önceki yıl gelir ve giderleri ile hesap ve işlemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasından gizli oyla ve üye sayısı üçten az, beşten çok olmamak üzere oluşturduğu komisyondur. Komisyon, her siyasî parti grubunun ve bağımsız üyelerin meclisteki üye sayısının meclis üye tam sayısına oranlanması suretiyle oluşur. Deniz Haritaları : Uluslararası Hidrografi Teşkilatınca belirlenen esaslar kapsamında, gemi seyrinde kullanılmak üzere üretilen haritalar. Deprem : Genellikle bir fay kırılması sonucunda ortaya çıkan sismik enerjinin yarattığı yer sarsıntısı. Deprem Tehlikesi : Can ve mal kaybına, yaralanmalara, sosyal ve ekonomik dengelerin bozulmasına veya çevresel zararlara sebep olan yerkabuğu hareketlerinin tabii süreci veya bunu etkileyen doğal etmenler. Derece Yükselmesi : Sınıf içerisinde, görevin önem ve sorumluluğunun artışı ile ayarlı yükselme adımı. Dernek : Kazanç paylaşmak dışında bir amaçla en az yedi gerçek kişi ile kurulan kişi topluluğu niteliğinde özel hukuk tüzel kişileridir. Devre Mülk : Mesken olarak kullanılmaya elverişli bir yapı veya bağımsız bölümün ortak maliklerinden her biri lehine bu yapı veya bağımsız bölümden yılın belli dönemlerinde (devreler halinde) müşterek mülkiyet payına bağlı olarak yararlanılmak üzere kurulan bir irtifak hakkı. Dış Denetim : Kamu kurum ve kuruluşlarının hesap verme sorumluluğu çerçevesinde bütün faaliyet, karar ve işlemlerinin, kurumsal amaç, hedef ve plânlara ve kanunlara uygunluk yönünden incelenmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesidir. Dış Gürültü Seviyesi : Yapıların dışında, dış duvarlardan bir metre uzaklıkta ölçülmüş veya hesaplanmış gürültü seviyeleri. Dışsallık : Tüketim ve üretimde gerçekleşen fiyatlara yansıtılmamakla birlikte, kişi ve firma refahı üzerinde etkide bulunan faaliyete verilen addır. Diğer Kamu Görevlileri : Hakimler ve savcılar ile bu meslekten sayılanlar ve kadrolu veya sözleşmeli olarak istihdam edilen öğretim elemanları, subay ve astsubaylar, uzman erbaş ve uzman jandarmalar. Disiplin Cezaları : Kamu hizmetlerinin gereği gibi görülebilmesi için görevliler hakkında uygulanan cezalar. Disiplin Cezası : Personelin görevleriyle ilgili kusurlu hareketleri halinde verilmesi gereken idarî ceza. Doğal İşsizlik Oranı : Cari gerçek ücret düzeyinde çalışma arzusunda olmayanları ve gönüllü olarak işlerini değiştirenleri kapsayan bir oran. Doğrudan Temin : İlgili Kanunda belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usul. Doküman : Kuruluşta yürütülen faaliyetlerin, takip edilen işlerin kaydedildiği yazılı belgeler. Dolaylı Vergi : Tüketim malları aracılığıyla alınan vergiler, kanuni mükellef tarafından ödenmekle beraber daha sonra piyasa mekanizması kanalıyla başkalarına yansıtılan vergilerdir. Dolaysız Vergi : Doğrudan doğruya vergi yükümlüsünden alınan vergiler. Dolgu : Kara ve su alanlarını birlikte içine alan, çoğunlukla kalıcı olarak inşa edilen bir yapı türü. Durum Analizi : 1) Kurumun, “Neredeyiz?” sorusuna cevap arama çalışmasıdır. 2) Kurumun iç ve dış çevre şartlarını ve ilgili tarafların görüşlerini gösterir, fotoğrafın ayrıntılı ve net olarak çekilmesi ve değerlendirilmesidir. Duyarlı Yöreler : Çevresel etkilere karşı biyolojik, fiziksel, ekonomik, sosyal ve kültürel nitelikli özellikleri ile duyarlı olan veya mevcut kirlilik yükü çevre ve halk sağlığını bozucu düzeylere ulaştığı belirlenen yörelerle, ülkemiz mevzuatı ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler uyarınca korunması gerekli görülen alanlar. Düğün Salonu : Düğün ve eğlence amacı ile faaliyet gösteren, kapalı veya açık olarak düzenlenmiş yer. Düz Çatı : Eğimi yatay ile 10 derece arasında olan çatı. Düzeltici Faaliyet : 1) Meydana gelen herhangi bir problem sonrası bu problemin tekrarlanmaması yönünde yapılan iyileştirme faaliyeti. 2) Performansın istenilen düzeye ulaşması için örgütsel uygulamaların değiştirilmesi ya da düzenlenmesidir. Düzenleme Ortaklık Payı : Düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, yeşil saha, genel otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tâbi olmayan alanlar ile cami, karakol yerleri ve ilgili tesisler için kullanılmak üzere, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında düzenlemeye tâbi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden önceki yüzölçümlerinden düşülebilen miktar ve(ya) zorunlu hallerde malikin muvafakati ile tespit edilen karşılığı bedeli. Düzenleme Ortaklık Payı Oranı : Bir düzenleme sahasında tespit edilen düzenleme ortaklık payı miktarının, bu saha içindeki kadastro veya imar parsellerinin toplam yüzölçümü miktarına oranı. Düzenleme Sahası : Sınırı tespit edilerek, düzenlenmesine karar verilen saha. Düzenleme Sınırı : Düzenlenecek imar adalarının imar plânına göre yol, meydan, park, genel otopark, yeşil saha gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tâbi olmayan alanlar ile cami ve karakol yerlerini çevreleyen sınır. Düzenleyici Etki Analizi : Yeni düzenlemeler yapılması veya yeni bir birim oluşturulması ihtiyacı ile karşılaşıldığında, bunların kamu yönetiminde ve halkın hayatında meydana getireceği etkilerin araştırılması. İdarenin düzenleme faaliyetinden doğacak bu etkilerin sistematik olarak incelenmesini ve bu inceleme sonucunda ortaya çıkacak verilerin karar alıcılara iletilmesini ihtiva eden düzenleyici etki analizi, düzenlemenin içeriğine ve türüne göre fayda – maliyet analizi, maliyet – etki analizi, maliyet değerlendirmesi ve fayda değerlendirmesi gibi yöntemlerle gerçekleştirilebilir. Düzenleyici İdari İşlemler : İdarenin bir kural koymak, değiştirmek ya da kaldırmak amacıyla yaptığı işlemler. Düzenli Depolama : Tıbbı atıkların su, toprak ve hava ortamına zarar vermeyecek şekilde jeolojik, hidrolojik, statik, hijyenik ve estetik açıdan ve çevreyi kirletmeyecek ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde ilgili mevzuatlarca öngörülen her türlü önlemin alındığı sahalarda depolanması. Düzenlilik Denetimi : Mali denetim ve uygunluk denetimi. E Ebadlı Kroki : Ada veya parsellerin paftası üzerinden alınan veya daha önce tespit edilmiş olan ölçülerinin yazılı olduğu kroki. Ecrimisil : Bir malın, sahibinin rızası dışında ve onun bu malı kullanmamakla bir zarara uğrayıp uğramayacağı söz konusu edilmeksizin bu maldan işgal, tasarruf veya her ne şekilde olursa olsun yararlanılması sebebiyle fuzuli şagil tarafından ödenen veya idarece talep edilen tazminat. Eğlence Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde yer alan eğlence işletmelerinin faaliyetlerinden alınan vergi. Ek Ödenek : Bütçe tertibi bulunduğu halde ihtiyaca yetmeyeceği anlaşılan ödeneğe, bütçenin diğer tertiplerindeki ödeneklere dokunmadan yapılan ilave. Ekoloji : Canlıların birbirleriyle ve çevreleriyle ilişki ve etkileşimlerini inceleyen bilim dalı. Çevre bilimi. Bu bilim dalı ile uğraşanlara ise ekolojist denir. Ekolojik Denge : İnsan ve diğer canlıların varlık ve gelişmelerini sürdürebilmeleri için gerekli olan şartların bütününü. Ekonomik Analiz : Sosyal fayda analizinin gelir dağılımına etkisinin değerlendirilmemesi durumunda, yapılan analiz. Ekonomik Sınıflandırma : Kapsama dahil kamu idarelerinin gelir ve giderlerinin türleri itibarıyla sınıflandırılması. Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde, Elektrik ve Havagazı Tüketiminden alınan vergi. Elektronik Belediye (E-Belediye) : Belediye yönetimi ile yerel yönetim hizmet ve faaliyetlerinde enformasyon teknolojilerinin kullanımı, vatandaş ve işletmelere internet üzerinden etkin bir biçimde hizmet sunumu, kurum içi birimlerin bilgisayar ağları ile entegrasyonu ve ilgili dış birimlerle ağ üzerinden iletişimin sağlanması. Elektronik Posta (@) : e-mail, e-posta. İki ya da daha fazla kullanıcının, farklı anlarda birbiri ile bilgisayar ağı üzerinden haberleşme aracı, ileti. Emek : İnsanın belli bir amaca ulaşmak üzere giriştiği hem doğal ve toplumsal çevresini, hem de kendi kendisini değiştiren bilinçli çalışma. Emekli (Tekaüt) : Yaşlılıktan – malullükten dolayı veya emekli olma şartlarını yerine getirip emekliliğe ayrılmış kişi. Emekli İkramiyesi : Emekliliğe sevk dolayısıyla kendilerine emekli sandığından ilk defa emeklilik, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlananlardan hizmet süreleri belirli bir yılı doldurmuş olanlara ve hizmet süresi belirli bir yılı doldurmuş olanlardan ölenlerin dul ve yetimlerin vazife aylıklarının belirli bir katı tutarında ödenen ikramiye. Emekli Sandığı : Memur ve hizmetli statüsüne sahip devlet personelinin (kamu görevlilerin) sakatlık (malullük), yaşlılık, ölüm ve hastalık sigortalarını karşılayan, bu konularla ilgili kanunlarda öngörülen tüm işlemleri yürüten, Maliye Bakanlığına bağlı tüzel kişiliğe sahip Sosyal Güvenlik Kurumu. Emeklilik Yaşı : Çalışanların emekliliğe ayrılabilmeleri için şart koşulan asgarî yaş haddi. Emisyon : Gaz ya da gaz ve partikül karışımlarının atmosfere verilmesi. Emisyon Envanteri : Belirli bir coğrafi alanda havaya boşaltılan başlıca hava kirleticilerinin listesi. Listeleme miktar (gün/ton) ve kirlilik kaynağı göz önüne alınarak yapılır. Emisyon Standardı : Belli koşullarda belli bir kaynaktan yasal olarak boşaltılabilen azami kirletici miktarı. Boşaltım standardı olarak da adlandırılır. Emlak : Ev, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı, taşınmazlar, gayrimenkul. Emlak Beyan Değeri : Emlak Vergisi kanunu’na göre genel beyan dönemlerinde taşınmaz maliki veya hissedarları tarafından belediyelere verilen emlak beyannamelerinde belirtilen değerdir. Emlak Vergisi : Konusu bina ve arazi olup, bu bina veya arazi malikinin, intifa hakkı sahibinin, her ikisi de yoksa malik gibi tasarruf eden kimsenin, bina ve arazinin değeri esas alınarak kanunda belirtilen oranlara göre ödediği vergi. Empati : Bir kişinin kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak, olaylara onun bakış açısıyla bakması, o kişinin duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlaması, hissetmesi ve bu durumu ona iletmesi süreci. Emsal : Kat Alanı Kat Sayısı (KAKS) Encümen : Belediyenin yürütme organı olup, Belediye encümeni, belediye başkanının başkanlığında; a) İl belediyelerinde ve nüfusu 100.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği üç üye, malî hizmetler birim amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için seçeceği iki üye olmak üzere yedi kişiden, b) Diğer belediyelerde, belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği iki üye, malî hizmetler birim amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için seçeceği bir üye olmak üzere beş kişiden oluşur. Endüstri Bölgesi : Uygun görülen alanlarda sanayi tesislerinin yapılmasını sağlamak, kentleşmeyi yönlendirmek, çevre sağlığı problemlerini önlemek, bilgi ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak, imalat sanayi türlerinin belirli plan dahilinde yerleştirilmeleri ve geliştirilmelerini sağlamak, tarımsal alanların sanayide kullanılmalarını disipline etmek, mali kaynak israfına sebep olmadan müşterek alt yapı tesisleri ile çevre kirliliğini önlemek amacıyla sınırları belirli arazi parçalarının gerekli alt yapı hizmetleri ihtiyacına göre tayin edilecek sosyal tesisler ve teknoparklarla donatılıp planlı bir şekilde ve belirli sistem dahilinde sanayi için tahsis edilmesi ile oluşturulan ve ilgili mevzuat hükümlerine göre işletilen, mal ve hizmet üretilen, Bakanlar Kurulu Kararı ile ilan edilen bölge. Enfekte Atık : Hastalık etkenleri bulaşmış veya bulaşması muhtemel her türlü insan dokusu organları, idrar kapları, kan veya plasenta bulaşmış atıkları, bakteri kültürleri, intaniye ve acil servis atıkları, yemek atıkları, bakteri ve virüs tutucu hava filtreleri, dışkı ve bunlara bulaşmış eşyalar, araştırma amacı ile kullanılan deney hayvanlarının leşleri ile karantinadaki hastaların atıkları. Engelli : Bazı özeliklerinden ya da toplumun sosyo-ekonomik koşullarından kaynaklanabilen nedenlerle, toplumsal yaşamda yer alıp, uyum gösterebilmelerinde bir sınırlılık ya da olanaksızlık bulunan kişi. Ergonomi : Çalışanın fiziksel özellikleri ile işin fiziksel ortamı arasındaki etkileşimin ve uyumun incelenmesi. Erken Uyarı : Afet riskini engellemek veya bu riskleri azaltma için ya da afete daha etkili müdahaleye imkan verecek zamanlamayla gerekli bilgilerin, belirlenmiş kurumlar tarafından topluma duyurulması. Esaslı Tadilat : Yapılarda taşıyıcı unsuru etkileyen ve(ya) inşaat alanını ve ruhsat eki projelerini değiştiren işlemlerdir. Esaslı tadil, ruhsata tabidir. Esaslı Tamir ve Tadil : Taşıyıcı unsurları etkileyen veya brüt inşaat alanını ve kullanım amacını değiştiren işlemler. Eskalasyon : Yüksek enflasyon nedeniyle girdi fiyatlarında görülen hızlı artışların sabit birim fiyatlarla ihalenin gerçekleştirilmesini engellediği için başvurulan bir yol. Eskalasyon, fiyat farkı anlamında da kullanılmakta. Esnaf : İster gezici, ister bir dükkan veya bir sokağın belli bir yerinde sabit olsun, iktisadi faaliyeti nakdi sermayeden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı ancak geçimini sağlamaya yetecek derecede az olan sanat ve ticaret sahipleri. Esnaf Kefalet Kooperatifleri : Türk esnafı ve sanatkârlarının, finansman ihtiyacını, dolaylı – dolaysız biçimde karşılamak üzere tesis edilen, Ticaret Bakanlığı ve bir devlet bankası olan Türkiye Halk Bankasının denetimi altında faaliyet gösteren kooperatifler. Esnek Çalışma : İşin niteliği ve yapısına göre, gerek çalışma zamanları, gerekse mekân kullanımı açısından, çalışan insana, iş hukuku düzenlemeleri veya işverenin müsamahası çerçevesinde, çalışma hayatının düzenlenmesine yönelik verilen standart dışı uygulama biçimleri. Etkilenme Bölgesi : 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre, öngörünüm ve geri görünüm bölgeleri dışında 22/07/1983 tarihli ve 1/5000 ölçekli nazım planında gösterilen ve Boğaziçi Sahil Şeridi, öngörünüm ve geri görünüm bölgelerinden etkilenen bölge. Etkinlik : Bir işletmenin veya örgütün tanımlanmış amaçlarına ve stratejik hedeflerine ulaşmak amacıyla gerçekleştirdikleri faaliyetlerin sonucunda, bu hedef ve amaçlara ulaşma derecesini belirleyen bir performans boyutudur. Kurumun amaçlarına ve hedeflerine ulaşım derecesi olduğu için de aslında etkinlik, toplam performans göstergesi. Etnik Ayniyet : Bir etnik gruba sempati beslemek, manevî yakınlık hissetmek veya onun üyesi olduğunu düşünmek. Etnik Farklılık : Bir grubun, diğerlerinden farklı kültürel, dinî ve/veya ırkî özellikleri. Etnik Grup : Farklı kültürel kimliği sebebiyle bazı toplumlarda sistematik olarak ayrımcılıkla karşılaşan grup. Sosyal olarak müşterek milliyet ve bazen ortak ırk kökeni yönünden belirlenen ve toplum içinde hâkim ve sayıca fazla olan gruptan, özellikleri itibariyle ayrılan herhangi bir tabaka veya kategori grubu. Ev : Yalnız bir ailenin oturabileceği biçim ve büyüklükteki konut. Ev Kadını : Bir karşılık ve menfaati olmaksızın, çoğu zaman benimseyerek, başlıca ev işlerini yapan, çalışma hayatında aktif olarak bulunmayan ve bu yönüyle doğrudan ekonomik faaliyetlerde bulunmayan kadın. Evde Bakım : Bakıma muhtaç yaşlıların, fizikî-ruhî-zihnî özürlülerin veya akut ve kronik hastaların, içinde yaşadıkları meskenlerde bakımlarına yönelik aile fertleri tarafından (dahilî) veya sosyal bakım hizmetleri sunan kurum ve kuruluşların profesyonel bakıcı uzmanları veya sağlık ekibi tarafından (haricî) yürütülen hizmetlerin bütünü. Evde Yaşlı Bakımı : Yaşlı ve bakıma muhtaç insanlara, benimsedikleri ve kendilerini rahat hissettikleri sosyal çevre ve kendilerine ait mekânlarda, aile fertleri ve/fakat çoğu kez profesyonel bakım örgütlerinin desteği – yardımı ile gerçekleştirilen bakım hizmetleri. Evlendirme Memuru : Evlendirme işlemini yapmaya yetkili memur. Evrak : Eski dilde varak (kağıt)'ın çoğulu. Evsel Nitelikli Atıklar : Ünitelerden atılan, ancak, enfekte olmamış mutfak atığı, bahçe atığı, büro atığı, ambalaj malzemeleri, şişe ve benzeri malzemelerden oluşan atıklar. F Faaliyet Raporu : Belediye başkanının, Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 41 inci maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen biçimde; stratejik plân ve performans hedeflerine göre yürütülen faaliyetleri, belirlenmiş performans ölçütlerine göre hedef ve gerçekleşme durumu ile meydana gelen sapmaların nedenlerini ve belediye borçlarının durumunu açıkladığı rapordur. Faaliyet raporunda, bağlı kuruluş ve işletmeler ile belediye ortaklıklarına ilişkin söz konusu bilgi ve değerlendirmelere de yer verilir. Faaliyet raporu mart ayı toplantısında belediye başkanı tarafından meclise sunulur. Raporun bir örneği; İçişleri Bakanlığına gönderilir ve kamuoyuna da açıklanır. Fakirlik Belgesi : Türkiye Cumhuriyetinde muhtarlık tarafından menkul ve gayri menkul malı olmayan, her hangi bir sosyal güvenlik kurumundan maaş almayan ve ancak başkalarının yardımı ile geçinebilen yardıma muhtaç kişilere verilen belge. Fay : Yer kabuğundaki gerilme veya sıkışmalar sonucunda tabakalarda, iki tarafın birbirine göre hareket etmesi biçiminde meydana gelen kırılma hattı. Faydalanma İlkesi : Ödenen vergi ile yararlanılan kamu hizmetleri arasında karşılıklı bir ilişki kuran bir ilkedir. Fazla Çalışma : Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırk beş saati aşan çalışmalar. Federal Sistem : Federe devletler ya da eyaletlerden oluşan devlet yönetim biçimi. Federasyon : Aynı iş kolunda ve o iş kolu ile ilgili işkollarında mevcut sendikalardan en az ikisinin bir araya gelmeleri suretiyle kurulan üst kuruluşlar. Fek : Terkin. Fek etmek: Terkin etmek. Fen Adamları : Yapı, elektrik tesisatı, sıhhi tesisat ve ısıtma, makine, haritakadastro ve benzeri alanlarda mesleki ve teknik öğrenim veren en az lise dengi okullardan mezun olmuş veya lise mezunu olup, bir öğretim yılı süreyle bakanlıkların açmış olduğu kursları başarıyla tamamlamış olanlar ile 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanununa göre; ustalık belgesine sahip olan elemanlar. Fenni Mesul Proje müellifleri kendileri olsun veya olmasın, yapının yürürlükteki kanun, imar planı, ilgili yönetmelik hükümleri, Türk standartları, bilimsel kurallar, teknik şartnameler, fen, sanat ve sağlık kurallarına ve tüm mevzuat hükümlerine uygun olarak düzenlenen ruhsat eki projelerine göre gerçekleştirilmesini, aldıkları eğitime göre denetleyen ve ilgili idareler ile üyesi oldukları odalarına karşı sorumlu olan ilgili meslek mensupları. Feragat : Bir haktan bedelli veya bedelsiz vazgeçme, bir şey istememek. Tok gözlülük. Ferağ : Bir mülkü başkasına bırakma, başkasının üstüne geçirme. Ferağ Verme : Gayrimenkul malikinin mülkiyet hakkını devretmek veya üzerinde başkası lehine bir hak kurmak amacıyla tapu sicil müdürlüğüne gelip, düzenlenen resmi senedi imzalayarak başkası lehine tescilini istemesi eylemi. Buna ferağ takriri de denmektedir. Fesh : Bozmak. Hükümsüz bırakmak, geçersiz kılmak. Kaldırmak. Fihrist : İçindekiler ya da katalog. Filiz : Betonarmede, ileride yapılacak eklemeler için beton dökümü sırasında dışta bırakılan demir uçlarına verilen ad. Finansal Kiralama : Kiralayanın, kiracının talebi ve seçimi üzerine üçüncü kişiden satın aldığı veya başka suretle temin ettiği bir malın zilyetliğini, her türlü faydayı sağlamak üzere ve belli bir süre feshedilmemek şartı ile kira bedeli karşılığında, kiracıya bırakmasıdır. Finansal kiralama tapu kütüğüne şerh edilir. Fiyat Analizi : İnşaata ilişkin birim maliyetlerinin hesaplanması işlemine verilen ad. Bu işlemde işçilik, makine, taşıt, araç ve gereçlerin miktarı ve tutarı saptanır. Fizibilite : Yapabilirlik, uygulanabilirlik. Karmaşık, büyük projelerin gerçekleştirilmesinden önce, uzun ve kapsamlı araştırma ve plânlama çalışmaları. Flora : Bir jeolojik dönem ya da yöre ile ilgili bitki yaşamı. Form : Üzerine veri girişi yapılması amacıyla çeşitli ortamlarda hazırlanmış belge. Fotogrametrik Harita : Uçak veya uydu ile çekilen fotoğrafların kıymetlendirilmesi sonucu oluşan, arazinin eğimini de gösteren haritalar. Frekans : Birim zamanda meydana gelen olay veya hareket sayısı. Fuar/Panayır : Belirli yer ve zamanlarda geçici olarak kurulan, tanıtım veya satış için çeşitli mal veya hizmetlerin sergilendiği, içinde lunapark gibi oyun ve eğlence amaçlı tesislerin bulunduğu, sirk, tiyatro, müzik gibi gösterilerin yapıldığı yer. Fuzuli Şagil : Kusuru aranmaksızın kendisine ait olmayan ve sahibinin de rızası veya muvafakati bulunmayan bir malın zilyedliğini eline geçiren, elinde tutan veya her ne şekilde olursa olsun bu maldan tasarrufta bulunan kimseler. G Gabari : Kimi eşyaya verilmesi gereken boyutları, yan görünüşü çizmeye, hazırlamaya ya da denetlemeye yarayan örnek anlamına gelmektedir. Galeri : Doğalgaz ve elektrik hatları harici diğer alt yapı tesislerinin aynı güzergâhtan geçtiği ortak sistem. Gayri Sıhhi Müesseseler : Faaliyeti sırasında çevresinde bulunanlara biyolojik, kimyevi, fiziki, ruhi ve sosyal yönlerden az veya çok zarar veren veya vermesi muhtemel olan ve doğal kaynakların kirlenmesine sebep olabilecek müesseseler. Birinci Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler: Meskenlerden ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerden mutlaka uzak bulundurulması gereken müesseseler. İkinci Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler: Meskenlerden ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerden kurulca teklif edilip Valilikçe uygun görülecek bir mesafede yapılması gereken müesseseler. Üçüncü Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler: Meskenlerin ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerin yakınında kurulabilmekle beraber sıhhi denetim altında tutulması gereken müesseseler. Gayrimenkul : Bir yerden bir yere taşınması olanaksız (taşınmaz) mal. Gazino : Sahne sanatçılarının çalışabildiği, kapalı veya açık mekanda faaliyet gösteren, yemekli, müzikli, içkili veya içkisiz eğlence yeri. Gecekondu : İmar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata ve genel hükümlere uyulmadan, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, arsa sahibinin rızası alınmadan yapılan ruhsatsız yapılara denir. Geçici Depolama : Atıkların bertaraf alanına taşınma ve bertarafından önce, ünite içinde inşa ettirilen birim ve konteynerlerde depolanması. Geçici Kabul : Bir inşaatın –tamamen bitmemiş bile olsa– mal sahibi tarafından öngörülen amaca uygun olarak kullanılmak istendiği düzeye ulaştığını, tasarımcı veya proje yöneticisi veya her ikisinin belgelediği tarih. Geçici Olarak Görevden Çıkarılma : Personelin, kadrosu saklı kalmak suretiyle, bir aydan altı aya kadar aylıksız olarak geçici süre ile görevinden çıkarılmasıdır. Geçici Personel : İhtiyaç duyulan geçici ve süreli hizmetlerde Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığınca müştereken belirlenen süre, ücret ve adet sınırları ile diğer esas ve usuller çerçevesinde, sözleşme ile çalıştırılan, işçi sayılmayan personel. Geçici Teminat : Yüklenicinin mal sahibi tarafından, ihale evrakında tanımlanan işi, teklif fiyatı ile gerçekleştirmek hususunda sözleşme taahhüdünü yerine getirmemesi halinde, bir sigorta kuruluşunun mal sahibine teminat miktarını ödeyeceğini bildiren beyanı. Geçici Tescil : Halen varolup da uyuşmazlığa neden olan ayni hakların korunması amacıyla, tapu kütüğüne yapılan tescil. Geçit Hakkı : Bir taşınmaz üzerinden başka bir taşınmaz malikinin geçebilmesi için kurulan bir ayni hak. Gelir Kesin Hesap Cetveli : Gelir tahminleri, o yıla ait gerçekleşen gelir, geçmiş yıllardan gelen gelir artığı ve gelecek yıla devreden gelir artığının yer aldığı cetvel. Gelir : Hasılat. Genellikle varlık veya hizmet satışlarından, faiz, kira v.b’ den elde edilen nakit veya diğer aktiflerin brüt tutarı. Gelişme Alanı : Bkz: İnkişaf Alanı. Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Alınan Pay : Belediyelere ve İl Özel İdarelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanuna göre, genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden, belediye ve il özel idareleri için ayrılan pay. Genel İdare Hizmetleri Sınıfı : 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun kapsamına giren kurumlarda yönetim, yürütme, büro ve benzeri hizmetleri gören ve diğer sınıflara girmeyen memurları kapsayan hizmet sınıfı. Genel Yönetim Kapsamındaki Kamu İdareleri : Uluslararası sınıflandırmalara göre belirlenmiş olan, merkezî yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahallî idareler. Genelge : Üst bir makamın, yönetimi ya da gözetim ve denetimi altındaki makam ve kişilere yönelik, kuralların uygulanmasında yol gösteren görüş ve buyruğu. Gerçek Kişi : İnsan. Her hangi bir kurum değil, bir insan olarak kişinin kendisi. Geri Dönüşüm : Atıkların bir üretim prosedürüne tabi tutularak, orijinal amaçlı ya da enerji geri kazanımı hariç olmak üzere, organik geri dönüşüm dahil diğer amaçlar için yeniden işlenmesi. Geri Görünüm Bölgesi : 2960 sayılı Boğaziçi Kanununa göre, öngörünüm bölgesine bitişik olan ve 22/07/1983 tarihli 1/5000 ölçekli nazım planında gösterilen coğrafi bölge. Geri Kazanım : Tekrar kullanım ve geri dönüşüm kavramlarını da kapsayan; atıkların özelliklerinden yararlanılarak içindeki bileşenlerin fiziksel, kimyasal veya biyokimyasal yöntemlerle başka ürünlere veya enerjiye çevrilmesi. Getto : Bir kentin, herhangi bir azınlıkça yerleşilen, genelde kötü koşulların hakim olduğu, mahrumiyet bölgeleri. Gıda Katkı Maddeleri : Gıda maddelerine dayanıklılık, çekicilik, kıvam, tat yada hazırlama kolaylığı sağlamak için, hazırlanmaları ya da işlenmeleri sırasında özellikle katılan maddeler. Gider : Gelir elde etmek amacı ile yapılan aktif tükenmeleridir. Aktifte (varlıklarda) bir azalmayı ifade eder. Gider Kesin Hesap Cetveli : Bütçe ile verilen ödenek, yılı içinde eklenen ödenekler, yılı içerisinde gerçekleştirilen giderler, yılı içinde ödenen veya emanete alınan giderler, mali yıl sonunda kalan borç, kullanılmayıp iptal edilen ödenek artığının yer aldığı cetvel. Göç : Fizikî veya coğrafî hareketlilik. Bir yerleşim biriminden, bir siyasî sınırı olan toprak parçasından başka bir yerleşim yerine doğru, fert, grup veya kitle hâlinde gerçekleşen bir hareket. Göçebe (Göçer) : Belirli bir mekanda sabit bir meskende ikamet etmedikleri için, yurt içinde çadır, hayvan, binek ve diğer vasıtalarla mevsim ve iklimlere göre yer değiştiren insan topluluğu. Göçebelik : Sabit bir mekana yerleşmeyip, iklim ve coğrafi şartlara bağlı olarak daha avantajlı yerleşim birimlerine periyodik aralıklarla göç etme esasına dayalı hayat tarzı. Göçer : Belirli bir otlatma alanına sahip olmayan, yılın her mevsiminde aile bireyleri ve hayvanları ile birlikte başka yerlere geçici olarak konaklayarak hayvancılık yapan insanlar. Göçmen (Muhacir) : Yaşadığı ülkeyi, sosyal, ekonomik ve/veya siyasî sebeplerden dolayı terk etmek mecburiyetinde kalıp, başka bir ülkeye yerleşen veya yerleşmek isteyen kimse. Gölet : Genellikle gölden küçük ve havuzdan büyük, doğal ya da yapay olarak yapılmış su oluşumu. Görev Gereklilikleri : Bir işin başarı ile yerine getirilebilmesi için o görevde çalışacak kişilerden sahip olmaları beklenen minimum kalifikasyon düzeyinin ne olması gerektiğinin belirlenmesi. İş analizinden elde edilen verilere dayanarak, görev gereklilikleri işin en etkin şekilde yerine getirilebilmesi için gereken bilgi düzeyi, yetenek, eğitim, deneyim, beceri ve sahip olunması gerekli sertifikaları belirlemektedir. Görev Tanımı : İş sahibinin sorumluluğundaki işlerin neler olduğunu, bu işleri nasıl ve hangi koşullar altında gerçekleştirdiğini ve yapılış amacını ifade eden dokümanlardır. Görevde Yükselme : Memurun görev, yetki, sorumluluk ve ücretlerinde artış sağlayacak şekilde ve önceden belirlenmiş kurallara uygun olarak daha üst bir göreve atanması. Görevden Uzaklaştırma : Kamu hizmetlerinin gerektirdiği durumlarda memurun görevi başında kalmasında sakınca görüldüğünde uygulanan ihtiyati önlem. Görevi Kötüye Kullanma : Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olmak. Götürü Bedel : Ayrıntılı özellikleri ve miktarı idarece belirlenen mal alım işinin tamamı için isteklinin teklif ettiği toplam bedel. Götürü Ücret : Bu ücret belirli (sabit) bir miktar olup işin gerçekleştirilmesi için ödenen tüm dolaysız ve dolaylı giderler ile birlikte, genel harcama ve fiili kârı içerir. Gravite : İki nesne arasındaki çekim gücü, yerçekimi. Gravite Değerleri ve Gravimetrik Haritalar : Yerçekimi değerleri, gravimetrik çekül sapması, jeoidondülasyonu ve grevite anomalileri ile bu değerleri gösteren her çeşit ürünler. Grev : İşçilerin toplu iş sözleşmesi sürecinde anlaşma sağlanamaması durumunda, toplu olarak üretimi ve yürüttükleri hizmetleri durdurma eylemidir. Grev, amaçlarına ve uygulanma biçimlerine göre; Çıkar (Uyuşmazlıkta), Hak (Yürürlükteki toplu sözleşmenin hüküm veya hükümlerinin uygulanmaması durumunda), Genel (Tüm işkollarında) ve Dayanışma grevi olarak adlandırılır. Grev Ertelemesi : Bakanlar Kurulu'nun "genel sağlık" ya da "milli güvenlik" gerekçe göstererek grevleri 60 gün erteleyebilmesidir. Grev Oylaması : Grev ilanının yapıldığı tarihte, ilgili işyerinde çaışan işçilerin grevin yapılıp yapılmaması konusunda yaptıkları oylama. Grup : Birbirleriyle ilişkide bulunan en az iki veya daha fazla kişiden oluşan, belirli beklenti ve amaçları paylaşan insanlar. GSMH: Gayri Safi Milli Hasıla. Genellikle bir yılda, bir ülkenin sahip olduğu kaynaklarla üretilen tüm tamamlanmış malların piyasa değeri. Üretim, gelir ve harcama olmak üzere üç yöntemle hesaplanır. GSYİH : Gayri Safi Yurtiçi Hasıla. Genellikle bir yılda, bir ülke sınırları içerisinde üretilen tüm tamamlanmış malların piyasa değeri. GSMH’a işçi dövizi, kar transferleri, borç faizleri gibi gelir ya da giderlerin eklenmesi ile elde edilir. Günübirlik Turizm Tesisleri : Kamping ve konaklama ünitelerini içermeyen duş, gölgelik, soyunma kabini, WC, kafe – bar, pastane, lokanta, çayhane, açık spor alanları, spor tesisleri, golf alanları, açık gösteri ve eğlence alanları, lunapark, fuar, su oyunları parkı ve 20 m² yi geçmeyen sergi ve satış ünitelerini içeren yapı ve tesisler. Gürültü Kirliliği : İnsanlar üzerinde olumsuz fizyolojik ve psikolojik etkiler yaratan, arzu edilmeyen sesler. Gürültü Kontrolü : Herhangi bir ses kaynağından yayılan gürültü niteliğine sahip sesleri, kabul edilebilir seviyeye indirgemek, akustik özelliğini değiştirmek, etki süresini azaltmak, hoşa giden veya daha az rahatsız eden bir başka ses ile maskelemek gibi metotlarla zararlı etkilerini tam olarak gidermek veya makul bir seviyeye indirme işlemi. Gürültü kontrolü; gürültü kaynağında, gürültünün yayıldığı çevrede ve gürültüden etkilenen kullanıcıda olmak üzere üç elemanla yapılabilir. Gürültü Sertifikası : Hava aracının çıkardığı gürültü bakımından Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı'nca yayınlanan kriterlere uygun olduğunu belirten belgeler. Gürültüye Duyarlı Alan ve Kullanımlar : Kamu ve özel mülkiyetli arazilerde kurulmuş ve içinde yeralan olaylar gereği, istenen seslerin en iyi biçimde duyulabildiği ve dış gürültüden olan rahatsızlığın en fazla olduğu, kısaca iç akustiğin şart koştuğu aşırı sesten korunması gerekli olan binalar. Mesela: Konut, hastahane, okul, motel, pansiyon, dinlenme tesisleri, tatil ve dinlenme parkları, mezarlık gibi yerler, kendi içlerinde çok ve orta derecede hassas olarak ayrılabilirler. H Haberleşme Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde Posta Telgraf Telefon işletmesi tarafından tahsil edilen telefon, teleks, faksimile ve data ücretlerinden (tesis, devir ve nakil ücretleri hariç) alınan vergidir. Haciz : Kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini sağlamak amacıyla borçluya ait ve haczi uygun görülen mallara icra müdürlüğünün el koyması işlemidir. Hafriyat : Kazı; kazılar; toprak kazma; toprak çıkarma. Hafriyat Toprağı : İnşaat öncesinde arazinin hazırlanması aşamasında yapılan kazı ve benzeri faaliyetler sonucunda oluşan toprak. Hak : Hukuken korunan yarar. Hakediş : Tamamlanmış iş kısımlarının inşaat proje yöneticisi tarafından periyodik biçimde denetlenip onaylanması üzerine, bunlarla ilgili sözleşme tutarının periyodik olarak mal sahibi tarafından ödenmesi. Hakediş Programı : Tanım ve maliyetler ile birlikte işçilik ve malzemeyi içeren pozların toplamı sözleşme bedelini verir. Pozlar yardımı ile yüklenicilerin hakedişleri hesaplanır. Halk Denetçisi : Ombudsman. Her ilde, mahallî idareler ve bunlara bağlı kuruluşlar ile bu idareler tarafından kurulan birlik ve işletmelerin, kurum dışı gerçek ve tüzel kişilerle ilgili işlem ve eylemlerinden kaynaklanan anlaşmazlıkların çözümüne yardımcı olmak üzere seçilen kişidir. Halkoyu : Referandum; bir sorun hakkında halkın desteğini alabilmek için o hususun halkın kararına bırakılması ve halk tarafından sorunun oylanması. Hamam : Yıkanmak için hizmete açılmış umuma açık yer. Han : Yol üzerlerinde, şehir veya kasabalarda yolcuların konaklamaları için yapılmış otel benzeri yerler. Hane : Ev–mesken anlamına geldiği gibi, bir şeyin bölündüğü, yarıldığı kısımlardan her birisi. Hane Halkı : Çoğu zaman aile ile eşanlamlı olan hane halkı terimi, bir arada yaşayan fertlerden meydana gelen sosyo–ekonomik bir birim. Harcama Birimi: Kamu idaresi bütçesinde ödenek tahsis edilen ve harcama yetkisi bulunan birim. Harcama Kalemi : Personel giderleri, yolluklar, hizmet alımları, tüketim malları ve malzeme alımları, demirbaş alımları, makine teçhizat ve taşıt alımları, yapı tesis ve büyük onarım giderleri, diğer ödemeler ve transferlerden oluşur. Harcama Talimatı : İdare adına geçici veya kesin olarak bir giderin yapılabilmesi için giderin dayanaklarını, konusunu, gerekçesini, yapılacak tutarını, kullanılabilir ödeneğini, iş veya tertibini, hizmetin süresini, gerçekleştirme hukuki usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgileri gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belge. Harcama Yetkilisi : 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu’nun 31. maddesine göre, bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. Harcırah : 6245 sayılı Harcırah Kanunu’na göre ödenmesi gereken yol masrafı, gündelik, aile masrafı ve yer değiştirme masrafından birini, birkaçını veya tamamını ifade eder. Harç : Yapıda tuğla ve taşları birbirine bağlamak ve kagir duvar ile tavanları sıvamak için kullanılan, kum, kireç, çimentoyu su ile karıştırılarak yapılan hamur. Harita : Yeryüzündeki bir bölgenin belirli bir ölçekte kağıt üzerine çıkarılması işi. Harita Bilgileri : Jeodezik (nirengi, nivelman, astronomik, sıklaştırma, çekül sapması, jeoid yükseklikleri), jeofizik (gravite, manyetik), Hidrografik, Oşinografik Ölçü ve Değerler, Koordinat Listeleri, Hava Fotoğrafları, Uzaktan Algılama Verileri (Uydulardan alınan görüntü ve sayısal veriler v.b.) ve her türlü sayısal – çizgisel haritalar ile bunlardan üretilen sayısal bilgiler. Hastalık İzni : Hastalanan personele, hekim raporu üzerine verilen izin. Hata Sınırı : Ölçü değerleri ile plân değerleri arasındaki kabul edilebilir en büyük farktır. Hava Fotoğrafı : Havadan monoskopik veya stereoskopik olarak, değişik ölçeklerde alınan, değerlendirme amacıyla kullanılabilen renkli, infrared (kızılötesi), siyah – beyaz, pozitif veya negatif filmler ve camlarla, bunların her türlü kopyaları. Hava Kirliliği : Toz, gaz, sis, koku, duman ya da buhar gibi kirleticilerin insan, bitki ve hayvan yaşamına ya da maddi nesnelere zara verecek, yaşamdan, maddi nesnelerden rahatça yaralanmasına engel olacak miktarda ve yoğunlukta atmosferde bulunması. Hayvan Kesimi Muayene ve Denetleme Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde, belediyelerce veya yetkili mercilerce verilen izne dayanılarak özel kişi ve kuruluşlarca tesis edilen mezbaha ve kenarlarda kesilen hayvanların kesim öncesi ve sonrası muayenesi veya belediye sınırları ve mücavir alanlar dışında kesilmiş olup da belediye sınırı içinde satışa arz edilecek etlerin sağlık bakımından muayene ve denetlenmesi karşılığı alınan bedel. Hazırlık Soruşturması : Savcının yürüttüğü, isnat ve beraat delillerinin toplanmasını amaçlayan soruşturma. Yeterli derecede delil bulunmazsa ya da durumu soruşturmaya değer bulmazsa savcı soruşturmayı keser, yeterli delil elde edilirse savcı iddianame düzenleyerek kamu davası açar. Hedeflerle belirlemesini ve Yönetim belirli : Yönetici hedeflerin ile elde çalışanının edilmesine karşılıklı dayalı görüşerek olarak hedef çalışanın değerlendirilmesini içeren bir yönetim ve performans değerlendirme yaklaşımı. Hemşeri : Bir beldede ikamet eden kişiler. Hesap Verilebilirlik : Kısaca bir kimsenin yaptıklarından dolayı başka bir otoriteye açıklamada bulunması olarak tanımlanabilir ve modern yönetimin teori ve uygulamasında anahtar bir kavramdır. Bu kavram, yöneticilere belirli bir takım görevlerini yerine getirmelerini ve bunlarla ilgili kural ve standartlara uymaları konusunda bir takım sorumluluklar yüklemek anlamına gelir. Hesap Verme Sorumluluğu : Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumlu olması ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermesi. Heterarşi : Karşılıklı ilişki ve bağımlılık halindeki aktivitelerin eşgüdümünü ve kendi kendine organize olma etkinliklerini ifade etmektedir. Bu yönüyle heterarşi, kendi kendini organize eden kişilerarası ağları, örgütlerarası koordinasyonu, merkezsiz, çevre bağımlı sistemler arası döngüyü içermektedir. Heyelan : Jeolojik materyallerin yerçekimi kuvveti etkisiyle yamaç aşağı harekete geçmesi. Hidrografi : Denizler, nehirler ve diğer sular ile bunları çevreleyen kıyı şeridindeki seyir emniyeti ve kolaylığı için bilinmesi gereken bütün temel unsurları ölçen ve inceleyen ve bunları denizcilerin kullanmalarına elverişli bir şekilde yayınlayan bilim dalı. Hidrografik – Oşinografik Değerler : Deniz, nehir, göl ve diğer bütün sularda, bunların kıyı şeridinde; seyir güvenliği ve kolaylığı için ölçülmüş bütün değerler ile deniz ve denizle temasta bulunan toprakla havanın, harita bilgisi olarak kullanılan fiziksel, kimyasal, jeolojik ve biyolojik özelliklerini belirten değerler. Hiyerarşi : Altlık – üstlük ilişkisi. Hizmet İçi Eğitim : Personelin çalıştığı kuruluşun amaçlarını benimsemekte ve desteklemekte daha istekli kılınması ve kuruluşun değişen koşullara uyumunu sağlayarak örgütsel etkililiğin gerçekleşmesi için başvurulan eğitim etkinlikleri. Hizmet Kusuru : İdarenin yürüttüğü bir hizmetin kurulmasında, düzenlenmesinde ya da işleyişindeki bozukluk ve aksaklık. Hizmet Sözleşmesi : İşçinin, belirli veya belirsiz bir süre iş görmeyi ve işverenin de buna karşılık bir ücret ödemeyi üstlendiği sözleşme. Hizmet Yerinden Yönetim : Belli bir coğrafi alana bağlı olmaksızın hizmetlerin uzandığı bir çok mahalli kuruluşları içine alan belirli bazı kamu hizmetlerinin merkezin dışında özerk örgütlere bırakılmasıdır. Bu sistemde, bazı kamusal fonksiyonlar özerk bir statüye kavuşturulmakta ve bunları yürütecek örgütler oluşturulmakta, böylece merkezi idarenin hizmet yükü, daha teknik ve uzmanlaşmış birimlere transfer edilmiş olmaktadır. Hizmet yerinden yönetim sistemi, uzmanlık isteyen işlerde etkinliğin, verimliliğin ve uzmanlaşmanın sağlanabilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Örneğin; Üniversiteler, Ticaret Odası ve benzeri kuruluşlar. Hizmette Vatandaşa Yakınlık : Subsidiarity. Bu ilke, bir hizmetin prensip itibarı ile vatandaşa en yakın idari birim tarafından yerine getirilmesini, sadece ve sadece bu birim tarafından ya hiç ya da yeterince etkin bir biçimde yerine getirilemeyen hizmetlerin bir üst birim tarafından üstlenilmesini gerektirir. Hukuk Devleti : Başta yaşamak olmak üzere, bir devletin vatandaşlarının tüm haklarını hukuki güvence altına almış olması. Hukuk Devleti İlkesi : Sadece yönetilenlerce uyulacak kurallar koymayıp, aynı zamanda koyduğu hukuk kurallarıyla kendini de bağlı gören Devlet. Hukuka Uygunluk Denetimi : Eylem ve işlemlerin ilgili kanun, tüzük, yönetmelik ve diğer mevzuata uygunluğunun denetimidir. I–İ ILO : Uluslararası Çalışma Örgütü. ISO : Uluslararası Standartlar Organizasyonu (International Organization for Standardization ISO 9000 : Organizasyonların müşteri memnuniyetinin artırılmasına yönelik olarak kalite yönetim sisteminin kurulması ve geliştirilmesi konusunda rehberlik eden ve ISO tarafından yayınlanmış olan bir standartlar bütünü. ISO 9001 : Kalite Yönetim Sistemlerinin kurulması esnasında uygulanması gereken şartların tanımlandığı ve belgelendirme denetimine tabi olan standarttır. Verilen belgenin adı. ISO 14000 : Zararlı atıkların bertaraf edilmesi, çevreyi kirletmeyen üretim süreçleri ile ilgili standartlar. Islah Planı : Düzensiz ve sağlıksız bir biçimde oluşmuş yapı topluluklarının veya yerleşme alanlarının, sınırları belli edilmek suretiyle mevcut durumu da dikkate alınarak dengeli, düzenli ve sağlıklı hale getirilmesi amacıyla, halihazır haritalar üzerinde yapılan ve yapılanma şartlarını da belirleyen imar planı. İbra : Temize çıkarmak. Sağlamlaştırmak. Tenzih. İbraz : Göstermek. Meydana Koymak. İcap : Lazım. Gerekli. Lüzumlu. İcmal : Özet. Özetlemek. Kısaltmak, Bir Araya Toplamak. Sonuç. İç Balkon : Binaların içinde yer alan giriş holüne, salona veya sofaya bakan balkon. İç Denetim : Hataların önlenmesi, risk ve zayıflıkların belirlenmesi, iyi uygulama örneklerinin yaygınlaştırılması, yönetim sistemlerinin ve süreçlerinin geliştirilmesi amacıyla yapılan denetim. İç Gürültü Seviyesi : Yapıların içinde çeşitli faaliyetlerin yer aldığı faaliyet hacimlerinde ölçülmüş veya hesaplanmış gürültü seviyeleri. İç Mimar : İçmimarlık kolunda çalışan sanatçı, dekoratör. İç Mimarlık : Bir binanın iç bitirme ve donatım işlerini yapma sanatı. İçkili Lokanta : Yemekle birlikte kadehle içki servisi yapılan açık veya kapalı yer. İçkili Yer : Kadehle ve açık olarak içki satılan, içilen ve içki servisi yapılan yer. İçkili Yer Bölgesi : İçkili Yer Bölgesi Tespit Komisyonu tarafından tespit edilen ve içerisinde içkili yerler açılabilecek bölge. İçkili Yer Bölgesi Tespit Komisyonu : Şehir ve kasabalarda, içkili yerlerin açılabileceği bölgeyi tespit ile yetkili ve görevli komisyonu. İçtihadı Birleştirme Kararı : Bir yüksek mahkemenin dairelerinden birisinin yerleşmiş kararından dönmek istemesi, çeşitli dairelerin birbirine aykırı karar vermesi, aynı dairenin benzer konuda çelişik kararlarının bulunması ve yasada belirtilen diğer nedenlerin varlığı halinde, farklı kararlardan birisinin tercih edilerek veya tamamen yepyeni bir sonuca varılarak çelişkinin ortadan kaldırılması ve hukuki istikrar ve hukuk birliğinin sağlanması. İdarenin Bütünlüğü İlkesi : idarenin kuruluş ve örgütleriyle bir bütünlük arz etmesi. İdari Denetim : Hiyerarşi veya idari vesayet yoluyla, devletten başka kamu idare ve kurumları üzerinde yapılan denetim. İdari İşlem : Bir kamu kuruluşunun, idare alanına ilişkin ve idare hukukuna uyruk olan, tek taraflı irade belirtmesi. İdarî İzin : Personele zorunlu nedenlerin varlığı halinde yıllık izin dışında ve kısa sürelerle verilen izin. İdari Özerklik : İdari özerklik, yerel yönetimlerin yatırım ve hizmet kararlarını kendilerinin alabilmesi, uygulaması yetkisinin yanı sıra, kendi idari yapılarını da kendilerinin belirlemesi demektir. İdari Rejim : İdarenin ve onun faaliyetlerinin, genel hukuk kuralları dışında özel olarak düzenlenen İdare Hukuku içinde ele alınması ve idari yargıya tabi olması. İdari Sınırlar : Özel kanunlarında gösterilen usule uygun olarak tespit edilmiş olan il, ilçe, bucak, belediye ve köy sınırları. İdari Sözleşme : İdarenin idare Hukuku kural ve ilkelerine tabi olan sözleşmeleri. İdari Vesayet : Merkezin, yerinden yönetim kuruluşlarının kararlarını ve yönetsel eylem ve işlemlerini, yasaların çizdiği sınırlar içinde, denetlemek ve bozabilmek yetkisi. İdari Yargı : Danıştay, bölge idare mahkemesi, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinden oluşan, idare yargılama usulünün uygulandığı yargı sistemi. İdari uyuşmazlıklarla ilgili yargı dalı. İdari Yerinden Yönetim : Yerel nitelikli kamu hizmetleri ile bazı teknik, ticari ve kültürel nitelikli hizmetlerin, merkezi yönetimin hiyerarşik yapısı dışında teşkilatlanan kamu tüzel kişiliğine sahip kuruluşlarca yürütülmesi. Not: Bu sistem bütün ülkelerde yaygın olarak değişik şekil ve derecelerde uygulanmakta. İdari yerinden yönetimde amaç, yatırım ve hizmetlerin bir kısmının yerel kuruluşlara devredilmesi, yatırım ve hizmet kararlarının yatırım ve hizmetin yapılacağı yere en yakın idari birimlere devredilerek bürokrasinin ve maliyetlerin azaltılması, halkın katılım imkanlarını artırarak katılımcı demokrasiyi geliştirmekte. İdari yerinden yönetim sistemi de, ‘hizmet yerinden yönetimi’ ve ‘mahalli yerinden yönetim’ olarak kendi içinde iki ayrı kategoriye ayrılır. İfraz : Ayırma, tapu kütüğünde tek parsel olarak kayıtlı bulunan bir taşınmaz malın düzenlenen haritalara göre birden çok parçaya ayrılarak tapu kütüğüne tescil edilmesi işlemi. Not: İmar Kanununun 15 ve 16 ncı maddeleri uyarınca ayırma işleminin, parselasyon niteliğinde olan ve olmayan olarak 2 çeşidi vardır : 1) Parselasyon niteliğinde olan ayırma (ifraz); imar parsellerini oluşturmak amacıyla ve parseller içerisinde yol, meydan, yeşil alan, park, otopark vb. kamu hizmetlerine ayrılan yerlerden herhangi birini kapsayacak şekilde yapılan ayırma işlemi. 2) Parselasyon niteliğinde olmayan ayırma (ifraz); kamu hizmetlerine terk edilecek alanları kapsamında bulundurmayan ve yalnızca bir parselin birden fazla parçalara ayrılması işlemidir. İfraz ve Tevhit Harcı : Belediyece verilen ifraz ve tevhit kararları karşılığı alınan harç. İhale : İlgili Kanunda yazılı usul ve şartlarla mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin istekliler arasından seçilecek birisi üzerine bırakıldığını gösteren ve ihale yetkilisinin onayını müteakip sözleşmenin imzalanması ile tamamlanan işlemler. İhale Dokümanı : İhale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinde; isteklilere talimatları da içeren idari şartnameler ile yaptırılacak işin projesini de kapsayan teknik şartnameler, sözleşme tasarısı ve gerekli diğer belge ve bilgiler. İhale Yetkilisi : İdarenin, ihale ve harcama yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevlileridir. Belediyelerde, Belediye Başkanları veya bunlar tarafından usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevliler ihale yetkilisidir. İhbar : Haber verme, bildirme. İhdas : Yeniden bir şey yapmak. Ortaya koymak. Meydana koymak. İhmal : Hukuka aykırı sonucu istememekle beraber, bu sonucun doğmaması için gerekli dikkat ve özeni ve ilgiyi göstermemek. İhtar : Dikkati çekmek. Uyarma. Hatırlatmak. İhtisas Komisyonları : Belediye meclisinin her dönem başı toplantısında, üyeleri arasından seçilen ve en az üç, en fazla beş kişiden oluşan çalışma gruplarıdır. İhtiyati Haciz : İcra ve İflas Kanununun 257. maddesine göre; ihtiyati haciz rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir borcun tahsili amacıyla uygulanır. Vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haczin uygulanabilmesi borçlunun belli ikametgahının olmaması veya borçlarından kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya çalışması veya kendisinin kaçmaya hazırlanması yahut kaçması hallerinde söz konusu olur İkametgah : Bir kimsenin yerleşme kast ve niyetiyle oturduğu yer. İkili Blok (İkiz Bina) : İki binadan oluşmuş bir blokta bir yanı komşu parseldeki binaya kısmen veya tamamen bitişik olan binalar. İkinci Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler : Meskenlerden ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerden kurulca önerilip Valilikçe uygun görülecek bir uzaklıkta yapılması gereken tesisler. İkmal : Bitirmek. Tamamlamak. İkramiye : Ödül, bahşiş. Bazı kurum ve kuruluşlarda yıl içinde belirlenmiş sayıda, genelde maaşa eşit miktardaki para. İkraz : Borç verme; ödünç verme. İl İnceleme Kurulu : Birinci sınıf gayri sıhhi müesseselerin yer seçimi ve tesis kurma ile açılma iznine esas inceleme ve değerlendirme yapan ve ilgili kurumların temsilcilerinden teşekkül eden kurulu. İl Özel İdaresi : İl özel idaresi, taşınır ve taşınmaz mallara ve bağımsız gelirlere sahip, genel karar organları halk tarafından seçilen, bölge halkının ortak ve belirli ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hizmet veren tüzel kişiliğe sahip bir mahalli idare kuruluşudur. İl özel idaresinin yetki alanı, ilin tüm alanlarını kapsamaktadır. Bir yerde il özel idaresinin kurulabilmesi için, söz konusu yerin il statüsüne kavuşturulması yeterlidir. İl özel idarelerinin, ‘vali’, ‘il genel meclisi’ ve ‘il daimi encümeni’ olmak üzere üç organı vardır. İlan ve Reklam Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre belediye sınırları ve mücavir alanlar içerisinde yapılan ilan ve reklamlardan alınan vergi. İlave İmar Planı : Mevcut imar planlarının gelişme alanları açısından ihtiyaca cevap vermediği hallerde mevcut imar planının genel arazi kullanış kararları ile tutarlı ve yine mevcut imar planı ile ulaşım açısından bütünlük ve uyum sağlayacak biçimde hazırlanmış planlar. İlçe Belediyesi : İlçelerde kurulu olan belediye. İlerlemenin Kısa Süreli Durdurulması Cezası: Personelin bulunduğu derecedeki ücret ilerlemesinin 6 ay için durdurulması. İlerlemenin Uzun Süreli Durdurulması : Personelin bulunduğu derecedeki ücret ilerlemesinin bir yıl, bir buçuk yıl veya iki yıl için durdurulması. İletişim : Düşünce ve duyguların bireyler, toplumsal gruplar, toplumlar arasında söz, yazı, görüntü vb. aracılığı ile aktarılmasını sağlayan toplumsal etkileşim süreci. Haberleşme. İlk Kademe Belediyesi : Büyükşehir belediye sınırları içinde ilçe kurulmaksızın oluşturulan ve Büyükşehir ilçe belediyeleriyle aynı yetki, imtiyaz ve sorumluluklara sahip belediye. İlke : Kural, Kaide. Kuruluşun temel değerlerinin bir ifadesidir. Kurumsal değerleri, yönetim biçimini ve kurumsal davranış kurallarını ifade eder. İmâr : Bayındırlık; bayındır duruma getirme; geliştirme. İmar Adası : İmar planındaki esaslara göre meydana gelen adadır. İmar Affı : Ülkemizdeki yoğun nüfus artışının getirdiği konut ihtiyacına yönelik, arsa üretiminin karşılanamaması nedeniyle ortaya çıkan, kaçak ve çarpık yapılaşmayı bir plana bağlayarak, kişilerin kullanımındaki alanların mülkiyetinin belirli sınırlamalarla kullananlara dağıtımı. İmar Durumu : Bir arsanın imar planına ve imar yönetmeliğine göre nasıl kullanılabileceğini bildiren ve belediyece düzenlenerek isteği üzerine arsa sahibine verilen belge. İmar ile İlgili Harçlar : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, belediyelerce alınan harçlar. İmar Parseli : İmar adaları içerisindeki kadastro parsellerinin İmar Kanunu, İmar Planı ve yönetmelik esaslarına göre düzenlenmiş şekli. İmar Planı : Bir şehirde gelecekte yer alacak nüfusun çalışma, barınma, taşıma, eğlenme ihtiyaçlarına cevap verecek tesislerin yapılacağı arazinin kullanış biçimiyle, bölgelerini gösteren objektif, açık, genel ve uyulması mecburi hukuksal belgedir. Bir başka tarife göre ise; imar planı, bir mahalli idarede fiziksel gelişmelere belediye sınırları içerisinde yön veren, düzenleme sorunlarına belediye sınırları içerisinde çözüm getiren ve mahalli idareye arazi kullanma konusunda belediye sınırları içerisinde denetim imkanları veren bir düzenleme çalışması. İmar Programı : 3194 Sayılı İmar Yasasına göre belediyelerin, imar planlarının yürürlüğe girmesinden sonra en geç üç ay içinde bu planı uygulamak üzere hazırlamakla yükümlü oldukları beş yıllık program. İmar Sınırı : En az belediye sınırı olmak üzere varsa mücavir alanları da içine alan bölge sınırı. İmar Uygulaması : Yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların plan, fen, sağlık ve çevre şartlarına uygun oluşumunu sağlamak amacıyla bulunduğu yere göre; belediye veya valiliklerce yapılan ve bu yerlerde inşaa edilecek resmi ve özel bütün yapıları düzenleyen imar planı hazırlama işlemi. İmara Aykırı Yapı : Ruhsatsız yapılar, ruhsat ve eklerine, fen ve sağlık kurallarına, kat nizamına, taban alanına, komşu mesafelerine, imar yoluna, ön cephe hattına, bina derinliğine, imar planı bölgeleme esaslarına aykırı olan komşu parsele veya imar planlarında yol, yeşil alan, otopark gibi kamu hizmet ve tesisleri için ayrılmış alanlara tecavüz eden, başkasının mülküne veya kesin inşaat yasağı olan yerlere inşa edilen yapılar. İmza Sirküleri : Herhangi bir kuruluş veya ticari işletmeyi temsil eden şahsın imza örneğini ve imza yetkisini gösteren resmi bir belge. İnkişaf Alanı : Nazım İmar Planında kentin gelişmesine ayrılmış olan alan. İnsan Gücü : İnsan gücü, işgücünün hangi nitelikteki elemanlardan oluştuğunu gösteren kavram. İnsan Kaynakları : Bir kuruluşta çalışan tüm personel. İnsan Kaynakları Plânlaması : İşletmelerin gelecekteki net personel ihtiyaçlarının belirlenmesi ve bu ihtiyaçlara cevap vermek üzere gerekli seçme, eğitme ve yönlendirme fonksiyonlarının yerine getirilmesi için yapılan stratejik çalışmalar. İnsan Kaynakları Yönetimi: Örgütün anahtar kaynağı olan insanları tedarik etme, geliştirme, motive etme ile ilgili ve onların bağlılıklarının kazanılmasına yönelik stratejik plan ve programların bütünü. İnsani Gelişmişlik : İktisadî gelişmişliğin yanında ülkelerin insan hakları, kültürel, sosyal, hukukî ve demokratik kalkınmışlık seviyesini de esas alan uluslar arası bir ölçü. İnsani Gelişmişlik İndeksi : Dünya ülkelerinin ilerlemesini, iktisadî ve sosyal müşirler (göstergeler) temelinde ölçmek maksadıyla, Birleşmiş Milletler – Kalkınma Programı çerçevesinde geliştirilmiş bir indeks. İnşaat Atıkları : Konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların yapımı esnasında ortaya çıkan atıklar. İnşaat İstikamet Rölevesi : Kadastro parselinin imar parseline dönüştürülmesi için düzenlenen ölçülü belge. İnşaat Mühendisliği : Strüktür tasarımı, hidrolik, sulama, su getirme, su yapıları, kanalizasyon, yol ve köprüler, demiryolu, havaalanları, zemin mekaniği, vb. dalları kapsayan mühendislik kolu. İnternet : Dünya üzerinde yer alan bilgisayar ağlarının (eğer internet’in bir parçası olmak isterler ise) birbirine bağlanarak meydana getirdikleri ağların ağı. İnternet Kafe : İçerisinde bulunan internet bağlantılı bilgisayarlar sayesinde, müşterilere uluslararası bilgi – iletişim ağını kullanma imkanı sunan, alkolsüz içeceklerle birlikte, hafif yiyeceklerin de verildiği ticari amaçla işletilen umuma açık yer. İntifa Hakkı: Yararlanma Hakkı. Medeni Kanunun 717 – 747. Maddelerinde düzenlenmiştir. Bu hak, lehine tesis olunduğu hak sahibine, üzerine tesis olunduğu şeyden tamamı ile istifade etme hakkını verir. İpotek : Hak sahibine, alacağını, bir taşınmaz malın değerinden elde etme yetkisini veren sınırlı bir ayni hak. İrtifak Hakkı : 1) Medeni Kanunun 703-716. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu hak, bir taşınmazın üzerine, diğer bir taşınmaz lehine yüklenen bir külfettir ki, külfet yükletilen taşınmazın sahibini, irtifak hakkına sahip kimse tarafından kullanılmaya ait bazı tasarruflara rıza göstermeye zorlar. 2) Sahiplerine, başkasına ait bir şey üzerinde sadece kullanma ve yararlanma veya hem kullanma hem de yararlanma yetkisini veren hak. Örneğin; yol geçiş hakkı gibi. İrtikâp Suçu : Kamu görevlisinin, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanması veya bu yolda vaatte bulunulması. İskan Dışı Alan : Bkz: Yerleşme Alanı Dışı Alan. İskan Ruhsatı : Yapının kullanılabilmesi, elektrik, su ve gaz gibi belediye hizmetlerinin binaya bağlanabilmesi için alınması gereken izindir. İskan Sınırı : İmar sınırı çerisinde inşaata izin verilmiş bölge sınırı. İstifa : Vekilin, tek taraflı irade açıklaması ile vekalet sözleşmesine son vermesi. İsteğe bağlı olarak bir görevden ayrılma. İstihdam : Bir ülkedeki mevcut işgücünün ekonomik faaliyetler içerisinde sürekli biçimde çalıştırılması. İstihkak : Kazanılan Şey. Hak edilen. Hakkını almak. İstikraz : Borç Alma, Ödünç Alma. Matlup. İstikraz : Borçlanmak. Ödünç almak. Borç almak. İstimlak : Kamulaştırma; Devlet veya kamu tüzel kişilerinin, kamu yararının gerektirdiği durumlarda, bedelini peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmazın tamamına veya bir kısmına kanunda gösterilen yöntemlere göre kamu yararına el koyması. İstimval : Olağanüstü durumlarda özel kişilerin taşınır mallarına el koyma. İstinat Duvarı : Yüksek bir setin kenarına toprağı tutmak üzere örülen duvar, dayanma duvarı. İstirahat Ve Eğlence Yeri : Halkın tek tek veya toplu halde, geçici bir süre hoşça vakit geçirmesi, eğlenmesi, dinlenmesi ve(ya) konaklaması için açılan içkili veya içkisiz umuma açık yerler. İstisnai Memuriyet : Üst düzey devlet memuriyeti olmasına karşın, devlet memuru olabilmek için gerekli genel koşulları taşıyan herkesin atanabileceği; unvanları yasada sayılarak gösterilen; atama sırasında Devlet Memurları Kanunu’nun atanma, sınavlar, kademe ilerlemesi ve derece yükselmesine ilişkin hükümlerinin uygulanmadığı memuriyet türü. Örneğin; Başbakanlık ve Bakanlık, Müşavirlikleri Bakanlar Kurulu Sekreterliği, Valilik, Büyükelçilik. İş : Genel olarak faydalı olan ve belirli bir maksadı gerçekleştirmek için yapılan tüm faaliyetler. İş Akdinin Feshi : İşten Çıkarma. İş Analizi : Bir işin görev, yetki ve sorumluluklarıyla işin gerektirdiği niteliklerin, çalışma koşullarının ve diğer işlerden farklılığının ortaya konulduğu teknik bir çalışma. İş analizi, yapılan her bir işin niteliğinin ve o işin görüldüğü çevre koşullarının gözlem ve inceleme yoluyla tespit edilip bu bilgilerin belli usullere uygun olarak yazılı hale getirilmesi süreci. İş Başında Eğitim : Belirli bir işyerinde çalışan kişilerin veya belirli bir işte istihdam edilmek üzere o işyeri ile hukuken veya fiilen münasebeti olan kişilerin, söz konusu işyerinin özelliklerine uygun olarak eğitilmesi. İş Bölümü : İşlerin paylaştırılması. Bir üretim sisteminin, karşılıklı iktisadî bağımlılık meydana getirecek şekilde, uzmanlaşmış işlere veya mesleklere bölünmesi. İş Değerlendirmesi (İş Değerleme) : İş analizi verilerinin kullanımını ve özellikle işlerin, bir sistem çerçevesinde sıralı olarak ücretlendirilebilmesini sağlayan metod. İş Disiplini : Çalışma hayatında işçinin, işyerinde geçerli olan bütün kaidelere uyması, kendisine düşen vazifeleri layıkıyla yerine getirmesi. İş Doyumu : İş Memnuniyeti. İş Genişletme : Aşırı iş bölümünün sebep olduğu stresi ve iş memnuniyetsizliğini yenmek için, bir çalışanı, tek ve küçük bir iş yapmak yerine, dikey ve yatay çalışma alanlarında birbirine benzer veya tamamlayan yeni işleri yapmasına imkan tanıyan idârî ve örgütsel bir düzenleme. İş Göremezlik : Çalışamama durumu. İş kazası, meslek hastalığı veya herhangi bir hastalığın neticesi olarak, bedenî veya ruhî bir arızanın-rahatsızlığın ortaya çıkmasından dolayı çalışan kişinin çalışma gücünü, belirli bir süre için veya sürekli olarak, kısmen veya bütünüyle yitirmesi. İş Göremezlik Ödeneği : Belirli bir süre çalışamayan sigortalıya, ücret kaybını önlemek ve belirli ekonomik güvence sağlamak maksadıyla ödenen para. İş Güçlüğü Zammı : Niteliği ve çalışma şartları bakımından güç olan işlerde çalışanlara ödenen para. İş Güvencesi : İşçinin kapasitesine veya işin yürütümüne veya işyeri gereklerine dayalı geçerli bir son verme sebebi olmadıkça, hizmet ilişkisinin son verilmesine imkan tanımayan, işçi lehine bir güvence. İş Kazası : Sigortalının işveren otoritesi altında bulunduğu sırada gördüğü iş veya işin gereği dolayısıyla aniden ve dıştan gelen bir etkenle, onu bedenen veya ruhen zarara uğratan kaza olayı. İş Kolu : İktisadî faaliyetlerin sınıflandırılması neticesinde birbirine benzeyen ya da aynı nitelikte olan çalışma dalları. İş Programı : Bir inşaatın bölümlerini ve her bölümün başlama ve bitiş zamanını göstermek üzere işin başlangıcında düzenlenen çizelge. İş Tanımı : İş analizinin elde edilen verilerle meslek standartları ve iş gereklerinin yanında işin mâhiyeti ile ilgili olarak oluşturulan bütün bilgiler. İşçi : İş Kanunu hükümlerine göre çalıştırılan personel. Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişi. İşçi Hakları : İşçi statüsünde çalışan kesimin iş münasebetleri çerçevesinde elde ettiği haklar. İşçilik Maliyeti (İşgücü Maliyeti) : İşçinin, işgücünün işletmeye olan yükü. Ürün birimi başına düşen işçilik masrafı ile ölçülen bir kıstas. İşgal Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, belediye sınırları içinde bulunan ve kanunda belirtilen yerlerden herhangi birinin satış yapmak veya sair maksatlarla ve yetkili mercilerden usulüne uygun izin alınarak, geçici olarak işgal edilmesi karşılığı alınan bedel. İşsizlik : Çalışma gücü arzu ve yeteneğine sahip olunduğu halde, emek piyasasında iş ve ücret şartlarına uygun, carî ücret karşılığında kanun veya örf ve âdetlerle belirlenmiş saatler içinde bir iş arandığı halde, kişinin iş bulamaması hâli. İşsizlik Oranı : Bir ülkedeki işsiz miktarının o ülkedeki işgücü miktarına oranı. İşsizlik Ödeneği : Bağımlı statülerde çalışanların, kendi iradeleri ya da kusurları dışında işsiz kalmaları durumunda, niteliklerine ve yitirdikleri işlerin koşullarına uygun yeni bir iş bulununcaya dek, kapsamı içinde yer aldıkları sosyal sigorta kurumu tarafından, yürürlükte olan hukuki düzenlemeler çerçevesinde yapılan parasal nitelikte aylık yardım. İşveren : İşçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara denir. İşyeri : İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddi olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birim. İşyeri Açma İzin Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, belediye sınırları veya mücavir alanlar içinde bir işyerinin açılması karşılığı alınan harç. İta : Verme; ödeme. İta Amiri : Kamu hizmetlerine ilişkin giderin geçici veya kesin surette ödenmesi hakkında saymanlara yazılı emir ve izin verenler. İta Emri : Devlet harcamalarında harcamanın yapılması için verilen yazılı buyruk. İtfa : Söndürme; ödeme; bir borcu, ödeme, takas, af gibi bir sebeple kapatma; sona erdirme. İtlaf : Öldürme, Yok Etme. İvaz : Karşılık; bedel; eder; karşı bedel; mukabil eda; fiyat. İzale-i Şüyuu : Herhangi bir malın kendisinin veya satılarak bedelinin paylaştırılması suretiyle, bu mal üzerindeki ortaklığın (paydaşlığın) giderilmesi. J Jeofizik : Yer kabuğundaki hareketlerin ve oluşumların mekanik olarak incelendiği bilim dalı. Jeofizik Etüd Raporu : İmar planı yapımı için zorunlu olan ve imar planına veri olan, yapılaşma kararlarını etkileyen, arazi yapısına göre sismik ve rezistivite çalışmalarını içeren ve ilgili idare tarafından yaptırılan, jeofizik mühendislerince hazırlanan rapor. Jeotermal : Yer altındaki sıcak su kaynakları. Jeodezi : Yerölçüm. 1) Yeryüzünün veya yeryüzü parçalarının şekil, büyüklük ve konum bakımından tayinidir. 2) Yeryüzünün ölçülmesi, hesabı ve çiziminde kullanılan araç ve metotların incelenmesidir. K Kabahat : 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’na göre, söz konusu kanun hükümlerinin, karşılığında idari yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık. Kabul Komisyonu : Satınalma Müdürlüğü tarafından ihale veya pazarlık usulü ile alınan malzeme ve hizmetlerin Teknik Şartname ve sözleşmeye uygun şekilde kabulünü yapmak üzere, üyelerinden oluşan grup. Kaçak İnşaat : Kendi arsası veya başkasının arsasına (arsa sahibinden inşaat yapmak için muvafakat alarak) belediyeden usulüne uygun inşaat ruhsatı almadan yapılan yapılar. Kadastro : Bir ülkedeki her çeşit arazi ve mülklerin yeryüzü üzerindeki konumlarının alanlarını, değerlerini, üzerlerindeki hal ve yükümlülükleri tespit ederek plana bağlama işi. Kadastro Adası : Kadastro yapıldığı zaman var olan ada. Kadastro Parseli : Kadastro yapıldığı zaman kadastro adaları içinde bulunan mülkiyeti tescilli parsel. Kadastro Planı: Bir beldede bulunan sınırları ve alanları belirli bir şekilde tapuca tescil edilmiş arazi parçalarını gösteren haritalar. Kademe : Kademe, derece içerisinde, görevin önemi veya sorumluluğu artmadan, personelin aylığındaki ilerleyiş adımı. Kademe İlerlemesi : Devlet memurunun bulunduğu derece içerisinde bir kademeden bir üst kademeye geçmesi (yatay ilerlemesi) ve bu şekilde maaşının artması. Kadro : Kadro, "bir görevin (işin) yürütülmesi için gereken, bir cinsten şeylerin topu" anlamını ifade etmektedir. Kadro sözcüğü bazı kez, bir işin yürütülmesinde bir cinsten kişilerin toplamı anlamında da kullanılmakta. Kadroyu, bir örgütte benzer nitelikteki ödevlerden oluşan bir görevin yürütülmesine olanak veren saymaca (itibari) bir yapı ile tanımlamak mümkündür. Kamu hizmetlerinin yürütülmesini sağlamak üzere memurun atandığı, belirli ödev, hak, yetki ve sorumlulukla donatılmış görev mevkii. Kadük Olma : Bir yasama dönemi içinde verilen bir kanun tasarı veya teklifinin, o yasama dönemi içinde yasalaşmaması durumunda, artık görüşülme olanağının kalmaması. Kafeşantan / Cafe : Sahne sanatçılarının çalışabildiği, asıl olarak müşterilerine çay, kahve, gazoz, meyve suyu gibi meşrubat verilmekle beraber şarap, bira gibi içkilerin de satışı yapılabilen müzikli-içkili veya içkisiz eğlence yeri. Kagir : Taş veya tuğladan imal edilmiş yapı; yığma yapı, kargir. Kahvehane : Kahve, çay, nargile ve benzeri alkolsüz içkilerin içildiği, kumar kastı olmaksızın tavla, okey, domino ve benzerleri ile her türlü kağıt oyunlarının oynandığı yer. Kaizen : Esas olarak sonuçlar iyileştirilmek isteniyorsa, o sonucu sağlayan sürecin iyileştirilmesi gerektiğini savunan bir felsefe. KAKS : Bkz: Kat Alanı Kat Sayısı. Kaldırım Mühendisi : İşsiz, güçsüz, sokaklarda dolaşan kimse. Kalibrasyon : Ölçümleme. Kalite (Kontrol) Çemberleri : Aynı birimde ve sahada çalışan, benzer işleri yapan, düzenli aralıklarla toplanan, işleri ile ilgili problemleri araştıran, belirleyen, çözüm arayan, çözen, dağılmadan yeni bir konu seçen, çalışmalarını raporlayan, sunan, kalite kontrol faaliyetlerini gerçekleştiren, gönüllülük esasına dayalı en az 5 en fazla 10 kişiden oluşan gruplar. Kalite : Kalite, insan sağlık ve emniyetinin, hayvan ve bitki varlığının ve çevrenin korunması veya tüketicinin doğru bilgilendirilmesi gibi kriterler göz önüne alınarak, bir ürün veya hizmetin varolan veya olabilecek ihtiyaçları karşılama yeteneğine dayanan özelliklerinin toplamı. Kalite Güvencesi : Ürün ve hizmetin kalite açısından yeterli güveni sağlayabilmesi için gerekli olan planlı ve sistematik faaliyetler bütünü. Kalite Kontrol : Kalite isteklerini sağlamak için kullanılan uygulama teknikleri ve faaliyetleri. Kalite Politikası : Bir kuruluşta, üst yönetim tarafından, kaliteye ulaşmak için resmi olarak belirlenen amaç ve yön. Kalite Sistemi : Kalite yönetiminin uygulanabilmesi için gerekli olan kuruluş yapısı, sorumluluklar, prosedürler, prosesler ve kaynaklar. Kalite Ödülü : Bazı örgütler tarafından saptanmış olan ödül kriterlerini karşılayan kuruluşlara verilen ödül. Kalkınmakta Öncelikli Yöreler (KÖY) : Geri kalmış yörelerin kalkınmasını sağlamak ve iç göçün önüne geçmek için hazırlanan proje. Kamp / Dinlenme Evi : Dernek, vakıf, sendika, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve benzerlerine ait dinlenme, konaklama ve eğlence amacıyla açılan ve sadece kendi personeli, kayıtlı üyeleri ve bunların yakınlarının faydalanabileceği yerler. Kamping : Karayolları güzergahı ve yakın çevrelerinde, kent girişlerinde, deniz, göl, dağ gibi doğal güzelliği olan yerlerde kurulan ve genellikle turistlerin kendi imkanları ile geceleme, yeme-içme, dinlenme, eğlence ve spor ihtiyaçlarını karşıladıkları tesisler. Kamu Davası : Kamu adına savcının açtığı dava, amme davası. Kamu Düzeni : Bir ülkedeki kurum ve kuralların, devletin güvenliğini, kamu hizmetlerinin iyi işlemesini ve bireyler arasındaki ilişkilerde huzuru, hukuk ve ahlak kurallarına uygunluğu sağlamasıyla oluşan düzen. Kamu Geliri : Kanunlarına dayanılarak toplanan vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay veya benzeri gelirler, faiz, zam ve ceza gelirleri, taşınır ve taşınmazlardan elde edilen her türlü gelirler ile hizmet karşılığı elde edilen gelirler, borçlanma araçlarının primli satışı suretiyle elde edilen gelirler, sosyal güvenlik primi kesintileri, alınan bağış ve yardımlar ile diğer gelirler. Kamu Gelirleri : Devletin kamu harcamalarını karşılamak amacıyla vergi, harç, resim, para cezaları, mülk-teşebbüs gelirleri, borçlanmalar, yardım-bağış, devalüasyondan doğan fark gibi gelirlerden oluşur. Kamu Gideri : Kanunlarına dayanılarak yaptırılan iş, alınan mal ve hizmet bedelleri, sosyal güvenlik katkı payları, iç ve dış borç faizleri, borçlanma genel giderleri, borçlanma araçlarının ıskontolu satışından doğan farklar, ekonomik, malî ve sosyal transferler, verilen bağış ve yardımlar ile diğer giderler. Kamu Giderleri : Geniş anlamda, devlet ve diğer kamu kuruluşlarının bütçe ödemeleri ile Kamu İktisadi Teşebbüsler (KİT), sosyal sigorta ödemeleri, vergi muaflık ve istisnaları ve özel kişilere yapılan teşvikleri de içerir. Dar anlamda da kamu hizmetlerinin bedeli olarak, devlet ve diğer kamu tüzelkişilerinin (belediye, il özel idaresi gibi) yaptıkları ödemeler. Kamu Görevlisi : Kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi. Kamu Gücü : Kural koyma, buyurma, kolluk ve silah, parasal erk gibi devletin ve diğer kamu tüzelkişilerinin sahip oldukları erklerin tümü. Kamu Haczi : Devletin, Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi, resim, harç ve bunlara bağlı ceza, faiz ve zamlar ile kamu hizmetleri uygulamasından doğan ve ödenmeyen alacakları nedeniyle, borçlu durumundaki kişilerin mal ve haklarına el koyması. Kamu Hakları : Şahıslar ile devlet arasındaki ilişkiyi düzenleyen hukuk kurallarından, yani kamu hukukundan doğan haklar. Kamu Hizmeti : Devlet ya da diğer kamu tüzel kişileri tarafından ya da bunların gözetim ve denetimleri altında, genel ve ortak gereksinmeleri karşılamak, kamu yararı ya da çıkarını sağlamak için yapılan ve topluma sunulmuş bulunan sürekli ve düzenli etkinlikler dizisi. Kamu Hukuku : Devletin örgütlenmesi, faaliyetleri, yetki ve görevleri ile devletle kişiler arasındaki ilişkileri düzenleyen hukuk dalı. Kamu Kaynakları : Kamuya ait veya kamu gücü kullanılarak elde edilen gelirler, taşınır ve taşınmaz mallar, para, alacak ve haklar, bağış ve yardımlar, borçlanma suretiyle elde edilenler dahil her türlü değerler. Kamu Kurumu Alanları : Resmi veya idari tesis alanlarını, büyük alan kullanımını gerektiren kamu kuruluş ve servis alanlarını ve askeri alanları veya yapı ölçeğinde resmi, idari, dini ve umumi binaları içeren alanlar. Kamu Malı : Kamu idare ve kurumlarının gerek kamunun doğrudan kullanımına ayrılmış, gerekse nitelikleri gereği veya hizmetin amacına uygun düzenlenmiş olmak koşulu ile kamu hizmetine özgülenmiş malların tümü. Kamu Mali Yönetimi : Kamu kaynaklarının tanımlanmış standartlara uygun olarak etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını sağlayacak yasal ve yönetsel sistem ve süreçler. Kamu Malları : Özel mülkiyete konu olamayan ve doğrudan doğruya kamunun (halkın) yararlanmasına ayrılan mallar. Kamu Personeli: Genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler, il özel idareleri ve belediyelerin kurdukları birlikler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlarda, kanunla kurulan fonlarda, kefalet sandıklarında ve benzeri resmi kurumlarda hizmet ve faaliyet gören tüm personel. Kamu Sağlığı : Bir toplumda büyük halk kitlelerinin sağlık koşulları açısından içinde bulunduğu durum. Kamu Tüzel Kişileri : Tamamen kamu yararının gerçekleşmesi için çalışan ve kamu gücü kullanan, kanunla veya kanunun verdiği açık yetkiyle kurulan kamu idare ve kurumları. Kamu Yararı : Kamunun gereksinmeleriyle veya ulusal birliğin, devletin gereksinmeleriyle ilgili olan ve bunları karşılayan, topluma, ulusa, devlete istifadeler sağlayan değerler bütünü, menafiiumumiye. Kamu Yönetimi : Toplumun ortak ihtiyaçlarının karşılanması, ortak kurallarının korunması amacıyla oluşturulan organizasyon olan devletin işlevsel ve yapısal özelliklerinin bütününe, kamu yönetimi denmektedir. Devlet ve toplum düzeninin kesintisiz olarak işlemesi ve kamunun ortak ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik mal ve hizmetlerinin üretilip halka sunulmasına ilişkin bir sistem. Kamulaştırma : Devlet veya kamu tüzel kişilerince, kamu yararının gerektirdiği hallerde, karşılığını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamına veya bir kısmına el konulması veya üzerinde irtifak hakkı tesis edilmesi işlemİ. Kamuoyu : Bir konuyla ilgili halkın genel düşüncesi, halkoyu, amme efkârı, efkârıumumiye. Kanal : Suyun belirli bir doğrultuda akmasını sağlayan doğal ya da yapay oluşum. Kanalizasyon Ana Boruları : Atık suyu kanallardan toplayan ve ana kanallara ileten, çapı geniş lağım kanalları. Kanalizasyon Harcamalarına Katılma Payı : Belediye Gelirleri Kanununa göre, belediyelerce veya belediyelere bağlı müesseselerce, kanunda belirtilen kanalizasyon tesisi yapılması halinde, gayrimenkullerin sahiplerinden alınan bedel. şekilde Kanalizasyon Sistemi : Atık suyun toplanmasında, işlenmesinde ve tasfiyesinde kullanılan donanım. Kanun : Anayasanın yetkili kıldığı organ (T.B.M.M.) tarafından yazılı bir şekilde kabul edilmiş bulunan genel, sürekli, soyut ve yaptırım gücü olan hukuk kuralları. Kanun Hükmünde Kararname : Türkiye Büyük Millet Meclisinin bir kanunla (Yetki Kanunu) yetki vermesi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından yetki kanunu çerçevesinde belli konuları düzenlemek amacıyla çıkarılan yazılı hukuk kurallarıdır. Bunlar tıpkı kanunlar gibi resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girerler. (Örnek; Bakanlar Kurulunun TBMM’den aldıkları yetki kanunu çerçevesinde memur maaşlarında düzenleme yapmayı içeren Kanun Hükmünde Kararnameler). Kanun Tasarısı : hükümetin hazırlayıp Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu kanun taslağı. Kanun Teklifi : meclis üyelerinin (münferit veya müşterek olarak) hazırlayıp Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sundukları kanun taslağı. Kanuni İdare İlkesi : idarenin yasalara ve her türlü hukuk kuralına uyması ilkesi. Kanunsuz Emir: Kamu görevlerinde herhangi bir sıfat ve biçimde çalışmakta olan kimsenin, üstünden aldığı emri, yönetmelik, tüzük, yasa ve Anayasa hükümlerine aykırı gördüğünde yerine getirmeyerek, bu aykırılığı emri verene bildirmesi üzerine, üstü emrinde direnirse ve emrini yazı ile yinelerse, emir yerine getirmesi. Kâr : Gelir ile gider arasındaki olumlu fark. Karar : Bir konu üzerinde bir kişinin, kendi düşüncelerinden yola çıkarak ulaştığı sonucu ya da bir grubun, bir konu üzerinde görüşüp tartışarak vardığı kesin sonucu yansıtan yazılar. Kardeş Şehir : Belediyenin, bir başka belediye ile işbirliği anlaşması yapması durumunda iki belediyenin birbirlerine göre elde ettikleri pozisyon. Karine : İpucu, belirti; bilinmeyenden bilinene doğru götüren bulgular. Kariyer : Bir insanın yaşamı boyunca süren işle ilgili deneyimlerinin tümü. Kariyer Basamakları : Bir çalışanın iş yaşamı boyunca geçirdiği ve araştırma, yerleşme, orta kariyer, geç kariyer ve iniş şeklinde isimlendirilen beş kariyer aşaması. Kariyer Geliştirme : İnsanların iş yaşamları boyunca kariyer amaçlarına ulaşabilmeleri için yürüttükleri uyum sağlama, yetkinlik, yeterlilik ve kişilik geliştirme gibi tüm eylemler ve faaliyetler. Kariyer Planlama : Kişinin bilgi, beceri, ilgi, değer yargıları ve güçlü ve güçsüz yönlerini değerlendirmesi, organizasyon içi ve dışı kariyer olanaklarını tanımlaması, kendisi için kısa, orta, uzun dönemli hedefler saptaması, eylem planlarını hazırlaması ve bunları uygulaması süreci. Kariyer Yönetimi : İnsan kaynakları planları ile sistemin bütünleştirilmesi, kariyer yollarının belirlenmesi, kariyer bilgisinin artırılması için açık işlerin duyurulması, çalışanların performanslarının değerlendirilmesi, astlara kariyer danışmanlığı yapılması, iş deneyimlerinin artırılması ve eğitim programlarının düzenlenmesi faaliyetlerinin tümü. Karkas : Bir yapının taşıyıcı öğelerinin tümüne verilen ad; iskelet. Kast : Suçun, kanunî tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. Kat Alanı Kat Sayısı (KAKS): Emsal. Yapının bütün katlardaki alanları toplamının parsel alanına oranından elde edilen sayıdır. Katlar alanı; bodrum kat, asma kat, çekme ve çatı katı ve kapalı çıkmalar dahil kullanılabilen bütün katların ışıklıklar çıktıktan sonraki alanları toplamıdır. Açık çıkmalar, iç yüksekliği 1.80 m.yi aşmayan ve yalnızca tesisatın geçirildiği tesisat galerileri ve katları, ticari amacı olmayan ve yapının kendi ihtiyacı için otopark olarak kullanılan bölüm ve katlar, yangın merdivenleri, asansörler, kalorifer dairesi, kömürlük, sığınak, su deposu ve hidrofor bu alana katılmazlar. Kullanılabilen katlar deyiminden konut, işyeri, eğlenme ve dinlenme yerleri gibi oturmaya, çalışmaya, eğlenmeye ve dinlenmeye ayrılmak üzere yapılan bölümler ile bunlara hizmet veren depo ve benzeri alanlar anlaşılır. Kat irtifakı : Yapılmakta veya ileride yapılacak olan bir binanın yapımı borcunu ve bina tamamlandığında da kat mülkiyeti kurulması yükümünü doğuran bir irtifak hakkı. Kat Maliki : Bağımsız bölümler üzerinde kurulan kat mülkiyeti hakkına sahip olan kişi. Kat Malikleri Kurulu : Kat mülkiyetine konu taşınmazdaki bütün kat maliklerinin oluşturduğu kurul. Kat Mülkiyeti : Tamamlanmış bir yapının kat, daire, iş bürosu, dükkân, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerinden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanları üzerinde, o gayrimenkulün maliki veya ortak malikleri tarafından, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre, bağımsız mülkiyet hakları kurulabilir. Kat mülkiyeti, arsa payı ve ana gayrimenkuldeki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyet türüdür. Kat Yüksekliği : Binanın herhangi bir katının döşeme üstünden bir üstteki katının döşeme üstüne kadar olan mesafesi. Katılım : Kamu hizmetleri ile ilgili kararların hazırlanması, olgunlaştırılması, alınması ve bu kararların uygulanması aşamalarından birine, birkaçına veya bütününe, o karardan doğrudan ya da dolaylı olarak etkileneceklerin katkıda bulunmaları. Katılımcı Demokrasi : Halkın dil, din, renk, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin seçme ve seçilme hakkını özgürce kullandığı, halkın sivil toplum örgütlenmeleri ile (dernek, odalar vs.) siyasi iktidar üzerinde denetleme ve yönlendirme görevi yaptığı demokrasi anlayışı. Kayıt ve Suret Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, belediyeler ve belediyelere bağlı müesseselerden istenecek her türlü kayıt suretleriyle, gayrimenkullerle ilgili harita plan ve krokilerin suretleri için alınan bedel. Kaymakam : İlçede devleti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi. Kaynak Suları Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, özel kaplara doldurulup satılacak olan kaynak sularının belediyelerce denetlenerek hangi kaynaklara ait olduklarını gösterecek şekilde bu kaplara özel işaret konulması, karşılığı alınan bedel. Kaynak Yönetimi : Bir kurumun sahip olduğu sermaye, insan gücü, tesis ve teçhizat gibi kaynaklarını en etkin biçimde kullanılmasını Kaynaklar : Varlıkların sağlandığı yerler. Bunlar sermaye ve borçlar. Kazanılmış Statü : Bireyin kendi isteği ve çabalarıyla, gönüllü olarak elde ettiği statü. Kent : Şehir. Kent, sınırları içinde yaşayan nüfusun geçim kaynaklarını tarım ve hayvancılık dışı uğraşıların oluşturduğu, toplumsal ilişkiler, kültürel alanlar, nüfus yoğunluğu gibi bir çok yönden kırsal alanlardan farklı olan yerleşim birimi. Kent Bilgi Sistemleri : Bir şehrin bilgilerinin birbirleri ile ilişkili olarak ve istenildiği anda ulaşılabilecek şekilde düzenlenmesi, altlık haritalarının oluşturulması, gerekli donanım ve personel altyapısının oluşturulması ve bu sistemin ayakta kalabilmesi için gerekli koordinasyonun oluşturulması. Kent Dokusu : Bir kentin ana yollar ve ikincil yollarla bölünmüş, oturma, çalışma, alım-satım, işleyim, dinlenme yerlerini kapsayan toprak kullanım biçimi. Kent Hukuku : Kent yaşamını, kent yapılanmasını, kentle insan arasında, kentlilerin kendi arasında ilişkileri düzenleyen kurallar bütünü. Kent Konseyleri: Seçilmiş yerel yönetim organlarının çalışmalarına halk katılımını ve denetimini sağlamak için, en alt düzeydeki yerel yönetim biriminden (mahalle/köy) yukarıya doğru örgütlenerek demokratik kitle örgütleri temsilcileri ve uzmanların da katılımıyla oluşturulan meclisler. Not: 5393 sayılı Belediye Kanunu bu konuda şu düzenlemeyi içermektedir: Kent konseyi, kent yaşamında; kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışır. Belediyeler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin, etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar. Kent konseyinde oluşturulan görüşler belediye meclisinin ilk toplantısında gündeme alınarak değerlendirilir. (5393 Sayılı Belediye Kanunu, Madde 76) Kent Meclisi : Bkz: Kent Konseyleri. Kent Mobilyası : Kentsel mobilya. Halkın kullanması için yol, kaldırım, park gibi genel alanlara yerleştirilen mobilya ve donatı. Kent Planlaması : Kentsel bir alanın fiziksel altyapı, konut ve ulaşım, toprak kullanımı, kentsel büyüme de dahil, çeşitli öğelerinin planlanması süreci. Kent Yenilemesi : Mevcut kentleri ve merkezleri düzeltmek ve günün gerekliklerine uydurmak amacıyla yeniden planlama ve bunu uygulama. Kente Karşı Suç : 1) Bir kentin doğal, tarihsel ve güzel duyusal değerlerine, bireyler ve türlü örgütler ve hatta yöneticiler tarafından, değerlerini azaltıcı veya tümden yitirici zararlar verilmesi sonucunda, kamu vicdanında yarattığı rahatsızlıklar bu etkinliklere (yasalarda bu etkinlikler suç olarak tanımlanmamış olsa bile) verile ad. 2) Bu türlü eylemlerin yasalarda suç olarak tanımlanmış ve bunları işleyenlerin karşılaşacakları yaptırımların da yine yasalarda gösterilmiş olması. Kentleşme : Dar anlamda; kent sayısının ve kentlerde yaşayan nüfusun artması. 1) Çeşitli nedenlerle kırsal kesimlere yönelen göç sonucunda, bir taraftan mevcut kentlerin nüfus ve alan itibarıyla büyümesi, diğer taraftan da köy, kasaba, vb. yerleşim birimlerinin giderek büyümesi sonunda kente dönüşüp, mevcut kent sayısının atmasıdır. Milli gelir ve istihdam yapısında, ağırlığın tarımdan hizmetlere ve sanayiye kayması ile ilgili evrensel ve sayısallaştırılabilir bir süreç. 2) Bazı yoğunluk ve büyüklük değerlerinden başlayarak nüfusun alansal yığılması; kent kültürü olarak tanımlanan bir dizi değer yargısı, davranış ve eğilimin yayılması. Kentlileşme : Kente göç ile birlikte başlayan nüfus dinamiğinin kentin belli bir kesiminde kararlılık kazanmasına kadar süre gelen bu aşama “kentlileşme” olarak adlandırılır. Bu kente göç eden nüfusun yeni koşullara uygun ilişkiler biçimi geliştirerek kentin bir öğesi olma, toplumsal değişme, uyum ve bütünleşme sürecidir. Kentlileşme, kente göç edenlerin ve kentte yaşayanların, kent toplumunun değer-norm sistemini, kentli insanın düşünme, davranış biçimlerini ve giderek yaşama biçimini benimsemesidir. Kentlilik Bilinci : 1) Kentte yaşayanların kentle bütünleşmesi, kendini kente ait hissetmesi ve dolayısıyla kente karşı sorumluluk duygusu taşıması. 2) Kentte yaşayanların var olan değişik kimliklerinin (Müslüman, Esnaf, Sanatkar, Rizeli, Adanalı gibi) yanı sıra bir de içinde yaşadıkları şehirle özdeşleşebilen bir kimliğe sahip olmaları. 3) Kentte yaşayanların aslen ait oldukları memleket kimliklerinin yanında kendilerini yaşadıkları kentli olarak da tanımlayabilmeleri. Kentsel Mekân : Sokaklarda, alanlarda, parklarda, bahçelerde, özetle insan yapıtlarının arasında kalan ve bunlarla sınırlanan mekân. Kentsel Yaşam Kalitesi : Toplumsal, ekonomik ve uzamsal (mekansal) öğeler açısından kent tanımına giren yerlerde, kentsel altyapı, iletişim, ulaşım, konut ve benzeri olanakların sunulma düzeyi. Kesin Hesap Cetveli : Belediyelerin gerçekleşen yıllık harcama ve gelirlerinin gösterildiği tablodur. Her yıl bütçesinin kesin hesabı, belediye başkanı tarafından hesap döneminin bitiminden sonra mart ayı içinde encümene sunulur. Kesin hesap, belediye meclisinin mayıs ayı toplantısında görüşülerek karara bağlanır. Kesin Mizan : Envanter işlemlerinin yevmiye defterine ve büyük deftere kaydından sonra kayıtların doğruluğunu görmek için çıkarılan mizan. Kesin Proje : Belli bir yapının onaylanmış ön projesine göre; mümkün olan arazi ve zemin araştırmaları yapılmış, yapı elemanlarının ölçülendirilip boyutlandırıldığı, inşaat sistem ve gereçleri ile teknik özelliklerinin belirtildiği proje. Kıdem : Hizmette eskilik ve öncelik, meslekte geçirilen süre. Kıdem Aylığı : Aylıklarını Devlet Memurları Yasası’na göre almakta olan personele, hizmet yılları itibarıyla belirlenen göstergelerin aylık katsayı ile çarpılması sonucu bulunan miktar kadar ödenen para. Esas aylığın yanında verilen bir aylık türüdür. Kıdem Tazminatı : Bir işte bir yıldan fazla süreyle çalışan işçilere, iş akdinin yasada belirtilen koşullarda son bulması durumunda, kıdemiyle orantılı olarak ödenen toplu para. Kınama Cezası : İlgiliye, görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazılı olarak bildirilmesi. Kıraathane : Müşterilerin okuması için gazete, kitap ve dergilerin de bulundurulduğu kahvehane benzeri yer. Kırsal Yerleşme Planı : En az bir kırsal yerleşme ve civarını kapsayan; kırsal alanda yaşam kalitesini geliştirmeye yönelik olarak ekonomik, sosyal, kültürel ve doğal değerlerin sürdürülebilir biçimde korunması, geliştirilmesi ve sağlıklı, güvenli ve afetleri azaltıcı bir çevre ve yapılaşmanın sağlanması için hazırlanan, sosyal ve teknik alt yapı ihtiyaçları kırsal yaşam biçimine göre tasarlanan rapor ve eklerinden oluşan plan. Kışlak : Hayvanların kış mevsiminde barındırılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yer. Kıyaslama : Bkz: Benchmarking. Kıyı : Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alandır. Kıyı Çizgisi : Deniz, tabiî ve sunî göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun kara parçasına değdiği noktaların birleşmesinden oluşan meteorolojik olaylara göre değişen doğal çizgi. Kıyı Kenar Çizgisi : Deniz, tabiî ve sunî göl ve akarsuların alçak – basık kıyı özelliği gösteren kesimlerinde, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu, kumsal ve kıyı kumullarından oluşan kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı; dar-yüksek kıyı özelliği gösteren kesimlerinde ise, şev ya da falezin üst sınırı. Kira Sözleşmesi : Bir bedel karşılığında bir şeyin kullanılmasının veya ondan yararlanılmasının belli bir süreyle başka bir kimseye bırakılmasıdır. Kiriş : Boyu doğrultusundaki eksenine dik kuvvetlerin etkisi altındaki çubuk. Kirleten : Fiilleri sonucu doğrudan ve dolaylı olarak çevre kirliliğine sebep olan gerçek ve tüzel kişiler. Kişi : Haklara ve borçlara sahip olabilen varlıklar. Kişi Başı Milli Gelir : Ülke bireylerinin refah düzeylerinin saptanması ve karşılaştırılması için kullanılan araçtır. (GSMH’ nın ABD Dolarına dönüştürülüp, nüfusa bölünmesiyle elde edilir. Dolara çevrilmesinde kullanılan döviz kurları Dünya Bankasının Atlas Yöntemi ile belirlenir.) KOBİ: Küçük ve Orta Boy İşletme. Kompost : Organik esaslı katı atıkların oksijenli veya oksijensiz ortamda ayrıştırılması suretiyle üretilen toprak iyileştirici madde. Komuta Birliği : Hiyerarşik bir yapılanma içersinde her astın yalnızca bir üste bağlı olması ve ondan emir alması. Kontrol : Denetim, bakım. Geri besleme ‘feedback’. Kontur : Çevre çizgisi. Figürleri ya da motifleri çevreleyen çizgi anlamına gelmektedir. Kontur Gabari : Mevcut bir binanın parsel üzerindeki zemin oturumunun, parsel ölçütlerinin ve bina yüksekliğinin tespit edildiği belge. Konut Dışı Kentsel Çalışma Alanı: İçerisinde motel ve lokanta bulunabilen akaryakıt ve bakım istasyonları, resmi ve sosyal tesisler, dumansız, kokusuz, katı atık ve artık bırakmayan ve çevre sağlığı yönünden tehlike yaratmayan imalathaneler ile patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı maddeler içermeyen depoların yapılabileceği alanlar. Konut Kooperatifleri : İşçilerin, küçük tasarrufçuların ve gelir seviyesi düşük diğer grupların mesken ihtiyacını en ekonomik şartlarda ve düşük maliyetlerle karşılamak, arsa alımında ve büyük ölçeklerde sağlıklı konutlar inşa etmede topluca hareket etmek maksadıyla oluşturulan kooperatifler. Konut Kredisi : Konut inşaatı için, belirli şartları yerine getiren kişi ve ailelere, çoğu zaman uygun şartlarda verilen kredi. Konut Politikası : Sosyal devletin, özellikle gelir seviyesi düşük çocuklu ailelerin, ucuz ve sosyal konut ihtiyacını karşılamak ve genel olarak konut sorununa çâre bulabilmek için, mesken oluşturma bakımından sistemli bir şekilde uygulamaya koyduğu programların bütünü. Konteynır : Krom – Nikel, paslanmaz çelik veya benzeri metalden yapılmış, en az 6 metreküp hacminde, kapakları kilitlenir, geçici depolama birimidir. Koordine Etme : Örgütün ortak amaçlarının elde edilmesi yönünde kişiler, birimler ya da bölümler arasında ilişki kurulması süreci. Korkuluk : Köprü, merdiven, balkon gibi düşme tehlikesi olan yerlerin kenarlarına dikilen alçak duvar veya parmaklık. Koruma Amaçlı İmar Plânı : 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa göre, söz konusu kanun uyarınca belirlenen sit alanlarında, alanın etkileşim – geçiş sahasını da göz önünde bulundurarak, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimarî, demografik, kültürel, sosyo – ekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına dayalı olarak; hali hazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik yapılarını iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan sınırlamalarını, stratejileri, koruma sağlıklaştırma, esasları yenileme alan ve ve kullanma şartları projelerini, ile uygulama yapılaşma etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya dolaşımı ve taşıt ulaşımını, alt yapı tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın finansmanı ilkeleri uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde hazırlanan, hedefler, araçlar, stratejiler ile plânlama kararları, tutumları, plân notları ve açıklama raporu ile bir bütün olan nazım ve uygulama imar plânlarının gerektirdiği ölçekteki plânlar Kot : Semboller dizgesiyle gösterilen bilgi. Kot - Kesit Belgesi : İmar parselinde yapılacak binanın verilen vaziyet planına göre cephe aldığı yol ile yükseklik konumunu belirleyen belge. Kök Ücret : Yasalara veya hizmet sözleşmelerine göre çalışanın işverene yapmak zorunda olduğu hizmet karşılığı aldığı ücret. Köy : 442 sayılı Köy Kanunu’na göre; üç değişik açıdan tanımlamıştır. 1) Nüfusu 2.000’den aşağı olan yerleşim yerleri. 2) Cami, mektep, yayla, baltalık gibi orta malları bulunan toplu veya dağınık evlerde oturan insanlar, bağ, bahçe ve tarlaları ile birlikte bir köy teşkil ederler. 3) Bir yerden bir yere götürülebilen veya götürülemeyen mallara sahip olan ve iş bu kanun ile kendisine verilen işleri yapan başlı başına bir varlıktır. Köy Tüzel Kişiliğinin Organları; Köy Derneği, İhtiyar Meclisi ve Muhtardır. Muhtar yürütme organı, ihtiyar meclisi ve köy derneği ise karar ve istişare organlarıdır. Kriz : İşletmenin iç ve dış çevresindeki ani değişmelere kendini hazırlayamaması sonucunda ortaya çıkan bir durum. Kriz Aşamaları : Krizin oluşma aşaması, hareketsizlik ve krizi yalanlama aşaması, hatalı karar ve faaliyetler, krize girme aşaması ve dağılma aşaması. Kriz Nedenleri : Dış ve iç faktörler. Kriz Yönetimi : En az emek ve giderle krizi atlatmak için yapılan çalışmalar. Kroki : Yaklaşık ölçekte ve üzerinde ölçü değerlerinin yazılı olduğu ada veya parsellerin çizimi. Kur : Bir ülke parasının başka bir ülke parası cinsinden değeri. Kuram : Bilgi edinme sürecinin herhangi bir aşamasında ortaya atılan, bilimsel yöntemle saptanmış bilgiler. Kurum : Toplumun yapısı ve temel değerlerini koruması açısından zorunlu sayılan nispeten sürekli kurallar topluluğu. Kurum Kültürü : Bir vizyon ve misyon etrafında toplanan insanların sahiplendikleri belirli bir inanç ve değerler sistemi. Kurye : Resmi kurum ve kuruluşlarına evrak dağılımını yapan ve belediyeye ait evrakları alan kişi. Küçük Sanayi Bölgesi : Marangoz, demirci, nalbant, oto tamircisi ve benzeri gürültü, toz, duman, pis koku gibi çevre havasının kirlenmesine sebebiyet ve sağlığa zarar veren veya küçük sanat sahiplerinin kendi aralarında gruplar halinde ve toplu olarak sanatlarını icra etmeleri için ayrılan sahalar. Kültür : Hars. Bir toplumun, maddî-mânevî hayat imkanlarının toplamıdır. Sosyal hayat süreci içinde ortaya çıkan ve bir millete niteliklerini veren ve başka millet veya toplumlarda farklılık gösteren maddî ve mânevî değerlerin bütünü. Kültür Varlıkları : Tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi devirlerde sosyal yaşama konu olmuş bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer taşıyan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınmaz varlıklar. Kültürel Birleşme : Kültürün bütün parçalarının herhangi bir biçimde bağlanması. Küresel Konum Belirleme Sistemi (GPS) : Yeryüzündeki noktaların koordinatlarını uydular vasıtasıyla belirleyen sistem. Küşat : Açma, açılış. L Leasing (Finansal Kiralama) : Firmaların ticari ve sınai faaliyetlerini gerçekleştirebilmek için gereksinim duydukları duran varlıkları satın almak yerine, belirli kira ödentisi karşılığında kullanım olanağı tanıyan ve banka kredilerine alternatif olarak doğan, orta dönemli finansman yöntemi. Lebiderya : Kesintisiz deniz manzaralı daire. Lider : gerçekleştirmek Organizasyonlarda üzere birleştiren, insanların harekete gayretlerini, geçiren, bütün belirlenen amaçları yeteneklerini ortaya koymalarını sağlayan ve onları etkili biçimde yöneten, başkalarından ayrılan yönleriyle fark edilen kişi. Liderlik : Belirli amaçlara ulaşmak amacıyla diğer insanları etkileme süreci. Liyakat : İnsanların görevlerini başarı ile yapabilme yeterliliği. Liyakat Sistemi : Kamu hizmetlerine girişin, hizmet içinde ilerlemenin ve yükselmenin ve her türlü görevlendirme ve ödüllendirmenin yalnızca yeterlik ve başarı ölçütüne dayandırıldığı sistem. Lojman : Personelin oturması için kimi kuruluşların yaptırdıkları düşük kiralı veya kira karşılığı olmayan konut. Lokavt : İşverenin işyerinde faaliyetin tamamen durmasına neden olacak şekilde, işçileri topluca işten uzaklaştırması. Lunapark : Açık havada ve geniş bir alanda geçici veya sürekli olarak kurulan, içinde dönme dolap, atlı karınca, nişan tahtası gibi oyun ve eğlence birimlerinin bulunduğu yer. M Maddi Varlık : Mal ve hizmet üretiminde kullanma, kiraya verme veya yönetim ihtiyaçlarında kullanma amacıyla edinilen ve genel olarak birden fazla raporlama döneminde kullanılan maddi duran varlıkları, ekonomik değer taşıyan ve herhangi bir üretim sürecinden geçmeden kendiliğinden var olan varlıklar ile stokları, öncelikli olarak üretim ve tüketim dışında stok değer olarak elde tutulan değerler. Mahalle : 1) Belediye sınırları içerisinde yer alan, ortak ihtiyaç ve öncelikleri benzer özellikler gösteren ve sakinleri arasında komşuluk ilişkisi bulunan insanların yaşadığı idarî birim. 2) Şehir ve kasabaların bölümleri olan, belediye meclisi ve mahalli idare kurulunun kararı ve valinin onamı ile kurulup kaldırılan, organları muhtar ile ihtiyar heyeti olan, tüzel kişiliği bulunmayan ve görevleri arasında belge onanması, bazı durumlarda bildirimde bulunulması gibi bazı hizmetler bulunan bir yönetim birimi. Mahalli İdare Birliği : Birden fazla mahallî idarenin, yürütmekle görevli oldukları hizmetlerden bazılarını birlikte görmek üzere, kendi aralarında kurdukları kamu tüzel kişisi. Mahalli İdareler Kontrolörleri : Asıl görevi yerel yönetimleri denetlemek olan, bunun yanında bakanın vereceği diğer denetim görevlerini de yapmakla yükümlü bulunan İçişleri Bakanlığı denetim elemanları. Mahalli Yerinden Yönetim (Yerel Yönetimler) : Yerel yönetimler kavramı, yerinden yönetim ilkesine göre kurulan ve işleyen yönetsel kuruluşları ve yönetim birimlerini anlatmak için kullanılmaktadır. Not: Yerel yönetimler, yöre halkının ihtiyaçlarını etkin bir şekilde karşılamak üzere, yerel topluluğa kamu hizmeti sağlayan ve yerel halkın kendi seçtiği organlarca yönetilen, yönetsel, siyasal ve toplumsal bir kurumdur. Bir başka ifade ile Adem-i Merkeziyet olarak da bilinen yerel yönetimler; devlet sınırları içinde yerleşmiş irili ufaklı insan topluluklarının (köy, kasaba, kent, vb) ortak ve yerel nitelikli ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla, belli bir hukuk düzeni içinde oluşturulmuş anayasal kurumlar. Mahalli Yönetim : Bkz: Yerel Yönetim. Mahfuz : Korunan, saklı tutulan. Mal Müdürü : Maliye Bakanlığının, ilçelerdeki mal işlerini yürütmekle görevli memuru. Malî Denetim : Kamu idarelerinin hesap ve işlemleri ile mali faaliyet, mali yönetim ve kontrol sistemlerinin değerlendirme sonuçları esas alınarak, mali rapor ve tablolarının güvenilirliği ve doğruluğuna ilişkin denetimi. Mali Kontrol Yetkilisi: Harcama talimatlarının kullanılabilir ödenek tutarına, tertibine ve ayrıntılı harcama programına uygunluğunu ve harcamaların bütçe ve gider kanunları ile diğer ilgili mevzuata uygunluğunu değerlendiren görevliler. Mali Özerklik : Yerel yönetimlerin, yeterli mali kaynaklara sahip olmaları anlamına gelmektedir. Not: Avrupa Yerel yönetimler Özerklik Şartının 9. Maddesinde bu hususta şu ifadeler yer almaktadır: “Yerel yönetimlere, ulusal ekonomi siyaseti içinde, kendi yetkileri çerçevesinde serbestçe harcayabilecekleri, kendilerine has, yeterli mali kaynak sağlanır. Yerel yönetimlerin mali kaynakları Anayasa ve yasalarla kendilerine verilen sorumluluklara orantılı olur. Yerel yönetimlerin mali kaynaklarının hiç değilse bir bölümü, yasal sınırlar içinde oranını belirleme yetkisine sahip oldukları yerel vergi ve harçlardan sağlanmalıdır.” Mali Tevzin : Merkezi yönetimle yerel yönetimler arasında hizmetlerin ve gelirlerin bölüştürülmesi. Mali Varlık : Kasada ve bankada bulunan nakit, çek ve döviz gibi hazır değerler, tahvil, senet ve bono gibi menkul kıymet ve varlıklar ile bütçe alacakları, kurum alacakları ve diğer alacaklar ile verilen iş ve personel avansları gibi karşı taraftan talep edilebilir nakit veya başka varlıklar. Mali Yükümlülük : Finansman için doğrudan veya mali araçlar kullanılarak yapılan iç ve dış borçlanmalar, bütçeden doğan borçlar, emanet yabancı kaynaklar, alınan avanslar, ödenecek vergi ve yükümlülükler gibi karşı tarafa devredilecek nakit ve varlıklar. Maliye Politikası : Bir ekonomide temel makroekonomik amaçlara ulaşmak için kamu harcamaları ve gelirlerinin büyüklük ve bileşiminde gereken değişiklikleri gerçekleştirmek. Maliyet – Fayda Analizi : Bir projenin getireceği faydanın, projenin gerçekleştirilmesi için gerekli maliyetine oranına, genel olarak fayda – maliyet analizi (FMA) denilmektedir. Malullük (Maluliyet) : Çalışma gücünün, kısmen ya da tamamen yitirilmesi. Malullük Aylığı : Sosyal Sigortalar tarafından veya emekli sandığından malulen emekliye ayrılmak mecburiyetine kalanlara ödenen aylık maaş. Mantar Kent : Nüfusu hızla artan yerleşim bölgesi. Manyetik Değerler ve Manyetik Haritalar : Yerin manyetik alanına ait her çeşit ölçüler ile bu ölçüleri ve bunlardan elde edilen bilgileri gösteren ürünler. Matrah : Vergilendirmede, verginin hesaplanması için saptanan değer ya da miktar. Matriks Organizasyon : işlevlere göre bölümlendirilmiş organizasyon üzerine, ürünlere göre bölümlendirilmiş organizasyonun yerleştirilmesiyle elde edilen yapı. Mazbut Vakıf : Vakıflar Kurumu tarafından yönetilen ve temsil olunan vakıflar. Meclis : Kurul, kabine, senato, divan, parlamento. Meclis Üyesi : Bkz. Belediye Meclis Üyesi. Megapol : Megapolis. Metropolü çevreleyen yoğun nüfuslu alan. (Örneğin; New York City ve onu çevreleyen New York, New Jersey ve Connecticut alanlarından oluşan bir bütün.) Memur : Mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, devletin, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevleri kamu erkini kullanarak yerine getirenler veya bu kuruluşlarda strateji ve genel politika tespiti, araştırma, planlama, programlama, yönetim ve denetim işlerinde görevli ve yetkili olanlar. Memuriyet Mahalli : 6245 Sayılı Harcırah Kanunu’na göre; memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahalleler ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup, belediye hizmetlerinin götürüldüğü veya kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerleri ifade eder. Menşe-İ Şahadetnamesi : Sağlık Raporu Mera : Hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yer. Merkez Üssü : Odak noktası yerin içinde, depremin enerjisinin ortaya çıktığı noktadır. Bu noktaya odak noktası veya iç merkez de denir. Gerçekte, enerjinin ortaya çıktığı bir nokta olmayıp bir alandır, fakat pratik uygulamalarda nokta olarak kabul edilmektedir. Merkezi İş Alanı : İmar planlarında yönetim, sosyo-kültürel ve ticari amaçlı yapılar için ayrılmış bölgedir. Bu bölgede büro, işhanı, gazino, lokanta, çarşı, çok katlı mağaza, banka, otel, sinema, tiyatro gibi sosyal kültürel tesisler, yönetimle ilgili tesisler, özel eğitim ve özel sağlık tesisleri ve benzeri yapılar yapılabilir. Merkezi Yönetim : Merkezi yönetim, yönetsel hizmetlerin merkezde toplanması ve bu hizmetlerin yürütülmesidir. merkez Ülkenin ve merkezin yönetiminin hiyerarşisi merkezden içindeki yönetim kuruluşlar tarafından tarafından tek elden yürütülmesini anlatan bu sistemde yönetim teşkilatı tektir. Bir başka değişle, hizmetlerin sunulması için gerekli yetkiler devlet merkezindeki yönetim tarafından kullanılmakta, tüm kararlar devlet tüzel kişiliği adına alınmaktadır. Hizmetleri yürüten memurlar ve diğer kamu görevlileri merkezden yönetime mensup oldukları gibi, hizmetin gerektirdiği gelir ve giderler de devlet bütçesinde toplanmaktadır. (Merkezi yönetim, uygulanması itibarı ile; coğrafi merkeziyetçilik ve örgütsel merkeziyetçilik olmak üzere iki ayrı yapıdan oluşur.) Meskun Alan : Bkz: Yerleşik Alan. Meskun Bina : Ticari amaç gözetmeksizin bir ya da birkaç insanın iş zamanı dışında barınma, dinlenme, uyuma amacıyla ikamet ettiği, imar planında bu amaca ayrılmış olan mesken. Meskun Mahal : Varsa üst ölçek planlarına uygun olarak imar planı ile belirlenmiş ve iskan edilmiş alan. Meslek Hastalığı : Sigortalının, çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple ya da işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici ya da sürekli hastalık, sakatlık ya da ruhi arıza halleri. Mesleki Eğitim : Fertlere, emek piyasasında geçerliliği olan bir işi yapabilmeleri için, gerekli meslekî bilgi ve davranışları kazandırarak, çok yönlü geliştirilen bir eğitim modeli, süreci. Metropol : Metropolis. Belli bir büyüklüğe ulaşmış, örneğin, nüfusu bir milyonu aşmış ve bir bölgenin en önemli kenti olarak nitelenebilen yerleşme. Bir metropolün çevresinde banliyö uzaklığında yerleşmeler bulunur. Metropoliten Alan : Metropoliten bölge. Bir metropol ile çevresinde bulunan, hızlı bir gelişme süreci içindeki yerleşmelerin oluşturdukları bütün. Metropoliten Şehir : Belli bir büyüklüğü, örneğin, nüfusu bir milyonu aşan şehir. Metruk : Terkedilmiş, kullanılmayan, ıssız, tamtakır, ücra, sahipsiz. Mevcut : Var olan, hazır bulunan. Mevcut Teşekkül : Bir yapı adasında inşa edildiği tarihte, yürürlükte olan hükümlere uygun olarak yapılmış olup da, halen o yerde uygulanması gereken plân ve mevzuat hükümlerine göre aynen veya ek veya değişiklik yapılmak suretiyle korunması mümkün olan yapılar. Mevzii İmar Planı : Mevcut imar planı sınırları dışında olup, bu planla bütünleşmeyen bir konumda bulunan alanlar üzerinde hazırlanan, sosyal ve teknik altyapı ihtiyaçlarını kendi bünyesinde sağlamış olan planlar. Mevzuat : Mevcut kanun ve kurallar. Mezat : Artırma ile yapılan satış. Mezkur : Zikredilmiş bulunan. Mıntıka : Bölge, yer, yetki alanı. Mimar : Yapıların tasarımını yapıp bunların uygulamasını yöneten sanat ve fen adamı. Mimar, bir yapının gerçekleştirilmesinde bu ekibin iş birliğinin yöneticisi durumu. Mimarî Proje Yarışması : Yaptırılması tasarlanan bir yapı konusunda en iyi düşünceleri derlemek ve projelerini hazırlayacak mimarı yada mimarlar grubunu seçmek üzere düzenlenen yarışma. Mimarlık : İnsanların yaşamasını kolaylaştırmak ve barınma, eğlenme, dinlenme, çalışma gibi eylemlerini sürdürebilmelerini sağlamak için mekanlar düzenleme sanatı; yapı sanatı. Misyon : İşletmenin veya bir kurumun ne yapmak ve hangi amaçla yapmak üzere kurulduğunun, kendisini nasıl görmek istediğinin ve varlık nedeninin yazılı ifadesi. Mizan : Ölçü. Mobbing : İşyerindeki psikolojik şiddet. Motel : Yerleşim merkezleri dışında, karayolları güzergahı, mola noktaları veya yakın çevrelerinde inşa edilen, müşterilerin konaklama, yeme-içme ve araçların park ihtiyacını karşılayan tesisler. Motivasyon : Belirli bir eylemi yerine getirmek için bir insanın bazı içsel ve dışsal faktörlerden aldığı güçle coşku, canlanma, davranışlarda kararlılık göstermesi ve davranışlarını yönetmesi. Muamele : İşlem. Muayene – Ruhsat ve Rapor Harcı : Belediye Gelirleri Kanununa göre, mevzuat gereğince alınması zorunlu veya isteğe bağlı görülen ve belediyeler veya onlara bağlı kuruluşlar tarafından düzenlenerek ilgilisine verilecek; muayene ve sağlıkla veya fenni konularla ilgili tahlillere ilişkin olup bu kanunda ayrıca harca tabi tutulmamış olan ruhsatlar, rapor ve belgeler için alınan harç. Muayyen : Belli olan. Muhammen : Tahmin edilen, oluşan ortalama değer. Muhasebe : İşletmenin varlıkları ve kaynakları üzerinde değişme yaratan ve para ile ifade edilen mali nitelikteki işlemlere ait bilgileri; kaydetmek, sınıflandırmak, özetlemek, analiz etmek ve yorumlamak suretiyle ilgili kişi ve kurumlara raporlar halinde sunan bir bilgi sistemi. Muhasebe Birimi : Kapsama dahil kamu idarelerine ait, gelir ve alacakların tahsili, gider ve borçların hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm mali işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanmasına ilişkin muhasebe hizmetlerinin yapıldığı birim. Muhasebe Politikaları : Muhasebe işlemlerinin kaydedilmesi, mali raporların hazırlanması ve sunulmasında kabul edilen ilke, kural, standart ve uygulamalar. Muhasebe raporlamasında Sistemi kullanılan : Mali işlemlerin defterler, muhasebeleştirme süreçlerinin tamamı. hesap yürütülmesinde, planları, iç kaydedilmesinde kontrol mekanizmaları ve ve Muhasebe Yetkilisi : Usulüne göre atanmış, muhasebe biriminin yönetiminden ve yetkili mercilere hesap vermekten sorumlu yöneticisi. Muhtar : Köy veya mahallenin yasalarla belirtilmiş işlerini yürütmek için o köy veya mahallede oturanların seçtikleri kimseler. Mutabakat : Anlaşmaya varma, hemfikir olma. Mücavir : Komşu olan; bitişik, yanında bulunan. Mücavir Alan : İmar mevzuatı bakımından belediyenin kontrol ve sorumluluğu altına verilmiş olan alanlardır. Belediye sınırına mücavir bulunan ve beldenin gelecekteki gelişimi veya turizmi ve tabii güzelliği bakımından korunması, yahut planlı olarak gelişmesi gerekli görülen alanlar. Mücbir : Zorlayıcı; zorlayan, mecburi. Mücbir Sebep : Önceden göz önüne alınmasına ve bunun sonucu olarak ortadan kaldırılmasına olanak bulunmayan ve dış bir etkiden ileri gelen olay. Müdahalenin Men'i : Taşınır veya taşınmaz bir mala karşı yapılan maddi el atma veya sataşmanın, ayni hakka dayanılarak önlenmesi. Müdür : İdare eden, yöneten. Müdür Muavini : Müdür Yardımcısı. Müdür Yardımcısı : Müdürün işlerine yardım eden, yokluğunda yetkileri üzerine alıp işleri yöneten kimse, müdür muavini. Müeyyide : Yaptırım; destek; hukuk kurallarının uygulanmasını sağlamak ve zorlamak için yasalara konulan hükümler; bir kuralın emir ve yasaklarına uyulmadığı zaman karşılaşılacak olan tepki. Mühür Fekki : Yetkili resmi idarece mühürlenerek kapatılan bir yerin izinsiz çalıştırılmaya devam edilmesi. Müktesep : Elde edilmiş, kazanılmış. Müktesep Hak : Kazanılmış hak. Hukuk kurallarına göre, bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilen, kamu düzenine aykırı olmamak üzere her yerde etkisini gösterebilen hak. Mülakat : Genellikle 20 ile 40 dakika arasında süren, yüz yüze görüşme şeklinde gerçekleşen ve çoğunlukla bir karara varmak amacıyla gerçekleştirilen bir iletişim ortamıdır. Mülga : Terk edilmiş. Mülhak Vakıf : 743 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş vakıflar. Mülki İdare : Yerel Yönetim. Mülki İdare Amiri : Yerel yönetimlerde en yüksek devlet memuru. İllerde Vali, İlçelerde Kaymakam. Mülkiyet Hakkı : Kişinin bir şey üzerinde sahipliğinden kaynaklanan haktır. Medeni Kanunun M. 683-703. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir. Münfesih : Dağılan, hükümsüz olan. Müruru zaman : Zaman aşımı; bir davanın açılması veya hükmün yerine getirilmesi için kanunen belirli zamanın geçmesi. Müsadere : Kanun gücü ile zorla alınan. Müstahsil : Üretici, yetiştiren. Müştemilat : Müştemilat. Bir şeyin içine aldığı şeyler. İçerisindeki şeyler. Eklentiler. Müşterek Mülkiyet : Birden çok kişinin, kanun veya hukuki işlem nedeniyle, bir mala, fiilen bölüşmedikleri belirli paylar oranında malik olmaları. Müşteri Odaklı Olmak : Yeniden yapılanma müşteri tatmininin temel faktör olduğu rekabet koşullarında müşteriyi temel alan bir yaklaşıma sahip olunmasıdır. Mütekabiliyet : Karşılıklılık. Mukabele-i Bilmisil Kanuna göre mütekabiliyet ilkesi: Yabancı ülkelerde Türk vatandaşlarına olumlu veya olumsuz nasıl bir uygulama yapılıyor ise o ülkenin Türkiye’deki vatandaşlarına aynı uygulamanın yapılması ilkesidir. Mütemmim : Tamamlayan. Mütemmim Cüz : Bütünleyici parça. Yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parça. Müteselsil : Takip eden, zincirleme. Zincirleme olarak ardarda sorumluluk. Alacaklının alacağını borçlulardan dilediğine başvurarak isteyebilme hakkı. Müzikhol / Taverna : Oturarak veya ayakta, kadehle içki ve yiyecek verilen, canlı veya cansız müzik yayını yapılan kapalı veya açık yer. N Nakil : Personelin görev, sorumluluk ve ücret derecesi bakımından birbirine benzer bir kadrodan aynı ya da başka bir yerdeki bir diğer kadroya atanması. Naklen Atama : Bir kamu idare ya da kurumundan veya biriminden bir diğerine geçerek çalışılması için gerekli işlem. Narh : Yiyecek maddelerine belediyenin koymuş olduğu fiyat. Nazım İmar Planı : Varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır. Nirengi : Ülke Jeodezik ağına dayalı olarak arazide tesis edilen ve harita yapımında kullanılan, önceden bulundukları yerler hesaplanmış olan ana yer kontrol noktalarıdır. Nirengi Değerleri : Her dereceden nirengilerin klasik veya uydu teknikleri ile elde edilmiş; referans yüzeyleri üzerindeki (coğrafi veya üç boyutlu) koordinatları ile projeksiyon (düz) koordinatlarıdır. Nitelik : Bir şeyi o şey yapan onu başka şeylerden ayıran özellik. Nivelman (Yükseklik – Kot) Değerleri : Her dereceden nirengiler ile muhtelif noktaların, klasik yöntemler veya uydu teknikleri ile elde edilmiş çeşitli yükseklik sistemlerindeki yükseklik değerleridir. Norm : Kural olarak benimsenmiş, yerleşmiş ilke veya kanuna uygun durum. Norm Kadro : Belirli kurallara göre işgücü gerekleri belirlendikten sonra bu gereklere uygun personelin seçimi, yerleştirilmesi, teşvik edilmesi, değerlendirilmesi, ücretlendirilmesi ve eğitimi suretiyle standart sayıda pozisyonun teşkili ve personelin tayini. Normal İş Süresi : Çalışma yaşamının tarafları için en uygun olan günlük ve haftalık iş süresi uzunluğu. Normal Kat : Zemin ve bodrum katların dışında kalan kat veya katlar. Not : Hemen ulaştırılması gerekli kısa haberleri iletmek amacıyla yazılan, kısa yazılar. Numune : Örnek, Suret. Nüfus : Bir şehir, bölge, ülke veya benzeri bir başka yerleşim biriminde yaşayan insan sayısı. Nüfus Dağılımı : Topluma yönelik hizmet ve etkinliklerin yer seçimini ve toprak kullanım biçimlerini etkileyen, nüfusun mekansal dağlımı. Nüfus Dinamiği : Doğum, ölüm ve göç olayları sonucunda nüfus içinde gerçekleşen sayısal ve yapısal değişim süreci. Nüfus İndeksi : Dolaylı araçlarla gerçekleştirilen, bir nüfusun büyüklüğü ya da diğer özellikleriyle ilgili tahmin. Nüfus Özellikleri : Yaş dağlımı, mekân dağılımı, gelir modelleri, hane halkı oluşumu ve büyüklüğü konusunda bilgi gibi, planlama açısından gerekli bir topluluğun nüfus yapısıyla ilgili olgular. Nüfus Patlaması : Ülke nüfusunda, genelde beklenmedik bir şekilde ve(ya) plân dışı gelişmelerin etkisiyle( göç gibi) ortaya çıkan ani ve hızlı artış. Nüfus Plânlaması : Nüfusu azaltmaya, çoğaltmaya veya aynı seviyede tutmaya yönelik plânlı programların bütünü. Nüfus Projeksiyonu : Geçmiş eğimlerin süreceği varsayımına dayanan, gelecekteki nüfusla ilgili öngörü. Nüfus Sayımı : Bir ülkedeki insanların resmi olarak belirli aralıklarla sayımı. Nüfus Yoğunluğu : Hektar başına düşen nüfus, nüfus kesafeti, yerleşme yoğunluğu. O–Ö Odak : Mihrak, fokus. Odak Alanları : Kurumun belirlediği ilkeler çerçevesinde misyonunu yerine getirebilmesi, vizyonuna ulaşabilmesi için fırsat-tehditler altında, güçlü ve zayıf yönlerini değerlendirerek çalışmalarında yoğunlaşması gereken kritik alanlardır. Olağanüstü Ödenek : Bütçenin düzenlenmesi, görüşülmesi ve onaylanması sırasında bütçede tertibi bulunduğu halde düşünülmeyen ve tertibi açılmayan, ancak yapılmasında zorunluluk bulunan yeni bir hizmet için alınan ödenek. Onay Belgesi : İhale suretiyle yapılacak alımlarda, kamu ihale mevzuatında standart form olarak belirlenen ihale onay belgelerini; diğer alımlarda ise alım konusu işin nev’i, niteliği, varsa proje numarası, miktarı, yaklaşık maliyeti, kullanılabilir ödeneği ve tertibi, alımda uygulanacak usulü, avans verilecekse şartlarını gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belge. Organik Geri Dönüşüm : Ambalaj atıklarının biyolojik olarak parçalanabilen kısımlarının kontrollü koşullar altında mikroorganizmalar aracılığıyla aerobik (kompostlama) veya anaerobik ortamda ayrıştırılarak (biyolojik metanlaştırma) stabilize organik atıklar veya metan gazının elde edilmesi. (Düzenli depolama organik geri dönüşüm kapsamına girmez.) Organize Sanayi Bölgesi : Sanayi Bakanlığı’nca kredi verilmek suretiyle ve toplu halde iş yeri olarak kullanılacak küçük sanat erbabı için imar planlarında ayrılan sahadır. Orman Haritası : 6831 sayılı Orman Kanunu ve mevzuatına göre düzenlenen orman kadastro haritalarını içerir. Orman Kadastrosu : Devlet ormanlarının, kamu tüzel kişiliklerine ait ormanların, özel ormanların ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayin ve tespit edilerek haritaya bağlanması işlemi. Orman Sınırı : Orman ile orman olmayan araziler arasındaki sınır. Ortak Alanlar : Binaların giriş holleri, ışıklıklar, hava bacaları, saçaklar, tesisat galerileri, açık ve kapalı merdivenler, yangın merdivenleri, asansörler, kalorifer dairesi, kapıcı dairesi, kömürlük, sığınak ve otopark gibi ortak kullanıma açık alanlar. Orto Foto Haritaları : Arazinin yükseklik farklarından ve resim alımındaki eğikliklerden dolayı oluşan hataların, diferansiyel olarak düzeltilmesi ile istenen harita ölçeğine getirilen fotoğrafik görüntünün üzerine grid çizgileri, kenar bilgileri ve yükseklik eğrileri gibi diğer bilgilerin eklenmesi ile elde edilen fotoğraf görünümündeki haritalar. Oryantasyon : Yeni çalışanlara organizasyonu ve kendi iş birimlerini tanıtmak ve işe alıştırmak için gerçekleştirilen aktiviteler. Oşinografi : Denizlerin fiziksel, kimyasal, jeolojik ve biyolojik özellikleriyle, bunlarla temasta olan toprak ve hayvanın jeolojik, fiziksel ve meteorolojik özellik ve birbirlerine olan etki kurallarını inceleyen bilim dalı. Otel / Hotel : Asıl fonksiyonları, müşterilerin geceleme ihtiyaçlarını sağlamak olan, bu hizmetin yanında yeme – içme, eğlence ihtiyaçları için yardımcı ve tamamlayıcı birimleri de bünyelerinde bulundurabilen tesisler. Otlak : Mera ile aynı niteliklere sahip yer. Otlatma Hakkı : Bir veya birden fazla köy veya belediyeye tahsis edilmiş olan mera, yaylak ve kışlaklarda, çiftçilerin her birinin müşterek otlatabileceği büyükbaş hayvan birimi. Otlatma Kapasitesi : Belli bir alanda ve eşit zaman aralıkları ile uzun yıllar bitki örtüsüne, toprak, su ve diğer tabii kaynaklara zarar vermeden otlatılabilecek büyükbaş hayvan birimi miktarı. Otlatma Planı : Mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlakların düzenli bir şekilde otlatılması ile ilgili olarak, otlatma mevsimini, otlatma kapasitesini, otlatma sistemini, otlatılacak hayvan cins ve miktarını, otlatmaya başlama ve son verme tarihleri gibi ayrıntıları belirleyen uygulama planı. Oturum : Meclisin bir günlük toplantı süresi içerisinde çeşitli aralar verilerek yapılan toplantıların her biri. Oyun Yeri : Kumar ve kazanç kastı bulunmamak şartı ile bilgi ve maharet artırıcı, beden veya zeka geliştirici nitelikteki oyunların oynandığı veya oynatıldığı, bu amaçla imal edilmiş otomatik, yarı otomatik, mekanik, elektronik oyun alet ve makineleri ile televizyon, video oyunları ve bunların benzerlerinin bulundurulup çalıştırıldığı yer. Ödeme Belgesi : Mahalli idarelerce, bütçeden yapılacak kesin ödemeler için düzenlenen Belediye, Bağlı İdare ve Birliklerin Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği ile İl Özel İdareleri, Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği ekleri Ödeme Emrini; ön ödeme suretiyle yapılacak ödemelerde ise anılan yönetmeliklerin ekleri Muhasebe İşlem Fişi. Ölçek : Arazideki bir büyüklüğün kağıt üzerine çizilebilmesi için kullanılan küçültme oranıdır. Ölçü ve Tartı Aletleri Muayene Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, Ölçü ve tartı alet ve vasıtaları ile ölçeklerin ilgili kanun ve tüzük hükümlerine göre belediyelerce damgalanması karşılığı alınan bedeldir. Ölüm Aylığı : Ölüm sigortasında aranan koşulları sağlayan sigortalının hak sahiplerine SSK tarafından bağlanan aylık. Ön Ödeme : Avans, kredi anlamına gelmektedir. Avans ve kredi ismi değiştirilerek Ön Ödeme halini almıştır. Not: 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu’nun 35. Maddesine göre; Harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla; ilgili kanunlarda öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi giderler ve her yıl merkezî yönetim bütçe kanununda belirlenecek tutarların altında kalan giderler için avans vermek veya kredi açmak suretiyle, ön ödeme yapılabileceği açıklanmıştır. Ön Proje : Belli bir yapının kesin ihtiyaç programına göre; gerekli arazi ve zemin araştırmaları yapılmadan, bilgilerin halihazır haritalardan alındığı, çevresel etki değerlendirme ve fizibilite raporları dahil elde edilen verilere dayanılarak hazırlanan plân, kesit, görünüş ve profillerin belirtildiği bir veya birkaç çözümü içeren proje. Öncü Deprem : Ana depremden önce meydana gelen küçük şoklar. Öngörülmeyen (Düşünülmeyen) Giderler Ödeneği : Bütçenin hazırlanması sırasında öngörülmeyen ve tahmin edilmeyen ve bütçede tertipleri bulunmayan hizmetler karşılığı konulan ödenek. Öngörünüm Bölgesi : Boğaziçi Kanununa göre, Boğaziçi sahil şeridine bitişik olan ve 22/07/1983 tarihli 1/1000 ölçekli imar uygulama planında gösterilen bölgedir. Önleyici Denetim : Hataları azaltmak ve böylece denetim gereksinimi azaltmaya yönelik çalışmalar. Önleyici Faaliyet : Öngörülen potansiyel bir probleme yönelik yapılan ve problemin tekrar etmesini engelleyecek iyileştirme faaliyeti. Ören Yeri : Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli uygarlıkların ürünü olup, topografik olarak tanımlanabilecek derecede yeterince belirgin ve mütecanis özelliklere sahip, aynı zamanda tarihsel, arkeolojik, sanatsal, bilimsel, sosyal veya teknik bakımlardan dikkate değer, kısmen inşa edilmiş, insan emeği kültür varlıkları ile tabiat varlıklarının birleştiği alanlar. Örf : Bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş davranış ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü. Yasalarla belirlenmemiş olan ve halkın kendiliğinden uyduğu gelenek, âdet. Töre. Örgütlenme : Beşeri, fiziksel ve teknik olanak ve araçları, işletmenin amaçlarını gerçekleştirecek şekilde düzenlemek ve hizmete koymak. Örgüt Şemaları : Örgüt yapısının bir iskeletini ortaya koyan grafiksel çizimler. Örgütsel Merkeziyetçilik : Bir konuda karar alma ve uygulama yetkisinin örgütün en üst otorite ve organlarında toplanması, orta ve alt kademe yöneticilere inisiyatif verilmemesidir. Özel Şartlara Bağlı Bölge Sınır : İskan sınırları içerisinde olup da inşa ve ifraz bakımından imar planı ya da raporu ile bir dizi özel şartlara bağlı bölgelerin sınırları. Özel Yapı : Resmi yapı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere ait yapılar. Özet Cetveli : Düzenleme sahasına giren kadastro, varsa imar parsellerinin tapu senedi miktarı, düzenleme sahasına giren ve girmeyen kısımları ile düzenleme ortaklık payları, varsa kamulaştırma ve bağış miktarları ile oluşan imar parselleri ve imar adalarının yüzölçümünü gösteren cetvel. Özgeçmiş : Kişilerin kendilerini, eğitim durumlarını, iş deneyimlerini anlattıkları yazılar. Özürlü : Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle, bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle normal yaşamın gereklerine uyamama durumunda olup; bağımsız hareket edebilmesi için yapılarda ve açık alanlarda özel fiziki düzenlemelere gereksinim duyan kişi. P P ve S Dalgaları: Kayaçlarda ve toprakta, 6 km/sn. suda ise 2 km/sn hızla hareket eden "P" dalgaları yani "Primer Dalgalar", yeryüzüne ilk ulaşan ve yıkıcı etkisi olmayan dalgalar. Bu dalgaları katıların içinde yaklaşık saniyede 3 km. hızla hareket eden "S" dalgaları izler. Hızlarının düşük olması, salınım frekanslarının düşük ve hareket genliklerinin daha büyük olmasıyla ilişkilidir. Bu durum; S dalgalarını P dalgalarına oranla daha tehlikeli ve yıkıcı yapar. Pansiyon : Konaklama tesisi olarak planlanıp inşa edilmiş olan, yönetimi basit, müşteriye yeme-içme hizmeti veren veya müşterilerin kendi yemeklerini bizzat hazırlayabilme imkanı olan konaklama tesisleri. Parklar : Kentte yaşayanların yeşil bitki örtüsü ile dinlenme ihtiyaçlarına cevap veren alanlardır. Îmar planındaki park alanlarının içerisinde park için gerekli başka tesisler gösterilmemişse, ancak büfeler, havuzlar, pergolalar, açık çayhane ve genel heladan başka tesis yapılamaz. Lüzumu halinde açık spor tesisleri yapılır. Parsel : İmar parselleri oluşturmak amacıyla, parseller içerisinde yol, meydan, yeşil alan, park, otopark vb. kamu hizmetlerine ayrılan yerlerden herhangi birini veya birkaçını kapsayacak şekilde yapılan taşınmaz malları ayırma işlemi. Parsel Cephesi : Parselin üzerinde bulunduğu yoldaki cephesidir. Köşe başına rastlayan parsellerde geniş yol üzerindeki kenar, parsel cephesidir. İki yolun genişliklerinin eşit olması halinde dar kenar, parsel cephesi. Parsel Derinliği : Parsel ön cephe hattına arka cephe hattı köşe noktalarından indirilen dik hatların uzunluklarının ortalaması. Parsel Numarası : Bir ada içindeki parsellere, her ada için (1) den başlayarak verilen numara. Parselasyon Plânı : İmar plânının araziye uygulanmasından sonra yapılacak röleve ölçülerine göre boyut değiştirmeyen paftalar üzerinde çizilen, durumunu gösteren ve tapuya tescil işlemlerine esas alınan plân. kesin parselasyon Part-Time (Kısmi) Çalışma : İşgören ile işveren arasında karşılıklı anlaşma ile oluşan ve normal iş süresinden daha kısa süreli, düzenli ve sürekli çalışması. Patojen Atık : Hastalık yapıcı etken taşıyan atıklar. Patolojik Atık : Patojen olan veya olma riski taşıyan organlar, vücut parçalar, hayvan cesetleri, kan ve vücut sıvıları. Pavyon : Genellikle geceleri faaliyet gösteren, gazino özelliği taşımakla birlikte kadınların konsomasyon yapabildiği müzikli-içkili eğlence yeri. Paydaş : 1) Bir bütünün belli bir kısmından (paydan) yararlanan; hissedar. 2)Kurumun hedeflerine ulaşmasında ve faaliyetlerinde ilgisi olan kişi veya kurumdur. 3)Kurumdan doğrudan veya dolaylı olarak, olumlu veya olumsuz yönde etkilenen kişi, grup veya kurumlardır. Pazarlık Usulü : İlgili Kanunda belirtilen hallerde kullanılabilen, ihale sürecinin iki aşamalı olarak gerçekleştirildiği ve idarenin ihale konusu işin teknik detayları ile gerçekleştirme yöntemlerini ve belli hallerde fiyatı isteklilerle görüştüğü usul. Performans : Amaçlara/hedeflere ulaşım çabalarının etkinlik ve verimlilik seviyesidir. Bu tanıma paralel olarak, belediyeler açısından performans; belediyelerin belirlediği stratejik amaçları gerçekleştirmek üzere giriştikleri faaliyetlerin ve personelin iş ve işlemlerinin sonucunun etkinlik ve verimlilik açısından belirlenmesi, böylece belediyenin genel olarak başarısının tespit edilmesi olarak tanımlanabilir. Performans Denetimi : Yönetimin bütün kademelerinde gerçekleştirilen faaliyet ve programların plânlanması, uygulanması ve kontrolü aşamalarında ekonomikliğin, verimliliğin ve etkililiğin denetlenmesi. Performans Ölçümü : Performans ölçümü, kurumun bir bütün olarak genel çerçevede ve ayrıca çalışanlar, süreçler ve birimler yönünden çalışmalarını değerlendirmek için oluşturduğu ölçüm modelidir. Performans Planlama : Performans seviyesinin artırılması için gereken çalışmaların yapılması. Pergola : Ahşap dikmeler ve sık kirişleme (mertekleme) ile yapılan, üzerine yeşillik sardırılan gölgeliktir, çardak. Personel : Bir hizmet veya kuruluşun görevlileri, bir iş yerinde çalışanların tümü. Peyzaj Mimarisi : Bahçe mimarlığının günümüzdeki tanımı; bir toprak parçasını bitki, su, taş gibi doğa öğeleri ile düzenleme sanatı. Piknik ve Eğlence (Rekreasyon) Alanları : Kentin açık ve yeşil alan ihtiyacı başta olmak üzere, kent içinde ve çevresinde günü birlik kullanıma yönelik ve imar planı kararı ile belirlenmiş; eğlence, dinlenme, piknik ihtiyaçlarının karşılanabileceği lokanta, gazino, kahvehane, çay bahçesi, büfe, otopark gibi kullanımlar ile, tenis, yüzme, mini golf, otokros gibi her tür sportif faaliyetlerin yer alabileceği alanlar. Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı : Doğrudan temin usulüyle yapılacak alımlarda; alımı yapmakla görevlendirilen kişi veya kişilerce yapılan piyasa fiyat araştırması sonucunda alınan teklifleri, uygun görülen fiyat ile yükleniciyi gösteren ve söz konusu kişi veya kişilerce imzalanan tutanak. Plaj / Havuz : Deniz, göl veya nehir kıyısında veya yüzme havuzu şeklinde, dinlenme veya eğlence amaçlı olarak içinde soyunma, giyinme ve duş alma imkanı bulunan yerler. Plan : Belli bir yerin bir ölçekte kuşbakışı çizimi. Plan ve Proje Tasdik Harcı : Proje tasdik işlemleri karşılığı belediyece alınan harç. Plankote : Parsel bazında ya da belirli bir alan üzerinde sabit bir noktaya bağlanarak ya da itibari olarak belirli aralıklarla arazi kotlarını alıp, üzerindeki mevcut ağaç vb. tesislerin tersim edilerek belirli ölçekte çizilip hazırlanması. Poligon : Nirengi ağına dayalı olarak arazide tesis edilen ve harita yapımında kullanılan, önceden bulundukları yerler hesaplanmış olan ikinci derecede yer kontrol noktaları. Popüler Kültür : Yaşadığımız günlük hayattaki spor, müzik ve sinema gibi bizi etkileyen faaliyetler bütünü. Pozisyon : Hizmet akdi ile sözleşmeli olarak istihdam edilen personelin hizmetini ifa etmesini sağlamak amacıyla ödev, hak, yetki ve sorumlulukları belirlenmiş görev mevkii. Prefabrike Yapı : Birleştiklerinde bir taşıyıcı sistemi meydana getiren ve atölyelerde önceden imal edilmiş olan betonarme veya öngerilmeli betonarme kısımlardır. Prim : İşçinin bireysel olarak veya bir grup içinde üstün çaba göstererek başarılı bir şekilde yapmış olduğu işi ödüllendirmek için ödenen ek bir ücrettir. Proje : Bir yapının gerçekleştirilebilmesi için gerekli plan, kesit, görünüş gibi çizimlerin tümü. Proje Müellifi : Projeyi tasarlamış olan ve bu nedenle telif haklarına sahip bulunan (mimar). Projesine Aykırı İnşaat : Kendi arsası üzerine belediyeden usulüne uygun inşaat ruhsatı alarak başlanılan, ancak tasdikli projesine uymadan değiştirilerek yapılan inşaatlar. Puantaj : Bir şeyin denetlendiğini veya görüldüğünü belirtmek için işaretleme, işaret koyma. R Rapor : Bir konu ya da bir sorun nedeniyle yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, ilgili yerlere bilgi vermek amacıyla yazılan yazılar. Raportör : Üstleri tarafından havale edilen konularda araştırmalar yapan, raporlar hazırlayan kişi. Rayiç : Sürüm değeri; geçerli olan. Rayiç Değer : Varlık ve yükümlülüklerin değerleme günündeki normal alım satım değeri. Raylı Sistem : Ray üzerinde hareket eden banliyö treni, otoray, hafif ve hızlı tramvay, tünel, metro, füniküler, teleferik gibi toplu taşıma ve ulaşım sistemleri. Re’sen : Doğrudan, kendiliğinden; herhangi bir talebe gerek olmaksızın. Rehabilitasyon : Esenlendirme olarak da ifade edilebilecek kavram; onarma, yeniden kazandırma, alıştırma yönünde; tıbbi, mesleki ve sosyal bir içerikle irdelenebilir. Sakatlanan yetenekleri onarmak, yeniden kazandırmak ve kişiyi sakatlığı ile birlikte yaşamaya alıştırmak. Rekreaktif Alanlar : Halkın eğlence ve dinlenme gereksinimlerini karşılamaya dönük, açık olarak düzenlenen oturma ve yemek yerleri, yemek pişirme yerleri, çeşmeler, oyun ve açık spor alanları, açık gösteri alanları ve yeşil bitki örtüsü bulunan alanlar. Re-Organizasyon : Bkz. Yeniden Yapılanma. Resmi Belge : Kamu kurum ve kuruluşlarının kendi aralarında veya gerçek ve tüzel kişilerle iletişimlerini sağlamak amacıyla oluşturdukları, gönderdikleri veya sakladıkları belirli bir standart ve içeriği olan belgeler. Resmi Bilgi : Kamu kurum ve kuruluşlarının kendi aralarında veya gerçek ve tüzel kişilerle iletişimleri sırasında metin, ses ve görüntü şeklinde oluşturdukları, gönderdikleri veya sakladıkları bilgiler. Resmi Bina : Genel, katma ve özel bütçeli idarelerle, il özel idaresi ve belediye'ye veya bu kurumlarca sermayesinin yarısından fazlası karşılanan kurumlara, kanunla veya kanunun verdiği yetki ile kurulmuş kamu tüzel kişilerine ait bina ve tesisler. Resmi Gazete : Başbakanlık tarafından çıkarılan ve kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin, tüzüklerin ve bazı yönetmeliklerin yayımlandığı gazete. Resmi Kurum Alanları : Kamu hizmetlerinin görülmesi, toplumun sosyal donatı ve teknik altyapı ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla ayrılmış ve kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edilmiş alanlar. Resmi Yapı : Genel, katma, özel bütçeli idarelerce sermayesinin yarısından fazlası bu kurum veya idarelerce karşılanan kurumlara ait olan ve kamu hizmetine tahsis edilen yapılar. Resmi Yazı : Kamu kurum ve kuruluşlarının kendi aralarında veya gerçek ve tüzel kişilerle iletişimlerini sağlamak amacıyla yazılan yazı, resmî belge, resmî bilgi ve elektronik belge. Restitüsyon Projesi : Kültür varlıklarının ve yakın çevresinin analizi, benzer yapılarla karşılaştırılması, özgün veya belli bir döneme ilişkin belgeleri ve çizimleri olan öneri projesi. Restorasyon Projesi : Kültür varlıklarının onarımı, özgün işlevi ve yeni kullanımı için getirilen müdahale biçimlerinin rapor ve projesi. Revizyon İmar Planı : Gerek nazım ve gerekse uygulama imar planlarının ihtiyaca cevap vermediği ve uygulamasının problem olduğu durumlarda, planın tümünün veya büyük bir kısmının plan yapım teknikleri uygulanarak yenilenmesi sonucu elde edilen planlar. Richter Ölçeği : Depremin büyüklüğünü tanımlayan matematiksel bir formül. Röleve : Bir yapının bütün boyutlarını ölçerek o yapının plan, kesit ve görünüşünü yeniden çıkarmaya denir. Röleve Projesi: Kültür varlıkları ve yakın çevresinin mevcut durumlarının rapor ve ölçekli projesi. Röperli Kroki : Ada veya parsellerin yeri değişmeyen sabit tesislere bağlı olarak zeminden alınan ölçülerinin yazılı olduğu kroki. Ruhsat : İzin, müsaade, yetkinlik. Ruhsat Projesi : Yapıya başlama izni alabilmek üzere belediyeye verilen kesin proje veya uygulama projesi. Rücu : Geri dönme. Rüçhan : Öncelik; üstünlük; imtiyaz. Rüsum : Resimler; devlet dairelerinde ve diğer kamu kuruluşlarında görülen hizmet ve harcamaların karşılığı olarak alınan vergiler. S–Ş Saçak Seviyesi : Binaların son kat tavan döşemesi üst kotu. Sağlık Belgesi Harcı : Belediye Gelirleri Kanununa göre, yaptıkları işler ve gördükleri hizmetler dolayısıyla özel mevzuatı gereğince, belediyelerden sağlık belgesi almak mecburiyetinde olan kişilere verilecek bu tür belgeler ile bunların belli aralıklarla yenilenmeleri karşılığı alınan harç. Sağlık Koruma Bandı : Müessesenin çevreye olan zararlı etkisi dikkate alınarak, tesis etrafında ve(ya) ilgili mevzuata göre gerekli ise ünite, tank, depo vb. etrafında bırakılması gereken iskan dışı alanı. Sahil Şeridi : Deniz, tabiî ve sunî göllerin kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alan. Sakat : Fiziksel ya da düşünsel yeteneklerde bir eksiklik, bozukluk ya da yoksunluk bulunan kişi. Sanayi Alanı : İmar Planlarında her türlü sanayi tesisleri için ayrılmış bölgeler. Sanayi Bölgesi : İmar planlarında her türlü sanayi tesisleri için ayrılmış alanlardır. Bu bölge içerisinde amaca göre hizmet görecek diğer yapı ve tesisler de yapılabilir. Sanayi Sitesi : Belirli üretim alanlarında çalışan küçük ve orta büyüklüklerdeki sanayi kuruluşlarının toplu olarak bulundukları, öncelikle kendi çalışma türünde kurulan tesisleri kapsayan site. Sathi Kaplamalar : Asfaltın (bitüm) bağlayıcı malzeme olarak yüzeye yerleştirilip, hemen sonra bunun üzerine agreganın serilip sıkıştırılmasıyla yapılır. Karıştırma söz konusu değildir. Saydamlık : Bkz: Şeffaflık. Sayısal Harita : Değişik yöntem ve cihazlarla doğrudan sayısal olarak veya mevcut çizgisel haritalardan sayısallaştırıcılar kullanılarak elde edilen, çeşitli standart veya formatlarda vektör veya raster yapıdaki sayısal değerler ile bunların işlenmesi, zenginleştirilmesi veya genelleştirilmesi ile elde edilen, çeşitli katmanlara ayrılabilen sayısal bilgilerdir. Sayıştay : Devletçe harcanan paranın hesaplarını denetleyen yüksek kurul. Sayıştay Denetimi : Sayıştay tarafından yapılan düzenlilik ve performans denetimi. Sayman (Muhasip) : Gelirleri toplama, nakit ve malları saklama, giderleri hak sahiplerine ödeme ve teslim ve bu işlere ilişkin her türlü göndermeler ile bunlara bağlı bütün nakit ve mal işlemleri yapan ve Sayıştay’a yönetim dönemi hesabı verenler. Sayman Mutemedi : Veznedar, tahsil memuru, tahsildar, ambar memuru, tevzi memuru, şehbender, kançılar gibi adlarla sayman adına ve hesabına geçici olarak almaya ve harcamaya yetkili memurlar. Seçici Yıkım : Konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların yıkımı öncesinde ve sırasında içindeki yabancı ve geri kazanımı mümkün olmayan maddelerden ayıklanması ve yıkımın belirli ölçülerde ve kontrollü olarak yapılması. Sel : Normalde kuru olan yerlerin yağışlara bağlı olarak yükselen yüzey suları, gel– git olayları veya nehir yükselmesi nedeniyle geçici bir süre sular altında kalması. Sembol : İnsanların iletişimde kullandıkları, anlam ifade eden her şey. Sendika : İşçi ve işverenlerin kendi hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek üzere oluşturdukları, örgütlendikleri sınıfsal ve toplumsal örgütler. Serbest Bölge : İhracatı, yatırım ve üretimi artırmak, yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak, ekonominin girdi ihtiyacını ucuz ve düzenli şekilde temin etmek, dış finansman ve ticaret imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere mal ve hizmetlerin üretilip satıldığı, arazi kullanımı ve işletilmesi özel mevzuat hükümlerine tabii bölge. Serbest Meslek Erbabı : Serbest meslek faaliyetini (avukatlık, doktorluk, muhasebecilik gibi) bağımsız, bir işverene tabi olmadan ve sürekli olarak yapanlar. Servis İstasyonu : Karayolunda seyreden araçların bakım – onarım, yağlama ve yıkama gibi işlerin yapıldığı tesislerdir. Bu istasyonların akaryakıt sağlayacak şekilde düzenlenmiş olanları akaryakıt istasyonu sayılır ve akaryakıt istasyonu ile ilgili hükümler uygulanır. Sıhhi İşyerleri : Halkın yiyip içmesine, taranıp temizlenmesine, yatıp kalkmasına, eğlenmesine mahsus yerler. Sicil : Defter ve kütük anlamına gelir. Sicil Amiri : Memurlar hakkında sicil raporu vermeye yetkili amir. Sicil amirleri, kurumlarca, Devlet Personel Başkanlığının olumlu görüşü alınmak suretiyle, genel yönetmeliğe uygun olarak hazırlanacak yönetmeliklerle belirlenir. Kurumların taşra teşkilatlarında bulunan memurların sicil amirleri vali ve kaymakamlardır. Sicil Raporu: Sicil amirlerinin,mesleki ehliyetin belirlenmesini sağlayan soruları not usulüyle, şahsiyetle ilgili konuları mütalaa şeklinde değerlendirerek memurların mesleki ehliyetleriyle şahsi meziyet ve kusurlarını belirledikleri form. Sismik Boşluk : Bir fay hattının daha önce deprem meydana getirmiş ancak belirli bir süredir hareketsiz olan kısmıdır. Uzun süreli hareketsizlikler ileride güçlü bir deprem olacağı ihtimalini arttırır. Sismoloji : Depremin nasıl oluştuğunu, deprem dalgalarının ne şekilde yayıldıklarını, ölçü aletleri ve yöntemlerini, kayıtların değerlendirilmesini ve deprem ile ilgili diğer konuları inceleyen bilim dalı. Sistem : Belirli bir amacı bulunan, çeşitli parçalardan oluşan, parçaları arasında düzenli ilişkiler bulunan, ayrı ayrı parçaların ve sistemin tümünün dış çevre ile ilişkisi bulunan bir bütün. Sit : Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü olup, yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal yaşama konu olmuş veya önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmış tabiat özellikleri ile korunması gerekli alanlar. Sivil : Askeri yani üniformalı olmayan anlamında kullanılır. Batı dillerinden Türkçe'ye geçen bu kelime, etimolojik olarak her ne kadar medenî ve medeniyet kavramlarını karşılıyor ise de, modern hayatta silahlı güçlere (asker – ordu – polis – militan örgütler) karşıt olarak millî bir topluluğun üyesi olarak ele alınan vatandaş ve(ya) onun konumunu karşılayan bir kavram olarak kullanılmaktadır. Sivil Savunma : Tabii afetlerden doğabilecek tehlikelere karşı sivillerin hayatını – mülkiyetini ve üretim araçlarını korumaya yönelik organizeli hazırlık. Ülkenin karadan, havadan, denizden ve özellikle de nükleer silahlarla saldırıya uğraması halinde sivil halkı korumaya yönelik tedbirler. Harp veya tabiî âfet (zelzele, fırtına, sel felaketi vb.) gibi olağanüstü durumlarda halkın, can ve mal kaybının önlenmesi için alınan önlemlerin bütünü. Sivil Toplum : Çok yaygın ve değişik hükümet dışı örgüt ve kuruluşlarda teşkilatlanan veya bunlara katılan insanlar. Sivil Toplum Örgütleri (STK) : (Civil Society Organization) Sivil toplum üyeleri, yani vatandaş – yurttaş tarafından meydana getirilen gönüllü kuruluşlar. Belirli hedeflere kavuşabilmek için, hür bir ortamda teşkilatlanabilmiş insanlar ve(ya) sosyal gruplar. Siyasi Yerinden Yönetim : Eskiden ‘siyasi adem-i merkeziyet’ denilen bu sistem, daha çok, federal devletlerde, anayasalarca, ulusal kimliğe sahip olmayan yerel birimlere tanınmış olan özerk ya da yarı özerk statüye dayanan bir yönetim biçimidir. Not: ABD, Almanya, İsviçre gibi ülkeler bu sistemle idare edilmektedir. Bu sistemde yerinden yönetim kapsamında oluşturulan eyalet, kanton ve benzeri adlarla anılan yönetim birimlerinin kısmi de olsa yerel mahiyette yasama, yargı alanında yetkileri bulunmaktadır. Son Kat : Çatı altında bulunan normal katların en üstte olan katı. Sosyal : Toplumla ilgili, toplumsal, içtimaî. Sosyal Altyapı : Kent insanlarının ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla; imar planlarında ayrılan eğitim, sağlık, dini tesis alanı, yeşil alan, otopark alanları. Sosyal Analiz : Sosyal Fayda – Maliyet analizinde gelir dağılımına etkinin göz önüne alınması. Sosyal Belediyecilik : Mahalli idareye sosyal alanlarda planlama ve düzenleme işlevi yükleyen bir modeldir. Bu çerçevede; kamu harcamalarını konut, sağlık, eğitim ve çevrenin korunması alanlarını kapsayacak şekilde, sosyal amaca kanalize eden; işsiz ve kimsesizlere yardım yapılması, sosyal dayanışma ve entegrasyonun tesis edilmesi ile sosyo – kültürel faaliyet ve çalışmaların gerçekleştirilebilmesi için gerekli olan altyapı yatırımlarının yapılmasını öngören; bireyler ve toplumsal kesimler arasında zayıflayan sosyal güvenlik ve adalet mevhumunu güçlendirmeye yönelik olarak mahalli idarelere sosyalleştirme ve sosyal kontrol işlevleri yükleyen bir modeldir. Sosyal Bütünleşme : İktisadî büyüme ve gelir dağılımında adâleti sağlamak hedeflerinden sonra sosyal gelişmenin üçüncü hedefidir. Kişilerin, birden fazla grubun veya sosyal alt grupların, belirli hedeflerin gerçekleştirilebilmesi maksadıyla, önceki hususiyetlerini ve davranış biçimlerini terk ederek, yeni ve ortak bir kimlikte buluşmaları. Sosyal Çevre : Aile, akraba, komşular ve bireyin içinde bulunduğu toplum. Sosyal Devlet : Sosyal siyaseti, kendi başına veya katılımcı demokrasi çerçevesinde sivil toplum örgütleri ile birlikte uygulayan devlet. Sosyal siyasetin unsurlarından olan sosyal güvenlik yöntemlerinin her hangi birisini, bir kaçını veya hepsini, toplumun bütün kesimlerine, değişik sosyal gruplara ve özellikle muhtaçlara yönelik uygulayan bir devlettir. Sosyal Fayda : Planlanan ve hayata geçirilen bir sosyal faaliyetin – etkinliğin – hareketin – programın olumlu neticelerinden, hedef grup veya kitlenin, maddî veya manevî yönleriyle istifade etmesi – menfaat (yarar) sağlamasıdır. Sosyal Fayda Maliyet Analizi : Projelerin sosyal faydası ile maliyetlerinin karşılaştırılması. Literatürde, iki tür SFMA yöntemi vardır. İlkinde gelir dağılımına etkileri dikkate alınmazken, diğerinde bu etkiler içerilmektedir. Sosyal Güvenlik Sistemi : Bir toplumda yaşayan bireylerin sosyal güvenliklerini sağlamak üzere devletçe düzenlenen kurumlar topluluğu. Sosyal Rehabilitasyon : Kişinin; duygu, düşünce ve davranışların onarılarak iyileştirilmesi, toplumsal ilişkilerinin güçlendirilmesi ve bu yolla toplumsal yaşama hazırlanması. Sözleşmeli Personel : Devletin, kamu iktisadi teşebbüslerinin ve diğer kamu tüzel kişilerinin yürütmekle yükümlü oldukları ve memurlarca yerine getirilmesi gerekmeyen kamu hizmetlerinin ifası amacıyla, bu Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde sözleşme ile tam zamanlı veya kısmi zamanlı olarak çalıştırılan ve işçi sayılmayan personel. Spor Ve Oyun Alanları : Spor ve oyun ihtiyaçlarını karşılayan alanlardır. Bu alanlarda kent ölçekleri hiyerarşisine göre gerekli spor ve oyun alanları bulunur. Bunlar futbol, basketbol, voleybol, tenis, yüzme, atletizm, buz pateni v.b. gibi spor faaliyetlerini ihtiva eden açık ve kapalı tesis alanları. Stabilize : Düz, engebesiz, pürüzsüz duruma getirmek. Sağlamlaştırmak. Standardizasyon : Uluslararası Standardizasyon Örgütü'nün (ISO) tanımına göre; belirli bir faaliyetten ekonomik fayda sağlamak üzere, bütün ilgili tarafların katkı ve işbirliği ile belirli kurallar koyma ve kuralları uygulama işlemi. Statü : Bireyin toplum içindeki pozisyonu. Strateji : 1) Bir amaca ulaşmak için eylem birliği sağlama ve düzenleme sanatıdır. 2) Yeniliği, ilerlemeyi ve işletmenin çevreye uyumunu sağlayan hareket tarzı. Stratejik Planlama : 1) Stratejik Planlama, amaç ve hedeflere ulaşabilmek amacıyla gerekli olan strateji ve politikaların belirlenme sürecidir. Stratejik planlama, örgütün ne olduğu, ne yaptığı ve neyi yaptığına şekil veren ve yol gösteren kararları ve eylemleri üretmek için disipline edilmiş çabalar bütünüdür. 2) Bir örgütün misyonunun ve geleceğe yönelimli, uzun ve kısa dönemli performans hedeflerinin ve stratejilerinin bir taslağının oluşturulmasıdır. Stratejik Yönetim : Uzun vadede organizasyonel performansı istenen ölçüde geliştirebilmek için misyon, amaç ve hedef belirleme, bu çerçevede alternatif stratejiler oluşturma, en uygun stratejiyi seçme, uygulama ve doğrulama ile bu kapsamdaki ayarlamaları gerektiği zamanda yapma çalışmalarını kapsayan bir yönetim yaklaşımıdır. Stres : 1) Gerginlik. 2) Bir kişinin kendi istekleri ile çatışan, onu zorlayan ve aynı zamanda fırsatlar da sunan, bir dinamik durumla karşı karşıya kalması ve sonucun kendisi için hem belirsiz hem de önemli olması. 3) Birey üzerinde, karşı koyma yeteneklerini ve kaynaklarının aşan istekler olduğunda ortaya çıkan, bireysel özelliklerin ya da psikolojik süreçlerin de dolaylı olarak etkilediği, fizyolojik ya da psikolojik tepkiler bütünü. Su Kaynakları Yönetimi : Su kaynaklarının sağlanması, kullanılması, korunması ve dağıtım gibi etkinlikleri içeren yönetim. Su Kirliliği : Suyun yararlı kullanımını etkileyecek miktarlarda kimyasal, fiziksel ya da biyolojik maddelerin katılmasıyla kalitesinin bozulması. Su kirlenmesinin en yaygın kaynakları; yetersiz evsel atık su arıtma tesisleri, endüstriyel atıkların boşaltılması, yüzeysel akış, madencilik faaliyetleri ve sulamadır. Su Koruma : Konutların, sanayinin ve tarımın tükettiği su miktarının azaltılmasına yönelik programlar ve yöntemler. Uygulama örnekleri genellikle yüzeysel akışın yeniden kullanılması, rezervuarlardaki buharlaşmanın azaltılması ve yeniden işlenmiş suyun endüstriyel amaçlarla kullanılması gibi alanlarda görülür. Çifte boru tesisatı sisteminin, gelecek yıllarda suyun yeniden işlenme yüzdesinin artması sonucunu doğurması beklenmektedir. Su Sağlama Sistemi : İçme suyunun kaynaktan tüketiciye kadar toplanması, işlenmesi, depolanması ve dağıtımı. Su Sertliği : Suda kalsiyum karbonat ve diğer kimyasal maddelerin bulunmasından kaynaklanan sertlik. Su Tesisleri Harcamalarına Katılma Payı : Belediye Gelirleri Kanununa göre, belediyelerce veya belediyelere bağlı müesseselerce beldede aşağıdaki şekillerde su tesisleri yapılması halinde, dağıtımın yapıldığı saha dahilindeki gayrimenkullerin sahiplerinden alınan bedel. Su Toplama : Hidroelektrik enerji üretimi, içme suyu sağlanması ya da sulama gibi amaçlarla su toplanması ve depolanması. Su Toplama Havzası : Yağış sularının belirli bir çıkışa doğru sürekli olarak aksanını sağlayan arazi parçası. Su Tutma Havzası : Yağış sularını alıp toplayan drenaj havzası. Su Ürünleri : Denizler, iç sular ve suni olarak yapılmış havuz, baraj, gölet, dalyan ve çiftlik gibi tesislerden tabii veya suni olarak istihsal edilen, yetiştirilen su bitkileri, balıklar, süngerler, yumuşakçalar, kabuklular, memeliler, sürüngenler gibi canlılarla bunlardan imal edilen ürünler. Su Ürünleri Hali : Belediyeler ya da gerçek veya tüzel kişiler tarafından bu Yönetmelikte yer alan hususlara ve projesine uygun olarak kurulan, su ürünlerinin açık artırma ile toptan satışının, muhafazasının, kalite, hijyen ve sağlık kontrolünün ve dağıtımının yapıldığı, kapasitesi 10 ton/gün ve üzeri olan yerler. Su Ürünleri Müstahsilleri : Ticari amaçla deniz ve iç sularda su ürünleri istihsal eden kaptan, balıkçı reisi, balıkçı ve tayfa gibi gerçek kişiler ile tüzel kişileri, bunların ortak ve çalışanları ile su ürünleri yetiştiricileri. Su Ürünleri Toptan Satış Merkezi : Su ürünleri hali bulunmayan beldelerde, su ürünlerinin, bu amaçla ayrılan alanlarda, ilgili Yönetmelikte yer alan şartlara uygun olarak, kontrollü toptan satışının yapıldığı, kapasitesi 10 ton/gün'e kadar olan yerler. Subsidiarity : Bkz: Hizmette Vatandaşa Yakınlık. Sundurma : Yağmur veya güneşten korunmak için bir kapı üstüne ya da duvar önüne yapılan saçak. Sübvansiyon : Devletin, fiyat politikası sonucu olarak meydana gelen kamu kuruluşun zararları karşılaması, toplumsal fayda gözetilerek üretim ya da hizmetin gelişimi için dolaylı, dolaysız ödeme yapması. Sükna Hakkı : Bir evde oturmak, yahut onun bir kısmını işgal etmek hakkıdır. Bu hak başkalarına devredilemez ve mirasçıya geçmez. (Medeni Kanunun 748-750. maddelerinde düzenlenmiştir.) Sürdürülebilir Kalkınma : Hayatın sürdürülebilirliğini temin etmek, insanlığa hayat alanı sunan çevresel gelişme ile hayatın kalitesini artırmayı hedefleyen iktisadî kalkınma arasında bir uyumun, sağlıklı bir köprünün tesisi. Süreç : Aralarında birlik olan veya belli bir düzen içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay veya hareketler dizisi, oluşum. Sürveyan : 1) Bir eğitim alanında veya bir çalışma ortamında gözetmen olarak çalışan kişi. 2) Görevlendirildiği şantiyede yapı denetimini üstlenen kuruluş veya kişilerin, direktifleri ile yapının fen, sanat ve sağlık kurallarına uygun olarak yapılabilmesi için, yapı ile ilgili inşaat, tesisat, imalat, tadilat, tamirat ve her türlü inşaat işlerinden sorumlu olan ve aldıkları eğitime göre teknik öğretmen, yüksek tekniker, tekniker, teknisyen unvanını taşıyanlar ile 3308 sayılı Kanuna göre ustalık belgesi alan fen adamı. Sterilizatör : Malzemelerin sterile olmasını sağlayan alet. Şadırvan : Ortasında yüksekçe bir yerden şarıltı ile bol su akan havuz veya çevresi musluklu duvarla çevrilmiş su haznesi. Not: Şadırvanların, abdest almak için camilerin iç avlularına yapılan, üstü açık veya kapalı şekilleri vardır. Şantiye : Yapı yeri. Şantiye Binası : İşlerin yürütülebilmesi için şantiyede kurulan geçici bina. Şantiye Şefi : Yapının uygulanması için gerekli olan inşaat ve iş organizasyonunu sağlayan, işveren vekili olarak hareket eden ve İş Kanunu ile İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü'ne göre zorunlu tedbirleri almak ve uygulatmak ile sorumlu olan mimar veya inşaat mühendisi. Şef : Yetki ve sorumluluğu olan, yöneten kimse. Şeffaflık : Şeffaflık, açıklık, gün ışığında yönetim. Şeffaflığın temeli ilgili olan herkesin gereksinim duyduğu Şeffaflığı. Şehir : Bkz: Kent. bilgiye erişebilmesinin sağlanmasıdır. Bkz. Bilginin Şehir Hatları : Şehir içi yollar, şehir içi ulaşım. Şehir Kulübü : Kentteki ileri gelenlerin yemek yemek, çeşitli oyunlar oynayarak eğlenmek amacıyla bir araya geldiği yer. Şehirleşme : Özellikle sanayinin gelişmesi sonucu nüfusun şehirlerde toplanması ve şehir alanlarının genişlemesi süreci. Kentleşme. Şerefiye : Kamu hizmetleri, dolayısıyla gayrimenkullerdeki değer artışı nedeniyle mal sahiplerinin yapılan hizmete katkı payı. Şufa : Önalım; öncelikli alım. Şufa Hakkı : Önalım hakkı; mükellefin, hakkın konusu olan şeyi bir üçüncü kişiye satması durumunda, hak sahibine tek taraflı bir irade beyanı ile satılan şeyin mülkiyetinin kararlaştırılan bedel karşılığında öncelikle kendisine devrini isteme yetkisini veren haktır, yenilik doğuran haklardandır. T Taahhütname : Kişinin kendi ad ve hesabına, bir gerçek kişi veya tüzel kişiye karşı, sözleşmeli ya da sözleşmesiz olarak, bir işin yapılmasını veya bir şeyin teslimini üstlendiğini gösterir belge. Taban Alanı : Yapının parsele oturacak bölümünün yatay izdüşümünde kaplayacağı alan. Bahçede yapılan eklenti ve müştemilat taban alanı içinde sayılır. Taban Alanı Kat Sayısı : Taban alanının imar parseli alanına oranı. Tabiat Varlıkları : Jeolojik devirlerle, tarih öncesi ve tarihi devirlere ait olup ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleri bakımından korunması gerekli, yer üstünde, yer altında veya su altında bulunan değerler. Tabii Afet : Deprem, sel ve bunun gibi büyük yıkımlara yol açan tabiat hadiseleri. Tabii Zemin : Arazinin hafredilmemiş ve doldurulmamış hali. Tadil : Değiştirme; değişiklik. Tadilat Projesi : Yapıdaki herhangi bir değişikliği göstermek üzere hazırlanan ve asıl projenin eki olan proje, değişiklik projesi. Tahakkuk : 1) Kelime anlamı gerçekleşen alacağı anlamına gerçekleşmek olan bu kavram, belediyenin gelmektedir. 2) Tahsilatın ve ödemelerin yapılıp yapılmamasına bakılmaksızın, hasılatın (gelirin) kazanılması ve gidere katlanılması durumunun hesaplara aktarılması Tahakkuk Esası : 1) Bir ekonomik değerin yaratıldığında, başka bir şekle dönüştürüldüğünde, mübadeleye konu edildiğinde, el değiştirdiğinde veya yok olduğunda muhasebeleştirilmesi. 2) Filli üretim ve ödeme tarihlerine bakılmaksızın gelir ve giderlerin, bir ay veya yıl gibi meydana geldikleri belli bir döneme ait oldukları kabul edilip, elde edilen varlıklarla birlikte meydana geldikleri tarihte kayıtlara alınması yöntemi. Tahkim : Yabancı sermaye yatırımlarından doğan hukuksal uyuşmazlıkların, ülke yargı organlarında değil, iki tarafça belirlenen bir hakem kurulunda çözümlenmesi. Tahliye : Boşaltmak. Tahsilat : Kamu alacaklarının toplanması. Tahsis Cetveli : Kadastro veya varsa imar parsellerinin hangi imar adalarına gittiğini gösteren cetvel. Takas : Vadesi gelmiş, aynı cinsten ve karşılıklı iki alacağın birbirine sayışılması. Takım : Ortak benimsenmiş ve açık bir amaç etrafında, belirlenmiş bir dizi görev ve sorumlulukları yerine getirmek üzere benimsenmiş bir takım üyesinin liderliğini kabul eden uygun büyüklükteki çalışanlar topluluğu. TAKS : Taban Alan Kat Sayısı. Taban alanının parsel alanına oranlanması ile bulunur. Bu sayı arsa kullanım katsayısıdır. Taksi Durakları : Taksi otomobillerinin yolcu almak için bekleyebilecekleri şekilde düzenlenmiş yerler. Taksir : Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanunî tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesi. Tam İstihdam : Bir ekonomide çalışma arzusu ve yeteneği olan herkesin, cari ücret ve çalışma koşullarında üretim süreci içinde yer alması. Tapu : Arazinin belirli bir parçasının veya üzerine inşa edilmiş bağımsız bölümün malikini gösteren, tapu sicil müdürlüğünce verilmiş, aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli resmi bir belgedir. Buna tapu senedi de denmektedir. Tapu Haritası : Parsellerin geometrik şekillerini gösterir, belirli ölçekte çizilmiş haritaya tapu haritası denir. Kadastro paftası da denmektedir. İmar, kamulaştırma haritaları da tapuya tescil edilmekle tapu haritası vasfını kazanır. Tapu Kütüğü : Tapu sicilini oluşturan ve taşınmaz malların üzerindeki ayni ve şahsi hakları gösteren, köy veya mahalle esasına göre tutulan defterlerden her birine tapu kütüğü denir. Tapu Sicil Müdürlüğü : Taşınmaz mallara ilişkin akit ve tescil işlemlerini yapmak ve tapu sicilini mevzuatına göre tutmakla görevli her il ve ilçede kurulmuş bulunan müdürlükler. Tapu Sicili : Taşınmaz mal ile üzerindeki hakların durumlarını göstermek üzere Devletin sorumluluğu altında tescil ve açıklık ilkelerine göre tutulan sicil. Tapu Tahsis Belgesi : İmar Ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler Ve 6785 Sayılı İmar Hk.Kanunun 10. maddesinde göre; Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmemesi hazine, belediye, il özel idaresine ait veya Vakıflar Genel Müdürlüğünün idare ettiği arsa veya araziler üzerinde, gecekondu sahiplerince yapılmış yapılara, yine aynı kanunun 12 nci madde hükümlerine göre tespit ettirildikten sonra, kayıt maliki kamu kuruluşlarınca bu yer hak sahibine tahsis edilen ve bu tahsisin yapıldığı tapu sicilinin beyanlar hanesinde gösterilerek ilgiline verilen, hak sahibi olduğunu gösterir belge. Tasma : Sahipli hayvanları kayıt altına alarak, kontrollerinin düzenli yapılmasını sağlamak amacıyla hayvanlara verilen kimlik, takılan üzengi. Taşeron (Alt İşveren) : Bir (asıl) işverenden, belirli bir işin bölümünde veya eklentilerinde iş alan ve işçilerini münhasıran o işyerinde ve(ya) eklentilerinde çalıştıran aracı kişi veya şirket. Tatil Günleri Çalışma Ruhsat Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, hafta tatili ve ulusal bayram günlerinde çalışmaları belediyelerce izne bağlı işyerlerine ruhsat verilmesi karşılığı alınan bedel. Tebellüğ : Bir tebliği alma; tebliğ edilen bir yazıyı imza ile teslim alma. Tebliğ / Tebligat : Bildiri, genelge, açıklama. Tecil : Ertelemek, tehir. Tediye : Ödeme; bir borcun ödenmesi. Tehlikeli İnşaat ve Yıkıntı Atıkları : İnşaat ve yıkıntı atıkları içerisinde bulunan asbest, boya, florasan ve benzeri zararlı ve tehlikeli atıklar. Tehlikeli Madde Depoları : Dolum istasyonları dışında patlayıcı, yakıcı, zehirli, radyoaktif, kendi kendine tutuşan maddelerle, yanıcı sıvılar ve kolay ateş alabilen katı maddeler, fiziksel veya kimyasal niteliği bakımından yukarıdakilere benzeyen maddelerin depo edildiği, yükleme ve boşaltmaların yapıldığı tesisler. Teklif : İlgili Kanuna göre yapılacak ihalelerde isteklinin idareye sunduğu fiyat teklifi ile değerlendirmeye esas belge ve(ya) bilgiler. Teklif Karar : Belediye meclisinin gündemine alınmış bir konunun komisyonlara havale edilmeden mecliste görüşülerek karara bağlanması işlemi. Teknik Altyapı : Kent insanlarının ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kentte yapılan yol, atık su kanalı, içme suyu kanalı, gaz şebekesi, telefon şebekesi gibi donanımlardır. Teknik Yönetmelik : 1/2500 ve daha büyük ölçekli harita ve planların yapılmasına ait yönetmelik. Teknoloji : İnsanın doğa ile savaşımından geliştirdiği yöntem ve araçlar. Tektonik Deprem: Levhaların hareketi sonucu meydana gelen depremler "tektonik" depremler olarak nitelendirilir ve bu depremler çoğunlukla levha sınırlarında oluşurlar. Yeryüzünde olan depremlerin %90'ı bu gruba girer. Türkiye'de olan depremler de büyük çoğunlukla tektonik depremlerdir. Tekzip : Yalanlamak. Yalan olduğunu söylemek. İnkar, veto. Tellallık Harcı : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre, Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde belediyelere ait hal, balıkhane, mezat yerleri ve ilgilinin isteğine bağlı olarak belediye münadisi veya tellalı bulundurulan sair yerlerde, gerçek veya tüzelkişiler tarafından her ne surette olursa olsun, her çeşit menkul ve gayrimenkul mal ve mahsullerin satışından alınan pay. Tembih : Uyarma; uyarı, ikaz, Öğüt. Teminat Mektubu : Bankaların müşterisinin taahhüdünü yerine getireceği konusunda üçüncü kişi ve kuruluşlara verdikleri yazılı güvence. Teminat mektupları nakdi olmayan bir kredi türüdür. Temlik : Devir. Mülk olarak verme. Temsil Giderleri : Belediyelerin görevleri ile ilgili olmak şartıyla: a) Belde'de başarılı çalışmaları görülenler için toplantılar düzenlenmek. b) Kupa ve benzeri teşvik uygulamalarında bulunmak. c) Gerçek ve tüzel kişilere plaket, ödül ve hediye vermek, çiçek göndermek. d) Belde'de göreve başlayan veya ayrılan protokole dahil kişiler için toplantılar düzenlemek ve hediye vermek için yapılan harcamalar. Temyiz : İlk derece mahkemesinin yasaya aykırı karar vermesi, yetkili olmaması, yargılama yöntemine aykırı karar vermesi gibi durumlarda, kararın bozulması için yüksek dereceli mahkemeye başvurulması. Terkin : Silme; çizme; resmi kütük veya defterde yazılı bulunan bir konunun (şerhin) çizilmesi. Tesellüm : Teslim. Verilen bir şeyi alıp kaydetmek, teslim almak. Tesellüm : Verilen bir şeyin kayıt altına alınması. Tevdi Etmek : Vermek; bırakmak; sunmak. Tevhid : Birleştirme. Tapu sicilinde ayrı ayrı kayıtlı birbirine bitişik birden fazla taşınmaz malın tek bir tapuya bağlanarak, tek bir parsel halini almasıdır (TST. 75). Tıbbı Atık : Ünitelerden kaynaklanan patolojik ve patolojik olmayan, enfekte, kimyasal ve farmasotik atıklar ile kesici-delici malzemeler ve sıkıştırılmış kaplar. Ticaret Alanı : İmar Planlarında ticari amaçlı yapılar için ayrılmış bölgeler. Toplam Kalite Yönetimi : Bir kuruluşta üretilen mal ve hizmetlerin, işletme süreçlerinin ve personelin sürekli iyileştirilmesi ve geliştirilmesi yolu ile en optimum maliyet düzeyinde önceden belirlenmiş olan müşteri gereksinimlerinin ve beklentilerinin, tüm çalışanların katılımı ve kendilerinden beklenen yükümlülükleri yerine getirmeleri yolu ile karşılanarak, işletme performansının iyileştirilmesi stratejisini geliştirmek ve bunun için hazırlanacak planların uygulamaya konulmasını sağlamaktır. Toplantı Dönemi : Meclisin olağan toplanma dönemleri. Toplu İş Sözleşmesi : Hizmet akdinin yapılması, muhtevası ve sona ermesi ile ilgili hususları düzenlemek üzere, işçi sendikası ile işverenler veya işveren sendikaları arasında yapılan sözleşme. Toplu İş Uyuşmazlığı (İş Uyuşmazlığı) : Toplu sözleşme sürecinde veya toplu iş sözleşmesinin imzalanmış olmasından sonra, uygulamada ortaya çıkacak anlaşmazlıklar ve sorunlar. Toplu Pazarlık : İki veya daha fazla kişi ya da gruptan oluşan tarafların, kendi aralarındaki münasebeti, bir düzene kavuşturarak, sosyal taraflarca (çalışma hayatında bunlar işçi ve işveren temsilcileridir) kabul edilerek, alanları ile ilgili olan yeni kaideleri ortaya koymak ve hayata geçirmek maksadıyla yürütülen karşılıklı görüşmeler süreci. Toplu Taşıma veya Toplu Taşımacılık : Genel olarak belli bir ücret tarifesine göre kişilerin seyahat ihtiyacını temin etmek üzere kullanılan araçlar ile bu maksatla kurulan kara, deniz ulaşım sistemleri. Toplum : Sürekli bir arada yaşayan ve varlıklarını sürdürebilmek için birbirlerine muhtaç olan, temel ihtiyaçlarının giderilmesinde ve sosyal sorunlarının çözümlenmesinde iktisadî ve sosyo – kültürel alanda değişik vasıtalar, yöntemler, örgütlenme ve düşünme biçimleri ortaya koyan insan topluluğu. Toplum Kalkınması : Ekonomik ve kültürel gelişmeyi sağlamak üzere bir bölgeyi kapsayan çalışmaların tümüdür. Toplum Kalkınması, yerel toplulukların, ekonomik, toplumsal ve kültürel sorunlarını çözmek üzere giriştikleri gönüllü çabaların devletin olanaklarıyla desteklenmesi ilkesine dayanan bir yöntem olup, halkın gönüllü teşkilatlanması ve idare ile işbirliği yapması, belli alanlardaki bir takım faaliyetlere gönüllü katılması ilkelerine dayanmaktadır. Toplumsal Dayanışma : Bir toplumsal grubun ya da toplumun üretim yapısı, kurumları ve değerlerinin birbiriyle tutarlı olması durumu. Toplumsal Değişme : Bir grubun, organizasyonun, topluluğun ya da toplumun bir biçimden diğer bir biçime geçiş süreci. Toplumsal Hareketlilik : Mobilite. İnsanların farklı toplumsal düzeylerdeki veya mevkilerdeki hareketi. Toplumsal İlerleme : İnsanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin artması, bilimin, kültürel öğelerin toplumda yaygın olarak dağılması, bireysel özgürlüğün genişlemesi süreci. Toplumsal Tabaka : Katman, kat. Bir toplumsal sistem içinde makam, şöhret, meslek, statü vb. bakımdan ayrılan topluluklardan her biri. Toplumsallaşma : Toplumun yeni üyelerine o toplumda var olan yerleşmiş, görenek, değer, tutum ve davranışların ne olduğu ve bunlara uyum sağlama ve öğrenmenin yolları. Topografya : Yer yüzeyinin fiziksel biçimi. Toprak Çökmesi : Yer yüzeyinin çeşitli nedenlerle, özellikle kömür, tuz, altın su ya da petrol gibi maddelerin çıkarılması işlemleri sonucunda aşağı doğru göçmesi. Toprak Erozyonu : Toprak parçacıklarının havanın etkisi ile değişip ufalanması ve sonra da rüzgar ve su tarafından taşınması doğal süreci. Toprak Islahı : Barajlar, kanallar ve pompalama sistemleri inşa ederek toprağın tarım ve geliştirme amacıyla kullanılabilecek biçimde değiştirilmesi. Toprak Kayması : Yerçekimi etkisiyle, kaya ve toprak parçalarının yavaş yavaş yada yüksek bir hızla aşağı doğru hareketi. Toprak Korunması : Erozyonda ötürü toprağın bozulmasını, toprağın denge kaybını yada bitkilerin aldığı besin maddelerinin kaybını asgariye indirmek amacıyla uygulanan toprak kullanımı yönetimi. Toprak Kullanım Araştırması : Belli bir alanda toprağın kullanım biçimlerinin envanterinin çıkarılması. Bu çalışma, genellikle açıklamalı harita olarak ve istatistik verilerle özetlenir. Toprak Kullanım Haritası : Bir coğrafi bölgedeki toprak kullanım durumunu, siyasi sınırları, ulaşım ağını ve yöredeki su oluşumlarını da içerecek biçimde gösteren harita. Toprak Kullanım Planı : Toprağın, kamusal ve özel imar çalışmalarında dahil olmak üzere nasıl kullanılacağı konusundaki resmi öneri. Toprak Kullanımı : Toprağın sanayi, konut, dinlenme ya da diğer amaçlara tahsis ediliş biçimleri. Toprak Örtüsü : Rüzgar ve suyun yol açtığı toprak erozyonunu azaltmak amacıyla yetiştirilen bitkiler. Toprak Yönetimi : Mevcut nüfusun ve gelecek kuşakların ihtiyaçları ve doğal çevrenin korunması bakımından azami uzun vadeli yararı sağlamak amacıyla toprağın geliştirilmesini ve korunmasını amaçlayan yönetim. Tören Giderleri : Maddelerde belirtilen giderlerdir. a) Resmi ve dini bayramlar ile anma günleri. b) Beldenin kurtuluş günleri. c) Festival ve fuarlar. d) Beldenin sosyal, ekonomik ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunacak temel atma ve açılış günleri. e) Milli mücadeleye ait önemli günler. Maddelerde belirtilen giderler dışında kalan ve yapılması Belde için gerekli olan veya mahalli örf, adet ve sosyal yaşantı için de gerekli sayılan etkinlik ve törenler için (nişan, nikah, ölüm gibi) harcama yapılabilir. Trafolar : Yüksek elektrik gerilimini hizmet edeceği amaca uygun olarak düzenleyen tesislerdir. Trampa : Bir malın başka bir malla veya bir hakkın başka bir hakla değiştirilmesini konu alan sözleşme. Tranşe : Alt yapı tesislerinin içine yerleştirildiği ve üstünün usulüne göre kapatılarak eski haline getirilmesi gereken her türlü hendek ve çukur kazısı. Tranşe Ruhsatı: İlgili kurumca verilen tranşe izni. Tretuvar : Kenarlık. TSE Belgesi (Türk Standartlarına Uygunluk Belgesi) : Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ve marka almak isteyen firma arasında akdedilen sözleşme ile TSE markası kullanma hakkı verilen firma adına düzenlenen ve üzerinde TSE markası kullanılacak malların; ticari markası, cinsi, sınıfı, tipi ve türünü belirten belge. TSEK Markası (Kalite Uygunluk Markası) : TSEK markası, üzerine veya ambalajına konulduğu malların henüz Türk Standardı olmadığından ilgili uluslararası veya diğer ülkelerin standartlarına veya TSE tarafından kabul edilen teknik özelliklere uygun olarak imal edilip, piyasaya arz edildiklerini ifade eder. TUS Belgesi : Mühendis – Mimar Odaları Birliği-Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası tarafından her bir ruhsat için verilen tescil belgesi. TUS (Teknik Uygulama Sorumlusu) : Ruhsat eki projelerin uygulanmasında Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetlerini üreten ve sorumluluğunu alan Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Bürosu. Tusunami : Odağı deniz dibinde olan, derin depremlerden sonra, oluşan dev dalgalara verilen addır. Tutanak : Herhangi bir olayın ortaya çıkışını, sonucunu olay anında ya da olaydan hemen sonrasında olanları anlatmak için yazılan yazılar. Tutumluluk : Uygun kalite göz önünde bulundurulmak kaydıyla, bir faaliyet gerçekleştirilmesinde kullanılan kaynakların maliyetinin asgariye indirilmesi. Tutumluluk, tasarrufu, israfın önenmesini gerektiren bir kavram olmakla beraber, verimlilikten ayrı düşünülemez. Çünkü, verimlilik, aynı kaynaktan elde edilen çıktının daha fazla olması veya aynı çıktıyı daha az kaynak kullanmak suretiyle elde etmek olduğuna göre, kaynakların maliyetinin asgariye indirilmesini gerektirmektedir. Tutumluluk, mutlak anlamda kaynak kullanımının asgariye indirilmesi değildir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere uygun kalite düzeyini gerçekleştirmek şartıyla kaynak kullanımının en aza indirilmesi anlamında bir kavramdır. Tüketim : Mal ve hizmetlerin istek ve ihtiyaçları gidermek üzere kullanılması. Tüketim Toplumu : Bir işe yarasın yaramasın, bir ihtiyacı karşılasın karşılamasın, üretimin asıl olarak satmak ve kâr etmek için yapıldığı, üretimde niteliğin ve rasyonelliğin göz ardı edilerek, reklâmcılık yoluyla bireylerin moda, heves ve alışkanlıkların baskısı altına alınarak “tüketmeyi istemeye” yöneltildiği toplum. Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi : Kanun ve tüzüklerin emrettiği diğer ilanlar ve mahkemeler, resmi daireler ve kamu tüzel kişileri tarafından ticaret işleriyle ilgili olarak verilen ilanlar ve iflas memuru tarafından hazırlanan iflas ve konkordatoya ait kazai kararları yayınlayan gazete. Tüzel Kişi : Gerçek kişi olan insanlar gibi maddi bir varlığı olmamasına rağmen hukukun kişi saydığı kurum, kuruluş ve müesseselere tüzel kişi (hükmi şahıs) denir. Tüzel kişiler; Kamu Tüzel Kişileri ve Özel Hukuk Tüzel Kişileri olmak üzere ikiye ayrılır. Örneğin; Kamu Tüzel Kişisi : Devlet, Belediyeler, Köy, D.S.İ gibi kuruluşlar. Özel Hukuk Tüzel Kişisi : Şirketler, kooperatifler, vakıflar, dernekler, sendikalar, siyasi partiler gibi kuruluşlar. Tüzük : Bir kanunun uygulamasını göstermek veya kanunun emrettiği işleri belirtmek üzere, kanunlara aykırı olmamak şartıyla ve Danıştay’ın incelemesinden geçirtilerek Bakanlar Kurulu tarafından çıkartılan yazılı hukuk kuralları. U–Ü UKOME : Ulaşım Koordinasyon Merkezi. Raylı raysız her türlü kara ve deniz taşımacılığı hizmetlerini etkili bir koordinasyon içinde ve süratle verimli sonuca ulaştırmak amacıyla; Metropoliten alan nazım plan çerçevesinde, arazi kullanım ve ulaşım planlama çalışmalarıyla, Büyükşehir Belediyesi'nce hazırlanan veya hazırlatılan etüd ve planları da inceleyerek, Büyükşehir ulaşım planını yapar, yaptırır, uygular ve uygulatır. Umran : Bayındır. Umuma Açık Yer : Açılmasına ve faaliyette bulunmasına kolluğun soruşturması üzerine mahallin en büyük mülki amiri tarafından izin verilen ve belli şartlara uymak kaydı ile herkesin girebileceği istirahat ve eğlence yeri. Umuma Mahsus Yer : Hiç bir kayıt ve şarta bağlı olmaksızın herkesin faydalanmasına açık parklar, meydanlar, piknik alanları ve yollar gibi yerler. Umumi Bina : Kamu hizmeti için kullanılan resmi binalarla ibadet yerleri, özel eğitim, özel sağlık tesisleri, sinema, tiyatro, opera, müze, kütüphane, konferans salonu gibi kültürel binalar ile gazino, düğün salonu gibi eğlence yapıları, otel, özel yurt, işhanı, büro, pasaj, çarşı gibi ticari yapılar, spor tesisleri, genel otopark ve buna benzer umuma ait binalar. Umumi Hizmet Alanları : Meydan, park, yeşil alan, çocuk bahçesi, yol, otopark, pazaryeri, açık oyun ve spor alanları gibi kullanımlar için ayrılan kamunun ve toplumun ortak kullanımına yönelik tescile tabi olmayan alanlar. Umumi Hizmetlere Ayrılan Miktar : Bir düzenleme sahasında yol, meydan, park, genel otopark, yeşil saha gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tâbi olmayan alanlar ile cami, karakol yerleri ve ilgili tesisler için ayrılan alanların tümü. Uyarma Cezası : Görevinde ve davranışlarında daha dikkatli olması gerektiğinin memura yazılı olarak bildirilmesi. Uydu Kent : Ana kente bağlantılı olarak kurulan ve onun yükünü azaltmak amacıyla çevresinde oluşturulan yerleşim yeri. Uygulama İmar Planı : Tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan. Uygulama Krokisi : Ada veya parsellerin zeminde belirtilmesi amacıyla, paftası üzerinden alınan ölçüleri yazılarak düzenlenen kroki. Uygulama Sınırı : Parselasyon haritasında düzenlenecek imar adalarını çevreleyen yol, meydan, otopark, yeşil alan vb. kamu hizmetlerine ayrılan alanların eksenlerinden geçen kapalı sınıra; uygulama sınırı, bu sınırın çevrelediği alana da uygulama alanı denir. Uygunluk Denetimi : Kamu idarelerinin gelir, gider, mal ile diğer hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygunluğunun incelenmesini içeren denetimi. Ücret : Görülen bir hizmet karşılığı verilen bedel. Ücret Dışı Ödemeler (Yan – Ek Ödemeler) : Ücret haddinin üzerinde yapılan ve ücret gelirini artıran ek ödemeler. Ücrete Tabi İşler : Belediye Gelirleri Kanununa göre; belediyelerin söz konusu Kanunda, harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edecekleri her türlü hizmet için, belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre aldıkları ücret. Üçüncü Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler : Meskenlerin ve insanların ikametine mahsus diğer yerlerin yakınında kurulabilmekle beraber, sıhhi denetim altında tutulması gereken tesisleri. Ülke Mekansal Politika Planı : Kalkınma planlarıyla uyumlu olarak, gerekli genel ve kısa, orta ve uzun vadeli ulusal politikaları ve bölgesel gelişme politikalarını, hedefleri, ilkeleri, stratejileri ve uygulama araçlarını belirleyen; uygulama programlarına sahip, kapsamlı rapor ve eklerinden oluşan plandır. Üniter Devlet : Siyasal yönden merkeziyetçiliği benimseyen, tek yasama ve tek yargı sistemi olan, yürütmeye ilişkin yetkilerini de yerel yönetimlerle paylaşan devlet. Üst Hakkı : Medeni Kanunun 653. maddesinde İrtifak Hakkı, 751. maddesinde de Üst Hakkı olarak düzenlenmiştir. Buna göre malik, üçüncü kişiye gayrimenkulün altında veya üstünde yapı yapmak veya mevcut bir yapıyı muhafaza etmek yetkisini veren haktır. Üst Yapı : Siyasal ideolojiler, dinsel inançlar, çeşitli değer yargıları ile birlikte siyasal, toplumsal, kültürel ve hukuksal kurumların bulunduğu yapı. Üst Yönetici : 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu’nun 11. Maddesine Göre Üst Yöneticiler; İl Özel İdarelerinde Vali, Belediyelerde Belediye Başkanı, Bağlı Kuruluşlarda (İETT, ASKİ, EGO gibi) Genel Müdür, Birliklerde ise Birlik Başkanları. V Vakfiye : Mazbut ve Mülhak Vakıflar ile Cemaat ve Esnaf Vakıflarının malvarlığını, vakıf şartlarını ve vakfedenin isteklerini içeren belgeler. Vakıf Senedi : Türk Kanunu Medenisi ile Türk Medeni Kanununa göre kurulan vakıfların, malvarlığını ve vakıf şartlarını içeren belge. Vakıflar Meclisi : Vakıflar Kurumunun en üst karar organı. Vali : Bir ilde devleti temsil eden en yetkili yönetim görevlisidir. Atama ile iş başına getirilir. İl Özel İdaresi Kanunu ve diğer kanunlarla İl Özel İdaresine verilen görevleri, İl Genel Meclisinin kararı gereğince ve Özel İdare Müdürlüğü teşkilatı ile yürütür. Merkezi idareye ait il kuruluşlarını da özel idare hizmetlerinde kullanabilir. Varaka : Belge; yazılı kağıt. Vatandaşlık : Gerçek kişileri devlete bağlayan siyasal ve hukuksal bağ. Vatandaş Odaklılık : Belediye hizmetlerinin planlanması, uygulanması ve sunumunda halkın beklenti ve taleplerinin dikkate alınması demektir. Vazıyed Etme : Bir şeye veya bir işe el koyma. Vaziyet Planı : Yapılacak yapının parsel içindeki durumunu gösteren bir plandır. Yapının parsel sınırlarına olan mesafeleri ile arazi üzerindeki dış ebatlarını ve yapının yüksekliğini rakamlarla belirleyen, binanın kot aldığı röperli ve bu röpere göre bina köşelerine ait katları, yine rakamlarla gösteren imar planında yerinin tespitine yarayacak olan imar ve kadastro, pafta, ada ve parsel numaraları ihtiva eden, ölçekleri 1/200, 1/500, 1/1.000 olabilen planlar. Vergi : Kaynağı milli gelir olup, devletin, kamu harcamalarını karşılamak üzere kişilerden hükümranlık gücüne dayanarak ve ödeme güçlerine göre tek taraflı, nihaî ve mecburî olarak aldığı para. Verimlilik : Genel olarak verimlilik, elde edilen çıktının (mal, hizmet) üretime giren girdi veya girdilere (emek, sermaye, materyal, enerji, teknoloji gibi üretken güçlere) matematiksel oranıdır. Bir başka ifade ile Verimlilik, esas itibarıyla, yapılan faaliyetin girdi ve çıktılarının sayısal olarak ölçülebildiği bir kavramdır. Bir faaliyetin verimli sayılabilmesi için; 1) Aynı girdi ile daha fazla çıktı sağlanması. 2) Aynı çıktının daha az girdi ile elde edilmesi. 3) Çıktının, girdi artışından daha yüksek düzeyde artırılmasını gerektirir. Vesayet : Osmanlıca bir kelime olup, küçüklerin ve haciz altındakilerin korunması ve himayesidir. Vesayet Denetimi : Yerel yönetimlerin kendileri dışında yer alan başka idari kuruluşlar tarafından denetlenmesi. Vilayet Hususi İdareleri : İl Özel İdareleri. Vizite : Gelir, Kazanç, İrat, Kazanım. Vizyon : Var olan gerçekler ile gelecekte beklenen koşulları birleştirerek, işletme için arzu edilen geleceğin yazılı ifadesi. Volkanik Deprem : Volkanların faaliyete geçmesi sonucu oluşan depremlerdir. Yerin derinliklerinde ergimiş maddenin yeryüzüne çıkışı sırasındaki fiziksel ve kimyasal olaylar sonucunda oluşan gazların yapmış oldukları patlamalarla meydana gelir. Bu tür depremler, yanardağlarla ilgili olduklarından yereldir ve çok büyük kayıplara neden olmaz. Japonya ve İtalya'da oluşan depremlerin bir kısmı bu gruba girmektedir. Türkiye'de aktif yanardağ olmadığı için bu tip depremler olmamaktadır. W Web Sayfası : Web sitesi içinde yer alan ekranların her birine verilen addır. Web Sitesi : Herhangi bir organizasyon ya da birey tarafından yaratılan internet üzerindeki sayfaların hepsine verilen addır. www : Bir ağ ortamında bilgilerin depolanması, biçimlendirilmesi, gösterilmesi ve geri çağırılması için evrensel olarak kabul edilmiş standartlardan oluşmuş bir sistem. Y Yaklaşık Maliyet : Mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesi yapılmadan önce idarece, her türlü fiyat araştırması yapılarak katma değer vergisi hariç olmak üzere yaklaşık maliyet belirlenir ve dayanaklarıyla birlikte bir hesap cetvelinde gösterilmesi. Yangın Sigorta Vergisi : Belediye Gelirleri Kanunu’na göre Belediye sınırları ve mücavir alanlar içindeki menkul ve gayrimenkul mallar için yapılan yangın sigortaları dolayısıyla alınan primlerden alınan vergi. Yap – İşlet – Devret : Yatırım modelidir. Yatırım özel şirketin bulduğu kaynaklarla yapılır, özel şirket masraflarını çıkarmak için tesisi bir süre işletir ve sürenin sonunda kamuya devreder. Yapı : Karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesisler. Yapı Denetim Defteri : İlgili belediyesi ve ilgili meslek odaları tarafından onaylanan ve denetlenebilen, fenni mesuller tarafından yapı denetimlerindeki tespitlerin yazıldığı, şantiyede bulundurulması zorunlu defter. Yapı Denetim Kuruluşu : Bakanlıktan aldığı izin belgesi ile münhasıran yapı denetimi görevini yapan, ortaklarının tamamı mimar ve mühendislerden oluşan tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar. Yapı İnşaat Alanı : Işıklıklar hariç, bodrum kat, asma kat, çatı arasında yer alan mekanlar ve ortak alanlar dahil yapının inşa edilen tüm katlarının toplam alanı. Yapı Kullanma İzni Harcı : Yapı kullanma izni karşılığı alınan harç. Yapı Malikinin Sorumluluğu : Bir binanın veya diğer yapı eseri malikinin, bunların çürük yapılmasından veya korunmasındaki kusurundan dolayı sorumlu tutulması. Yapı Yaklaşma Sınırı : Planda ve yönetmelikte belirtilmiş olan yapının komşu parsellere en fazla yaklaşabileceği sınır. Yargıtay : Adliye mahkemelerinden verilen karar ve hükümlerin son inceleme makamı olup, kanun ile belirlenen bazı davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakan bir yüksek yargı organı. Yasa : Kanunname, Mevzuat. Yaşlı Hizmetleri : Sosyal hizmetler kapsamında, yaşlı insanların saadeti ve huzuru için, gerek kurumsal, gerek eve yönelik olarak yapılan sistemli ve örgütlü çalışmaların bütünü. Yatay İletişim : Farklı bölümlerde ancak aynı örgütsel düzeylerdeki kişiler ve birimler arasında, işle ya da kişisel konularla ilgili olarak kurulan iletişim. Yaylak : Çiftçilerin hayvanları ile birlikte yaz mevsimini geçirmeleri, hayvanlarını otlatmaları ve otundan yararlanmaları için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yer. Yedek Ödenek : Bütçe kanunlarında (kararnamelerinde) belirtilecek hizmet ve amaçlar için genel ve katma bütçelere gerektiğinde aktarma yapılmak üzere Maliye Bakanlığı bütçesinin ilgili tertiplerinde bulunan ödenek. Yeni Arazi Teşekkülü : Kimsenin mülkiyetinde olmayan yerlerde birikme, dolma, kayma ya da kamunun malı olan akarsuların yatak veya seviyelerinin değişmesi gibi olaylarla oluşan toprak parçası. Yeniden Değerleme : 1) Vergi matrahının hesaplanmasıyla ilgili ekonomik kıymetlerin takdir ve tespiti; paranın değer kaybı göz önüne alınarak, bilançolardaki stoklar, sabit varlıklar gibi kalemlerde düzeltmeler yapılması. 2) Paranın satın alma gücünün düşmesi nedeniyle maddi duran varlıkların cari para birimi veya buna yakın bir değerle değerlenerek bugünkü değerine yakın bir değerle gösterilmesi. Yeniden Yapılanma : Re-Organizasyon. Kurumun, yönetim anlayışının, mevcut örgüt düzeninin, çalışma usullerinin, iletişim ağının, kurum amaçları doğrultusunda yeniden düzenlenmesidir. Yenilenebilir Doğal Kaynak : Kendini doğal biçimde yenileyen ya da insan müdahalesiyle yenilenebilen, ağaç, hava, su gibi doğal kaynaklar. Yenilenebilir Enerji Kaynakları : Enerjisi, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji, su enerjisi, biokitle enerjisi, gelgit enerjisi ve üretici nükleer enerji reaktörleri gibi kendiliğinden yenilenebilir, kullanmakla eksilmeyen enerji kaynakları. Yer Altı Su Düzeyi : Taban yatağında biriken yer altı suyunun düzeyi. Yer Altı Suyu : Yerüstü (yüzey) su kaynaklarından sızıntı ya da yağmur yoluyla yenilenen, yer yüzeyinin altındaki su oluşumları. Yer Altı Suyu Kirliliği : Yer altı suyu kirliliğinin başlıca kaynakları lağım suyu tesisatı, lağım çukurları vb. ile kıyı bölgelerinde tuzlu su sızıntılarıdır. Yer Altı Suyu Zenginleşmesi : Yağış suyu veya yüzey sularının sızma yoluyla yer altı sularını çoğaltması. Yer Seçimi ve Tesis Kurma İzni : Tesis yeri ile projeleri ve diğer belgelerin uygun görülmesi durumunda tesis yerinin ve kurulmasının uygun olduğuna dair yetkili makamın yazılı izni. Yerel Gündem 21 : 1992 yılında Rio de Janerio’da yapılan ve “Dünya Zirvesi” olarak adlandırılan ve Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansının bir ürünü olan “Gündem 21”; yönetişim anlayışının yerele taşınmasında önemli bir gelişme olarak ortaya çıkmıştır. Yönetişim modelinin temel taşlarını uluslar arası düzlemde yerleştiren Gündem 21, esas olarak “Sürdürülebilir Kalkınma” kavramının yaşama geçirilmesine yönelik bir eylem planı olarak tasarlanmıştır. Esas olarak Gündem 21, sürdürülebilir kalkınma hedefini gösterirken, bu hedefe ulaşmanın tek yolu olarak “Küresel Ortaklık” kavramını gündeme getirmektedir. Bu kavram ile birlikte tüm dünyada, merkezi ve hiyerarşik yönetim anlayışının yerini yönetişim almaktadır. Bu yeni yaklaşım kapsamında, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve diğer yerel aktörler, uluslar arası topluluk ve merkezi yönetimler tarafından “ortaklar” olarak görülmeye başlanmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından, Sürdürülebilir Kalkınma Çerçevesinde uygulama programı olarak ortaya konan Gündem 21 konseptinin kapsamında, “Yerel Gündem 21” programı geliştirilmiştir. Yerel Kalkınma : Yerel toplulukların ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal alanda gelişim için kendi güçlerini birleştirmeleri ve merkezi ve yerel kamu idarelerinin de bu harekete destek olmasıdır. Yerel Kalkınma, Fiziksel Kalkınma, Sosyal Kalkınma, Kültürel Kalkınma, Ekonomik Kalkınma, ve Siyasal Kalkınma olmak üzere beş temel alanda söz konusudur. Yerel Özerklik : Yerel yönetim ve topluluğuna devletin müdahalesi olmadan, yerel topluluğun, kendi özgür iradeleri ile seçtikleri bağımsız organlarca, yasalarca belirlenmiş bazı yerel görev ve yetkiler bakımından kendi kendilerini idare etmeleridir. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartının 3. maddesi, özerk yerel yönetim kavramını ‘yerel otoriteye kanunlarla belirlenen sınırlar çerçevesinde, kamu işlerinin önemli bir bölümünü kendi sorumlulukları altında ve mahalli nüfusun çıkarları doğrultusunda düzenleme ve yönetme hakkı ve imkanı tanınması’ biçiminde tanımlamaktadır. Yerel Yönetim : Mahalli Yönetim olarak da adlandırılan yerel yönetimler kavramı, yerinden yönetim ilkesine göre kurulan ve işleyen yönetsel kuruluşları ve yönetim birimlerini anlatmak için kullanılmaktadır. Yerel yönetimler, yöre halkının ihtiyaçlarını etkin bir şekilde karşılamak üzere, yerel topluluğa kamu hizmeti sağlayan ve yerel halkın kendi seçtiği organlarca yönetilen, yönetsel, siyasal ve toplumsal bir kurumdur. Bir başka ifade ile Adem-i Merkeziyet olarak da bilinen yerel yönetimler, “Devlet sınırları içinde yerleşmiş irili ufaklı insan topluluklarının (köy, kasaba, kent, vb) ortak ve yerel nitelikli ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla belli bir hukuk düzeni içinde oluşturulmuş anayasal kurumlardır.” Yerindelik Denetimi : Yerindelik denetimi, kamu hizmetinin, kamu yararı gözetilerek etkili ve verimli sunulması hakkında denetim. Yerinden Yönetim : Sözcük anlamı; bir hizmetin yürütüldüğü ya da işin yapıldığı yerde yönetilmesini ifade eden yerinden yönetim terimi, aynı zamanda merkezi yönetimin sakıncalarını gideren ve onu tamamlayıcı bir yönetim biçimini ifade eder. Yerinden yönetim, kamu hizmetlerinin yönetiminin, merkezden yönetimden ayrı özerk kamu hukuku tüzel kişilerine verilmesidir. Yerinden yönetim, siyasi ve idari olmak üzere iki ayrı türde uygulanmaktadır. Yerindenlik : Bkz: Hizmette Vatandaşa Yakınlık. Yerleşik Alan : Belediye ve mücavir alan sınırları içindeki imar plânı bulunmayan mevcut yerleşmelerin (mahalle, köy ve mezralar) müstakbel gelişme alanlarını içine alan ve sınırları Belediye Meclislerince karara bağlanan alanlar. Yerleşme Alanı : İmar Plan sınırları içindeki yerleşik ve gelişme alanlarının tümüdür. Diğer bir değimle, imar planlarının kapladığı alandır. Yerleşme Alanı Dışı Alan : Her ölçekteki imar planı sınırı, yerleşik alan sınırı, belediye ve mücavir alan sınırları dışında kalan köy ve mezraların, yerleşik alanı ve civarlarının dışında kalan alanlardır. Yerüstü Suyu : Okyanuslarda dahil, yeryüzündeki bütün suları tanımlamakta kullanılan geniş kapsamlı terim. Dar anlamıyla ise akarsu yataklarında bulunan suyu ifade eder. Yeşil Alanlar : Toplumun yararlanması için ayrılan oyun bahçesi, çocuk bahçesi, dinlenme, gezinti, piknik, eğlence ve kıyı alanları toplamıdır. Metropol ölçekteki fuar, botanik ve hayvan bahçeleri ile bölgesel parklar bu alanlar kapsamındadır. Yeşil Kart : Hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında olmayan, Türkiye'de ikamet eden ve fakir durumunda olan Türk vatandaşlarına, talep üzerine valilik veya kaymakamlık tarafından verilen bir sağlık karnesi. Yetki : 1) Başkalarını amaçlara doğru yönlendirmek ve onlara iş yaptırabilmek için yöneticinin sahip olduğu hak. 2) Tanımlanmış bir alan içinde karar verme, harekete geçirme ve zorunlu tutma hakkı. Yetki Devri : 1) Bir makam veya organın sahip olduğu yetkileri başka bir makam veya organa devretmesi. 2) Örgütteki kişilerin kendilerine verilen özel görevleri başarmaları için yetkiyle desteklenmeleri süreci. Yetki Genişliği : Tevsi-i mezuniyet. Tamamen genel idare ile sınırlı olan, yerel yönetim alanına hiçbir şekilde girmeyen ve ilde yalnızca valilere tanınmış yetki. Yani vali kimi durumlarda merkeze sormadan yetki kullanabilir, karar alabilir. Yıkıntı Atıkları : Konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların tamiratı, tadilatı, yenilenmesi, yıkımı veya doğal bir afet sonucunda ortaya çıkan atıklar. Yıkma Ruhsatı : Bir yapıyı yıkmak için ilgili belediyeden özel olarak alınan izin; yıkma izni. Yıllık izin : Bir yıllık çalışma döneminde personelin, hak kazandığı, ücretli dinlenme süresi. Yoksulluk Sınırı : En düşük düzeyde ancak biyolojik ihtiyaçları karşılayabilecek gelir sınırı. Yol Harcamalarına Katılma Payı : Belediye Gelirleri Kanununa göre, belediyelerce veya belediyelere bağlı müesseselerce, kanunda belirtilen şekilde inşa, tamir ve genişletilmeye tabi tutulan yolların iki tarafında bulunan veya alınan bedel. Yol İstikamet Planı : Sadece bir veya birkaç ana yolu ve bu yolların iki tarafı için mevzi olarak hazırlanmış imar planı. Yolcu İndirme – Bindirme Yerleri (Durak) : Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının yolcu veya hizmetlilerini indirip bindirmeleri için durakladıkları yerler. Yoldan İhdas : İmar planı uygulaması sırasında yolun kapanması nedeni ile oluşan taşınmaz malın, düzenlenecek haritaya göre yoldan ayrılarak bir parsel numarası altında ilgisine göre belediye, köy, Karayolları Genel Müdürlüğü veya Hazine adına tapuya tescili işlemi. Yolluk (Harcırah) : Devlet memurlarının yurtiçinde ya da yurtdışında bir göreve atanmaları, yer değiştirmeleri, geçici bir göreve gönderilmeleri durumunda, yeni ya da geçici görev yerlerine gidebilmeleri ve geçici görevi yürütebilmeleri için ödenen para. Yosun Patlaması : Su kaynaklarının çeşitli atıklar ve akıntılar yoluyla besleyiciler, özellikle nitratlar ve fosfatlar yönünden zenginleşmesi sonucu içlerindeki su yosunlarının hızla serpilip gelişmesi. Yönetişim : İyi yönetişim, good governance. Açık ve öngörülebilir bir karar alma sürecinin; profesyonel bir bürokratik yönetimin; eylem ve işlemlerinden sorumlu bir hükümetin; ve kamusal sürece aktif bir şekilde katılımda bulunan sivil toplum ve hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu bir düzen. Yönetmelik : Devlet örgütü içinde bulunan çeşitli kurum ve kuruluşların daha çok kendi iç bünyelerini, kendi alanlarını ilgilendiren ve kendi çalışma yöntemlerini düzenleyen kurallar bütünü. Yöntem : Nasıl sorusuna cevap veren ve bir amaca göre hazırlanmış araştırma planı. Yüce Divan : Anayasa Mahkemesi. Yüksek Hakem Kurulu : Grevin yasak olduğu işyeri ve işletmelerdeki toplu sözleşme görüşmelerinden belirli bir zaman içinde anlaşma sağlanmaması üzerine, toplu sözleşmenin imzalanmasına mutlak anlamda yetkili kuruldur. Yüksek Katlı Bina : 10 kat veya daha yüksek katlı bina. Z Zabıt : Tutanak. Zabıt Defteri : Eski hukukta, tapu sicili gibi kullanılan defter. Zabıta : Kolluk. Kolluk terimi; kollamak kelimesinden türetilmiştir. Zabıta, zaptiye, inzibat hep aynı kökten türetilmiş birer isimdir. Kolluk, kollama görevini yapan kuruluşa, bazen de o kuruluş adına hareket eden kişiye ad olmaktadır. Genel olarak, kamu düzenini koruma, kollama, suç ve suçluları tespit etme, yakalama ve bu amaçla ilgili kurum ve kuruluşlara yardımcı olma görevlerine kolluk (zabıta) görevleri denilmektedir. Bu genel tanım esas alındığında Kolluk (zabıta) kavramı, yukarıda sayılan görevleri yapan teşkilat veya bu teşkilatta çalışan bu amaçla görevlendirilmiş görevliler için kullanılmaktadır. Kolluk, bir yandan kamu düzenini sağlayan, koruyan yada bozulduğunda eski durumuna getiren yönetsel etkinlikler, diğer yandan da bu tür etkinlikleri yürüten görevliler anlamında kullanılır. Kolluğa zabıta veya polis denir. Genel kolluk gücü olarak polis ve jandarma, özel kolluk gücü olarak da zabıta kavramı kullanılır. Zabıtname : Tutanak. Zamanaşımı : Kanunda öngörülen ve belirli koşullar altında geçmekle, bir hakkın kazanılmasını, kaybedilmesini veya bir yükümlülükten kurtulmayı sağlayan süre. Zarar : Gelir ile gider arasındaki olumsuz fark. Zemin Etüd Raporu : Her parsel için ayrı ayrı hazırlanan yerel zemin yapısı , yapı özellikleri, depremsellik ve yapıma ilişkin tüm sorunları göz önüne alarak inceleyen, projelendirmeye esas teşkil eden verileri içeren rapor. Zemin Kat : İmar planı ve yönetmelikte öngörülen kat adedine göre alttaki kattır. Zeyilname : Daha önce yayınlanmış sözleşme belgeleri üzerinde ekleme, düzeltme ve açıklama yapmak amacıyla, fiyat teklifi almadan önce çıkarılan ihale belgesi eki. Zilyetlik : Bir şey üzerinde fiili hakimiyet veya bir eşyayı fiili hakimiyet ve kudret alanı içinde bulundurma. Zimmet Suçu : Kamu görevlisinin görevi nedeniyle zilyedliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının zimmetine geçirmesidir. (TCK, m:24) Zorunlu Sebeplerle Fazla Çalışma : Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler veya araç ve gereç için hemen yapılması gerekli acele işlerde, yahut zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak kaydıyla işçilerin hepsi veya bir kısmına yaptırılan çalışma. (Belediye sözlüğü için İstanbul Milletvekili Hulusi ŞENTÜRK’e teşekkürler.)