SOMATİK DUYULAR DOKUNMA VE DURUM DUYULARI Uzm. Dr. Mustafa SARIKAYA GENEL ORGANİZASYON Somatik duyular vücuttan gelen duysal bilgileri toplayan sinirsel mekanizmalardır. Bu duyular, görme, işitme, koku, tat ve denge ile ifade edilen özel duyulardan farklılık gösterir. GENEL ORGANİZASYON Sınıflandırma; 3 fizyolojik tipe ayrılırlar: – Vücudun bazı dokularının mekanik olarak yer değiştirmesi ile uyarılan, dokunma ve pozisyon duyularını içeren mekanoreseptif somatik duyular – Sıcak ve soğuğu algılayan termoreseptif duyular – Dokularda hasar yapan herhangi bir faktör tarafından aktive edilen ağrı duyusu Mekanoreseptif Somatik Duyular Bu duyular temel olarak iki sınıfa ayrılabilir – Eksteroreseptif duyular – Proprioseptif duyular Eksteroreseptif duyular: vücudun dış yüzeyinden gelen duyulardır. Proprioseptif duyular: – vücudun pozisyon duyuları, – tendon ve kas duyuları, – ayak tabanından gelen basınç duyuları – özel bir duyu olmakla beraber denge duyusu Ayrıca iç organlardan gelen viseral duyular ve fasyalar, kaslar ve kemiklerden gelen derin duyular vardır. Bunlar başlıca derin basınç, ağrı ve vibrasyon duyularıdır. Dokunma Duyularının Algılanması Ve İletimi Dokunma, vibrasyon ve basınç duyularının algılanması diskriminatif (ayırt edici) dokunma adı altında toplanmıştır Bu sistem derideki 4 farklı reseptöre dayanır. Bunlar: – – – – Meissner korpuskülleri Pacinian korpuskülleri Merkel diskleri Ruffini sonlanmaları Meissner ve Pacinian korpuskülleri hızlı adapte olan (sabit bir uyarıya cevaben ateşi hemen keserler) reseptörlerdir. Merkel ve Ruffini sonlanmaları yavaş adapte olan (ateşlemeyi kesmezler) reseptörlerdir. Bir örnek : Bir kalemi avucunuzun içine koyarsanız, kalem dokunur dokunmaz Meissner ve Pacinian korpuskülleri hemen aksiyon potansiyeli ateşine başlarlar, bu da avucunuza bir şeyin konduğunu size haber verir. Eğer kalem avucunuzda durmaya devam ederse Meissner ve Pacinian korpuskülleri hemen o anda ateşlemeyi keserler. Ancak, Merkel ve Ruffini sonlanmaları, bir şeyin hala orada olduğunu bildirmek için ateşlemeye devam ederler. Durum (Pozisyon) Duyuları Pozisyon duyuları, (proprioseptif duyular) iki alt gruba ayrılır; » Statik pozisyon duyusu; vücudun farklı bölümlerinin bir diğerine göre oryantasyonunun bilinçli algılanması » Hareket duyusunun hızı, kinestezi veya dinamik propriyosepsiyon olarak adlandırılan algılamadır. Pozisyonun Duysal Reseptörleri Hem statik hem de dinamik pozisyonun bilinmesi, tüm düzlemlerdeki tüm eklemlerin açılanma derecelerinden ve bunların değişiklik oranlarından haberdar olunmasına bağlıdır. Bu nedenle reseptörlerin çok yönlü değişik tipleri, eklem açısını belirlemede yardımcı olur ve birlikte pozisyon duyusu için kullanılırlar. Deri reseptörlerinin çok bol olduğu parmaklarda, pozisyonun tanımanın yarısı deri reseptörleri yoluyla olur. Ancak vücudun pekçok bölümü için derin reseptörler daha önemlidir. Derin reseptörler eklem ve kaslarda yerleşmiştir Kas iğciği kaslardaki ana gerilme reseptörüdür, ve aynı derideki reseptörler gibi hızlı adapte olan ve yavaş adapte olan bileşenleri vardır. Aynı zamanda eklem ve tendonlardaki stres ve gücü izlemek için eklem afferentleri ve Golgi tendon organları vardır. Duyusal aksonlar çaplarına ve dolayısı ile de iletim hızlarına göre sınıflandırılabilir. En büyük ve en hızlı aksonlara Aa denir, gerilme reseptörleri gibi bazı proprioseptif nöronlar böyle aksonlara sahiptir. İkinci büyük guruba Ab denir, bütün diskriminatif dokunma reseptörleri bu tür aksonlara sahiptir. DUYUNUN İLETİLMESİ Vücudun somatik segmentlerinden gelen hemen tüm duysal bilgiler spinal sinirlerin arka kökleri ile omuriliğe girerler. Bununla birlikte MS’den beyne doğru iki alternatif yolla taşınırlar. Bu iki yol talamusta kısmen tekrar birleşir. Dorsal Kolumnar Sistem: Dorsal funikulustaki asendan sensoryal yola dorsal kolumnar sistem denir. Medulla spinalise gelen bütün bilgi (afferent) medulla spinalise dorsal kök ganglionlar aracılığı ile gelir. Dorsal kök ganglionlarındaki hücrelerin iki uzantısı vardır. Bu uzantılardan bir tanesi duyusal reseptörlerden bilgiyi almak için perifere gider. İkincisi ise medulla spinalise gider. Dorsal kök ganglionların medulla spinalisin dışında yerleşmişlerdir Dorsal kolumnar sistemde dorsal kök ganglionlardan çıkıp medulla spinalise giren liflere alfa-beta lifleri denir. Dorsal kök ganglionlarının periferik uçlarında özelleşmiş reseptörler vardır. Bu reseptörlerden kalkan bilgiler sayesinde iki nokta ayırımı, vibrasyon ve bilinçli eklempozisyon (proprioseptif) algıları oluşur. İki nokta ayırımı ve vibrasyon duyusu derideki reseptörler sayesinde, bilinçli eklem-pozisyon ise eklem kapsülündeki Ruffini korpüskülleri sayesinde algılanır. Alfa-beta aksonları medulla spinalise girdikten sonra medulla spinalis içinde yukarıya medullaya doğru yol alırlar Medulla spinaliste ÇAPRAZLAŞMAZLAR Medullada aynı tarafta (İPSİLATERAL) sonlanırlar Medullada Nükleus grasilis ve Nükleus kuneatus denilen hücrelerde sinaps yaparak sonlanırlar. Bu nükleuslardaki hücreler önce talamusa oradan da algılamanın gerçekleştiği somatosensoryel kortekse ulaşırlar. Posterior Kolon: Fasciculus gracilis ve cuneatus Hafif dokunma, vibrasyon, basınç, proprioseptif duyular Ant. Spinotalamik Traktus Kaba dokunma ve basınç, Dorsal kolumnar sistemin lezyonlarında : – – – – İki nokta ayırımı Vibrasyon Bilinçli eklem-pozisyon duyusu kaybolur Astereognozi : nesneleri dokunmayla tanıma yeteneğinin olmamasıdır – Agrafestezi : deriye çizilen harf, sayı gibi şeyleri tanıyamama durumudur Medial Lemniskus Nükleus Grasilis ve Nükleus Kuneatustaki hücrelerin aksonları medullanın (medulla spinalisin değil) karşı tarafına internal arkuat lifleri olarak geçer (ÇAPRAZLAŞIR) Bu lifler çaprazlaştıktan sonra medial lemniskus adını alırlar. Medial lemniskus ; medulla, pons ve ortabeyni geçtikten sonra talamusun Ventral Posterolateral (VPL) nükleusunda sonlanır. VPL nükleustaki hücreler ise serebral korteksin postsantral girusundaki somatik duyusal kortekste (3, 1, 2. Alanlar) sonlanırlar. Posterior Kolon: Fasciculus gracilis ve cuneatus Hafif dokunma, vibrasyon, basınç, proprioseptif duyular Ant. Spinotalamik Traktus Kaba dokunma ve basınç, Somatik Duysal Korteks (Somatosensoryel) Genelde duyu modalitelerinin tümünden gelen duysal sinyaller, serebral kortekste santral fissürün posteriyorunda sonlanır. Genel olarak, paryetal lobun ön yarısı hemen tamamen algılama ve somatik duysal sinyallerin yorumlanması ile ve arka yarısı da daha yüksek düzeylerde yorumlama ile ilgilidir. Görme sinyalleri oksipital lobda, işitme sinyalleri ise temporal lobda sonlanır. Kortikal fonksiyonel alanlar Somatik Duysal Korteks Primer duysal alan Parietal lob postsentral girusu (Br. 1-3) Korteks vücudun duysal bir haritasını içerir Duysal homonkulus Kortikal alan işgali Reseptör yoğunluğu Fonksiyonel önem Somatik Duyunun Kaynağı Talamik nükleuslardan gelen bilgi Duysal kortekste ulaşan bilgi asosiasyon alanlarına dağıtılır Karşılaştırılır ve değerlendirilir Korteks duysal bilgiyi bütünsel olarak algılar Görsel bilgi olmaksızın Eldeki bir cismi tanımlama Şekil, sertlik, sıcaklık, ağırlık, yüzey bilgileri vs. Somatik Duysal Alan Fonksiyonları Somatik duysal alanın yaygın bilateral eksizyonu aşağıdaki duysal değerlendirme şekillerinin kaybına yol açar. – kişi vücudun farklı bölümlerindeki farklı duyuları ayrı bir şekilde lokalize edemez. Lokalizasyon daha kaba olur; bir ele, bir ayağa gibi. – kişi vücuduna uygulanan hassas basınç derecelerini değerlendiremez. Somatik Duysal Alan Fonksiyonları – kişi nesnelerin ağırlıklarına karar veremez. – nesnelerin şekilleri ve biçimleri hakkında sağlıklı karar veremez. Buna astereognozi denir. – maddelerin yapısı hakkında karar veremez. Çünkü bu değerlendirme, cismin yüzeyi üzerinde parmakların hareketleri ile oluşan oldukça hassas duyulara bağımlıdır. Somatik Duysal Asosiasyon Alanları Somatik duysal alanın arkasında, paryetal korteks içine yerleşmiş olan serebral korteksin 5 ve 7. Brodmann alanları somatik duysal yollara giren duysal bilgilerin deşifre edilmesinde önemli rol oynarlar. Bu yüzden bu alanlar somatik duysal asosyasyon alanları (SDA) olarak bilinir. Somatik Duysal Asosiasyon Alanları Parietal kortekste –Tek tek gelen somatik bilginin deşifre edilmesi –Anlamlı duysal bilgi haline getirilmesi Değişik kaynaklardan gelen farklı duysal bilginin anlamlı hale getirilmesi Amorfosentez Somatik Duysal Asosiasyon alanının bir tarafı hasarlandığı zaman, kişi vücudun karşı tarafındaki karmaşık nesneleri ve karmaşık şekilleri dokunarak hissetme yöntemi ile tanıma yeteneğini ve kendi vücudunun aynı tarafını tanıma yeteneğini kaybeder. Özellikle ilginç olan kişinin vücudunun karşı tarafından habersiz olması yani orada olduğunu unutması demektir. Bu nedenle o tarafı motor fonksiyonlar için bile kullanmayı unutur. Bu karmaşık duyu eksikliğine amorfosentez denir.