Stok Değerleme Stok Değerleme Yöntemleri İşletmeler dönem sonlarında mevcutlarını değerlemek durumundadırlar. Mevcutların en önemli kısmı ticari olarak alınıp satılan ticari mallar veya üretilen mamullere ait stoklardır. Stokların maliyetinin tespiti ve değerlemesinin yapılması vergi kanunları, ticaret kanunu ve hem de işletmelerin kendi mali yapısını görmesi açısından bir zorunluluk olmaktadır. Stokların değerlemesinde uygulama farklılıkları ve yanlış seçimler olabilmektedir. Satın Alınan Malların Değerlemesi: VUK nun 274 ncü maddesine göre mallar maliyet bedeli ile değerlenir. Ancak, gerçek bedeli olmayan veya bilinemeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değeri emsal bedeli ile belirlenebilir. Maliyet Bedeli; yapılan ödemelerle bunlarla ilgili giderlerin toplamıdır. Bu giderleri satın alma giderleri ve depolama giderleri olarak ikiye ayırmak mümkündür. Satın Alma Giderleri: sipariş giderlerini, malın taşınması ile ilgili giderleri, üretime ve satışa hazırlık giderlerini, makinelerin hazırlık giderlerini, depolanıncaya kadar ödenen sigorta giderlerini kapsar. Depolama Giderleri: Stokların depolanması ile ilgili giderleri, depoda bekleme süresinde meydana gelen fiziki ve iktisadi yıpranma giderlerini, depo içi taşıma ve yerleştirme giderlerini, depolama ile ilgili sigorta giderlerini kapsar. Maliyet Bedeli: Esas olan stokların maliyet bedeli ile değerlenmesidir. Maliyet bedelinin tespiti değişik şekillerde ortaya çıkabilir. Bunlar; 1) Fiili Maliyet Yöntemi: Stokta bulunan malların hangi partiden kaldığı biliniyorsa ait olduğu partinin birim fiyatıyla değerlenmesi gerekir. Buzdolabı, otomobil, makine, motor gibi cinsinin ve maliyetinin tespiti mümkün mallar için fiili maliyet yöntemi uygulaması doğru bir yöntemdir. 2) Ortalama Maliyet Yöntemi: Stokta bulunan malların fiilen hangi partiden kaldığı bilinemiyorsa veya hangi fiyatla alındığı tespit edilemiyorsa ortalama maliyet yöntemi kullanılmalıdır. Yağ, şeker, un, peynir, süt gibi birbirine benzer mallarda belirli maliyetlerle değerleme yapılamıyor ise ortalama maliyet yöntemi uygulanır. Ortalama maliyet yöntemi üç şekilde uygulamada yer almaktadır; (a) Basit Ortalama Maliyet Yöntemi, (b) Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi, (c) Hareketli Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi. a. Basit Ortalama Maliyet Yöntemi: Yıl içinde satın alınan belli bir malın, birim alış fiyatının toplanarak alış sayısına bölünmesiyle bulunan ortalama maliyettir. Bu yöntem uygulanırken, ünite sayısı ve fiyatların eşit olmadığı durumda gerçek dışı ve hayali sonuçlar ortaya çıkabileceğinden doğru bir değerleme olarak kabulü oldukça zordur. b. Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi: Satın alınan mal miktarı ile birim fiyatı çarpımı olan mal alış değerleri toplamının alınan toplam mal miktarına bölünmesiyle bulunur. Fiyat dalgalanmaları olan ekonomilerde uygulama alanı bulabilen, çok yüksek ve çok düşük fiyattan alınan malzemeleri adil bir biçimde ortalama fiyattan değerleyen yöntemdir. c. Hareketli Ağırlıklı Ortalama Maliyet Yöntemi: Her yeni alış ve satış durumunda işletmede bulunan mal mevcutlarının ortalama birim maliyeti hesaplanır. Böylece, her yeni işlemde mevcut mal stoklarının maliyet değeri ve her satış işleminde satılan malın ortalama birim maliyeti ve toplam maliyet değeri bulunmuş olur. Ortalama maliyet yöntemi uygulamasında gerçeğe uygun sonuçlar çıkması için ağırlıklı ortalama veya hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemleri uygulanması doğru olacaktır. 3) İlk Giren İlk Çıkar (FIFO) Yöntemi: Bu değerleme yönteminde işletmede kullanılan, üretime verilen veya satılan malların işletmenin stoklarına en önce girenlerden olduğu kabul edilir. Dönem sonunda envanter alma sisteminde, FIFO değerleme yönteminin varsayımı, mal satıldığında işletmeye giriş sırasına göre çıkışı yapılacağından dönem sonunda kalanlar en son giren partilerin birim fiyatlan ile değerlendirilir. FIFO stok değerleme yöntemi enflasyonist dönemlerde satılan malın maliyetini olduğundan düşük bir değerle buna karşılık stokları piyasa fiyatına en yakın maliyet değeri ile değerleyecektir. Buna bağlı olarak mal satış karı şişirilmiş olacaktır. 4) Son Giren İlk Çıkar (LIFO) Yöntemi: Bu değerleme yönteminde işletmede kullanılan üretime sevk edilen veya satılan malların işletme stoklarına en son girenlerden olduğu kabul edilir. Bu yönteme göre çıkışlar işletmeye en son giren mallardan başlar, mallar satılırken öncelikle işletmeye en son alınan mallardan çıkış yapılır ve bu sistem böyle devam eder. Satılan malların maliyeti çıkış sırası gelen partinin birim maliyetine göre hesaplanır. Mevcut stokların maliyet değeri ise işletmeye önceden giren malların birim maliyetine göre bulunur. LIFO stok değerleme yöntemi fiyatların yükseldiği dönemlerde satılan malın maliyetini gerçeğe yakın hesaplayarak brüt satış karının şişirilmesini önler. 5) Standart Maliyet Yöntemi: İşletme deposunda bulunan değerlemesi yapılacak olan her stok kalemi, önceden saptanmış bir standart birim fiyatı ile giriş çıkışları yapılmaktadır. Her bir stok kalemi için standart bir birim fiyat saptanıp değerleme işlemi gerçekleştirildikten sonra, standart ve gerçek birim fiyatlar arasında karşılaştırma yapılır. Aradaki farklar stoklar ve satılan malların maliyeti arasında dağıtılarak standart maliyetlerin fiili maliyetlere dönüştürülmesi sağlanır.