TBMM 6 . 2 . 2008 B:59 O: 2 DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI CEMİL ÇİÇEK (Devamla) - Her özgür­ lük talebini de laikle irtibatlandırmayın, o laiklik istismarı olur. Bu millet, laikliğin en büyük temi­ natıdır. 70 milyon insan bunu özümsemiş ve benimsemiştir. Onun için, kimse laiklik üzerinden böyle ucuz kahramanlık filan da yapmaya kalkmasın. Hiç kimse, diğerinin bu noktadaki samimiyetini tartma kantarı da değildir. Kaldı ki, bir demokratik ülkede hiç kimse kendi inancını, kendi düşünce­ sini, kendi tercihini bir başkasına onaylatmak durumunda değildir. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) ALGAN HACALOĞLU (İstanbul) - Hangi tarikat söyletiyor bunları? BAŞKAN - Sayın Bakanım, konuşmanızı tamamlayınız. Buyurun efendim. DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI CEMİL ÇİÇEK (Devamla) - Onun için, bakınız, bizim laikliğimizin Kuzey Kore'deki laiklikten, eski Sovyet rejimindeki laiklikten de bir farklı tarafı var. ALGAN HACALOĞLU (İstanbul) - Hangi tarikatın sözcüsüsünüz? DEVLET BAKANI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI CEMİL ÇİÇEK (Devamla) - Oradakiler de laiktir ama bizim laikliğimiz insan haklarına dayalı demokratik laikliktir. Bu ikisi arasındaki fark, siyahla beyaz arasındaki farktır ama gelin görün ki şu an Türkiye'de bir kısmının arzuladığı laiklik Kuzey Kore tipi laikliktir, buna bu millet müsaade etmez. Hepinize saygılar sunuyorum (AK Parti sıralarından alkışlar) BAŞKAN - Teşekkür ederim. Sayın Güldal Akşit, İstanbul Milletvekili, buyurun. (AK Parti sıralarından alkışlar) GÜLDAL AKŞİT (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Ana­ yasasının 10'uncu ve 42'nci maddelerinin değiştirilmesi hakkında söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın ilk dört maddesinin değiştirileme­ yeceği hatta değiştirilmesinin dahi teklif edilemeyeceği hepimizce bilinmektedir. İşte bu maddeler arasında yer alan 2'nci maddede, cumhuriyetin nitelikleri açık ve net bir şekilde sayılmaktadır. Mü­ saade ederseniz, bu maddeyi huzurlarınızda okumak isterim: "Türkiye Cumhuriyeti, toplumun hu­ zuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir." Ve hemen bu tanımlamanın ardından madde 5'te devletin temel amaç ve görevleri sayılmaktadır: "Dev­ letin temel amaç ve görevleri, Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezli­ ğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleri ile bağdaşma­ yacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır." denilmektedir. Değerli arkadaşlarım, Türkiye Cumhuriyeti'nin asla değiştirilemeyecek olan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu tanımlamasından sonra gelmek üzere, yine devletin asli görevleri arasında, temel hak ve hürriyetlerinin adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak şekilde sınırlanmaması ve şayet böyle bir sosyal, siyasal, ekonomik sınırlama varsa bunların kaldırılması ve insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartların hazırlanması sayılmaktadır. Bu hususlara ne kadar önem verildiği, açık ve net bir şekilde, hiçbir tereddüde meydan vermeyecek şekilde ortaya konul­ muş bulunmaktadır. -725-