M. Meclisi B : 57 ALİ AK (İçel) — Sayın Başkan, sorumun bir ta nesi

M. Meclisi
B : 57
ALİ AK (İçel) — Sayın Başkan, sorumun bir ta­
nesi cevaplanmadı. «Allah razı olsun» un Türkçe'si
nedir?
BAŞKAN — Sorduğunuz suallere ancak bu ka­
dar cevap vermiş oıluyor, cevaplandırılmış kabul edi­
yoruz.
Buyurunuz Sayın İlhan Aytekin.
DEVLET BAKANİ LÜTFİ DOĞAN (Devamla)
— Muhterem Başkanım, şimdi müsaade ederseniz,
bunu herhalde istismar edecekleri anlaşılıyor
bazı
insanların, cevap vermek istiyorum.
BAŞKAN — Cevap vermek istiyorsanız buyuru­
1 9 . 2 . 1979
O : 3
Bu teşhisiniz, Alevi - Sünni çatışması olduğuna göre;
Sünniler mi Alevileri, Aleviler mi Sünnileri gözü dön­
müş olarak düşünmektedir, yoksa bir grup mu var?
Yine aynı basın toplantısının 2 nci pragrafının 8
ve 9 ncu satırlarında aynen, «Olay; çıkış görüntüsü
ile Alevi Sünni çatışmasıdır» diyorsunuz. Bugün de bu
kanaati taşımakta mısınız?
Samimi olarak Babanof ile çekilmiş hatıra fotoğ­
raflarınız vardır. Mümkündür memleketine gönderil­
miştir, yine mümkündür çerçeveletip evine asmıştır.
Hane halkından birisi, «kime» diye sorsa; Babanofa;
«Benim gibi din adamıdır. Ben Rusya'da bu görevi
yapıyorum, o da Türkiye'de bu görevini yapıyor» de­
miş olsa, beğenir misiniz, üzülür müsünüz? (CHP sı­
ralarından, «Bu da soru mu Başkan,» «Yazılı cevap
ver» sesleri)
nuz,,
DEVLET BAKANİ LÜTFİ DOĞAN (Devamla)
— «Allah razı olsun» demök, Allah kabul etsin de­
mek, Allah sevsin, Aıllah hoşnut olsun demektir.
İLHAN AYTEKİN (Balıkesir) — «Allah kabul !
DEVLET BAKANI LÜTFİ D O Ğ A N (Devamla)
etsin>x de Arapçadır.
— Sayın Başkan, müsaade buyurursanız bunların hep­
DEVLET BAKANI LÜTFİ DOĞAN (Devamla)
sini yazılı vereceğim. Yalnız, Sayın arkadaşımın suini­
— Allah sevsin demektir Türkçesi. Evet, teşeikkür
yetle gönlünden geçirdiklerini kendine iade etmek is­
ederim.,
terim Ben yazılı olarak
cevap vermek
istiyorum
BAŞKAN — Buyurunuz Sayın İlhan Aytekin.
efendim.
İLHAN AYTEKİN (Balıkesir) — Sayın Başkan,
Teşek'kür ederim.
aşağıdaki sorularımın delaletinizle Sayın Bakan tara­
BAŞKAN -— Sorular yazılı olarak cevaplandırıla­
fından cevaplanidiriilmasi.nl arz ederim.
caktır.
Sayın Hasan Gürsoy, buyurun efendim.
1937 tarihli Sovyet Anayasasının 124 ncü mad­
HASAN GÖRSOY (Adana) — Sayın Başkan, ta­
desi, bütün yoldaşlara din aleyhinde propaganda yap­
rafınızdan aşağıdaki sorularımın Sayın Bakan tara­
ma hürriyetli vermiştir. Buna rağmen Rusya'da din
fından cevaplandırılmasını arz ederim.
hürriyeti olduğuna inanıyor musunuz?
2. Cumhuriyet Halk Partisinin sayın
sözcüsü­
nün konuşmasında bahsi geçen «Taaddüdü zevcat»
müessesesi İslam'da var mıdır?
3. Diyanet İşleri Başkanlığının özerkliği üzerin­
deki düşünceleriniz nedir?
1. Batı ülkelerinde, oranın diyanet teşkilatlarına
ait müstakil radyoevleri vardır. Acaba Türkiye Diya­
net İşleri Başkanlığına matuf bir radyoevinin açılma­
sı Sayın Bakan tarafından düşünülüyor mu veya Hü­
kümet bu hususta herhangi bir hazırlık yapıyor mu?
4. Sayın Kültür Bakanı; «sansürü kaldıracağız»
diye buyurdular. Diyanet İşleri Başkanlığının tevdit
ile görevli Devlet Bakanı olarak ahlakla alakalı san­
sürün kaldırılmasıyla ilgili düşünceniz menfi midir,
müsbet midir?
5. Kahramanmaraş hadiseleriyle ilgili olarak teş­
rifinizde 6 . 1 . 1979 tarihli Televizyon gece haber­
lerinde, hadiseleri tahrif eden din görevlisi olup ol­
madığını
tahkike geldiğinizi
buyurdunuz. Acaba,
tahkikiniz neticesi tahrife karışmış hiçbir din görev­
lisi var mıdır?
Kahramanmaraş hadiselerinden sonra yaptığınız
bir basın toplantısının metninin ikinci sayfasında 10
ve 11 nci satırlarında «Müslümanlık sloganları ile
halkın üzerine gelen gözü dönmüş caniler» deniyor.
2. Diyanet İşleri Başkanlığının «Diyanet» isimli
bir gazetesi vardır. Bu gazetenin günlük olarak çı­
kartılması düşünülüyor mu?
3. İslam Dininin esaslarını anlatan eserlerin, ya­
bancı dillere tercüme edilerek Avrupa ve Amerika'da
İslam dinini öğrenmek isteyenlere yardımcı olunmak
isteniyor mu?
4. Türkiye'de Hıristiyan ve Yahudilere ait dini
okullar vardır ve bu dini cemaatler, kendi din adam­
larını yetiştirmektedir. Diyanet İşleri Başkanlımıza
matuf kanunlarımızda değişiklik yapmak suretiyle, di­
yanet işleri personelini yetiştirecek dini okulların açıl­
ması da düşünülüyor mu? Daha doğrusu; Yahudi ve
Hıristiyanlara verilen bu hakkın Müslümanlara da
verilmesi düşünülüyor mu?
— 392 —