(CHP sıralarından alkışlar) Süreniz on dakika. CHP GRUBU

advertisement
TBMM
B:56
11.2.2009
0:2
Buyurun Sayın Arat. (CHP sıralarından alkışlar)
Süreniz on dakika.
CHP GRUBU ADINA NECLA ARAT (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, 328 sıra sayılı ve adı son dakika değiştirilen Kadın Erkek Eşitliği Ko­
misyonu, yani değişiklikle Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu hâline getirilen yasa önerisinin
3'üncü maddesi üzerinde görüşlerimi dile getirmek üzere söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi
saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, bir toplumda cinsler arasındaki eşitlik perspektifi tüm bireylere mal ol­
madığı sürece insan haklarından da gerçek demokrasiden de söz edilemez. Bu gerçeği bütün dünya
kabul etmiş durumda. Nitekim daha 1993'te Viyana'da yapılan İnsan Hakları Dünya Konferansı'nda
kadın haklarının evrensel insan haklarının ayrılamaz bir parçası olduğu vurgulanmış ve cinsiyet te­
meline dayalı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması evrensel bir hedef olarak benimsenmişti.
Dünya kadınlarının karşılaştıkları eşitsiz ve ayrımcı muamelenin ortadan kaldırılması, toplumsal cin­
siyet eşitliği, yani, kadın erkek eşitliği sağlanarak kadınların ilerlemeleri ve güçlenmeleri bir yerde
bütün dünyanın hedefi hâline gelmişti. Nitekim 20'nci yüzyılın son çeyreğinde dört büyük dünya
kadın konferansı gerçekleştirilmişti. Bunlardan birincisi 1975'te Mexico City de, ikincisi 1980'de Ko­
penhag'da, üçüncüsü 1985'te Nairobi'de, sonuncusu 1995'te Pekin'de yapılmıştı. Hepsinde amaç,
eşitlik, kalkınma ve barışa ulaşmaktı. Bakın, şimdi 2000'li yıllarda bu amaçların hangisine ulaştık,
sanıyorum bunun tartışmasını yapmamız gerekiyor.
Söz konusu amaca ulaşmakta toplumda eşitlik anlayışının yerleşmesinin, kadınların güç kazan­
malarının, karar verme ve yetki odaklarına katılmalarının öncelikli koşullar olduğu her dört konfe­
ransta da vurgulandı. Ayrıca, kadın hakları insan haklarıdır görüşü onaylandı.
Dördüncü Dünya Kadın Konferansı, uluslararası toplumun 2000'li yıllara ilişkin program ve
beklentilerini içeren, umut verici vizyonunu yansıtan Pekin Bildirgesi'ni ve Eylem Platformu'nu
oluşturdu. Eylem Platformu ise kadınların güçlendirilmelerini sağlayacak gündemi belirledi. Bu gün­
demde öncelik, kadınların ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasal karar verme süreçlerinde tam ve
eşit paya sahip olmalarını sağlayarak, toplumun ve özel yaşamın bütün alanlarına etkin katılımlarını
önleyen engelleri ortadan kaldırmaktı. Yani, önce eşitliği sağlamak, sonra fırsat eşitliğini gerçekleş­
tirmekti. İspanya, Fransa, Portekiz, İngiltere gibi Avrupa Birliği ülkeleri yasalarında eşitlik konu­
sunu artık aştıkları ve fırsatlar alanındaki yarışma aşamasına geldikleri için komisyonlarında "kadın
erkek fırsat eşitliği" adını kullanıyorlar.
Türkiye Cumhuriyeti Pekin Bildirgesini ve Eylem Planı'nı çekince koymadan imzaladı. Hükü­
metimiz bu imza ile 2000 yılına kadar Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ne koyduğu çekinceleri kaldıracağını, kadın okuryazarlık oranını yüzde 100'e çıkartacağını,
ulusal mekanizmaları artırıp geliştireceğini, kadın bakışının egemen olacağı bir çerçeve eşitlik yasası çı­
karacağını, gerekli yasal düzenlemeleri yaparak aile içi sorumluluk ve yetkinin kadın ve erkek arasında
eşit paylaşımını sağlayacağını vadetmişti. Bunlara ek olarak, kota sistemi uygulayarak siyasal partilerin
her düzeydeki karar ve yürütme organına kadın katılımının artırılacağı da sözü verilmiş bir konu idi.
Bunların yanı sıra, kadın sığınma evlerinin sayılarının artırılacağını, tüm kadınları kapsayacak
bir sosyal güvenlik sistemi oluşturacağımızı da vadetmiştik. Birbiri ardı sıra verilen bu sözlerden bir
bölümü yerine getirildi gerek koalisyon hükümeti gerekse AKP Hükümeti zamanında ama 2000'li
yıllan kadınlarımız açısından gerçekten yepyeni ve hakça bir dönem kılmak, kadın haklarını artık bel­
gelerden çıkarıp yaşama yansıtmak için önümüzde hâlâ çok uzun bir yol var.
-509-
Download