Danışma Meclisi B : SADİ ERDEM — Ben bunu bilmediğim

Danışma Meclisi
B : 60
SADİ ERDEM — Ben bunu bilmediğim için sor­
dum efendim.
Soracağım üç husus vardı, arkadaşlar temas etti­
ler.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Erdem.
Sayın Haznedar, buyurun efendim.
ALİ MAZHAR HAZNEDAR — Sayın Başkan,
değerli arkadaşlarım;
Ben esas itibariyle Sayın Tutum'un değinmiş ol­
duğu noktaya değinmek istiyordum. Burada siyasî
partilere üye olamayacaklar arasında eski metinde,
ki yeni metinde de aynısı var; «Kamu kurum ve ku­
ruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptık­
ları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer
kamu görevlileri» ibaresi geçiyor.
Malumuâliniz yeni Anayasamız eski Anayasaya
nazaran değişik bir hüküm getirmiştir. Eski Anayasa­
mızda kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürek­
li görevlerin sadece memurlar eliyle görülebileceği
derpiş edilmekte iken yeni Anayasamızda bu husus
«Memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür»
şekline dönüşmüştür. Bu vaziyette devamlı ve aslî
bir görevi de işçi niteliğinde bir vatandaşımızın ka­
mu kurumlarında görmesi imkânı bu Anayasayla
belirmiş olmaktadır.
21 . 2 . 1983
O :1
Biz Devlet Güvenlik Mahkemeleri Kanununu
Adalet Komisyonunda incelerken, görev ve yetkileri­
ni incelerken, bunlar ayrı ayrı hususlardı. Şimdi, «Dev­
let Güvenlik Mahkemelerinin görev ve yetkisine gi­
ren suçları işleyenler» tabirinin kullanılmasını acaba
düşünürler mi?
BAŞKAN — Sayın Gelendost, zaten biraz evvel
Komisyonun huzurunuza getirip sunduğu yeni me­
tinde bu ibareler yer almıyor efendim. Yani, «İdeolo­
jik veya anarşik eylemlere katılma» ibaresi artık yok
efendim. «Türk Ceza Kanununun ikinci kitabının
birinci babının birinci ve ikinci faslında yer alan»
şeklinde yeni bir düzenleme getirdiler.
HALİL GELENDOST — 163 giriyor mu?
BAŞKAN — Efendim, o kitap içinde olan bütün
maddelerin girdiğini, sonuna kadar olan kısmın gir­
diğini de biraz evvel ifade buyurdular.
Komisyon adına Sayın Eryılmaz buyurun efendim.
ANAYASA KOMİSYONU ADINA AZMİ ER­
YILMAZ — Sayın Başkanım; Cahit Tutum arkada­
şımıza ben cevap vereceğim. Ceza hukukuna ilişkin
suallere de Sayın Kavalalı cevap vereceklerdir.
Cahit Tutum arkadaşımıza her şeyden önce te­
şekkür ederim, yeni düzenlemeyi olumlu bulduğu
için. Sayın Tutum arkadaşımızın bir tereddüdü var,
gerçekten memur niteliği, memur - işçi tartışması
20 seneden beri yapılmıştır, işin içinden çıkılamamıştır ve değişik kararlar verilmiştir. Kim işçidir, kim
memurdur konusu halledilememiştir, işte bu hüküm
de Güvenlik Konseyinin Anayasa Komisyonu tarafın­
dan konulmuş ve aynen şöyle ifade ediliyor :
Diğer taraftan, «Yaptıkları hizmet bakımından
işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri» söz­
cüğü ile acaba işçi niteliği taşıyor mu, işçi niteliği
taşımıyor mu münakaşasının ileride birtakım ihtilaf­
lara yer verebileceğini düşünmekteyim. Bu açıdan
düşünülürse acaba Sayın Komisyon buradaki bu
yasak getiren hükmü Anayasanın 128 inci madde­
sindeki kelimelerle ifade etme yoluna gitmeyi düşü­
nür mü? Yani, kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî
ve sürekli görevlerde çalışan kamu görevlileri şek­
linde bunu tarif edebilir miyiz; onu istirham edecek­
tim efendim.
Teşekkür ederim.
«Maddeye eklenen diğer bir fıkrayla da siyasî
partilere giremeyecek kamu görevlileri belirtilmiştir.
Bu fıkrada bir taraftan sayma sistemine gidilirken,
diğer taraftan değişik yorumlara sebebiyet verilme­
mesi amacıyla «Kamu kurum ve kuruluşlarının me­
mur statüsündeki görevlileri» deyimine madde met­
ninde yer verilmiştir. Ayrıca yaptıkları hizmet bakı­
mından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri
ile öğrenciler de buna sayılmıştır.
BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Haznedar.
Sayın Komisyon...
HALİL GELENDOST — Tavzih mahiyetinde
bir soru sormak istiyorum efendim.
BAŞKAN — «Tavzih mahiyetinde» diyorsunuz.
Buyurun efendim.
HALİL GELENDOST — Efendim; «İdeolojik
ve anarşik eylemlere katılma.» Bu müphem bir tabir
efendim.
Yani arz etmek istediğim husus; hiçbirisinin dı­
şarıda kalmaması bakımından, ister fikrî mesaide ça­
lışsın, ister memur olarak çalışsın, hiçbirisinin parti­
lere giremeyeceklerini belirtmek amacıyla konulmuş­
tur; ister işçi niteliğinde mühendis olsun, ister işçi
niteliğinde müsteşar olsun. 10095'ler filan bunların
hepsi kalkmıştır. Devlet kuruluşunda, yani bu Ana­
yasanın sistemi içinde, benim anladığım Devlet ku­
ruluşunda çalışıyorsa ne olursa olsun giremeyecek
— 666 —