Prospektüs Estraderm TTS 25 Estraderm TTS 25 FORMÜLÜ Bir transdermal tedavi sistemi (TTS) 2.0 mg estradiol içerir. Yardımcı maddeler: Etanol ÖZELLİKLERİ Estraderm TTS, ince, çok katlı, saydam bir transdermal tedavi sistemidir. Sağlam deri üzerine yapıştırılan bir plasterdir. İlaç haznesi, yapışkan tabaka arasından deriye sürekli salınan estradiolün salım hızını belirleyen salım-kontrol membranı ile arka film arasında bulunur. Sistemin etkin maddesi deriye nüfuz eder ve doğrudan kan dolaşımına geçer. Sistemin kesiti : Özellikleri : Estradiol salım hızı 25 µg/gün İçerdiği estradiol miktarı 2 mg İlaç salım yüzeyi 5 cm2 Baskı (arka yüz) CG DWD Aktif maddenin salımı 4 gün boyunca sürer. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ Farmakodinamik özellikleri Tüm steroid hormonlar gibi, estrojenler de metabolik etkilerini hücre içinde gösterirler. Estrojenler, hedef organların hücrelerindeki spesifik bir reseptörle etkileşime girerek, gen transkripsiyonunu ve daha sonra da protein sentezini ayarlayan bir kompleks oluştururlar. Bu reseptörlerin çeşitli organlarda, örneğin hipotalamus, hipofiz, vajina, üretra, uterus, meme ve karaciğerde, ayrıca da osteoblastlarda mevcut olduğu gösterilmiştir. Menarştan menopoza kadar başlıca over folikülleri tarafından üretilen estradiol, en aktif estrojendir. Menopozdan sonra, overlerin fonksiyonu durduğu zaman, ancak az miktarda estradiol üretimi devam ederek, aromataz enzimi yardımıyla androstendionun ve daha az olmak üzere testosteronun aromatizasyonundan sırası ile estron ve estradiol oluşur. Estron daha sonra 17β-hidroksisteroid dehidrogenaz 1/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 enzimi ile estradiole dönüşür. Her iki enzim de karaciğerde, yağ ve kas dokusunda bulunur. Overlerdeki estradiol yapımının durması, birçok kadında vazomotor semptomlara (sıcak basmaları), uyku bozukluklarına ve ürogenital sistemin ilerleyici atrofisine neden olur. Estrojen replasman tedavisi bu sorunları büyük ölçüde ortadan kaldırabilir. Ayrıca, hormon replasman tedavisinin (HRT) veya estrojenlerin, menopozdan sonra görülen deri kalınlığında azalmayı önlemede etkili olduğu gösterilmiştir. Menopozun erken döneminde başlatılan estrojen replasman tedavisinin postmenopozal kemik kaybını önlediği tamamen tespit edilmiştir. Estraderm TTS ile transdermal tedavi, fizyolojik estrojen olan estradiolü, değişmemiş şekliyle doğrudan doğruya kan dolaşımına verir. Estradiol konsantrasyonları erken foliküler dönemdekilere benzer değerlere yükselir ve 3-4 günlük uygulama süresince bu değerlerde kalır. Plazmadaki estradiol (E2): estron (E1) oranı, 1:5 ile 1:2’den yaklaşık 1:1’e, yani overleri normal fonksiyon gören kadınlarda menopoz öncesinde kaydedilen değerlere doğru değişir. Böylece, Estraderm TTS fizyolojik estrojen replasmanı sağlar. 28 gün boyunca Estraderm TTS kullanılmasından sonra, fibrinopeptid A, yüksek molekül ağırlıklı fibrinojen ve antitrombin III şeklindeki kan pıhtılaşma faktörlerinin konsantrasyonları veya aktiviteleri üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir. 28 gün devam eden bu uygulama döneminden sonra transdermal olarak verilen estradiol, dolaşımdaki renin substratının veya cinsiyet hormonu bağlayan, tiroksin bağlayan ve kortizol bağlayan globulinlerin konsantrasyonlarında herhangi bir değişikliğe neden olmamıştır. Ancak, yalnızca 3 hafta devam eden uygulamadan sonra, transdermal olarak verilen estradiolün, idrara çıkan kalsiyum ve hidroksiprolin miktarlarını kullanılan doza bağımlı bir şekilde azalttığı bulunmuştur. 24 hafta boyunca sürekli Estraderm TTS 100 kullanılmasından sonra HDL konsantrasyonlarının yükseldiği gözlenmiştir. Menopozun, kardiyovasküler hastalığın lipid ve non-lipid işaretleyicileri üzerine olan olumsuz etkileri, postmenopozal kadınlarda görülen kardiyovasküler hastalık insidansının artışına katkıda bulunabilir. Lipid profilinin olumlu yönde etkilenmesi, estrojen replasman tedavisinin postmenopozal kadınlardaki koroner kalp hastalığı riskini azaltıcı etkisine katkıda bulunan bir faktör olabilir. Progestinle birlikte kullanılan Estraderm TTS’in serum total kolesterol, düşük dansiteli lipoprotein (LDL), trigliserit ve yüksek dansiteli lipoprotein (HDL) düzeyleri üzerinde faydalı etkilere yol açtığı, yapılan çalışmalarda gösterilmiştir. Estraderm TTS monoterapisinin bu parametreler üzerine etkisini ele alan uzun süreli az sayıda çalışma yapılmıştır ve alınan sonuçlar genelde olumlu olmakla birlikte, kesin değildir. Bazı çalışmalarda Estraderm TTS-progestin kombinasyonunun arter tonusunu etkilediği ve bu bakımdan kardiyovasküler riski azaltabildiği sonucuna varılmışken, diğer çalışmalarda böyle bir sonuç elde edilmemiştir. Son zamanlarda, bir takip çalışmasının sonuçlarına göre, progestin ilave edilmesi postmenopozal estrojen tedavisinin kardiyoprotektif etkilerini azaltmaz. Bu çalışmalarda kan basıncı, pıhtılaşma ve insülin direnci üzerine zararlı etkiler gösterilmemiştir. Tek başına kullanılan estrojenler, endometriyal hiperplazi insidansını ve endometriyal karsinom riskini artırır. Tek başına estrojen tedavisine kıyasla, estrojen siklusunun 10 veya daha fazla gününde progestin ilave edilmesi, endometriyal hiperplazi ve böylece düzensiz kanama ve endometriyal karsinom insidansını büyük ölçüde düşürdüğü çalışmalarda bildirilmiştir. 2/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Farmakokinetik özellikleri Dozun büyüklüğü ile lineer olarak orantılı olan fizyolojik serum estradiol konsantrasyonları, Estraderm TTS 25, 50 ve 100’ün deriye yapıştırılmasından sonra 4 saat içinde elde edilir. Estraderm TTS 25, 50 ve 100’ün deriye yapıştırılmasından sonra 8 saat içinde kararlı durum serum estradiol konsantrasyonlarına ulaşılır ve tedavi periyodu içerisinde bu düzey sırasıyla ortalama 23, 40 ve 75 pg/ml seviyesinde idame ettirilir. Bu da, postmenopozal başlangıç değerinde (5-10 pg/ml) ortalama 16, 30 ve 70 pg/ml lik bir artışa tekabül eder. E2:E1 oranı ortalama olarak Estraderm TTS 25, 50 ve100 için sırasıyla 0.9:1, 1:1 ve 1.35:1 dir. Sistemin deriden çıkarılmasından 24 saat sonra, serum estradiol düzeyi hemen hemen başlangıç değerine iner. İdrarla atılan estradiol konjugatları ise sistemin çıkarılmasını izleyen ikinci veya üçüncü gün, uygulama öncesindeki değerlere döner. 3 hafta süre ile haftada 2 defa (toplam 6 adet) Estraderm TTS 50 uygulaması esnasında, estradiol ve estron serum düzeyleri sırasıyla ortalama 30 pg/ml ve 12 pg/ml artar. Ortalama estradiol/estron oranı 1:5 den 0.9:1 e değişir. İdrarla atılan estradiol konjugatlarının düzeyi uygulama süresince yüksek kalır (2.0-2.5 µg/g kreatinin). Sistemin deriden çıkarılmasından sonra 2-3 gün içinde tekrar başlangıç değerine (0.5 µg/g kreatinin) döner. Estradiol Estradiolün plazma eliminasyon yarı-ömrü yaklaşık 1 saattir. Metabolik plazma klirensi 650-900 L /(gün x m2) arasındadır. Estradiol başlıca karaciğerde metabolize edilir. En önemli metabolitleri estriol ve estron ve bunların glukuronitleri ve sülfat konjugatlarıdır; bunlar estradiolden çok daha az aktiftir ve başlıca idrarla atılırlar. Estrojen metabolitleri enterohepatik dolaşıma girerler. ENDİKASYONLARI Doğal ya da cerrahi menopoza bağlı olarak gelişen estrojen eksikliğinin sıcak basması, uyku bozuklukları, ürogenital atrofi ve bunlara eşlik eden ruhsal değişiklikler gibi belirti ve semptomlarının tedavisinde, hızlanan postmenopozal kemik kaybının önlenmesinde kullanılır. Uterusu intakt olan hastalarda estrojen ardışık bir progestin uygulaması ile daima takviye edilmelidir. KONTRENDİKASYONLARI Bilinen veya şüphe edilen meme kanseri; bilinen veya şüphe edilen endometriyum kanseri veya diğer estrojene bağlı neoplazi; teşhis edilmemiş anormal genital kanama; ağır karaciğer hastalığı; porfiria; aktif derin venöz tromboz veya tromboembolik hastalıklar veya bu şartların belgelenmiş hikayesi; tedavi sisteminin bileşiminde bulunan maddelere karşı bilinen aşırı duyarlık; gebelik ve emzirme durumlarında kullanılmamalıdır. UYARILAR / ÖNLEMLER Estrojen tedavisine başlamadan önce, hastalar kendileri için yazılmış “Hastalar için Bilgiler ve Uyarılar” bölümünü dikkatle okumalıdır. Uzun süreli estrojen monoterapisi, endometriyumun korunması amacıyla ardışık olarak bir progestinle takviye edilmediği sürece, postmenopozal kadınlardaki endometriyal hiperplazi ve karsinoma riskini artırır (bkz. “Kullanım Şekli ve Dozu” ). 3/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Lokal uygulamalarda temas duyarlığının görüldüğü bilinmektedir. Son derece ender olmakla birlikte, sistemin bileşiminde bulunan maddelerden herhangi birine karşı temas duyarlığı gelişen hastalar, sebep olan maddenin kullanımına devam edilmesiyle şiddetli bir aşırı duyarlık reaksiyonunun görülebileceği konusunda uyarılmalıdırlar. Epidemiyolojik çalışmalar, HRT’nin venöz tromboemboli (VTE) (derin venöz tromboz veya pulmoner emboli) gelişmesinin artmış nispi riski ile ilişkili olduğunu düşündürmektedir. Riskteki bu artış, sadece halihazırda HRT kullananlarda bulunmuştur ve daha önce kullanmış olanlarda kalıcı olmamıştır. HRT alan her 5000 hasta için bu sağlıklı kadınlarda her yıl ekstra bir VTE riski demektir. Bu risk tedavinin ilk yılında daha yüksek görünmüş ve daha sonra azalmıştır. Bundan dolayı, VTE için risk faktörü olan kadınlara HRT reçete edileceği zaman, riski ve yararı hasta ile birlikte dikkatle gözden geçirilmelidir. VTE için genel olarak kabul edilen risk faktörleri; kişisel geçmiş, ailenin geçmişi (nispeten erken bir yaşta doğrudan bir akrabada venöz tromboemboli oluşumu, genetik eğilimin göstergesi olabilir) ve aşırı şişmanlıktır (vücut kütle indeksi > 30 kg/m2). VTE riski yaş ile birlikte de artar. VTE için varikoz venlerin muhtemel rolü hakkında herhangi bir fikir birliği yoktur. VTE riski, arzuya bağlı veya travma sonrası geçirilen önemli ameliyat veya önemli travma sonucu uzun süreli hareketsizlik nedeniyle geçici olarak artabilir. HRT gören kadınlarda ameliyatı takiben VTE oluşumunu önlemek için profilaktik tedbirler almaya titizlikle dikkat edilmelidir. Olayın tabiatına ve hareketsizlik süresine bağlı olarak HRT’nin geçici olarak kesilmesi düşünülmelidir. Tedaviye başladıktan sonra VTE gelişirse ilaç kesilmelidir. Diğer herhangi bir çeşit cinsiyet hormonu tedavisinde olduğu gibi Estraderm TTS de, ancak endometriyal anormalliklerin ve meme kanserinin bulunma olasılıklarını bertaraf etmek amacıyla, genel bir tıbbi ve jinekolojik muayene yapıldıktan sonra reçete edilmelidir. Diğer HRT rejimlerinde olduğu gibi, uzun süre tedavi gören hastalar düzenli aralıklarla takip edilmeli, gerekli görüldüğü takdirde endometriyum da izlenmelidir. Teşhisi konmamış kalıcı veya düzensiz vajinal kanamanın olduğu bütün durumlarda, anormallikleri bertaraf etmek amacıyla, teşhis için yeterli ölçümler (gerektiğinde endometriyal numune alma da dahil) yapılmalı ve tedavi tekrar değerlendirilmelidir. Progesteron olmaksızın estrojen kullanılan çalışmaların çoğunlukta olduğu 51 adet epidemiyolojik çalışmanın meta-analizinde elde edilen verilerden rapor edilen bulgular, beş yıldan daha fazla HRT kullanan 50-70 yaşlarındaki kadınlarda meme kanseri gelişme riskinde küçük bir artış olduğunu düşündürmektedir. Bulgular erken teşhis nedeniyle, HRT’nin etkilerinden dolayı veya her ikisinin bileşimiyle oluşabilir. Risk, tedavi süresi ile birlikte artar ve doğal menopozun geciktiği her yılda kadınlarda gözlenen artan meme kanseri riskinde olduğu gibidir. Artan risk, HRT’nin kesilmesinden sonra ilk beş yıl süresince kaybolur. Estrojen/progesteron kombinasyon ürünleri için mevcut veriler henüz dağınık olduğundan, bu ürünlerin meme kanseri üzerine etkilerini tam olarak değerlendirmek mümkün değildir. Meta-analizi elde edilen sonuçlar arasında belirgin farklar olmadığını göstermektedir. 4/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 HRT kullanan kadınlarda görülen meme kanserleri kullanmayanlara oranla muhtemelen memede lokalize olmuştur. Meme kanseri teşhisinde artan riskin hasta ile birlikte görüşülmesi ve HRT’nin bilinen faydalarına karşı değerlendirilmesi önemlidir. Meme kanseri olan veya geçmişinde hastalığın hikayesi olan kadınlara estrojen verilmemesi önerilmektedir. Birinci dereceden akrabalarında hastalığın hikayesi veya artmış risk ile ilişkili bir meme sorunu gibi meme kanseri gelişmesi ile ilişkili bilinen risk faktörleri olan kadınlara kendi kendilerine nasıl meme muayenesi yapacakları öğretilmelidir. Yüksek risk altında sayılan bu tip kadınlar için, tedavi eden doktor tarafından uygun görülen ve her bir hasta için hissedilen risklere göre, HRT tedavisine başlamadan önce mamografi çekilmesi ve tedavi esnasında düzenli aralıklarla tekrarlanması önerilir. Önceden mevcut uterus leyomiyomları veya fibroidler estrojen tedavisi sırasında büyüyebilir. Endometriyozisi olan kadınlar dikkatle izlenmelidir. Aşağıdaki şartlar HRT esnasında bozulabilir : hipertansiyon, astım, kalp yetmezliği, böbrek veya karaciğer fonksiyon bozuklukları, migren veya epilepsi. Etkilenen hastalar gözetim altında tutulmalıdır ve epileptik nöbetlerde artış olursa HRT durdurulmalıdır. HRT esnasında yukarıda bahsedilen şartlardan herhangi birinde kötüleşme teşhis veya şüphe edilirse HRT’nin faydaları ve riskleri herbir bireysel durum esas alınarak tekrar değerlendirilmelidir. Estrojene bağlı sarılık ve kaşıntı hikayesi olan hastalarda dikkatli olmak gerekir. Tedavi esnasında kolestatik sarılık gelişirse, tedavi durdurulmalı ve uygun araştırmalar yapılmalıdır. Ailesel hipertrigliseridemi bulunan kadınlarda özel takip gerekir. HRT ’ne başlamadan önce, ayrıca lipid-düşürücü tedbirler önerilmektedir. Bugüne kadar olan gözlemler, transdermal estradiol dahil estrojenlerin karbonhidrat metabolizmasını bozmadığını düşündürmekle birlikte, daha ileri bilgi elde edilinceye kadar diyabetli hastalar tedavinin başlangıcında izlenmelidirler. Gebelik ve Emzirme Döneminde kullanımı Estraderm TTS gebelik ve emzirme döneminde kullanılmamalıdır. YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER Sıklık skalası: Sık sık ≥ %10, yaygın olarak ≥ %1 - < %10; seyrek olarak ≥ %0.1 - < % 1; ender olarak ≥ %0.01 - < % 0.1; çok ender olarak < % 0.01. Santral sinir sistemi : Yaygın olarak baş ağrısı; ender olarak sersemlik. Kardiyovasküler sistem : Çok ender olarak tromboembolik hastalıklar, varikoz venlerin genişlemesi, kan basıncının yükselmesi. Gastrointestinal kanal : Yaygın olarak bulantı, karın krampları, karında şişkinlik; çok ender olarak asemptomatik karaciğer fonksiyon bozukluğu, kolestatik sarılık. Deri ve uzantıları : Sık sık uygulama bölgesinde kaşıntı ile beraber veya kaşıntısız geçici eritem ve iritasyon; çok ender olarak alerjik kontakt dermatit, geçici postenflamatuvar pigmentasyon, yaygın kaşıntı ve deri döküntüsü. 5/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Endokrin sistem : Sık sık memelerde rahatsızlık hissi (estrojen etkisinin belirtisi, aşırı doz belirtisi). Ürogenital kanal : Sık sık ara kanamalar (genellikle estrojen dozunun yüksek olduğunun belirtisidir). (Eğer estrojen bir progestinle yeterli bir kombinasyon şeklinde kullanılıyorsa, normal adet siklusundaki gibi burada da düzenli olarak kesilme kanamaları meydana gelir). Herhangi bir estrojen tedavisi gibi transdermal estrojen tedavisi de, yeterli dozda progestinle birlikte kullanılmadığı takdirde endometriyumda hiperplazi başlatabilir. Diğer : Ender olarak ödem ve/veya kilo değişiklikleri, tromboembolik hastalıklarla ilgisi olmayan ve genellikle geçici olup 3-6 haftada sona eren bacak ağrısı (eğer semptomlar devam ederse, estrojen dozu azaltılmalıdır). Çok ender olarak anafilaktoid reaksiyonlar (bazı hastalar daha önce geçirilmiş alerji veya alerjik bozukluklara sahiptir). BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ. İLAÇ ETKİLEŞMELERİ VE DİĞER ETKİLEŞMELER Mikrozomal karaciğer enzimlerini indükleyen barbitüratlar, hidantoinler, karbamazepin, meprobamat, fenilbutazon veya rifampisin gibi ilaçlar, estrojenlerin ve progestinlerin aktivitesini bozabilir. Transdermal olarak verilen estradiol ile meydana gelebilecek etkileşimin derecesi bilinmemektedir. Geçimsizlikleri Estraderm TTS’ in ultraviyole ışınlara maruz kalması, estradiolün bozulmasına neden olur. Sistem, güneş ışığına maruz bırakılmamalı ve poşetinden çıkarıldıktan hemen sonra, üzeri normal giysilerle örtülen bir deri bölgesine uygulanmalıdır. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde; Estraderm TTS haftada 2 kez uygulanmalı, yani sistem her 3-4 günde bir değiştirilmelidir. Tedaviye normal olarak Estraderm TTS 50 ile başlanır. Daha sonra dozaj, hastaya göre ayarlanır; göğüslerde rahatsızlık hissi, ara kanamaları, sıvı tutulması veya karın şişliği (6 haftadan daha uzun süre devam ederse) genellikle dozun çok yüksek olduğunu ve azaltılması gerektiğini gösteren belirtilerdir. Buna karşılık seçilen doz, estrojen eksikliği belirti ve semptomlarını gideremezse, daha yüksek doz verilmelidir. Menopoz semptomlarının tedavisinde her zaman için, etkili en düşük doz kullanılmalıdır. Kemik kaybının önlenmesinde, Estraderm TTS 50 veya Estraderm TTS 100 önerilir. Estraderm TTS 25 ise yalnızca, daha yüksek dozu tolere edemeyen hastalarda kullanılmalıdır. Epidemiyolojik veriler, menopozun erken döneminde en az 5 yıl süreli estrojen tedavisinin, daha sonraki kalça ve colles kırıklarını yaklaşık % 50, omur kırıklarını ise % 90’ a varabilen oranlarda önlediği izlenimini vermektedir. Estraderm TTS sürekli veya siklik tedavi şeklinde kullanılabilir: Sürekli tedavi : Haftada 2 defa, aralıksız uygulama şeklindedir. Siklik tedavi : 3 haftalık tedaviden sonra 1 hafta tedavi uygulanmaz. 6/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Uterusu intakt olan kadınlarda, estrojen tedavisi, aşağıdaki programa göre ardışık progestin tedavisi ile takviye edilmelidir. Estraderm TTS’in sürekli estradiol tedavisi amacıyla kullanıldığı vakalarda her ayın 10-14 günü, tercihen 12 günü boyunca bir progestin (örneğin her gün 10 mg medroksiprogesteron asetat, 5 mg noretisteron, 1-5 mg noretisteron asetat veya 20 mg didrogesteron) kullanılması önerilir. Siklik estradiol tedavisi uygulanan hastalarda ise 3 haftalık her estradiol kullanım döneminin son 12 günü boyunca progestin alınmalıdır; böylece her siklusun 4. haftasında hiçbir tedavi uygulanmamış olur. Her iki durumda da 12 günlük progestin uygulamasının sonunda genellikle bir kesilme kanaması meydana gelir. Kullanım şekli Aşağıda “Hastalar için Bilgiler ve Uyarılar” bölümünde belirtilmiştir. HASTALAR İÇİN BİLGİLER VE UYARILAR İlacınızı doktorunuzun veya eczacının anlattıklarına tamamen uyarak kullanınız. Doktorunuz ile görüşmeden dozu değiştirmeyiniz veya tedaviyi kesmeyiniz. Uygulama için belin aşağısında herhangi bir deri bölgesini seçiniz. Hastaların çoğu kaba etin en iyi bölge olduğunu ve bu bölgede deride tahrişin daha az olduğunu bildirmişlerdir. Bundan dolayı Estraderm TTS’in mümkünse kaba ete uygulanması önerilmektedir. Ayrıca sırtın alt bölgelerine, kalça, karın veya uyluk bölgesinin üst tarafına da uygulanabilir. Bele uygulamayınız; dar giysiler sistemin yerinden çıkmasına sebep olabilir. Uygulanan deride iltihap, kesik veya tahriş olmamalıdır. Plasterin daha iyi yapışması için, deri temiz, kılsız, kuru olmalı ve krem, losyon, yağ veya pudra sürülmemiş olmalıdır. Her defasında farklı bir bölge kullanmalısınız. Aynı yere yapıştırmak için aradan bir hafta geçmesi gerekir. Asla göğüslere veya yakınına yapıştırmayınız. Plasteri doğrudan güneş ışınlarına maruz bırakmayınız. Her Estraderm TTS hava geçirmez bir poşet içerisindedir. Bir haftalık tedavi için araları perfore edilmiş iki poşet mevcuttur. Poşetlerden birini çentikli tarafından yırtarak açınız (makas kullanmayınız) ve plasteri çıkarınız. Bu esnada ikinci poşetin bozulmadığından emin olunuz, çünkü kullanımdan önce hava ile temas ettiğinde plaster etkisini kaybeder.Yırtma esnasında her iki poşet birden açılırsa birini atınız. Saydam olan koruyucu tabaka, sistemin yapışkan kenarını (deriye gelen tarafını) kapatır. Bu tabakayı plasterin kenarını baş parmak ve işaret parmağınız arasında tutarak ayırınız ve atınız. Plasteri kenarından tutunuz (yapışkan kısma dokunmamaya çalışınız). Plasterin yapışkan tarafını seçtiğiniz deri bölgesine avuç içinizle sıkıca bastırıp bu şekilde 10-20 saniye kadar tutunuz. Özellikle kenarlarının iyi yapışmasından emin olunuz. Yapıştırdıktan sonra tekrar çekerek yapışmasını kontrol etmeyiniz. 7/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Plaster haftada iki defa, yani her 3-4 günde bir haftanın aynı 2 gününde (örneğin Pazartesi ve Perşembe günleri) değiştirilmelidir. Hatırlayacağınızı düşündüğünüz iki günü seçiniz. Kutu içinde bunun için hazırlanmış etiketler bulunmaktadır. Tedaviye başladığınız güne ait etiketi kutu üzerine yapıştırınız. Plasterin değiştirme zamanı geldiğinde, plasteri çekip çıkarınız ve yapışkan kenarı içeride kalacak şekilde ikiye katlayınız. İçinde hala bir miktar ilaç bulunduğundan çocukların ulaşamayacaklarına emin olduğunuz yere atınız. Farklı bir bölgeye yeni bir plaster yapıştırınız. Plaster doğru bir şekilde uygulanırsa banyo, yüzme, duş veya egzersiz esnasında etkilenmez. Banyo veya duş esnasında çıktığı taktirde plaster silkelenerek üzerindeki su uzaklaştırılır, deri kurulanır ve tekrar yerine yapıştırılır. Güneş banyosu yaparken plasterin giysi ile örtülü olması gerekir. Yüzerken plaster mayonun içinde durabilir. Plasteri asla terli bölgeye veya sıcak bir banyo veya duştan hemen sonra uygulamayınız. Derinin tamamen soğumasını ve kurumasını bekleyiniz. Plaster herhangi bir şekilde çıkarsa ve tekrar yapışmazsa, yeni bir plaster uygulayınız. Bir sonraki plasteri normal zamanında uygulayınız. Plasterin içindeki ilaç renksiz jel şeklindedir. Bu, plasterin boş olduğu anlamına gelmez. Plasteri doğru zamanda değiştirmeyi unutursanız, hatırladığınız zaman hemen değiştiriniz ve 3-4 günde bir normal olarak değiştirmeye devam ediniz. Estraderm TTS kullanırken düzenli olarak; yılda bir kez doktor kontrolü gereklidir. Bazı hastalar için daha sık kontrole ihtiyaç olabilir. DOZ AŞIMI VE TEDAVİSİ Uygulama yöntemi nedeniyle aşırı dozda estradiol alınması pek mümkün değildir ama böyle bir durum karşısında plasterin yerinden çıkarılması, sorunu hızla ortadan kaldırır. SAKLAMA KOŞULLARI 25 °C nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Buzdolabına koymayınız. Kullanmadan önce ve kullandıktan sonra çocukların eline geçmeyecek şekilde önlem alınız. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ MUHTEVASI Estraderm TTS 25; 6 sistem içeren ambalajda. PİYASADA MEVCUT DİĞER FARMASÖTİK DOZAJ ŞEKİLLERİ 8/9 Prospektüs Estraderm TTS 25 Estraderm TTS 50; 6 sistem içeren ambalajda; Estraderm TTS 100; 8 sistem içeren ambalajda. RUHSAT SAHİBİ : Novartis Sağlık, Gıda ve Tarım Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. 34730 Bakırköy – İstanbul Novartis Pharma AG, Basel - İsviçre' den ithal edilmiştir. RUHSAT TARİHİ VE NO : 27.03.1995 - 96/70 Reçete ile satılır. 9/9