Enver Paşa da yazı devrimi yapmış

advertisement
On5yirmi5.com
Enver Paşa da yazı devrimi yapmış
Enver Paşa harfleri birleşik yazmak yerine ayrı ayrı yazmaya dayanan bir yazı sistemi
oluşturmaya çalıştı.
Yayın Tarihi : 2 Kasım 2012 Cuma (oluşturma : 10/21/2017)
Ömer Aymalı'nın yazısı
Bundan 84 yıl önce 1 Kasım 1928 tarihinde Türkiye Arap harflerini bırakarak yerine Latin harflerini
kabul etti. Harf inkılabı Cumhuriyet döneminde gerçekleşmiş olmasına karşın tartışmaları Osmanlı
dönemine kadar uzanır. Tanzimat döneminden itibaren Arap alfabesinin Türkçe sesleri
karşılayamadığı okumayı ve yazmayı güçleştirdiği bundan dolayı alfabenin ıslah edilmesi gerektiği
yönünde fikirler yaygınlaşmaya başladı.
Arap alfabesinin ıslahı konusundaki ilk ciddi çalışma 1862 yılında Maarif Nazırı Mehmet Münif Paşa
tarafından yapıldı. Münif Paşa üyesi bulunduğu Cemiyet-i İlmiye-i Osmaniye adlı cemiyetin
düzenlediği konferansta, hareke kullanılmadığı için bir kelimenin çok farklı şekillerde okunabildiğini,
anlamları bilinmeyen bazı kelimelerin okunmasının ise mümkün olmadığını, Arapça ve Farsça
terkiplerin okumayı yazmayı zorlaştırdığını ifade ederek alfabenin daha kolay okunabilmesi için
işaretler konulmasını, yeni sesli harfler bulunması ve harflerin ayrık yazılması gerektiğini teklif etti.
Arap harflerinin ıslahı ile ilgili bir diğer öneri Azerbaycanlı Muharrir Ahunzade Mirza Fetali’ den geldi.
Harflerin ıslahı ile ilgili olarak yazdığı risaleyi Sadrazam Keçecizade Fuat Paşa’ya sundu. Tanzimat
dönemi aydınlarından Şinasi, Namık Kemal gibi kişiler de Arap alfabesinin ıslahının gerekliliği
yönünde Tasviri Efkar’da, Hürriyet ve İbret gibi gazetelerde birçok yazı yayınladılar. Tanzimat
döneminin önemli gündem maddelerinden biri olan Arap alfabesinin Türkçeye uydurulması konusu
dönemin şartlarından dolayı tam olarak hayata geçirilemedi. Buna karşın Halit Ziya Uşaklıgil,Tevfik
Nevzat Bey ve Mahmut Esat Efendi İzmir’de çıkardıkları gazetede Arap harflerinde bazı tadilatlarla
girişmiş ve gazeteyi bu şekilde yayınlamışlardır. Ancak bu girişim Maarif Vekilliğinden gelen emirle
son bulmuştu.
Meşrutiyet dönemine gelindiğinde artık Osmanlı aydınları bu konuda iki ayrı fikir etrafında
toplanmıştı. Bunlardan birincisi Arap alfabesinde ıslah yapılmasının yeterli olacağını savunmaktaydı.
İkinci grup ise Arap harflerinin okuma yazma öğrenimi zorlaştırdığını,Latin harfleri ile bunun
kolaylaşacağını ve eğitimin de yaygınlaşacağını iddia etmekteydi. Bunların başında Hüseyin Cahit
Yalçın, Celal Nuri,Abdullah Cevdet, Kılıçzade Hakkı gibi önemli meşrutiyetçiler gelmekteydi.
Fikir hayatında savunulan bu görüşlerin siyasete yansıması ise 1908 yılında Musullu Dr.Davut Bey
tarafından Meclisi Mebusan’a verilen Islah-ı Hüruf tasarısı ile oldu. Davut Bey bu tasarıda “ Arap
harflerinde çok şekiller ezberlemek mecburiyeti oluşunu” gerekçe göstererek Latin haflerinin
kabulünü teklif etti. Alfabe konusunun önemli bir tartışma konusu olduğu günlerde ilk resmi
girişim ise 1909 yılında “İmla Komsiyonu”nun kurulması oldu.
Latin harfleri ile ilgili bir diğer gelişme Arnavutların Sadrazamlığa başvurarak Latin harflerini
kullanmak için istedikleri izindi. Bu talep üzerine Sadrazamlık Şeyhülislamdan görüş istedi.
Şeyhülislam ise verdiği cevapta “ Kur’an’ın Arap yazısından başka bir yazı ile yazılamayacağı ve
okullarda okutulamayacağı”nı söyleyecekti.
1910 yılından itibaren “Maarifin terakkisi ve halkın cehaletten kurtarılması” fikri üzerine bina
edilmeye başlanan Alfabe konusuna kendince çözüm bulanlardan biri Enver Paşa’ydı. Enver Paşa
harfleri birleşik yazmak yerine Latin yazısındaki gibi ayrı ayrı yazmaya dayanan bir yazı sistemi
oluşturmaya çalıştı. Enver Paşa Harbiye Nazırı olduktan sonra orduda uygulamaya çalıştığı bu
yazıya ‘Ordu elifbası’, ‘Hatt-ı cedit’, ‘Enver Paşa’ yazısı denmişti.
Mesela ;
“Yeni ahz-ı asker kanununun Meclis-i Mebusan encümeni askerisinde müzakeratı hayli
ilerlemiştir.” Cümlesi eski yazı ile şöyleydi.
Enver Paşanın yaptığı değişiklik ile aynı cümle şöyle yazılmaktaydı:
Enver Paşanın Harbiye Nazırı olduğu dönemde uygulamaya giriştiği Huruf-u Munfasıla adı verilen
bu yazı devrimine itirazlar gelmiş olsa bile bir süre uygulandı. Resmi genelgeler bu yazıyla yazıldı,
ordu içerisinde birçok kitap bu yazı ile basıldı. Ancak işleri belli ölçüde yavaşlattığından dolayı
I.Dünya savaşı sürecinde tekrar eski yazıya dönülmek zorunda kalındı.
Osmanlı döneminde Alfabe konusu üzerindeki tartışmalar, çalışmalar, teklifler Osmanlı sonrası
dönemde de devam etti. Örneğin 1923 yılında İzmir’de toplanan İktisat Kongresinde bazı delegeler
Latin harflerine geçilmesi yönünde önerilerde bulundular. Ancak kongre gündemi ile ilgili
olmadığından konu tartışmaya açılmadı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurulması ve Batılılaşma
yönündeki reformların bir parçası olarak 1 Kasım 1928’de uzun bir geçmişe sahip olan bu tartışma
konusu nihayetlendi. Kaynaklar:
Abdullah Katırcı,Harf devrimine yönelik çalışmalar,devrimin gerçeklesmesi ve uygulanışı
Bilal Şimşir, Türk Yazı Devrimi
İsa Öztürk, Harf Devrimi ve Sonuçları
Falih Rıfkı Atay,Çankaya
Dünyabülteni
Bu dökümanı orjinal adreste göster
Enver Paşa da yazı devrimi yapmış
Download