Strateji Notu - Global Menkul Değerler

advertisement
27 Mayıs 2011
Strateji Notu
Endişelere Seçim Molası
Dış ticaret açığına yönelik endişeler, Mayıs ayında ĐMKB’de
sert satışlara sebep olmuştur. 70.000’den başlayan satış
dalgası, TCMB’nin de müdahale edeceği bekletisi ile birlikte
62.500’e kadar sürmüştür. 25 Mayıs toplantısında
TCMB’nin politika değişikliğine gitmemesi, finansal istikrar
raporunda
karşılık
oranlarında
artışa
gerek
olmayabileceğinin açıklanması ile birlikte Mayıs ayında
yaşanan bu düşüşün bir kısmının geri almasını bekliyoruz.
Yurtdışındaki risk alma iştahının yeniden artma işaretleri
göstermiş mini bir seçim yükselişini destekleyebilir.
2007 Genel Seçimler
60,000
55,000
50,000
45,000
40,000
07/11/2007
07/18/2007
07/25/2007
08/01/2007
08/08/2007
08/15/2007
08/22/2007
Seçim öncesinde 2007 yılında olduğu gibi mini bir yükseliş
hareketi ve seçim sonrasında ise piyasalardaki düşüşün
devamını bekliyoruz.
Cari Açıktaki Artış (2009-2011)
-$55
M il y a r
-$35
-$15
$5
A ra lı k
K ası
E k im
E y lü l
A ğus t
T em
H a z ir
M ay ı
N is a n
M a rt
Ş ubat
O c ak
2011 2010 2009
Seçim sonrasında düşüş beklentimizin nedeni ise 2009
yılından bu yana katlanarak gelen cari açığa yönelik
endişelerdir.
Genel seçimlerden beklentimiz, mevcut Meclis tablosunun
ve Hükümet’in değişmemesidir. Anayasa Mahkemesi’nin
5922 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu’nun her ilden iki
milletvekili seçilmesine yönelik maddesini iptal etmesi,
partilerin milletvekili sayılarında değişime yol açacaktır.
AKP kırsal kesimlerde, büyük şehirlere göre %10-15 daha
fazla oy oranına sahiptir. Bu nedenle AKP’nin bir önceki
seçimlerde olduğu gibi 341 milletvekili sayısına
ulaşamayacağını ve Anayasa değişikliğini referanduma
götürecek yeter sayı olan 330’un biraz altında kalabileceğini
düşünüyoruz. Piyasalar bu sonucu en iyi senaryonun bir altı
senaryo ya da seçim tesellisi olarak yorumlayacaklardır.
Anayasa çalışmalarının, 2012 merkezi bütçe çalışmaları
nedeniyle en erken 2012 başlarında olmasını bekliyoruz. Bu
nedenle piyasalar ve derecelendirme kuruluşları seçim
sonuçlarına Anayasa çalışmaları açısından değil, ekonomik
önlemler açısından bakacaktır. Seçim sonuçlarının herhangi
bir şekilde not artırımı getireceğini düşünmüyor, dış ticaret
açığının not artırımını erteleyebileceğini düşünüyoruz.
2011’in sonuna kadar, TCMB’nin ağırlıklı olarak finansal
istikrar çerçevesinden dış ticaret açığı ile mücadelesini
izlemeye devam edeceğiz. 2011’in son çeyreğinde TCMB
dış ticaret açığı ile savaşından galip çıkarsa, yıl sonunda
Türkiye’nin kredi notu artırılacaktır. TCMB dış ticaret
açığındaki savaşta mağlup gelirse Türkiye’nin kredi notu
düşme riski ile karşılaşacaktır. Endişe duymak için
piyasaların haklı sebepleri var ama seçime kadar endişe
duyacak pek bir sebep yok. Bu nedenle seçime kadar
67.500’e kadar bir tepki hareketi, seçim sonrasında ise
yurtdışı piyasalarda risk alma iştahındaki artış/azalışa bağlı
olarak kademeli olarak 58.000’ne doğru bir geri çekilme
yaşanabileceğini düşünüyoruz.
Gökhan Uskuay
Global Menkul Değerler/Strateji Müdürü
27/05/2011
2011 Beklentileri
Genel Seçimler
Türkiye’de 34 yıl sonra ilk kez takvime uygun bir şekilde seçimler gerçekleşecek. 2007 yılındaki
referandumla genel seçimlerin süresi dört yıla indirildiği için bir sonraki genel seçimler 2015’te olacak.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından açıklanan geçici listeye göre, seçime girecek siyasi parti sayısı
15 olarak belirlenmiştir. 50.189.930 seçmen oy kullanacaktır. 2007 yılındaki genel seçimlerinde
42.799.303 seçmenin %84.24’ü , 2009 yerel seçimler 48.049.446 seçmenin %85,19’u oy kullanmıştır. 12
Haziran 2011 genel seçimlerinde ilk kez oy kullanacak seçmen sayısı 2.140.484 olacaktır. Seçimlere
%85 katılım oranı göz önüne alınırsa 1.819.411 yeni seçmen ve toplamda 42.661.440 seçmenin oy
kullanacağını söyleyebiliriz. Seçmen sayılarında önemli bir değişim olmaması, bir önceki seçimlere
göre genel bir değişim olasılığını düşürmektedir.
2002 Yılı Genel Seçimler
Siyasi Partiler
Seçmen
Adalet ve Kalkınma Partisi
10,848,704
Cumhuriyet Halk Partisi*
6,114,843
Doğru Yol Partisi
3,004,949
Milliyetçi Hareket Partisi
2,629,808
Genç Parti
2,284,644
Demokratik Halk Par.(DEHAP) 1,933,680
Anavatan Partisi
1,610,207
Bağımsız Adaylar
302,801
Diğer Partiler
3,083,183
Toplam
31,510,018
Toplam Seçmen
Katılım Oranı
41,407,015
79.10%
2007 Yılı Genel Seçimler
Oran(%)
34.29
19.38
9.54
8.35
7.25
6.14
5.11
0.96
8.98
100
Milletvekili
Sayısı
365
177
0
0
0
0
0
8
0
550
Siyasi Partiler
Seçmen
Oran(%)
Adalet ve Kalkınma Partisi
16,327,291
46.58
Cumhuriyet Halk Partisi*
7,317,808
20.88
Milliyetçi Hareket Partisi
5,001,869
14.27
Demokrat Parti
1,898,873
5.42
Bağımsız Adaylar
1,835,486
5.24
Genç Parti
1,064,871
3.04
Saadet Partisi
820,289
2.34
Diğer Partiler
783,195
2.23
Toplam
35,049,682
100
*2007 yılı seçimlerine CHP ve DSP ittifak kurmuştur
Toplam Seçmen
Katılım Oranı
Milletvekili
Sayısı
341
112
71
0
26
0
0
0
550
42,799,303
84.24%
2002 ve 2007 yılı genel seçim sonuçları incelendiğinde oy oranlarının pek de önemli olmadığı, milletvekili
sayılarının etkili olduğu görülmektedir. AK Parti %34,29 oy oranı ile 2002 seçimlerinde 365 milletvekili
çıkarırken, 2007 yılı seçimlerinde %46,58 oy oranı ile 341 milletvekili çıkarmıştır. Bu önemli farkın nedeni
Meclis’te temsil edilen parti sayısı ile ilişkilidir. 276 milletvekili çıkaran parti tek parti iktidarı olmak için, 330-367
arasında milletvekili anayasa değişikliğini referanduma götürmek için, 367 üzerindeki milletvekili anayasa
değişikliği için yeterli sayıdır.
Milletvekili sayısını en çok etkiliyecek gelişme Meclis’e girecek parti sayısıdır. Seçimlerde %10 barajı uygulanması
nedeniyle seçmenler, barajı aşacak partilerde yoğunlaşmaktadır. 2002 yılında seçmenin %53,67’sinin iradesi
temsil edilirken, 2007 yılında %81,73’ü temsil edilmiştir. Bu yoğunlaşmanın 2011 Genel seçimlerinde de devam
etmesini bekliyoruz. 2007 seçimlerinde 1.064.871 oya sahip Genç Parti seçimlere katılmayacağını açıkladı.
Saadet Partisi’nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın vefat etmesi, Saadet Partisi eski Genel Başkanı Numan
Kurtuluş’un Halkın Sesi Partisi’ni kurması ile baraj altı partiler daha zayıflamıştır. Baraj altında partilerden
Demokrat Parti ile Bağımsız Türkiye Partisi’nin ittifakının etkisi olmayacaktır. Baraj altında kalan partilerden,
baraj üstü partilere yönelim olacaktır. MHP, bir önceki seçimlere göre %12 seçmen sayısı kaybı olması
durumunda baraj altında kalacaktır. Yeni seçmenlerin oy kullanacak olması, baraj altındaki partilerden baraj
üzerindeki partilere yönelimin yaşanmaya devam etmesi nedeniyle MHP’nin baraj altında olması olasılığını
düşük buluyoruz. 2011-2015 yılında Meclis’in yeniden üç partili olma olasılığı yüksektir.
Global Menkul Değerler
2
27/05/2011
2011 Beklentileri
Nüfusu iki milletvekili çıkarmak için yeterli olmayan illere iki milletvekili çıkarma hakkı tanıyan 5922 sayılı Milletvekili
Seçimi Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu'nun ilgili hükmünün Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesi
ve 2010 yılı nüfus rakamlarına göre Yüksek Seçim Kurulu illere göre milletvekili dağılımında değişikliğe gitti. Yeni
dağılıma göre, Ankara'nın milletvekili sayısı 3, Đstanbul'un 15, Đzmir, Bursa, Gaziantep ve Kocaeli'nin ise milletvekili
sayıları 2'şer arttı. Sakarya, Antalya, Tekirdağ, Diyarbakır, Şanlıurfa, Van, Şırnak ve Kayseri illeri ise milletvekili
sayılarını birer artırdı. Afyonkarahisar, Konya, Tokat, Trabzon ve Yozgat'ın milletvekili sayıları 2'şer azalırken, Ağrı,
Aydın, Bitlis, Çankırı, Çorum, Edirne, Erzincan, Erzurum, Giresun, Isparta, Mersin, Kastamonu, Kırşehir, Kütahya,
Malatya, Ordu, Sinop, Sivas, Aksaray, Bayburt, Karaman, Kırıkkale ve Karabük'ün milletvekili sayıları ise birer azaldı.
Đki milletvekili azalan illerde 2007 sonuçlarına göre, AKP’nin Afyonkarahisar’da %54,09 oy ve 5 milletvekili,
Konya’da %64,84 oy ile 13 milletvekili, Tokat %51,93 oy oranı ile 5 milletvekili, Trabzon %56,54 oy ve 6
milletvekili ile Yozgat %62,90 ile 5 milletvekili çıkarmıştır. Tek milletvekili azalan illerde ise Mersin’de MHP ve
Edirne’de CHP geçen seçimlerde birinci çıkarken, diğer 21 ilde AKP birinci çıkmıştır. AKP yeni milletvekili
dağılımından en fazla olumsuz etkilenen parti konumundadır. 29 ilde çıkan milletvekili sayısı, 14 ile dağıtılmıştır.
15 milletvekili artışı ile Đstanbul ön plandadır. AKP’nin yeni dağılımda yaşanan dezavantajı lehine çevirmesi için
Đstanbul ve Ankara’da daha fazla oy alması gerekmektedir. Fakat Türkiye’de %10 baraj sistemi D’Hondt
yöntemine göre belirlenmiştir. Bu sisteme göre en yüksek oyu alan parti bir milletvekili çıkardıktan sonra alınan
en yüksek oy iki, üçe ve dörde bölünmek suretiyle diğer en yüksek oy alan partilere dağıtılmaktadır. Bu yüzden
AKP’nin seçmen sayısı az olan yerlerde kaybettiği milletvekili sayısını çıkarması oldukça zor olacak ve geçen
sene olduğu gibi %46,58 oy oranına göre bile 15-20 arasında bir milletvekili kaybı olacaktır. Bu da AKP’nin
kritik milletvekili sayısı olan 330’un altında bir milletvekili çıkarmasına neden olacaktır.
Piyasa beklentisini oluşturan anketler
AKP
CHP
MHP
SP
Bağımsızlar
Diğer
ORC
49.5
25.2
11.3
6.8
5.1
2.1
TOPLAM
100
AKP
CHP
MHP
SP
Bağımsızlar
DP
Diğer
ĐKSara
45.5
30.5
13.1
2.1
6.4
1
1.5
TOPLAM
100.0
AKP
CHP
MHP
SP
BDP
Diğer
Has Parti
BBP
Andy-ar
48.2
26.8
11.2
1.2
5.8
2.5
2.1
2.2
TOPLAM
100
Global Menkul Değerler
AKP
CHP
MHP
BDP
Diğer
GENAR
48.7
25.2
11.9
6.4
7.8
TOPLAM
100
AKP
CHP
MHP
BDP
Diğer
Konsensus
46.4
25.8
13.6
5.7
8.5
TOPLAM 100
AKP
CHP
MHP
BDP
SP
DP
Diğer
AKAM
38.6
32.3
10.3
6.4
4.7
3.4
4.3
TOPLAM
100
AKP
CHP
MHP
Diğer
TOPLAM
Metropol
48.5
28.5
13.0
10
100
3
27/05/2011
2011 Beklentileri
AKP’nin %45-50, CHP’nin %25-27 ve MHP’nin %11-14 arasında oy alması bekleniyor. Seçim anketlerinde
belirginlik olmasına karşın, milletvekili dağılımları önemli değişilik gösteriyor. Üç partili bir Meclis’te AKP’nin
310-340, CHP’nin 140-160, MHP’nin 45-55 arasında bir milletvekili dağılımı olabilir. MHP’nin barajı aşamadığı
bir durumda ise AKP 330-367 arasında bir milletvekili sayısını garantiliyor.
Seçim anketlerine ve ana senaryomuza göre; AKP yeniden tek başına iktidar olacak ama tek başına anayasayı
değiştirecek ya da referanduma götürecek milletvekili sayısına erişemeyecektir.
AKP’nin 330 milletvekili sayısının altında kalması durumunda; seçimler sonrasında yeni Anayasa
çalışmalarında siyasi uzlaşma gerekecektir. Seçimler sonrasında ilk etapta siyasi uzlaşma çabaları
Anayasa tartışmaları çerçevesinde siyaseti ön plana çıkarıp, ekonominin geri planda kalabilecek
olması piyasalar tarafında kötü bir algılama yaratabilir. Seçim sonrasında alınacak ekonomik tedbirler
ise bu kötü algılamayı orta vadede ortadan kaldırabilir.
Seçimlerin Öncesi ve Sonrası Piyasalar
TCMB Kasım ayından bu yana düşük düzeyde politika faizi, geniş faiz koridoru ve yüksek zorunlu karşılık
oranları politikasını belirleyerek parasal sıkılaştırma gerçekleştirmiştir. TCMB bu müdahalesiyle Kasım ayından
bu yana 40 milyar TL likidite çekmiştir. Kısa vadeli faiz oranlarının düşürülmesi ve likidite azalışı ile birlikte
uzun vadeli faiz oranlarını beklendiği gibi yükseltmiştir. Farklı vadelerde gerçekleştirilen karşılık oranlarında artış
ile tasarrufların vadesi uzatılmıştır. TCMB bu politika ile birlikte 2011’in ikinci çeyreğinden itibaren iç talepte
etkisini görmesini beklemiş ama istenen etki gerçekleşmemiştir. Uygulanan politikaların cari açık üzerinde etkisi
olmazken, bankacılık sektöründeki hızlı kredi artışını ancak durdurmuştur. Bankacılık sektöründe yıllık kredi
artış oranı %36 olup, TCMB’nin yıl sonu hedefi olan %20-25 aralığından hala oldukça uzaktır. Mayıs-Eylül
ayları arasında kredilerde mevsimsel bir düşüş gerçekleşecektir. Eylül-Aralık döneminde kredilerde talep hızla
yeniden artacaktır. Yıl sonu ortalama enflasyon hedefi %5,9’dan %6,9’a çıkarılırken, yıl sonunda kredilerdeki
artışın %20-25 aralığına gerilemesi için TCMB, 2011’in ikinci yarısında karşılık oranlarında ve faizlerde daha sert
bir artırım eğilimine girecektir.
Yıllık Kredi Büyümesi (% )
50.00%
45.00%
40.00%
35.00%
30.00%
25.00%
20.00%
15.00%
10.00%
5.00%
0.00%
25
/0
4/
20
08
08
/0
8/
20
08
21
/1
1/
20
08
06
/0
3/
20
09
19
/0
6/
20
09
02
/1
0/
20
09
15
/0
1/
20
10
30
/0
4/
20
10
13
/0
8/
20
10
26
/1
1/
20
10
11
/0
3/
20
11
-5.00%
Global Menkul Değerler
4
27/05/2011
2011 Beklentileri
Kredi hacmindeki büyümenin cari açık üzerindeki negatif etkisini azaltmak isteyen Merkez Bankası’nın peşpeşe
aldığı önlemler, cari açıktaki artışın önüne geçememiştir. TCMB, 25 Mayıs’taki toplantısında, Mart ayındaki
rekor dış ticaret açığı ve kredilerde artışa rağmen ek bir önlem almamış ve alınan önlemlerin etkisini
bekleyeceğini açıklamıştır. 2010 yılı Mart ayında 4,3 milyar dolar açık veren cari işlemler hesabı, bu yılın aynı
ayında yüzde 128 oranında artarak 9,8 milyar dolar açık verdi. 12 ay birikimli cari işlemler dengesi ise 60,5 milyar
dolar düzeyine ulaştı. 2010 yılındaki 48,4 milyar $ cari açık, 2011’in ilk üç ayında 22,18 milyar $
seviyesinde olmuştur. Eylül ayı sonunda 60 milyar $ cari açık beklentimiz varken, yılı 75-85 milyar $
cari açık ile tamamlayabiliriz. Geçen seneye göre iki katlık bir artışa denk gelen cari açıkla gidiyoruz
ve özellikle sonbahar ve kış aylarında bu hız ile ekonominin virajı alamaması yüksek bir ihtimal olarak
gözüküyor. Cari açıktaki bozulmanın arkasındaki momentumun, TL’nin değer kaybetmesi ya da yüksek mali
kesintiler olmadan durdurulamayacağına inanıyoruz. Piyasaların bu kadar endişesine rağmen, TCMB ve
Hükümet oldukça sakin bir davranış gerçekleştirmektedir. Piyasaların bu kadar endişeli olmasının nedeni,
politika yapıcılığının sakinliğidir.
12 aylık cari işlemler dengesi (milyon $)
20
11
20
10
20
09
20
08
20
07
20
06
20
05
-10.000
20
04
20
03
0
-20.000
-30.000
-40.000
-50.000
-60.000
-70.000
Seçime kadar olan dönem, piyasaların yaz boyunca en rahat dönemidir. 31 Mayıs’ta açıklanacak Nisan
ayı dış ticaret rakamları ve Mayıs ayı enflasyon rakamları haricinde önemli bir ekonomik data akışı
gerçekleşmeyecektir. Mayıs ayı enflasyonuna yönelik uyarı TCMB’den gelmiş ve piyasa beklentilerini
yükseltmiştir. Mayıs ayı enflasyonda yaşanacak bir yükseliş de fiyatlardadır. Cari açık endişeleri ve
TCMB ile Hükümet’in dış ticaret açığına yönelik nüdahale beklentileri artık seçim sonrasının
gündemidir. Endişelere seçim arası zamanıdır. Dış ticaret açığına yönelik müdahale beklentileri
seçim sonrasına ertlenecetir. TCMB ve Hükümet’ten müdahale gelmezse, piyasa baskısı gelecektir.
Piyasalarda küçük çaplı bir seçim yükselişini 12 Haziran tarihine kadar gerçekleştiğini görebiliriz.
Mayıs ayında yurtdışında gelişmekte olan ülkelerde yaşanan satışlar sonrasında risk alma iştahında
artış ĐMKB’ye destek verebilir. Seçime kadar daha rahat bir dönem görünmektedir. Seçime kadar
dönemde ĐMKB’de 67.500’ün görülebileceğini düşünüyoruz. Cari seviyelere göre sınırlı bir mini seçim
yükselişidir. Dış ticaret açığına yönelik endişelerin yarattığı düşüşün bir tepkisi olarak gerçekleşecek
seçim yükselişinin ardından yoğun bir ekonomik ve siyasi gündem ile karşılaşılacaktır.
24. Dönem Meclis’i YSK’nın ilanı sonrasında tahmini olarak 20 Haziran günü toplanacak ve milletvekillerinin
yemin töreni gerçekleşecek. Yemin töreni sonrasında Haziran’ın son haftasında Meclis Başkanı seçilmesine
yönelik toplantı gerçekleşecek. Hiçbir parti toplam Meclis çoğunluğun 2/3’ünü sağlayamayacağı için, Meclis
Başkanı seçimi için Meclis dört kez toplanacak. 1 Temmuz’a kadar Başkan seçilecek.
Global Menkul Değerler
5
27/05/2011
2011 Beklentileri
Meclis Başkanı seçildikten sonra TBMM Başkanlık Divanı oluşacak ve 61. Hükümet’in kuruluş ve güven oyu
oylaması gerçekleşecek. Cumhurbaşkan’ı Abdullah Gül Hükümet’i kurmak için çoğunluğa sahip partinin
Başkanı’na hükümeti kurma görevi verecek. Yeni Bankalar kurulu ise hükümetin kurulmasına mütakip bir hafta
içerisinde kurulacak. Temmuz’un ikinci yarısında sürecin tamamlanmasını, Ağustos ayında Ramazan ayı ve
Meclis’in yeniden tatile girmesini bekliyoruz. Yaz dönemi siyasi açıdan 24. Dönem Meclis’in kurulması ve
Meclis’in tatile çıkması ile gerçekleşecek. Eylül ayı ile birlikte 2012 yılı merkezi bütçe görüşülmeye başlanacak.
Seçim sonrasında ise Meclis’in merkezi bütçe görüşmelerine yönelik yoğun bir dönem bekliyor.
Seçimler sonrasında ekonomik takvim, siyasi takvime göre daha yoğun olacak. Seçimler sonrasındaki sabah
Nisan ayı cari işlemler açığı, 15 Haziran Đşsizlik oranı, 23 Haziran’da TCMB PPK toplantısı, 30 Haziran’da
Nisan ayı Dış Ticaret Açığı ve 1. çeyrek GSYIH verileri açıklanacak. TCMB’nin PPK toplantısından bir gün
önce ise FED’in PPK toplantısı düzenlenecek. Haziran ayının son haftası TCMB ve FED, 2011 yılının en kritik
toplantısını gerçekleştirecek. FED’in, Haziran ayının sonunda bitecek ikincil parasal gevşeme programı
sonrasında piyasalara vereceği mesaj ve ardından bu mesajın bir gün sonrasında gerçekleştirilecek TCMB
toplantısı önemli olacak. FED politikaları için nasıl bir dönemin sonu geliyorsa, TCMB için de bir dönemin
sonu geliyıor. TCMB karşılık oranlarında yaşanan artışın etkisinin 2. Çeyrek boyunca görüleceğini belirtmişti.
Fakat ikinci çeyrek boyunca bir iyileşme gerçekleşmedi. TCMB yayınladığı enflasyon raporunda 2011 yılının
ikinci yarısından itibaren sıkılaştırma olacağının altını çizmiştir. 23 Haziran’da toplantısından itibaren piyasalarda
haftalık faiz oranlarındada bir artış beklentisi doğacaktır.
TÜRKĐYE'NĐN KREDĐ NOTLARI
Moody's
Standard & Poor's
Fitch
05.10.2010 Ba2
(pozitif görünüm)
19.02.2010 BB
(pozitif görünüm)
24.11.2010 BB+
08.01.2010 Ba2
(durağan görünüm)
18.09.2009 BB-
(durağan görünüm)
03.12.2009 BB+
(pozitif görünüm)
(durağan görünüm)
17.09.2009 Ba3
(pozitif görünüm)
04.04.2008 BB-
(negatif görünüm)
27.10.2009 BB-
(pozitif görünüm)
14.12.2005 Ba3
(durağan görünüm)
23.01.2006 BB-
(pozitif görünüm)
14.01.2009 BB-
(durağan görünüm)
11.02.2005 B1
(pozitif görünüm)
17.08.2004 BB-
(durağan görünüm)
18.08.2006 BB-
(durağan görünüm)
21.10.2003 B1
(durağan görünüm)
08.03.2004 B+
(pozitif görünüm)
06.12.2005 BB-
(pozitif görünüm)
16.10.2003 B+
(durağan görünüm)
13.01.2005 BB-
(durağan görünüm)
28.07.2003 B
(durağan görünüm)
25.08.2004 B+
(pozitif görünümle izle)
09.02.2004 B+
(durağan görünüm)
25.09.2003 B
(pozitif görünümle izle)
25.03.2003 B-
(negatif görünüm)
Derecelendirme kuruluşlarının seçim sonrasında yapacağı değerlendirmeler, piyasalar için önemli olacak. Fitch
Türkiye’nin kredi notu artırımı ile ilgili izlemede bulunuyor ve bu izlemenin not artırımı ile seçimler sonrasında
gerçekleştirebileceği belirtilmişti. Mart ayında yine Fitch’in değerlendirmelerinde emtia fiyatlarının ve cari
açıktaki artış ve TCMB’nin attığı adımların etkisizliğine atıf vardı. S&P, Nisan ayında Türkiye’nin kredi notunu
teyit etti ve yeni bir not artırımı için 2012 merkezi bütçesini beklediğini açıkladı. S&P tarafından beklenenin,
2012 yılı bütçe rakamlarından çok, cari açık rakamın ulaşacağı seviye olduğunu düşünüyoruz. Derecelendirme
kuruluşlarının seçim sonrasında dış ticaret endişelerine bağlı olarak bir not artırımı gerçekleştirmesini
beklemiyoruz.
Seçim sonrasında not artırımı beklemiyoruz. Cari açık endişelerini yatıştıracak önlemlerin alınmaması
ya da alınması sonrasında oluşacak tabloya göre derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin ya notunu
artıracaklardır ya da notunu düşüreceklerdir. 2011’in ikinci yarısı büyük riskler ve belki de getiriler ile
doludur. Fakat kesin olan müdahalelerin ya da müdahale gelmeyişinin etkilerinin finansal piyaslarda
dalga yaratacağıdır. Seçim sonrasında ise piyasalarda yeni bir düşüş dalgası ile birlikte kademeli
olarak 58.000’ne bir gerileme yaşanabileceğini düşünüyoruz.
Global Menkul Değerler
6
2011 Beklentileri
27/05/2011
Seçim Öncesi Portföy Öneri Listemiz
Garanti Bank (GARAN) ve Halkbank (HALKB)’ı geçen iki hafta içinde endekse göre sırasıyla %2,9 ve
%3,1’lik düşük performans sergilemeleri nedeniyle portföyümüze dahil ettik. Đki bankanın da yüksek olasılıkla
Merkez Bankası Toplantısı sonrasında diğer bankalardan daha iyi performans göstereceği kanaatindeyiz.
Akenerji (AKENR) 2011’in ilk çeyrek bilançolarını olumlu olarak değerlendiriyoruz. Şirketin yeni hidroelektrik
santralinin katkısı görülmeye başlandı. Ek olarak, ana hissedarlar Akkök ve CEZ, Akenerji’deki %75’lik payları
için teklifleri değerlendiriyolar ki, bu pozitif bir etki yaratacaktır. Koç Holding’in %41’ine sahip olduğu Aygaz ve
Sabancı Holding’in %50’sine sahip olduğu EnerjiSA, Akenerji’nin varlıkları ile ilgilendiklerini açıkladılar.
Haziran ayında hisse satışı ya da varlık satışına bağlı olarak hisseye pozitif bir yansıma bekliyoruz. Aynı zamanda
seçim sonrasında elektrik ve doğalgaz fiyat ayarlamalarının yine Akenerji’yi olumlu yönde etkilemesini
bekliyoruz.
BĐM (BIMAS) 2011’in 1. Çeyrek finansallarında kanıtlandığı üzere, yıllık bazda sürdürülen güçlü marjların
hisse fiyatı üzerinde pozitif etkisinin görülmesini bekliyoruz. BIM’in güçlü nakit pozisyonunu, iyi kurulu iş
modeli ve geniş mağaza zinciri bulunmaktadır.
Enka Đnşaat (ENKAI): Yakında sonucunun ilan edilmesi beklenen Umman’daki inşaat işi ve 1,500MW
doğalgaz ateşlemeli santral ihalesi beklentisinin hisseyi olumlu etkilemesini bekliyoruz. Şirketin hisseleri
ĐMKB’ye göre son 12 ayda %5 düşük performans, yılbaşından bugüne ise %8 yüksek performans gösterdi.
Reysaş (RYSAS), finansallardaki iyileşmenin beraberinde inandırıcı değerlemenin yatırımcının dikkatini
çekeceğine inanıyoruz. Son açıklanan ilk çeyrek sonuçları, artan lojistik hacimleri ve yüksek marjlı segmentlerin
katkısıyla daha iyi işletme sonuçlarını ortaya çıkarmıştır. Finansallardaki iyileşmeye rağmen hisse performansı
zayıf kalmaktadır. Şirketin, önemli gizli değerle sahip bağlı otaklıklarıyla cazip bir şekilde değerlendiğine
inanmaya devam ediyoruz. Bu durum, piyasa yükseldiğinde bazı yatırımcıların dikkatini çekecektir.
TAV Havalimanları Holding (TAVHL)’i güçlü euro ve Nisan ayındaki etkileyici yolcu verileriyle 2011’in
ikinci çeyreğine yapılan iyi başlangıç sebebiyle portföyümüzde tutuyoruz. Şirketin 2011 yılındaki operasyonel
performansının da etkileyici olacağını düşünüyoruz.
Turkcell (TCELL) hisse senedinin değerleme açısından cazip olduğunu düşünüyoruz. Şirket hisseleri
ĐMKB’ye göre yılbaşından bugüne %13 daha düşük performans gösterdi. 21 Nisan 2011’de yapılan son genel
kurul toplantısında karar alınamayan temettüler için herhangi bir pozitif süpriz şirket hisselerini olumlu
etkileyecektir. Eğer gelecek iki hafta için yükselen piyasa stratejimiz gerçekleşmezse, şirket hisselerinin savunma
etkisinin portföyü desteklemesini bekliyoruz.
Tofaş (TOASO)’ı geçen ay piyasanın %7 altında performans göstermesinin ardından portföyümüzde tutmaya
devam ediyoruz. 2011 yılının 1. çeyreği için operasyonel karlılık beklentileri karşıladı ancak faaliyet
dışı yasal hükümlerden dolayı beklentinin altında kalan net kar, şirket hisselerinin baskı altında kalmasına neden
oldu. Hisse performansında bir canlanma bekliyoruz.
Global Menkul Değerler
7
2011 Beklentileri
27/05/2011
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danısmanlıgı kapsamında degildir. Yatırım
danısmanlıgı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim sirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müsteri
arasında imzalanacak yatırım danısmanlıgı sözlesmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve
tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kisisel görüslerine dayanmaktadır. Bu görüsler mali durumunuz ile
risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım
kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar dogurmayabilir.
Bu yayında yer alan bilgiler, güvenilir olduguna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmis olup bu
kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliginden ve ticari amaçlı islemlerde kullanılmasından dogabilecek
zararlardan Global Menkul Degerler A.S. hiçbir sekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Bu yayında yer alan
görüs ve düsüncelerin Global Menkul Degerler A.S. yönetimi için hiçbir baglayıcılıgı yoktur. Global Menkul
Degerler A.S. yayında adı geçen sirketlerin menkul kıymetini portföyünde bulundurabilir ve/veya bu sirketlere
danısmanlık hizmeti verebilir.
Global Menkul Değerler
8
Download