iNSANIN DİNE OLAN İHTİYACI VE DİN VE VİCDAN HÜRRİYETİ Doç. Dr. İsmail KARA GÖZ* GİRİŞ Bu Yeryüzünde Allah' ın halifes i olarak var edilen insan; yaratıkların çoğundan üstün kılınmış, kendisine rilmiş ve çok ikramda şan ğında insanın bir emaneti yüklenen,3 daha dünyaya teşrif Allah'ın Rab oluşunu kabul eden4 insan, akıP ve vicdan6 ile mücehkılınmış, din ve alacağız. İHTİYACI bilmek için, dinin onun insanlık tarihi ile ve 1. İnsanın Genel Yapısı Yaratıkları * genel olarak iki kısma İsra, 2 3 batı! 4 5 6 Nerede insan varsa orada hak veya Diyanet Işleri Başkanlığı Teftiş Kurulu Uye- sı. topluluğa rastlanmamıştır. olmuştur. mizacını başlar. sebeple tarihin hiçbir devrinde dinden bir din var insanı, ayırabiliriz: İnsan ve diğer varlıklar. Actenı peygamberden itibaren vardır. l3ü habersiz bir karakterini, olan dir. din konusunda kendisine gönderilmiştir. "Din", yapısını, muhatabı gereksinimlerini tanımamız gerekmekte- rehberlik etmesi için peygamber ve kitaplar ihtiyacını, İnsanın dine olan ihtiyacını anlaya- ibadet etmesı ıçın yaratılan,2 ilahi hez dine olan ışı­ I. İNSANlN DİNE OLAN varlıktır. 1 etmeden Kitap ve Sünnetin vicdan hürriyetini ele ve şeref ve- bulunulmuş yazımızda 17/70. Zariyat, 5 1/56. Ahzab, 33/72. A'raf, 7/172. Maide, 5/100. Şems, 9117. 89 DiYANET İLMİ DERGi • CİLT: 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 - Yapışkan çanıurdan, ıs Allah, gökleri ve yeryüzünü?, madenleri, bitkileri, hayvanları8, melekleri9 - Değişmiş cıvık balçıktan, ı6 ve cinleri,ıo en son olarak da insanı ya- - Kömür gibi pişmiş çanıurdan, ı 7 ratmıştır. -Sudan, 18 yarattığını bildirmiştir. İnsan, Allah'ın yeryüzünde halifesişöyle dir. Yüce Allah bu hususu ''Hatırla mektedir: Allah, Kur'an'da ilk bildir- ki Rabb'in melekle- eliyle ma secde etmekten seni men eden ne- ğuıı' demişti." ı ı varlıkların en sonuncusu ve insanı; yeryüzünde halifes i olan bezene yaratmış ve Allah'ın yaratığıdır. Bu için; insanm sanın en diğer varlıkların kıymetli değeri ta- değerli verilişini ve kainatm inbilmemiz gere- kir. 2. İnsanın Yaratılışı a- Adem ve Eşi Allah, ilk rak ve sudan insanın dedi"ı9 Allah, Adem'in fiziki yapısını toprak su karışımının çeşitli aşamalardan fiziki yapısını top- yaratmış, hayatiyeti/canlılı­ onu tes- viye ettikten sonra hayatiyerini /canlılı- 7 Eıı'am. 6/l Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, V, 3434. Eser yay. İstanbul, 1971. 9 Bakara, 2/30. ıo Hicr, 15/27. ı ı Bakara, 2/30. 12 Al-i im ran. 3/59. ı3 Secde, 3217. 14 Mü'minun. 23/12. "Sii/ale", birşeyden sıyn­ lıp çıkartılan bir netice demektir. Yazır, V, 8 343 ı-3432. ğı için de kendi ruhundan ona üfleıniştir. 15 Saffat, 37/11. Kur'an'da ilk insan Adem'in yaratılışı­ ı6 nın farklı boyutları anlatılmıştır. susu özet olarak Allah şöyle geçiri- yaratıp lip elde edilen bir özden anlayabilnıemiz yaratlhşmı hizmetine ve en dir?' ... özene mamım onun hizmetine sunmuştur. İn­ san, bizzat iki "Allah, 'Ey İblis! İki elinıle yarattığı­ re; 'Ben yeryüzünde bir halife yarataca- Allah, insanı yarattığını bildirnıektedir: Bu hu- sunabiliriz. Hicr, 15/26. "Hame", uzun müddet su ile yumuşayıp değişmiş cıvık, kokmuş çamur, balme-i mesnwı". değişmiş- şekil veril mi~, kaiı­ ba ise insanı; dökülmüş cıvık pişmiş çiğ - Topraktan, ı2 çamur, balçık; "Sa/sal" zaman tıngırdayan, kurumuş, çamur demektir. Yazır, V, 3057- vurulduğu 3058. - Çamurdan, ı3 - Çamur süzmesinden, 14 90 17 Rahınan, ı8 Nur, 24/45; Enbiya, 21/30; Fürkan, 25/54. Sad, 38175. 19 55!14. iNSANIN DiNE OLAN İHTİYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRİYETİ ğını ruh vermiştir": "Rabb 'in mişti ki: Ben muhakkak çamurdan bir in- san "Gerçek vermek için "kendi ruhundan ona yaratacağım. meleklere de- Ounun fiziki tesviye ettiğim diğim) ve içine de ruhumdan yapısını şekil (mükemmel bir zaman derhal ona seed-eye kapanzn. "20 Allah, ilk insan Ade m 'i yarattıktan eşi sonra ondan (hücresinden) de va'yı yaratmıştır: Hav- "Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan eşini tan ve ikisinden bir çok erkek ve üretip yayan Rabbinize karşı yarakadın gelmekten "Anda/sun biz insanı çamurdan26 (süzülüp çıkarılmış) (döllenmiş yumurta/embriyo) yaptık. Sonra alaka 'yı bir parçac1k et (ınudğa) haline getirdik. Sonra mik/iskelet etmektedir. sonucu insanlan bir dam- "Sonra onun (Adem'in) zürriyetini bir suyun özünden var etmiş­ tir".22 Bu özün, mikleri insanın beli ile kaburga ke- arasından çıktığı bildirilmiştir: "insan neden yarauidıgzna bir baksm. O atılan bir sudan yaratıldı. O su, bel ile kaburga kemikleri araszndan çı­ kar. " 23 Bu su, tohumun kadının ve birleşimidir: nıudi[a 'yı ke- ve bu kemikleri et ile insanın sadece fiziki olmadığını açık yapı­ olarak ifade erkek ve yaratmıştır: dayanaksız yaptık kaplad1k. Sonra onu başka bir yaratılış­ la insan haline getirdik. "28 ·Allah, insanların tamamını Adem ve la sudan yarattı/c fe haline getirdik. Sonra nutfeyi alaka dan ibaret dişinin evliliği bir özden Sonra onu sağlam bir karargahta2 7 nut- Bu ayet, getirmiş, bir nüşmektedir: b- Diğer İnsanlar soyundan katışık 24 Bu nutfe,25 ana rahminde insana dö- sakuwı. " 21 Havva'nın ki, biz insanz nutfeden yarattı k" ver- iifürdüğüm şu erkeğin sperıni ve 20 21 22 23 24 25 Sad. 38170-71. Nisa, 4/l. Secde, 32/8. Tarık, 86/5-7. insan, 76/2. "Nutfe", meni içindeki tohum. Yazır, V. 3434. 26 Modern ilim; insan vücudunun yer yüzlinlin içerdiği elementleri bünyesinde taşıdığını ispat etmiştir. Toprağın içerdiği elementler şunlardır: Karbon, oksijen, hidrojen, kükürt, azot. kalsivum. ııotasvum, sodyum. klor, mağnazyunı. demir, bakır, iyot. floriıı, kobalt. çinko, silisyum. (Seyit Kutup, Fı Zıla.li'l­ Kur'aıı, cilt, VII, cliz, 27. s. 117., Bcyrut, 1968.) 27 Ayette geçen "Kararı mekfn" sağlam, aldı­ ğını tutan, korunmuş ralıim demektir. Yazır, V, 3434. 28 Mü'minun, 23/12-14. 91 DİYANET İLMİ DERGi • CİLT: 36 • SAY!: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 Allah Adem'de olduğu gibi her insana hayatiyetini vermesi için ruhundan üflemiştir: ğersiz dır. "Sonra onun zürriyetini deetmiştir. bir suyun özünden var Sonra onu tılmasz tamamlayıp şekillendirmiş ve Topraktan nü karnında sonra alaka olur. Aynı olur. rak Aynı şekilde kalır 40 gün mudğa ola- sonra Allah ona bir melek gön- derir. Melek o kimsenin amelini, ecelini, veya said olduğunu yazar. Sonra ona ruh üfler. " 30 veren bu "ruh"tur. Bu ruh verildikten çocuk canlanmakta- dır. "Ölüm" gerçeği de insanın Allah tarafından belirlenen dünyadaki yaşama süresinin sonu gelince bu ruhun bedenden ayrılması ile zamanını ve bir çıkara­ zürriyetinden çoğalan bütün insanlara en güzel suret vermiş ve onları "alısen-i takvim" üzere yaratmıştır. Şu ayetler bu- nu ne güzel ifade etmektedir: "O Allalı ki ra/ıinılerde sizi dilediği gibi şekillendiriyor. " 34 "Sizi zel şekillendirdi ve şekillerinizi gü- yaptı " 35 "Andolsun biz insam en güzel biçimde yarattık".3 6 Bütün bu ayetlerden anlıyoruz ki; in- samn yaratılışmda iki unsur vardır: Mad- gerçekleşmektedir: "Sizi bir çamurdan yaratan, sonra ölüm (toprağa) döndüreceğiz Allah, gerek ilk insana gerekse onun İnsana canlılığını, gerçek yaşamını karnında kop- cağız."33 rızkznı şakf sonra ana kıyametin yeniden topraktan çıkarılacaktır: sizi ona şekil­ de 40 gün alaka olarak kalır sonra mudğa sonra tekrar top- kez daha sizi ondan (topraktan) "Sizden biriniz annesinin kalır yaratılan, "Sizi ondan (topraktan) yarattzk, yine dönüşü­ şöyle bildirmiştir: 40 gün kolaydır. "32 döndürülen insan, masıyla ona kendi ruhundan üflenıiştir. "29 Peygamber, nutfenin insana Bunlar Allah'a rağa (yazılı) da mutlaka bir kitapda takdir eden ancak odur de ve Ruh. İnsanm maddi kısmı, toprak ve sudan, manevi (gözle görünmeyen) (Allalı 'tır). " 31 ··Attalı, sızı meniden (önce) topraktan, sonra yarattı. Sonra sizi çiftler (er- kek-dişi) yaptı. O'nun bilgisi olmadan hiçbir gebe kalır ne de doğurur. Bir dişi ne canlıya ömür verilmesi de onun ömründen azal- 92 29 Secde. 32/8-9. 30 Buhari, Enbiya. I (IV A. 103. !04). Benzeri için bkz. Ahmed, I, 374. 31 En'am,6/2. 32 Fatır, 35/11. 33 Taha, 20/55. 34 Al-i İmran, 3/6. 35 Teğabün, 64/3. 36 Tin, 95/4. iNSANIN DiNE OLAN İHTİYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRiYETİ kısmı ise ruh, yetenek ve duygulardan ınsanın Mü 'min un suresinde; rahminde fiziki ta- başka bir ettik" denilmiştir. lendiğini, ğini, verildiğini, fiziki duygularla yük- yapısının şekillendirildi­ boyunun, posunun, organlarının Bu; in- dışında birtakım sana beden ve ruhunun endamının güzelleştirildiğini ve ifade ihtiyaçlarını karşılamakta ve hayatını sürdürmektedir. İnsanın maddi ihtiyaçları, genelde 4 şeye inhisar etmektedir: Oksijen (temiz hava), su, Kainat, rak ve gıda ve ısı/ateş. insanın yaşamasına elverişli yaratılmıştır. Dünyanın güneş etrafında uzaklığı, ola- kendi ekseni güneşe dönmesi, olan ay ve yıldızlar, kara ve denizler, san içindir. 3- İnsanın İhtiyaçları ihtiyaçları Allah, oluştuğuna karşılaması maddi için kainatta rı insanların hizmetine nimetler göre da maddi ve manevidir. insanın Yeşil bitkilerin oksijen üretip karbondioksit tüketmesi, insan ve hay- İnsan beden ve ruhtan /maddi ve manevi unsurlardan sayısız di bitkiler, madenler ve hayvanlar hep in- eder.37 onunu İnsan, Allah'ın bu nimetleri ile mad- ana kısmının oluşumu sonra "biz onu yaratılışla inşa kabiliyetler nimetlerini saymaya kal- kışsanız sayamazsınız. "41 oluşmaktadır. mamladıktan "Allah'ın vanların konulmuş sunmuş ve ona için ilahi bir nizamdır. bilmesi için genel olarak 4 şeye ihtiyacı olduğu ihtiyaçlarını gibi manevi/ruhi karşılayabilmesi vermiştir. yaşamının devamı İnsanın maddi ihtiyaçlarını karşılaya­ ihtiyaçlarını sayısız varlıkla­ ise oksijen tüketip karbondiok- sit üretmesi insan için de genelde dört şe­ ihtiyacı vardır. Bunlar; Akıl, Vicdan, Peygamber ve İliihf Kitap 'tır. ye Allah yerde ve gökte ne varsa hepsini insan için açık nun yaratmıştır. Şu ayetler bu- delilidir: ''O Allah ki yerde olanların hepsini sizin için yaratmıştır"38 hepsini sizin hizmetinize sunmuştıtr. coJ~ "Allah'ın varlık ğini, ve göklerde ve yerdeki (nice imkanları) nimetlerini sizin emrinize verdi- açık ve gizli olarak size bolca ihsan ettiğini görmediniz mi? "40 Akıl; - "Varlığın hakikatini idrak eden cevher", - "İlahi emirler karşısında insanı sorumlu kılan manevi varlık", 37 Yazır, V, 3436. 38 Bakara, 2/29. 39 Casiye, 45/13. 40 Lokmaıı, 31-20. 41 Nah1, 16/18. 93 DİYANET iLMi DERGi • CİLT: 36 SAYI: o 3o - "Bilgi edinmeye yarayan güç", - "Düşünce bilgi, fazilet ve davranışa ve ahiakın kaynağı, sorumluluğun esası, mel dayanağı" Peygamber (s.a.s), "Hiç yön veren din ve işlerin dünyevi te- şeklinde tanımlanmış­ tır.42 "Akıllz sonrasinı düşünen ölümden kimseyi kimse" ola- işlediği binde kara bir leke oluşur. Eğe1; dini olup tevbe ederse, kalbi parlar, azabı sorumluluğu da yoktur. aklını kullanmayanlara verdiğini bildirmiştir. 44 Allah, kafirleri; sağır, kör, akıllarını dilsiz ve kullanma- yan kimseler olarak nitelemiştir.45 kı batıldan ve güzeli çirkinden, hak- hayrı şerden ayırt tü alışkanlıklarla körleşip şına gelişebileceği mamen kaplar" 1... ;~~ LIJ.J. ....:ı: .._....ı. insanın •.., .,._ __.., ••l-.;~'""r~ u ... ,,.,.._._ redir. Vicdan, ıv}.) ....-Jı erdemli nJ~.....,....,",..,,....~ ....ı..ı...ı.-lııll.u.:J.ı "Hayır de dindir. bilakis onların bilmesi ve tanıması, türel ve ekonomik Yaratan 'ını sosyal, siyasal, kül- konuları, bazı ahlaki ve insan! görevlerini ifa edebilmesi için sıfatları, yaratılış gayesi olan "ibadet" görevi, iman esasları, ahiret soy, bu le tek ba- olmasına hayatı, haramlar ve benzeri ko- Şairimiz gerçeği bir Mehmet Akif Er- şiirinde şu şekilde di- getirmiştir: Ne ilfandlr veren ahlaka yükseklik ne vicdand1r, Ayrı­ '""",-.. •• ""l~ .... -.,.-.1~ b"" ı '-'İ"-İ.l.l'-'.l"-- Fazflet hissi insanlarda Allah korkusundand!r. kore- (günahkarla(kötülükleri) kalplerini kir/etmiştir" 46 buyurmuştur. 94 insanın Akil ve vicdan, Milli işienen köıüiiiklerie işlemekle oldukları Bu rehber ğildir. lebilmektedir. Yüce Allah, Kur'an'da; rın) yukarıdaki eği­ gibi kö- Dolayısıyla muhtaçtır. terbiye ve rehbere ca iyi bir vicdana sahip olabilmek için ~~,; ve edebil- yetmez ve dinin yerini de tutamaz. .t)! buyurmuş tam olarak bilmesi için yeterli de- ve olumsuz telkinlerle yok olabilir. vicdan, leke) ımları me kabiliyetine denir. Bu kabiliyet, tim ve terbiye ile (günahı­ kar<ı artar. Öyleki, giderek bu leke kall>ini ta- yeterli ise de Allah' ın Vicdan ise; insandaki; iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, tekrar ederse kalbindeki (o sahibi pişman onlardan vazgeçer, af diler ve Allah, Kur' an' da; her türlü rezilli ği ve ilahi zaman, kal- ayeti okumuştur4 . Dolayısıyla vicdan, insanı akıllı yaratmıştır. Aklı olmayanın yok ki 7 rak tanımlamıştır.43 Allah şüphe kul bir hata (günah) nı) Peygamber (s.a.v), 2000 TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 42 43 44 45 47 TDV İslam Ansiklopedisi, Akıl Maddesi. Tirmizi, Kıyaıne, Yunus, 10/100. Bakara, 14; Tecrid, IV, 26!. 2/17 !.46 Mutaffifiıı, 83/14. 83/14 ayetin tefsiri; Tirmizi, Tefsir ll, 297, V, 434. Ahmed, iNSANIN DiNE OLAN İHTİYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRİYETİ Çekilmiş farz edilsin yüreklerden sık lıavf-i Yezdan'ın Ne ilfanm Bu, "insan kalır tesiri katiyen ne vic- ve asi Bu sebeple Allah, ilk insandan itibaolması ren örnek ve önder olması berler, rehber için peygam- için de kitaplar (Din duygusu) barınma Yeme, içme ve doğuştan jik ihtiyaçlar tandır. Bu gibi biyolo- olduğu tapınma" ihtiyacı gerçeği şu gibi da doğuş­ ayetlerden öğreni­ ve baş­ ka bir inanca sahip olur. Nitekim peygamberimiz. hiçbir çocuk yoktur ki (İs­ lam) fıtrat/ üzerine doğmuş olmasm. (Daha sonra) anası ve babası çocuğu yahudi, hristiyan veya nıecusi yapar" derniştir.SI Ebu Hüreyre bu hadisi rivayet ettikten sonra yukarıdaki ayeti (Araf. 7/172) okumuştur. İnsanın yaratılışında var olan bu "ka- biliyet'' insan büyüdükçe gelişir. Belli bir yoruz: "Yüzünü ni'f) dine, Allalı 'ı Allalı'ın birleyen olarak (ha- dinine çevir ki Allah insanlan o din üzerine yaratmıştır. Al- lah 'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların "Kıyamet gününde, biz bundan ha- Adem oğullarından, onların bellerinden çıkardı, onları kendilerine şahii tunu ve dedi ki: Beu siziu Rubuini~ değil miyim? Onlar da evet buna (İslam)fıtratı Yaratanını ilah! teklifleri anlar. kulakları sağlıklı ri ve doğan bilir, bulur ve taDoğuştan olan bir insanın yayı görmemesi ve sesleri nasıl mümkün değilse arıza yen insanın da Yaratanı­ değildir. işitmiyorsa var demektir. Bunun gibi tanımayan, "Tevlıfd eş­ duymaması harici müdahaleye mümkün kulak görmüyor ve gözle- Göz ve onda bir Yaratanını Dini"ni kabul etme- insanın yaratılışında var olan bu ka- biliyetine "arıza" peyda olmuş demektir. şahit olduk (Rabbimizsin) dediler. "49 Peygamberimiz, "Her nır, gelince nı tanımaması bersizdik demeyesiniz diye Rabb 'in zürriyetlerini yaşa maruz kalmayan bir çoğu bilmez. " 48 tur.50 eğitim göre müslüman olur veya "Doğan inanma ve Tapınma ihtiyacı tevh!d dinini kabule çevrede aldığı terbiye, öğretime göndermiştir. "inanma ve değildir, dinsiz, kfifir, fa- hazır ve kabiliyetlidir" demektir. İnsan yetiştiği danın. doğuştan çocuk üzerine doğar" buyurmuş­ 48 49 SO 51 Rum, 30/30. Ar'af, 71172. Müslim, Kader, 23; Tirmizi, Kader, 5. Buhari, Cenaiz; 80. Müslim, Kader, 23. Tecrid-i Sarih Tercenıesi, IV, 29. DİYANET iLMi DERGi • CİLT: "Din duygusunun Dolayısıyla 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 kaynağt", fıtrattır. din duygusu insanla birlikte kılar. İnsan kendisini doğru yoldan çıka­ ran birtakım telkinlerle doğmuştur. insanla birlikte devam ede- vicdanen cektir. Dünyada insan bulundukça din de Yaratılışındaki var olacaktır. ce olduğu için ye- barınma gibi her "Din duygusu", fitri me, içme, giyinme ve insanın dine ihtiyacı vardır. İnsan; iyi ve kötü, sevgi ve şehvet, kin ve nefret. .. gi- başka Yaratıcı'yı karışınca Şirk, saptınlmazsa bir inanca meyletmez. var olan kabiliyet ile Yübilir ve tanır. Fıtrata fesat o insan irşada ihtiyacı olur. küfür, nifak ve isyandan salim ve iman üzere yaratıldığı için ister mü'min, ister kafir ana babadan doğsun bi bir çok duygu ile yüklüdür. İnsan, ne- büluğa ermeden ölen her çocuk İslam fis (arzu, heva ve heves) sahibidir. Nefis, bilginlerinin daima kötülüğü cmreder52, insana ves- cennete gidecektir. vese verir53. İnsanın nefsani ve şeytani duyguları kontrol altında vardır. başıdır, dolayısıyla tında dine gerek fert ve toplum haya- insanlara mutluluk yaratılış toplum yoktur. Hak veya batı!, arzuları hiplerini tir.54 yollarını olan işlere sevk etmek- Fııri ni ancak İslam Dini'nin kaidelerine tabi 96 doğru her insanda bir "inanç" ve- vardır. Hicaz bölgesinde, Allah' ın dinini benimseyen hanifler, Hıristiyan­ lar, Yahudiler ve putperestler vardı. İnsanlar din duygusu gereği, inanma ve tapınma ihtiyacı hissettikleri için ki- misi tek Allah'a, "Hak Din"e, kimisi de yaratıklara, batı! Din" ile ··amaar" olma kabiliyeünde yaratılmıştır. Asla dini terbiye görmemiş, çevrenin ve yetiştiği kültürün etkisinde kalmamış "aklı selim" sahibi bir kimse "sevki tabi" ile kendisiinsan, var oldu- birliğine iman eden, İbrahim (a)'in tevhit gayelerini ve Al- ile dini kabul eden akıl sa- hayır yanlış gönderildiği lah' anasıl ibadet edeceklerini bildirmek, kendi yaratılıştan için tamamen dinsiz insan ve dinsiz Peygamber (a)' in peygamber olarak "Din", Allah tarafından vaz' olunmuş ilahi bir kanundur. göstermek, ğu ya vardır. İnsanın Dine Olan ihtiyacı Amacı; "Din duygusu" Bu itibarla Din her türlü ahiilki faziletierin ile 4. Fıtrl Din (İsHim) tutabilmesi için dini/ahlaki kurallara ihtiyaç çoğunluğunun ittifakı ca. insana. aya. ~teşe ... 52 53 54 vb. dinlere; güne~e. şeylere taşa, puta, ağa­ haywma. tabi.Hta, inaüJp tap.tnışlardır. Yusuf, 12/53. Kaf, 50/16. Ahmed Harndi Akseki, İslam Dini, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara, s. 7. iNSANIN DİNE OLAN İHTİYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRİYETi insanın yaratılışındaki Bu, su"nun varlığının "din duygu- delilidir. İnsanın; beden ve ruhtan oluştuğunu söylemiştik. Bedenin tehlikelerden ve sı, yaçlarını hastalıklardan olduğu muhtaç sağlıklı olması gıda su ve yeterince inanç, söz, fiil ve ması, türk, "Din lüzumlu bir müessesedir. Din- davranışlardan gibi, sapık inancı ile Bunun için her insan, bir tehlike ile karşılaşınca dua eder. İnandığı varlığını korumasını ister. Bu yüce varlık, Dinler tarihi ler ( 1823-1900) ve araştırmaları "din vardzr ve lazznıdır" demiştir.56 Yunan Max Mülsonucunda; "Dinin insan ruhunda jitrf bir duygu" suz ve servetsiz kim olmuş tımıwı tarihinde en fazla ha- bir amilidir. Dini hayat, tabia- ezelf bir niteliği ve ondan ayni- mayan bir özelliğidir. İnsanın mahiyeti düşüniiliince t;eimemesi zihne derhal bir dinfikrinin miimkibı deijiiuir: .. Alman filozofu Max Müller, "Tapznnıa ihtiyacz lzk tarihiyle doğuştandzr. başlar. Vahşi ve medeni bü- ne kadar gidersek gidelim, dinsiz bir toplumun şehir fa- bulama- yacaksmız" demiştir.57 şehir "Mabetsiz doğru! dar mabetler olmaz" sözü ne ka- Eski ve yeni bütün vardır. Bu rrıabetler, gusunun" ve "ibadete olan insanda doğuştan olduğunun şehirlerde "din duyihtiyacın'' bir delilidir. geliş­ mesi "din duygusunu" yok edememektedir. Amerikalı filozof William James, "İlim ile din kôinatm hazinelerini açmak için kullandzğzmız iki anahtardır" de- ıniştir.58 Doğuştan gusu"nun insanda var olan "din duy- gelişmesi ve körelmemesi için ilahi vahiy ile desteklenmesi gerekmek- Tapumza insan- tün toplumlarda tapmma vardn: Geriye doğru kanun- şehirler bulacaksımz Fen, teknik, bilim ve sanayinin Yine dinler tarihçisi Benyamin Kon sinsanlık ve tarihçisi Plutargue, kat mabetsiz ve mabutsuz olduğunu söylemiştir. tan, "Din, ahlakçı "Dünyayı dolaşınız edebiyatsız. yardımını gerçekte Allah 'tır. araştırmacısı siz bir milletin devamma imkan yoktur", korun- İnsanın doğasında birine sığınma ih- yüce din fert ve toplumlar için gereklidir. Nitekim Mustafa Kemal Ata- beslenmesi gerekir. tiyacı vardır. Dolayısıyla için değildir." demiş­ gibi, ihti- için de din duygusunun tevhid rastlamamak mümkün tir.55 korunma- alması gerektiği maneviyatın sağlıklı olması kalzntzsına Her yerde bir mabede veya yaşadığzm göremiyoruz. 55 Ahmed Hanıdi Akseki. İshlm Dini. s. I 2. 56 Ahıııet Giirtaş, Atmürk ı·e Din Eifitimi, s.8. Diyanet İşleri Başkanlığı Yay. Ankara, ty. 57 Alıınet Kahraman, Dinler Tarihi. s. 20. 58 Alıınet Kahraman, a.g.e., s. 20. 97 DİYANET iLMi DERGi o CİLT: 36 • SAYI: 3 o - Havarllerin, "İman ettik, şahit ol ki tedir. Bu amaçla Allah, ilk insandan itibaren peygamber ve kitaplar göndermiş­ TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 biz nıüslümanlarzz",67 tir. İnsanın buna ihtiyacı vardır. Çünkü - Musa (a)'nın kavmine, "Ey kav- insan, "başz boş bzrakı/mamzş"59 ve mim! "boş yere yaratzlmanızş",60 "ibadet" ile müslümanlardan iseniz Allah' a tevekkiil tutulmuştur. sorumlu peygamberdir. Allah, Ade m (a)' a on saybir "kitap" vermiştir. topluma bir peygamber göndermiş,6l "açık - Firavun'un ayetler"(muci- zeler), "sahifeler" ve "aydznlatzcz kitap- Tebliğ Ettiği ettiği tebliğ etmişler, sadece "Al- tağuttan kaçznmaları­ nz" emretmişlerdir. 63 Dolayısıyla bütün peygamberlerin insanlara tebliğ ettikleri İlahi nizamın ortak adı "İslam" ve bu ni- zama iman edenlerin man"dır. adı Kur'an'da; "Gerek daha önce (ki kitaplarda) ve adzm O (Allah) verdi" buyurulmuştur.64 Yine Kur'an'da; - İbrahim (a)'in, "lıanif bir müslüolduğunu, - Nuh (a) 'un, "Bana müslümanlar- dan olmam emrolundu ", 66 98 tanrı olmadzğzna ben de iman ettim. Ben de müslümanlardanun" dediği bildirilmiştir69 lam'dır.70 Allah, Hz. Muhammed (al ile üzere son bu gerçeği erdirmiş, değişınemek şeklini vermiştir. Yüce Allah şöyle bildirmekte- Kur'an'da dir: "Bugiin size elininizi iknıal ettim, üze- rinize nimetimi tamamladmı ve sizin için din olarak İslanı'ı beğendinı".71 da "müslü- gerek bu (Kur'an)da size müslümanlar man "65 ilahtan başka Hak Dini kemale Bütün peygamberler, insanlara "tev- lah' a ibadet e tip boğul­ Allah katında "Hak Din'in adı 'İs­ 5. Peygamberlerin Tevhid Dini dinini" Deniz'de "Gerçekten İsrail oğullarzmn iman lar" verilmiştir. 62 lıit Kızıl mak üzere iken, Allah son pey- gamber Hz. Muhammed (a)'e kadar her Peygamberlere de Allah 'a iman ettiyseniz ve edin",68 İlk insan Adem (a), aynı zamanda ilk falık Eğer 59 Kıyame, 75/36. 60 Mü'minun, 23!115. 61 Fatır, 35/24. 62 Fatır. 35/25. 63 Nahl, 16/151. 64 Hac, 22178. 65 Ai-i İınran, 3/67. 66 Yunus, ı 0/72. 67 Maide, 5/ I I ı. 68 Yunus, I 0/84. 69 Yunus, I 0/90. 70 Al-i İıııran, 3/19. 71 Maide, 5/3. İNSANlN DİNE OLAN İHTİYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRİYETİ İslam; insanın yemesinden içmesi- Allah, Adem (a)'den Muhammed in- neSO, evlenmesinden boşanmasına81, ti- sanlara gönderdiği ilkelerini=emir ve ya- caretinden82, mirasının taksimine83, ko- saklarını=tavsiyelerini=hükümlerini nuşmasından yürümesine84, çocuğun (a)'a kadar peygamberleri vasıtasıyla Hz. Muhammed (a) ile noktalamış, artık İs­ liim'dan ğini başka Kur'an'da bir dini kabul etmeyecebildirmiştir: kaç sene emzirilmesinden85, birisinin evine nasıl girileceğine86, çocukların ana-babalarının odalarına yatak ne za- man ve nasıl gireceklerinden87, yemeğin "Kim İslam' dan başka bir din aran·a birlikte veya ayrı ayrı yenmesine88, yap- bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla tığı sözleşmelere uymasından89, işlerini kabul edilmeyecek ve o kimse ahirette zi- İstişare etmesine90, görev ve yetkileri yan edenlerden olacaktzr".n ehil olana verilmesi ve Hz. A.dem'den Hz. Muhammed (a)'a kadar bütün peygamberlerin insanlara tebliğ ettikleri hak din amaçlamıştır. beş temel hedefi Bunlar; "Dini", "Nefsi'', "Nesli", "Aklt" ve İslam Dini; insanın, Allah diğer in- sanlar ve çevre ile olan ilişkilerinde reh- gönderilmiştir. Dolayı­ sıyla İslam Dini; insanın bütün söz, fiil ve davraııışlarıyla ilgili genel kurallar getirmiştir. islamı kabul eden insan; Al- lah' a, meleklerine, kitaplarına, peygam- berlerine ve ahiret gününe iman etmek 73, her ıüriü adalet- le görülmesinden,91 şahitliğin dosdoğru yapılmasına92 varıncaya kadar fert, aile ve toplum getirmiş hayatı ile ilgili temel kurallar ve insana yol göstermiştir. Çün- "dır9 3 =in- kü Kur' an "hüde 'n li 'n-nas "Malı" korumaktır. 6. İsiiim Dininin İçeriği ve Hedefi ber olmak üzere davaların musiberin Ailah' ın izni ve tak- diri ile olduğunu kabul etmek74, günde beş vakit namaz kılmak75, oruç tut- mak76, zengin ise zekat vermek77, imkanı varsa hacca gitmek78, Allah ve pey- gamberine itaat etmek79 zorundadır. 72 Al-i İınraıı, 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 3/85. 2/177. Hadid, 57/22. İsra. 17178. Bakara, 21!85. Nur, 24/56. Al-i İınran, 3/97. Nur, 24/54. Araf, 7/31. Bakara, 2/221,229,225-234, Nisa, 4/23-25. Bakanı, 2/275. Nisa, 417, bkz. Nisa, 4/11-12, 176. Lokınan, 31/19, bkz. Lokınan, 31/18. Bakara, 2/233: Nur, 24/27. Nur, 24/27. Nur, 24/59, Bkz, Nur, 24/58. N ur, 24/61. Bakara, Maide, 5/l. 42/38. 4/58. Ni sa, 4/135. Bakara, 2/186. Şura, Nisa, 99 DİYANET iLMi DERGi • ClLT: 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 sanların rehberi=yol en doğ­ Dolayısıyla bazılarının san- Kur'an kendine ru yola iletir. dığı nı gibi uyanları insanın her söz, fiil ve işte davranışları­ "dini" ve "diinyevi" diye değildir. mümkün ahirette de mutlu ayırmak Din, hem dünya hem de ahiret içindir. Din, insanın olması dünyada da için Allah'ın; verdiğini. ve önder olması etmiştik. yan ve kitaplada ibadete akıl için peygamber ve reh- için kitaplar Ancak gönderdiğini insanı, gönderdiği zorlamamıştır. ye kendisini kafişık ki biz insant işiten ve gören hesiz biz insana (hak ve bir yaptık. Şüp­ batı!) yolu gös- terdik. İster şiikredici olsun ister nankör. "104 Eğer bununla yetinmeyerek örnek olması ber insana vicdan ve şu nutfeden yarattık; onu imtihan edelim di- vardır. II. DİN VE VİCDAN HÜRRİYETİ Yüce "Gerçek göstericisidir. te insanları Allah zorlamış olsaydı imana ve ibade- yer yüzünde iman edip ibadet ve itaat etmeyen bir tek insan kalmazdı. Bu gerçeği zel beyan etmiştir: yüce Allah ne gü- "(Ey Peygamberim!) be- Eğer Rabbin peygamber dileseydi, yeryüzündekilerin hepsi elbet- dini kabule ve te iman eder/erdi. O halde sen iman et- Çünkü insanı ölü- mü ve hayatı94, malı ve evladı95, hayır nıeleri için insanlan zortavacak mı­ sm?"105 ve şer96, iyilik ve kötlük97, doğruluk ve Peygamber yalan,9R Allah yolunda çalışıp çalışma­ değil öğüt insanları ma99 ve verilen nimetlerlOO ile "inıtiha­ için na" tabi tutmuştur. ıoı imtihan halinde tebyin etmek (dini olanın inanıp gulamalı inanmamakta, ibadet edip etmemekte hür olması gerekir. Nitekim olarak dine zorlamak vermek, dini kuralları açıklamak) tebliğ sözlü ve uyiçin görev- lendirilmiştir: yüce Allah; "(Ey Peygamberim!) De ki: Hak Rabb'inizden (gelmiş)tir. Öyle ise dileyen iman etsin dileyen inkar etsin" buyurmuştur 1 02 Vakia Jii uvykuiı. lıısaıılardaıı kimi iman ediyor, kimi de inkar. Kimi itaat ediyor, kimi de isyan. Bu husus bizzat Allah tarafından bildirilmiş bir gerçektir: "O Allah ki sizi yaratti. Böyle iken kinıiniz 100 kajir kiminiz de mü'nıindir. "103 94 95 96 97 l)~ ve Mülk, 67/2. En fal, 8/28. Enbiya, 2 I /35. A'raf, 7/168. Aııkebut, 29/3. 99 Muhanımed,47/31. 100 Bakant, 2/155; Maide. 5/48; Kehf. I 8/7. 101 Mülk, 67/2. 102 Kehf, I 8/29. I 03 Teğabün, 63/2. 104 İnsan, 76/2-3. 105 Yunus, I l/99. İNSANlN DİNE OLAN iHTiYACI VE DİN VE ViCDAN HÜRRİYETİ "(Ey Peygamberim!) Sen öğüt ver. için de kendisine akıl ve vicdan vermiş, Çünkü sen ancak öğüt vericisin. İnsanla­ peygamber ve kitaptarla rehberlik rın üzerinde bir zorba değilsin" .ı 06 tir. Ancak Eğer "(Ey Peygamberim!) (iman ve ibadeti iradesine üzerine koruyucu olarak gönder- medik Sana düşen sadece (gerçekleri) bir işi yaptırmaktadır. "Allah' a itaat edin, peygambere itaEğer at edin ve (kötülüklerden) sakuun. (itaatten) yüz çevirirseniz bilin ki Rasu- liimüzün vazifesi ancak tebliğ etmek- tir. " 108 yola gelen de sapan da kendi- bir kimseye tehdit ile hoş­ rızası hilafına Bir fiili zorla ve gönül- süz olarak yapan tebliğ etmektir" . 107 Doğru lanmadığı etmiş­ iman ve bırakmıştır. "Zorlanıa!ikrah "; ibadetten) yüz çevirirlerse (bil ki) seni onların insanı zorlamamış, insanın bu fili, i hlas bu- lunmadıği için sevab1 mucip olnıadığt gibi cezayt da gerektirmez. Hatta küfre zorlanan bir insan, gönlünü küfre açmactıkça diliyle inkarı gerektiren bir söz söylemesi bile imanına zarar vermez.112 Peygamber (a), Peygamberim!) ona de ki 'ben sadece "Allah, ümmetimin zorla yaptınld1,~I şeyler ile göğüslerinin kendilerine vesvese verdi,~i şeylerden bunlarla amel etmedikleri veya bunları (başkalarına) konuş­ madtklan takdirde (kendilerini cezalaıı­ uyancılardanını' buyurmuştml 09. dırmaktan) si için yapmıştır. "Kim disi için doğru gelmiş Peygamber Yüce Allah; yola gelirse yalnız ken- olur, kim de saparsa (ey insanları, ne iman olur ne de ibadet. İmana zorla''mü'nıin" değil "münafık"; ibadete zorlanan insan ise "muhlis" değil "mürôf" yapılır. "İman" ve "İhlas" kalp işidir. Kal be Allah 'tan hakim olamaz ve Ua Uiıı baskı başka kimse Eğer baskı=zorlama yap- saydı, insanlar melekler gibi olurlll, Al- lah'a asla isyan etmezlerdi. Halbuki Allah insanı rıza ve iyi niyeti Zorlama, insandaki yok eder. Rıza ve iyi niyet olmayınca hiçbir amel ibadet olmaz. Dinen ması istenen şeylerin iyi bir niyet ve rıza ile hepsi yapıl­ zorlamasız, yapılmalıdır. lama ile inanç mümkün değildir. Zor- Zorla- yapamaz. Allah k.onusunJa iu~aııhü <i La:>kı yap- mamaktadır. buyurmuş­ dine zorlamaz. "Çünkü dinde zorlama yoktur." ııo Zorla nan insan vazgeçmiştir." tur.LI3 yeryüzünde imtihana tabi tut- muştur. İmtihanda başarılı olabilmesi 106 Öaşiye, 88/21-22. 107 Şura, 42/48. 108 Maide, 5/92. Bkz. Teğablin, 64/2. 109 Nemi, 27/92. 11O Bakara, 2/256. lll Tahriın, 66/6. 112 Nalıl, 161106. 113 İbn Mace, Ta! ak, 16, No: 2044 (!, 659). lO! DİYANET iLMi DERGi • CİLT: 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 ma ile gösterilen iman gerçek iman de- rak yaşar 1 20_ Peygamber (a)'in devrinde ğil, de böyle olmuştur. İslam'daki "cihad"ın zorlama ile kılınan namaz, gerçek namaz değil, zorlama ile tutulan oruç, gerçek oruç değil, zorlama ile yapılan hac, gerçek hac değildir. (Diğer görevler için de aynı şey söz konusudur). Ayrıca bir insanın, bir başkasına tecavüz edip herhangi bir işi, bir görevi zorla yaptır­ ması da dinen caiz değildir. Herkes görevini isteği ve rızası ile yapmalı ve dinini zorlamasız yaşamalıdır. ı ı 4 Onun için Kur'an'da;, anıel işlerse "Kim salih kim de kötü amel işlemiş işlerse kendisi için, kendi aleyhine amacı baskıyı kılarak da insanları baskıdan kabul etmeyen hak dini hakim llai kelimetüllah etmek mek isteyenlere, dinin yaşanmasına sanlara anlatmaktır. savaş; küfür ve "Kim (Allah için) isyandaıı) arı­ çaltşzrsa (cihad) kendi nefs i için çalışmış olur." 117 bir fiilde zorlama olursa bu ihtiyarı/rızayı Bir görev yok eder veya ifsat eder. rızasız yapılırsa, bu fiil, failin müktesebi olmaz ve fiil sonunda hayır veya şerrin sorumluluğu oluşan fiili yapa- na değil zorlayana ait olur. İrade dışı ve zorlama ile mak şöyle yapılan fiilden sorumlu ol- dursun "hata" ile lerden bile insan ~::-1 ıg. ,A,y:-;c::; yapılan fiil- sonımlıı tııtıılmıımı~­ zcd::;:no./ih::;h ccz::;y; ge- rektiren bir suçtur.l ı 9 İslam'da inanç özgürlüğü vardır. Di- leyen müslüman olur, dinleyen müşrik, kafir, Hristiyan, Yahudi ve Mecusi ola- 1()2 aniatılmasına ve doğru yolu in- Dolayısıyla İs­ değiştirmeye zorlamak için yapılmaz.121 "Dinde zorlama yok" demek, teklif mrsa kan di nefs i için arınmış olur." ı 16 Yapılan ile kabul et- intikam, öldürme ve din değildir. ve ceza yok demek (şirk, yücelt- mani olanlara, zorlama ya- panlara engel olmak ve olur." 1ı S "Kim isteği mek), hak dini kendi (Allah'ın inancını yüce kelimesini /tevhid lam'da korumak, sanları ibadetle sorumlu bu görevi Allah, in- tutmuş, ancak yapıp yapmamayı insanın ira- desine bırakmıştır. Kulluk görevini yapanlara ınükafat, terk edenler ise ceza olduğunu bildirmiştir. dir, ceza yeri Dünya imtihan yeri- değildir. Asıl ceza yeri ahi- rettir. Onun için Yüce Allah Kur'an'da iman edip salih amel işleyenierin cenne- te122, inkar edip isyan edenlerin cehennemel23 gideceklerini bildirmiştir. Hatta 114 Haındi Yazır, Hak Dini Kuran Dili, Il, 861. 115 Fussılet, 4 ı /46. ı J~ 117 F2f~r, ~~SlP~ AııkehııL 29/6. ll 8 Alızab, 33/5. 1!9 Yazır, a.g.e., II, 862. !20 Bkz. Yazır, a.g.e., ll, 863. 121 Yazır, a.g.e., ll, 864-865. 122 Bakara, 2/82. 123 Bakara, 2/39. iNSANIN DİNE OLAN İHTİYACI YE DiN YE ViCDAN HÜRRiYETİ Allah, iman ettiği halde namazl24 ve ze- başarılı olabilmeleri için "mucizeler" kat125 gibi imanın gereği olarak yapıl­ vermiştir. ması Allah 'tan zorunlu olan amelleri yapmayanlara ve insan öldürme 126 gibi suç olan fiilIeri işleyeniere de ahirette ceza olduğunu bildirmiştir. Yukarıda peygamberlerin beş şeyi tevhit dinin; aklz ve nesli) söylemiştik. larıdır. eder. korumayı Bu bu işleyeniere bir suçun, kişinini cezayı cennet nimetleri ile cam, edindiğini teşkil sağ­ şir) Ancak, bu suçlara "dinde zor- gelmez. Çünkü mucip olabilmesi için hür iradesi ile bu suçu ve zorlama olamaz. Baskı suçu zorlama ile yapmıştır. dolayı yukarıdaki varsa baskı kişi o Bu takdirde o cezalar veril- m ez. (teb- (emr-i bilma'ruf ve nehy-i ani '1- münker), Kitabı, Sünneti ve insanlara bilmediklerini öğretmişlerdir.l27 Aynı görevler, mü'minler için de söz konusudur. Yüce Allah; "Siz insanlar için ortaya çzkanlmzş hay1rlz bir ünunetsiniz. iyiliği emreder, Allalı 'a iman çağzran, iyiliği emre- kötülükten men eder ve edersiniz ... " 128 "Sizden hayra işlemesi yerde müjdelemişler ve iyilikleri emredip kötülükleri men etmişler korun- ilkeyi ihlal ederek olduğu suçtan malı, amaç gerekir. Hür iradenin (tebyin), inkar işleyenleri haklarının Fardır" anlamına sözlü ve uygu- açıklamışlar (inzar), iman edip salih amel temel insan hak- cezası uygulanması kurallarını anlatmışlar tebliğ ettiği dünyada da ceza-i müey- konulmuştur. dünyada lama beş dinin olarak vahyi uyarmışlar kamu düzeninin ve temel insan lamalı aldıkları ve isyan edenleri ilahi azapla Toplum düzeninin temelini ması amacıyla yide beş şey, Dolayısıyla lanması suç (dini, (tebliğ), Bütün peygamberler insanlara; dip kötülüğü men eden bir topluluk bu- lunsun." 129 buyurmuştur. Mü'minlerin özelliklerinden birisi de iyiliği eınretmek ve kötülüğü nehyet- mektir.130 Bu görevin; "hikmet", "güzel öğüt", "en iyi nıücadele" 1 31 ve "yumu- 1- Dini Aniatma Görevi Dinde zorlama rn"itı>hliğ PtrnP değil vqı·dıı· revlendirilmişlerdir. dini anlat- Riitiin !1f>y!.>_:ım- Peygamberler bu görevlerini ifa ederlerken zorlama yapmamışlar, ikna etme metodunu kullan- mışlardır. Allah onlara bu görevlerinde 124 Meryem. 19/59. 125 Tevbe, 9/34-35. 126 Nisa, 4/93. !27 Bakaı·a, 2/!55. 128 Al-i iınraıı, 3/l!O. 129 AI-i im ran, 3/104. 130 Tevbe, 9i7 1. 13! Nahl, 16/125. 103 DİYANET iLMi DERGi • CİLT: 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 ş ak bir iislup" 13 2 ile yapılması emredilmiştir. Ana-babaların, çocuklarına retme dini Allah, öğ­ insanların dinlerini yaşamala­ olanları fesatçılık/ bozguncu- yükümlülüğü vardır. Bu sebeple rına (=eşine ve çocukla- lukla nitelemektedir: yüce Allah, "Ehline rına) namazı za, onlar yedi yaşma geldiklerinde na- emredin (=namazla ilgili öğretin), kuralları on yaşuıa geldiklerinde namazı mani "İnkar edip insanlan Allah yolundan emret ve sen de ona sab- ret", 133 Peygamber (a) ise "çocuklannzmazı ler. İşte bunlar derin bir saptklzk içindedir/et:" 135 allkoyanlar var ya müslümanm, İslam'ı kabul etmek ve İs­ kt!maz.larsa dövün (terbiye ve te' dip edin)" 134 buyurmuştur. Bu emir, buluğa kimseye herhangi çocukları eğitmeye, değil, dine zorlamaya öğret­ terbiye etmeye ve dini meye yöneliktir. Ana-baba, bu görevi yerine getirebilmek için her türlü tedbiri nın gerçeği ile Dine girmekte ve dini zorlama bul etmek ve dinin Böyle bir davranış, Müslüma- birtakım kurallarını uygulayamasa bile teşvik başkalarını eder, fakat asla on- yaşamalarma engel olmaz ve insanları kötülüklereteşvik etmez. Yüce Allah Kur'an'da, ancak kaj!J-137 ve nıü­ uygu- nafık!ann 138 insanları Allah yolundan gibi, dini ka- alıkoyduklarını bildirmiştir. İyilikleri kuralları olmadığı dini engel olma- bağdaşmaz. kendisi, dinin hayatında uygulamak isteyen birşekilde düşünülemez. iman ların 2. Dini Kabule ve Din Kurallarım Uygulamaya Mani Olma Yasağı laınakta sı kurallarını dindar olmaya alabilir. onlara yapmakta oldukları bozguncuZuklar sebebiyle azap/amu kat kat artıracağtz. "136 B ir liim 'ın ermeyen işte kurallarını uygula- mak isteyen kimseye mani olmak da men etmek ve kötülükleri emretmek mi.inafıkların vasfıdır.I39 yoktur. Din ve vicdan hürriyeti, din seçme ve din kurallarını uygulama hürriye- tini de ifade eder. Kur'an'da men edilmesi ''Şiddetli insanların şiddetle kmanmaktadır: azaptan dolayı vay haline. Onlar dünya tercih ederle1; alıkoyarlar 104 Allah yolundan (insanları) ve onu (dini) kafirlerin hayatmı ahirete Allah yolundan eğriltnıek ister- 132 Al-i İmran, 31!59. Musa ve Harun (a)'a, Naziat. 79/24; T8Jıa, 20/43-44. 133 Taha, 20/132. 134 Ebu Davud. 135 İbrahim, 14/2-3. 136 Nahl, 16/88. 137 Mulıanııned, 47/l. Bu konu ile ilgili bkz. Enfal, 8/36; Nisa, 4/167-168; Muhammed, 47/32. 138 Müııafıkfın, 63/2-3. 139 Tevbe, 9/67. iNSANIN DiNE OLAN iHTiYACI VE DiN VE ViCDAN HÜRRİYETİ 3. Din ve Vicdan Hürriyetinin SONUÇ Kapsamı Allah'ın Din ve vicdan hürriyetinden söz edilebilmesi için lunması şu dört şeyin birlikte bu- gerekir: bir Kişinin inancı konusunda herhangi (Herkes vic- dan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sa- b- inanan insana inancından ötürü insan, olan, birtakım iyi ve kötüyü, öğrenme, dinleme ve yazma, doğru ve yaniışı ayırabilme yeteneğine den anlama, birbirin- sahip; Bunlara mukabil insan; nankör, acezayıf. kıskanç, macı, sabırsız, birli ve azgın, taıtış­ kaba, ümitsiz, riyakar, cimri, ki- şehvetine düşkün; (Kimse dini inanç ve açıklamaya zorlanamaz, di- ni inanç ve kanaatlerinden dolayı kına­ Birleşmiş Milletler Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi (1948), Avrupa İn­ Hakları Sözleşmesi ( 1950) İlahi emanetleri yüklenmiş, ezelde Allah'ın Rab oluşunu zünde halife namaz. 1982 Anayasası m. 24) san varlığı kabiliyetlerle donatılmıştır. İnsan; akıllı, leci, hiptir. 1982 Anayasası m. 24) kanaatlerini oluşan düşünme, konuşma, baskı bulunmamalıdır. baskı olmamalıdır. ruh ve bedenden vicdan sahibi, okuma, I. İnanç hürriyeti: a- en mükemmel aynı hü- ınal, evlat, tutululmuş hürriyeti. (ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir. 1982 Anayasası m. 24) 3- İnandığı değerleri öğrenme, öğret­ me ve aniatma hürriyeti. (Din ve ahlak e- bir ve etmiş, yeryü- iman ve ibadetle, şerle imtihana tabi yaratıktır. insanı; belirli bir 2- İnandığı değerleri hayata geçirme hayır Allah, maddi deni için kümleri içermektedir. olmuş, ikrar varlığını oluşturan gıda hava/oksijen, su, ısı/sıcaklıkta yaşamaya beve muhtaç kılmıştır. İnsanın bedeni ihtiyaçlarını karşılaması etmiş için gerekli olan her ve insana sayısız şeyi var nimetler lütfet- miştir. Manevi varlığı için de yine onu dört şeye muiııaç :Kıiıııı::,;uı. Öuııiaı, a:..ıi, v iv gözetimi altında yapılır. 19~2 Anayasası m. 24) 4- dan, peygamber ve ilahi lah her insana Aynı değerlere inanan insanlarla birlikte olabilme hürriyeti. akıl kitaplardır. ve vicdan Al- vermiş, akıl vermediklerini ibadetle sorumlu tutmamıştır. Akıl ve vicdan tek başına insana 105 DİYANET iLMi DERGi • CİLT: 36 • SAYI: 3 • TEMMUZ-AGUSTOS-EYLÜL 2000 "kulluk" görevinde yeterli uyarıcı, peygamberleri örnek, ci, hak dini kitapları tebliğ olmadığı için kü zorlama iradeyi yok eder. İrade dışı müjdeleyi- hareketinden insan sorumlu değildir. ve tebyin edici olarak, da rehber olarak göndermiştir. Yemeye, içmeye, giyinme ve ihtiyacı olduğu maya ma ve insanın dine uygulamaya zorlanamayacağı gibi hür doğru şe­ iradesiyle İslam 'ı kabul etmek ve İs­ bulabilmesi için hak ihtiyacı vardır. Allah ilk insandan vasıtasıyla itibaren peygamberleri tebliğ etmiştir. tebliğ ettiği gamberlerin hak Bütün pey- din tevhid dini- dir. Tevlıid dininadı İslam'dır. Bu diııe iman edenlerin Allah, adı insanları iman ve ibadetle, yır da müslümandır. malı ve mayı insanın 106 gel de olunamaz. Her iki devranış din ve vicdan özgürlüğüne ters düşer. Hak dini kabul etmek kurallarını yaşamak isteyen insanın; dinini öğrenmesi, şartlarına uygun iman etmesi, emir ve yasaklara uyması/salih arneller işlemesi islamı insanlara aniatmasıl hakkı tavsiye evladıyla, ha- etmesi (emri bilma'ruf ve nehy-i ani'l- için hak Hak dini ka- kurallarını iradesine uygulamak isteye en- ile tuttuğu zorlamaınıştır. bul etmeyi ve dinin liim'ın kurallarını hayatı ölümü ve ve şerle imtihana tabi dini kabule şirktir. doğuştan vardır. Doğuş­ neşvünema dini insanlara ya olur. Riya ise İnsan, dini kabule ve din kurallarını ihtiyacı vardır. da tan var olan "din duygusu"nun killenip inan- ğil münafık yapılır. Zorlama ile ibadet ri- Bu tapınmaya ihtiyaç, insanda gibi barın­ Zorlama ile iman olmaz, zorlama ile ibadet olmaz. Zorlama ile insan mü'min de- uygula- bırakmıştır. Çün- münker görevini yapması) ve bütlin bu görevlerde başarılı olabilmesi için sabretmesi gerekmektedir.