Gaziantep ve Çevresinde Yaşayan Ailesel Hiperkolesterolemi Hastalarında LDLR ve APOB Genlerinin Moleküler Analizi Murat Korkmaz1, Serdar Öztuzcu1, Mesut Özkaya2, Zeynel Abidin Sayer2, Mustafa Ulaşlı1, Ebru Temiz1, Ayten Eraydın2 Gülper Nacarkahya1, Ahmet Arslan1 1 Gaziantep Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyoloji ABD Gaziantep Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma BD 2 Sorumlu Yazar Murat Korkmaz, Gaziantep Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyoloji ABD murat.korkmaz@msn.com 0541 5483268 Yazarların Son Akademik Durumları Murat Korkmaz, Yüksek Lisans Öğrencisi Serdar Öztuzcu, Doç. Dr. Mesut Özkaya, Prof. Dr. Zeynel Abidin Sayer, Uzm. Dr. Mustafa Ulaşlı, Doç. Dr. Ebru Temiz, Yüksek Lisans Öğrencisi Ayten Eraydın, Uzm. Dr. Gülper Nacarkahya, Uzman Ahmet Arslan, Prof. Dr. ABSTRACT Familial Hypercholesterolemia (FH) is one of the most common genetic disorders worldwide. One in 500 people is affected by this disease. FH is an autosomal dominant genetic disorder leads to elevation of plasma level of low-density lipoprotein-cholesterol (LDL-C) and increment in the risk of early coronary artery disease and other cardiovascular diseases in the early stages of life. The majority of FH patients have mutations in their gene encoding low-density lipoprotein receptor (LDLR). The other common cause of this disease is APOB gene mutation encoding mutant apolipoprotein B (APOB). Early diagnosis of FH allows chance for early treatments and reduces the risk of death by both coroner artery and other cardiovascular diseases. Molecular methods are considered as a significant diagnostic approach for early diagnosis of the disease. In the present study, we aimed to sequence of genes LDLR and APOB that are considered significantly related with the disease by using Next Generation Sequencing method in 10 patient with FH. We found two pathogenic mutations in LDLR gene in two patients, one homozygote and one heterozygote. We also detected a novel deletion in exon 4, common of four family members. We found pathogenic mutations in APOB gene of five patients, three heterozygote and two homozygote. We also detected mutations which cause hypertriglyceridemia and other apolipoprotein B injuries in this gene. In addition to this, we determined the alternations may affect the course of disease in two genes. Early diagnosis and treatment of hypercholesterolemia are very important and revealing of all mutation in disease-associated genes by Next Generation Sequencing method has great importance for seity diagnosis and determining the course of disease. Keywords: Familial Hypercholesterolemia, LDLR, APOB, Next Generation Sequencing ÖZET Ailesel Hiperkolesterolemi dünyada en sık görülen genetik hastalıklardandır. Öyle ki, 500 kişiden biri bu hastalıktan etkilenmektedir. Bu hastalık, plazma düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL-K) seviyelerinde artışa sebebiyet veren ve hayatın erken dönemlerinde erken koroner arter hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıkların riskini artıran, otozomal dominant geçiş gösteren bir genetik bozukluktur. Hastaların büyük çoğunluğunda düşük yoğunluklu lipoprotein reseptör (LDLR) geninde mutasyon bulunmaktadır. Hastalığın ortaya çıkmasının diğer bir yaygın sebebi ise Apolipoprotein B proteinini kodlayan APOB genindeki mutasyonlardan kaynaklanmaktadır. Ailesel Hiperkolesteroleminin erken tanısı, hastalıktan uygun korunma ve erken tedavilere olanak sağlayarak erken koroner arter hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklı erken ölüm risklerini azaltır. Hastalığın erken tanısında moleküler tanı önemli bir yere sahiptir. Bu çalışmada, Ailesel Hiperkolesterolemi hastası 10 bireyde bu hastalık ile ilişkili iki önemli gen olan LDLR ve APOB genlerinin, Yeni Nesil Dizileme yöntemi kullanarak tüm gen dizilemesini gerçekleştirmeyi amaçladık. Elde ettiğimiz bulgulara göre, LDLR geninde, 1 hastada homozigot, 1 hastada heterozigot patojenik mutasyon saptadık. Ayrıca aynı aileden 4 bireyde ortak ekzonik bölgede literatürde tanımlı olmayan yeni bir delesyon saptadık. APOB geninde ise, 3 hastada heterozigot, 2 hastada homozigot patojenik mutasyon saptadık. Ayrıca bu gende Hipertrigliseridemi ve diğer Apolipoprotein B hasarlarına yol açan mutasyonlar saptadık. Ek olarak, iki gende de hastalığın seyrini etkileyebilecek dönüşümler belirledik. Hiperkolesteroleminin erken tanı ve tedavisi oldukça önemlidir ve Yeni Nesil Dizileme yöntemi ile bu hastalıkla ilişkili genlerdeki mutasyonların tamamının ortaya çıkarılması, kişiye özgü hastalığın tanısı ve hastalığın seyrinin belirlenmesi açısından büyük öneme sahiptir. Anahtar Kelimeler: Ailesel Hiperkolesterolemi, LDLR, APOB, Yeni Nesil Dizileme GİRİŞ Ailesel Hiperkolesterolemi en sık görülen genetik bozukluklardan biridir. Yaklaşık her 500 kişiden biri bu hastalıktan etkilenmektedir (1). Hastalığın daha şiddetli olan homozigot formu ise 1.000.000 doğumda 1 görülmektedir (2). Ailesel Hiperkolesterolemi, plazma düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL-K) düzeylerinde önemli derecede artışa sebep olan, hayatın erken dönemlerinde kardiyovasküler hastalık riskini artıran otozomal dominant bir genetik hastalıktır (3). Hastalığın en büyük fenotipik belirteçleri; yüksek LDL-K düzeylerinin yanında, tendon ksantomaları, ksantelazma ve korneal arkus olarak bildirilmektedir (Şekil 1) (4, 5). Ailesel Hiperkolesterolemi bulgularının büyük bir kısmı (yaklaşık %79) LDL Reseptör (LDLR) genindeki kalıtsal mutasyonların sonucu meydana gelmektedir(3). LDL Reseptör geni 19. kromozomun kısa kolu üzerinde bulunur (19p13.1-13.3) ve 839 aminoasit barındırmaktadır. LDLR geninde AH’ye yol açan 1700’ün üzerinde mutasyon tanımlanmıştır. Ek olarak Apoliprotein B (APOB) genindeki mutasyonların da bu hastalığa yol açtığı gösterilmiştir. Apo B mutasyonuna bağlı hiperkolesterolemi, aynı zamanda Ailesel Defektif Apo B olarak isimlendirilir. Bu, otozomal dominant hiperkolesterolemiden ayırt edilemeyen bir genetik bozukluktur. Apo B lipoproteinini kodlayan gen 2. kromozomun kısa kolunda yer alır (2p24-p23) ve 4563 aminoasit içermektedir. (6) Bu hastalık literatürde Hipobetalipoproteinemi olarak da bilinir. Birçok insanda teşhisi konmamış Ailesel Hiperkolesterolemi bulunmaktadır. Hastalığın erken yaşta teşhisi, tedavi edilebilmesi adına oldukça önemlidir. Hastalığın moleküler tespiti için gerekli çalışmaların ülkemizde oldukça az sayıda olmasının yanında, bu çalışmalara olan ihtiyacın önemi daha önce yapılan çalışmalarda da belirtilmiştir (1). Bu hastalıkla ilişkili genlerin yeni nesil dizileme yöntemi kullanılarak gerçekleştirilecek tüm gen moleküler analizi ile mutasyonlarının tespitinin, hastalığın erken teşhisinin, hastalığın erken tedavisi açısından öneminin ortaya konması oldukça önemli olduğu gösterilmiştir (7). Buna bağlı olarak başta erken koroner arter hastalığı olmak üzere diğer erken evre kardiyovasküler hastalıkların erken teşhisi, tedavisi ve kişiye özgü tedavi seyrinin belirlenmesi önemlidir (8). Tüm bunlara ek olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde izlenen Ailesel Hiperkolesterolemi hastalığının moleküler tanısının daha önemli hale getirilebileceği düşünülmektedir ve Yeni Nesil Dizileme yönteminin bu hastalığın tanısında klinikte kullanımının uygun hale getirilmesi amaçlanmaktadır. GEREÇ VE YÖNTEMLER Örneklerin Toplanması ve DNA Eldesi Bu çalışmada kullanılacak örnekler, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma BD’na Ailesel Hiperkolesterolemi teşhisi ile gelen ve LDL-K seviyeleri 300mg/dL üzerinde olan, 10 hastadan EDTA’lı tüplere 50 cc kan alındı. Hastalardan alınan kanlardan Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Moleküler Genetik Tanı Laboratuvarında PureLink® Genomic DNA Mini Kit (Thermo Scientific, Waltham, USA) ile DNA eldesi gerçekleştirildi. Elde edilen DNA’ların konsantrasyonları Qubit Fluorocymeter 2.0 cihazı ile tespit edilerek, DNA yoğunlukları 2 ng/µl olacak şekilde dilüe edildi. Bu çalışma Gaziantep Üniversitesi Klinik Araştırmalar Etik Kurul’u tarafından onaylandı. Yeni Nesil Dizileme Ailesel Hiperkolesterolemi ile ilişkili bulunan en önemli iki gen olan LDLR ve APOB genlerine özgü tüm ekzonları, ekzon - ekzon bağlantı noktalarını, bu bölgelerde önemli olabilecek intronları ve 5’ ve 3’ uç bölgelerini de kapsayan primer panel tasarımları IonAmpliseq Designer sistemi ve USCS veritabanı yardımlarıyla oluşturuldu. Bu tasarımlar Hg19 (Human reference 19) genom versiyonu temel alınarak, 400 baz çifti amplikonlar şeklinde meydana getirildi. Oluşturulan bu primer havuzları ve dilüe edilen hasta DNA’larını da içeren karışım, Ion Ampliseq Library Kit 2.0 kullanılarak, thermal cycler cihazında polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) yöntemi ile farklı kromozom bölgelerinde bulunan ve istenilen gen bölgeleri çoğaltılarak kütüphane hazırlama işlemi gerçekleştirildi. Her hasta için ayrı ayrı gerçekleştirilen ve hepsi aynı konsantrasyona ayarlanmış olan kütüphane hazırlama işleminin ardından, çoğaltılan gen bölgelerinin tekrar saflaştırılıp zenginleştirilmesi amacıyla, Ion PGM™ Hi-Q™ OT2 Kit (Thermo Scientific, Waltham, USA) ile üretici firmanın yönergeleri izlenerek Ion OneTouch2 cihazında Template adı verilen Emülsiyon PCR aşaması gerçekleştirildi. Bu aşama sonrasında elde edilen örnekler Ion OneTouch ES cihazında zenginleştirme aşamasından geçirilerek, örneklerin tüm gen dizilemesinin yapılması için çipe yüklenmeden önce gereken aşamalar tamamlandı. Zenginleştirme aşaması tamamlanan örnekler, Ion PGM™ Hi-Q™ Sequencing Kit (Thermo Scientific, Waltham, USA) ile üretici firmanın yönergeleri doğrultusunda muamele edilerek, ardından Ion 316™ Chip Kit v2‘e aktarılmasının ardından, Ion PGM Yeni Nesil Dizileme cihazına yüklenerek istenilen bölgelerin tüm gen dizilemesi gerçekleştirildi. Verilerin Analizi Yeni nesil dizileme ile tamamlanan tüm gen dizileme aşamasının ardından sunucularımızda toplanan ham veriler; Ion Reporter web tabanlı analiz sistemi, IGV (Interactive Genomics Viewer) programı ve çeşitli genom veritabanları kullanılarak analiz edidi. Mutasyonların kliniğe etkilerinin tespiti HGMD veri tabanı üzerinden tespit edildi. Mutasyonlar, toplumsal varyantlar, varsa yeni mutasyonların tespiti ve bunların kliniğe etkilerinin olup olmadığına bağlı olarak değerlendirildi. LDLR ve APOB genlerine ait olan tüm ekzonlar, ekzon - ekzon bağlantı noktaları, bu bölgelerde önemli olan intronlar ve 5’ ve 3’ uç bölgelerinin tamamı tarandı. BULGULAR Bu çalışmanın amacına uygun 10 hasta yüksek LDL-K seviyeleri ve aile öyküleri de göz önüne alınarak çalışmaya dahil edildi. Yeni Nesil Dizileme aşamasının ardından yüksek baz okumaları elde edildi (ortalama 1000x coverage). Az okunan veya polimerazyon hatası gibi düşük seviyeli veriler çalışmaya dahil edilmedi. Neticede 10 hastada Ailesel Hiperkolesterolemi ile ilişkili olan LDLR ve APOB genlerinde kliniğe etkisi bulunan önemli mutasyonlar tespit edildi. Bunların yanında diğer metabolizma hastalıklarıyla ilişkilendirilmiş mutasyonlar da Yeni Nesil Dizileme yöntemiyle aynı işlemler içerisinde tespit edilmiş oldu. Çalışma neticesinde elde edilen bulgularımıza göre; 6 hastada LDLR ve APOB genlerinde Hiperkolesterolemi ile direk ilişki mutasyonlar tespit edildi. 10 hastanın tamamında ise bu genlerde çeşitli ekzonik ve intronik dönüşümler ve farklı hastalıklara sebebiyet veren mutasyonlar gözlemlendi. (Tablo: 1) Hiperkolesterolemiye yol açan p.Val426Met (9) dönüşümü 1 hastada heterozigot olarak, p.Trp577Arg (10) dönüşümü 1 hastada homozigot olarak tespit edildi. APOB geninde Hiperkolesterolemi ile ilişkili, p.Pro2739Leu (11) dönüşümü 2 hastada homozigot, 2 hastada heterozigot; p.Ser3279Gly (12) dönüşümü 2 hastada heterozigot olarak saptanmıştır. Bunlara ek olarak; Değişken APOB düzeylerinin meydana gelmesine yol açan p.Ala618Val (13) dönüşümü 1 hastada heterozigot olarak; Hipobetalipoproteinemi ile ilişkilendirilmiş olan p.Arg1128His (14) dönüşümü 1 hastada heterozigot olarak; Hipertrigliseridemiye yol açabilen p.Thr4484Met (12) dönüşümü 2 hastada heterozigot olarak; Yüksek Yoğunluklu Lipoprotein (HDL) Kolesterol metabolizmasıyla ilişkilendirilmiş olan p.Ala4481Thr (15) dönüşümü ise 1 hastada heterozigot şeklinde tespit edilmiştir. Literatürde tanımlı ve çeşitli metabolik bozukluklarla ilişkilendirilmiş bu dönüşümlerin yanı sıra; aynı aileye mensup 4 hastada; daha önce literatürde tanımlı olmadığını belirlediğimiz; LDLR geni, Ekzon 15, 766. Aminoasit üzerinde homozigot bir bazlık delesyon saptadık. Bunun yanı sıra, Hiperkolesterolemi kliniğine etkisi bilinen LDLR genine ait heterozigot bir mutasyon taşıdığını tespit ettiğimiz bir hastada, yine LDLR geni, bu kez Ekzon 10 üzerinde iki bazlık heterozigot bir delesyon tespit ettik. TARTIŞMA Ailesel Hiperkolesterolemi dünyada görülme sıklığı en yüksek seviyede olan genetik hastalıklardan biridir (16). Ailesel Hiperkolesterolemi hastalığının tanısında DNA sekanslama tabanlı gen dizileme yöntemi birincil önemli sayılabilecek bir yere sahiptir (2). Son yıllarda artan imkanlarla; Yeni Nesil Dizileme tabanlı teknolojilerin gelişmesi, yaygınlaşması ve genetik tanı için uygun hale getiriliyor olması da bu durumu daha önemli bir hale getirmiş durumdadır (2). Lipidlerin ve lipoproteinlerin plazmada birikimi, aterosklerotik lezyonların gelişiminde birincil anahtar süreçtir (17). Bu lezyonların artmasıyla da damarların lümeni tıkanmaya ve ardından normal kan akımı engellenmeye başlar. Ateroskleroz, dünyada ölümlerin en sık sebebi olan koroner arter hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıkların ortaya çıkmasına neden olur (1). Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde de yüksek kolesterol olguları oldukça geniş bir yaygınlık göstermektedir. Ailesel Hiperkolesteroleminin erken tanısı, lipid miktarını düşürücü ajanlarla uygun tedavilerin başlanarak, Ateroskleroza neden olan bu ciddi komplikasyonların gelişmesinden önce engellenmesi ve azaltılması yönünde oldukça büyük öneme sahiptir (2). Ailesel Hiperkolesteroleminin tanısı genellikle; 45 yaşlarından önce ortaya çıkan tendon ksantomaları ya da korneal arkuslar gibi fiziksel belirtilerle, kandaki LDL-K düzeyi gibi laboratuvar bulgularıyla ve hastanın yüksek LDL-K düzeyi ile birlikte kardiyovasküler hastalık geçmişi değerlendirilerek konulabilir (7). Ancak bu fiziksel belirteçlerin yokluğu hastalığın tanısını göz ardı etmek anlamına gelmemektedir (2). Çünkü Heterozigot Ailesel Hiperkolesterolemi hastalarının yaklaşık yarısında bu fiziksel belirtiler gözlemlenmemektedir ve bunu takiben Heterozigot Ailesel Hiperkolesterolemi hastalarında genellikle erken koroner arter hastalığına dair bulgular görülmez (18). Üstelik bazı monogenik hiperkolesterolemilerde, lipid plazma düzeyleri normal aralıklara yakın seviyede seyretmektedir (18). Bu gibi nedenlerle, Ailesel Hiperkolesteroleminin tanısının doğrulanmasında DNA tabanlı genetik testlerin gerekliliği ortadadır. Biz de bu çalışmamızda Gaziantep ve çevresindeki illerde yaşayan Ailesel Hiperkolesterolemi hastalarında, bu hastalık ile ilişkili; LDLR ve APOB genlerinin Yeni Nesil Dizileme yöntemi kullanılarak tüm gen dizilemesi, bu genlerdeki mutasyonların tespiti, daha önce bu genlerde tespit edilmemiş yeni mutasyonların tespiti ve bu hastalığın teşhisinde Yeni Nesil Dizileme tabanlı genetik tanının öneminin belirlenmesini amaçladık. LDL-K seviyesi yüksek seyreden (300mg/dl ve üzeri) 10 hastayı çalışmamıza dahil ettik. Yeni Nesil Dizileme yöntemi kullanılarak gerçekleştirilen tüm gen dizilemesi sonucu her iki gende de önemli mutasyonlar tespit ettik. (Tablo 1) Hiperkolesterolemi kliniği ile ilişkili 4 farklı mutasyonu 6 hastada saptadık. LDLR genindeki p.(Val429Met) ve p.(Trp577Arg) mutasyonlarını heterozigot olarak tespit ettik. Özellikle APOB genindeki p.(Pro2739Leu) dönüşümünü iki heterozigot, iki homozigot olgusu olmak üzere 4 hastada tespit ettik. Bunların yanı sıra, Apolipoprotein B hasarı sonucu ortaya çıkan ve Hipobetalipoproteinemi’ye yol açan p.(Arg1128His) mutasyonunu; Hipertrigliseridemi’ye yol açan p.(Thr4484Met) ve p.(Ser3279Gly) mutasyonlarını ikişer hastada heterozigot şeklinde gözlemledik. Tüm bunların yanı sıra, literatürde tanımlı olmayan ve kliniğe etkisi bilinmeyen iki tane oldukça önemli olabileceğini düşündüğümüz ekzonik bölge delesyonları tespit ettik. Bu yeni delesyonlar üzerinde, gerekli konfirmasyon ve validasyon çalışmalarımızı gerçekleştirdikten sonra, bu yeni olguların literatüre kazandırılmasını sağlayacağız. Bu son verilerimizden de yola çıkarak, Ailesel Hiperkolesterolemi tanısında Yeni Nesil Dizileme yöntemi tabanlı moleküler genetik tanının kliniğe uyarlanabilirliğinin hastalığın erken tanısı ve tedavisi, aynı zamanda erken koroner kalp hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıkların önceden tespiti, tedavisi ve kişiye özgü tedavi seyrinin belirlenmesi açısından önemli olduğunu düşünmekteyiz. Aynı zamanda bu hastalıkla ilişkili olabilecek diğer genlerin Yeni Nesil Dizileme yöntemi ile yeni paneller oluşturularak aynı anda, aynı maliyetle birden fazla gen mutasyon taramasının yapılması sağlanabilir. Ayrıca ortaya konacak bu yeni panel ve bu yolaklardaki aydınlatılacak yeni gen mutasyonlarıyla, erken koroner arter hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıkların erken teşhisine bağlı olarak bu hastalıkların hasta için zorluklarının azaltılmasının ve tedavi maliyetlerinin de düşürülmesi sağlanabilir. KAYNAKLAR 1. Sözen MM, Whittall R, Öner C, Tokatlı A, Kalkanoğlu HS, Dursun A, Coşkun T, Öner R, Humphries SE. The molecular basis of familial hypercholesterolaemia in Turkish patients. Atherosclerosis. 2005;180:63-71. 2. Radovica-Spalvina I, Latkovskis G, Silamikelis I, Fridmanis D, Elbere I, Ventins K, Ozola G, Erglis A, Klovins J. Next-generation-sequencing-based identification of familial hypercholesterolemia-related mutations in subjects with increased LDL–C levels in a latvian population. BMC medical genetics. 2015;16:1. 3. Henderson R, O’Kane M, McGilligan V, Watterson S. The genetics and screening of familial hypercholesterolaemia. Journal of biomedical science. 2016;23:1. 4. Klose G, Laufs U, März W, Windler E. Familial hypercholesterolemia: developments in diagnosis and treatment. Dtsch Arztebl Int. 2014;111:523-529. 5. Bell DA, Hooper AJ, Watts GF, Burnett JR. Mipomersen and other therapies for the treatment of severe familial hypercholesterolemia. Vascular health and risk management. 2012;8:651. 6. Sinan Ü, Sansoy V. [Familial hypercholesterolemia: epidemiology, genetics, diagnosis, and screening]. Turk Kardiyoloji Dernegi arsivi: Turk Kardiyoloji Derneginin yayin organidir. 2014;42:1-9. 7. Norsworthy PJ, Vandrovcova J, Thomas ER, Campbell A, Kerr SM, Biggs J, Game L, Soutar AK, Smith BH, Dominiczak AF. Targeted genetic testing for familial hypercholesterolaemia using next generation sequencing: a population-based study. BMC medical genetics. 2014;15:1. 8. Al-Allaf FA, Athar M, Abduljaleel Z, Taher MM, Khan W, Ba-Hammam FA, Abalkhail H, Alashwal A. Next generation sequencing to identify novel genetic variants causative of autosomal dominant familial hypercholesterolemia associated with increased risk of coronary heart disease. Gene. 2015;565:76-84. 9. Leitersdorf E, Van der Westhuyzen D, Coetzee G, Hobbs H. Two common low density lipoprotein receptor gene mutations cause familial hypercholesterolemia in Afrikaners. Journal of Clinical Investigation. 1989;84:954. 10. Widhalm K, Binder CB, Kreissl A, Aldover-Macasaet E, Fritsch M, Kroisboeck S, Geiger H. Sudden death in a 4-year-old boy: a near-complete occlusion of the coronary artery caused by an aggressive low-density lipoprotein receptor mutation (W556R) in homozygous familial hypercholesterolemia. The Journal of pediatrics. 2011;158:167. 11. Leren TP, Bakken KS, Hoel V, Hjermann I, Berg K. Screening for mutations of the apolipoprotein B gene causing hypocholesterolemia. Human genetics. 1998;102:44-49. 12. Johansen CT, Wang J, Lanktree MB, Cao H, McIntyre AD, Ban MR, Martins RA, Kennedy BA, Hassell RG, Visser ME. Excess of rare variants in genes identified by genome-wide association study of hypertriglyceridemia. Nature genetics. 2010;42:684-687. 13. Ilmonen M, Knudsen P, Taskinen M-R, Tikkanen MJ. Genetic variation in the amino-terminal part of apolipoprotein B: studies in hyperlipidemic patients. Atherosclerosis. 1998;138:367-374. 14. Lancellotti S, Di Leo E, Penacchioni JY, Balli F, Viola L, Bertolini S, Calandra S, Tarugi P. Hypobetalipoproteinemia with an apparently recessive inheritance due to a “de novo” mutation of apolipoprotein B. Biochimica et Biophysica Acta (BBA)-Molecular Basis of Disease. 2004;1688:61-67. 15. Edmondson AC, Braund PS, Stylianou IM, Khera AV, Nelson CP, Wolfe ML, DerOhannessian SL, Keating BJ, Qu L, He J. Dense genotyping of candidate gene loci identifies variants associated with high-density lipoprotein cholesterol. Circulation: Cardiovascular Genetics. 2011;4:145-155. 16. Youngblom E, Knowles JW. Familial hypercholesterolemia. GeneReviews®. Seattle (WA): University of Washington, Seattle; 1993-2016. Jan 2. 2014. 17. El-Aziz TAA, Mohamed RH. LDLR, ApoB and ApoE genes polymorphisms and classical risk factors in premature coronary artery disease. Gene. 2016;05:032. 18. Fahed AC, Nemer GM. Familial hypercholesterolemia: the lipids or the genes? Nutrition & metabolism. 2011;8:1. Hasta Sayısı Heterozigot Homozigot 1 1 1 3 6 2 3 5 3 5 1 8 1 2 1 1 2 1 3 2 1 2 2 2 6 3 Gen LDLR LDLR LDLR LDLR LDLR LDLR LDLR LDLR APOB APOB APOB AA Dönüşümü p.(Cys27=) p.(Val429Met) p.(Trp577Arg) p.(Arg471=) p.(Pro539=) p.(Asn591=) p.(Val653=) p.(Arg744=) p.(Ala618Val) p.(Arg1128His) p.(Leu1609=) Baz Dönüşümü rs Numarası c.81C>T rs2228671 c.1285G>A rs28942078 c.1413A>G c.1617C>T c.1773C>T c.1959T>C c.2232A>G c.1853C>T c.3383G>A c.4825T>C rs5930 rs5929 rs688 rs5925 rs5927 rs679899 rs12713843 rs72653083 APOB APOB APOB APOB APOB APOB p.(Pro2739Leu) p.(Ser4338Asn) p.(Thr2515=) p.(Thr98Ile) p.(Ala4481Thr) p.(Thr4484Met) c.8216C>T c.13013G>A c.7545C>T c.293C>T c.13441G>A c.13451C>T rs676210 rs1042034 rs693 rs1367117 rs1801695 rs12713450 APOB p.(Ser3279Gly) c.9835A>G rs12720854 Klinik Etki Etki bulunamadı Hiperkolesterolemi Hiperkolesterolemi Muhtemel benign alel Etki bulunamadı Etki bulunamadı Etki bulunamadı Etki bulunamadı Değişken APOB düzeyleri Hipobetalipoproteinemi Etki bulunamadı Hiperkolesterolemi, ilişkili Muhtemel benign alel Etki bulunamadı Etki bulunamadı HDL Kolesterol, ilişkili Hipertrigliseridemi ? Hipertrigliseridemi, Hiperkolesterolemi Tablo: 1 LDLR ve APOB genlerine ait tespit ettiğimiz mutasyonlar LDLR: Low Density Lipoprotein Receptor – APOB: Apolipoprotein B – AA: Aminoasit – HDL: High Density Lipoprotein