Önsöz Çağın hastalığı olarak ifade edilen obezite, bugün özelikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, halk sağlığı sorunlarının ilk sırasında yer almaktadır. Obezite eşlik eden koroner kalp hastalıkları, diyabet, hipertansiyon, bazı kanser türleri ve birçok metabolik sorun bireylerin yaşam kalitesini etkilemektedir. Bununla birlikte obezite ve eşlik eden hastalıkların ülke ekonomisine olan yükü de her geçen gün artmaktadır. Küresel anlamda obezitenin temel nedeni çok açıktır. Daha çok enerji alımı ile beraber daha az hareketlilik. Obezite hem sağlık üzerine olumsuz etkileri, hem de daha az üzerinde durulan sosyal ve psikolojik etkiler ile oluşan yaşam kalitesi kaybı ile yakından ilişkilidir. Ruhen ve bedenen iyilik halini ifade eden sağlığın korunması ve geliştirilmesinde yeterli ve dengeli beslenme alışkanlıklarının kazanılması, hareketli bir yaşam tarzının benimsenmesi son derece önemlidir. Beslenme yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır ve sağlıksız beslenme alışkanlıklarının getireceği sonuçlar tüm yaş gruplarındaki bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkilemektedir. Obezite ile mücadelede alınması gereken temel önlemlerin başında beslenme ve fiziksel aktivite konularında toplumun bilinçlendirilmesi, bilgi düzeyinin arttırılması gelmektedir. Bu amaçla, Başkent Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü ve SLS Turizm Kongre Organizasyon Servisleri ile başlatacağımız ve 11 ilde yaygınlaştırmayı hedeflediğimiz “Sağlıklı Yaşam İçin Sağlıklı Beslen ve Hareket Et” projesi ile toplum sağlığına katkı sağlamak için yola çıkıyoruz. Sağlık Bakanlığı,Türkiye Diyetisyenler Derneği ve Hipertansiyon ve Aterosklersoz Derneğinin desteği ile, Özel Sektör gibi kurumlardan destek istenerek hazırlanacak olan “Sağlıklı Yaşam İçin, Sağlıklı Beslen ve Hareket Et” sosyal projesi, Türkiye’nin obezite ile mücadele ve kontrol programı göz önüne alınarak planlanmıştır. Amaç, mümkün olduğu kadarı ile maksimum sayıda vatandaşlarımıza ulaşıp, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırmaya çalışılarak, sağlıklı nesillerin oluşmasına katkı sağlamaktır. Doç. Dr. Murat Baş Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Gerekçe; Ülkemizde görülme sıklığı giderek artan obezite nin önlenmesine yönelik bilimsel ve politik kararlılığın oluşturulması ve sektörler arası faaliyetlerin güçlendirilmesi amacıyla Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye Obezite ile Mücadele ve Kontrol Programı hazırlanmıştır. Bizler de T.C. Sağlık Bakanlığınca hazırlanan programı baz alarak, Nisan 04 Şubat- 22 Mayıs 2011 tarihleri arasında 11 ilde gerçekleştirmeyi düşündüğümüz ”Sağlıklı Yaşam İçin Sağlıklı Beslenme ve Hareket Et” projesini tarafınıza sunuyoruz. Proje “Toplumda bireylerin yaşam kalitesini artırarak, beslenme ve fiziksel aktivite stratejileri ile obezite ve diğer sağlık risklerinin azaltılması” amacını güdecektir. Sağlıklı yaşamak adına bu büyüklükte bir projeyi hayata geçirecek olmanın mutluluğunu yaşadığımızı bilmenizi isterken, Çalışmalarınızda başarılar dileriz….. Organizasyon Komitesi PROJE ETKİNLİK TAKVİMİ Şehir Başlangıç Tarihi Bitiş Tarihi ISTANBUL 04.02.2011 18.02.2011 MERSİN 20.02.2011 27.02.2011 ADANA 28.02.2011 06.03.2011 G.ANTEP 08.03.2011 13.03.2011 İZMİR 16.03.2011 26.03.2011 MUĞLA 28.03.2011 03.04.2011 ANKARA 05.04.2011 16.04.2011 ESKİŞEHİR 18.04.2011 24.04.2011 TOKAT 28.04.2011 03.05.2011 TRABZON 06.05.2011 13.05.2011 ERZURUM 16.05.2011 22.05.2011 Amaç: Toplumda şişman bireylerin yaşam kalitesini artıracak beslenme ve fiziksel aktivite stratejileri ile obezite ve diğer sağlık risklerinin azaltılması. Hedef: 2011 Şubat-Mayıs ayları arası 11 il gezilerek yeterli ve dengeli beslenme, düzenli fiziksel aktivite ve sağlıklı yaşam konusunda bireysel ve toplumsal farkındalık oluşturmak. Stratejiler: İllere gidilerek il toplantıları ve halka açık sağlıklı yaşam çadırımızda gerçekleşecek muayeneler ile sağlık personelinin obezite ve diğer sağlık riskleri ile mücadele konusunda bilgi düzeyinin artırılmasına katkı sağlanması amacıyla sempozyumlar düzenlenmesi, 1. Sağlıklı yaşam çadırımıza başvuran bireylerin obezite ve diğer sağlık riskleri ile mücadele konusunda destek sağlanması, 2. Hedef kitlemizden biri olan 5 – 11 yaş grubu çocuklarımız, 12-19 yaş grubu ergenler ve yetişkinler için obezite ile mücadelede görsel materyal kullanarak çocukları yeterli ve dengeli beslenme ilkeleri konusunda bilgilendirmek, 3. Tüm hedef gruplarda fiziksel aktivite bilincini geliştirmek, 4. Obezite ile mücadele ile ilgili konularda topluma doğru mesajların ulaştırılması amacıyla medya, kamu kuruluşları, tıp dernekleri, belediyeler ile işbirliğinin sağlanması ve bu kapsamda bilgi ve bilinç düzeyinin artırılması. 3.1 Obezite Nedir? Obezite (şişmanlık); basit olarak vücuttaki yağ dokusunun fazla olması durumudur. Besinlerle alınan enerji, vücudun harcadığı enerji ile denge durumunda ise kişi normal vücut ağırlığında kalmaktadır. Tam tersine alınan enerji, vücudun harcadığı enerjiden fazla ise; fazla olan enerji vücutta yağ olarak depo edilmekte ve sonucunda obezite gelişmektedir. Dünyadaki hemen her ülkede olduğu gibi, ülkemizde de obezite her geçen gün artmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’ ne göre 2010 yılında ülkemizdeki her 10 kadından yaklaşık 6’sının ve her erkekten yaklaşık 3’ünün obez olması bekleniyor. Obezite halk sağlığı sorunlarının ilk sırasına yerleşirken, ciddi sağlık risklerinin de beraberinde gelmesi, obezitenin önlenmesi ve tedavisini anlamayı daha önemli hale getirmiştir. Pozitif enerji dengesi; enerji alımının enerji harcamasından çok olduğu durumlarda gerçekleşir ve bu durum ağırlık kazanımı beraberinde getirerek şişmanlık oluşumunu sağlar. Bunun tersi olarak da negatif enerji dengesi; yağ depolarında azalmayı ve ağırlık kaybını ifade etmektedir. Etkili sosyal ve çevresel güçler enerji alım ve harcamasını etkilemektedir. Bu güçlere karşı hassas olan bireyler yaş, cinsiyet, hormonal aktivite gibi biyolojik faktörlerden ve genetik faktörlerden etkilenmektedirler. Diyetsel faktörler ve fiziksel aktivite ağırlık kazanımı davranışını tetikleyen güçlerden değiştirilebilir faktörlerdir. Bireysel biyolojik hassasiyet ENERJİ DÜZENİ ALIM WHO, 2000 HARCAMA YAĞ FA CHO TE PRO BMR VÜCUT YAĞ DEPOLAR I Beslenme ve fiziksel aktivite düzeni Obezite, birçok sağlık problemi için risk faktörüdür. Tip 2 diyabet, safra kesesi hastalıkları, dislipidemi, insülin direnci, solunum yetmezliği ve uyku apne için obezite 3 kattan fazla riski artırmaktadır. Aynı şekilde; koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, osteoartrit, hiperürisemi ve gut için risk 2-3 kat artarken, kanser, hormon anormallikleri, polikistik over sendromu, infertilite, anestezi komplikasyonları, fetal defektler ve bel ağrıları için risk 1-2 kat artmaktadır. Obezite İle İlişkili Sağlık Problemleri Relatif Riskleri RELATİF RİSK >3 RELATİF RİSK 2-3 RELATİF RİSK 1-2 TİP 2 DİYABET KORONER KALP HASTALIKLARI KANSER SAFRA KESESİ HASTALIKLARI HİPERTANSİYON HORMON ANORMALLİKLERİ DİSLİPİDEMİ OSTEOARTRİT PCOS İNSÜLİN DİRENCİ HİPERÜRİSEMİ İNFERTİLİTE SOLUNUM YETMEZLİĞİ GUT ANESTEZİ KOMPLİKASYONLARI UYKU APNE WHO, 2002. FETAL DEFEKT BEL AĞRISI Ülkemizde yapılan en kapsamlı çalışmalardan biri olan TEKHARF çalışmasında; taranan 3687 kişinin 687'si tanım gereği obez (BKI 30 kg/m2) olarak bulunmuştur. Ortalama BKİ; erkeklerde 24.4 kg/m2, kadınlarda 26.4 kg/m2 olarak saptanırken, otuz yaş ve üzerindeki kişilerde, BKİ erkeklerin %12.5'inde, kadınların ise %32'sinde 30 kg/m2 ve üzerinde saptanmıştır. Her iki cinste de obezite prevalansının en yüksek değere 50-59 yaş grubunda ulaştığı görülmektedir. TEKHARF ÇALIŞMASI OBEZİTE PREVELANSLARI (BKI 30 kg/m2) YAŞ (YIL) Yeterli ve Dengeli Beslenme Nedir? Yeterli ve dengeli besleme; bireyin yaşı, cinsiyeti ve içinde bulunduğu fizyolojik duruma göre gereksinimi olan enerji ve tüm besin öğelerini yeter miktarlarda sağlayabilmesidir. Beslenme hiçbir zaman sadece karın doyurmak anlamına gelmez. Toplumun normal büyüme ve gelişme standartlarına ulaşmış, sağlıklı ve yetenekli bireylerden oluşmasında, herkesin gereksinimi kadar yeterli ve dengeli beslenebilmesi ilk koşuldur. Yeterli ve dengeli beslenme için her besin grubundan yeterli ve dengeli miktarlarda alınması gerekmektedir. Çünkü her besin grubunda farklı miktar ve türler besin öğeleri bulunmaktadır. Yeterli ve Dengeli Beslenmenin Önemi Beslenme sadece açlık duygusunun giderilmesi demek değildir. Tek besin grubuyla beslenmek vücudumuz için gerekli olan enerjiyi sağlayabilir. Örneğin sadece ekmek yiyerek günlük enerji ihtiyacının karşılanması mümkündür. Ancak bu tür besinleri tüketerek vücudun ihtiyacı olan protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral gibi değerli besin öğelerini karşılamak mümkün olamaz. Bu nedenle önemli olan tüm besin gruplarından yeterli miktar ve çeşitlilikte tüketimin sağlanmasıdır. Beslenme; bebeklik, çocukluk, yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için tek çözümdür. Özellikle çocukluk ve ergenlik dönemindeki beslenme durumu, yetişkinlik çağında meydana gelebilecek kalp-damar hastalıkları, kanser, yüksek tansiyon gibi pek çok kronik hastalıkla ilişkilidir. Sağlıklı bir yaşamın temeli yeterli ve dengeli beslenme kurallarının yaşam biçimi haline getirilmesi ile mümkündür. Sağlıklı bir yaşam, kaliteli yaşama zemin hazırlar. Sağlıklı bir vücut için 50 den fazla ve farklı besin öğesine gereksinim vardır ve bu besin öğelerini tek yönlü beslenme şekliyle karşılamak mümkün değildir. Günlük beslenme planı hazırlanırken; ekmek ve tam tahıllar, meyveler, sebzeler, süt ürünleri, kurubaklagiller, tavuk, balık ve kırmızı et çeşitleri olmak üzere her besin grubundan oluşturulmalıdır. Yeterli ve dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite sağlıklı vücut ağırlığının korunması ile sağlıklı bir geleceğe zemin hazırlar. Yeterli ve Dengeli Beslenen Kişiler *Sağlam ve sağlıklı bir görünüştedir. *Hareketli ve esnek bir bedene, *Muntazam bir cilde, canlı ve parlak saçlara ve gözlere, *Kuvvetli, gelişimi normal kaslara, *Çalışmaya istekli kişiliğe, *Boy uzunluğuna uygun vücut ağırlığına, *Normal zihinsel gelişme, *Sık sık hasta olmayan bir yapıya sahiptir. Yetersiz ve Dengesiz Beslenenler Kişiler *Hareketleri ağır ve isteksiz *Sağlıksız genel görünüşte (aşırı zayıf veya şişman) *Pürüzlü, kuru, sağlıksız cilt yapısına, *Şişman veya zayıf vücut yapısına, *Sık sık baş ağrısından şikayet eden *İştahsız, yorgun, isteksiz bir yapıya sahiptir. Fiziksel Aktivite ve Sağlık İçin Önemi Fiziksel aktivite günlük yaşam içersinde kas ve eklemlerimizi kullanarak enerji tüketimi ile gerçekleşen, kalp ve solunum hızını arttıran ve farklı şiddetlerde yorgunlukla sonuçlanan aktiviteler olarak tanımlanabilir. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarının yanında, düzenli fiziksel aktivite alışkanlıkları da kaliteli bir yaşam sürmenin anahtarlarından bir diğeridir. Teknolojik yenilikler, her şeye ulaşabilen bir neslin oluşmasına neden olurken, beraberinde depresif ve mutsuz olan bir neslin oluşmasına da katkı sağlamıştır. Yapılan çalışmalar, düzenli fiziksel aktivitenin depresyon oluşma riskini azalttığını ortaya koymaktadır. Ayrıca, gençler arasında yaygın hale gelen yeme bozukluğu davranışlarının oluşmaması da fiziksel aktivitenin arttırılması ile mümkün olabilmektedir. Kalbi korumak için fiziksel aktivite: Günümüzde yapılan birçok çalışma, yetişkinlik döneminde ortaya çıkan kalpdamar hastalıklarının, çocukluk dönemindeki yanlış beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite azlığı ile ilişkili olduğu açıkça ortaya konulmuştur. Çocukluk döneminde fiziksel aktivite düzeyi iyi olan çocuklarda, kandaki iyi kolesterol (HDL) düzeyi yükselirken, kötü kolesterol )LDL) düzeyi azalmakta ve aynı zamanda kan basıncı normal seviyelerde seyretmektedir. Yüksek kan basıncı, kalp-damar hastalıklarının oluşumu ile yakından ilişkilidir. Yapılan düzenli egzersizler, kalpten kan pompalanmasını düzenli seviyelerde tutarken, organların hasar görmesini engellemektedir. Sonuç olarak, düzenli fiziksel aktivite ve yeterli-dengeli beslenme, özellikle kalp-damar hastalıklarından ölüm riskini azaltmaktadır. Bununla birlikte, yaşam sitiliyle ilgili diğer faktörler de (sigara ve alkol kullanımı) unutulmamalıdır. Yapılan çalışmalarda 12-18 yaşındaki ergenlerde sigara içme oranı yaklaşık %18-20 civarındadır ve bu durum yetişkinlik dönemindeki kronik hastalık riskini tetiklemektedir. riskini de azaltmaktadır. Kanserden korunmak için fiziksel aktivite: Düzenli fiziksel aktivite, özellikle kalın barsak kanserlerinde azalmaya neden olabilmektedir. Yapılan çalışmalar fiziksel aktivite ile meme, over, prostat ve testis kanserleri arasında ilişki olduğunu da vurgulamaktadır. Aynı zamanda, sebze-meyve tüketimi ile kanser oluşumu arasında da anlamlı ilişkiler bulunmaktadır. Kemikleri korumak için fiziksel aktivite: Süt ve süt ürünleri başta olmak üzere besinlerle vücudumuza alınan kalsiyumun, kemik ve iskelet üzerindeki etkileri tartışılmaz bir gerçektir. Yetişkinlikten, yaşlılığa uzanan süreçte, günlük besinlerimizle aldığımız kalsiyum sadece mevcut kemik yoğunluğunun kaybını önlemek açısından önemlidir. Fakat, fiziksel aktivite mevcut kemik yoğunluğunu korumak ve kemiklerin direncini arttırmak açısından önem taşıyan bir etkendir. Özellikle çocukluk ve ergenlik döneminde yapılan fiziksel aktivite, yetişkinlik dönemindeki kemik yoğunluğunun en üst seviyeye çıkarılması açısından büyük önem taşımaktadır. Menapoz sonrasında, kadınlarda meydana gelecek kemik kaybının en az seviyelere indirilmesi, yine fiziksel aktivite ile mümkün olabilmektedir. Şişmanlıktan korunmak için fiziksel aktivite: Beklenen bir sonuç olarak, düşük fiziksel aktiviteye karşın, tüketilen besinlerin fazla olması beraberinde şişmanlığı getirecektir. Günümüzde, çocuk ve ergenlerin büyük çoğunluğu boş zamanlarını bilgisayara ve televizyon karşısında geçirmektedir ve bu davranış şişmanlığı tetikleyen faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Düzenli sofra alışkanlıklarının giderek azaldığı günümüzde, özellikle fast-food ya da dışarıda yemek yeme alışkanlıklarının artması ve fiziksel aktivitedeki azlık, şişman bir nesil yetiştiği konusunu destekleyen diğer faktörler olarak karşımıza çıkmaktadır. Fiziksel aktivite, tüketilen besinlerin harcanmasını sağladığı gibi, vücut yağ oranının düşmesine ve böylece kronik hastalıklara yakalanma riskini de azaltmaktadır. Beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeyindeki pozitif değişiklikler, yarattığı olumlu etkilerle birçok kronik hastalığın oluşum riskini önlemektedir. Ağırlık kaybının pozitif etkileri; kan basıncı, insülin direnci, kan lipitleri ve oksidatif stresinde azalma ile koroner kalp hastalıkları, felç diyabet, fiziksel yetersizlikler ve mortalitedeki azalmanın gerçekleşmesi ve bu şekilde yaşam kalitesinin artmasıdır. Beslenme & Fiziksel Aktivite Ağırlık Kaybı Potansiyel Pozitif Fizyolojik Etkiler Kan basıncı İnsülin direnci LDL ve trigliserit düzeyleri İnflamatuvar sitokinler Oksidatif stres Kardiyopulmoner fonksiyon Hareket Fiziksel fitness Potansiyel Pozitif Çıktılar Koroner kalp hastalıkları Felç Diyabet Fiziksel yetersizlik Yaşam kalitesi Mortalite Vücut ağırlığındaki 10 kg’lık bir azalmanın yarattığı pozitif etkiler aşağıda listelenmiştir. Bunlar: Toplam mortalite oranında %20-25 Diyabetle ilişkili ölümlerde %30-40 Obezite ile ilişkili kanser ölümlerinde %40-50 Sistolik kan basıncında 10-mmHg Diastolik kan basıncında 20 mmHg Angina pektoriz semptomlarında %91 Ekzersiz toleransında %33 Toplam kolesterolde %10 LDL kolesterolde %15 Trigliseritlerde %30 HDL kolesterolde %8 Diyabet gelişme riskinde %50 Açlık kan glikozunda %30-50 HbA1c değerinde % 15 Sonuç Olarak; Obezite; çoklu genetik, sosyal, ailesel ve bireysel belirleyicilerden oluşan heterojen bir fenomendir. Obezite ve yaşam kalitesi arasındaki ilişki bir çok alan tarafından etkilenebilmektedir. Obezite sağlığın iyilik hali prensibi için çarpıcı olumsuz sonuçlara sahiptir ve obezitenin fiziksel ve sosyal alanlarda sağlıkla ilintili yaşam kalitesi ile ters olarak ilişkili olduğuna dair güçlü kanıtlar vardır. Kanıtların bütününde görülmektedir ki; obezite hissedilen sağlığı azaltmaktadır ve yaşam kalitesini çok etkilemektedir. Bu belirgin halk sağlığı problemi için daha iyi önleyici stratejiler ve tedaviler geliştirilmesine acil ihtiyaç vardır. PROJE HAKKINDA Proje ulusal etkinliğinin bir sonucu olarak, halkımızda beslenme ve fiziksel aktivite sorunlarının önlenmesinde önemli yarar sağlayacaktır. Sağlıklı yaşamak için sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivitenin önemini ve şişmanlığın yol açtığı hastalıklar konusunda hekim, diyetisyen, psikolog, spor uzmanı ve fizyoterapistten oluşan profesyonellerden bir ekip desteği ile toplumun bilinçlendirilmesi planlanmaktadır. Proje, Şubat 2011’ de pilot bölge olarak İstanbul da başlayacaktır. Projenin pilot bölgede 20 gün sürmesi hedeflenirken, diğer illerde 1 hafta sürmesi planlanmaktadır. Projede bilimsel etkinlikler ile birlikte (sağlık profesyonellerinin eğitilmesi) sosyal etkinlikler (sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite şenlikleri) ve tanıtım faaliyetleri yer alacaktır. Proje kapsamında alanında uzman akademisyenlerden oluşan bir bilim kurulu oluşturulacaktır. Etkinliklere katılacak kişilere; kitap, el broşürleri ve değişik eğitim materyalleri dağıtılacaktır. Projenin resmi onayının alınması amacıyla aşağıda belirtilen kurumlarla resmi yazışmalar yapılacaktır. 1. Dernekler masası izin yazışması 2. Sağlık Bakanlığı izin yazışması 3. Valilik izin yazışması 4. Belediye izin yazışması 7- Proje Faaliyetleri 7.1 Bilimsel Faaliyetler 7.1. A- İl Toplantıları İstanbul'da ve diğer şehirlerde merkezi bir toplantı salonunda yapılacaktır Mümkün olduğunca Belediyeye veya Üniversitelere ait salonlar eğitim amaçlı kullanılacaktır. Sempozyum niteliğinde olacak toplantı 2 saat ile sınırlı olacak olup, 3 konuşmacı bulunacaktır. Sempozyum ana başlığı “Şişman bireylerin yaşam kalitesinde beslenme ve fiziksel aktivite stratejileri” olarak belirlenmiştir. Sempozyuma Vali, Sağlık bakanlığı yetkilileri, Belediye başkanları, üniversite rektörleri ile sağlık profesyonelleri ve halk davet edilecektir. 7.1. B- Sağlıklı Yaşam Çadırı İllerdeki katılımcıların “sağlıklı yaşam çadırı” olarak adlandırılacak mekanlarda vücut analizleri yapılarak kendilerine sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite konularında eğitimler verilecek ve hazırlanan materyaller dağıtılacaktır. Muayeneler izdiham olmaması için daha önceden kayıt yapılarak sıralamalı şekilde gerçekleşecektir. 7.1.C Ekip Sağlıklı Yaşam Çadırında 1 Doktor 1 Diyetisyen 4 Kişi Kayıt Elemanı 2 Kişi Teknik Eleman 2 Kişi Sorumlu pozisyonunda yer alacaktır. 1 Psikolog 1 Spor uzmanı 1 Fizyoterapist 7.1.D Sağlıklı Yaşam Yayınları Sağlıklı yaşam çadırına gelen bireylere akademisyenlerce yazılmış sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite alanına yönelik kitaplar ve broşürler hediye edilecektir. 7.1.E Danışma Takip Merkezi Projede en önemli kullanılacak strateji Data oluşturmak olacaktır. Web sayfamız üzerinden ve daha sonra verilecek Telefonlarımızdan isteyen katılımcıların kilo ve sağlıklı beslenmeleri kontrol amacı ile iletişime geçilmesi sağlanacaktır. 7.2 Sosyal Faaliyetler 7.2.A Gösteriler Sosyal projede, bilimsel tedavi ile birlikte halkı da içine alarak sosyal program da yer alacaktır. -Yöreye ait gösteriler -Fiziksel aktivite gösterileri -Sağlıklı yaşam yürüyüşleri -Sponsorluk durumuna göre canlı müzik veya tiyatro grupları 7.2.B Yemek yarışmaları Sağlıklı yemek pişirme yarışmaları 7.2.C İnternet Köşesi Sağlıklı yaşam çadırı önünde internet köşesi yapılacak olup, 15 adet bilgisayar yanı sıra kiosklar da , proje hakkında anketler ve yarışma içeriği olacaktır. 7.2.D Web Sayfası Proje Başlangıç tarihinden önce web sayfası düzenlenecektir. Web sayfasında, Proje ilgili bilgiler, veriler, aktiviteler ve söyleşiler yer alacak olup, ayrıca sağlıklı mönü örnekleri olacaktır. 7.2.E Teknik Şov Sağlıklı Yaşam çadırında teknik hazırlık olarak ses/ışıklandırma gerekirse podyum kurulacaktır. Belirli saatlerde çeşitli gösteriler yapılması, sponsor veya sponsorların gösterilerinin perdeye veya plazmaya yansıtılacaktır. Fotoğrafçı kullanıp gelen isteklilerin fotoğraflarının çekilerek arşiv oluşturup gerekirse albüm yapılacaktır. 7.3 Tanıtım Faaliyetleri 7.3.A Duyuru Çalışmaları a- Broşür Duyuru 1.000.000 Adet Proje ve faaliyetleri ile ilgili broşürler hazırlanıp şehir merkezlerinde proje öncesi dağıtılacak. Ulusal ve yerel basında proje kapsamlı olarak duyurulacaktır. Sağlık Bakanlığının desteği ile sağlık ocaklarında duyurular yapılacaktır. b- Afiş Çalışmaları 50 Adet Proje duyusu içerikli afişler, özellikle belediyelerden destek istenerek şehrin belirli merkezi bölgelerine duyuru amaçlı asılacaktır c- Poster Çalışmaları 100.000 Adet Proje duyurusu içerikli posterler, Otobüslere, metrolara ve halka açık mekanlara duyuru amaçlı yapıştırılacaktır. Devlet ve üniversite hastanelerinde poster çalışması yapılacaktır. d- Canlı Yayın Proje Bilim Kurulu, proje hakkında çeşitli ulusal kanallara çıkarak proje hakkında bilgi vereceklerdir. e- Basın Toplantısı “Sağlıklı Yaşamak İçin Sağlıklı Beslen ve Hareket Et” projesi başlangıç tarihinde, şehirdeki yetkili mercilerin ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün ve basının davetini kapsayacak şekilde gerçekleştirilecektir. 7.3.B Bilgilendirici Promosyon Dağıtımı a- Kitap Dağıtımı “Sağlıklı Yaşam İçin Sağlıklı Beslen ve Hareket Et” adı ile çocuk grubuna yönelik karikatürize edilmiş 250.000 adet ve yetişkinler için 250.000 adet “Sağlıklı Beslenme ve Fiziksel Aktivite” kitapları dağıtılacaktır. b- Broşür Dağıtımı Özellikle çocuk hedef kitleye yönelik, okullarda dağılacak faydalı bilgileri içeren broşür 1.000.000 adet basılıp dağıtılacak c- Cd dağıtımı Yine çocuk gurubu için tasarlanmış sağlıklı yaşamı içeren oyun içerikli cd ler dağıtılacak 5.000 adet d- Fotoğraflı Takvim Bireylerin fotoğrafları çekilecek bilgi amaçlı hazırlanmış takvime yapıştırılarak, hediye olarak verilecektir. f- Puzzle şeklinde hazırlanmış bilgi içerikli hediyeler dağıtılacaktır. 10 – SAĞLIK BAKANLIĞI İLE İŞBİRLİĞİ “Sağlıklı Yaşam İçin Sağlıklı Beslen ve Hareket Et” sosyal projesi kapsamında verilecek bilimsel ve sosyal organizasyonların Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşlara bildirilmesi, İl sağlık müdürlüğü, ilçe teşkilatları ve hastanelerde görev yapan sağlık profesyonellerinin toplantılara katılımının sağlanması, T.C Sağlık Bakanlığınca belirlenecek 2 ilde “Obezite Okulu” kurulması için bina tahsisi, 11- MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI İLE İŞBİRLİĞİ Bir günlük sağlık çalışanları ile yapılacak toplantının ardından, hedef kitlemizde olan ilköğretim öğrencilerine konu hakkında gün boyunca detaylı sunum yapılacak, eğitici materyal dağıtılacak ve 3 boyutlu görseller hazırlanacak.