SEKTÖREL GELİŞMELER TARIM DIŞI SEKTÖRLERDE KAÇIRILAN VERGİ MİKTARI İlk olarak gayrısafi milli ha sıla ve sektörel üretim rakamla rına bakılacak olursa, 1975'te tarımsal üretimin bol oluşunun kesin etkisi göze çarpmakta. 1975 için programlanan % 8'lik GSMH artışına gerçekte oldukça yaklaşıldı. Devlet İstatistik Enstitüsünün 1975 için GSMH ar tışı gerçekleşme tahmini % 7,9, DPT'nin tahmini ise % 7,5. Prog ramın gerisinde kalmakla birlik te 1975'in büyüme hızı son yıl ların büyüme hızlarının üstün de. GSMH artışı 1973'te % 5,5, 1974'te de % 7,4 olmuştu. Söz konusu iki yılda gerçekleşen hızlar da yine program hedefle rinin gerisinde kalmıştı. 1975 yrimda türkiye ekonomisi 1975 yılının ekonomik gelişme lerini değerlendirebilmek için gerekli verilerin çoğu belli olmuş durumda. Verilerin ince lenmesi 1975'in, dışa bağımlı sanayileşme sürecinin olağan yıllarından biri olduğunu gös teriyor. Şu anlamda olağan, u zun süre AP ve Demirel tarafın dan yürütülen ve sonra 12 Mart hükümetlerince daha aktif bi çimde uygulanan ekonomi politi kasının gösterdiği bazı özellik ler yine egemen, örneğin külfet leri kitlelere yüklemek ve ni metleri sermaye sınıfına, özel likle sanayicilere sunmak gibi ya da dışa bağımlılığın artma sı gibi ve de bunların yanında belirli ekonomik büyüklüklerde gelişme sağlamak gibi. öte yan dan 1975'in olağandışı sayıla bilecek yönleri de var, dış e konomik ilişkilerin ciddi çık maza girmesi gibi ve kamu kesi minde bazı yeni sanayi kolları nın kurulması girişimleri gibi. 64 1975 yılı GSMH artışında tarı mın açık etkisi de şöyle belli oluyor: Bu yıl tarım için prog ramlanan % 3,7'lik üretim artı şı gerçekte % 8,6 oldu. öte yan dan sanayi için öngörülen % 11,2'lik gelişme hızı sadece % 7,6'da kaldı. Hizmetler kesi minde de gerçekleşen gelişme hızı planlanan hızı aştı. 1974 sonuçları da aynı şekilde or taya çıkmıştı, şöyle ki: tarım için planlanan hız yine % 3,7 iken gerçekleşen büyüme hızı % 10,7'ye ulaşmıştı, sanayide ise % 11,2'lik bir hız planlan mışken % 9,1'de kalınmıştı. Hizmetler kesiminde de hedef yine aşılmıştı. 1975 yılının tarımsal üreti minde özellikle belirli ürün ler dikkati çekiyor, örneğin, 1974'te 11 milyon ton olan buğ day üretimi 1975'te % 34 arta rak 14,7 milyon tona ulaştı. 1974'e oranla 1975'te üretimin artış oranları arpada % 30, fındıkta % 23, kuru incirde % 21, çekirdeksiz kuru üzümde % 44 olarak gerçekleşti. Bu derecede yüksek artış oranla rı bir yandan elverişli hava koşullarından, diğer yandan ge çen yıl uygulanan taban fiyat ları politikasından ileri gel di. Demek oluyor ki, 1975'te ortaya çıkan yüksek GSMH artı şı esas olarak tarım kesiminde ki istisnai gelişmenin bir so nucudur. (Tarım sektörü 1973 yılında ise etkisini olumsuz o VERGÎ ALINAMIYOR . Tarımın vergilendirilmesi soru nu bir yana bırakılsa bile ta rım dışı kesimde kaçırılan ver gi miktarının giderek büyük bir hızla artması kaygı verici bir olgudur. Tarım dışı sektörler de gelirin "beyan" dışında da hesaplanabilmesi nedeniyle yü rütülen çalışmalar sonucu, 1970'ten bu yana tarım dışı ge lirlerin her yıl % 60'dan faz lasının vergiden kaçırıldığı anlaşılmıştır (1974 de % 65,9). 1975 yılı toplam ithalatı ve gttnrük vergisi toplamından ya rarlanarak ithalattan ortalama % 5 gümrük aldığımız bulunabi lir. Bu da ne denli dışarıya açık bir ülke olduğumuzun ka nıtlarından biridir. Planlanan miktardan az vergi toplanabilmssi, örneğin gerçek leşme oranlarının 1973 de 1974 de 1975 de % 88.2 % 76 % 77.8 olması da bütçemizin temel bir sorunudur. ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ 230 larak duyurmuştu. O yıl tarım sal üretim % 10 civarında bir gerileme göstermişti ve bunun etkisiyle, 1972'de 1 1,1 olan GSMH artışı 1973'te % 5,5'e düşmüştü). Tarım ve sanayide yukarda açık lanan gelişmeler dolayısıyla yurtiçi üretimin sektörel bile şimi de son yıllarda herhangi bir değişiklik göstermemekte. Diğer bir deyişle, yurtiçi üre timde tarım, sanayi ve hizmet ler kesimlerinin payları aynı kalmakta. Tarımın payı % 2425, sanayiin payı X 2324, hizmet lerin payı da % 5152 olmak ü zere. YATIRIMLAR Sürekli olarak sermaye sınıfla rının çıkarlarını gözeten ikti darların önemi.! iddialarından biri yatırımları hızlandırdık ları ve bu sayede hızlı bir eko nomik gelişme sağladıkları biçi mindedir. Bunu savunurken, "pas tayı önce büyütelim, sonra daha adil olarak bölüşürüz" derler. Bu "sonra" denen zamanın gelme si de, "adil" denen bölüşümün gerçekleşmesi de emekçi sınıf ların güçlerine ve etkilerine bağlı olarak belirlenir. Pasta nın büyümesi denen şey de ilk planda yatırımlara bağlıdır. tşte 1975'in yatırımlar açısın dan pek parlak bir yıl olmadı ğını belirtebiliriz. Gerçi ya tırımlarda bir artış ortaya çıkmıştır. Ancak 1975'te orta ya çıkan yatırım artışı oranı 1974 yılındaki yatırım artışın dan geride kalmıştır. Ayrıca toplam kaynaklar (ki GSMH ile dış açık tutarı toplamından o luşmaktadır) içinde yatırımla rın payı düşmektedir. 1973'te % 18,5 ve 1974'te % 17 olan bu pay 1975'te X 16,5'e düşmüştür. Buna karşı tüketimin payı da söz konusu yıllarda sırasıyla X 81,5, % 83 ve X 83,5 olmuştur. Başka bir deyişle, ekonomide yatırımların payı azalmakta ve tüketimin payı yükselmektedir. Aynı gelişme tüketim artışının yatırım artışından daha hızlı olması biçiminde de ifade edi lebilir. Örneğin 1975'te bir önceki yıla oranla ve cari fi yatlarla yatırımlar % 25 oranın da artarken tüketim X 30 oranın da yükselmiştir. ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ 230 ENFLASYON OECD'ye GÖRE 1975 YILINDA ENFLASYON ARTTI 12 OECD Raporuna göre % 12'ye yak laşan enflasyonla 1975'te de birçok ülkenin önündeyiz, özel kesimde geniş ölçüde stok artı şı 1976 yılı için de bir paha lılık göstergesi oluşturmakta dır. 1974 yılında 1 irilyar 915 irdlyon TL'lık özel stok artışı gözlenmişken, 1975'te artış 4 milyar TL'sini bulmuştur. 11 10 Bir de Yalçın Küçük'ün "Gizli zam" adı altında topladığı ye ni marka ve modellerin imalatı na geçip bunları daha yüksek fiyattan piyasaya sürmek yolu var. özellikle Fiyat Kontrol Kcmitesi'noe fiyatları denetle nen mallarda pek çok gizli zam örneği görülmektedir. 61 ve 51 cam ekranlı televizyonlar a rasındaki fiyat farkının 150 TL olması, fiyatı 3900 TL olan 11 ayak buzdolabının piyasadan çe kilip yerine 4980 TL'sma 11,2 ayak buzdolapları sürülmesinin arkasındaki gerçek budur. (Ay dınlığa Doğru, EylülEkim 1975) Aşağıdaki tablo 1974 ve 1975 yıllarındaki gizli zamların et kisini göstermesi bakamından çok ilginçtir. (Y.Küçük, Yeni Toplum, Sayı 2) SANAYİDE FİYATLAR GIDA SANAYÎÎ DOKUMA ve GÎYÎM KAUÇUK ve PLASTÎK METAL ANA SANAYİt METAL EŞYA SANAYÎÎ 1974 Y ı l ı I I . Dönem 1975 Yılı I I . Dönem Artı; Yüzdesi 20,7 3,9 10,1 24,1 14,7 16,5 47,7 45,0 89,7 147,9 64,9 935,4 981,6 5,0 Oto iç lastiği 36,4 Oto dış " 1142,3 42,1 1135,4 15,7 16,9 2095,7 1089,4 2664,9 1329,1 27,1 22,0 Etler Süt Margarin Sentetik kumaşlar El halısı îngot Mayi ham demir Çamaşır makinası Buzdolabı Televizyon Otomobil Otobüs Kamyon Traktör 3136,8 3388,6 3713,7 54426,2 502234,8 158061,0 71991,0 . 5,8 3394,4 3674,6 3750,2 59137,8 541404,7 195736,0 81954,0 8,2 8,5 1,1 11,0 8,0 23,9 14,0 65 Kaldı ki, toplam yatırım tutarı içinde de şöyle bir olumsuz ge lişme doğmuştur: Toplam yatırım t u t a r ı , sabit sermaye yatırım l a r ı i l e stoklardaki a r t ı ş ı kapsar; ekonominin üretim kapa sitesini genişletme açısından tabii birinci grup önemlidir. İ ş t e , 1975'te toplam yatırım tutarı içinde stok a r t ı ş l a r ı önceki yıllara oranla daha yük sek bir paya sahiptir: 1973'te toplam yatırım tutarı içinde stok artışlarının payı % 4,5 iken, bu pay 1974'te % 6,8 ve 1975'te de % 7,6 olmuştur. Bu na karşılık sabit sermaye yatı rımlarının payı da gerilemiş ve sırasıyla % 95,5, % 93,2 ve % 92,4 olmuştur. Dolayısıyla, sabit sermaye yatırımlarının ekonomideki payı azalma göster miştir. Sabit sermaye yatırım larının toplam kaynaklara ora nı 1973'te % 17,7 iken, 1974'te % 15,8 ve 1975'te % 15,2 olmuş tur. Bütün bunlar şunu ifade etmekle: "Pastayı büyütmeye" yarayacak eğilimler 1975'te zayıflamış. Teşvik tedbirleri nin sürekli olarak genişletil mesine rağmen, yatırımlarda böyle bir gelişmenin ortaya çıkması özellikle önem taşımak tadır. F İ Y A T L A R ve G E L İ R L E R MC iktidarının özellikle övün me konusu yaptığı gelişmeler den biri fiyatlardaki artış hı zının 1975'te azalmış olması. Gerçekten de özellikle toptan eşya fiyatlarındaki artış dik kati çekici ölçüde düşük. Ancak geniş kitleleri esas etkileyen ve ilgilendiren "tüketici fi yatları indeksi". Bu indeksteki gelişmelere bakıldığında, artış ların oldukça yüksek olduğu ve hatta çoğu ilde 1974'teki artış oranlarını aştığı görülüyor. 1975'in Ocak Ekim dönemi ele alındığında, tüketici fiyatla rının artış oranı Ankara ve İstanbul'da % 18, Eskişehir'de 1 % 19, Bursa'da % 20, Adana da % 22... Sayılan illerden sade ce Ankara'da Ocak Ekim dönemi fiyat artışları 1975'te 1974'e oranla daha düşük olmuş, diğer illere ait oranlarda ise yük selme görülüyor. 66 YILLAR CARİ ÜCRET 1964 1965 1966 1967 1968 1969 1970 1971 1972 1973 1974 1975 19,50 21,64 23,28 25,83 28,27 32,13 35,22 39,32 43,88 54,41 68,26 78,61 GERÇEK ÜCRET YILLIK DEĞİŞME YÜZDESİ 12,18 12,78 13,17 13,77 14,39 15,60 15,64 14,78 14,05 15,84 16,28 15,88 4,9 3,1 4,6 4,5 8,4 0,3 5,5 5,6 12,7 2,8 2,5 TÜRKİYE'de CARİ ve GERÇEK ÜCRETLER GEPÇEK ÜCRETLER A Z A L D I İstanbul Ticaret Odası tarafından hazırlanan ücretli en deksi 1975 yılındaki gerçek ücretlerin düştüğünü göster mektedir. Sanırız gerek ekonomik gerek politik yönden ge çen yılın en önemli gelişimlerinden biridir. Gerçek üc retler/ cari ücretlerin (yani resmi kayıtlardaki ücret lerin) fiyat artışlarıyla düzeltilmiş şeklidir. 12 Mart döneminden sonra 1975 yılında da gerçek ücretlerin azal ması, işçi ücretleri yönünden ba iki dönem arasında önem li bir koşutluk oluşturmaktadır. (Y.Küçük, Yeni Toplum, Sayı 2) Düşük gelirli grupların tüketi minde önemli bir paya sahip o lan gıda maddelerinin fiyatla rına bakıldığında durum daha da olumsuz. 1975'in Ocak Ekim dö neminde gıda fiyatları İzmir'de % 22, İstanbul'da % 26, Adana ve Eskişehir'de % 28, Ankara'da % 29, Bursa'da % 34 artış gös terdi. 1974'ün aynı dönemine ait oranlara bakıldığında sa dece Adana için bir azalma söz konusu, diğer illerde ise 1975' te bir fazlalaşma var. Aslında tek başına fiyatlardaki gelişmeyi ele almak yetersiz. Fiyatlardaki artışla gelirler deki artışı bir arada ele alıp gerçek gelirlerdeki gelişmeye bakmak gerekiyor. Bilindiği gi bi 12 Mart'tan sonra 1971 ve 1972'de reel ücretler gerileme göstermişti. 1975 yılının bu konudaki verileri şu anda sa dece Ocak Eylül dönemini kap sıyor ve işçi ücretlerinde sağ lanan artışın % 16 olduğunu gösteriyor. Yukarda sayılan ra kamların ifade ettiği gibi bir çok büyük ilde tüketici fiyat larının artış oranı % 16'nın oldukça üzerinde. Dolayısıyla yıl sonu verileri yayınlandı ğında, birçok ilde gerçek üc retlerin 1975'te gerilemiş ol duğunun ortaya çıkması muhte meldir. MC hükümeti kamu kesiminde ma aşlı olarak çalışanlara da ken dini hissettirmekten geri kal madı. 1976 bütçesinde maaş kat sayısının yine 9 olarak muhafa za edilmesi, 800 bin civarında ki memurun ve ailelerinin reel olarak fakirleşmesi anlamını taşıyor. Memurların daha çok toplanmış olduğu büyük illerde tüketici fiyatları artış oran larının yukarda belirtildiği gibi X 20 civarında oluşu duru munun ciddiyetini ortaya koyu yor. ELEKTRİK MÜHENDtSLÎĞt 230 TÜRKİYE'DE 19711975 YILLARINDA HER YILIN İLK 10 AYINDAKİ BRÜT ENERJİ ÜRETİMİ 10 kWh 12 000 10 000 ııııııııı | Termi 5 000 • 1 1 1 11 1 i I Memurlar için katsayı konusu dışında da önemli bir yıl oldu 1975. Memur kitlesi MEYAK konu sunda harekete geçti ve adeta gaspedilen kesintileri geri is tedi. Maliye Bakanı bile MEYAK kesintilerinin 3,5 milyara ya kın olduğunu ve bunların memur kitlesiyle ilişkisiz alanlarda kullanıldığını açıkladı. Memur kitlesinin tepkisi üzerine şim di minareye kılıf aranıyor. Yıllarca memur kitlesinin mil yarlarını en pervasız biçimde egemen sınıfların yararına kullananlar, şimdi bu işi bi raz daha dolambaçlı yollarla ve herhalde biraz daha ölçülü olarak yürütecekler. MEYAK ta sarısı yasalaşsa bile getirece ği bu. Bu vesileyle şu gerçek yinelendi: Kapitalist ekonomi lerde sosyal güvenlik kurumla rı mensuplarına bir ölçüye ka dar yarar sağlasalar bile, esas fonksiyonları düzenin gelişme sine katkıda bulunmaktır. Tür kiye'deki sosyal güvenlik ku rumlarının ellerindeki fonla rın kullanılış biçimleri yakın dan incelendiğinde bu husus daha açık olarak görülür. £ T3 T: İSTİHDAM Gerçek gelirler dışında istih dam konusundaki gelişmeler de olumsuz 1975 için. Toplam işgü cü arzının (tarım için en faal mevsimde) % 14,2'si istihdam e dilenedi 1975'te. Halbuki aynı oran 1973'te % 10,7 ve 1974'te % 11,7 idi. Üçüncü Beş Yıllık Plana göre 1977 yılında toplam işgücü fazlasının 1,8 milyona ulaşması ve işgücü arzının 1 11'ini oluşturması bekleni yordu. Eylül 1975 verilerine göre ise işgücü fazlası 2,2 milyon ve toplam işgücü arzının % 14'ünü oluşturmakta. Demek ki işsizlik konusunda da "plan he defleri" aşılıyor ! 1 1 i l 1 1 1 1 1 1 1 1 il T 2 000 1971 1972 1974 1975 |İŞSİZLİK ARTIYOR 1973 Toplam işsiz sayısı Toplam işsizlik oranı DIŞ TİCARET Tarımdışı kesim 1975'in en ciddi ekonomik ge lişmesi dış ticaret alanında ortaya ç ı k t ı . Bu satırların ya zıldığı anda kesinleşmiş dış ticaret rakamları Ocak Ekim dönemini kapsıyor. Bu dönem i tibarıyla yapılan bir karşılaş tırma ithalatın 1975'te 1974' deki işsiz sayısı Tarım dışı kesim deki işsizlerin tarım dışı çalı şanlara oranı ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ 230 1973 8 6 2 Q 0 0 , .. . ' û 6 2 Q 0 0 _ . , ' 1974 1975 1 961 000 2 066 000 X 12 6 1 211 000 % 22, 1 % 12 fi 1 356 000 % 23 3 67 teki düzeyi % 37 oranında aş tığını gösteriyor. İhracat için ise aynı dönem itibarıyla % 12'lik bir gerileme söz konu su. Bu gelişmeler sonucunda ih racat gelirleri ithalat gider lerinin % 30'dan daha az bir bölümünü karşılamakta. Dış ti caret açığı ise geçen yılın aynı dönemine oranla % 75 gibi şiddetli bir artış gösterdi. 1975 yılının tümü için 2 mil yar dolar olarak programlanmış olan ihracatın ancak 1,4 mil yara ulaşacağı ve buna karşı lık 4 milyar dolar olarak prog ramlanmış olan ithalatın 4,7 milyarı bulacağı, dolayısıyla 2 milyar dolar olarak program lanmış olan dış ticaret açığı nın da 3,3 milyar dolar olarak kesinleşeceği bekleniyor. SANAYİ ÜRÜNÜ ÎHRAC EDEMİYORUZ İhracatımızın sektörlere göre dağılımı incelendiğinde hâlâ 4 geleneksel tarım ürününüzün (tütün, pamuk, fındık, kuru üzüm) en büyük yeri tuttuğu, sanayi olarak da ancak geliş miş ülkelerin azgelişmişlere devrettiği "ikinci sınıf" sa nayi alanlarında ihracat yapar bildiğimiz gözlenmektedir. İHRACATIMIZIN BtlfSFNl milyar dolar Dış ticaret açısından AET ile ilişkiler de dikkati çekiyor. 1975'te AET'nin Türkiye'nin it halatı içindeki payı yükselme gösterirken, Türkiye'nin ih racatı içindeki payı ise geri ledi.' 1976 yılı TürkiyeAET i lişkileri açısından yeni sıkın tılar getirmeye aday. Son yıllarda dış ticaret açığı nın olumsuz etkilerini gideren işçi dövizlerinde de bu yıl düşme olması ödemeler dengesi sorununun ciddiyetini artırdı. 1975'in OcakEkim döneminde yurda giren işçi dövizi 1,1 milyar oldu. Halbuki geçen yı lın aynı döneminde işçi dövizi girişi 1,2 milyar dolardı. Bu gelişine sonucunda 1975 yılı i çin umulan 1,6 milyarlık işçi dövizi girişinin gerçekleşmi yeceği kesinleşti. 5 DIŞ TİCARET ve 1ŞC1 DÖVİZİ 4 3 2 Yukarda belirtilen olumsuz et kilerin giderilmesi için esas olarak üç kaynağa başvuruldu: Bir yandan döviz rezervleri kullanıldı, diğer yandan (900 milyon dolar civarında olan) dövize çevrilebilir mevduat hesaplarından yararlanıldı, nihayet Uluslararası Para Fo nundan 300 milyon dolara ya kın kredi alındı. Bütün bun lar, kendi imkanlarını aşan kişi ya da ekonomilerin başvur dukları yollar: hazır stokları eritmek ve dıştan borçlanma. Yani biraz geçmişten, biraz da gelecekten yararlanma. x K 1970 1971 1972 1973 1974 1975 ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ 23Ö 68 asır Dış ödemeler dengesindeki o lumsuz gelişmeler kaçınılmaz olarak devalüasyon söylentile rini yaygınlaştirdi. Bu yaygın laştırma da ithalatı ve stokla rı artırıcı bir etkide bulunu yor. Ancak % 4050 gibi yüksek oranlı bir devalüasyon beklen memeli. 1970'den beri yapıldı ğı gibi "küçük oranlı ayarla malar" yapılması ise gündem dedir. Yüksek oranlı bir deva lüasyonun olumsuz etkisinin olumlu etkisini aşması çok muhtemel. Burada özellikle ö nemli olan Türkiye'nin ithala tının Z 90'dan fazlasını yatı rım malları ile hammaddelerin meydana getirmesi. Bu ithalat ta bir pahalılarıma toplam it halat giderini düsürmez ve it halat eğilimini hafifletmez, sadece ithal edilen malların girdiği diğer ürünlerin fiyat larını yükseltir. Bu fiyat yükselişlerinin etkisi yayıl dıkça, para ayarlamasının dö viz girişlerinde sağladığı ya rarlar da bir dönem sonra aşı nır ve yeniden aynı çıkmaza girilir. 100 kişiye düşen telefon sayısı ÜLKELERE GÖRE TELEFON YOĞUNLUĞU VE OTOMATİKLEŞME Otomatik telefon yüzdesi Î 1 00 40 90 20 m90 Yukarda Türkiye ekonomisinin 1975 yılında gösterdiği önem li gelişmelere kısaca değinil di. Özetleyecek olursak: a) E konomi tarıma bağlılığını ko ruyor, sanayide umulan geliş me sağlanamıyor, b) Tüm teşvik tedbirlerine rağmen yatırımla rın ekonomideki payı düşme gös teriyor, c) Düşük gelir grupla rı reel fakirleşme içinde, d) tşsizlik artıyor, e) Dış tica ret tam bir çıkmaz ve dış borç lanma artıyor. a < iI Bu yazıda kullanılan veriler için "ANKA Yıllık Ekonomik Rapor'dan yararlanıldı. 1971 1975 ELEKTRIKELEKTRONİK SANAYİLERİME 0RET1M KARŞILAŞTIRMASI 1974 y ı l ı KLEET1İK adat B l a k t r i k sapOrt*Bİ 26 033 40 484 Çaaafar M k i n a a ı (av t i p i ) 85 165 Buadolabı ( « T t i p i ) 3 349 Buzdolabı (aanayi t i p i ) 63 AaansBr E l e k t r i k Motorları (IBG* d*n küçük) 25 291 Elaktrİk Motorları (1 MS' dan büyük) 27 101 187 636 TranaforaatSr {5 KVA'dan küçOt 1 610 TranıfacaatBr (S KVA'dan büyOt) S3 875 633 .PilLar v« bataryalar 85 912 AkdaulatBr 40 092 249 E l e k t r i k kablosu 8 219 028 Elaktrİk a a p u l l a r i 1979 y ı l ı 1974 maanHarırHUBİran dBnni lir» fiyatı adat dağar (TL) 36 126 281 16 8 11 40 7 62 70 44 212 27 022 989 811 668 018 106 240 692 774 377 359 376 338 450 177 02S 047 635 915 487 018 3S8 790 047 736 26S 344 3 14 38 885 107 475 55? 163 260 477 194 KiaaaMayıtKasİrsn 410OMİ 1 3 3 4 127 362,72 136,77 309, 977,02 279,92 439 ,16 1 484,83 40,99 38 992 ,77 1,31 516,33 5,30 3,13 27 42 120 3 51 21 248 1 53 026 105 52 203 6 896 730 »88 405 258 48 682 116 000 988 724 106 928 40S 197! Biri fiya Hyat artış, yUsdeıi dağar (TL) 40 145 442 16 6 17 73 13 104 96 50 2» 30 001 918 434 5.86 752 157 391 084 662 775 635 660 031 256 579 425 495 360 203 710 743 5S1 806 433 412 183 1 3 3 S 140 442 53 4 394 ,40 674 55 11 091 ,01 2 674 ,17 11 812 • 52 85 3.475 , 6 4 134 52 ,76 29 52 647 ,16 35 ,83 40 481 ,76 7 ,53 4 ,35 31 a ELKKtKOllti: Telavizyon a l ı c ı n Pikap Radyo (caryanlı) Kadyo ( p i l l i ) 92 5 16 56 86B 147 241 423 3 713,71 603,69 891,29 683,29 155 551 — 1 416 34 492 563 326 300 — 2 079 981 43 620 004 3 750 ,04 — 1 468 ,91 1 264 ,64 1 63 85 (Kenan Atalay, Birikim, S.11) ELEKTRİK MÜHENDİSLİĞİ 230 69