EOSİNOFİL Eosinofil Sayısı; Eozinofil; Eosinophil count – absolute; Eosinofil sayısı beyaz kan hücreleri içinde yer alan eosinofil miktarıdır. Beyaz kan hücreleri Lökositler, Lenfositler, Eosinofiller, Bazofiller ve Monositlerden oluşur. Eosinofiller bir çok alerjik reaksiyonda, paraziter enfeksiyon hastalıklarında rol oynarlar. Aşağıdaki ilaçlar eosinofil miktarını etkilediğinden test öncesi kesilmeleri gerekir. Amfetamin içeren ilaçlar, Psyllium içeren laksatif ilaçlar, Bazı antibiyotikler, İnterferon, Trankilizanlar eosinofil sayısını etkiler ve test öncesi kesilmesi gerekir. Eosinofil sayısına ne için bakılır? Periferik yayma sırasında eosinofil oranı yüksek ise, hastanın alerjik şikayetleri var ise, Paraziter hastalıklardan şüpheleniyorsa eosinofil miktarı yol gösterici olur. Akut hipereosinofilik sendrom ( nadir ancak ağır seyirli lösemi benzeri bir tablodur), alerjik reaksiyonlar, Cushing hastalığı, Paraziter enfeksiyonların teşhisinde eosinofil sayısı yol gösterir. Eosinofil sayısı normal değeri nedir? Kan eosinofil miktarının normalde 350 /mcL nin altında olması gerekir. Eosinofil sayısının artmasına eosinofili denir., Eosinofil sayısını arttıran sebepler: Eosinofil miktarı alerjik hastalıklar, Paraziter enfeksiyon hastalıklarında artar. En sık görülen sebepler: Astım, Otoimmün hastalıklar, Egzama, Saman nezlesi, Lösemi, Bağırsak parazitleri, Sedef hastalığı, Ülseratif kolit sırasında eosinofil miktarı artar. Eosinofil sayısını düşüren sebepler: Alkol intoksikasyonu, Kortizon kullanımı ( kortikosteroid, steroid), Cushing sendromu, Eosinofil testidir. sayısı teşhise yardımcı olan bir laboratuvar Referanslar: Hoffman R, Benz Jr. EJ, Shattil SJ, et al., eds. Hematology: Basic Principles and Practice. 4th ed. Philadelphia, Pa: Churchill Livingston; 2005:768. McPherson RA and Pincus MR. Henry’s Clinical Diagnosis and Management by Laboratory Methods. 21st ed. Philadelphia, Pa: WB Saunders; 2007:474. KOAH Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı; COPD; Kronik Bronşit; Astım; Amfizem. Kronik Obstruktif Akciğer hastalıklarında akciğere dolan havanın dışarı atılması zorlaşır. Akciğerler oksijeni azalmış hava ile doludur, kirli hava dışarı atılamadığından taze hava da akciğere giremez. Hasta yavaş yavaş boğulur. Kronik Obstruktif Akciğer Hastalıkları birkaç çeşittir. Amfizem: akciğerdeki hava kesecikleri ( alveoller) hasar görür ve birleşerek genişler, Kronik bronşit: akciğerin hava yolları gevşer ve balonlaşır, hava içinde hapis kalır. Astım: hava yolarlının daralmasına bağlı olarak hava akciğerde hapis kalır. Hepsinde akciğer harabiyet farklı olsa da sonuç aynıdır. Akciğer içindeki havayı boşaltamaz, içeride sürekli kirli hava kalır ve hasta yavaş yavaş boğulur. KOAH dünyada dördüncü, ülkemizde üçüncü en büyük ölüm sebebidir. KOAH Neden olur? Kronik Obstruktif Akciğer Hastalıklarının en büyük sebepleri: Sigara, Toksik, kirli ve kimyasal maddelerin sürekli solunması ve Genetik olarak bu hastalıklara meyil ( alfa 1antitirpsin eksikliği ) olarak sayılabilir. KOAH Kimlerde görülür? Sigara içenlerde, Sigara içmese de sigara dumanına maruz kalan kişilerde, Ailesinde KOAH hastası olan kişilerde, Toksin ve kimyasal maddelere sürekli maruz kalan kişilerde, Çocukluğunda sık akciğer hastalığı geçiren kişilerde, 50 yaş üstü kişilerde sık görülür. KOAH belirtileri nelerdir? Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı uzun süreli bir hastalıktır. Hastalık şikayetleri başlangıçta hafiftir ve hastalar bu hafif şikayetleri pek dikkate almazlar. En sık görülen erken dönem şikayetleri: Sabah öksürüğü, Sık balgam çıkarma, Hırıltılı nefes alma, Çabuk yorulma ve nefes nefese kalma dır. Hastalık ilerledikçe hastanın şikayetleri de artar. İleri dönemde görülen şikayetler: Nefes darlığında artma, En ufak egzersizle ortaya çıka nefes darlığı, Düz yatamama; Düz yatınca boğulma hissi, Sürekli halsizlik, yorgunluk, Konsantrasyon güçlüğü, Üfler gibi nefes alma, Öne eğilme isteği; öne eğilince daha iyi nefes alma olarak sayılabilir Hastalık ataklar halinde seyreder. Şikayetlerin arttığı atak dönemleri olur bunlara KOAH aktivasyonları denir. Her atakta akciğer fonksiyonları giderek azalır. Bir süre sonra hasta tuvalete dahi gidemeyecek derecede nefessiz kalır, yatağa bağımlı hale gelir. KOAH teşhisi nasıl konur? Kronik Obstruktif Akciğer Hastalığı akciğer kapasitesini bozan, kronik olarak ilerleyen bir hastalıktır. Hastanın şikayetleri ve muayene bulguları teşhise çok yardımcı olur. Teşhiste; Akciğer filmi: diğer akciğer hastalıkları, tümör ve iltihapları ayırmak için, Akciğer tomografisi: akciğer harabiyetini görmek için, Akciğer fonksiyon testleri: akciğer kapasitesini ölçmek için ve Kan testleri: kandaki oksijen miktarını görmek için istenir. ve karbondioksit KOAH tedavisi: Kronik Obstruktif Akciğer hastalığını ortadan kaldırabilecek bir tedavi yoktur. Tedavide amaç akciğerdeki harabiyetin durdurulması ve şikayetlerin azaltılarak yaşam kalitesinin düzeltilmesidir. Bu amaçla ilk yapılacak işlem Sigaranın bırakılması dır, Sigaranın bırakılması tedavinin en önemli basamağıdır. Sigaranın bırakılması hastalığın ilerlemesini yavaşlatır, Çevrenin düzenlenmesi, Etrafta solunumu zorlayan gaz, toz, kimyasal madde, buhar, alerjen madde var ise bunların uzaklaştırılması, evde – iş yerinde sigara içen var ise kapalı ortamda sigara içilmesinin engellenmesi, İlaç tedavisi: KOAH tedavisinde solunum yollarını açan, Solunum yolarlında mukus salgısını azaltan, Mukus atılımını arttıran, Solunum yollarındaki iltihaplanmayı azaltan, Enfeksiyonlar ile savaşan ( antibiyotikler ) ilaçlar kullanılır. Aşılar: KOAH hastalarının her türlü akciğer enfeksiyonundan korunması şarttır. Her akciğer enfeksiyonu zaten azalmış olan akciğer kapasitesine ciddi hasarlar verir ve hastanın nefes kapasitesini ciddi şekilde bozar. Her akciğer enfeksiyonu mutlaka kalıcı bir zarar verir. KOAH hastalarının Yıllık Grip aşılarını, Pnemokok zatüre aşılarını olması gerekir. Oksijen: Bu tedavilerin yeterli olmadığı durumlarda hastaya daha iyi nefes alabilmesi için ekstra oksijen verilir. Ekstra oksijen nefes almak için harcanan çabayı azaltarak kalp ve beyin fonksiyonlarını arttırır, yaşam kalitesini bir miktar düzeltir. Egzersiz: Özel egzersizler göğüs kaslarını güçlendirerek daha iyi nefes almayı sağlar. Böylece hastanın fiziksel kapasitesi ve yaşam kalitesi yükseltilir. Beslenme: KOAH hastalarında beslenme çok önemlidir: kilo almak akciğerin yükünü de arttıracağı için KOAH şikayetlerini arttırır, yaşam kalitesini bozar. Dengeli, az yağlı, bol lifli, sebze ve meyveden zengin beslenmek gerekir, Sık aralıklarla az yemek nefes almayı zorlamaz, öğünlerde fazla yemek nefes almayı zorlaştırır. Gaz yapan gıdalardan kaçınmak gerekir, gaz nefes almayı zorlaştırır, Bol su mukus salgısının atılması için gereklidir. Yaşam tarzı değişiklikleri: Yapılabildiği kadar fiziksel aktivite yapılmalıdır, Şikayetlerin artması fiziksel kapasiteyi hızla düşürür, Anksiyete ve heyecandan uzak olmak gerekir: Anksiyete şikayetleri hızla alevlendirir, Cerrahi tedavi: Az bir hasta gurubu cerrahi tedaviden fayda görebilmektedir, KOAH dan korunma: Kronik Obstruktif Akciğer hastalıklarından korunmanın temel yolu akciğerlerimizi korumaktır. Sigara içmemek, Sigara içilen yerde durmamak, Kirli havaya maruz kalmamak, Kirli, tozlu, toksik, pis, gazlı havalarda çalışmak zorunda isek gerekli koruyucu maskeleri kullanmak, Zatüre aşıların yaptırmak ( pnemokok aşısı ), Yıllık Grip aşısını yaptırmak KOAH dan korunmanın temel yoludur. Referanslar: 1. American Lung Association http://www.lungusa.org/ 2. National Lung Health Education Program http://www.nlhep.org/ 3. The Canadian Lung Association http://www.lung.ca/ 4. Health Canada http://www.hc-sc.gc.ca/ 5. COPD fact sheet. American Lung Association website. at: http://www.lungusa.org/site/c.dvLUK9O0E/b.4061173/apps/s/conte nt.asp?ct=3052283 . July 15, 2008. 6. Eisner MD, Balmes J, Katz PP, et al. Lifetime environmental tobacco smoke exposure and the risk of chronic obstructive pulmonary disease. Environmental Health: A Global Access Science Source . 2005;4:7. 7. It has a name: COPD. National Heart, Lung, and Blood Institute website. at: http://www.nhlbi.nih.gov/health/public/lung/copd/ . July 15, 2008. 8. Spirometry. National Lung Health Education Program website. at: http://www.nlhep.org/ . July 15, 2008. 9. 6/4/2008 DynaMeds Systematic Literature Surveillance DynaMeds Systematic Literature Surveillance : El Moussaoui R, Roede BM, Speelman P, Bresser P, Prins JM, Bossuyt PM. Abstract Short-course antibiotic treatment in acute exacerbations of chronic bronchitis and COPD: a meta-analysis of double-blind studies. Thorax . 2008;63:415-422. 10. 11/6/2009 DynaMeds Systematic Literature Surveillance DynaMeds Systematic Literature Surveillance : Poole P, Chacko E, Wood-Baker R, Cates CJ. Influenza vaccine for patients with chronic obstructive pulmonary disease. Cochrane Database Syst Rev . 2009;(4):CD002733. 11. 12/14/2009 DynaMeds Systematic Literature Surveillance DynaMeds Systematic Literature Surveillance : Donesky-Cuenco D, Nguyen HQ, Paul S, Carrieri-Kohlman V. Yoga therapy decreases dyspnea-related distress and improves functional performance in people with chronic obstructive pulmonary disease: a pilot 2009;15:225-234 study. J Altern Complement Med . ASTIM Astım; Asthma; Asthma Bronchiale; Astım solunum yollarının alerjik hastalığıdır. Hırıltılı solunum, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi, öksürük, çabuk yorulma şikayetleri ile seyreder. Sebebi ve risk faktörleri: Astım solunum yollarının iltihabi reaksiyonudur. Alerjiye, irritasyona, ilaca, kimyasal maddelere, dumana bağlı olabilir. astım sırasında bronşlarda kasılma, şişme, ödem, mukus birikmesi ve daralma olur. En sık rastlanan astım sebepleri: Ev tozu, Hayvan tüyleri, Hava değişimi ( en sık soğuk hava ), Kirli hava, Eğersiz, Küf, Polen, Solunun sisteminin iltihabi hastalıkları ve soğuk algınlığı, grip vb. Aşırı stres, Sigara dumanıdır. Hassas kişilerde aspirin astım ataklarını başlatabilir. Astım hastalarının çoğunda genetik yatkınlık vardır. Ailede genellikle egzama, saman nezlesi, gıda alerjisi vb. alerjik hastalar görülür. Astım atakları: Astım hastalığı ataklar şeklinde seyreder. Atakların süresi ve şiddeti kişiden kişiye değişir. Ataklar dakikalar boyunca kısa süreli yada günler boyunca uzun süreli olabilir. Bazı ataklar çok şiddetli ve boğulmaya gidecek derecede tehlikeli olabilir. Bazı hastalarda ise ataklar solunun sıkıntısı nefes darlığı atakları şeklinde seyreder. Astım şikayetleri: Öksürük ( genellikle kuru öksürük olur), Nefes darlığı, sık nefes alma, çabuk yorulma, Hırıltılı solunum, Ani başlar, Gece ve sabaha karşı şiddetlenir, Soğuk havada artar, kötüleşir, Egzersiz ile kötüleşir, Kendi kendine düzelir, Bronş açıcılar ile düzelir, Astım krizi sırasında aşağıdaki durumlar acil durum varlığını gösterir Yüz ve dudaklarda mavi mor renk Şuur bulanıklığı, sersemlik hali başlaması, Aşırı zorlu solunum, Nabzın çok yüksek olması, Nefes darlığı ile birlikte panik hali, Terleme. Ciddi astım ataklarında hastane bakımı gerekir. Astım alerji testleri: Alerji testleri astım sebebini ortaya koymak için yapılır. En sık karşılaşılan alerji sebepleri solunum alerji paneli adı altında beraber çalışılır. En sık görülen alerjik astım sebepleri: Ev tozu ve mite alerjisi, Hayvan tüyü alerjisi, Küf alerjisi, Polen alerjisidir. En sık görülen solunum irritan maddeleri ise : Sigara dumanı, Kirli hava, Egzoz ve baca dumanıdır. Astımın şiddetini ölçmek için doktorlar aşağıdaki testleri değerlendirirler Arter kan gazı, Akciğer filmi, Kan eozinofil sayısı Kanda IgE miktarı, Akciğer fonksiyon testleri Astım tedavisi: Astım tedavisinin bir amacı alerjen ve astımı başlatan maddeden kaçınmak diğeri de astım ataklarını ilaçlar ile kontrol altına almaktır. Astım tedavisinde temel olarak iki ilaç kullanılır: Astım ataklarını önleyen ilaçlar, Astım ataklarını tedavi eden ilaçlar. Astım kontrol ilaçları atakları engellemeye çalışan ve her gün alınması gereken ilaçlardır. Bu amaçla en çok kullanılan ilaçlar İhalen steroidler, bronşlarda iltihap ve ödemi önler, Beta agonist ilaçlar (astım şikayetlerinin başlamasını engeller), Lökotrien inhibitörleri, Omalizumab, Kromolin sodyum, Aminofilin, teofilin dir. Astım ataklarını tedavi amacıyla Bronş açıcı ilaçlar, Steroid ilaçlar kullanılır. Astımın kalıcı tedavisi yoktur. Ancak tedavi ile uzun süreli şikayetsiz dönemler sağlanabilir. İyi bir tedavi ile astım hastaları hayatlarını normal şekilde yaşarlar. Astımın yan etkileri Astımın yan etkileri bazen çok ağır ve şiddetli olur. Egzersiz kapasitesinde azalma, çabuk yorulma, gece şikayetlerine bağlı uykusuzluk ve uyku düzensizliği, uzun süren öksürük, sık akciğer iltihaplanması en sık görülen komplikasyonlardır. Aşağıdaki durumlarda doktorunuza başvurmalısınız: Normal dozda ilaçlara rağmen geçmeyen astım atağı, Tedaviye rağmen şikayetlerin giderek artması, Konuşurken nefes darlığı, Aşağıdaki durumlarda acil servise başvurmalısınız: Şuur bulanıklığı, uykuya meyil, Ağız etrafında dudaklarda mavi mor renk, morarma, Nefes darlığı ile birlikte panik hali, Şiddetli göğüs ağrısı. Astımdan korunma: Atakları başlatan maddeden, durumdan uzak kalmak en önemli adımdır. Ev tozu astımlarında halı, perde, pelüş oyuncak gibi toz barındıran eşyaların kaldırılması, Günlük elektrikli süpürge ile temizlik, elektrikli süpürge çalışırken hastanın ortamdan çıkarılması, Hayvan tüyü astımlarında evde kedi köpek beslenmemesi, beslenecek ise yaşam alanlarından özellikle yatak odasından uzak tutulması, Kuştüyü eşyaların kaldırılması, Aromasız kokusuz temizlik maddelerinin kullanılması, Evin küf üremeyecek kadar kuru olması, Evde böcek kontrolü, Evde sigara içilmemesi, Tozlu ortamlardan, nemli ortamlardan, buhar alanlarından, aşırı soğuk bölgelerden uzak durmak astımdan korunmanın önemli adımlarıdır. Referanslar: 1. National Asthma Education and Prevention Program Expert Panel Report 3:Guidelines for the Diagnosis and Management of Asthma. Rockville, MD. National Heart, Lung, and Blood Institute, US Dept of Health and Human Services; 2007. NIH publication 08-4051. 2. Wechsler ME. Managing asthma in primary care: putting new guideline recommendations into context. Mayo Clin Proc. 2009;84:707-717. [PubMed] 3. Fanta CH. Asthma. N Engl J Med. 2009;360:1002-1014. [PubMed ALERJİ Alerji normalde zararlı olmayan maddelere karşı vücudun verdiği abartılı cevaptır. Bu abartılı cevap bazen tüm vücutta bazen vücudun bir kısmında olabilir: Gözde olursa; alerjik konjoktivit, Üst solunum yollarında olursa; alerjik rinit ( saman nezlesi ), Akciğerlerde olursa; astım, Ciltte olursa; ürtiker, egzama yada kontak dermatit denir, İlaç alerjisi, gıda alerjisi tüm vücudu ilgilendirir. Alerji neden olur: Alerji çok sık görülen bir hastalıktır. Genetik yatkınlık ve çevresel faktörler ortaya çıkışında önemli rol oynar. İmmün sistem normal olarak vücudumuzu bakteri, virüs gibi mikroplara ve zararlı maddelere karşı korur. Ancak normalde zararlı olmayan maddelere karşı immün sistem abartılı cevaplar vermeye başlar ise buna alerji denir. Alerjik hastaların immün sistemleri bazı maddelere karşı aşırı hassastır. Bu maddelerle karşılaşınca immün sistem kontrolden çıkar ve kaşıntı, kızarıklık, şişme, spazm, göz yaşarması, burun akıntısı gibi alerjik şikayetler ortaya çıkar. En kötüsü anafilaksidir, tüm vücudu etkiler acil durumdur. Alerjiyi başlatan maddeye alerjen denir. Polen, küf, hayvan tüyü, ev tozu, ilaçlar ve gıdalar en sık karşılaşılan alerjenlerdir. Nadiren alerjik madde olmadan da alerji başlar. Örneğin güneş ışığı, soğuk, efor, titreşim de bazı insanlarda alerji yapar. Alerjik hastalıklara genetik yatkınlık vardır hem annede hem babada alerji var ise büyük ihtimalle sizde de olacaktır. Anne tarafında alerji olması şansı arttırır. Alerjen’e ve vücudun verdiği cevaba göre şikayetler değişir. Alt solunum yolları alerjilerinde Nefes darlığı, Öksürük, Hırıltılı solunum, Çabuk yorulma şikayetleri olur Alerjik konjoktivit de Gözlerde sulanma, Yanma, Kızarıklık, Kaşıntı, ödem şikayetleri olur. Üst solunum yolu alerjilerinde Burun akıntısı Hapşırık nöbetleri, Burun tıkanıklığı, Boğazda kaşıntı yanma, Sinüzit atakları olur. Gıda alerjisinde İshal, Gaz, Karında şişlik, Çabuk doyma, Bulantı, karın ağrısı, Dispepsi, hazımsızlık şikayetleri olur. Cilt alerjisinde Ürtiker, Kaşıntı, Egzema Citte karbarıklıklar, Pullanma şikayetleri olur. İlaç alerjileri ve böcek sokmaları tüm vücudu ilgilendiren alerjik reaksiyonlara neden olur Yukarıda sayılan birçok şikayet aynı başlayabilir. anda Alerji nasıl teşhis edilir? Alerji şikayetleri bir çok hastalıkla karışır. Alerji testi bu şikayetlerin alerji kaynaklı olup olmadığını anlamak için yapılır. Birkaç çeşit alerji testi vardır: Deri testi En sık yapılan alerji testidir. PRİCK TEST de denir. Şüpheli alerjen madde deriye sürülerek reaksiyon yapıp yapmadığına bakılır. O bölgede kızarıklık, kaşıntı şişlik olması pozitif yani alerjisi var anlamına gelir. Hasta için konforsuz bir testtir. Bu yöntem ile birçok maddeyi test etmek mümkündür. Çocuklara ve bebeklere uygulanabilir. Kan testi Kan numunesi içinde alerjen maddelere karşı reaksiyon olup olmadığına bakılır. Hasta için daha konforlu bir testtir. Kanda alerjiye yatkınlığı gösteren IgE sayısı, Eosinofil sayısı ve Spesifik IgE varlığı araştırılır. Bu yolla özellikle solunum alerjileri ve gıda alerjileri kolayca tespit edilebilir. Alerji tedavisi Alerjilerin tedavisinde kullanılan bir çok ilaç vardır. Ciddi ve tüm vücudu ilgilendiren alerjiler acil durumlardır ( anafilaksi ). Bu durumda hastaneye başvurmak gerekir. Anafilaksi gibi ağır alerjik durumlarda adrenalin, kortizon gibi ilaçların verilmesi gerekir . Alerjilerin tedavisinde ilk ve en önemli adım alerjen maddeden kaçmak ve onu hayatınızdan çıkarmaktır. Bu özellikle ev tozu, küf, ilaç ve gıda alerjileri gibi durumlarda kalıcı tedavi sağlar. Ancak bazı durumlarda alerjenden kaçınmak mümkün olmaz. Özellikle bahar aylarında polen alerjilerinden kaçmak çok zordur. Bu durumda bahar mevsiminde alerji ilaçları kullanmak gerekir. Alerjinin ağırlığı, yaşınız, şikayetlerinize bakarak doktorunuz size alerji tedavisi verir. Astım, egzema, saman nezlesi, konjoktivit gibi alerjiler özel tedavi gerektirir. Alerji tedavisinde en sık kullanılan ilaçlar anti histaminik ilaçlar, dekonjestan ve kortizonlu ilaçlardır. Bu ilaçların krem, tablet, göz damlası, burun damlası, şurup formları vardır ancak mutlaka doktor kontrolünde kullanılmaları gerekir. Alerji aşıları: Özellikle ortamdan kaldırılamayan, kaçınılamayan alerjik durumlarda maddeyi artan dozlarda vererek vücudun alerjik reaksiyonunu önlemeye yarayan aşlılardır ( İmmünoterapidir ). Doktor kontrolünde yapılması gereken pahalı bir tedavidir ancak her hastada sonuç vermez. Alerji aşıları özellikle böcek sokmalarına karşı ve saman nezlesine karşı iyi cevap verir. Uzun süre aşı olmak gerekebilir, genellikle birkaç yılı bulur. Alerji ilaçlar ile kontrol altına alınabilir. Bazı çocukluk alerjileri yaş ile beraber azalsa da alerji hayat boyu devam eden bir problemdir. Referanslar: 1. Wallace DV, Dykewicz MS, Bernstein DI, Blessing-Moore J, Cox L, Khan DA, et al. The diagnosis and management of rhinitis: an updated practice parameter. J Allergy Clin Immunol. 2008 Aug:122(2). [PubMed] 2. Kurowski K, Boxer RW. Food allergies: detection and management. American Family Physician. 2008 June:77(12). 3. Bielory L, Friedlaender MH. Allergic conjunctivitis. Immunol Allergy Clin North Am. 2008 Feb;28(1):43-58, vi. [PubMed] 4. Sicherer S, Sampson HA. Journal of Allergy and Clinical Immunology 2010 Feb 125 (2 suppl2) S116-25