Uzm. Dr. Mustafa Çalık - Mora Terapi ve Alerjiler

advertisement
MORA TERAPİ VE ALERJİ
Alerjik hastalıklar, günümüzde gittikçe artış gösteren sağlık
sorunlarının başında gelmektedir. Bu durumun en önemli nedenleri,
endüstrileşme ile birlikte değişmeye başlayan çevresel etmenler ve beslenme
alışkanlıklarındaki farklılaşmadır. Polenler, evlerdeki toz akarları, küf
mantarları, hamam böcekleri, kedi-köpek alerjenleri, çeşitli gıdalar (süt,
yumurta, buğday, soya, ceviz, fındık, balık ve deniz kabukluları vs.),
yoğun ilaç kullanım alışkanlıkları, fast food tarzı beslenme ile paketli
gıda ürünlerindeki katkı maddeleri, başta solunum ve cilt olmak üzere, pek
çok sisteme ait alerjik reaksiyonları arttırmıştır.
Alerjenler, normalde insanların geneli için zararsız partiküllerdir.
Ancak atopik, yani ''alerji gelişimine yatkın'' bünyeli insanlarda alerjik
hastalıklara yol açarlar. Alerji, astım ve alerjik rinitli hastalarda
sadece solunum şikayetlerine (hışıltılı solunum, nefes darlığı, hapşırma,
burun akıntısı gibi) yol açmaz, aynı zamanda sürekli bir yorgunluk ve
halsizlik nedenidir. Özellikle verilen birçok antialerjik ilaç, hastaların
günlerinin halsizlik ve bazen sersemlik içinde geçmesine yol açar.
MORA TERAPİ, yaklaşık 30-35 yıldır, başta Almanya olmak üzere, birçok
Avrupa ülkesinde özellikle alerji tedavisinde ve daha birçok alanda
başarıyla uygulanan bir tamamlayıcı tıp yöntemidir. Mora Terapi’de
deneyimin en fazla olduğu ama aynı zamanda en fazla klinik deneyim
gerektiren alan alerjidir.
Göğüs hastalıkları polikliniğimize başvuran hastaların önemli bir
kısmını alerjik nedenlerle gelenler (astım ve alerjik rinit)
oluşturmaktadır. Bu hastalardan konvansiyonel antiastmatik ve antialerjik
tedaviye (inhale steroid, beta agonistler, lökotrien antagonistleri ve
antihistaminikler) ek olarak, Mora Terapi ile alerji tedavi seanslarına
girmeyi kabul ve talep eden hastaların sonuçları oldukça yüz güldürücü
görünmektedir. Hasta memnuniyeti (ilaçları tamamen bırakma, ilaca
olan gereksinimin hafif, orta veya belirgin azalması), Mora-biyorezonans
ile alerji tedavisi üzerine özellikle Almanya’da ve ayrıca diğer Avrupa
ülkelerinde yapılmış çalışmaların sonuçları ile paralellik
göstermektedir(başarı veya memnuniyet %80 civarında).
Mora Terapi’nin alerji tedavisinde kullanımı ile ilgili kendi
deneyimlerimizden bahsetmemiz gerekirse... Küf mantarı, ev tozu akarı, kedi
alerjisi ve gıda alerjisi (buğday, süt, yumurta gibi) olduğu bilinen hasta
gruplarında şikayetlerin geçmesi veya semptom kontrolüne bağlı hasta
memnuniyeti oldukça belirgindi. Bu gruptaki hastaların önemli bir kısmı
kullandıkları astım ilaçlarını (özellikle kombinasyon ilaçları) ya tamamen
bıraktılar ya da onlara olan gereksinimleri belirgin oranda azaldı (astım
hastalarının Mora Terapi’den sonra da göğüs hastalıkları uzmanı tarafından
takibi önerilir). Ancak polen alerjisi (en önemlileri çayır-çimen,
tahıllar, kızılağaç, huş ağacı, karağaç, söğüt ağacı polenleri, yabani
bitki olarak pelin ve sinirotu) olduğu bilinen hastalarda tedavide
kullanmak üzere alerjen temini tam anlamıyla ideal olamadığı için tedavi
başarısı memnuniyet verici olmakla birlikte hastaların çoğunluğunda
şikayetler tamamen geçmedi.
Astım ve alerjide aldığımız bu çok önemli ve yüz güldürücü sonuçlar
önümüzdeki süreçte yayınlanacaktır. Mora Terapi’nin başarısı, sanırım bu
alandaki tartışmalara ve tedavi protokollerine de yeni bir boyut
getirecektir. Bu başarılı sonuçlara ek olarak, tedavinin bilinen bir yan
etkisinin olmaması da gelecekte bu tedavinin oldukça yaygınlaşacağına dair
önemli bir göstergedir.
Uzman Doktor Mustafa Çalık
Göğüs Hastalıkları Uzmanı, Moraterapist
Özel Urfa Medigap Hastanesi
Download