hüseyin seymen sorgunaihl

advertisement
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
11.
11. SINIF
SINIF ÖĞRENME
ÖĞRENME ALANLARI
ALANLARI
1
İNANÇ
2
3
İBADET
HZ.
MUHAMMET
4
5
VAHİY VE
AKIL
AHLAK VE
DEĞERLER
6
7
DİN VE
LAİKLİK
DİN, KÜLTÜR
VE MEDENİYET
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1.DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
A) KURULUŞU
B) DİN GÖREVLİLERİ
2. DİNİ YAYINLAR
A) TÜRKÇE TEFSİR VE MEÂL ÇALIŞMALARI
B) TÜRKÇE HADİS KİTABI ÇALIŞMASI
3. HUTBELERİN TÜRKÇE OKUNMASI
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Din, insanlık tarihinin bütün dönemlerinde var olan ve
bireyleri kutsal duygu ve ortak bilinç etrafında birleştiren
bir kurumdur.
Dinin doğru anlatılması ve anlaşılması için din hizmetlerinin
sağlıklı bir şekilde yürütülmesi gerekir. Bu nedenle din
hizmetlerini organize eden çeşitli kuruluşlar tarih boyunca
var olmuştur.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Osmanlı Devleti'nde din işleri, Şeyhülislamlık makamı
tarafından yürütülmekteydi. Bu kurumun yargı, eğitim,
öğretim ve vakıflar gibi birçok alanda geniş yetki ve
görevleri bulunuyordu. Tanzimat'ın ilanından sonra
yapılan çeşitli yenileşme hareketleri ile kurumun yetki
alanı; fetva işleri, medreselerdeki öğretim ve şer’iye
mahkemeleriyle sınırlandırılmıştır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Şeyhülislamlık, 1920 yılında Ankara'da kurulan Birinci
Meclis Hükümeti'nde “Şer’iye ve Evkaf Vekaleti” adıyla yer
almıştır. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte birçok alanda
olduğu gibi dini kurumlarda da yeni düzenlemelere gidildi.
Bu yeniliklerin en önemlisi laikliğe geçiş olmuştur.
Laikliğin bir gereği olarak 3 Mart 1924 tarihinde Halifelik
ile birlikte Şer’iye ve Evkaf
Vekaleti
HÜSEYİN
SEYMEN de kaldırıldı.
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Böylece halka din hizmetlerini sunan birim kalmamış oldu.
Ancak Atatürk, devletin; dini inancını yaşaması hususunda
halka yardımcı olması, dinin günlük politikanın dışında
tutularak istismar edilmesinin önlenmesi gerektiğine
inanıyordu. Dini siyasete alet etmenin toplumda
gruplaşmaları körükleyeceğini düşünüyordu.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
ATATÜRK
DİYOR Kİ
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Nitekim o, şöyle diyerek dinin baskı aracı ve
kötü amaçlar için kullanılmaması gerektiğini vurgulamıştır.
“Din ve mezhep herkesin vicdanına kalmış bir iştir.
Hiçbir kimse, bir diğerini ne bir din ne de bir mezhebi
kabul etmeye zorlayabilir. Din ve mezhep hiçbir zaman
politika aleti olarak kullanılamaz.”
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Atatürk, din hizmetlerinin sağlıklı yürütülmesi konusunda
çok hassas davranmıştır. Bu sebeple Başbakanlığa bağlı
Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş, din işleriyle ilgili bütün
yetki ve görevler de bu kuruma devredilmiştir. Diyanet
İşleri Başkanlığına da Milli Mücadeleye büyük katkıları
olan zamanın Ankara Müftüsü Börekçizade Mehmet Rıfat
Efendi getirilmiştir.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Başbakanlığa bağlı bir kurum olarak günümüzde de
varlığını devam ettiren Diyanet İşleri Başkanlığı; yurt
içinde il ve ilçe müftülükleri, yurt dışında ise vatandaş ve
soydaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı ülkelerde din
hizmetleri müşavirlik ve ataşelikleri şeklinde
teşkilatlanmıştır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1. A) DİYANET İŞLERİ
BAŞKANLIĞININ KURULUŞU
Diyanet İşleri Başkanlığı kuruluşundan günümüze kadar
her türlü siyasi görüşün dışında kalarak mezhepler üstü
bir anlayışla toplumun her kesimine eşit olarak din hizmeti
vermeye çalışmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı, din
hizmetlerini, toplumda, bilgisi, güzel ahlakı, dürüstlüğü,
güvenilirliği ile halkın saygınlığını kazanmış değişik
unvanlardaki görevlileriHÜSEYİN
aracılığıyla
SEYMEN yürütmektedir.
SORGUNAİHL
DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ TEŞKİLAT VE
GÖREVLERİ
İMAM, MÜEZZİN VE
KAYYIMLAR
DİYANET
İŞLERİ BAŞKANI
MÜFTÜLER
VAİZLER
GÖREVLERİ:
Belirli
yer içinde
veçağrı
zamanlarda
Namaza
olan
Cami
toplumu
Başbakanın
teklifi
ve
GÖREVLERİ:
dini
konular
üzerinde
ezanı
usulüneaydınlatırlar.
göre
din
konusunda
GÖREVLERİ:
Cumhurbaşkanının
konuşur,
nasihat ederler.

Cami
hizmetlerini

İsteyen
vatandaşlara
okurlar.
onayı
ile
atanmaktadır.
Genellikle
cuma
namazı,
Görevli
oldukları
il ve
yürütürler.

Namazların
farzlarından
Kuran
öğretirler.
bayram
namazları
öncesi
ilçelerde
dini
hizmetlerin

Vakit,
cuma
ve
teravih
GÖREVLERİ:

önce
kamet
getirirler.
Camilerin
iç
ve
ve kandil gecelerinde dış
sağlıklı
yürütülmesinden
namazlarını
kıldırırlar.

halka
vaaz
ederek
onları
Ramazanlarda
temizliğini
yaparak
Teşkilatın
tüm

Cuma
namazı
ve
diğer
din
görevlilerinin
dini
ve ahlaki
konularda
mukabele
okurlar.
ibadete
hazır
hale
çalışmalarını
kanunlar
öncesinde
ve
bayram
verimli
çalışmasından
bilgilendirirler.

Dini günsonrasında
ve gecelerde
getirirler.
çerçevesinde
düzenler,
namazları
Ayrıca cezaevlerinde
ve
sorumludurlar.

Kendilerine
görev
uygulanmak
üzere
hutbe
okurlar.
yürütür
ve denetler.
tutukevlerinde
mahkum
verilmesi
haline
özel
programlar
ve tutukluları
da dincenaze
HÜSEYİN SEYMENkonusunda
işlerini debilgilendirirler.
yürütürler.
hazırlarlar.
SORGUNAİHL
1.DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
A) KURULUŞU
B) DİN GÖREVLİLERİ
2. DİNİ YAYINLAR
A) TÜRKÇE TEFSİR VE MEÂL ÇALIŞMALARI
B) TÜRKÇE HADİS KİTABI ÇALIŞMASI
3. HUTBELERİN TÜRKÇE OKUNMASI
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2. DİNİ YAYINLAR
Dini yayınların toplumu din konusunda aydınlatmada
önemli bir yeri vardır. Halkı din konusunda aydınlatmak,
İslam dininin esaslarını kaynaklarından doğru olarak
öğretmek, vatandaşlarımızı hurafe ve yanlış inançlardan
koruyarak bunların yerine gerçek bilgileri vermek amacıyla
Diyanet İşleri Başkanlığı kuruluşunun ilk yıllarından
itibaren dini yayın faaliyetlerinde
bulunmaktadır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Atatürk, Türk halkının dinini ana kaynaklarından ve doğru
bir şekilde öğrenmesini istiyordu.
Bundan dolayı İslam'ın temel kaynağı olan
Kuranı Kerim'in Türkçeye çevrilmesi ve tefsirinin
yapılmasını gerekli görüyordu.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
ATATÜRK
DİYOR Kİ
Bu düşüncesini şu şekilde dile getirmekteydi;
“Türk, Kuran'ın arkasından koşuyor; fakat
onun ne dediğini anlamıyor, içinde neler var,
bilmiyor ve bilmeden tapınıyor.
Benim maksadım arkasından koştuğu
HÜSEYİN SEYMEN
kitapta neler olduğunu
Türk, anlasın.”
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Atatürk, Kuran’ın Türkçeye çevrilmesi düşüncesini ilk kez
devletin eğitim politikasını belirleyecek bilimsel bir heyet
onuruna verdiği çay toplantısında dile getirmiştir.
Onun bu isteği, 21 Şubat 1925 tarihinde TBMM’de Diyanet
İşleri Başkanlığının bütçesi görüşülmüş ve verilen bir
önerge ile;
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
 Kuran’ın çeviri ve tefsirinin uzmanlardan oluşan bir heyet
tarafından yapılması,
 Gerekli görülen İslami eserlerin telif ve tercüme edilmesi,
 İslamiyet aleyhine yapılan yabancı yayınlara karşılık
verilmek üzere dini yayınların yapılması istenmiştir.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Bu istekler, Meclis üyeleri tarafından uygun görülmüş ve
Kuranın dilimize tercüme edilmesi ve Türkçe tefsirinin
yapılmasına karar verilmiştir.
Diyanet İşleri Başkanlığı da tercüme görevini İstiklal Marşı
şairi Mehmet Akif Ersoy’a, tefsirin yapılması görevini de
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’a verdi.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Bir müddet tercüme işiyle ilgilenen Mehmet Akif, daha sonra
bu işten vazgeçtiğini ilgililere bildirmiş bunun üzerine
Diyanet İşleri yetkilileri, bu görevi de Hamdi Yazır’a vermiştir.
Hamdi Yazır, 1926 yılından 1938'e kadar hem dini ilimlerden
hem de fen ve matematik bilimlerinden faydalanarak “HAK
DİNİ KURAN DİLİ” adındaki tefsiri hazırladı.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Mealiyle birlikte 1935-1939 yılları arasında 9 cilt olarak
yayınlanan bu eser, Türkçe yapılmış tefsirlerin en
önemlilerinden biri kabul edilmektedir.
Hamdi Yazır, esere yazdığı önsözde klasik tefsir kaynakları
ışığında Kuran'ı doğru biçimde tanıtmayı hedeflediğini ifade
etmiştir.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2.1. TÜRKÇE TEFSİR VE MEAL
ÇALIŞMALARI
Tefsir bölümünde ayetlerin iniş sebeplerini belirterek önemli
gördüğü kelime ve kavramların açıklamalarını verir. Ayetlerin
içerdiği hükümleri; tarihsel verilerden de yararlanarak ilmi ve
felsefi olarak genişçe açıklar. Batılı yazarların yanlış
yorumladıkları konularla ilgili açıklamalar yaparak
okuyucuya doğru bilgiler vermeye çalışır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
CUMHURİYET DÖNEMİNDE BİRÇOK KURAN ÇEVRİSİ YAPILMIŞ VE TEFSİR
YAZILMIŞTIR. BUNLARDAN BİRKAÇINI AŞAĞIDAKİ GİBİ SIRALAYABİLİRİZ:
HULASATÜ'L-BEYAN Fİ
TEFSİRİL-KURAN,
TÜRKÇE KURANI
Konyalı
Mehmet Vehbi
KERİM TERCÜMESİ,
Efendi tarafından
1927
yılında İsmail
yazılmış,
1923-1927
yılları
Hakkı İzmirli
tarafından
arasında
15 cilt
halinde
2 cilt olarak
yazılmış
yayınlanmıştır.
olup 1932 yılında Latin
1968-1969
yıllarında da
harfleriyle yeniden
Latin harflerine
yayınlanmıştır.
çevrilerek yeni baskısı
yapılmıştır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2. 2. TÜRKÇE HADİS KİTABI
ÇALIŞMASI
Kuran'dan sonra İslam dininin en önemli kaynağı
hadislerdir. Atatürk, Türk toplumunun İslam'ı daha iyi
anlayabilmesi için sağlam bir hadis kaynağına ihtiyacı
olduğunu görmüştü. Bu nedenle hadislerin Türkçeye
tercüme edilmesi görevi Ahmet Naim Efendi'ye verilmişti.
Ahmet Naim Efendi, Buhari'nin "el-Camiu's-Sahih" adlı
kitabının ilk üç cildini Türkçeye
tercüme etti.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
2. 2. TÜRKÇE HADİS KİTABI
ÇALIŞMASI
Eserin ilk üç cildini tercüme eden Ahmet Naim Bey,
hadislerin Arapçasını yazdıktan sonra Türkçeye tercüme
etmekle yetinmiştir. Eserin dördüncü cildinden on ikinci
cildine kadar olan kısmını tercüme eden Kamil Miras ise
gerekli gördüğü açıklamalar eklemiştir. Diyanet İşleri
Başkanlığınca on iki cilt halinde "Sahih-i Buhari Muhtasarı
Tecrit-i Sarih Tercümesi" adıyla yayınlanan bu eser; iman,
HÜSEYİN SEYMEN
ibadet, ahlak, siyer vb. konularda
eşsiz bir ilim hazinesidir.
SORGUNAİHL
2. 2. TÜRKÇE HADİS KİTABI
ÇALIŞMASI
Eser, Cumhuriyet toplumunun İslam'ı öğrenmesinde
önemli bir paya sahiptir. Günümüzde de birçok cami ve
müftülüklerin kitaplıklarında bulunmakta olup imam, vaiz
ve müftü gibi din görevlilerinin temel başvuru
kaynaklarından biri durumundadır.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
1.DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
A) KURULUŞU
B) DİN GÖREVLİLERİ
2. DİNİ YAYINLAR
A) TÜRKÇE TEFSİR VE MEÂL ÇALIŞMALARI
B) TÜRKÇE HADİS KİTABI ÇALIŞMASI
3. HUTBELERİN TÜRKÇE OKUNMASI
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
3. HUTBELERİN TÜRKÇE
OKUNMASI
İslam'da hutbenin büyük bir yeri vardır.
Hutbe, halka hitap etmek, söz söylemek demektir.
Terim olarak hutbe, cuma namazı ve bayram
namazlarında minbere veya yüksekçe bir yere çıkıp Allah'ı
anıp Peygamber'e salavat getirerek toplumun çeşitli
konularda bilgilendirilmesidir.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
3. HUTBELERİN TÜRKÇE
OKUNMASI
Hutbe, dua ve öğüt olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.
Osmanlı'da olduğu gibi Cumhuriyetin ilk yıllarında da hutbenin
hem dua kısmı hem de öğüt kısmı Arapça olarak okunmaktaydı.
Dinin insanlar
tarafından anlaşılması ve uygulanması amacıyla gönderildiği
gerçeğinden hareketle halkın büyük çoğunluğunun anlamadığı
bir dilde hutbe sunulması eleştiri konusu yapılmakta ve
HÜSEYİN
SEYMEN
hutbelerin Türkçe okunması
isteği
dile getirilmekteydi.
SORGUNAİHL
ATATÜRK
DİYOR Kİ
Atatürk de yaptığı konuşmalarda hutbelerin
Türkçe okunmasının gerekliliği üzerinde durmaktaydı.
Bu konudaki düşüncelerini şöyle dile getirmiştir;
“Camilerin mukaddes minberleri, halkın ruhi, ahlaki gıdalarına
en yüksek, en verimli kaynaklardır. Minberden halkın
anlayacağı dilde ruh ve beyne hitap olunmakla Müslümanların
vücudu canlanır, beyni temizlenir,
İmanı kuvvetlenir,
kalbi
cesaret bulur.”
HÜSEYİN
SEYMEN
SORGUNAİHL
3. HUTBELERİN TÜRKÇE
OKUNMASI
Atatürk'ün kendisi de 7 Şubat 1923 tarihinde Balıkesir'in
Zağanos Paşa Camii'nde Türkçe bir hutbe okuyarak bu
konuda da önderlik etmiştir.
21 Şubat 1925'te TBMM'de Diyanet İşleri Başkanlığının
bütçesinin görüşülmesi esnasında hutbelerin Türkçe
okunması gündeme gelir.
HÜSEYİN SEYMEN
SORGUNAİHL
3. HUTBELERİN TÜRKÇE
OKUNMASI
Meclis'te yapılan görüşmelerin sonucunda Diyanet İşleri
Başkanlığı tarafından Türkçe hutbe kitabı hazırlatılması
kararı alınır. 1926 yılı sonunda uzmanlarca hazırlanan Türkçe
hutbe örnekleri Diyanet İşleri Başkanlığına sunuldu.
Zamanın Diyanet İşleri Başkanı M. Rıfat Börekçi bu hutbe
örneklerini uygun bularak bir emirle imamlara gönderdi.
Emirde hutbelerin dua kısmımın Arapça, öğüt kısmının ise
HÜSEYİN SEYMEN
sadece Türkçe olarak okunması
istemiştir.
SORGUNAİHL
Download