0. Senatosu B : 29 iBu bakımdan, verem yataklarının Verem Sava­ şı Genel Müdürlüğüne bağlı olmasında sonsuz faydalar vardır. Şimdi, kanser savaş konusuna geliyorum. ölüm sebepleri arasında, kalp ve damar has­ talıklarından sonra ikinci sırayı alan kanser, bütün dünyada sosyal bir âfet halinde artmak­ tadır. Dünyada yaşıyan her 4 kişiden biri, ömrü süresince kansere yakalanabileceği gibi, her 100 bin kişiden 300 kişinin kanserden öldüğü ve her yıl dünyada 12 milyon insanın kanser­ den öldüğü anlaşılmaktadır. Dünya Sağlık Teş­ kilatı yayınlarında, Türkiye'de, her yıl 150 bin kişinin bu hastalıktan öldüğü kaydedilmektedir. Memleketimizde, artık plânlı ve metotlu bir kanser savaşma başlamanın zamanı gelmiştir. Kanser tedavisinde yegâne avantaj erken teşhis olduğuna göre, kütle vi taramalar ve araştırma­ lara gidilmeye başlamalıyız. Bugün, kanser tedavisinde büyük değişiklikler vardır. Bu ye­ nilikleri günü gününe takibedecek bir güce mâlik olmalıyız. Bu savaşta ilk yapılacak iş, adam yetiştirmektir. Kurulacak merkezlerde işin tedavisi, cerrahi tedavi, ilâç tedavisi tek elden idare edilmeli. Patoloji ve hematoloji İLboratuvarları da, bu merkezin emrinde olmalı­ dır. Bakanlık teşkilâtında, Kanser Savaş Mü­ dürlüğünün kurulması memnuniyeti mucip ol­ muştur. Tıp fakültelerinde de, kanser kürsüle­ rinin kurulmasını temenni ediyorum. Ankara, istanbul ve izmirde inşaatı düşünülen 500 ya­ taklı Onkoloji hastaneleri üzerinde ısrarla du­ rulmasını da rica ediyorum. Muhterem arkadaşlarım. Son zamanlarda sanayide çok kullanılan ve çok zehirli olan benzen maddesi, Türkiye için için bir tehlike olmaya başlamıştır. Benzen, kok kömürlerinden ve petrolünden istihsal edi­ len bir maddedir. Plâstik ve kauçuk sanayiinde, ayakkabı imalâtında, suni deri, boya, vernik ve muşamba sanayiinde renkli basma sanayii, suni gübre, kâğıt sanayii, konserve kutularının kütulanmasında, fotoğraf işlerinde, kuru temiz­ leme, oto boyaları, mobilyacılık ve radyo tami­ ratında çok kullanılan bir maddedir. Benzen, sclunum yolundan apsorve edilir, süratle kana karışır, akut ve kronik zehirlenmelere, kan bo­ 5 . ^ . 1972 O : İ zukluklarına sebebolur. Aplastik anemi ve miolaplastik anemi ve lösemi yapar. Bu konuda, Bakanlığın nazarı dikkâtini çekerim, benzen maddesi yasak edilmeli, onun yerine, aynı işi gören başka maddeler kullanılmalıdır. Türkiye'de özel kanunu ile kurulmuş Tabip­ ler Odası örgütü var. Bugünkü durumu ile Tabipler Odası, âdeta fonksiyonu olmıyan bir teşekküldür. Dünyanın bütün ülkelerinde bu teşekküllere büyük önem verilir. Bizde de bu teşekküle gereken değerin verilmesini ve Tabip Odalarının maddi ve mânevi bakımdan destek­ lenmesini Sayın Bakanımızdan rica ediyorum. Burası, Bakanlığın müşavere organı olabilir. Takibedilecek sağlık politikasında, Etibba Odaları oy sahibi olmalı, sağlık personeli tâ­ yinlerinde dahi buradan fikir alınmalıdır. Her zaman bu kürsüden söylediğim gibi, Etibba Odaları «American Medical Association» gibi, bir teşekkül haline konulmalıdır. Muhterem arkadaşlarım, şimdi de mukavele­ li istihdam meselesine geliyorum. Türikye'de, yıllardan beri devam edegelen doktor miktarının azlığı üzerinde önemle dur­ mak gerekir. Yeni tıp fakülteleri açılmasına rağmen, bugünkü nüfus artışı karşısında bu boş­ luğu doldurmaya imkân yoktur. Yapılan he­ saplara göre, ancak 12 tıp fakültesi doktor boş­ luğunu doldurabilecektir. Fikrimce, mevcut 'boşluğu doldurmak için, Bakanlığımız muka­ veleli istihdam yoluna gitmelidir. Sağlık dâva­ sında başarılı hizmetler ifa etmiş ve tam ve­ rimli çağında emekliye ayrılmış çok değerli meslekdaşlarımız var. Bunların, emekli maaşlarına dokunmadan, kendilerine muayyen bir ücret ve­ rerek, mevcut doktor açığının belki de yarısını kapatmak kabildir, bu konuyu etüt etmelerini kendilerinden rica ediyorum. Başka bir konu da, korunmaya muhtaç ço­ cuklar konusudur. Türkiye'de yıllardır çare bulunamıyan korunmaya muhtaç çocuklar me'selesi bir dert olarak devam etmektedir. Sayıları 200 bin olarak tahmin edilen anasız, babasız, kimsesiz olarak köprü altlarında, medrese köse­ lerinde yatan, esrar içen, zar atan, birçok suç­ ların faili olan bu çocuklara gereği şekilde bir bakım ve eğitim sağlanması, memleketimizin geleceği bakımından önemlidir. Bunlardan cüzi bir kısmına belediyeler, özel idareler, Millî Eği499