İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Herkes İçin Transfüzyon Tıbbı Sempozyum Dizisi No: 44 • Mayıs 2005; s. 143-150 Transfüzyon Tekniği Uzm. Dr. Tuğhan Utku Kan transfüzyon tedavisi, günlük tıp pratiğinde birçok açıdan temelleri tam oturtulmadan ve sahip oldukları riskler gerektiği kadar gözetilmeden uygulanan bir tedavi seçeneği durumundadır. Bu durumun oluşmasında en önemli etkenlerden biri tıp eğitimi sürecinde, kan transfüzyon konusunun hak ettiği yeri bulamamasıdır. Tıp eğitiminde kan transfüzyon konusunun örgün ve kapsamlı olarak uygulanamaması nedeniyle, salt ilgili bilim dallarında sınırlı ders konusu olarak geçiştirilmektedir. Uzmanlık eğitim programlarında da durum pek farklı değildir. Bu koşullarda, kan transfüzyon tedavisi gerekliliği ve uygulamaları da belirli standartlardan uzak ve ciddi farklılıklar göstermektedir. İlgili bilim dallarının konuyu sahiplenmesi ve her koşul için farklı kılavuzların oluşturulması, geliştirilmesi ve uygulanması temel görev olmalıdır. Transfüzyon tekniği, yukarıda sıralanan sorunların aslında bir özeti durumundadır. Transfüzyon tedavisi, transfüzyon kararının alınması ile başlayan ve tedavisi sonrasında komplikasyonlar ve yarar açısından izlemin de dahil olduğu bir süreçtir. Bu süreç tedaviyi tasarlayan hekim ve tedavinin yapılmasını sağlayan yardımcı sağlık çalışanlarının sorumluluğunda gerçekleşir. Bu sürecin tümünü ifade eden transfüzyon tekniği kavramını belli başlıklar altında toplamak olasıdır; 1. Kan transfüzyon tedavisine karar verilmesi 2. Tedavi niteliğinin saptanması ve niceliğinin belirlenmesi sı 3. Hasta ya da hasta yakınlarının bilgilendirilmesi ve onaylarının alınma- 4. Verilecek kan ürünlerinin reçete edilmesi ve hasta ile uyumunun saptanması 5. Verilecek kan ürünlerinin kliniğe uygun koşullarda ulaşması ve saklan- 143 • Tuğhan Utku masını sağlamak 6. Kan ürünlerinin sağlıklı olduğunun saptanması 7. Kan ürünlerinin uygun şekillerde verilmesini sağlamak a. İnfüzyon hızı b. Filtrasyon c. Isıtma 8. Kan transfüzyon tedavisinin etkinliğinin ve komplikasyonlarının izlenmesi 9. Her aşamayı ilgilendiren kayıtların tutulması 1. Kan ve Kan Ürünleri Transfüzyon Tedavisine Karar Verilmesi Kan ve kan ürünlerinin verilmesi, organ transplantasyonu kadar ciddi davranılmasını gerektirecek bir tedavi yöntemidir. Bu amaçla, mutlak gerektiği durumlar dışında kullanılmasının kısıtlanması gerekir. Yapılmış olan bilimsel araştırmalarda, kimi sayısal değerler verilmiş olmasına karşın, mutlak transfüzyon eşik değerlerinin saptanması nesnel olmak konusunda tatmin edici değildir. Bu nedenle, her klinik kendi hizmet verdikleri hasta gruplarına ve son bilimsel gelişmelere uygun olmak üzere kılavuzlar hazırlamalıdır. Bu kılavuzlarda hangi hasta grubuna ne kadar kan transfüzyon tedavisi uygulanması gerektiği belirtmelidir. Bu sayede, daha yüksek oranda nesnel bir tedavi uygulaması sağlanabilir. Amaç, mümkün olduğunca kan transfüzyonunun kısıtlanması olmalıdır. Kan transfüzyonu, hasta tedavisinin salt bir bileşenidir. Kan kaybı nedeniyle transfüzyon kararı alınacak bir hastada ilk görev kan kaybının azaltılması olmalıdır. Akut kan kaybı olan bir hastada kan transfüzyon gereksinimi değerlendirilirken eş zamanlı olarak etkin resüsitasyon girişimleri de (İV sıvı replasmanı, O2 tedavisi vb) uygulanmalıdır. Hastaların laboratuvar değerleri (Hb) önemli olsa da, transfüzyona başlarken değerlendirilecek tek ölçüt değildir. Transfüzyon kararı, klinik bulgu ve belirtiler ve düzeltilmesi gereken önemli morbidite ve mortalite sorunları göz önünde bulundurularak verilmelidir. Tek bir Hb değerine bakılarak transfüzyon kararı alınmaz. Transfüzyona başlamak için kullanılabilecek bir “ kritik Hb” değeri yoktur. Bu değer ile ilgili bilimsel bir kesinlik halen yoktur. Güçlü eğilimler ve öneriler vardır. Konu ile ilgili bilimsel değeri yüksek kontrollü çalışmalar yapılması etik açıdan sorunlu olduğundan veriler kısıtlıdır. Kural olarak Hb>10g/dL olan hastalarda transfüzyon gereksinimi yoktur kabul edilir. Ancak bu değerin üzerinde olup da transfüzyon uygulanabilecek 144 Transfüzyon Tekniği • özel hasta grupları vardır; a. Koroner arter hastalığı b. Konjestif kalp yetersizliği c. KOAH hastaları d. Periferik arter hastaları e. İnme f. Beta bloker kullanımı g. Kan kaybı beklentisi olan hastalar h. Yaşlılık Hb değeri 8-10 g/dL olan hastalarda transfüzyon kararı klinik ve fizyolojik değerlere bakılarak verilir. Transfüzyon gereksinimi olasıdır. a. KAH> 120/dak b. SAB < 90mmHg c. SvO2 < 70 d. SpO2 < 95 e. Mental konfüzyon f. Laktatemi (laktat > 2 mEq/L) g. Metabolik asidoz ( BE < -5) Hb < 7 g/dL olan hastalar yüksek olasılıklı transfüzyon adayıdırlar. Semptom veren hastalara transfüzyon uygulanır. Masif kan kaybı olan hastalara transfüzyon uygulanır. Masif kan kaybı; a. 24 saat içinde, toplam kan hacminin kaybı i. kan hacmi %7 VA(vücut ağırlığı) (5L) ---erişkin ii. kan hacmi %8-9 VA ------çocuk b. 3 saat içinde kan hacminin %50’sinin kaybı c. Kan kaybı >150mL / dak 2. Tedavi Niteliğinin Saptanması ve Niceliğinin Belirlenmesi Kan ve kan ürünleri transfüzyon gereksinimi belirlendikten sonra, hastaya verilmesi tasarlanan kan ürünün niteliği saptanmalı (tam kan, eritrosit süspansiyonu, taze kan, TDP, traombosit süspansiyonu vb) ve verilmesi tasarlanan nicel değer (ünite bazında) belirlenmelidir. Burada esas olan hastaya kan ürünü bileşen tedavisi uygulanması ve hedeflenen klinik ve fizyolojik değerleri karşılayacak miktarda uygulanmasıdır. 3. Hasta ya da Hasta Yakınlarının Bilgilendirilmesi ve Onaylarının Alınması Kan transfüzyon tedavisinin potansiyel sahip olduğu sorunlar ve riskler 145 • Tuğhan Utku nedeniyle tedavi ancak yararları risklerinden daha fazla olduğunda uygulanmalıdır. Hasta ya da hasta yakınları tasarlanan tedavi ile ilgili olarak bilgilendirilmeli, transfüzyon tedavisinin gerekçeleri net olarak anlatılmalıdır. Kan transüzyon tedavisinin erken ve geç komplikasyonları ve bunlardan korunmak için ne şekilde önlemler alındığı hasta ya da hasta yakınlarına anlatılarak yazılı onamları alınmalıdır. 4. Verilecek Kan Ürünlerinin Reçete Edilmesi ve Hasta ile Uyumunun Saptanması Hastanın kan grubunun saptanması, tasarlanan tedavinin reçete edilmesinden önce yapılması şart olan ilk işlemdir. Kan grubu kartlarının kurallara uygun olarak düzenlenmeleri gerekmektedir. Testi yapan kişinin kimliği, yapılan birim, tarih, kayıt numarası ve imza denetlenmelidir. Kurallara uygun olmayarak düzenlenmiş bir kan grubu kartı yenilendikten sonra reçete edilmelidir. Kan transfüzyon tedavisi tasarlayan hekim, kan ürününü, miktarını, aciliyet durumunu, hasta bilgilerini, tanı ve tedavi indikasyonunu, özel işlem talebini (ışınlama, yıkama vb), istemde bulunduğu tetkikleri (çapraz karşılaştırma, seroloji vb), kendi kimlik bilgileri ile birlikte reçete etmelidir. Bu amaçla hazırlanmış kan ve kan ürünü istek formlarının kullanılması en ideal yöntemdir. Kan grup uyumunu değerlendirmek için çapraz karşılaştırma işlemi uygulanır. I. Eritrosit Komponentler Eritrosit transfüzyonlarında, verici ve alıcı arasında ABO ve RhD uygunluğu olmak zorundadır. Kan gruplarına uygun verilebilecek kan grupları O Rh(+) O Rh(+) O Rh(-) X X O Rh(-) A Rh(+) AB Rh(-) 146 X X X X X B Rh(-) AB Rh(+) A Rh(-) B Rh(+) B Rh(-) AB Rh (+) ABRh(-) X X A Rh(-) B Rh(+) A Rh(+) X X X X X X X X X X X X X X X X X X Transfüzyon Tekniği • aşağıda gösterilmiştir. Hastalara verilebilecek uygun plazma grupları aşağıda gösterilmiştir. O grubu O grubu A grubu B grubu AB grubu X A grubu X B grubu X AB grubu X X X X X X II. Plazma ve Plazma İçeren Komponentler III. RhD Uygunluğu 1. Tam kan transfüzyonu için ABO uygunluğu yanı sıra RhD uygunluğu aranır 2. Eritrosit transfüzyonu için ABO uygunluğu yanı sıra RhD uygunluğu aranır 3. Trombosit transfüzyonu için ABO uygunluğu aranır. Çocuk doğurma çağındaki RhD (-) olan bir kadın hastaya RhD (+) trombosit transfüzyonu yapılmaz. 4. TDP transfüzyonu için ABO uygunluğu aranır. Transfüzyona başlamadan önce kan uygunluk testi (çapraz karşılaştırma) formu kontrol edilmelidir. Formda aşağıdaki bilgiler sorgulanmalıdır. a. Kimlik bilgileri b. Kan grubu c. Seri numarası d. Test uygunluğu (ABO ve RhD) e. Testin nerede ve kim tarafından yapıldığı 5. Verilecek Kan Ürünlerinin Kliniğe Uygun Koşullarda Ulaşması ve Saklanmasını Sağlamak Verilecek kan ve kan ürünlerinin klinik koşullarında saklanması özel durumlar dışında sakıncalıdır. Özel titreşimli kan saklama buzdolapları varlığı haricinde, kan ve kan ürünleri kullanılacakları miktarlarda sağlanmalı, fazlası kan bankasında uygun koşullarda saklanmalıdır. Kan ve kan ürünlerinin temin edildikleri Kan Bankalarından kliniklere ulaşana kadar uygun koşullarda transport edilmesi son derece önemlidir. Transport sırasında uygun koşullarda saklanmaları ve fiziksel travmadan 147 • Tuğhan Utku Kan komponenti Saklama sıcaklığı Raf ömrü Tam kan 2-6°C 35 gün ≤ 4 saat (Üniteye saklama koşullarına uygun taşıma kabında getirilmelidir) Eritrosit süsp 2-6°C 42 gün ≤ 4 saat (Üniteye saklama koşullarına uygun taşıma kabında getirilmelidir) 20-24°C 5 gün 20 dak içinde (buzdolabına asla konmaz) -28°C ve altı 365 gün Buzdolabından çıkarıldıktan sonra 30 dak içinde Trombosit süsp TDP Verilme süresi korunmaları gerekmektedir. Kan sağlanmasının zorlukları nedeniyle çoğunlukla verilmesi tasarlanandan fazla kan ve kan ürünü reçete edildiği bir gerçektir. Bu özgün zorluklar Kan Bankası çalışanları ile işbirliği yapılarak aşılabilir. Aşağıda kan ve kan ürünlerinin saklanma koşulları ve verilme süreleri gösterilmiştir. 6. Kan Ürünlerinin Sağlıklı Olduğunun Saptanması Torbadan kaçak veya renk değişikliği kontaminasyonu gösterir. Bu tip bir kan transfüzyonu ölümcül reaksiyonlara neden olabilir. Anormal gözüken, hasar görmüş veya buzdolabı dışında uzun süre duran kan torbaları kullanılmamalıdır. Plazmada hemoliz varlığı sorgulanmalıdır. Rengin pembeleşmesi en önemli göstergedir. Dondurma ya da aşırı ısıtma işlemleri sonuca gelişebilir. Eritrositler ile plazma arasındaki hatta hemoliz varlığı incelenmelidir. Eritrositlerin rengine bakılır; mor ya da siyah renk kontaminasyonu gösterir. Plazmada büyük pıhtıların varlığı incelenmelidir. Pıhtı, alındığı sırada antikoagülan ile iyi karıştırılmamış kanlarda görülür. Bu durum kontaminasyonu da gösterebilir. Bakteri üremesi sitrat aşırı kullanımına ve pıhtıya neden olur. 7. Kan Ürünlerinin Uygun Şekillerde Verilmesini Sağlamak Kan transfüzyonuna başlamadan önce kullanılacak damar yolu hazır olmalıdır. Damar yolu başka bir amaçla kullanılmayan, akım sorunu yaratmayacak çapta bir katater ile sağlanmalıdır. Çoğunlukla periferik damarlar yeterli olmaktadır. Hızlı kan transfüzyonu yapılması tasarlanan hastalarda santral ven kateteri takılması bir çözüm olabilir. 148 Transfüzyon Tekniği • Kan transfüzyonu uygulanan damar yolundan başka bir ilaç tedavisi uygulanmamalıdır. Zorunlu ise kan transfüzyonu yalnızca serum fizyolojik ile birlikte kullanılabilir. İnfüzyonu hızlandırmak için eritrosit süspansiyonu ile serum fizyolojik kullanılabilir. Diğer hipotonik serumlar ile birlikte hemoliz gerçekleşebilir. Kalsiyum içeren sıvıların verilmesi, sitrat ile etkileşerek koagulasyona neden olabilir. Kan transfüzyonu, ilgili bileşenin gereksinim gösterdiği sürede verilmesi gerekir. Kan ve kan ürünlerinin ısıtılması genellikle gereksizdir. Önemli olan hastanın ısısının düzenlenmesidir. Aşağıdaki koşullarda kan ve kan ürünlerinin ısıtılması gerekebilir; a. Büyük hacimli hızlı transfüzyon i. Erişkin: > 50mL/kg/saat ii. Çocuk: > 15mL/kg/saat b. Yenidoğanda değişim transfüzyonu c. Klinik olarak belirgin soğuk aglütinin varlığı Kan ve kan ürünleri içerdikleri pıhtı veya partiküllerden alıcıyı korumak için filtre ile verilmelidir. Standart olarak setler 170-260 μm por çapındaki filtreler ile birlikte kullanılmalıdır. Bu filtreler ile pıhtılar ve fibrin bantlarından korunur. Bozulmuş trombosit ve lökosit parçalarının tutulması için 20-40 μm por çapındaki mikroagregat filtreler yararlıdır. Giderek yaygınlaşan tarzda lökosit filtresi kullanımı kabul görmektedir. 8. Kan Transfüzyon Tedavisinin Etkinliğinin ve Komplikasyonlarının İzlenmesi Kan transfüzyonu ile hedeflenen fizyolojik ve klinik değerler, tedavi sonrasında değerlendirilmeli ve kayıt altına alınmalıdır. Kan transfüzyonu sırasında ve sonrasında erken ve geç dönemde oluşabilecek komplikasyonlar yakın olarak değerlendirilmeli ve gerekirse müdahale edilmelidir. Transfüzyon reaksiyonları ayrı bir ana başlık olduğundan bu bölümde söz edilmeyecektir. 9. Her Aşamayı İlgilendiren Kayıtların Tutulması Kan transfüzyonu öncesinde, sırasında ve sonrasında kayıt tutulması öncelikli eylemlerdendir. Söz edilen kayıtların tutulması tıpsal ve hukuksal açıdan bir zorunluluktur. 1. Transfüzyon ile ilgili olarak hasta ya da hasta yakınlarının bilgilendiril- 149 • Tuğhan Utku mesi 2. Transfüzyon gerekçesi 3. Reçete eden hekimin imzası 4. Transfüzyon öncesi için; a. Hastanın kimliği b. Kan torbası(ları) c. Uygunluk testleri d. Uygunluk test formu (yapan kişinin kimliği görülmeli) 5. Transfüzyon sırasında; a. Verilen herbir kan veya kan ürününün cinsi ve hacmi b. Kan ve kan ürünleri torba numarası c. Verilen herbir kan veya kan ürününün kan grubu d. Transfüzyona başlama ve bitiş zamanı e. Kan ve kan ürününü uygulayan kişinin kimliği (imzası) f. Hastanın transfüzyon öncesi, sırasında ve sonrasındaki izlem notları i. Genel görüntü ii. Sıcaklık iii. Sistemik arter basıncı iv. Kalp atım hızı v. Solunum sayısı vi. Sıvı dengesi 6. Transfüzyon komplikasyonları KAYNAKLAR 1. Corwin HL Blood transfusion in the critically ill. Critical Care Clinics 2004:20(2) 2. Hebert PC, Fergusson D et al. Clinicla outcomes following institution of the Canadian universal leukoreduction program for redblood cell transfusions. JAMA 2003:289(15):1941-1949 3. Vengelen-Tyler V. Technical Manual, 14th ed. Bethesda, Md, American Association of Blood Banks, 2002, p490 4. Goodnough LT, Brecher ME et al. Transfusion Medicine First of two parts: Blood Transfusion. NEJM 1999: 340(6): 438-447 5. British Committee for standarts in Haematology. Guidlines for the administration of blood and blood components and the management of transfused patients. Transfusion Medicine 1999: 9: 227-238 6. Murphy MF, Wallington TB et al. British Committee for standarts in Haematology. Guidelines for the clinical use of red cell transfusions. BJH 2001:113:24-31 7. WHO Blood transfusion safety. The clinical use of blood. Handbook. Geneva . www.who.int 8. Bonnar J. National Blood users group. A guideline for transfusion of red blood cells in surgical patients 2000 9. Scottish intercollegiate guidelines network. Perioperative blood transfusion for elective surgery. A national clinical guideline. 2003.www.sign.ac.uk 10. Regan F, Taylor C. Recent developments Blood transfusion medicine. BMJ 2002: 325: 143-7. 150