Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi

advertisement
Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi
Cardiac-Resynchronization Therapy
Dr. Erdem Diker
Ankara Numune Eğitim ve Araștırma Hastanesi, Kardiyoloji Kliniği, Ankara, Türkiye
İLETİŞİM ADRESİ
Dr. Erdem Diker
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kardiyoloji Kliniği, Ankara, Türkiye
126
Türk Aritmi, Pacemaker ve Elektrofizyoloji Dergisi
RETHIN Q (Cardiac-Resynchronization
Therapy in Heart Failure with Narrow
QRS Complexes) Çalışması
Küçük tek merkezli çalışmalarda dar QRS
kompleksli ve mekanik disenkronisi olan kalp
yetersizliği hastalarının kardiyak resenkronizasyon tedavisinden (KRT) yarar görebileceği bildirilmiş olmasına rağmen, 2007 yılında
“New England Journal of Medicine” dergisinde yayınlanan RETHIN Q çalışması bu hipotezi araştıran ilk klinik, prospektif, randomize ve
kontrollü çalışmadır (1).
RETHIN Q çalışmasında, optimal medikal
tedaviye rağmen New York Kalp Birliği sınıflamasına göre 3.–4. grup kalp yetersizliği olan,
beraberinde QRS kompleksi süresi 120 ms’den
kısa veya QRS süresi 120–130 ms arasında
olan hastalarda KRT’nin yararı araştırılmıştır.
Çalışmaya standart yerleştirilebilir defibrilatör endikasyonu olup (iskemik yada iskemik olmayan kardiyomiyopatili ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (LVEF) <%35), optimal medikal tedaviye rağmen New York Kalp Birliği
fonksiyonel sınıf 3-4 kalp yetersizliği olan ve
yüzey EKG’ sinde QRS süresi <130 msn olan,
172 hasta (87 hasta KRT grubuna, 85 hasta kontrol grubunda) randomize edilmiştir.
Hastalar çalışma başlangıcında ve altıncı ayda
kardiyopulmoner egzersiz testi, transtorasik ekokardiyografi ve 6 dakika yürüme testi ile değerlendirilmiştir. Altı aylık izlemde kontrol grubu
ile KRT grubu arasında birincil sonlanma noktası açısından (6. ayda yapılan kardiyopulmoner egzersiz süresince O2 tüketiminin en az 1ml/kg/dk
arttığı hasta oranı) anlamlı bir fark bulunmamıştır (%46’ ye %41 p = 0.63). Ayrıca gruplar arasında ekokardiyografik ölçümler, 6 dakika yürüme test sonuçları ve yaşam kalitesi skorunda klinik olarak anlamlı fark bulunamamıştır. Kardiyak resenkronizasyon tedavisi grubunda fonksiCİLT 6, SAYI 2, Haziran 2008
yonel kapasitedeki gelişme kontrol grubuna göre
anlamlıdır (kontrol grubuna kıyasla %54 e %29)
(p = 0.006). Kalp yetersizliğinin kötüleşmesinden bağımsız olarak tüm ölümlerde azalma ise
KRT grubunda %97.7 kontrol grubunda %98.8
olarak bildirilmiştir (p = 0.58).
KRT grubunda QRS süresi 120-130 msn
arasında olan hastalarda fonksiyonel kapasitede ve zirve oksijen tüketiminde iyileşme tespit
edilirken, 6 dakikalık yürüme testinde ve yaşam kalitesi skorunda bir fark izlenmemiştir.
Bu çalışmada, QRS süresi <130 msn kalp
yetmezliği olan hastalarda, KRT nin zirve oksijen tüketimini iyileştirmediği gösterilmiştir.
Bununla birlikte, QRS süresi 120–130 msn arasında olan bir takım alt grup hastaların KRT’
den yarar gördüğüne dair bulgular vardır. Bu
çalışma özellikle QRS süresi 120 ms’nin altında olan, fonksiyonel grubu 3-4 kalp yetersizlikli hastaların kardiyak resenkronizasyon tedavinden yarar görmediğini gösteren ilk prospektif randomize, kontrollü çalışmadır. Ayrıca çalışma sonunda, çalışmada kullanılan bazı mekanik dissenkroniyi gösteren ekokardiyografik
parametrelerin de KRT’den yarar görecek hastaları belirlemede (en azından bu grupta) işe yaramadığı ortaya konulmuştur.
PROSPECT (Results of the Predictors of
Response to CRT) Çalışması
Küçük çaplı çalışmalarda, kalp yetersizliği olan hastalarda mekanik dissenkronizasyonu gösteren bazı ekokardiyografik parametrelerin kardiyak resenkronizasyon tedavisinden
yarar görecek hastaları belirlemede faydalı olabileceği gösterilmiştir (2–4). Çok merkezli ve
prospektif bir çalışma olan PROSPECT çalışmasında ise, bu ekokardiyografik parametrelerin KRT’ ne cevabı belirlemede etkinliklerini
sistematik olarak test edilmiştir (5).
Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi
Çalışmaya Mart–2004 ve Aralık 2005 tarihleri arasında 53 merkezde 426 hasta dahil
edilmiştir. Çalışmaya dahil edilme kriterleri; LVEF’nunun ≤%35, New York Kalp Birliği fonksiyonel grubu 3–4 ve QRS süresi ≥ 130
ms olmasıdır. Bu çalışmada kullanılan ekokardiyografik parametreler Tablo–1’ de gösterilmiştir. Kardiyak resenkronizasyon tedavisine
cevap alınan hasta grubunu tanımlamak için
iki parametre kullanılmıştır. İlki 6. aydaki kalp
yetersizliğinde klinik iyileşme, ikincisi ise yine altıncı aydaki sol ventrikül sistol sonu volümünde %15 veya daha fazla azalmadır. Sonuçta,
12 ekokardiyografik parametrenin; kalp yetersizliğinde klinik iyileşmeyi belirlemede sensitiviteleri %6–74, spesifiteleri ise %35–91 iken;
sol ventrikül sistol sonu çapındaki değişimi belirlemede sensitiviteleri %9–77, spesifiteleri ise
%31-93’dür. Bu sonuçların analizi göstermiştir
ki, hiçbir ekokardiyografik parametre KRT’ ne
yanıtı belirlemede tek başına yeterli değildir ve
önerilemez.
SPARE (Results of the Spanish Atrial
Fibrillaton and Resynchronization)
Çalışması
Perminant atriyal fibrilasyonlu hastalarda,
KRT etkinliğini belirlemek amacı ile İspanyada yapılan SPARE çalışmasına 6 merkezde 470 hasta alınmıştır (6). Bu hastalardan 126
(%27)’sı atriyal fibrilasyon ritminde olup çalışmada analiz edilmiştir. Optimal medikal tedaviye rağmen New York Kalp Birliği fonksiyonel grubu 3–4, LVEF’ u ≤ %35, QRS süresi >120 ms olan hastalarla, New York Kalp Birliği fonksiyonel grubu ≥2 ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu ≤ %35 ve kalıcı kalp pili veya
yerleştirilebilir defibrilatör endikasyonu olan
hastalar QRS süresine bakılmaksızın çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalar 12 ay süresince ta-
127
kip edilmiş ve 12 ay sonunda hayat kalitesi, 6
dakika yürüme testi ve sol ventrikül sistol sonu çapındaki azalma değerlendirilmiştir. Çalışma sonuçları, atrial fibrilasyon ritmindeki hastalarla sinüs ritmindeki hastalar arasında belirtilen parametreler arasında fark olmadığını göstermiştir. Çalışmanın ilginç bir sonucu ise atriyal fibrilasyonlu hastalarda dirençli kalp yetersizliğine bağlı ölüm oranının, sinüs ritmindeki
hastalara oranla daha fazla olmasıdır. Bu sonuç göstermiştir ki atriyal fibrilasyon KRT uygulanmış hastalarda mortalitenin önemli bir ön
gördürücüsüdür.
REVERSE (The Resynchronization
Reverses Remodelling in Systolic Left
Ventricular Dysfunction) Çalışması
Kardiyak resenkronizasyon tedavisinin,
New York kalp Birliği grup 3–4 ve QRS süresi uzun olan hastalarda sol ventrikül fonksiyonlarını iyileştirdiği, hastaneye yatış, mortalite ve morbidite oranlarını azalttığı bilinmektedir. MIRACLE ICD II (Multicenter InSync
ICD Randomized Clinical Evaluation II) çalışmasında ise New York Kalp Birliği fonksiyonel grup 2 olan hastalarda KRT’nin sol ventrikül yeniden şekillenmesini gerilettiği gösterilmiştir (7). Ancak bu çalışmaya dahil edilen hasta sayısı 85’dir ve fonksiyonel grubu
daha iyi olan bu hasta grubunda KRT etkinliğini belirlemeye yönelik daha büyük çaplı çalışmalar gereklidir savından yola çıkılarak REVERSE çalışması planlanmıştır. Çok merkezli, randomize, çift-kör dizayn edilen çalışmada, ventriküler dissenkronizasyonun olduğu
New York Kalp Birliği grup 1–2 kalp yetersizlikli hastalarda optimal medikal tedavi ve optimal medikal tedaviye eklenen KRT’nin (ICD
ile beraber veya değil) kalp yetersizliği seyrini nasıl etkilediği araştırılmıştır. Çalışmaya daCİLT 6, SAYI 2, Haziran 2008
128
Türk Aritmi, Pacemaker ve Elektrofizyoloji Dergisi
hil edilme kriterleri, optimal medikal tedavi altında New York Kalp Birliği grup 2 semptomlar olması veya daha önce semptomatik olan 1.
grup kalp yetersizliği olan hastalarda, QRS süresinin ≥120 msn, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonunun ≤%40, sol ventrikül sistol sonu çapının ≥55 mm olmasıdır. Birincil sonlanım noktası; gruplar arasında durumu başlangıca göre
kötüleşen hasta oranlarıdır. Bunun belirlenmesinde klinik birleşik yanıt (tüm nedenlere bağlı
ölüm, kalp yetersizliği nedeniyle hastaneye yatış, kötüleşen kalp yetersizliği nedeniyle crossover, New York kalp Birliği sınıfı, hastanın genel değerlendirilmesi) temel alınmıştır. İkincil
sonlanım noktaları ise sol ventrikül sistol sonu
hacim indeksi (sol ventrikül remodellingini değerlendirme amacı ile), diyastol sonu hacim indeksi, ejeksiyon fraksiyonu, 6- dakika yürüme
testi, hayat kalitesi, New York Kalp Birliği sınıfı, kalp yetersizliğine bağlı hastaneye yatış zamanıdır.
Çalışmaya, cihazın başarıyla yerleştirildiği
610 hasta alınmış ve hastalar 2:1 oranıyla randomize edilerek bir grupta cihaz modu kapatılmış diğer grupta ise açık bırakılmıştır. (419’hastada açık, 191 hastada kapalı). Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ nde hasta izlemi 12 ay,
Avrupa’da ise 24 ay olarak belirlenen çalışmanın ilk sonuçları 2008 ‘’American Collage of
Cardiology” kongresinde açıklanmıştır (8). Buna göre çalışma, birincil sonlanım noktasında
istatistiksel anlamlılığa ulaşmamıştır. Ancak
araştırıcılar, konvansiyonel yöntemle hastaları
başlangıca göre kötü, aynı ve iyi olarak sınıfladıklarında 12 ay sonunda, cihazın açık olduğu
hastaların daha iyi olduklarını ve bunun istatistiksel olarak anlamlı olduğunu bildirmişlerdir (%54’e %40, p = 0,004). İkincil sonlanım
noktalarından bazıları (sol ventrikül fonksiyon
değerlendirmesi, sol ventrikül yeniden şekilCİLT 6, SAYI 2, Haziran 2008
lenmesinin geri döndürülmesi, kalp yetersizliğine bağlı hastaneye yatış) cihazın açık olduğu hastalarda, kapalı olanlara oranla daha iyidir. Cihazın açık bırakıldığı hastalarda randomizasyon sonrası kalp yetersizliği nedeniyle ilk
hastaneye yatış %53 oranında azalmıştır. Ayrıca bu grupta sol ventrikül sistol sonu hacim
indeksindeki gerileme daha fazladır (-18,4 mL/
m²’ye karşı1,3 mL/m²). Benzer şekilde cihazın
açık olduğu hastalarda sol ventrikül ejeksiyon
fraksiyonu diğer grupla karşılaştırılınca anlamlı olarak artmıştır (+3,8’e +0,6 p <0,0001). Hayat kalitesinde ve 6-dakika yürüme testinde ise
heriki grup arasında fark izlenmemiştir. Ancak araştırıcılar hasta grubunun zaten asemptomatik veya New York Kalp Birliği fonksiyonel
grup 2 olması (yani az semptomlu olması) nedeniyle bu sonucun sürpriz olmadığını öne sürmüşlerdir.
‘’European Society of Cardiology” 2008
kongresinde çalışmanın 18 ay izlem sonuçları sunulmuştur (9). Benzer şekilde sol ventrikül sistol ve diyastol sonu çapları ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu cihaz modunun açık
bırakıldığı hastalarda diğer gruba göre anlamlı olarak gerilemiştir. Klinik birleşik skorda ise
her iki grup arasında anlamlı fark izlenmemiştir. REVERSE çalışmasının sonuçları bir bütün olarak değerlendirilirse elimizdeki kanıtlar
New York kalp Cemiyeti sınıf 1–2 kalp yetersizliği olan hastalarda KRT’nin önerilmesi için
ümit verici, ancak yeterli değildir.
MASCOT (The Management of Atrial
Fibrillation Supression in AF-HF
COmorbidity Therapy) Çalışması
Kardiyak resenkronizasyon tedavisi uygulanmış atrial fibrilasyonlu hastalarda atrial overdrive pacingin etkisini araştıran çalışma Eylül–2003 ve Mart 2006 yılları arasın-
Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisi
da devam etmiştir (10). Çalışmaya dahil edilme kriterleri; optimal medikal tedaviye rağmen
New York kalp Birliği sınıf 3–4 kalp yetersizliği, QRS süresi ≥130 ms, sol ventrikül ejeksiyon
fraksiyonu ≤ 35, sol ventrikül diyastol sonu çapı ≥ 55 mm’dir.
Çalışmaya alınan 409 hastanın 394’üne cihaz başarı ile yerleştirilmiş, bu hastaların
197’sinde atrial overdrive pacing modu kapalı
tutulurken 197’sinde açık bırakılmıştır.
Çalışma sonucunda atrial overdrive pacingin
açık olduğu grupta atrial pacing oranı %80 iken
diğer grupta %30’dur (p <0,0001) ve atrial overdrive pacing iyi tolere edilmektedir. Her iki grup
arasında KRT cevabı ve kardiyak fonksiyonlar
benzerdir. Çalışmada ayrıca bir yıllık atrial fibrilasyon insidansının azalmadığı bildirilmiştir.
Sonuçta, KRT uygulanan hastalarda atriyal
overdrive pacing güvenlidir ve kalp yetersizliğini kötüleştirmemektedir. Bununla beraber atrial fibrilasyonun önlenmesi ve insidansında bir
azalma sağlamamaktadır.
DESIRE (Responders to Responders to
cardiac resynchronization therapy with
narrow or intermediate QRS complexes
identified by simple Echocardiographic
indices of dyssynchrony) Çalışması
DESIRE çalışmasında kalp yetersizliği olan
hastalarda mekanik dissenkronizasyonu gösteren ekokardiyografik indekslerin kardiyak resenkronizasyon tedavisine yanıtı belirlemede
anlamlı olup olmadığı araştırılmıştır (11). Çalışmaya dahil edilme kriterleri; Optimal medikal
tedaviye rağmen New York kalp Birliği sınıf 3
veya 4 kalp yetersizliği, LVEF≤%40, sol ventrikül diyastol sonu çapı ≥27 mm/m², QRS süre-
129
sinin 120-150 ms arasında olmasıdır. Çalışmada, cihazın başarıyla yerleştirildiği 60 hasta alınmıştır. Tüm hastalara cihaz yerleştirilmeden önce, hastaneden çıkış esnasında, 3.,6. ve 12. aylarda Doppler ekokardiyografi, 6-dakika yürüme testi, hayat kalitesi değerlendirmesi ve 12
derivasyonlu elektrogram ile değerlendirme yapılmıştır. Ayrıca her vizitte bağımsız bir uzman
tarafından kalp yetersizliği sınıfı değerlendirilmiştir. Ekokardiyografik mekanik dissenkroni
değerlendirmesi daha önceki çalışmalara benzer
şekilde atriyoventriküler, interventriküler ve sol
ventriküler intraventriküler olarak yapılmıştır.
Çalışmanın birincil sonlanım noktaları, herhangi bir nedene bağlı ölüm, kalp yetersizliğine
bağlı hastaneye yatış ve 6. ayda New York Kalp
Birliği fonksiyonel grubudur. Cihaz yerleştirilmeden önce yapılan değerlendirmede hastaların 27’sinde ≥1 mekanik dissenkronizasyon kriteri saptanırken, 33 hastada mekanik dissenkroni saptanmamıştır. Altıncı ayda, birincil sonlanım noktalarına bakıldığında bazale kıyasla 33
hastanın (%55) daha iyi, 10 hastanın (%16) aynı,
17 hastanın (%29) ise daha kötü olduğu bildirilmiştir. Başlangıçta mekanik dissenkronizasyonu olan ve olmayan hastalar karşılaştırıldığında
ise, mekanik dissenkronizasyonun olduğu hastaların 19’unun (%70), olmayanların ise 14’ünün
(%42) bazale kıyasla daha iyi olduğu bildirilmiştir. Buna göre, son bir yılda yayınlanan diğer çalışmalardan farklı olarak, küçük bir hasta grubu
ile yapılan tek merkezli çalışmada ekokardiyografik mekanik dissenkroni kriterlerinin KRT’ye
cevabı belirlemede faydalı olduğu bulunmuştur.
Çalışmanın sonlanım noktalarından olmamasına rağmen, çalışmada gösterilen diğer şaşırtıcı
bir sonuç QRS süresinin KRT’ye cevabı belirlemede öneminin olmadığıdır.
CİLT 6, SAYI 2, Haziran 2008
130
Türk Aritmi, Pacemaker ve Elektrofizyoloji Dergisi
TABLO 1
PROSPECT çalışmasında KRT’ne yanıtı belirlemede kullanılan ekokardiyografik parametreler
Tanım Ekokardiyografik metot Cutoff
SPWMD
Septal-posterior duvar gecikmesi
M-mode
≥ 130 ms
IVMD
Interventriküler mekanik gecikme (Sol ve sağ ventriküler
preejeksiyon aralıkları arasındaki fark)
Pulsed- doppler
≥ 40 ms
LVFT/RR
Sol ventrikül doluș zamanı/kardiyak siklus uzunluğu
Pulsed- doppler
≤ %40
LPEI
Sol ventrikül preejeksiyon zamanı (QRS bașlangıcı ile sol
ventrikül ejeksiyonu bașlangıcı arasındaki süre)
Pulsed- doppler
≥ 140 ms
LLWC
Intraventriküler dissenkroni (lateral duvar
kontraksiyonunun bitiși ile sol ventrikül dolușunun
bașlangıcının overlap yapması)
M-mode ve
Pulsed- doppler
Herhangi
bir overlap
Ts- (lateral-septal)
Bazal septal ve bazal lateral duvarlardaki ejeksiyon
fazındaki pik sistolik velosite zamanları arasındaki gecikme
TDI
≥ 60 ms
Ts-SD
12 sol ventriküler segmentte QRS ile ejeksiyon fazındaki
pik sistolik velosite zamanlarının standart derivasyonu
TDI
≥ 32 ms
PWD
6 bazal segmentte minimal ve maksimal pik velosite
zamanları arasındaki fark
TDI
≥110 ms
DLC
6 bazal segmentte longitudinal kontraksiyon gecikmesi
TDI VE SRI
≥ 2 bazal
segmentte
TDI
≥ median
TDI
≥ median
TDI
≥ median
Ts-pik yerdeğiștirme
Ts-pik (bazal)
Ts-bașlangıç (bazal)
4 segmentte pik sistolik yerdeğiștirme zamanları
arasındaki maksimum fark
6 bazal segmentte pik sistolik velosite zamanları
arasındaki maksimum fark
6 bazal segmentte pik sistolik velosite bașlama zamanları
arasındaki maksimum fark
K AYNAKLAR
1.
Beshai JF, Grimm RA, Nagueh SF,et al. RethinQ
Study Investigators.Cardiac-resynchronization therapy in
heart failure with narrow QRS complexes.N Engl J Med.
2007;357:2461-71.
2.
Yu CM, Fung WH, Lin H, Zhang Q, Sanderson JE, Lau
CP. Predictors of left ventricular reverse remodeling after
cardiac resynchronization therapy for heart failure secondary to idiopathic dilated or ischemic cardiomyopathy. Am J
Cardiol. 2003;91:684-8.
3.
Bax JJ, Bleeker GB, Marwick TH, et al. Left ventricular dyssynchrony predicts response and prognosis after
cardiac resenchronization therapy. J Am Coll Cardiol.
2004;44:1834-40.
4.
Yu CM, Fung JW, Zhang Q, et al.Tissue Doppler imaging is superior to strain rate imaging and postsystolic
shortening on the prediction of reverse remodeling in both
ischemic and nonischemic heart failure after cardiac resynchronization therapy. Circulation. 2004;110:66-73.
5.
Chung ES, Leon AR, Tavazzi L,et al. Results of the
Predictors of Response to CRT (PROSPECT) trial.
Circulation. 2008;117:2608-16.
6.
Tolosana JM, Hernandez Madrid A, Brugada J, et al;
SPARE Investigators. Comparison of benefits and mortality in cardiac resynchronization therapy in patients with
atrial fibrillation versus patients in sinus rhythm (Results
of the Spanish Atrial Fibrillation and Resynchronization
[SPARE] Study). Am J Cardiol. 2008;102:444-9.
CİLT 6, SAYI 2, Haziran 2008
7.
Abraham WT, Young JB, León AR, et al; Multicenter
InSync ICD II Study Group. Effects of cardiac resynchronization on disease progression in patients with left ventricular systolic dysfunction, an indication for an implantable cardioverter-defibrillator, and mildly symptomatic
chronic heart failure. Circulation. 2004;110:2864-8.
8.
Linde C, Abraham WT, Gold MR, Daubert J-C, on
Behalf of the REVERSE Investigators and Coordinators.
REsynchronization reVErses Remodeling in Systolic left
vEntricular dysfunction: Results of the REVERSE trial.
Program and abstracts from the American College of
Cardiology 2008 Scientific Sessions, March 29-April 1,
2008, Chicago, Illinois.
9.
Linde C, on Behalf of the REVERSE Investigators and
Coordinators. Progressive reverse remodeling in patients
with mild or asymptomatic heart failure with previous
symptoms in the Resynchronization Reverses Remodeling
in Systolic Left Ventricular Dysfunction (REVERSE)
study. European Society of Cardiology Congress 2008;
September 3, 2008; Munich, Germany. Clinical trials
update 3.
10. Padeletti L, Muto C, Maounis T, et al; Management of
Atrial fibrillation Suppression in AF-HF COmorbidity
Therapy Study Group. Atrial fibrillation in recipients of cardiac resynchronization therapy device: 1-year results of the
randomized MASCOT trial. Am Heart J. 2008;156:520-6.
11. Cazeau SJ, Daubert JC, Tavazzi L, et al. Responders
to cardiac resynchronization therapy with narrow or
intermediate QRS complexes identified by simple
Echocardiographic indices of dyssynchrony: the DESIRE
study. Eur J Heart Fail 2008; 10:273-280.
Download