_____________________________________________________________________________________ Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date 18.11.2016 Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 10.12.2016 Dr. Hasan GÜL Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ezine Meslek Yüksekokulu hasangul17@gmail.com İŞ VE ÇALIŞMA YAŞAMINDA ETİK VE AHLAKLA İLGİLİ KAVRAMLAR ÜZERİNE BİR TARTIŞMA Öz Etik ve ahlak önemli birer referans kaynağı olarak bütün toplumsal ilişkilerde düzenleyici bir rol oynamaktadır. İş ve çalışma olguları da toplumsal yapı içerisinde etik ve ahlakın etkisinde insana özgü faaliyetlerdir. İş ve çalışma yaşamında etik ve ahlak, akademik manada inceleme konusu yapıldığında pek çok kavram dizesinin de kullanılması bir zorunluluk haline gelmektedir. İş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakı bu kavramların belli başlılarıdır. Fakat Türkçe literatür incelendiğinde bu kavramların zaman zaman yanlış kullanıldığı veya karıştırıldığı gözlenmektedir. Bu durum gerek bu şekildeki çalışmaların bilimselliğini gölgelemekte; gerekse, okuyucular için kimi zorlukları da beraberinde getirmektedir. Bu amaçla bu çalışmada, iş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakı kavramları incelenerek kavramların doğru kullanımına ilişkin bir perspektif sunulmaya çalışılmıştır. Ayrıca kavramlar arası ilişkililer ve özelikle kavramların hangi noktalarda farklılaştıkları literatürden de yararlanılarak tartışılmıştır. Anahtar kelimeler: İş etiği, Çalışma etiği, Meslek etiği, Meslek ahlakı, Etik ikilem İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma A DISCUSSION ON THE CONCEPTS OF ETHICS AND MORALITY IN BUSINESS AN WORK LIFE Abstract Ethics and morals as a reference source play a regulatory role in all social relationships. The facts of labor and work are also human-specific activities in the social structure under the influence of ethics and morals. Considering ethics and morals in business and work life, it is compulsory to use many concepts. Business ethics, business morality, work ethics, work morality, professional ethics, professional morality are the main concepts of these facts. However, when Turkish literature is studed, it is observed that these concepts are sometimes being being misused. This situation prevents the scientific aspects of these studies as well as making it difficult for the readers to be understood. Therefore, this study aim to represent a perspective in order to distinguish the concepts business ethics, business morality, work ethics, work morality, professional ethics, professional morality in a correct way. Moreover, the relationships between concepts and especially in what points these concepts differ from each other by benefiting from literature were discussed. Keywords: Business ethics, Work ethics, Professional ethics, Professional morality, Ethical dilemma 1. GİRİŞ Etik ve ahlak kavramları gerek gündelik hayatta gerekse bilimsel çalışmalarda sıklıkla kullanılan iki kavramdır. Fakat bu iki kavramın özellikle akademik anlamdaki çalışmalarda yanlış kullanımı kimi sorunları da beraberinde getirebilmektedir. Örneğin bir akademik makalenin başlangıcında etik olarak kavramlaştırılan olgu ilerleyen bölümlerde yerini ahlak kavramına bırakabilmekte ya da tam tersi bir durum söz konusu olabilmektedir. Oysa etik ve ahlak kavramlarının doğru kullanımı bazı alanlarda özellikle önemli olabilmektedir. Etik ve ahlak kavramlarının ve bunlara bağlı kavramların doğru kullanımı iş ve çalışma yaşamına ilişkin bu yöndeki çalışmalarda da oldukça önemli olabilmektedir. Bunun üç temel sebebi olduğu söylenebilir. Birincisi, iş ve çalışma hayatına dönük yapılan araştırmalarda etik ve ahlak konusunun önemli bir yer tutması ve halen güncelliğini korumasıdır. Etik ve ahlak konusu eski olmasına rağmen, iş ve çalışma hayatında etik ve ahlaka ilişkin çalışmaların tarihçesi oldukça yeni sayılabilir. Sanayileşmiş bir ülke olan ABD’de iş ve çalışma hayatında etik ve ahlaka olan ilginin 1960’lı yıllarda doğduğu görülmektedir. Bu ilgi, 1980’li yıllara gelindiğinde iyice artmıştır. Özellikle yirmi birinci yüzyılın ilk yılları, etik ve ahlakla ilgili konuların en yoğun olarak tartışıldığı yıllar olmuştur (Özdemir, 2009, s. 309-310). İkincisi, konu iş ve çalışma hayatında etik ve ahlak olduğunda araştırmacıların pek çok kavram dizesiyle karşılaşmalarıdır. İş ve çalışma hayatında etik ve ahlak konusuna girildiğinde, iş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakı gibi belli başlı kavramlar kaçınılmaz olarak konuya dahil olmaktadır. Bu kavramların doğru kullanımı özelikle bilimsel çalışmaların geçerliliği açısından önemli olabilmektedir. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 523 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Üçüncüsü ise, işletmelerin de faaliyette bulunurken ahlaki davranma sorumluluğuyla karşı karşıya olmalarıyla ilgilidir. İşletmeler, insan ihtiyaçlarını gidermek için çeşitli faaliyetlerde bulunurlar ve bu süreçte çevreleriyle etkileşime girerler. Dolayısıyla işletmeler için de etik ve ahlaktan söz etmek mümkündür. Bu durumda işletmelere ilişkin etik ve ahlak olgularını ifade eden ve onu diğerlerinden ayıran kavramlar kullanmak gerekmektedir. Bu çalışmanın temel amacı öncelikle etik ve ahlak kavramlarını açıklamaya çalışarak iş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakı kavramlarının doğru kullanımına ilişkin bir perspektif kazandırmaktır. Kavramlar açıklanmaya çalışıldıktan sonra özellikle hangi noktalarda farklılaştığı tartışılacaktır. 2. ETİK VE AHLAK KAVRAMLARI Toplumsal yaşamda etik (ethics) ve ahlak (morality) kavramları birbirleriyle aynı çerçeve içerisinde açıklanmaya çalışılsa da (Bal, 2015, s. 2) ihtiva ettikleri anlamlar itibariyle farklılıklar bulunmaktadır. Türkçe’deki ahlak kelimesinin kökü arapça “hulk” sözcüğüne (Yüce, 2016, s. 2), etik kelimesi ise yunanca “ethos” sözcüğüne dayanmaktadır (Akay, 2002, s. 78). Etik kelimesi genel olarak iki anlamlı bir kavramdır. Anlamlardan ilki ahlak felsefesini tanımlarken ikinci belli alanlardaki ahlaki kodlar bütününü tanımlamaktadır. Etik kavramı ilk anlamıyla “ahlaki yapı ve esasları araştıran ve insan davranışlarındaki doğru ve yanlışları belirleme temeline dayanan bir çalışma ve felsefeyi ifade etmektedir” (Ferrel ve Fraedrich, 1994, s. 5; Türk, 2004, s. 1). Etik, ahlaki yargılar, ahlaki standartlar ve davranış kurallarının temelleri ve doğasının araştırılması (Fraedrich, Ferrel ve Ferrel, 2011, s. 7) ile ilgili düşünsel-felsefi bir alandır. Etik, ahlak kurallarının ve değerlerinin incelenerek ideal ve soyut olanın tartışıldığı bir alanda ortaya çıkmaktadır (Bal, 2015, s. 2). Etik, ahlak gibi tekil eylemlerle ilgilenmez, etiğin soruları ahlak sorularına oranla çok daha genel yapıdadır (Kutlu, 2011, s. 27). Etiğin daha pratik sayılabilecek bir anlamı da etiğin belli alanlarda evrensel1 ahlaki norm ve standartlar bütününü ifade etmekte kullanılmasıdır. Etik, doğru ve yanlış davranışları birbirinden ayırarak, birey ve grupların ahlaki davranışlarını yöneten kurallar ve standartları belirler (Mujtaba, 2005). Bu kurallar değişik ahlak anlayışlarının kesiştiği ortak noktadan çıkarak evrensel normlar oluşturmaktadır (Gök, 2008, s. 6). Bu anlamıyla etik, ilişkilerde ahlaki normların ve davranış kurallarının neler olması gerektiğini inceleyerek “istenilir iyilere” odaklanmaktadır (Arslan ve Berkman, 2009, s. 31; Kılavuz, 2003, s. 19). İstenilir iyiler daha evrensel ve genel geçerliliğe sahiptir (Usta, 2012, s. 406). Bu anlamıyla etiğe ahlakın kurumsallaşmış halidir de denilebilir. Bir alandaki bir grup ahlaki kural, birey, toplum veya kültür etkisinden sıyrılarak evrensel bir boyut aldığında artık onu, o alanın etiği şeklinde tarif etmek mümkün olmaktadır. Örneğin iş etiği, çalışma etiği veya meslek etiği gibi. Bu kuralların her zaman bir otorite tarafından bir metin haine getirilmesi de gerekmemektedir. O halde etik, hem ahlaka ilişkin düşünsel-felsefi sahayı tanımlamakta kullanılan bir kavram, hem de, belli alanlarda evrensel bir nitelik almış ahlaki kodlar bütününü tanımlamakta kullanılan bir kavramdır. 1 Buradaki evrensellik o günün koşullarında genel olarak tüm dünyada kabul gören anlamında kullanılmaktadır. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 524 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Benzer bir şekilde ahlak da temelde iki anlamı bir kavramdır. Anlamlardan biri daha soyut nitelikteyken diğeri daha somut niteliktedir. Anlamlardan ilki ve daha çok atıf alanı ahlakı bir anlayış olarak tanımlarken; anlamlardan ikincisi ahlakı davranış ve tutumlar bütünü olarak tanımlamaktadır. İlk anlamıyla ahlak, bir toplum içindeki bireylerin benimsedikleri ve uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kurallardır (Özel, 2000, s. 19). Ahlak, özel değerler ve erdem temelinde nasıl davranılması gerektiğini gösteren (Mintz, 1995, s. 4) töreye uygun (Arslan, 2012) bir takım davranış kurallarıdır. Ahlak, doğruyla yanlışı ayırt etme yeteneği ve doğru olanı yapma ile ilgili bir kavram olarak (Mintz, 1992, s. 5) içinde yaşanılan toplumun genel anlayışını yansıtır. Ahlak, geleneksel olarak hayatımızın amacını ve seyrini belirleyen seçimlere ve eylemlere rehberlik eden değerlerdir (Pascual, Rodrigues ve Gallardo-Pujol, 2013, s. 1; Rand, 1964). Ahlak, insan eylemlerinin/karakterinin iyiliğini veya kötülüğünü, doğruluğunu veya yanlışlığını muhakeme etme ile ilgili genelgeçer inançlar ve tutumlardır. Ahlak, kişinin huy ve davranışlarını geleneksel ve toplumsal açıdan iyi-kötü, güzel-çirkin vb. genellemek ya da sınıflandırmak için kullanılan bir kavramdır. Ahlak temelde -toplumsal kabul görmüş- iyilik kavramının standartlarına uygun olarak davranmayı esas alır. (Kutlu, 2011, s. 22). İkinci anlamıyla ahlak, kişinin doğuştan getirdiği ya da sonradan edindiği huylarıyla, kişinin manevi seviyesinin dışavurumu olan tutum ve davranışları olarak tanımlanabilir (Kotar, 1997, s. 65). Hund ‘a (2000, s. 60) göre ahlak, bir grup insanın veya kültürün karakteri, huyu veya davranışlarıdır. Ahlak daha çok kişinin davranışlarında kendini gösterir ve toplumdan topluma değişen bir niteliğe sahiptir. Bu anlamıyla ahlak mizaç kelimesiyle örtüşmektedir. O halde ahlak, hem bir kişi ya da toplumun genel iyi-kötü davranış anlayışını ifade eden kurallar bütününü, hem de bir kişinin iyi-kötü olarak kategorize edilebilecek tutum ve davranışlarını tanımlamada kullanılabilecek bir kavramdır. Ahlak pratik anlamıyla kendini kişinin eylem ve tutumlarında göstermektedir ve değişken bir yapısı bulunmaktadır. Kimin ahlaklı kimin ahlaksız olduğu ya da neyin ahlaki neyin ahlaki olmadığı; duruma, zamana, kişiye, topluma ve kültüre göre değişebilmektedir. Fakat etik, bireysel eylemlerin ötesinde düşünsel, felsefi ve evrensel bir niteliğe sahiptir. Pratik anlamıyla etik, standartlar koyma eğilimindedir ve bu standartların tekil durumlardan ya da zamandan bağımsız olması arzu edilmektedir. Eğer bir alanda etik olarak ifade edilebilecek ahlaki kodlar oluşmuşsa o alan içinde bulunan kişi, grup ya da örgütün ahlakiliği artık bu kodlara uyup uymadığıyla ölçülür. Etiğin bu anlamıyla ahlakı kapsayan bir niteliği olduğu da söylenebilir. Bu nedenlerle, birey, grup ya da kuruluşun etiğinden bahsetmek kavramsal açıdan bazı sakıncaları da beraberinde getirmektedir. Söz konusu birey, grup ya da bir örgütün anlayış ve davranışı olduğunda artık buradaki doğru kavram ahlak olmaktadır. 3. İŞ VE ÇALIŞMA YAŞAMINDA ETİK VE AHLAK KAVRAMLARI Bireyin, grubun veya bir işletmenin çevresiyle girdiği ilişkilerde önemli bir referans kaynağı olan ahlak ve etik kavramları basitçe insan huy ve davranışlarında neyin doğru, neyin yanlış; neyin kabul edilebilir, neyin kabul edilemez olduğuyla ilgili iki kavramdır. Etik ve ahlak kavramları iş ve çalışma hayatı içerisinde de sıklıkla tartışılan konulardır. Nasıl kişilerin tutum ve davranışlarının ahlaki sonuçları varsa işletmelerin de tutum ve davranışlarının ahlaki bir takım sonuçları olması kaçınılmazdır. Çünkü gerek birey gerekse The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 525 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma işletmeler faaliyetleri sonucu toplumu etkilemekte ve dönüştürmektedirler. Bu noktada bireylerin faaliyetlerinin iyi kötü sonuçlarını ifade etmekte kullanılan ahlaka ilişkin kavramlarla, işletmelerin -daha genel ifadeyle örgütlerin- faaliyetlerinin iyi kötü sonuçlarını ifade etmekte kullanılan ahlaka ilişkin kavramların farklılaşması gerekmektedir. Özellikle bilimsel manadaki çalışmalarda bu bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır. İş2 ve çalışma hayatında etik ve ahlak konusu tartışıldığında altı farklı kavramın ayırdında olmak gerekmektedir. Bunlar iş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakı kavramlarıdır. Bu kavramların sıklıkla karıştırıldığı gözlenmektedir. 3.1. İş Etiği İş etiği, mal ve hizmet üreten işletmelerin ya da firmaların uymaları gereken ahlaki ilkeleri ve standartları ifade eden bir kavramdır (Aktan, 1999) İş etiği, işletmelerin ürün ve hizmet üretmesi ve dağıtımında uyması gereken örgüt ve çalışan düzeyindeki davranışlara ilişkin ahlaki ilkeleri kapsar (Arslan ve Berkman, 2009, s. 15). İş etiği, spesifik olarak iş ortamında ahlaki standartların yaratılması ve uygulanmasıyla ilgilenir (Mujtaba, 2005). İş etiği özel teşebbüslerin mal ve hizmet üretimi ve satışlarında ahlaki bir tutum ve davranış içinde olmalarının önemi üzerinde durmaktadır (Kutlu, 2011, s. 104). İş etiği, iş yaşamındaki yasaları, toplumsal sorumluluk ilkelerini ve paydaşlar ile olan ilişkileri içermektedir. İş etiği, insanlara karşı adil olunması ve işletme hakkında iyi duygular yaratacak şekilde hareket edilmesi olarak ifade edilmektedir (Gök, 2009, s. 552). İş etiği işletmelerin faaliyetlerini yürütürken uyması gereken evrensel nitelikte ahlak yasallarına vurgu yapan bir kavramdır. İş etiği, müşterilere kaliteli mal ve hizmet sunmakla, çevreyi kirletmemekle, işgörenlerin emeğinin karşılığının zamanında ve doğru şekilde vermekle, vergisini tam ve zamanında ödemekle, dürüst, adil ve şeffaf bir yönetişimle ilgili bir kavramdır. Bu anlamda listeyi uzatmak mümkündür, fakat iş etiği, -bir ideal olarak- bütün ekonomik birimlerin sosyal sorumluluk çerçevesi içerisinde, tüm paydaşların hakkını gözeterek ve çevreyi koruyarak faaliyette bulunmasını emreden ahlaki normlar bütünüdür. İş etiği, işletmelere -o günün koşullarında- tüm insan toplumunun ortak beklentilerine uygun şekilde hizmet verme sorumluluğu yükleyen bir kavramdır. Günümüzde iş etiğinin bir otorite tarafından oluşturulmuş yazılı kuralları olmamakla birlikte farklı toplumların iş ahlakına ilişkin kabullerinin benzer olması iş etiğini evrensel sayılabilecek bir niteliğe yaklaştırmaktadır. Zaten burada iş ahlakı değil de iş etiği kavramının kullanılmasının sebeplerinden birincisi, ifade ettiği durumun uygulamadan ziyade kurallarla ilgili olması; ikinci sebebi ise, evrensel bir niteliğe yaklaşmasıyla ilgidir. İş etiğini besleyen pek çok kaynak bulunmaktadır. Bilimsel, ahlaki ve hukuksal metinler, ülkelerin kanunları, insanlığın ahlaki birikimi, iş örgütleri, dünya ticaretinin artan hacmi, küreselleşme ve iletişim olanaklarının artışı ilk etapta akla gelen unsurlardır. 3.2. İş Ahlakı İş ve çalışma kavramları çoğunlukla aynı anlamlara gelmekle birlikte; iş kelimesi, “Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü” (Türk Dil Kurumu [TDK], 2016); “Herhangi bir maksatla kurulan düzen” (TDK, 2016) gibi içerikleri de tanımlamakta kullanılmaktadır. Burada işletmelerin yaptığı ekonomik faaliyetleri ifade etmek için iş kavramı, bireylerin yaptığı ekonomik faaliyetleri tanımlamak için çalışma kavramı kullanılmaktadır. 2 The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 526 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma İş ahlakı, ahlaki norm ve kuralların işletmelerde uygulanmasını ifade eden bir olgudur (Özdemir, 2009, s. 307). İş ahlakı bir işletmenin bir bütün olarak yaptığı faaliyetleri ve bu faaliyetlerin sonucunu ahlakilik açısından tanımlayan bir kavramdır. İş ahlakı bir işletmenin işle ilgili etik kodları nasıl algıladığı ve dolayısıyla bunu faaliyetlerine hangi ölçüde yansıttığıyla ilgili bir kavramdır. Bir işletmenin iş ahlakı kendini işletmenin faaliyetlerinde ve işletmenin çevreyle kurduğu ilişkilerde gösterir. Bununla birlikte iş ahlakı bir toplumun işletmelerden beklediği ahlaki davranış kurallarına da atıf yapan bir kavramdır. Tıpkı diğer ahlak kuralları gibi iş ahlakı da toplumların gelenek, kültür ve din öğretilerinin etkisi altındadır. Dolayısıyla bu anlamıyla iş ahlakı toplumdan topluma değişkenlik gösterebilmektedir. Bir işletmenin iş ahlakının göstergesi, o işletmenin faaliyetlerini yürütürken, müşterileriyle, çalışanlarıyla, rakipleriyle, çevreyle, toplumla, kısaca ilişkide olduğu tüm kesimlerle kurduğu ilişkilerde ahlak normlarına ne derece uymakta olduğudur. Ahlaki açıdan yanlış olduğu düşünülen faaliyetlerde bulunan, ilişkilerinde temel ahlaki kurallara uymayan işletmeler “iş ahlakı yok” ifadesiyle eleştirilmektedir. İş ahlakı, temelde toplumsal ahlakın ve iş etiğinin etkisi altındadır. Bununla birlikte -kimi konularda- o işletmenin faaliyette bulunduğu ülkelerin yasalarıyla da denetlenmektedir. İş ahlakı değişken bir yapıdadır. Farklı ülkelerdeki işletmeler farklı ahlak anlayışlarıyla çevrelenmişlerdir. Literatürde iş ahlakı yerine başkaca kavramların da kullanıldığı görülmektedir. İş ahlakı kavramı yerine “şirket ahlakı”, “firma ahlakı”, “ticaret ahlakı” vb. kavramsallaştırılmaların da yapıldığı gözlenmektedir (Kutlu, 2011, s. 104). 3.3. Çalışma Etiği Çalışma, bir kullanım değeri olan mal ve hizmet üreten her türlü etkinlik olarak, insanın yarar sağlamak amacıyla emeğini kullanmasına ilişkin eylemlerin tamamıdır (Bozkurt, 2000, s. 16). Çalışma, kişinin ahlaki ve manevi boyutuyla iç içedir (Başbuğ, 2012, s. 16). Günümüzde çalışma eylemi herkesin sahip olduğu bir hak ve bireyin kendisine, ülkesine ve sisteme karşı bir yükümlülüğü şeklinde algılanmaktadır (Ünal, 2011, s. 127-128). Çalışma etiği ve çalışma ahlakı sıklıkla aynı anlamda kullanılmakla birlikte kavramların ayrılmasında yarar bulunmaktadır. Bunun iki temel sebebi olduğunu söyleyebiliriz. İlki, dünyada çalışmaya ilişkin ortak ahlaki normlara vurgu yapılmasına duyulan ihtiyacıdır. Çalışma etiği kavramının modern formülasyonunu Alman bilim insanı Max Weber’in çalışmalarının oluşturduğu kabul edilmektedir (Miller, Woehr ve Hudspeth, 2002, s. 452-453). Weber, “Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu” isimli ünlü eserinde, zamanı iyi kullanma, çalışkanlık, ölçülülük, dakiklik, adillik, sözünde durma ve tasarruflu olmak gibi tutum ve davranışları çalışma hayatındaki başarı için temel ahlaki kodlar olarak sunmuştur (Weber, 1997, s. 42-44). Weber’in ortaya koyduğu ve kaynağını Protestanlıktan alan bu ahlaki ilkelerin pek çok toplumun3 ahlaki ilkeleriyle paralellik gösterdiği gözlenmektedir. Tarihi süreç içerisinde bakıldığında gerek İslam’ın gerekse Batı Hristiyanlığının temel ekonomik politikalara aynı perspektiften baktığı görülmektedir. Batı kültürüyle ortak kök ve kaynaklara dayanan İslam fikir dünyasının batı dünyasında yaşanan değişimlere kapalı ve yabancı kalmış olması düşünülemez (Ülgener, 1984, s. 121-141). 3 The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 527 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Aslında birçok dinde temel bulan üretmek ve çalışma ahlakının modern toplumda çalışma etiğine dönüştüğünü ve büyük ölçüde önemsendiği söylenebilir (Koray, 2008, s. 212). Özellikle kapitalizmin yaygınlaşması çalışma etiği ilkelerinin küresel ölçekte benzeşmesine sebep olmuştur. Günümüzde bu ahlaki ilkelerin değiştiği yönünde tartışmalar olmakla birlikte halen çalışma etiğine ilişkin ortak sayılabilecek kuralların dünyada kabul gördüğü söylenebilir. İkincisi ise, profesyonel manada çalışma olgusunun içinde pek çok farklı durum4, olay ve ilişkiyi barındıran bir süreç olmasıyla ilgilidir. Örneğin, diğer çalışanlarla ilişkiler, verimli çalışma, zamanı kullanma, işe konsantrasyon vb. durumlar çalışma sürecinde kişinin karar vermesi ya da bir eylemde bulunmasını gerektiren anlara örnek olarak verilebilir. Kişi bu anların her birinde ahlaki nitelikte bazı karalar vermek zorunda kalabilmekte, yani, etik ikilemlerle karşılaşmaktadır. Etik ikilem, bir olayın tartışılabilir doğrularının olması ve bu doğruların birbirleriyle çatışması halinde karşılaşılan güçlüklerdir (Daştan, Bayraktar ve Bellikli, 2015, s. 65; İşgüden ve Çabuk, 2006, s. 63; Kutlu, 2008, s. 150). İkilemler, kişinin kendi çıkarlarına hizmet etmek ya da başkasına zarar verebilecek çıkarların ortaya çıkması durumunda kendini göstermektedirler (Aydın, 2012, s. 15). Kişinin bu ikilemlerle karşılaştığı durumlarda ona rehberlik edecek ahlaki bir takım ilkeler bulunmaktadır. İşte, işin ve çalışanın niteliği fark etmeksizin, çalışırken uyulması gereken evrensel nitelikteki ahlaki kuralların tamamına birden çalışma etiği denmektedir. Çalışma etiği makro nitelikte bir kavram olarak, bireylerin profesyonel manada yaptığı tüm eylemelere ilişkin evrensel nitelikte ahlaki ilkeleri ifade etmekte kullanılabilecek bir kavramdır. 3.4. Çalışma Ahlakı Çalışma ahlakı, çalışmaya ve işe karşı geliştirilen kişisel tutum ve davranışlarla ilgili bir kavramdır. Çalışma ahlakı kavramı temelde bir toplumdaki genel ahlak kurallarının çalışma yaşamına aktarılması olarak da tanımlanabilir (Gök, 2008, s. 7). Çalışma ahlakı bireylerin çalışma faaliyetini yürütürken tutum ve davranışlarını ahlakilik açısından değerlendiren bir kavramdır. Çalışma ahlakı, -çalışanın niteliği fark etmeksizinçalışma eyleminin temel ahlaki prensipler üzerinden yürütmesine atıf yapan bir kavramdır. Çalışma ahlakı, çalışanların, içinde bulundukları toplumun çalışmaya ilişkin ahlaki normlarına uygun faaliyette bulunmasına ilişkin tutum ve davranışlarını ifade eden bir kavramdır. Çalışma ahlakı –tıpkı en genel ahlak kurallarının da emrettiği gibi- temelde bütün ilişkilerde dürüstlük, güven, saygı ve doğru davranmayı (Türk, 2004, s. 24) öğütler. Çalışma ahlakı kavramı, bir toplumun çalışma eylemine ilişkin benimsediği ahlaki davranış kurallarını ifade etmek için de kullanılabilmektedir. Çalışma ahlakı, farklı dinsel, cinsel ve etnisiteye bağlı gruplarda değişiklik gösterebilen; yazılı olmayan ve çalışma hayatında uyulması gereken bir takım kuralları ifade etmektedir. Bu anlamıyla çalışma ahlakı göreceli, töresel ve Miller, Woehr ve Hudspeth (2002, s. 462) çalışma etiği üzerine yaptıkları kapsamlı bir araştırmada çalışma etiğinin yedi boyutlu bir olgu olduğunu ortaya koymuşlardır. Çalışma etiği, işe odaklanma, kendine yetme, çalışkanlık, boş zaman, ahlak, arzuların ertelenmesi ve zamanı kullanma olarak ifade edilebilecek yedi boyutlu bir yapıdır. İşe odaklanma (Centrality of Work) boyutu, kişinin çalışmanın önemine ve merkezi rolüne inanmasını; Kendine yetme (Self Reliance) boyutu, kişinin başkalarına bağımlı olmadan hayatını idame ettirme isteğini; Çalışkanlık (Hard Work) boyutu, sıkı çalışmanın başarının en önemli anahtarı olduğunu; Serbest zaman (Leisure) boyutu, çalışmayı sevmek, çalışmayı istemek gibi tutum ve inançları; ahlak (Morality) boyutu, en temel ahlaki ilkelere uyulup uyulmamasına ilişkin kanaatleri; Arzuların Ertelenmesi (Delay of Gratification) boyutu, kişinin sahip olmak istediği şeyler için sabretmeyi ve çaba göstermeyi bilmesi gerektiğine ilişkin inançları ve Zamanı kullanma (Wasted Time) boyutu ise, zamanı boşa harcamamakla ve verimli kullanmakla ilgili kanaatlere vurgu yapmaktadır. 4 The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 528 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma toplumdan topluma değişen bir niteliğe sahiptir (Gök, 2008, s. 8). Çalışma ahlakı da tıpkı genel ahlak kuralları gibi çoğu zaman dinsel ve töresel inançların bir parçası olan kurallardan beslenmektedir. 3.5. Meslek Etiği Bazı meslekler nitelikleri itibariyle özeldir. Bu meslekleri icra edenler faaliyetleri sonucu sadece iş çevrelerini değil tüm toplumu -hatta tüm dünyayı- etkileme potansiyeline sahiptirler. Tıp, basın, hukuk ve muhasebe ilk akla gelenlerdendir. Üstelik bu meslekler dünyanın her tarafında yürütülmekte ve meslek örgütleri ağıyla uluslararası bir nitelik barındırmaktadır. Günümüzde bu tip meslek dallarında, -çoğunlukla uluslararası çatı örgütlerce hazırlanmış- meslek mensuplarının uyması veya kaçınması gereken davranışları göstermek üzere yazılı olarak hazırlanan ahlaki kodlar bulunmaktadır. Bu ahlaki kodlar bütününü tarif etmekte kullanılan kavram da etik olmaktadır. Bu noktada ahlak, kurumsallaşarak belli alanlarda kesin ve yaptırımı olan kurallar koymaktadır. Meslek etiği en basit ifadeyle, bir mesleğin mensuplarının mesleki faaliyetlerinde ve ilişkilerinde uymaları gereken ahlaki ilkeler bütününe atıf yapan bir kavramdır. Meslek etiği, genel anlamdaki etik yaklaşımların meslek alanlarında somutlaşan biçimlerine denilmektedir (Albez ve Yıldırım, 2005, s. 345; Özocak ve Baş, 2001). Bir başka ifadeyle meslek etiği, her türlü meslek alanında o mesleğin mensuplarının davranış ve tutumlarının toplumların yapısına bakmaksızın evrensel boyutta ahlaki bir çizgiye kavuşturmak için oluşturulmuş kurallardır. Meslek etiğinin amacı bir mesleğin icra edilmesine ilişkin standart değerler oluşturmak ve bu değerleri evrensel niteliğe taşıyabilmektir (Akbaş, Çalışkan ve Özarslan, 2009, s. 175). Meslek etiği, etik disiplininin bir alt dalıdır ve meslek yaşamındaki davranışları yönlendiren, neyin yapılıp neyin yapılmayacağı konularında rehberlik eden etik prensipler ve standartların toplamıdır (İşgüden ve Çabuk, 2006, s. 60). Meslek etiği, mesleki faaliyetle ilgili neyin doğru, neyin yanlış olduğu hususlarında değerlere dayalı kuralları ortaya koymaktadır (Selimoğlu, 2001, s. 5). Meslek etiği, mesleki davranışlarla ilgili olarak neyin doğru neyin yanlış, neyin haklı neyin haksız olduğu hakkında inançlara dayalı ilkeler ve kurallar topluluğudur (Selimoğlu, 1997, s. 144-145). Bu ilkeler, belirli mesleki faaliyetlere yönelik olarak belirlenmiş ve genel ahlaki kabullerden yola çıkılarak hazırlanmış kılavuz ilkelerdir (Arlan, 2012, s. 106; Kutlu, 2011, s. 105; Stenberg ,1994). Meslek etiğinin yaygın kullanılan bir tanımına göre ise meslek etiği (Aydın, 2012, s. 4; Güney ve Çınar, 2012, s. 94; Milli Eğitim Bakanlığı [MEB], 2006, s. 23): Belirli bir meslek grubunun, mesleğe ilişkin olarak oluşturup koruduğu, meslek üyelerine emreden, onları belli kurallarla davranmaya zorlayan kişisel eğilimlerini sınırlayan, yetersiz ve ilkesiz üyeleri meslekten dışlayan, meslek içi rekabeti düzenleyen ve hizmet ideallerini korumayı amaçlayan mesleki ilkeler bütünüdür. Bu gün pek çok meslek grubunun başvurduğu etik kodları/ilkeleri bulunmaktadır. Bireysel hükümlerde farklılık olsa da, bütün etik kurallar, üyelerinden yasaların emrinden daha yüksek bir davranış standardını korumalarını istemektedir (Backof ve Martin, 1991, s. 99). Geleneksel meslek etiğinin temelinde yatan düşünce, meslek mensuplarının mesleklerini yerine getirerek kendilerine ihtiyaç duyanlara hizmet ederek kamu yararına çalışmaktır (Arslan, 2012, s. 106). Modern anlamda meslek etiği ise mesleki hizmetlerin en üst standartlarda ve evrensel normlara uygun şekilde verilmesi için gereken şartları tartışır. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 529 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Meslek etiği ilkeleri toplumsal kültür ve değerlerden bağımsızdır ve günümüzde genellikle evrensel bir nitelik taşımaktadır. Örneğin, hekimler dünyanın her yerinde aynı Hipokrat yeminini etmektedirler (Arslan, 2005, s. 108; Arslan, 2012, s. 248). Benzer şekilde pek çok mesleğin mensubu (muhasebe meslek mensupları, avukatlar, gazeteciler vb.) meslekleriyle ilgili çıkarılmış ve genel olarak kabul görmüş ahlaki kurallara yani meslek etiği ilkeleriyle bağlıdırlar. Meslek etiği kuralları söz konusu olduğunda dünyanın neresinde olursa olsun aynı mesleği yapanların bu kurallara uyması beklenmektedir (Kuçuradi, 2009, s. 32). Meslek etiği, bir mesleğin icrası sırasında uyulması gereken evrensel nitelikteki ahlaki ilke ve kurallar bütünü olarak tarif edilebilir. Günümüzde meslek etiği ilkeleri genellikle bir otorite tarafından yazılı olarak hazırlanan ve küreselleşmenin de etkisiyle uluslararası niteliği olan ahlaki normlar olarak kendini göstermektedirler. Meslek etiği uyulması zorunlu ahlak kurallarıdır (Albez ve Yıldırım, 2005, s. 348; Selimoğlu, 1997, s. 10). 3.6. Meslek Ahlakı Meslek ahlakı meslek mensuplarını bağlı bulundukları ahlaki ilkeler açısından sorgulayan ve tanımlayan bir kavramdır. Meslek ahlakı, bir meslek mensubunun mesleğini icra ederken o konuda kabul görmüş ahlaki ilkelere uygun davranmasına atıf yapmaktadır. Bununla birlikte meslek ahlakı kavramı genel olarak bir toplumun bir meslekten beklediği ahlaki davranışları ifade etmek için de kullanılmaktadır. Bu beklentiler değişkenlik gösterebilmektedir. Etik özelikle pratik alana kaydığında diğer bir ifadeyle yazılı evrensel bir norm haline geldiğinde ahlaki davranış için çok önemli bir referans kaynağı olmaktadır. Bu durum özellikle mesleklerin etik ilkelerinde kendini göstermektedir. Bir meslek mensubu, o mesleğin etik kodlarına uygun davranmadığı takdirde o kişi için meslek ahlakı yoktur denilmektedir. Her meslek için etik ilkelerden söz etmek mümkün olmamaktadır. Buna rağmen her meslek için meslek ahlakı kavramından bahsedilebilir. Bu anlamda meslek ahlakı içinde bulunulan toplumun o meslek mensubundan beklediği ahlaki davranış kalıbıyla biçimlenir. Bu ahlaki davranış kalıpları toplumdan topluma değişebilmektedir. Meslek mensuplarının bu ahlaki kalıplar dışına çıkan davranışları meslek ahlakı yoksunluğu şeklinde eleştirilmektedir. 4. İŞ VE ÇALIŞMA YAŞAMINDA ETİK VE AHLAKA İLİŞKİN KAVRAMLAR ARASINDAKİ İLİŞKİLER İş ve çalışma yaşamında etik ve ahlak denince belli başlı altı kavramdan bahsetmek mümkün olmaktadır. Bunlar, iş etiği, çalışma etiği, meslek etiği, iş ahlakı, çalışma ahlakı ve meslek ahlakı kavramlarıdır. Aşağıda bu kavramlar arasındaki belli başlı farklılıklar tartışılmaya çalışılmıştır. İş etiği, işletmelerin faaliyetlerini yürütürken ve çevreyle ilişki kurarken uymaları gereken evrensel nitelikteki ahlaki norm ve standartlar bütününe atıf yapan bir kavramdır. Çalışma etiği, bireylerin profesyonel manada çalışırken uyması gereken evrensel nitelikteki ahlaki norm ve standartlara atıf yapan bir kavramdır. Meslek etiği ise bir mesleğin mensuplarının mesleki faaliyetlerinde ve mesleki ilişkilerinde uymaları gereken evrensel nitelikteki ahlaki norm ve standartlar bütününe atıf yapan bir kavramdır. Diğer bir ifadeyle iş etiği işletmelerin, çalışma etiği profesyonel manada çalışanların, meslek etiği ise ilgili mesleğin mensuplarına ilişkin ahlaki çerçeve çizen kavramlardır. Benzer bir durum iş ahlakı, çalışma ahlakı ve meslek ahlakı arasında da bulunmaktadır. İş ahlakı, işletmelerin faaliyetlerini yürütürken ahlaki esaslara ne derece uyduğunu ifade eden bir The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 530 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma kavramdır. Çalışma ahlakı, bireylerin çalışırken ahlaki esaslara ne derece uyduğunu ifade eden bir kavramdır. Meslek ahlakı ise ilgili meslek mensubunun meslek etiği ilkeleriyle ne derece uyumlu faaliyet yürüttüğünü ifade eden bir kavramdır. İş etiği tüm işletmeleri kapsayan bir kavramdır. İşletmelerin hangi alanda faaliyet yürüttüğü, hangi büyüklükte olduğu vs. fark etmeksizin hepsi etik bir sorumluluk taşımaktadırlar. Çalışma etiği makro nitelikte bir kavramdır ve tüm çalışma hayatı ve meslekleri kapsar (Kutlu, 2011, s. 39). Profesyonel çalışmaya ilişkin bu ahlaki kabuller meslek farkı ve iş gören farkı gözetmeksizin tüm çalışma hayatına ilişkindir. Çalışma ahlakı söz konusu olduğunda çalışanın niteliği, örgüt hiyerarşisindeki yeri ya da kariyeri fark etmemekte; tüm işgörenler çalışma ahlakı sorumluluğuyla bağlanmaktadır. Meslek etiği ise sadece ilgili mesleğe ilişkin ahlaki kodları kapsar. Meslek etiği söz konusu olduğunda sadece meslek mensuplarının uyması gereken bir takım kurallar ortaya çıkmaktadır. Meslek ahlakına uymak ilgili meslek mensubu için bir zorunluluktur. Bir diğer farkın kavramların çıkış noktaları ya da referans kaynaklarında olduğunu söylemek mümkündür. Ahlak, bir anlayış ve davranış biçimi olarak çoğunlukla dinsel ve töresel inançlardan etkilenirken; etik, daha aşkın bir kavram olarak düşünsel ve felsefi alana ait bir kavramdır. Gerek iş etiği gerek çalışma etiği kendi alanlarında evrensel ve ortak nitelikteki ahlaki kurallara atıf yapan kavramlardır. Küreselleşme, iletişim olanakları, değişen üretim tüketim biçimleri, çok uluslu şirketlerin artan etkinliği vb. sebepler dünyada iş ahlakına ilişkin benzer nitelikte ahlaki normların (etik) yaygınlaşmasına vesile olmaktadır. Benzer bir durum çalışma ahlakı kuralları için de geçerlidir. Meslek etiği ise ilgili mesleğin uluslararası çatı kuruluşlarınca hazırlanan ve zaman içerisinde üye ülkelerin meslek örgütlerince de kabul edilerek evrenselleşen ahlak kuralları bütünüdür. Meslek etiğinin kaynakları olarak ilgili mesleğin gelişimine paralel şekilde ve çağın gereklerine uygun olarak, hukuk, literatür ve bir yönüyle iş ve çalışma ahlakı sayılabilir. Meslek etiğinin yazılı ve evrensel sayılabilecek formuna karşılık iş ve çalışma etiğinin yazılı ve evrensel sayılabilecek bir formunun bulunmaması da kavramlar arasındaki farkı oluşturan unsurlardan biri olarak sayılabilir. Bir mesleğin etik kuralları yetkili kurullarca ve yazılı olarak oluşturulduğundan, evrensel sayılabilecek bir standart oluşturmaktadır. Dolayısıyla o mesleğin dünyadaki tüm mensuplarının bu kurallara uyma zorunluluğu bulunmaktadır. Meslek etiği kuralları değiştirildiğinde tüm dünyada değişmekte ve yeni haliyle uygulamaya girmektedir. Oysa iş ve çalışma etiğinden bahsederken birbirine yakınsamış olmakla birlikte yazılı ve standart sayılabilecek ahlaki kodlardan bahsetmek mümkün olmamaktadır. Bu durum, iş ve çalışma ahlakını, toplumların dinsel ve töresel anlayışının etkisi altında bırakmaktadır. Bununla birlikte iş etiği/ahlakı, çalışma etiği/ahlakı ile meslek etiği/ahlakı arasında bir takım benzerlikler de bulunmaktadır. Öncelikle bu kavramların tamamı ekonomik faaliyetlerle ilgilidir. İşletmelerin çevreyle ilişkileri ve performansı değerlendirilirken iş ahlakı; çalışanların davranış ve performansları değerlendirilirken çalışma ahlakı ve meslek ahlakı kavramlarının atıf aldığı görülmektedir. Bir diğer temel benzerlik ise bu kavramların tamamının birbirlerini besleyen, referans oluşturan ve ilham veren bir yönünün bulunmasıdır. Bu kavramlar, iş ve çalışma hayatında ilişkileri düzenleme, güven oluşturma, bütünleştirme, kontrol etme, dürüstlük, saygı ve eşitlik kavramlarının gelişimine katkı sağlaması noktalarında benzerlik göstermektedir (Gök, 2008, s. 9). The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 531 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma 5. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME Etik ve ahlak insanların toplumsal sisteminde önemli referans kaynaklarıdır. Toplumsal sistemin önemli bir parçası olan iş ve çalışma yaşamı da etik ve ahlak olgularıyla çevrelenmişlerdir. Fakat iş ve çalışma hayatında etik ve ahlak konuları ele alındığında pek çok farklı kavram öbeğiyle karşılaşılmakta ve bu kavramların da zaman zaman birbirine karıştırıldığı gözlenmektedir. Bu kavramların belli başlıları iş etiği, iş ahlakı, çalışma etiği, çalışma ahlakı, meslek etiği ve meslek ahlakıdır. İş etiği, işletmelerin faaliyetlerini sürdürürken uyması gereken evrensel nitelikteki ahlak ilkeleri bütününü tanımamakta kullanılabilecek bir kavramdır. Bugün dünyada iş etiği adı altında belli bir otorite tarafından yazılmış standart ahlak yasaları bulunmamaktadır. Bunula birlikte toplumların işletmelerden faaliyetlerini yürütürken uymasını beklediği ahlak normları birbirine oldukça benzemektedir. İş ahlakı ise bir işletmenin faaliyetlerini yürütürken ne derece ahlakilik ilkesine uygun faaliyette bulunduğunu tanımlamakta kullanılan bir kavramdır. Aynı zamanda iş ahlakı bir toplumun faaliyetlerini yürütürken işletmelerden uymalarını beklediği ahlaki normları ifade etmekte de kullanılan bir kavramdır. Çalışma etiği, bireylerin profesyonel manada çalışırken uyması gereken evrensel nitelikteki ahlaki ilkeler bütününe atıf yapan bir kavramdır. Bugün dünyada çalışma etiği adı altında belli bir otorite tarafından yazılmış standart ahlaki kurallar bulunmamakla birlikte farklı toplumların çalışma ahlakına ilişkin kuralları birbirine benzeşmektedir. Çalışma ahlakı ise bireylerin çalışırken ne derece ahlaki olduklarını ifade etmekte kullanılan bir kavramdır. Ayrıca çalışma ahlakı, çalışma faaliyetine ilişkin bir toplumun kabul ettiği bir takım ahlaki normlara da işaret etmekte kullanılan bir kavramdır. Meslek etiği ise, bir mesleğin mensuplarının mesleki faaliyetlerinde ve mesleki ilişkilerinde uymaları gereken evrensel nitelikteki ahlaki ilkeler bütününe atıf yapan bir kavramdır. Bu gün belli başlı mesleklerin yazılı hale getirilmiş ve standardize edilmiş etik kodları bulunmaktadır. Meslek ahlakı ise meslek mensuplarının mesleki faaliyetlerini yürütürken takındıkları tutum ve davranışlara gönderme yapan bir kavramdır. Bununla birlikte meslek ahlakı kavramı, bir toplumun, meslek mensuplarından uymalarını beklediği ahlaki normları da ifade etmekte kullanılmaktadır. Etik ve ahlak konusu üzerinde sıklıkla araştırma yapılan bir konular olarak güncelliğini halen korumaktadır. Bu alanda çalışma yapan araştırmacıların etik ve ahlak kavramlarını ve onlarla ilişkili diğer kavramları doğru kullanması yapılan çalışmaların bilimselliğine katkı yapacaktır. KAYNAKLAR Akay, H. (2002). “Muhasebe Mesleğinde Etik”, ÖNERİ: Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 5(17), 77-92. Akbaş, H. E., Çalışkan A. Ö. ve Özarslan E. (2009). “Muhasebe Mesleğinde Etik Algısı ve Etik Dışı Davranışlarla İlişkisi: İşletme Bölümü Öğrencileri Üzerine Bir İnceleme”, Öneri Dergisi, 8(32), 175-184. Aktan, C. C. (1999). Çalışma Ahlakı, http://www.canaktan.org/din-ahlak/ahlak/ahlakfelsefesi/calisma-ahlak.htm adresinden Haziran 2016 tarihinde edinilmiştir. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 532 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Albez, A. & Yıldırım, S. (2005). “Erzurum’da Muhasebecilerin Meslek Etiği Tutumları”, EKEV Akademi Dergisi, 9(23), 343-360. Arslan, M. (2005). İş ve Meslek Ahlakı, Ankara: Siyasal Kitabevi. Arslan, M. (2012). İş ve Meslek Ahlakı Dünya ve Türkiye Örnekler. Gözden Geçirilmiş ve Genişletilmiş 3. Baskı, Ankara: Siyasal Kitabevi. Arslan, M. ve Berkman Ü. (2009). Dünyada ve Türkiye’de İş Etiği ve Etik Yönetimi. Yayın No: T-2009-06-492, İstanbul: TÜSİAD Yayınları. Aydın, İ. (2012). Yönetsel, Mesleki ve Örgütsel Etik. 5. Baskı, Ankara: Pegem Akademi. Backof, J. F. ve Martin, C. L. (1991). “Historical Perspectives: Development Of The Codes Of Ethics İn The Legal, Medical and Accounting Professions”, Journal of Business Ethics, 10, 99-110. Bal, M. (2015). “Öğretmen Görüşlerine Göre Okul Yöneticilerinin Etik Kurallara Uyma Davranışlarının İncelenmesi”, Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, 3 (20), 1-14. Başbuğ, A. (2012). İş ve Maneviyat Çalışma Ahlakı Üzerine Bir İnceleme. Ankara: A Kitap Binyıl Yayınevi. Bozkurt, V. (2000). Püritanizmden Hedonizme Yeni Çalışma Etiği. Bursa: Alesta Basım Yayım. Daştan, A., Bayraktar Y. ve Bellikli U. (2015). “Muhasebe Mesleğinde Etik İkilem ve Etik Karar Alma Konularında Farkındalık Oluşturma: Trabzon İlinde Bir Araştırma”, Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 29 (1), 63-82. Ferrel, O. C. ve Fraedrich, J. (1994). Business ethics: Ethical Decision Making & Cases. Second Edition, New Jersey: Houghton Mifflin Company. Fraedrich, J., Ferrell, O. C. & Ferrell L. (2011). Ethical Decision Making For Business. 8th Edition, South-Western: Cengage Learning. Gök, S. (2008). “İş Etiği İle İş Ahlakı Arasındaki İlişki ve Çalışma Yaşamında İş Etiğini Etkileyen Faktörler”, Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 5 (1), 1-19. Gök, S. (2009). “Çalışma Yaşamında İş Etiği: Bir Alan Araştırması”, Sosyal Siyaset Konferansları Dergisi. 57, 549-577. Güney, S. & Çınar, O. (2012). “Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerin (SMMM) Etik Algıları: Erzurum Örneği”, Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 26(2), 91-106. İşgüden, B. ve Çabuk, A. (2006). “Meslek Etiği ve Meslek Etiğinin Meslek Yaşamı Üzerindeki Etkileri”, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (16), 59-86. Kılavuz, R. (2003). Kamu Yönetiminde Etik ve Bir Sorun Alanı Olarak Yozlaşma. Ankara: Seçkin Yayınları. Koray, M. (2008). Sosyal Politika, 3. Baskı, Ankara: İmge Kitabevi. Kotar, E. (1997). Muhasebe Denetimi Mesleğinde Ahlakın Yeri ve Önemi. III. Türkiye Muhasebe Denetimi Sempozyumu, Alanya. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 533 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Kuçuradi, İ. (2009). Uludağ Konuşmaları Özgürlük Ahlak Kültür Kavramları, 4. Baskı, Türk Felsefe Dizisi: 1, Ankara: Türkiye Felsefe Kurumu. Kutlu, Hüseyin Ali. Muhasebe Meslek Ahlakı. 2. Basım, Nobel Yayınevi, Ankara 2011. Kutlu, H. A. (2008). “Muhasebe Meslek Mensupları ve Çalışanlarının Etik İkilemleri: Kars ve Erzurum İllerinde Bir Araştırma”. Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 63( 2), 143-170. Mintz, S. M. (1992). Cases in Accounting Ethics & Professionalism. Second Edition, Usa: McGraw-Hill Inc. Mintz, S. M. (1995). Virtue Ethics and Accounting Education. Issues In Accounting Education, 10(2). Milli Eğitim Bakanlığı. (2006). Meslek Etiği. Meslekî Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi, Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı. Miller, M. J., Woehr, D. J. & Hudspeth, N. (2002). “The Meaning And Measurement Of Work Ethic: Constructiona Initial Validation Of A Multidimensional Inventory”, Journal of Vocational Behavior, 60, 451-489. Mujtaba, B. G. (2005). Understanding Ethics and Morality İn Business. Smart Business, http://www.sbnonline.com/article/understanding-ethics-and-morality-in-business-thereare-distinct-differences-between-ethics-and-morality/ adresinden Haziran 2016 tarihinde edinilmiştir. Özel, S. (2000). Yeminli Mali Müşavirlik Mesleğinde Etik-I. Yaklaşım Dergisi, 8(91). Özdemir, S. (2009). Günümüz Türkiye’sinde Akademik İş Ahlâkı Çalışmalarına Genel Bakış, İşletmelerde İş Etiği, (Ed. Sabri Orman ve Zeki Parlak), İTO Yayınları, Yayın No: 2009-23. Özocak, H. ve Baş, M. (2001). “Muhasebe ve Denetim Mesleğinde Etik, Bağımsızlık ve Tarafsızlık”. Mali Çözüm Dergisi, 56. Pascual, L., Rodrigues, P. ve Gallardo-Pujol, D. (2013). How Does Morality Work İn The Brain? A Functional And Structural Perspective Of Moral Behavior. Frontiers in Integrative Neuroscience, 17, 1-8. Rand, A. (1964). The Virtue Of Selfishness. New York: Penguin Books. Selimoğlu, S. K. (2001). Muhasebe Eğitiminin Meslek Mensubu Adaylarına Ahlaki Doğruları Kazandırmadaki Rolü. XX. Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, Antalya. Selimoğlu, S. K. (1997). Muhasebe meslek ahlakı(Etiği) yaklaşımı. III. Türkiye Muhasebe Denetimi Sempozyumu Bildiri Kitabı, Yayın No:20, İSMMMO Yayınları, Alanya. Stenberg, E. (1994). Just Business. Londra: Warner Book. Türk Dil Kurumu. (2016). Büyük Türkçe Sözlük, http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&arama=kelime&guid=TDK.GTS.57 dfbd7b879f49.97531363 adresinden Mayıs 2016 tarihinde edinilmiştir. Türk, Z. (2004). Muhasebe Meslek Ahlakı, Adana: Nobel Kitabevi. The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535 534 İş Ve Çalışma Yaşamında Etik Ve Ahlakla İlgili Kavramlar Üzerine Bir Tartışma Usta, A. (2012). “Kamu Örgütlerinde Meslek Etiği ve Çalışma Ahlakı Üzerine Bir Değerlendirme”, Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 17(1), 403-421. Ülgener, S. F. (1984). Darlık Buhranları ve İslam İktisat Siyaseti. Ankara: Mayaş Yayınları. Ünal, A. (2011). “Çalışma Ahlakı Kavramına Kültürel Bir Bakış ve Türkiye’de Çalışma Ahlakı”, İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, 44, 125-145. Weber, M. (1997). Protestan Ahlakı Ve Kapitalizmin Ruhu. (Z. Aruoba, Çev.), İstanbul: Hil Yayın. Yüce, A. (2016). Yöneticiler Açısıdan Ahlâk Olgusu: Kavramsal Bir İrdeleme, http://www.universite-toplum.org/pdf/pdf_UT_307.pdf adresinden Haziran 2016 tarihinde edinilmiştir. 535 The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 522-535