AVRUPA BİRLİĞİ ÇEVRE FASLI MÜZAKERE SÜRECİ 1. Genel Süreç ● Çevre Faslı Müzakere Sürecine ilişkin; Çevre Faslı Tanıtıcı Tarama Toplantısı 03-11 Nisan 2006, Çevre Faslı Ayrıntılı Tarama Toplantısı 29 Mayıs - 03 Haziran 2006 tarihleri arasında düzenlenmiştir. ● Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ve Avrupa Birliği Konseyi’nin görüş ve onayına sunulan “Çevre Faslı Tarama Sonu Raporu Taslağı”, 02 Temmuz 2007 tarihinde Dışişleri Bakanlığı’ndan alınmıştır. ● Rapor taslağının son bölümünde yer verilen Açılış Kriterleri Avrupa Birliği üye ülkelerinin görüşüne sunulmuş olup Portekiz Dönem Başkanlığı’nın 03 Ekim 2007 tarihli resmi mektubu ile Açılış Kriterlerinin onaylandığı ülkemize bildirilmiştir. ● Çevre Faslı Açılış Kriterleri: Ulusal, bölgesel ve yerel seviyede gerekli idari kapasitenin oluşturulması ve gereken finansal kaynaklar için planlar da dahil olmak üzere, bu fasıldaki müktesebatın iyi koordine edilmiş şekilde kademeli olarak uyumlaştırılmasına, uygulanmasına ve uygulamanın etkili hale getirilmesine yönelik, aşamaların ve zaman çizelgelerinin de gösterildiği, kapsamlı bir strateji sunulması Türkiye’nin, AT-Türkiye Ortaklık Konseyi’nin kararlarına uygun olarak, ilgili çevre müktesebatının uygulanmasına dair yükümlülüklerini yerine getirmesi. olarak belirlenmiştir. 1 1.1. 1. Açılış Kriteri Birinci Açılış Kriterinin karşılanmasına yönelik olarak; 69 Avrupa Birliği Çevre Mevzuatı için kurumsal yapı, uyum ve uygulama ve mali analiz konularına ilişkin detay içeren ve Ulusal Mevzuatın ne şekilde Avrupa Birliği Çevre Mevzuatına uyumlu hale getirileceğini, uygulanacağını ve uygulama için nasıl bir kurumsal yapılanma oluşturulacağını belirleyen, yaklaşık 400 sayfalık hacimli “Strateji Belgesi” hazırlanmış olup “Strateji Belgesi” 2009 yılı Eylül ayı sonunda Avrupa Komisyonu’na iletilmiştir. 1.2. 2. Açılış Kriteri İkinci Açılış Kriteri’nin karşılanması için AT-Türkiye Ortaklık Konseyi’nin kararlarına uygun olarak, Gümrük Birliği kapsamında kalan beş (5) Avrupa Birliği Çevre Mevzuatından: ● 67/548/EEC sayılı Tehlikeli Kimyasallar Direktifi, ● 86/609/EEC sayılı Deney Hayvanları Direktifi, ● 94/62/EC sayılı Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Direktifi, ● 98/70/EC sayılı Petrol ve Motorin Kalitesine İlişkin Direktif, ● 99/32/EEC sayılı Bazı Sıvı Yakıtların Kükürt İçeriğine İlişkin Direktif için “Uygulama Notu” hazırlanmış ve Avrupa Komisyonu’nun görüş ve değerlendirmesine sunulmuştur. Avrupa Komisyonu tarafından ise “Strateji Belgesi” ve “Uygulama Notu” temel alınarak “Açılış Kriterleri Değerlendirme Raporu” hazırlanmış ve Avrupa Birliği Konseyi’ne iletilmiştir. Avrupa Birliği Konseyi’nde yer alan Üye Ülkeler tarafından “Açılış Kriterleri Değerlendirme Raporu” onaylanmıştır. İsveç Dönem Başkanlığı tarafından gönderilen davet mektubu ile Ülkemizden “Müzakere Pozisyon Belgesi” talep edilmiş ve 13 Kasım 2009 tarihinde, “Nihai Müzakere Pozisyon Belgesi” İsveç Dönem Başkanlığı’na gönderilmiştir. İsveç Dönem Başkanlığı’nda, 21 Aralık 2009 Pazartesi günü, Belçika’nın Brüksel kentinde düzenlenen “Hükümetlerarası Katılım Konferansı”nda “Çevre Faslı”nın resmen müzakerelere açıldığı ilan edilmiştir. 2 2. Hazırlık ve İlerleme Süreci Çevre faslının müzakerelere açılmasının ardından atılacak adımlar; 1. Açılış Kriterinin yerine getirilmesi için, Bakanlığımızın koordinasyonunda ilgili tüm kurum ve kuruluşların katkıları ile hazırlanan Strateji Belgesi ile uyumlu olacaktır. 26 Kurum ve Kuruluş ile birlikte hazırlanan Strateji Belgesi, Çevre Faslı’nda müktesebatın kademeli bir şekilde uyumlaştırılmasına ve uygulanmasına yönelik aşamaları ve zaman çizelgelerini içermekte, ayrıca; ulusal, bölgesel ve yerel seviyede gerekli idari kapasitenin oluşturulması ve gereken finansal kaynaklar için planları kapsamaktadır. Strateji Belgesi; Çevre ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda ilgili tüm tarafların katılımı ile (kamu kurumu, özel girişim, sivil toplum kuruluşları, vs.) hazırlanan ve 07 Şubat 2007 tarihinde Yüksek Planlama Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe giren Avrupa Birliği Entegre Çevre Uyum Stratejisi Belgesini temel alarak hazırlanmıştır. Strateji Belgesi’nin hazırlık sürecinde; ülkemizin ekonomik ve sosyal şartları da dikkate alınarak, yaşanabilir bir çevre oluşturulmasında kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının da sorumluluk almasını gerektiren yaklaşım izlenmiştir. Strateji Belgesi’nin hazırlık sürecinde; kapsamlı ve koordineli bir politika oluşturma süreci izlenmiş, sonuca odaklı olunmasına, ihtiyaç duyulan yatırımların belirlenmesine ve faaliyetlerin izlenmesine yönelik tedbirler alınmıştır. Avrupa Birliği Müktesabatı’nın Çevre Başlığı; pek çok kamu kurum ve kuruluşu ilgilendiren, aynı zamanda da hem kapsamı hem de yüksek uyum maliyeti nedeni ile zorlayıcı bir sektördür. Bu nedenle; yasal, kurumsal ve finansal açıdan gerekli düzenlemelerin ve planların sistemli bir şekilde yapılması gerekmektedir. Strateji Belgesi’nin uygulanması sürecinde tüm ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile paydaşlar arasında işbirliği ve yoğun çalışma devam edecektir. Çevre ve Orman Bakanlığı içinde de sistemli bir şekilde hem her bir sektör bazında hem de faslın bütününe ilişkin sürecin işleyişi düzenli olarak takip edilecektir. Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinde Avrupa Birliği Müktesebatına uyumun sağlanması için aşağıdaki belirtilen hususların gerçekleştirilmesi sağlanacaktır: ● Mevzuat Uyumu: Ulusal Mevzuatın ve Avrupa Birliği Müktesebatının gerekleri arasında uyumsuzluk giderilecektir. 3 ● Uygulama: Avrupa Birliği Müktesebatının uyumlaştırılmasının ardından çevre altyapısı ve sanayi üretiminde çevreye duyarlı modern teknolojilerin kullanılması yolu ile tam uyumlaştırma için adımlar atılacaktır. Avrupa Birliği Müktesebatının gereklerinin yürürlükte bulunan ulusal yasalara tamamıyla yansıtılmasının yanı sıra, ulusal yasaların yönetilmesi, etkin veya pratik uygulama için yeterli bütçeleri olan uygun kurumsal yapıların oluşturulması ve kanunlara tam uyumun sağlanması amacıyla gerekli kontrol ve cezai müeyyidelerin uygulamaya konulması da sağlanacaktır. ● Yatırım: Etkin uygulamanın sağlanması için yatırımların finansmanı dahil olmak üzere tam uyum ile ilgili gerekli önlemler hayata geçirilecektir. Hem ulusal bütçeden hem de Avrupa Birliği hibe fonlarından desteklenen ve Çevre ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda; mevzuat uyumu, kapasite geliştirme ve altyapı yatırımları için çok sayıda proje yürütülmektedir. Çevre Faslının üyelik müzakerelerine açılması ve Topluluk Müktesebatına uyum sağlanması halkımızın yaşam kalitesinin artırılması yönünde önemli adımlar atılmasını sağlayacaktır. Topluluğun Çevre Mevzuatı: ● yatay mevzuat (ÇED, çevresel bilgiye erişim, iklim değişikliği), ● hava kalitesi, ● su kalitesi, ● atık yönetimi, ● doğa koruma, ● kimyasallar yönetimi ● endüstriyel kirlilik kontrolü ve risk yönetimi, ● gürültü yönetimi, başlıklarından oluşmaktadır. “27 No’lu Çevre Faslı” başlığı kapsamında yer alan Topluluk Müktesebatının üstlenilmesi sürecinde Türkiye, Avrupa Birliği Çevre Müktesebatının tümünün uyumlaştırılmasından ve uygulanmasından sorumludur. Müzakere edilecek tek husus ise uygulama takvimi ve geçiş süreleridir. Topluluk Müktesebatına uyum, birçok sektör için önemli yatırımlarda (teknolojik, altyapı yatırımları, işletme maliyetleri ve kurumsal yapılanmada yönetimsel değişikliklerden doğan maliyetler) bulunulmasını gerektirecektir. 4 Daha temiz bir çevre ve daha yüksek standartlara ulaşmak zaman alacaktır. Yatırımların maliyetinin yüksek olması nedeni ile de yatırımlar zamana yayılacak ve özellikle altyapının tamamlanması için belli alanlarda üyelikten sonraki dönem için geçiş süreleri talebi olacaktır. 3. Avrupa Birliği Çevre Faslı Kapsamında Kaydedilecek Gelişme ● Kamu sağlığının ve çevrenin korunması amacıyla yüzme sularına (deniz, göl, nehir gibi) daha yüksek kalite standardı getirilecektir, ● Atık suları arıtan belediye sayısı artacaktır, ● Tarım ilaçlarının ve özellikle nitratın yeraltı sularına karışmasının neden olduğu kirliliği önlemeye yönelik önlemler alınacaktır, ● Daha güçlü bir izleme ve denetleme ağı oluşturulacak ve standartların uygulanması sağlanacaktır, ● Atık üretimi asgari düzeye indirilecektir, ● Kirliliğin kaynağında kontrol altına alınması, azatlımı ve atıkların geri dönüşümü gibi konulara yoğunlaşılacaktır, ● Ülke genelinde üretilen atıkların belirli bir sistem içinde ayrı toplanması, taşınması, geri kazanılması ve bertaraf edilmesi sağlanacaktır, ● Özellikle kağıt, karton gibi ambalaj atığının ve elektronik atığın geri kazanımı ve böylece Ülke ekonomisine katkı sağlanacaktır, ● Tehlikeli atık kapsamında değerlendirilen pil ve akülerin ayrı toplanması ve bertaraf edilmesi sağlanacaktır, ● İnsan sağlığı ve çevre açısından risk oluşturan vahşi atık depolama sahaları kapatılacak veya uygun şekilde yenilenecektir, ● Atıkların çevreye ve insan sağlığına en az zarar verecek şekilde bertaraf edilmesine yönelik teknoloji/yatırım artacak ve özel sektöre yeni iş kolları imkanı oluşturulacaktır, ● Daha kaliteli yakıt kullanılması ile hava kalitesinin artırılması sağlanacaktır, ● Daha sıkı hava kalitesi standardının uygulaması başlatılacak, böylece daha temiz hava solunması mümkün olacaktır, ● 2014 yılına kadar hava kalitesi 209 istasyon ile izlenecektir, 5 ● İklim Değişikliğine ilişkin müktesebata uyum kapsamında sera gazı emisyonlarının ticareti için ulusal plan oluşturulacak; endüstriden, motorlu taşıtlardan ve ısıtmadan kaynaklanan sera gazı miktarını azaltmaya yönelik tedbirler alınacak; daha az enerji ile ısınma ve daha az enerji tüketen araçlar ile uzun yol alma sağlanacak; daha az enerji tüketen teknoloji sistemleri endüstriye entegre edilecek; güneş/rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı artırılacaktır. ● Ekonomik büyüme ile doğal kaynakların kullanımı arasındaki ilişki değerlendirilecek ve biyolojik çeşitliliğin korunması sağlanacaktır, ● Türkiye’nin sahip olduğu doğal zenginlik ve doğal hayat eko-turizmi yaygınlaştıracak ve Türkiye’nin farklı turist gruplarına hitap edebilmesi sağlanacaktır, ● Avrupa Birliği’nin Yeni Kimyasallar Yönetimi Politikasını oluşturan “Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanmasına ilişkin REACH Tüzüğü” ile kimyasal maddeler için ayrı kayıt mekanizması oluşturulacak, risk değerlendirmesi yükümlülüğü ise sanayiye bırakılacaktır. ● Sanayi üretiminde zararsız hammadde kullanımı ve kullanılan maddelerin geri kazanımı sağlanacaktır, ● Yüksek oranda kirlilik oluşturabilecek endüstriyel faaliyetlere hangi şartlarda izin verilebileceği belirlenecektir. Mevcut en iyi teknikler uygulanarak kirliliği azaltmaya ve/veya önlemeye yönelik tedbirler alınacaktır. ● Sanayi tesislerinin kurulma aşamasından lisans alma sürecine kadar halkın katılımı sağlanacaktır, ● Entegre kirliliğin önlenmesi ve kontrolü kapsamında sanayi kaynaklı kirliliğin önlenmesi için atık oluşumu ve bertarafı, enerji verimliliği, hammadde kullanımı, gürültü, kazaların önlenmesi gibi hususlar bütünsel bir yaklaşım ile ele alınacaktır, ● İzin prosedürünü yürüten farklı kamu kurum ve kuruluşları arasında etkin bir eş-güdüm mekanizması oluşturulacak ve izinlerin tek elden verilmesi sağlanacaktır, ● Halkın çevresel bilgiye erişimi ve karar alma süreçlerine katılımının artması sağlanacaktır, ● Hazırlanan plan ve programlar, çevre değerlendirmesine tabi tutulacak ve karar vericilere bu bilgi ile birlikte sunulacaktır, ● Çevre politikalarının diğer sektörel politikalara entegrasyonu sağlanacak ve daha sağlıklı bir çevrede yaşama şartları esas alınacaktır. 6