İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Adolesan Sağlığı Sempozyum Dizisi No: 43 • Mart 2005; s. 17-21 Adolesanın Psikososyal Gelişimi Prof. Dr. Oya Ercan Adolesans “adolescere” kelimesinden türetilmiş olup, bu kelime Latince’de “olgunluğa doğru büyüyen” anlamına gelmektedir. Adolesans dinamik bir değişim zamanıdır. Bu dönemde birbirleri ile etkileşim gösteren fiziksel ve psikososyal değişiklikler farklı hızlarda gerçekleşir. Bu değişiklikler, tüm adolesanlarda gözlenmekle birlikte, bağlamları bir adolesandan diğer adolesana farklılık gösterir; kültürel faktörlerden, aileden, okuldan, yaşıtlardan, kronik hastalıklardan, vb etkilenir. Ayrıca adolesanın kendi yapısı ve dolayısıyla önceki çocukluk dönemlerindeki davranış şekli de gelişim döneminin nasıl geçirileceğinde belirleyici olur. Genel olarak, adolesan gelişimi 3 ana yol izler: 1. Süreklilik gösteren yol 2. Bir ileri bir geri giden yol 3. Düzensiz, çalkantılı yol Ancak muhakkak ki, her adolesan bir yolda ilerlerken zaman zaman diğer bir yola sapabilir. Bu durum ise özellikle ebeveynlerinde yoğun kaygıya neden olur. İşte bu durumda hekimin görevi hangi adolesanın normal bir gelişim sürecinde olduğunu; hangi adolesanın ise patolojik bir gidiş içinde olduğunu ayırdetmektir. Normal bir adolesanı, ki bu adolesan geçici duygusal veya davranışsal zorluklar yaşayan bir adolesan da olabilir, ciddi problemler yaşayan bir adolesandan ayırt etmek bazen çok zor olabilir. Bu nedenle adolesan çağında izlenen normal psikososyal değişiklikler iyi bilinmelidir. Adolesan çağında meydana gelen davranış değişiklikleri (psikososyal gelişim) fiziksel değişimle her zaman uyumlu olmayabilecek psikososyal gelişim 17 • Oya Ercan evrelerine göre değerlendirilir. Örneğin uzun boylu bir adolesanın daha kısa boylu yaşıtlarına göre psikososyal gelişimi daha ileri değildir. Yine boyda birkaç santimetrelik artışın olması, psikososyal gelişimin de aynı hızda veya aynı zamanda ilerlediği anlamına gelmez. Erken, orta ve geç adolesans olarak tanımlanan psikososyal gelişim evreleri ve yaklaşık olarak gerçekleştiği yaşlar aşağıda belirtilmiştir: Yaş Erken Adolesans 10-13 yaş Orta Adolesans 13-17 yaş Geç Adolesans 17-20 yaş* *Özellikle üst sınır, kültürel ve ekonomik faktörlere ve eğitim koşullarına göre değişkenlik gösterebilir. ERKEN ADOLESAN DÖNEMİ Kognitif (Bilişsel) Gelişim Fiziksel karakteristiklerin hızlı olarak değiştiği bu dönemde sebep ve uzun vadeli sonuç ilişkisi kurulamaz, diğer bir deyimle düşünce biçimi somuttur; gerçekçi olmayan veya idealistik gelecek planları yapılır. Kimlik Hızlı gerçekleşen fiziksel değişiklikler nedeni ile vücut imajı (beden imgesi) ile aşırı ilgilenme ve normalliğin bedendeki değişikliklerin yaşıtlarla karşılaştırılarak araştırılması söz konusudur. Aile Aile ile ilişkilerde bağımlılıktan bağımsızlığa doğru bir geçiş dönemi yaşanır; aile aktivitelerine ilgi azalır, ebeveynlerin kusurlarının farkına varılır, nasihat ve eleştiriler istenmez ve aile ile minimal çatışma vardır. Yaşıtlar Yaşıtlar ile ilişki başlıca aynı cinsten bireylerle arkadaşlık edilmesi şeklin- 18 Adölesanın Psikososyal Gelişimi • dedir. Erken adolesans döneminde her sağlıklı gelişim gösteren adolesanın kendi cinsinden “en iyi” bir arkadaşının bulunması beklenir; hatta bu özellik sağlıklı gelişimin önemli bir kriteri olarak değerlendirilir. Cinsellik Cinsellik açısından karşı cinsle ilişkinin sınırlı olduğu ve puberte gelişimine bağlı değişikliklerinin keşfedilerek değerlendirilmeye çalışıldığı bir dönemdir. Özellikle erkek çocuklarda cinsel duygular masturbasyon veya bayağı konuşmalar ve çirkin şakalarla giderilmeye çalışılır. ORTA ADOLESANS DÖNEMİ Yaşıt grubu davranışının egemen olduğu bir dönemdir. Kognitif Gelişim Sekonder seks karakteristiklerin ilerlediği ve büyümenin yavaşladığı bu dönemde soyut düşünce biçimi olgunlaşır. Ancak bu dönemdeki adolesan baskı altında kaldığı takdirde gelişimi geriler. Artık sebep ve uyum vadeli sonuç ilişkisi kurulmaya başlanmış olsa da fiziksel gelişim nedeni ile adolesanın kendini ölümsüz, kudretli ve karşı konulamaz hissetmesi nedeni ile riskli davranışlara eğilim söz konusudur. Adolesanın kendini böyle hissetmesi , adolesanın “kişisel masalı” olarak tanımlanır. Kimlik Artık fiziksel değişiklikler açısından rahatlamış olan adolesan daha çok ne giyeceği, nasıl makyaj yapacağı, saçını nasıl jöleleyeceği vb. üzerinde zaman sarfeder. Kognitif gelişmenin etkisi ile idealizm ve fanteziler önem kazanır. Aile Bazı adolesanlar için aile ile ciddi çatışma söz konusudur: Hatta bu dönem aile ile “geçici bir sakatlık” dönemi olarak da adlandırılır. Bu dönemde bağımsızlık içgüdüsü zirvededir. Oluşturduğu değişik giyim, saç, konuşma şekli vb. özelliklerle de ebeveynlerinden gerçekten farklılaştığını düşünen adolesan, ailesinin farklı bir birey olma süreci içinde olduğunu anlayıp destek olmaması durumunda, bunu kabul ettirme çabası içinde işi ebeveynlerini aşağılamaya kadar vardırır. Bu durumda ailesi ile ılımlı ilişkiye girmesi bağımsızlığı, diğer bir deyimle ayrışmanın sağlanması, açısından bir tehdit oluşturduğundan adolesanın tepkileri çok şiddetli olabilir. Ancak bu durum adolesanların ancak 19 • Oya Ercan %20’sinde gözlenir. Yaşıtlar Yaşıtların en etkili olduğu dönemdir.”Grup kimliği” henüz bireysel kimlik gelişmemiş olsa da aileden ayrılma çabasının göstergesidir. Yaşıt grubu, popülaritenin ve kabul edilebilirliğin araştırıldığı, kişisel gücün sınırlarının anlaşılmaya ve merakın giderilmeye çalışıldığı, ve biraz da grup baskısı nedeni ile yasakların delindiği “arena”yı ve “ayna”yı oluşturur. Aynayı oluşturur çünkü bu dönemdeki adolesanın ne yaptığı öğrenilmek isteniyorsa arkadaşlarının ne yaptığını öğrenmek yeterli olur. Cinsellik Karşı cinse ilgi ve özellikle erkeklerde üreme içgüdüsü artmıştır. Romantik fanteziler güçlüdür. Fiziksel çekicilik ve popülarite karşı cinsle birliktelik sebeplerini oluşturur. Karşı cinsin ilgisini çekmek için gerekli özellikler oldukça “narsistik” ve yüzeyel bir yaklaşımla araştırılır. GEÇ ADOLESANS DÖNEMİ Kimlik gelişimi ve ayrışma için gösterilen çabanın son dönemidir. Kognitif Gelişim Soyut düşünebilme %60 oranında gerçekleşmiştir. Düşünce biçimi soyuttur (Formal operasyonel düşünce gelişmiştir). Geleceğe yönelik bir perspektif söz konusu olup, amaca yönelik olarak erteleme ve uzlaşma yeteneklerine sahiptir. Mantıklı ve gerçekçi bir bilinç gelişir. Ahlaki, dini ve cinsellikle ilgili değer yargıları oluşmuştur. Kimlik Bağımsızlık tam olarak kazanılmıştır; bağımsızlık sağlama alınmış hissedildiğinden artık ebeveynlerin değer yargıları tekrar önemsenmeye başlanır. Aile Aile ile ilişki yetişkin-yetişkin modeli şeklindedir, ayrışma-bireyselleşme süreci tamamlanmıştır ve artık ailenin yardımını alabilir. Diğerleri 20 Adölesanın Psikososyal Gelişimi • Yaşıt grubunun yerini anlaşılan kişilerle kurulan arkadaşlıklar alır. Cinsellik Sabit ilişkiler kurulur; narkistik oryantasyonun yerini karşısındakinin de önemsendiği durum alır. Aile kurma ve evlilik planları yapılmaya başlanır. Anlaşılabileceği üzere adolesan döneminde fiziksel değişikliklerin sonucu olarak gelişen tam cinsel fonksiyon yanında, benlik saygısının ve kendine ait değerler sisteminin oluşmasını içeren kimlik gelişimi, yetişkinlerden, özellikle ebeveynlerden psikolojik bağımsızlığın sağlanması, gelecekteki ekonomik bağımsızlık için becerilerin kazanılması, aile dışındaki bireylerle ilişkilerin geliştirilmesi ve cinsel oriyantasyon gerçekleşmektedir. Bunları bir bakıma adolesan için erişkin olabilmek uğruna başarılması gereken görevler olarak kabul edebiliriz. Adolesanın psikososyal gelişim evresinin belirlenmesi her bir evre özelliklerinin birbirinden farklılık göstermesi nedeni ile büyük önem taşımaktadır. Tekrar vurgulamak gerekir ki, hekimin adolesanın psikososyal gelişim düzeyi ile fiziksel gelişim düzeyini ilişkilendirme yanılgısı, o adolesanla iletişimi büyük ölçüde engeller. Normal adolesanı basitçe tanımlamak gerekirse; esnek davranış gösteren zaman içinde gelişen ve en azından bazı sahalarda yaratıcılık göstermeye devam eden bir birey olduğunu söyleyebiliriz. Normal adolesanın genellikle bir iki yaşıtı ile iyi bir ilişki içinde bulunması beklenir. Tanımlamadan anlaşılabileceği gibi, bir adolesanın normal olduğu veya olmadığını söyleyebilmek için bir görüşme yeterli olmayabilir; bu durum izlemin önemini açıkça ortaya koymaktadır. Diğer taraftan okul başarısının düşmesi, izolasyon, şiddet davranışı, sapkın davranış ve fiziksel/fonksiyonel semptomların mevcudiyeti hekim için adolesanın ciddi bir problemi olduğu yönünde uyarıcı olmalıdır. KAYNAKLAR 1. Ercan O. Adolesan. In Yalçın LE, Yıldız İ, Ilıkkan B.(ed). Pediatrik Propedötik: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları. İstanbul: İ.Ü.CTF. 2002:59-68. 2. Hofman Ad. Adolescent growth and development In. Hofman AD, Greydanus DE (eds). Adolescent Medicine, 3rd edition, Connecticut, Appleton &Lange, 1997:10-22. 3. Buckler J. Adolescent Years. Castle mead Publications, Ware, 1987. 4. Çuhadaroğlu F. Ergenlik döneminde psikolojik gelişim özellikleri. In Adolesan, Katkı Pediatri Dergisi Cilt 21(6), Ankara,2000:86-68. 5. Frappier J, Westwood M. Adolescent Medicine: Challenge of the 1990’s. Montréal, Ross Laboratories, 1991. 6. http://www.euteach.com/ 21