ASLAN ANAOKULU 2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM DÖNEMİ MAYIS AYI BÜLTENİ MUTLU ÇOCUKLAR BU OKULDA BÜYÜYOR ANAOKULUNDAKİ DAVRANIŞLAR VE YETİŞKİNLİKTEKİ BAŞARI ARASINDAKİ İLİŞKİ Yeni bir araştırma, bir çocuğun anaokulundaki sosyal becerileri ile yetişkinliğinin ilk yıllarında ne kadar başarılı olduğu arasında bir bağlantı bulunduğunu ortaya çıkardı. Bir çocuğun duyguları anlayabilmesinin ve bunları dünyayla ilişkilendirebilmesinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyan yeni bir araştırma yayınlandı. Her ebeveyn sezgisel olarak çocuklarına paylaşmayı ve başkalarıyla güzel oynamayı ve öfke ve üzüntü gibi duygularla nasıl baş edeceğini öğretmenin iyi bir şey olduğunu bilir. Ancak kaçımız bu sosyal ve duygusal becerilerin çocuğumuzun uzun vadeli başarısı üzerinde ne kadar etkili olduğunu biliyoruz? 800 çocuğu 20 yıl boyunca anaokulu yıllarından 20′li yaşlarının ortalarına kadar takip eden çok geniş kapsamlı bir araştırma, bir çocuğun anaokulundaki sosyal becerileri ile yetişkinliğinin ilk yıllarındaki başarısı arasında bir bağlantı bulunduğunu ortaya çıkardı. Araştırmaya göre anaokulunda yardımsever olan ve paylaşan çocuklar, üniversiteden mezun olmaya ve 25 yaşında tam zamanlı bir işe girmeye daha fazl meyilli oluyorlardı. Anaokulu öğrencisi olarak çatışmaları çözme, paylaşma, işbirliği yapma ve dinleme konusunda problemler yaşayan çocuklar ise lise ve üniversiteden daha az mezun oluyor, daha fazla madde bağımlılığı problemi yaşıyor ve yasalara daha çok karşı geliyorlardı. DUYGUSAL BECERİLER ÖĞRETİLEBİLİR Penn State Üniversitesi ve Duke Üniversitesi araştırmacıları, çalışmayı yürütmek için anaokulu öğrencilerinin sosyal yetkinlik becerileri konusunda öğretmenleri tarafından 1991 yılında yapılan değerlendirmeleri inceledi. Öğretmenler çocukları, başkalarını dinleme, malzemeleri paylaşma, akranlarıyla yaşadıkları problemleri çözme ve yardımsever olma gibi faktörlere dayanarak değerlendirdi. Ardından pozitif beceri ve davranışlarını ölçmek için her öğrenciye genel bir puan verildi. Sıfır en düşük düzeyi gösterirken, en yüksek düzeyde sosyal beceri ve davranış gösteren öğrencilere dört puan verildi. Araştırmacılar daha sonra ilk yetişkinlik yıllarında çocuklara neler olduğunu analiz etti. Liseyi ve üniversiteyi bitirip bitirmedikleri, tam zamanlı bir işe girip girmedikleri ve suç işleme, madde bağımlılığı problemleri ya da ruhsal problemler yaşayıp yaşamadıklarına bakıldı. Bir çocuk anaokulundaki sosyal yetkinlik puanındaki her bir puanlık artışta, iki kat daha fazla üniversite mezunu oluyor ve 25 yaşında yüzde 46 oranında daha fazla tam zamanlı bir işe giriyordu. Bir çocuğun anaokulundaki sosyal yetkinlik puanındaki her bir puanlık düşüşte ise o çocuk, erken yetişkinlik yıllarında yüzde 67 oranında daha fazla tutuklanma riskine, yüzde 52 oranında daha fazla içki problemi yaşama riskine sahip oluyordu. Araştırmanın başında yer alan Damon Jones, bir çocuğun gelişiminde sosyal ve duygusal yetkinliğin önemini bildiklerini ancak yine de bu becerilerle bir çocuğun uzun vadeli genel durumu arasında bu kadar güçlü bir ilişki bulmayı beklemediklerini söylüyor. Jones’a göre bulgulardaki esas cesaret verici olan şey, bir çocuğun gelişimi boyunca sosyal becerilerin öğretilebilir ve öğrenilebilir olması. “Bazı insanlar sonuçlara bakıp ‘Eğer benim çocuğum böyle bir ölçümde düşük puan alıyorsa, başarısızlığa mahkum anlamına mı geliyor?’ diye sorabilir” diyor Jones. “Cevap kesinlikle hayır” diyen Jones, ister okullar ister ebeveynler vasıtasıyla olsun, çocukların sosyal ve duygusal becerilerini geliştirmelerine yardım etmenin etkili yolları olduğunu ekliyor. “Araştırma bunların ‘şekillendirilebilir’ türde beceriler olduğunu gösteriyor. Üstelik, örneğin IQ ya da daha köklü olabilecek özelliklere göre daha kolay ‘şekillendirilebilir’ beceriler.” GENİŞ KAPSAMLI ETKİLER Araştırma bulgularının etkileri oldukça geniş kapsamlı, diyor Jones. Araştırmanın öncelikle eğitimciler için önemli bir mesajı var: Sosyal ve duygusal öğrenme de bilişsel beceriler kadar önemlidir. “Geleneksel olarak akademik başarıya daha çok odaklanmış durumdayız. Ancak sayıları giderek artan araştırmalar sayesinde akademik başarının bir insanı başarılı yapan şeylerden sadece biri olduğunun farkına varmaya başladık.” “Okul diliyle konuşmak gerekirse, sosyal ve duygusal beceriler disiplini sağlar, motivasyonu sağlar, doğru davranış ve başkalarıyla çalışma yeteneği kazandırır. Ayrıca okulda başarılı olabilmek ve dereceler elde edebilmek için yetişkinlerle birlikte çalışma becerisi sağlar.” “İş dünyasının liderleri de duygusal zekanın önemini anlıyor” diyor Jones. Hatta onlar bir şekilde erken çocukluk dönemi araştırmacılarından çok daha önce bunun önemini kavramış durumdalar. “Başkalarıyla birlikte güzel ‘oynayabilen’ insanları işe almak istediklerini biliyorlar, çünkü bunun aslında her şeyin temelini etkilediğinin farkındalar” diyor Jones. DUYGUSAL ÖĞRENME NASIL GERÇEKLEŞİR? “Sevgili ebeveynler, bu araştırmanın bize de verdiği bir mesaj var” diyor Jones. “Ve bu oldukça önemli bir mesaj.” “Duyguları yönetmeyi öğrenmek ve paylaşmak gibi şeylerden bahsettiğimizde, sanırım ebeveynlerin çoğu ‘Evet, ben bunu yapıyorum’ diyor. Ama sonra tam olarak ne yapacaklarını bilmediklerini kabulleniyorlar” diyor Jones. “Kimse, bunu gerçekten nasıl yaptığı hakkında pek konuşmuyor. O halde önce, bunu yapmanızı sağlayacak ne çok kaynak olduğu hakkında konuşmaya başlasak harika olmaz mı?” Sofia Dickens, duygusal zekanın yaşam başarısı üzerindeki öneminden o kadar emin ki sonunda EQtainment isimli bir firma kurarak çocukların sosyal ve duygusal kaslarını esnetmelerini sağlayan masa oyunları ve oyuncaklar yaratmaya başladı. “Bu beceriler oldukça basit ve her ebeveyn evde, oturma odasında, arabada, market sırasını beklerken, akşam yemeğini pişirirken ya da yemek yerken bunlar üzerinde çalışabilir” diyor üç çocuk annesi ve eski televizyon sunucusu Dickens. Dickens ailelerin, “Kırmızı ışık, yeşil ışık” ve “Tıp” gibi çocukların vücutlarını, düşüncelerini ve duygularını kontrol etmeyi öğrenmelerini sağlayan oyunlar oynayabileceklerini söylüyor. “Metanet, esneklik ve empati” geliştirme uygulaması yapmanın bir başka yolu da çocuklarla birlikte kitap okumaya zaman ayırmak. “Henüz daha çocuk olduklarına ve çok fazla yaşam deneyimi olmadıklarına göre onların yaşam deneyimi sürecini hızlandırmanın tek yolu, onları başka insanların yaşam deneyimlerinden öğrenecekleri bir yolculuğa çıkarmaktır” diyor Dickens. “Bu yüzden çocuklarınızla birlikte kitap okurken, onlara, ana karakterin neler hissedebileceğine ya da ana karakteri neyin motive edeceğine ya da eğer onun yerinde olsaydı ne yapacağına dair sorunlar sorun.” Dickens araştırmadan elde edilen bulguları “çatılara çıkıp bağırmak” istediğini dile getiriyor. “Araştırma zaten doğru olduğunu bildiğimiz bir şeyi tekrar ediyor: Duygusal zeka, okula hazır olma ve yaşam başarısı ile olası en net ilişkiye sahiptir. Bu yüzden duygusal zeka, çocuklarımızı yetiştirirken gerçekten emek vermek istediğimiz en önemli şeylerden birisidir.” KUTLANACAK GÜN VE HAFTALAR TRAFİK VE İLK YARDIM HAFTASI ANNELER GÜNÜ ENGELİLER HADTASI 19 MAYS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI İSTANBULUN FETHİ MÜZELER HAFTASI AYIN ETKİNLİĞİ HUZUR EVİ ZİYARETİ HAYVAN BARINAĞI GEZİSİ 7 MAYIS KERMES AYIN DEĞERİ ÇALIŞKAN OLMAK FARKLILIKLARA SAYGI ALÇAKGÖNÜLLÜ OLMAK YARDIMSEVERLİK AYIN BİLİM VE SANAT İNSANI FATİH SULTAN MEHMET ALBERT EİNSTEİN SADRİ ALIŞIK AYIN PKUTLAMASI 11 AYIN SULTANI RAMAZAN AYIN FİLMLERİ OYUNCAK HİKAYESİ NEŞELİ AYAKLAR ÇILGIN DOSTLAR KAVRAMLAR VE KAZANIMLAR 1. NESNELERİ YENİ ŞEKİLLER OLUŞTURULACAK BİÇİMDE BİR ARAYA GELİR 2. YÖNERGEYE UYGUN ÇİZGİLER ÇİZER 3. ŞEKİLLERİ MODELELRE BAKARAK ÇİZER 4. GÖSTERİLEN GÖRSELDE HANGİSİ UZAK HANGİSİ YAKIN SÖYLER 5. BAŞKALARININ FARKLI ÖZELLİKLERİNİ KABUL EDER 6. TOPLUMDA FARKLI ROLLERE SAHİP KİŞİLER OLDUĞUNU SÖYLER 7. GÖRSEL SANAT ETKİNLİKLERİNDE ÜRÜN YAPAR 8. ZIT ANLAMLI SÖZCÜKLERE ÖRNEK VERİR 9. VERİLEN SÖZCÜĞÜN ANLAMINI SÖYLER 10. DAİRE ÜÇGE KARE VE DİKDÖRTGENLERİ KULLANARAK FARKLI MODELLER OLUŞTURUR 11. NESNE GRUBUNDAN BELİRTİLEN SAYI KADAR NESNE AYIRIR 12. NESLERİ KULLANARAK TOPLAMA YAPAR 13. NESNELERİ KULLANRAK ÇIKARTMA YAPAR 14. KAHVERENGİ RENGİNİ GÖSTERİR KAVRAMLAR VE KAZANIMLAR 1.TRAFİK KURALLARI HAKKINDA BİLGİ SAHİBİ OLUR. 2.İLETİŞİM VE HABERLEŞME İÇİN HANGİ ARAÇLARI KULLANDIĞIMIZI BİLİR. 3.HECE SAYISININ NE OLDUĞU VE NASIL AYRILDIĞINI BİLİR. 4.HAYAL DÜNYASINI KULLANARAK FARKLILIKLARI KEŞFETMEYİ BİLİR. 5.HIZLI VE YAVAŞ OLANI BİLİR VE TANIR. 6.BİR MADDENİN ALTINDA VE ÜSTÜNDE OLANI GÖSTERİR. 7.TUZLU VE EKŞİ OLAN YİYECEKLERİ AYIRT EDEBİLİR. 8.YAŞLI VE GENCİ BİLİR. 9.BAŞLANGIÇ VE BİTİŞİ BİLİR. 10.UZAKTA OLANI VE YAKINDA OLANI GÖSTEREBİLİR. 11.KALABALIK VE TENHA KAVRAMLARINI BİLİR. 12.DOĞRU VE YANLIŞ DAVRAIŞLARI FARKEDEBİLİR. 13.İLK,ORTA VE SON KAVRAMLARINI TANIMLAR. 14.Ö SESİYLE BAŞLAYAN NESNELERİ AYIRT EDEBİLİR. 15.Ü SESİNİ TANIR VE AYIRT EDEBİLİR. 16.FARKLI KÜLTÜRLERİN VARLIĞINI BİLİR. 17.PUSULAYI BİLİR VE TANIR. 18.EŞ ANLAMLI OLAN SÖZCÜKLERİ BİLİR. 19.EKSİLTME VE ARTIRMA YÖNTEMLERİYLE TOPLAMA VE ÇIKARMA İŞLEMLERİNİ YAPABİLİR. 20.SAYILARIN SEMBOLİK İFADELERİNİ BİLİR VE AYIRT EDEBİLİR. 21.SUDA BATAN VE YÜZEN CİSİMLERİ KAVRAYABİLİR. 22.TAM OLANI GÖSTERİR. 23. BÜTÜN YARIM VE ÇEYREK KAVRAMLARINI BİLİR VE AYIRT EDEBİLİR. AİLE DESTEKLİ ÇALIŞMALAR Geri dönüşüm bilinci kazandırmaya yönelik yaptığımız çalışmalar ve projelerimizde kullanmak üzere artık materyalleri evde biriktirme ve okula getirme konusunda velilerimizden destek alınır. Yapılacak gezi organizasyonlarında velilerden yardım alınır Öğrenilenleri pekiştirmek amacıyla gönderilen ev çalışmalarının yapılmasında ve takibinde ailelerden destek alınır. 7 MAYIS TARIHNDE KIMSEESIZ ÇOCUKLAR YARARAINA DÜZENLENECEK OLAN YIYECEK KERMESINDE VELILERIMIZINDE MENÜYE KATKI SAĞLAYARAK HIPODRIMDAKI ETKINLIĞE AILE OLARAK KATILMALARI HER SALI OYUNCAK GÜNÜDÜR HER PERŞEMBE 16:30-17:00 ARASI SİNEMA SEANSI YAPILIR 7 MAYIS TARİHİN DE VELİ EFENDİ HİPODRUMUNDA KİMSESİZ ÇOCUKLAR YARARINA KERMES DÜZNLENECEKTİR ÇOCUKLARIN BAHAR HASTALIKLARI Çocukları bu zor dönemde hastalıklardan korumak ailelere düşüyor... Medical Park Bahçelievler Hastanesi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Balgöz Ergül; çocuklarda bahar mevsiminde sıklığı artan hastalıklarla ve alınabilecek önlemlerle ilgili bilgi verdi: VİRÜSLER VE POLENLERE DİKKAT: Yazın müjdecisi bahar mevsimi, çocuklar açısından ‘hastalık mevsimi’ olarak değerlendirilebilir. Bu aylarda hava değişimlerine, virüslere ve polenlere bağlı olarak minikleri etkileyen hastalıklar daha çok ortaya çıkıyor. ALERJİ VE NEZLE ARTIYOR: Bahar mevsiminin gelmesiyle beraber çocuklarda bazı hastalıklar daha sık görülür. Bunların içinde en önemlileri mevsimsel alerjik rinit ve astım gibi alerjik hastalıklardır. Ayrıca krup, nezle ve farenjit, bronşiolit gibi çoğunlukla virüslerin neden olduğu üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları, çocukluk çağında görülen döküntülü hastalıklar ve yine virüslere bağlı ishallere de bahar aylarında hayli sık rastlanır. KRONİK ÖKSÜRÜK ESİR ALIYOR: Yine bu dönemde astıma bağlı kronik öksürük, gece öksürüğü ve solunum sıkıntıları da artış göstermektedir. Ayrıca göz nezlesi olarak bilinen allerjik konjonktivit de bahar aylarında sıklığı artan hastalıklardandır. Genellikle alerjik rinitle birlikte görülmektedir. Gözlerde kızarıklık, sulanma, yanma ve ve batma hissi alerjik konjonktivitin belirtileridi. İltihaplı göz akıntıları enfeksiyon belirtisi olabilir. Mutlaka göz doktoru tarafından görülmelidir. SES KISIKLIĞI KRUP HABERCİSİ: Küçük çocuklarda görülen ve viral bir hastalık olan krup da; bu dönemde görülen ve ilerlemesi durumunda ağır solunum sıkıntısına neden olabilen bir üst solunum yolu enfeksiyonudur. Virüsler bu hastalığın etkenleridir. 2-3 günlük burun akıntısı, ses kısıklığı ve hafif ateşi takiben havlar tarzda öksürükle ortaya çıkar. Nefes alma sırasında hırıltı şeklinde solunum sıkıntısına ilerleyebilir. Bazen alerjik bir reaksiyon olarak aniden de ortaya çıkabilir. Bu dönemde hastanelerin acil servislerine başvuruların sık nedenlerinden birisi kruptur. **NEZLESİZ BAHAR OLMAZ:**Bahar mevsiminde görülen alerjik hastalıkların başında ‘saman nezlesi’ olarak bilinen alerjik rinit gelmektedir. Alerjik rinit, bahar aylarının başlamasıyla beraber ağaç polenlerini ortaya çıkması sonucu görülen bir hastalıktır. Belirtiler nezle ile karışabilir. Ancak alerjik rinitte burunda kaşıntı, hapşırık, gözlerde sulanma ve kaşıntı hissi belirgindir. Çocuğun avuç içiyle burnunu yukarıya doğru kaşıdığı (alerjik selam) gözlenir. Virüslere bağlı nezle genellikle bir haftada iyileşirken alerjik rinit bahar ayları boyunca devam eder. İSHALLER YAZI BEKLEMİYOR: Kabakulak, suçiçeği ve 5. hastalık ile 6. hastalık gibi çocuklarda döküntü ile kendini gösteren bazı hastalıklar da bahar mevsiminde sıklıkla karşımıza çıkar. Ayrıca bazı virüslere bağlı (adenovirüsler) üst solunum yolu enfeksiyonlarının yanında ishallere de bu mevsimde yol açabilirler. ATEŞİ VARSA DOKTORA: Alerjik hastalıkların tanısı çeşitli kan testleri, allerjik cilt testleri ve burun akıntısında alerji hücrelerinin gösterlmesiyle konulabilir. Alerjinin en iyi tedavisi alerjenden kaçınmaktır. Ancak mümkün olmaması halinde hafif şikayetleri olan hastalarda antihistaminikler, daha ciddi ve inatçı vakalarda burun yolundan uygulanan steroidler kullanılmaktadır. Astımda ise inhalasyon yoluyla alınan steroidler ve bronş genişletici ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar çeşitli yan etkileri olan ilaçlardır ve mutlaka doktor kontrolünde kullanılmalıdır. Bir haftanın sonunda devam eden balgamlı öksürük, koyu renkli burun akıntısı ve yüksek ateş durumlarında mutlaka doktora başvurulması gerekir. KRONİK SİNÜZİTE DÖNÜŞMESİN: Tedavi edilmeyen hastalarda kronik sinüzit oluşumu en önemli komplikasyonlardan biridir. Burun içinde polipler de oluşabilmektedir. Alerjik rinitli hastaların yüzde 40’a yakın bir kısmında astım, astımlıların da yaklaşık yüzde 80’inde allerjik rinit de görülmektedir. Yine bu hastalarda kronik allerjik iltihabi reaksiyona bağlı olarak geniz eti (adenoid) büyümesi, buna bağlı olarak orta kulakta sıvı birikmesi (seröz otit), orta kulak iltihabı (otisis media), bunlara bağlı işitme kayıpları gece horlamaları ve uykuda solunum durması (obstrüktif apne sendromu) gibi komplikasyonlar gelişebilir. Gece uykularının bozulması sonucu çocuğun okul başarısında düşme ve kronik yorgunluk belirtileri de gözlenir. **BUNLARA DİKKAT EDİN!** ÇOCUĞUNUZU TERLETMEYİN: Genellikle enfeksiyon hastalıkları, hava sıcaklıklarında ani değişme dönemlerinde ortaya çıkar. Bu dönemde çocuğun sıcaklığa uygun olarak giydirilmesi gerekir. Terleten kıyafetlerden kaçınılmalı, gerekirse terli giysiler sık sık kuru giysilerle değiştirilmelidir. SIK SIK ELLERİNİZİ YIKAYIN: El yıkamak her dönemde enfeksiyonlardan korunmanın en basit ve en etkili yollarından biridir. Eve geldiğimizde önce ellerimizi ve yüzümüzü yıkayıp sonra çocuklarımızla temas etmeliyiz. Okula giden büyük çocuklar, küçük kardeşlerine enfeksiyon taşımaktadırlar. Çocuklara sık sık el yıkamaları gerektiğini hatırlatmalıyız. GEREKİRSE MASKE TAKIN: Bizler de burun akıntısı, kırıklık ve hapşırık gibi hastalık belirtileri hissettiğimizde maske takarak çocuklarımıza enfeksiyon bulaşmasını önleyebiliriz. EV TOZLARINDAN KORUYUN: Alerjiden korunmanın en iyi yolu ise alerjenden yani polenlerden ve yıl boyunca ev tozlarından korunmaktır. Bu dönemde bu tür alerjileri olan kişiler dışarıya çıkmaktan kaçınmalıdırlar. Antihistaminikler de alerji semptomlarının engellenmesinde faydalı olabilir. **YOĞURT VE KEFİR YEDİRİN:**İyi ve dengeli beslenme her dönemde bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. Yoğurt ve kefir gibi besinler, içerdiği probiyotikler sayesinde barsak florasını güçlendirir. Başta ishaller olmak üzere pek çok enfeksiyon hastalığından korunmayı sağlar. C vitamini de bağışıklık sitemini güçlendirir. Taze meyve ve sebzeler önemli C vitamini kaynaklarıdır. Yine çeşitli vitamin preparatları da C vitamini desteği sağlamaktadır. GÜNEŞE ÇIKARIN: D vitamini de enfeksiyonlardan korunmayı sağlar, bağışıklık sistemini güçlendirir. Güneşli havalarda güneşten hem kendimizi hem çocuklarımızı mahrum etmemeliyiz. Günde yarım saat güneşten direkt olarak faydalanmalıyız. MAĞAZAYA DEĞİL PARKA GÖTÜRÜN: Havalandırması iyi olmayan, kapalı ve büyük alışveriş merkezleri yerine temiz havada dolaşmayı tercih etmeliyiz. Böyle yerlerden, çok kalabalık olması nedeniyle, hafta sonları özellikle çocuklarımızı uzak tutmalıyız. BİSİKLETE BİNSİN YÜRÜSÜN: Egzersiz bağışıklık sistemini desteklediğinden temiz havada yürüyüş, bisiklete binmek gibi aktivitelere çocukları yönlendirmeliyiz. Tabii ki terledikten sonra giysilerini değiştirmek gerekir! 0 DOĞUM GÜNLERİ ECE KİP 17 MAYIS ÇARŞAMBA BEREN ŞİMAL ŞAVKIN 23 MAYIS SALI DAHA MUTLU ÇOCUKLAR İÇİN….. www.aslanegitim.com KARTALTEPE MAH.YILDIZTEPE SOK:NO10 BAKIRKÖY 0212 466 55 57