Müziğin İnsanlar Üzerindeki Etkisi Son yıllarda müziğin bilişsel gelişim, öğrenme ve duygusal kararlılık üzerine etkileri daha çok araştırılır oldu. Müzikle yakın olmayan birçok insanın inandığının aksini söyleyen araştırmaya göre, eğitimli müzisyenlerin beyni diğer insanların beyninden biraz farklı çalışıyor. Müzisyenlerin beyinlerinin her iki yarım küresinin birlikte kullanılmasının açıklamasından bir tanesi, düşünme ve uygulama sırasında müzisyenlerin aynı anda her iki yarım küredeki motor hareketlerin aktif olması gösterilebilir. Çünkü müzisyen hem gördüğü notaları ve ritimleri beyninde düşünmekte, hem de düşündüğü şeyleri her iki elini, hatta bazen ayak ritimlerini de kullanarak uygulamaya dökmektedir. Beyninin her iki yarım küresini bu şekilde birlikte ve dengeli kullanan müzisyenlerin diğer bilgilerin değerlendirilmesinde ve ilişkilendirilmesinde de iyi olmalarının doğal bir sonuç olduğunu vurgulayan Folley, “Enstrümantal müzisyenlerin farklı melodik satırları birleştirerek, aynı anda her iki eli kullanarak senkronize tek bir müzik parçasına dönüştürmeleri ve özellikle nota sembollerini aynı anda hızlı bir şekilde okumadaki becerileri onların beyinlerinin hem sağ, hem de sol yarım kürelerini dengeli kullanmalarını sağlamaktadır” demektedir. Yapılan bir araştırmaya, Vanderbilt Blair Müzik Okulu’ndan 20 klasik müzik öğrencisi ile, Vanderbilt Psikoloji bölümünden müzikle ilgisi olmayan 20 öğrenci katılmıştır. Müzik bölümü öğrencilerinin hemen hemen hepsi en az sekiz yıl müzik eğitimi almış öğrencilerdir. Çaldıkları enstrümanlar piyano, nefesli çalgılar, telli çalgılar ve vurgulu çalgılardır. Gruplar yaş, cinsiyet, eğitim, lise başarı seviyesi ve üniversite giriş puanları olarak karşılaştırılmıştır. Araştırmacılar müzisyenlerle kontrol grubunun yaratıcı düşünme süreçlerini mukayese etmek için iki deney yapmışlardır. Birinci deneyde her iki gruba da ev eşyaları veya objeleri gösterilerek bunlarla yapılabilecek farklı fonksiyonları yazmaları istenmiş, ayrıca bazı kelime ilişkilendirme testleri de yapılmıştır. Bu deneyin kelime ilişkilendirme testinde müzisyenler kontrol grubuna göre daha fazla sayıda doğru cevap vermişlerdir. Araştırmacılar bu sonucun müzisyenlerin sözel yeteneklerinin daha iyi olduğunun bir göstergesi olduğunu ifade etmektedirler. Bu deneyin ev eşyaları veya objeleri ile oluşturulacak farklı fonksiyonlar bölümünde de müzisyenler çok daha yeni ve beklenmedik fonksiyonlar önermişlerdir. İkinci deneyde, her iki gruba tekrar günlük kullanılan bazı objelerle yapılabilecek farklı fonksiyonlar önermeleri istenmiş, ancak bu kez beynin korteks bölümündeki kanlanma NIRS (near-infrared spectroscopy) yöntemiyle takip edilmiştir. Bu teknikle beynin nerelerine kan ve oksijen hareketi olduğu izlenerek, düşünme sırasında hangi bölgelerin aktif olduğu gözlenebilmektedir. Deneklerin günlük kullanılan bazı objelerle yapılabilecek farklı fonksiyonlar düşünmeleri sırasında müzisyenlerin beyinlerinin her iki yarım küresinin de aynı anda yoğun olarak aktif olduğu gözlenmiştir” diyen Folley, müzisyenlerin beyinlerinde oluşturdukları farklı ağlar sayesinde diğer insanlara göre daha farklı düşünen beyinler geliştirdiğini ve bilgiye karşı yaklaşımlarının daha farklı olduğunu vurgulamaktadır. Araştırmacıların bulduğu diğer bir ilginç sonuç da müzisyenlerin zeka (I.Q.) seviyesinin müzisyen olmayanlara göre daha yüksek çıkmasıdır. Bu sonuç daha önce bulunan müzik eğitimi ve zeka gelişimi arasındaki ilişkiyi de destekler durumdadır. Şüphesiz zeka da zihinsel faaliyetler sonucunda beyin hücreleri arasında kurulan fiziksel ağların bir ürünüdür. Ayrıca müzik, beyin ve konsantrasyon arasında da ilginç ilişkiler vardır. Araştırmanın sonuçları: Müzik vücut üzerine doğrudan etki eder, özellikle kalp atışlarını ve metabolizmayı düzenler. Belirli müzik türleri huzur veren endorfin hormonunun salgılanmasını artırır. Öğrenmeyi hızlandıracak ortamı; yani sakinliği sağlar. Beyne giden kan ve oksijen miktarı müzik dinlerken arttığı için uyarıcı ve harekete geçirici etki yapar. Müzik matematikseldir! Bu durum bazı beyin devrelerini harekete geçirir; karmaşık fikirlerin daha kolay çözülmesini sağlar. Müzik ilham verir, duyguları harekete geçirir. Yaratıcılığı artırır! Uzun vadede hafızayı geliştirir. Etkili öğrenmenin temel unsuru olan beynin her iki yarısının da iyi entegre olmasına yardım eder. Müzik, dinleyenlere analitik düşünme becerisi kazandırır. Hafif müzik, hiperaktif çocuk ve yetişkinleri sakinleştirir. KAYNAK Melik Duyar, Dünya Hafıza Şampiyonu