ÖĞRENME STİLLERİ NELERDİR? FARKLI ÖĞRENME STİLLERİ İLE İLGİLİ NELER YAPILABİLİR? Niçin bazı çocuklar oyuncaklarını oynadıktan sonra hemen kutusuna koymak için gayret gösterirken üstelik bunu sadece oyuncağı yeni iken değil de sürekli olarak devam eden bir alışkanlık halinde yaparken, bazıları dağınıklıktan hiç rahatsızlık duymaz? Niçin bazı çocuklar hiç kimse onları yönlendirmeden, oyuncaklarını sadece yeni iken kutusuna koyarken, bazıları ilk anda kutusunu parçalar? Niçin bazı çocukların fanilası sürekli dışarda gezer de bazılarının ki hiç çıkmaz? Bunları birbirinden bu kadar farklı kılan nedir? Bu davranış şekilleri aynı zamanda farklı öğrenme özelliklerini de içerisine alan adeta bizi biz yapan özelliklerdir. Bu özelliklere öğrenme stilleri denilmektedir. Öğrenme stillerimiz doğuştan var olan karakteristik özelliklerimizdir. Yaşamımızın her anında, her boyutunda davranışlarımızı etkiler. Yürürken, yatarken, otururken, konuşurken, oynarken bizi etkiler ve bu özelliğimize göre bu eylemleri yaparız. Öğrenme stillerini görsel, işitsel ve kinestetik/dokunsal olmak üzere üç ana grupta toplarız. a) GÖRSEL STİL Görseller özel yaşamlarında genellikle düzenli ve titizdir. Karışıklık ve dağınıklıktan rahatsız olurlar. Çantaları, dolapları her zaman düzenlidir. Yazmayı sevmeseler bile defterlerini düzenli ve itinalı kullanırlar. Düz anlatım dediğimiz (okullarda öğretmenin veya bir öğrencinin dersi anlatması) öğretim yönteminden yeterince yararlanamazlar. Tam olarak anlamaları için dersin mutlaka görsel malzemelerle desteklenmesi gerekir. Harita, poster, şema gibi görsel araçlarla kolay öğrenirler ve bu araçlarla öğrendiklerini kolay hatırlarlar. Öğrendikleri konuları gözlerinin önüne getirerek hatırlamaya çalışırlar. b) İŞİTSEL STİL İşitseller küçük yaşlarda kendi kendilerine konuşurlar. Ses ve müziğe duyarlıdırlar. Sohbet etmeyi, birileri ile çalışmayı severler. Genellikle ahenkli ve güzel konuşurlar. Yabancı dil öğreniminde başarılıdırlar. İlkokul birinci ve ikinci sınıflarda kendi kendilerine konuşmaları nedeniyle öğretmeni dinleyemezler. Gözle okuma esnasında hiçbirşey anlamayabilirler. Bu nedenle en azından kendi kulağının duyabileceği bir sesle okumalarına izin verilmelidir. Daha çok konuşarak, tartışarak öğrenirler. Bilgi alırken dinlemeyi okumaya tercih ederler. Olay ve kavramları birinin anlatması ile daha iyi anlarlar. Grup ve ikili çalışmalarda konuşma ve dinleme olanakları olduğu için iyi öğrenirler. c) KİNESTETİK/DOKUNSAL STİL Kinestetik/dokunsallar oldukça hareketli olurlar. Sınıfta yerlerinde duramazlar. Sürekli hareket halindedirler. Tahtayı silmek , pencereyi açmak, tebeşir getirmek hep onların görevi olsun isterler. Uzun müddet oturmaya zorlanırlarsa derste ne olup bittiğini anlamazlar. Bu hareketlilik uygun işlere yönlendirilmezse genelde sınıfta problem çıkarırlar. Bizim eğitim öğretim sistemimizden kötü yönde etkilenirler ve genelde istenmeyen öğrenci haline gelirler. Bu nedenlerden dolayı da yaramaz tembel olarak tanımlanabilirler yada zeki olmadıkları öne sürülür. Sınıflarımızda ideal ders araçlarımız olarak kabul edilen şema, harita, fotoğraf gibi görsel araçlar kinestetik öğrenciler için görsel öğrencilere göre daha az değer taşır. Çünkü ne kadar renkli ve canlı olursa olsun görsel materyaller onların öğrenmesini beklenen ölçüde kolaylaştırmaz. Anlatımdan da yararlanamazlar. Öğrenebilmeleri için mutlaka ellerini kullanacakları, yaparak yaşayarak öğrenme dediğimiz öğrenme tekniklerinin uygulanması gerekir. Sınıf yerine okul bahçesi ya da laboratuarda, dokunarak ellerini kullanarak olayların içinde yaşayarak çok daha iyi öğrenirler. Her üç stildeki öğrencilerinde dersten yararlanabilmeleri için öğrencilerin aktif, öğretmenlerin rehber olması gerekmektedir. Öğrenme stilleri sadece öğrenme stili değil kişinin karakterinin de bir parçasıdır. Kişi aslında sahip olduğu karakter nedeniyle bu stillere sahiptir. Başka bir deyişle aslında karakterimiz bizi bu şekilde öğrenmeye zorlar. Yani biz kinestetik isek bu bizim karakterimizdir ve tüm yaşamımız kinestetik özelliklere göre gelişir ve öğrenirken de kinestetik özelliklerimize göre öğreniriz. Aynı şekilde görsel ve işitsel isek bu özelliklere göre yaşar ve bu özelliklere göre öğreniriz. GÖRSEL ÖĞRENCİLER: Tertipli, düzenli defter ve kitaplarına karşı aşırı titizdirler. Çok hareketli olmadıkları için sınıfta sorun oluşturmazlar. Öğretmeni gözleriyle takip ederler. Sınıf içerisindeki ufak kusurlara bile duyarlıdırlar. Ödevlerini itinayla yaparlar,kendi kendilerine kurallar belirlerler. Mesela başlıkları kırmızıyla, alt başlıkları farklı renklerle yazarlar. Defterlerinde karalama olmaz. Sözlü talimatları takip etmekte zorlanırlar. Talimatlar ne kadar uzun olursa o kadar güçlük çekerler. Bu yüzden talimatların tahtaya yazılmasını isterler. Kurallara uymak ve disiplinli olmak en önemli özellikleridir. Kuralları tam olarak öğrendikten sonra kendilerini rahat hissederler. Gördüklerini hatırlarlar. Genellikle gördükleri şeyleri görüntü olarak belleğe kaydeder ve görüntü olarak hatırlarlar. Çok az yazım ve noktalama hatası yaparlar. Üç grup içerisinde en başarılı öğrenci grubudur. Ancak işitsel özellik taşımazlarsa, ahenkli ve güzel okuma konusunda başarılı olamazlar. İŞİTSEL ÖĞRENCİLER: Kendi kendine konuşurlar. Bu nedenle arkadaşları ve öğretmeni tarafından sürekli uyarılırlar. Sessiz okuma konusunda sıkıntı yaşarlar çünkü kulaklarının duymadığını anlamakta zorlanırlar. Okuduklarını anlamaları, okuma işlevinin yerine getirilmesi için okuduklarını işitmeleri şarttır. Konsantre olabilmeleri için hiçbir sesin olmaması gerekir, ancak o anda kendi kendilerine konuşabilirler. İşitsel öğrenciler en iyi işiterek öğrenirler ancak öğretmenin dersi anlattığı sırada konuşuyor olma ihtimalleri nedeniyle dersi kaçırırlar. Yabancı dil öğrenmeye yatkındırlar, özellikle konuşma ve dinleme becerileri çok iyidir. Fakat okuma ve yazma becerilerinde güçlük çekerler. Konuşmayı seven bu öğrenciler sınıfta mümkün olduğunca çok konuşmak isterler ve bu olanağı bulamazlarsa sürekli yanındakileri de konuştururlar. Bu tür öğrencilerin konuşma istekleri karşılanmalıdır aksi taktirde dersi hiç dinlemezler. Öğrenirken konuşarak veya sesli okuyarak öğrenirler ve hatırlarken de aynı şekilde biri kendilerine okuyormuş gibi hatırlarlar. Problem çözerken sesli düşünmelerine izin verilmelidir. Bu problemde verilen ve isteneni kavramaları için gereklidir. KİNESTETİK/DOKUNSAL ÖĞRENCİLER: Kinestetik/dokunsal öğrenciler özellikle anne ve babası da kinestetik/dokunsal ise okulda çok zorlanırlar. Çünkü onlar oturdukları yerde uzun müddet duramazlar. Parmak kaldırmak ve öğretmenin kendisini görmesini beklemek onlar için çok zor hatta gereksiz bir zaman kaybıdır. Onlar derhal harekete geçer ve amaçlarına ulaşırlar. Öğretmenin “tahtayı kim silecek” demesi kinestetik/dokunsal öğrencinin burnunun dibinde bitmesi için yeterlidir. Kinestetik öğrencilerin zorluğu görsel ve işitsel mesajları tam olarak algılayamamalarından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle öğretmenin çöp kutusunu göstererek (görsel mesaj), “lütfen çöpünüzü bu kutuya atın “ (işitsel mesaj) demesi kinestetik öğrenciler tarafından algılanamayabilir. Kinestetik/dokunsal öğrencinin bizzat paspasın üzerinde öğretmenle birlikte ayaklarını silmesi yada kalemini öğretmeni ile birlikte çöp kutusunun yanında açması mesajın anlaşılmasını sağlar. Kinestetik/dokunsallar kas belleğine sahiptirler ve ancak yaparak algılayabilirler. Bir iş yapılırken kinestetik/dokunsal öğrencinin elinden tutmalısınız, ona bir şey anlatırken omuzuna elinizi koymalısınız. Bu davranışlar mesajın kinestetik/dokunsallar tarafından anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Onlar için en kolay iletişim dokunmaktır. Görsel mesaj ve güzel sözler kinestetik/dokunsallar için yeterli değildir. Sudan bahanelerle öğretmenden kalkmak için izin isterler, 5 ya da 10 dakika sonra başka bir izin için parmaklarını yeniden kaldırırlar. Öğretmen bu öğrencilere izin vermese de bu öğrenciler yerlerinden kalkacaklardır. ÖĞRENME STİLLERİNE GÖRE DERS ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ A. GÖRSEL ÖĞRENCİ: 1. Görsel/Sözel öğrenci: - Yazarken, okurken renkli kalemler kullanmalı. Önemli konuların altını renkli kalemlerle çizmeli. - Ders dinlerken not almalı. - Anahtar sözcük kartları hazırlamalı. Bu kartlara kısa notlar yazmalı. - Problem çözerken istenenleri, verilenleri ayrı renkteki kalemlerle yazmalı. - Video ve bilgisayar programlarından yararlanmalıdır. 2. Görsel/ Resimsel öğrenci: - Anahtar noktalar için kartlar hazırlayıp bu kartlara resim ve semboller çizmeli. - Kitapların kenarlarına bir bakışta ona hatırlatacak sembol ve resimler koymalıdır. Bu durum konuları kolay hatırlamasında yardımcı olacaktır. B. KİNESTETİK /DOKUNSAL ÖĞRENCİ: Derse başlamadan önce konsantre olabilmesi için; · Ön sıraya oturmalı. · Yazım kurallarına dikkat etmeksizin işittiklerini hatırlaması için sürekli kısa notlar tutmalı. Ders anlatımı ve çalışma sırasında; - Çalışırken elindeki kartlarla ileri geri yürüyerek yüksek sesle okumalı. Bu yöntemle öğrenme kolaylaşır. - Dersi anlatan kişi dersi mimikler ve dramalar ile desteklemeli. Bu yöntemle dersin anlaşılması kolaylaşır. - Lego, oyun hamuru, kil vb. dokunsal materyaller kullanılmalı. - Laboratuar çalışmaları için fazladan zaman ayrılmalı. - Sıralı işlemleri hatırlayabilmesi için, her bir basamağı karta yazmalı. Daha sonra kartları otomatik olarak sıraya koyacak hale gelinceye kadar sıraya koymalı. - Problemleri ve denklemleri fasulye, dama taşları, sayma çubukları kullanarak anlamaya çalışmalı. Bu yöntemle matematik ve teknik bilgilerin öğrenilmesi kolaylaşır. - Özellikle model üretebileceği bilgisayar oyunlarıyla oynamalıdır. C. İŞİTSEL ÖĞRENCİ: - Çalışma grupları oluşturularak ya da çalışma arkadaşı bulunarak çalışılmalı. Bu şekilde en uygun öğrenme sağlanır. - Konular yüksek sesle tekrar edilerek okunmalı. - Kaset çalarla (okuduğunu sesli kaydedebilmek amacıyla) çalışılmalı. - Bellekte tutulması gereken (tarih,isim,formül) konular için melodik tekrar kullanılmalı. - Basamak olarak öğrenmeleri gereken şeyleri basamaklı olarak yazıp, yüksek sesle söylemeli. Bu yöntem öğrenmeyi olumlu etkileyecektir. - Önemli konu ve talimatları yüksek sesle okuyup tekrar etmeli. - Problemleri kendi sözcükleriyle ifade etmeli. GÖRSEL STİL : ALGILAMA YOLU: *Gördüğünü hatırlar. *Metin ve çizimleri takip eder. *İnsanları, eşyaları, resimleri gözlem yoluyla tanır/kavrar. EN İYİ ÖĞRENME: *Bilgisayar grafikleri *Görsel yap bozlar *Haritalar, grafikler, şemalar,ilan panoları OKUDUĞUNU EN İYİ ÖĞRENME: *Sessiz okuma *Resimli roman *Yazılı poster İŞİTSEL STİL : ALGILAMA YOLU: *İşittiğini hatırlar. *Sözel ifadeleri takip eder. *Dinleyerek ve konuşarak öğrenir. EN İYİ ÖĞRENME: *Konuşarak, mülakat yaparak *Derse katılarak *Soru sorarak ve cevap vererek *Sözlü rapor vererek OKUDUĞUNU EN İYİ ÖĞRENME: *Seslendirme *Yüksek sesle okuma *Masal ve kitap kasetlerini dinleme *Olay ve öyküler hakkında sohbet etme KİNESTETİK STİL: ALGILAMA YOLU: *Yaşadıklarını hatırlar. *Oynayabildiklerini ve prova yapabildiklerini takip eder. *Fiziksel etkinlikler içinde öğrenir. EN İYİ ÖĞRENME: *Yer oyunlarını oynayarak *Eşyaları yapıp bozarak, model inşa ederek *Deney kurarak *Rol oynayarak *Şeklini alarak *Hoplayarak, koşarak OKUDUĞUNU EN İYİ ÖĞRENME: *Pandomim *Oyunlarda rol alma *Talimat okuyarak inşa etme veya bir eylem gerçekleştirme DOKUNSAL STİL: ALGILAMA YOLU: *Dokunduklarını hatırlar. *Dokunduklarını ve yazdıklarını takip eder. *Dokunarak şeklini ve yerini değiştirerek. EN İYİ ÖĞRENME: *Karalayarak *Eskiz yaparak *Kabartma harita ve yazıları inceleyerek *Yazarak, iz sürerek OKUDUĞUNU EN İYİ ÖĞRENME *Oyun kurallarını okuyup oynayarak *Talimatı okuyup eylemi gerçekleştirerek STİLLERİN GÜÇLÜ VE ZAYIF YANLARI : GÖRSELLER: A)Güçlü Yönleri: *Gördükleri ve okuduklarını hatırlarlar. *Net ve güçlü görüntüleri, renkleri kullanırlar ve bundan zevk alırlar. *Okumaya düşkün olurlar. *Yüzleri çok iyi hatırlarlar. *Raporların veya bir olayın anlatılmasındansa yazılı olarak verilmesini tercih ederler. *Planlı programlı olmak önemlidir. B)Zayıf Yönleri: *İşittiklerini uzun müddet akıllarında tutamazlar. *Ders alırken not almazlarsa anlamakta güçlük çekerler. *Derslerin laboratuar vb. ortamlarda yapılmasından hoşlanmazlar. *Görsel materyallere dayanmayan uzun anlatımlara dayanamazlar. *Dağınıklığa tahammülleri yoktur. İŞİTSELLER: A)Güçlü Yönleri: *İşittiklerini unutmazlar. *Uzun anlatımlarda bile ilk söyleneni hatırlarlar. *Bir çok kişi için hiç bir şey ifade etmeyen ses,ritim ve melodiler onların bir çok şeyi hatırlamasına neden olur. B)Zayıf Yönleri: *Az bir gürültüde dahi dikkatleri dağılır. *Okumaktansa dinlemeyi tercih ederler. *Yüzleri hatırlamakta zorlanır,isimleri kolay hatırlarlar. *Bilginin sözlü verilmesi gerekir. KİNESTETİK/DOKUNSALLAR: A)Güçlü Yönleri: *Yapılanı hatırlarlar. *Dokunma ve hareket çok önemlidir. *Taklit ederek ve deneyerek öğrenirler. *Laboratuar ortamlarında başarılı olurlar, deneyerek öğrenirler. B)Zayıf Yönleri: *Okumayı sevmezler. *Sürekli hareket etme ihtiyacını duyarlar ve bu yüzden problem öğrenci olarak adlandırılırlar. *Bulundukları ortama göre davranışlarını düzenleyemezler. Tüm bu açıklamaların sonucunda; Uygulanmakta olan eğitim stillerinde en şanslı grup görsellerdir. Çünkü görsel öğrenciler görsel materyaller ile yerlerinden kalkma ihtiyacı duymadan dersi çok rahat takip edebilirler. İşitsel öğrenciler dersin anlatılmasından yararlanırlar ancak anlatım tamamen onların istediği şekilde olmalıdır. Yani anlatım ahenkli olmalıdır. Aksi taktirde işitseller ilgilerini kaybederler çünkü onların konuşma gereksinimleri en üst düzeydedir. Bu yüzden mutlaka anlatım esnasında anladığından emin olmak için öğretmene anladığını anlatmak isteyecektir ve ondan gelecek yanıt olumlu ise rahatlayacak ve dinlemeye tekrar geri dönecektir. Ancak bu durum günümüzün sisteminde mümkün değildir. Çünkü sınıfta kargaşaya neden olur, bu da sınıf düzenini bozar. Bu nedenle öğretmen konuşmaya izin vermez ve işitsel takıldığı yerde kalır, dersin geri kalanından hiçbir şey anlamaz. Bu olumsuz sonucu en aza indirgemek için,öğretmenin bu tür öğrencilerden gelen mesajlara açık olması gerekmektedir. Kinestetik öğrenciler ise ne tepegözden yararlanabilirler ne de anlatımdan. Bu öğrenciler sürekli yaparak yaşayarak öğrenebilirler. Karşı koyamadıkları hareket etme istekleri vardır ve bu karşılanmazsa dersi takip edemez, ders ahengini bozarlar. Bu öğrenciler için sınıf kurallarında bazı değişiklikler yapılmalıdır. Kinestetik öğrenciler; *Çalışmalarını tamamladıkları, *Çevresindekileri rahatsız etmeyecek şekilde sessiz çalıştıkları, *Başka birinin çalışmasına engel olmadıkları sürece (bu kurallara uyulması koşuluyla) sınıfta istedikleri yere oturup çalışabilmelidirler. Kinestetik öğrenciler ana sınıfından 3.sınıfa kadar üst noktalarda kinestetik özelliklerini gösterirler. Daha sonraki yıllarda bu istekler azalmaya başlar. Sonuç: Hepimiz kan grubumuzu bilmek zorundayız. Çünkü bu bilgi yaşamsal önem taşır. Kan grubumuzu bilmemizin gerekliliği kadar, öğrenme stilimizi bilmemiz de yaşamsal önem taşır. Öğrenme stilimizi bilmemiz (başkalarında ya da kendimizde) anlamsız gelen bir çok şeyi anlamamıza neden olacaktır. ÖĞRENME STİLİMİZ YAŞAM BOYU DEĞİŞMEZ AMA YAŞAMIMIZI DEĞİŞTİRİR. Hopa Anadolu Sağlık Meslek Lisesi Rehberlik Servisi OLUMLU DÜŞÜN, POZİTİF YAŞA!